Tüpraş işçisi hakkı için ayakta
Tüpraş ile Petrol-İş Sendikasıarasında 31 Ocak’ta başlayan ve3 bin 500 işçiyi ilgilendiren topluiş sözleşmesi görüşmelerindeanlaşmazlık sürüyor. İşverenin yüzde28 zam ve 3 yıllık sözleşme teklifikarşısında İzmir, Kocaeli, Batman veKırıkkale’deki rafinerilerde çalışanişçilerin başlattığı iş durdurmaeylemleri devam ediyor.Bilgi veren Petrol-İş SendikasıKocaeli Şubesi Başkanı NesimiYetişoğlu, Koç Holding’in zararetmediğini, işçilerin ise çok tehlikelibir ortamda çalıştıklarını belirterek“Bu işin hakkı yüzde 28 zam değil”dedi. Öte yandan işverenin davetiüzerine yarın yeni toplantı yapılacağıöğrenildi. İşçilere destek ziyaretleride sürüyor. Önceki gün İzmitrafinerisi önündeki eyleme CHPmilletvekilleri Muhip Kanko, HarunYıldızlı, Nail Çiler ile İzmit BelediyeBaşkanı Fatma Kaplan Hürriyet,Derince Belediye Başkanı SertifGökçe, Türkiye İşçi Partisi İl Örgütüve Saadet Partisi yöneticileri katıldı.
Source: Elif Özge Yalçın
Deprem psikolojimizi de salladı: Ruh sağlığımızı nasıl koruyacağız
Ancak oturduğum yerde zangır zangır sallanmaya devam ediyorum. Hele, gece yastığa başımı koyduğumda… Sadece ben değil, İstanbul’da kalmayı tercih eden çok kişiden aynı tepkiyi duyuyorum: “Sallanıyor muyuz?” Diyeceksiniz ki “E, artçılar sürüyor.” Doğru. Ancak artçıların çoğu 3.5-4 civarı, pek de hissedilmeyecek büyüklükte. Bu da demek oluyor ki deprem geçti ama korkusu kaldı! Peki yakın geçmişte yaşadığımız Kahramanmaraş ve İzmir merkezli depremlerin travmalarını daha atlatamamışken, bir de bu korku ile hayatımıza nasıl devam edeceğiz?İNSAN BİLMEDİĞİNDEN KORKAR BEYNİMİZİ DEPREME HAZIRLAMAK ŞARTDeprem sonrasında benim de yaşadığım sallanıyormuş gibi hissetme halinin son derece “normal” olduğunu söylüyor, Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli ve diyor ki: “Yanı sıra deprem sonrası yaşanan panikle kalbin hızla çarpması, uyuyamamak ya da nefes alıp vermede düzensizlik de aynı şekilde normaldir. Çünkü insan yemek, içmekten sonra en çok güven ve güvenliğe ihtiyaç duyar. Güven duygusu olmazsa beyin de alarm verir.”Peki bu alarmı kapatmak ya da kısa süreliğine de olsa sessize almak mümkün mü? “Mümkün tabii” yanıtını veriyor Prof. Dr. Verimli, ekliyor:KORKUYU BİLGİSİZLİK TETİKLER“İnsan bilmediğinden korkar. Dolayısıyla deprem öncesi, sırası ve sonrasında yapılacaklar konusunda bilgilenmeliyiz, bir farkındalığımız olmalı. Ki deprem kuşağında yaşadığımız için bu zaten şart diyebilirim. Çünkü kaygı ve korkuyu bilgisizlik ve belirsizlik besler. Buna izin vermemeliyiz. Yani deprem öncesinde tatbikatlara katılmaktan tut da ‘çök-kapan-tutun’ gibi taktikleri bilmeye, deprem çantanızın hazır olmasından, evinizin depreme dayanıklılığı konusunda bir fikir sahibi olmaya kadar her açıdan donanımlı ve bilgili olmalıyız. Tabii daha önce deprem bölgelerinde bulunup, o travmayı yaşayanlar, kayıpları olanlar için durum biraz daha farklı. Depremin etkileri bu kişilerde biraz daha uzun; yaklaşık 40 gün kadar, sürebilir. Posttravmatik stres bozukluğu yaşayan bu kişilerin bir uzman yardımı almasında fayda görüyorum.”HEPSİNİ İYİ DİNLE TARAFINI SEÇGündemi, en az deprem kadar, deprem olacak mı olmayacak mı konusunda görüş ayrılığı yaşayan hocalar da meşgul ediyor. Bilim dünyasında illa fikir ayrılıkları olur ancak hocaların deprem üzerine yaptığı farklı açıklamaların kafa karıştırdığı kadar güven duygusunu sarstığı da aşikâr. Yorumu şu: “Benim taktiğim şu; hepsini dikkatli dinle. O konu üzerindeki çalışmalarını, yayınlarını ve yetkinliklerini iyi araştır. Sonra tarafını seç! Kime güvendiyseniz, kafayı karıştırmaya gerek yok, oradan devam… Bu bir. İki, TV’den, son dakika gelişmelerden bir süre uzak duracağız. Aynı şekilde sosyal medyadan ve oradaki felaket senaryolarından da… Gözümüz sürekli avizede olmayacak, zihni bir işle meşgul edecek ve olumlu iç konuşmalar yapacağız kendimizle. Yanı sıra burundan nefes al, 10 saniye tut ve ağızdan ver şeklinde, günde 3- 5 kez tekrarlanacak nefes çalışması ile beden ve ruhu rahatlatacağız.”BU SÜREÇTE KENDİNİZE NAZİK OLUNMoodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi, Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Önder Kavakçı da deprem sonrasından neredeyse birçoğumuzun yaşadığı uykusuzluk, aşırı tetikte, huzursuz ya da öfkeli olma veya boşluk hissi ya da tam tersi hissizlik halinin son derece normal olduğunu söylüyor, “Bu tepkiler, beynin ‘Güvende miyim?’ alarmıdır” yorumunu yapıyor.Afet dönemlerinde yalnız fiziki değil, ruhsal dayanıklılığın da hayati önem taşıdığına dikkat çeken Prof. Dr. Kavakçı’nın bir de uyarısı var: “Ruh sağlığı en az fiziki sağlımız kadar önemlidir. Dolayısıyla duygularımızla başa çıkamıyorsak arayı açmadan bir yardım almakta fayda var. Zira, alacağımız her türlü destek hayata tutunmamızı sağlar. Ancak şunu da hatırlatmalıyım; her bireyin verdiği tepki farklıdır ve hepsi de doğaldır. Bu süreçlerde kendinize nazik olun.”DAYANIŞMA İYİ GELECEKPeki kendimizi yatıştırabileceğimiz basit ve etkili yöntemler nelerdir? Yanıtını 5 maddede veriyor:1-Derin ve yavaş nefes egzersizleri yapın. (Burundan al, ağızdan ver şeklinde)2-Kendinize ve çocuğunuza şefkatli olun, birbirinize sarılın. Duygularınızı geçiştirmeyin. Mesela mutlu anlara ait fotoğraflara bakabilir, o anları birbirinize anlatabilirsiniz.3-Bu süreçte korkularınızı daha da tetikleyecek olumsuz haber akışına maruz kalmayın, sosyal medyadan uzak durun. Havanın güzel olduğu bu dönemde günü dışarıda geçirmek hem ruhsal hem fiziksel anlamda rahatlatıcı olabilir. Ayrıca su, yiyecek ve düzenli ilaçlar gibi bazı temel ihtiyaçlarınızın, bir çanta halinde, sürekli yanınızda olması da güvende hissettirir.4-Evcil ya da sokak hayvanı fark etmez, onlarla temas etmek ya da onlara bakım sağlamak rahatlatıcı bir aktivitedir.5-Ve en önemlisi; yalnız kalmayın, ailenizle, komşularınızla birlikte olun! Duygusal destek ve dayanışma ruha iyi gelir.YENİ ARAŞTIRMA VARSA KONUŞMALILARDeprem konusunda bilim dünyasındaki fikir ayrılıklarının güveni sarstığı da bir gerçek. Bu konuda bir tavsiyeniz olur mu soruma ise cevabı şu: “Maalesef bu tartışmalar daha büyük belirsizlik yaratıyor. Bu da haliyle hepimizi çok zorluyor. Çünkü belirsizlik varsa kaygı yüksek olur. Dolayısıyla hocalarımızın, yeni depremlerle alakalı, uygun faylarda, yerinde bilimsel araştırmalar yapıp, bir sonuç çıktıktan sonra konuşmaları lazım. Bizlerse Japonya’da olduğu gibi, deprem gerçeği ile yaşamayı öğrenmeli ve kişisel önlemlerimizi almalıyız; örneğin her ailenin olası her senaryoya cevap veren bir depremden ‘çıkış’ planı olmalı ve bu konuda da çocuklarımızı eğitip, sakince beklemeliyiz.”
Source: Fulya Soybaş
Çeşme Ot Festivali
“Hayat her şeye rağmen devam ediyor.”Bir gamsızlık perdelenmesinin ifadesidir bu.Çeşme’de ot, Urla”da ise enginar festivalleri düzenleniyor.Turizme yönelik bir vesile oluşturma çabaları bunlar.Mamafih, Çeşme ve Alaçatı”da pek “ot” da kalmadı.Bu etkinlikleri ilçe belediyeleri düzenliyor.Her iki belediye de bilindiği üzere CHP”den.Çeşme”de tesadüfen etkinliğin açılışına denk geldik.Eski model Amerikan arabaları, Brezilya faşinglerini andırır kıyafetleriyle genç kızlar, belde protokolü, hep birlikte resmi geçit yapıyorlardı.Sonrasına dair de pek çok sanatçının konserleri planlanmış.Belli ki epey bir on milyon liraların üzerinde bir organizasyon maliyeti söz konusu.Geçmiş yıllarda da ot festivali yapılıyordu.Yanlış hatırlamıyorsam Ayhan Sicimoğlu’nun önerisiydi.Bu yarımada; sakız ağaçları, bağ bozumları, savaşlara sahne oluşları ile pek çok hikâyeden beslenir.Yani, madem büyük bütçe ayrılıyor daha bir anlamlandırılabilirdi.Kış aylarından bezmiş insanlar otobüslerle Çeşme’ye akın ederken beklenti içindeler.Yıllardır hayal kırıklığı yaşanıyor.Bu yıl katılım bu yüzden düşmüş gibiydi.Ama otopark fırsatçıları yine dört bir yanı tutmuştu.Arabamı yola park ettiğimde birileri belirdi ve 300 TL park parası istediler.Hani, istersen verme!Bu arada CHP ülke genelinde son derece sıkıntılı bir süreç yaşıyor.Belediye Başkanı Lal Denizli, “Biz izin aldık” dese de şarkılı türkülü festival duyarsız bir izlenim veriyor.Zaten açılışta parti büyüklerinden pek kimseyi göremedik.Siyasetçi dediğiniz tedbirlidir!Çeşme ve Urla belediye başkanları genç insanlar.Siyasetin gençleşmesini hep savunuyoruz.Belde yönetimi için asgari bir tecrübe ve bilgi birikimi şart.Aksi halde acısını tüm bir belde halkı çeker.Çeşme’nin belediye başkanı iyi eğitimli, gayretli, genç bir kadın.Geçen yaz başlarında, henüz acemiyken bir gafa imza atmıştı.Bir hayır kurumu adına düzenlenen gecede, bir dünya starı olan Despina Vandi’ye, eksik ve yanlış bilgiyle ilçeyi terk etmesi çağrısı yapmıştı.Neyse, tüm bunlar gençlik hatalarıdır, deyip geçelim.Son olarak, bu ilçelerin altyapılarının eksikliği bilinir.Bu sebeple harcama yapılırken bir “ehem-mühim” analizi yapılmalıydı.
Source: Sıtkı Şükürer
Hedef çifte kupa
Yıllık olağan bütçe toplantısında önemli açıklamalarda bulunan G.Saray Başkanı Dursun Özbek, hedeflerinin sezonu çifte kupa ile tamamlamak olduğunu söyledi. Son yıllardaki projelerini ve beklenen gelirlere de değinen Başkan Özbek, öncelikle emin adımlarla şampiyonluk yolunda ilerlediklerini ifade ederek şu ifadeleri kullandı: “Süper Lig”de son 2 sezonu rekorları altüst edip şampiyon tamamlayan futbol takımımız, bu sene de şampiyonluğa doğru emin adımlarla yürüyor. 8 AYDA BİTECEK Hedefimiz, Türkiye Kupası”nı da kazanarak sezonu çifte kupayla tamamlamak. Henüz hiçbir şey bitmiş değil. Tüm camia olarak bunun bilincindeyiz. Bu sene kazanacağımız şampiyonluğun çok önemli bir adım olduğunun farkındayız. Hedefimize ulaşmak için son ana kadar konsantrasyonumuzu bozmayacağız. Zaten G.Saraylıların çok sevdiği mayıs da geldi. Başarılar ve söz verdiğimiz 5. yıldız da gelsin. Kemerburgaz”da kadın futbolu ve akademi inşaatını da 8 ay içerisinde bitireceğiz.” “750 MİLYON KARDAYIZ” “Borçlarımızın tasfiye edilmesi, kulübümüzün önünün açılması için ödemeleri yapmak zorundayız. Burada en önemli husus faiz sarmalından çıkmak. Sermaye artışında kaynaklanan 1.5 milyar TL ile TBB borcunun bir kısmı kapanınca yaklaşık 750 milyon liralık tasarruf sağladık. Ödeyeceğimiz faiz, 1.5 milyar liradan 750 milyon liraya düştü.” “BORÇLAR BİTİYOR” “Florya çok önemli bir proje. Buradan gelecek paranın miktarı oldukça yüksek. Sizden ilk yetki aldığımızda Türkiye Bankalar Birliğine (TBB) olan borcumuz 1 milyar 300 milyon TL”ye düştü. Florya”dan gelen parayla bu borçlarımızı ödedikten sonra kalan parayı bir blokeli hesaba aktaracağız. Sadece getirisi futbol altyapısında ve amatör şubeler için kullanılacak.” RAMS PARK”A LED YAPILIYOR “Stadımızda revizyon çalışmalarını hem maç sırasında daha keyifli bir an oluşturmak hem de ticari getiri sağlamak. Şu anda LED ekran kapasitemiz 357 metrekare alanımız var. Üst katlara 2 katlı LED ekleyeceğiz. Reklam alanlarımızı 357 metrekareden bin 743 metrekareye çıkartıyoruz. LED”lerden senede 10 milyon euro para kazanacağız.” MECİDİYEKÖY KAZANDIRACAK “Mecidiyeköy”de şu an elimizde 56 konut, 6 da ticari alan var. Elimizdeki alanlardan elde edeceğimiz hasılat 1 milyar 100 milyon lira seviyesinde. Bunun yapılması için 700 milyon lira harcamamız gerek. Sonrasında 400 milyon lira kar kalacak.” 230 MİLYON DOLAR GELECEK “Riva projesinin yarısı yapıldı ve satıldı. Orada bir yaşam devam ediyor. Şimdi ikinci etabın inşasına başlanacak. İlk fazdan 170 milyon dolar, ikinci etaptan 230 milyon dolar olmak üzere Riva”dan 400 milyon dolar getiri bekliyoruz. 2017″de bu proje için yetki istediğimde asgari hasılatı 300 milyon dolar göstermiştik. Bugün 400 milyon dolara yükselmesinin gururunu yaşıyoruz.” İKİNCİ YÜZYILIN PROJESİ: ASLANTEPE “Aslantepe projesi, G.Saray”ın ikinci yüzyılının projesidir. Tüm salon sporlarını bir arada toplayacağımız bir proje. Yaklaşık 150 bin metrekare inşaatı kapsıyor. Tesisleşme, G.Saray için en elzem konudur. G.Saray”ın spordaki misyonuna uygun tesisleşmeyi yapmak zorundayız. Aslantepe projesiyle bunun startını veriyoruz.
Source: Fotomaç
Cinayeti açılmamış peynir paketi çözdü
Dünyanın en çok satan polisiye romanlar arasında Georges Simenon’un kitapları yer alıyor. 1929 da Joseph Kessel in ricası üzerine yazdığı kısa bir eserle komiser Jules Maigret i okurla tanıştırdı. Simenon bu kahramanı merkeze yerleştirdiği eserler yazmayı sürdürdü ve büyük ün kazandı. Teknolojiden uzak dönemlerden önce yazılan ve sokak polisliğinin en reel çalışmalarını gözler önüne heyecanla seren komiser Maigret’in maceraları dünyada 550 milyon okura ulaştı. İlgiyle okunan bu romanların gerçeğini yıllar önce İstanbul cinayet masasında görev yapmış birçok dedektif, filmleri aratmayan sokak çalışmalarıyla birçok cinayet olayını çözdü. İşte Simenon’un romanlarına konu olabilecek bir konu 1995 yılında Kadıköy’de meydana geldi. HABER ALINAMAYAN ADAMIN CESEDİ BULUNDU Okullar tatil olalı bir hafta olmuştu. İstanbul sokakları boşalmıştı. Kadıköy İlçe Emniyet Müdürlüğü ne bağlı ekiplerden biri, haber merkezine Merkez denilen adrese geldik. Kapı kapalı çilingirle kapıyı açacağız. Birazdan sizi bilgilendireceğiz dedi. Gelen ihbara göre bu evde yaşayan adamdan kaç gündür haber alınamıyordu. Evde yalnız yaşayan 65 yaşlarındaki adam kapı ziline cevap vermemişti. Dakikalar sonra ilçe ekibinin “Merkez şahıs içerde ex. Görevli birimleri gönderir misiniz” anonsu İstanbul emniyetini hareketlendirdi. Kendisinden haber alınamayan adam evin içinde ölü bulunmuştu. CİNAYET MASASI OLAY YERİNE GÖNDERİLDİ Olay yeri inceleme ekipleri hemen olay yerine gönderilirken, Kadıköy bölgesine bakan o gün nöbetçi cinayet masasının deneyimli ekibi de hemen olay yerine intikal etti. Adamın neden ve nasıl öldüğü bilinmediği için olay şüpheli ölümdü ve şüpheli ölümlere cinayet masasının dedektifleri mutlaka giderdi. Cinayet masasında Mevlüt Tuncer, Mümtaz Çam ve Ahmet Karaarslan gibi deneyimli dedektifler Kadıköy bölgesine bakıyordu. Efsaneleşmiş bu isimlerle birlikte o gün cinayet masasına yeni gelmiş genç bir dedektif Ufuk Aydın’da vardı. KAFASINA DARBE ALMIŞ Olay yerinde yapılan incelemede, yaşlı adamın kafasında darbe izleri bulunuyordu. Olay yerinde inceleme yaptıklarını anlatan gasp ve cinayet uzmanı emekli polis memuru Ufuk Aydın, o günü şöyle anlattı: Cinayet masasında yeni başlamıştım. Daha genç bir polis memuruydum. Çok önemli ustalarımız vardı. Olay yerine girip incelemeye başladık. Adamın başına sert bir cisimle vurulup ölmüştü. Tabi o dönem çevrede güvenlik kameralar dijital cihazlar yoktu. Tamamen bizim sokak çalışması olarak adlandırdığımız çalışmalarım vardı. Öldürülen adamın evini iyice inceledik. ALINAN PEYNİR DİKKAT ÇEKTİ Evde boğuşma da yaşandığını söyleyen Aydın şöyle devam etti: Adam yalnız yaşıyordu. Evde bir karışıklık yoktu. Hani hırsızlık veya gasp amaçlı bir cinayete benzemiyordu. Çünkü hırsız olsa veya gaspçı olsa evin altını üstünü getirip bir şeyler arardı. Öyle bir karışıklık yoktu. Biz henüz adamın daha kaç gün önce öldürülmüş olduğunu bile bilmiyorduk. Ben buzdolabına baktım. Buzdolabında dikkatimi bir peynir paketi çekti. Peynir alındıktan sonra hiç açılmamıştı. Ağabeylerime abi dedim bu adam peynir satın almış. Peynir hiç açılmadan dolapta duruyor. Bunu nerede ne zaman almış bi çevrede bakkal market varsa sorayım dedim. Tamam dediler sen bak sor soruştur dediler. MARKETTEKİ İPUCU Komşuları eve giren çıkan kimseyi de görmemişti. Bir yandan öldürülen adamın çevresi de araştırılıyordu. Kapıda zorlama olmadığı için eve giren tanıdık biri tarafından cinayetin işlendiği tahmin ediliyordu. O dönemin cinayet masasında genç bir dedektif olan Ufuk Aydın dışarı çıktı. Çevreye bakındı ve bir market gördü. Eve yakın tek market burasıydı. İçeri girerek kasiyer görevlisine adamın resmini gösterdi. Genç kız resimdeki adamı tanıdı. Dedektif Ufuk Aydın o anları şöyle anlattı: Çalışan kız bu adam bizim müşterimiz olur. En son bir hafta önce alışveriş yaptığını söyledi. Hatta peyniri de sattığını hatırladı. Yanında kimse var mıydı soruma verdiği cevap bizim için çok önemli ip ucu oldu. Adam yanında bir kadın ve erkek traşlı küçük bir kız çocukla gelmişti. KADIN KİMDİ? Deneyimli dedektifler olay yerinde çalışma yaparken, genç dedektif Aydın heyecanlı bir şekilde üstatların yanına gelerek Abi bir şeyler buldum dedi. Yaşananları net bir şekilde hatırladığını ifade eden Aydın şöyle konuştu: Ben yeni olduğum için heyecanla abilerime bu adamın bir hafta önce markette yanında bir kadın ve erkek traşlı bir kız çocuğu ile peynir ve alışveriş yaptığını söyledim. Marketçi tanıdı dedim adamı. Bunun üzerine hemen kadın kimdi? Onu araştırmaya başladık. Adam komşularıyla pek görüşmediği için eve kimin gelip gittiğini bilmiyorlardı. Ama bir tanesi bir temizlikçiden bahsetti. Eve arada bir temizlikçi kadın geliyormuş. Ama kim ve nereden geliyordu bilmiyorlardı. ERKEK TRAŞLI KIZ ÇOCUKLU KADIN Elde görülünce rahatlıkla teşhis veya hatırlanacak tek şey kadının yanındaki erkek traşlı kız çocuğuydu. Cinayet dedektifleri güvenlik kameraların olmadığı sokaklarda bu kadının kim olduğunu tespit etmek için film gibi bir çalışma yaptı. Bu kadın bu eve temizliğe geliyorsa, çevrede başka evlere de temizliğe geliyor olabilirdi. Mahallede birçok evlere gidilerek, erkek traşlı kız çocuğu olan temizlikçi kadın soruldu. Yapılan uzun çalışmalar sonucunda aynı kadının temizliğe gelen bir ev daha bulundu. Ev sahibi kadının sadece ön ismini biliyordu. Ve kadının ayda bir Gebze’den geldiği bilgisine ulaşıldı. İZLER GEBZE’YE UZANDI Aydın, bu elde edilen bilgilerin ardından soruşturmayı Gebze bölgesine yönlendirdiklerini belirterek, O dönemler Gebze de çok büyük değildi. O bölgeden İstanbul’a temizliğe gelen kadınlar vardı. Onlara ulaştık. Zincirleme bağlantılarla kadını tespit ettik. Erkek traşlı kız çocuğunun annesini bulduk ve kadını Gebze’den alıp İstanbul’a getirdik dedi. SARKINTILIK EDİNCE Gözaltına alınıp Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği’nde sorgulanan kadın gözyaşları içinde cinayeti nasıl işlediğini anlattı. Bu eve ayda bir ev temizliğine geldiğini söyleyen genç kadın, olay günü ev sahibinin kendisiyle birlikte olmak için zorladığını söyledi. Kendisine önce sarkıntılık yaptığı söyleyen genç kadın, yaşlı adamın teklifini kabul etmeyince kendisine saldırdığını belirtti. Bu saldırı sırasında kendisinden kurtulmak için başına sert bir cisimle vurduğunu ve sonradan evden hızla çıktığını belirtti. Adamın o darbeyle yere yığıldığını ancak ölüp ölmediği konusunda da bilgisinin olmadığını söyledi. BİRÇOK ÖNEMLİ OLAY ÇÖZDÜ Genç kadın tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bir cinayet vakası da böylece çözülmüş oldu. Buzdolabından paketi bozulmamış bir peynirden yola çıkan Ufuk Aydın filmlere konu olabilecek bu cinayeti dikkati sayesinde çözülmesini sağladı. O gün genç bir dedektif olarak cinayet masasında göreve başlayan Ufuk Aydın, yıllarca hem cinayet masası hem de gasp masasında çalışarak çok önemli dosyaları çözen polis memuru oldu.
Source: Habertürk
TOBB Başkanı: Enflasyonu tek haneye indirmeden riskleri azaltamayız
Palandöken Ekonomi Forumu için kente gelen Hisarcıklıoğlu, Erzurum Ticaret Borsası yeni hizmet binasında iş dünyası temsilcileriyle bir araya geldi.
Hisarcıklıoğlu, burada yaptığı konuşmada Palandöken Ekonomi Forumu”nun vizyon gerektiren bir program olduğunu söyledi.
Erzurum”da olmaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Hisarcıklıoğlu, “Erzurum, Türkiye”nin en büyük hayvancılık illerinden biri. 400 bin büyükbaş, 300 bin küçükbaş hayvan varlığıyla Doğu”nun canlı hayvan merkezi konumunda. Et ve süt üretimi bakımından Erzurum, Türkiye”de ilk 10 il içinde yer alıyor. Tarımsal üretimde arpa, buğday, şeker pancarı ve yem bitkileri öne çıkıyor. Borsamız da 1946″dan beri Erzurum”un tarım ve hayvancılığına hizmet veriyor.” diye konuştu.
FAİZ ORANLARI ÇOK YÜKSEK BÖYLE BİR KAR YOK
Hisarcıklıoğlu, Erzurum Ticaret Borsasının seneye 80. yaşını kutlayacağını hatırlatarak, önceki hizmet binasının depreme dayanıksız olduğunu anlattı.
Dünyada yaşanan ticaret sorunlarına değinen Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu:
“Dünyada sıkıntılarımız var, bunların en başlıcası da dünyada artan korumacılık duvarlarının örülmesi, ticaretin önüne duvarlar örülüyor. Bu da dünyadaki 7 milyar insan açısından müthiş bir haksızlık çünkü ticaret olmadan üretim olmaz, üretim olmadan istihdam olmaz, istihdam olmadan da zenginlik olmaz. Dünyada toplumların zengin olabilmesinin yolu tek ticaretten geçiyor. Ticaret yoksa zenginlik yok, ne kadar çok ticaret o kadar zenginlik. Artan bu gümrük vergileriyle ticaretin önüne set çekmek istiyorlar. Bundan dolayı da inşallah dünyayı yöneten ülkelerin liderleri aklıselim kararlar verirler, dünyanın daha da fakirleşmesine sebebiyet vermezler. Özellikle yaşadığımız en büyük sorunlardan biri yüksek enflasyon, enflasyon tek haneye inmeden ekonomideki riskleri azaltamayız. Bu kapsamda daha önce tek haneli enflasyonu yaşadık hepimiz biliyoruz. 2006-2013 boyunca tek haneli enflasyon vardı. Bütün banka müdürleri sizlerin kapınızın önünde kuyruklarda “krediyi benden kullan, şöyle cazip, böyle cazip şunu bunu veriyoruz” derlerdi. Şimdi maalesef yüksek enflasyondan dolayı finansmana ulaşımda çok sıkıntı çekiyoruz, faiz oranları da çok yüksek, böyle bir kar yok. O karı ödeyecek bir durumumuz da yok. İnşallah yakında izin alırsak kredi garanti fonu kapsamında da bir müjdemiz olacak.”
ERZURUM BORSAMIZ ADETA BİR PRIJE FABRİKASI
Erzurum Ticaret Borsasının üyelerine 5 yıldızlı hizmet ettiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
“Erzurum Borsamız adeta bir proje fabrikası ve bununla gurur duyuyorum. Ülkemizdeki diğer borsalara örnek olacak işler yapıyorlar. Et süt sektörü soğuk zincir projesini gerçekleştirdi, bundan dolayı sizleri tebrik ediyorum. Borsamız, coğrafi işaretlere de büyük önem veriyor, Erzurum”un değerlerine sahip çıkıyor. (Hakan Oral) Bayrağı devraldığında coğrafi işaretli 7 ürün varken şimdi 60″a çıktı. Türkiye”de en önde gelen odalar ve borsaların içinde yer alıyor. Erzurum Ticaret Borsamız mesleki eğitime de önem veriyor, meslek liselerine hamilik yapıyor. Özellikle nitelikli ara elman yetiştirilmesi noktasında Erzurum”da katkı veriyor. 21 Nisan”da YÖK ile imzaladığımız anlaşma çerçevesinde de meslek yüksekokullarına da aynı liseler gibi yapacağız inşallah. Borsamız Atatürk Üniversitesi Teknik Bilimler ve Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokullarına da hamilik yapacak.”
Hisarcıklıoğlu, zirai don ile ilgili de “En önemli sıkıntılardan biri de son günlerde yaşadığımız don felaketi. Hakan Oral da bunu bölge toplantısında dile getirdi, sizden gelen tüm sıkıntıları takip ediyoruz, bunları hepsini ifade ediyor. Ben de başta Cumhurbaşkanı”mız olmak üzere Cumhurbaşkanı Yardımcımıza, bakanlarımıza sizler adına iletiyorum. Allah yar ve yardımcımız olsun tedbirli olmamız.” diye konuştu.
Toplantıya, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Erzurum Ticaret Borsası Başkanı Hakan Oral, Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Saim Özakalın ile çevre illerin oda başkanları da katıldı.
Source:
Türkiye ve dünya gündemi
1- CHP Genel Başkanı Özgür Özel, tutuklanmasının ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu”nu Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda ziyaret edecek.
(İstanbul/13.00)
YASAMA YÜRÜTME SİYASET
1- Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Afet Sağlık Grubu Deprem Tatbikatı”na katılacak.
(İstanbul/15.00)
2- İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Fatsa ilçesine bağlı Kabakdağı köyünde tohum takas şenliğine iştirak edecek.
(Ordu/13.00)
DÜNYA DİPLOMASİ
1- Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Katar”ı ziyaret edecek.
2- Cammu Keşmir”in Pahalgam bölgesinde düzenlenen terör saldırısının ardından Hindistan ile Pakistan arasında artan gerilime ilişkin gelişmeler takip ediliyor.
3- İsrail”in ateşkesi bozarak Gazze Şeridi”ne yönelik saldırılara yeniden başlamasına ilişkin gelişmeler izleniyor.
(Gazze/Kudüs)
1- Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Valiliği ziyaret edecek, Muhammet Mustafa Üzer 4-6 Yaş Kur”an Kursu, Koyuncu Camisi, Üniversite Genç Ofis ve 4-6 Yaş Kur”an Kursu açılışlarına katılacak.
(Mersin/10.00-13.30)
1- Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, 132 kilometrelik Antalya-Antalya etabıyla başlayacak 60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu”nun startını verecek.
(Antalya/10.20)
2- Trendyol Süper Lig”in 33. haftasına TÜMOSAN Konyaspor-Adana Demirspor, Trabzonspor-Corendon Alanyaspor, Bellona Kayserispor-Çaykur Rizespor ve ikas Eyüpspor-Galatasaray maçlarıyla devam edilecek.
(Konya/Trabzon/16.00/Kayseri/İstanbul/19.00)
3- Trendyol 1. Lig”de 36. hafta müsabakaları yapılacak; Uğur Okulları İstanbulspor-Siltaş Yapı Pendikspor, Solwie Energy Fatih Karagümrük-Emre Gökdemir İnşaat Ankara Keçiörengücü, Central Hospital Ümraniyespor-Amed Sportif Faaliyetler, Kocaelispor-Geosis Boluspor, Fitmens Gömlek Yeni Malatyaspor-Alagöz Holding Iğdır FK, Adanaspor-Gençlerbirliği, Teksüt Bandırmaspor-Esenler Erokspor, Sakaryaspor-Erzurumspor FK, Kızılkaya Tarım Şanlıurfaspor-Manisa FK ve MKE Ankaragücü-Ahlatcı Çorum FK karşılaşmaları oynanacak.
(İstanbul/16.00/16.00/16.00/Kocaeli/Malatya/Adana/Balıkesir/Sakarya/Şanlıurfa/Ankara/16.00)
4- Nesine 2. Lig gruplarında 33. hafta maçları tamamlanacak.
5- Turkcell Kadın Futbol Süper Ligi”nde 25. hafta maçları oynanacak.
6- Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi”nin 27. haftasında TOFAŞ-Mersin Spor, Semt77 Yalovaspor-Bursaspor Yörsan ve Galatasaray-Aliağa Petkimspor maçları yapılacak.
(Bursa/15.30/Yalova/18.00/İstanbul/20.30)
7- Voleybol SMS Grup Efeler Ligi play-off 3-4″üncülük etabı ikinci maçında Arkas Spor, Fenerbahçe Medicana”yı konuk edecek.
(İzmir/16.00)
8- Türkiye İş Bankası 20. İstanbul Yarı Maratonu koşulacak.
(İstanbul/08.00)
9- Buz Hokeyi Dünya Şampiyonası 3. Klasman A Grubu müsabakaları, Zeytinburnu Buz Adası”nda tamamlanacak; organizasyonun beşinci ve son maç gününde Lüksemburg-Bosna Hersek, Türkmenistan-Güney Afrika ve Türkiye-Kırgızistan müsabakaları oynanacak.
(İstanbul/13.00/16.30/20.00)
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
Kanada’daki festivalde dehşet! Vancouver’da araç kalabalığın arasına daldı: Çok sayıda ölü ve yaralı var
Kanada”nın Vancouver kentinde bir sokak festivalinde
Vancouver Belediye Başkanı Ken Sim, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, olayın Filipinli toplum üyelerinin Lapu Lapu Günü’nü kutladıkları sırada meydana geldiğini belirtti. Festival, 16. yüzyılda yaşamış sömürge karşıtı Filipinli lider Lapu Lapu’nun anısına düzenleniyordu.
Sim, “Düşüncelerimiz bu inanılmaz zor zamanda etkilenen herkesle ve Vancouver”ın Filipinli topluluğuyla birlikte” ifadelerini kullandı.
5 İLA 10 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ, ÇOK SAYIDA YARALI VAR
Polis yetkilileri, olayın Cumartesi günü yerel saatle 20:00″den kısa bir süre sonra Sunset on Fraser Mahallesi”nde meydana geldiğini aktardı. İlk belirlemelere göre 5 ila 10 kişi hayatını kaybetti, bir düzineden fazla kişi ise yaralandı.
Yerel medyaya göre, insanlar, Filipinler”in ulusal kahramanlarından birinin adını taşıyan Lapu Lapu Günü Blok Partisi için 41. Cadde ile Fraser Caddesi yakınlarında toplanmıştı.
Ayrıntılar geliyor…
Source: Muzeyyen Bıyık
Yoshinori Moriwaki: Böyle bir açıklamam yoktur….
Marmara Denizi, Silivri merkezli 23 Nisan”da meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki deprem ve sonrasında devam eden artçı sarsıntılar İstanbul”da yaşayan yurttaşlar arasında endişeye neden oldu.Japon Deprem Uzmanı Yoshinori Moriwaki”nin bir TV programında, İstanbul”daki iki ay içerisinde 7 büyüklüğünde bir deprem olacağını ifade ettiği iddia edildi.”ARTÇILARIN İKİ AY SÜREBİLECEĞİNİ İFADE ETTİM”Moriwaki sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, iddiaları reddederek şu ifadeleri kullandı:”Son günlerde hakkımda İstanbul”da iki ay içinde 7 büyüklüğünde deprem olacağı yönünde haberler çıkmıştır. Böyle bir açıklamam yoktur. Ben yalnızca, yaşanan depremin ardından artçıların iki ay kadar sürebileceğini ifade ettim. Lütfen asılsız haberlere itibar etmeyiniz.”
Source: Bahadır Alemdar
Bakırköy”de pitbull dehşeti yaşatan kişiye ceza
İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Bakırköy Meydanı”nda bir kişinin pitbull cinsi köpeğini insanların üzerine saldığı yönündeki sosyal medya paylaşımları üzerine çalışma başlattı.Yapılan araştırmada, ağızlığı bulunmayan köpeğin herhangi bir kişiye saldırmadığı, orada bulunan köpeklerle kavga ettiği belirlendi.Pitbullun sahibi olduğu tespit edilen B.T”ye 5119 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu gereğince 6 bin 923 lira ceza kesildi, ayrıca hakkında “”genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması”” suçundan adli işlem başlatıldı.Bu arada, pitbullun diğer köpeklerle kavga anı cep telefonu kamerasıyla kayıt altına alındı.
Source: Ramazan Yıldız
“Gene gelsen…”
Elon Musk ın uzay taşımacılığı şirketi SpaceX te çalışan, oyuncu ve emekli manken Hülya Yiğitalp in kıdemli fırlatma mühendisi oğlu Yiğit Tokbey, 17 Ocak 2024 te California da geçirdiği motosiklet kazasında hayatını kaybetmişti. Oğlunun vefatıyla sarsılan ve sık sık sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarla ona duyduğu özlemi dile getiren Hülya Yiğitalp, paylaşımlarına bir yenisini daha ekledi. Oğluyla olan fotoğrafını yayımlayan Hülya Yiğitalp; Gene gelsen, gene karşılasam seni, sevinçten havalara uçsam ifadelerini kullandı.
Source: Habertürk