Hastalık ve Durumlar Gündemi – Astım Farkındalığı ve Sağlık Uyarıları

Ekonomik sebepler astımı tetikliyor: ‘Hastalar ekonomik yetersizlik nedeniyle ilaçlara ulaşamıyor’

Elbek, astım hastalarının tedavi süreçleri boyunca pek çok zorlukla karşılaştığını belirterek, “Her iki astım hastasından biri mevcut sağlık sisteminde randevu alamadığı için gerekli takibi yaptıramıyor. Kadınlar, astım hastaları arasında önemli bir dezavantaj yaşıyor. Şikayetleri yeterince ciddiye alınmadığı için randevu önceliği alamıyor. Hastane ve ilaç masraflarını kendi cebinden ödeyen hastalar, ekonomik yetersizlik nedeniyle ilaçlara erişemediği için hastalıklarını kontrol altına almakta zorlanıyor” dedi. ÇEVRESEL FAKTÖRLER ÖNEMLİAstımın çocukluk çağında başladığını söyleyen Kızılırmak ise, “Türkiye genelinde bakıldığında, çocukluk çağında başlayan astım vakalarının bir kısmı zamanla kaybolsa da, yetişkinlik döneminde ortaya çıkan astım hastalarının da sayısı azımsanamayacak kadar fazladır. Genel olarak astım hastalığı toplumun yaklaşık yüzde 5’ini etkilemekte” dedi. Ekonomik sorunların astım hastalarının tedavi sürecini etkilediğini belirten Kızılırmak, “Tedaviye erişimde ekonomik faktörler belirleyici bir rol oynar. Gelir düzeyi düşük bireylerde, tedaviye erişim daha sınırlıdır. Astım, vücudun aşırı yanıt vermesi sonucu ortaya çıksa da çevresel faktörlerden büyük ölçüde etkilenir. Başlıca faktörler arasında sigara dumanına maruziyet bulunur. Özellikle çocukluk çağında ebeveynlerin sigara içmesi, astım gelişme riskini artırmaktadır. Ayrıca hava kirliliği, ev içindeki yakıt türleri (kömür veya odun sobası kullanımı), rutubetli ortamlar ve havalandırılmayan evler astımın kontrolünü zorlaştıran etmenler arasındadır. Ayrıca kırsal bölgede yaşayanların, doğalgaz yerine odun veya kömür sobası kullananların, sağlık merkezine ulaşımı 1 saatten uzun sürenlerin astım kontrolünün daha zayıf olduğu belirlenmiştir” diye konuştu. EŞİTSİZLİK ORTADAN KALDIRILMALIAstım hastalarının ekonomik yükünün azaltmak için uygulanabilecek sağlık politikalarına değinen Kızılırmak, “Kronik hastalıkların erken teşhisine yönelik programların geliştirilmeli, Tedaviye erişim eşitsizliklerini ortadan kaldıracak sağlık politikalarının hayata geçirilmeli, Çevresel risk faktörlerini azaltmaya yönelik tedbirlerin alınmalı ve Astım hastalarına yönelik kapsamlı ve düzenli takip sistemlerinin oluşturulmalı” ifadelerini kullandı. Günümüzde polikliniklerde doktorların yoğun hasta yükü nedeniyle kronik hastalıklara yeterince vakit ayıramadıklarını belirten Kızılırmak, “Astım hastalarının kullandıkları inhaler cihazların doğru teknikle kullanılması büyük önem taşımaktadır. Hastaların cihazları doğru dozda ve yöntemle kullanabilmeleri için kapsamlı eğitimler verilmelidir. Akciğer hastalıklarında iyileşmenin sağlanması için yalnızca sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi yeterli değildir. Yaşam koşullarının düzeltilmesi, yoksulluğun ve buna bağlı sosyal şartların göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Sağlık sisteminin eşitsizlikleri ortadan kaldıracak şekilde düzenlenmesi ve tedaviye erişim kolaylaştırılmalıdır” ifadelerini kullandı.

Source: Damla Polat


ABD”de gözaltına alınan Rümeysa Öztürk”ün avukatları, müvekkillerinin Vermont”a naklinin geciktirilmemesini istedi

Öztürk”ün avukatları tarafından yapılan yazılı açıklamada, Rümeysa Öztürk”ün, Vermont”a naklinin geciktirilmemesi için temyiz mahkemesine başvurulacağı belirtildi.

Louisiana”daki gözaltı koşullarının Öztürk”ün sağlığını ciddi şekilde tehdit ettiği vurgulanan açıklamada, kalabalık ve havalandırması yetersiz bir odada 23 kadınla tutulan Öztürk’ün sık sık astım krizleri geçirdiği ve bu atakların giderek ağırlaştığı kaydedildi.

Açıklamada, Öztürk”ün astım krizlerinin önceden 5 ila 15 dakika sürdüğü, şimdi ise 45 dakikaya kadar uzayabildiği aktarıldı.

Öztürk’ün yaklaşık 6 haftadır hem hukuka aykırı hem de sağlığı riske atılarak gözaltında tutulduğu savunulan açıklamada, Türk öğrencinin böcek ve kemirgen dışkılarına maruz kaldığı, neredeyse hiç temiz havaya çıkamadığı, tıbbi müdahalelerinin geciktiği ve sağlık personelinin tutumunun ilgisiz olduğu ifade edildi.

Massachusetts”teki bir federal yargıç, Öztürk”ün hukuki mücadelesinin Louisiana yerine Vermont”ta sürmesi gerektiğine hükmederken, Vermont’taki bir diğer yargıç da Öztürk’ün 1 Mayıs”a kadar Vermont”taki bir tesise naklini emretmiş ancak ABD hükümeti 24 Nisan”da bu karara itiraz etmişti.

Öztürk”ün gözaltına alınması

Massachusetts eyaletindeki Tufts Üniversitesinde doktora eğitimi alan Türk öğrenci Rümeysa Öztürk, 25 Mart akşamı arkadaşlarıyla iftar yapmaya giderken yüzleri maskeli 6 Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) görevlisi tarafından gözaltına alınmıştı.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Öztürk”ün öğrenci vizesinin iptal edildiğini ve kendisinin sınır dışı edileceğini açıklamıştı.

Rubio, “Hamas destekçisi” ve (İsrail karşıtı) “deliler” olarak tanımladığı 300″den fazla yabancı öğrencinin vizesinin iptal edildiğini belirtmişti.

ABD”li federal yargıç Denise Casper, ICE görevlilerince gözaltına alınan Türk öğrenci Öztürk”ün sınır dışı edilmesine karşı durdurma kararı vermişti.

Rümeysa Öztürk”ün doktora eğitimi aldığı Tufts Üniversitesi de öğrencilerinin serbest bırakılmasını talep ederken, Rektör Sunil Kumar mahkemeye yaptığı açıklamada, Öztürk”ün tutuklanmasının “okulun uluslararası topluluğunu felç ettiğini” ve artık okulun güvenliği konusunda endişe duyduklarını belirtmişti.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


Ölüm Gazze’de kol geziyor

Soykırımcı İsrail ordusunun Gazze Şeridi”ne 7 Ekim 2023″ten bu yana düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı son 24 saatte 32 artarak 52 bin 567″ye yükseldi. Katliamlar sürerken İsrail Güvenlik Kabinesi”nin Gazze”ye yönelik saldırının genişletilmesini onayladığı ortaya çıktı. Planın Gazze”nin topyekûn işgalini içerdiği bildirildi. Adı açıklanmayan bir üst düzey yetkili, güvenlik kabinesinin Gazze”ye yönelik saldırıları genişletmeyi amaçlayan planı oybirliğiyle kabul ettiğini aktardı. TRUMP AYARLI PLAN DEVREDE Söz konusu planın ilk aşamasında daha fazla bölgenin işgal edilmesi ve “tampon bölgelerin” genişletilmesini içerdiği ifade edildi. Kara saldırılarıyla ele geçirilen bölgelerden öncekilerin aksine İsrail askerlerinin saldırılar bittikten sonra geri çekilmeyeceği ve bu yerlerde işgali sürdüreceği kaydedildi. Times of Israel”e göre planın ancak ABD Başkanı Donald Trump”ın önümüzdeki hafta bölgeye yapacağı ziyaretin ardından uygulanması bekleniyor. İsrail halihazırda Gazze Şeridi”nin yüzde 50″sinden fazlasını işgal altında tutuyor. Al Jazeera”deki haberde “Filistinliler gidecekleri güvenli bir yerleri olmadığı için korkuyor. Sığınabilecekleri güvenli bir alanları veya insani bölgeleri yok. İsrail güçlerinin Refah”ı ele geçirmesi nedeniyle Gazze nüfusunun çoğu Han Yunus gibi bölgelere sıkışmış durumda. Şimdi İsrail”in binlerce yedek askeri çağırması nedeniyle şimdi daha çok korkuyorlar” denildi. CİNSİYET TAHMİNİ İÇİN EVLERİ HAVAYA UÇURDULAR İSRAIL askerlerinin doğacak bebeğinin cinsiyetini açıklama partisi için Gazze Şeridi”nde yerleşim bölgesini patlayıcılarla havaya uçurduğu anların görüntüsü ortaya çıktı. Bebek cinsiyetini açıklama partisi için yerleşim bölgesini havaya uçuran İsrail askerlerinden birinin “O bir erkek” dediği duyuldu. ESKİ HALİME DÖNMEK İSTİYORUM İsrail”in 2 Mart”tan bu yana sınır kapılarını kapatarak hiçbir insani yardımın girişine izin vermediği Gazze Şeridi”nde 5 yaş altı en az 3 bin 500 çocuk açlıktan ölüm tehlikesiyle karşı karşıya. Gazze”de bilinmeyen bir hastalığa yakalanan ve aynı zamanda yetersiz beslenme sorunu yaşayan Rahaf Ayyad tedavi olamıyor. 12 yaşındaki Rahaf Ayyad, saldırılardan önceki ve sonraki hali arasında yaşanan büyük değişimle gündeme gelmişti. Sosyal medyada yayımlanan videoda Rahaf”ın “Eskisi gibi olmak istiyorum, saçlarım uzasın onları tarayayım, ayakta namaz kılabileyim” diyerek ağladığı görüldü.

Source: Sabah


Gazze planı sonrası uyardı: Başarısızlık ve felaket getirecek

Harel, “Haaretz” gazetesi için kaleme aldığı makalede, Tel Aviv yönetiminin onayladığı Gazze”de işgalin genişletilmesi planına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.Askeri uzman Harel, İsrail”in Gazze”de saldırıları genişletme planının “Hamas”ı ortadan kaldırma hedefine ulaşamadan, büyük ihtimalle askeri başarısızlık ve felaketin yanı sıra askerler ve esirlerden kayıplarla sonuçlanacağını” ifade etti.”Şunu açıkça söylemek daha doğru; Gazze”de yeni bir felakete doğru gidiyoruz.” ifadelerini kullanan Harel, ABD Başkanı Donald Trump”ın Körfez ülkelerine yapacağı ziyaret sonrası müdahale kararı almadığı takdirde İsrail”in Gazze”ye işgalinin genişletme operasyonunu başlatacağını kaydetti.Harel, İsrail”in işgal planı çerçevesinde Gazze”deki bölgelerin uzun süre kontrol altında tutulabileceğine dikkati çekerek, bu durumda İsrailli esirler ve askerlerin hayatını kaybedebileceğini, Gazze”de insani felaketin kötüleşebileceğini vurguladı.- İSRAİL GÜVENLİK KABİNESİ, GAZZE”DE İŞGALİ GENİŞLETME PLANINI ONAYLADIİsrail güvenlik kabinesinin Gazze Şeridi”nde işgali genişletmeyi de amaçlayan saldırı planını onayladığı aktarılmıştı.Söz konusu planının ilk aşamasının Gazze”de daha fazla bölgenin işgali ve “tampon bölgelerin” genişletilmesini içerdiği ifade edilmişti.İsrail askerlerinin kara saldırılarıyla ele geçirilen bölgelerden öncekilerin aksine geri çekilmeyeceği ve bu yerlerde işgali sürdüreceği kaydedilmişti.Ayrıca Gazze”de Filistinlilerin bir kez daha zorla yerinden edilmesinin amaçlandığı aktarılmıştı.07.28 Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, İsrail”in Gazze saldırılarına değinerek, Filistin halkına karşı bir imha savaşının yürütüldüğünü söyledi.05.21 ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Ürdün Kralı 2. Abdullah ile Gazze Şeridi”ndeki durumu ve bölgesel konuları görüştü.02.50 Ürdün Kralı 2. Abdullah, Gazze”de ateşkesin derhal sağlanması ve insani yardımların girişine izin verilmesi çağrısında bulundu.01.25 Hamas, İsrail”in Yemen”e yönelik saldırılarının Husileri (Ensarullah Hareketi), “soykırım savaşı” yürütülen Gazze Şeridi”ne verdiği destekten vazgeçiremeyeceğini vurguladı.00.43 Gazze”ye insani yardım ulaştırmak üzere yola çıktıktan sonra Malta açıklarında insansız hava araçlarının (İHA) saldırısına uğrayan Özgürlük Filosu Koalisyonu”na ait “Conscience” gemisindeki 6 Türk vatandaşının ülkeye dönüşünün sağlandığı bildirildi.00.23 Filistin hükümeti, İsrail”in Gazze Şeridi”ndeki insani yardımların dağıtımına ilişkin önerdiği planı reddettiğini belirterek, bunu Birleşmiş Milletler (BM) kurumlarını devre dışı bırakmaya yönelik bir manevra olarak değerlendirdi.00.09 ABD”de Filistin”e destek veren akademisyen ve öğrencilerin gözaltına alınması Columbia, Georgetown ve Tufts üniversitelerinde koordineli şekilde protesto edildi.00.05 Filistin hükümeti, İsrail”in Batı Şeria”daki Cenin ve Tulkerim mülteci kamplarına yönelik uygulamalarına tepki olarak haftalık kabine toplantısını her zaman yapılan Ramallah kenti yerine Cenin kentindeki binasında gerçekleştirdi.00.00 İsrailli askeri uzman Amos Harel, İsrail”in Gazze Şeridi”ne 7 Ekim 2023″ten bu yana devam eden saldırıları genişletmesinin “başarısızlık ve felaket getireceğini” belirtti.İsrail ordusu, Gazze Şeridi”nde 19 Ocak”ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı.İsrail ordusunun saldırıları yeniden başlatmasından itibaren çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuk olmak üzere 2 bin 459 Filistinli hayatını kaybetti, 6 bin 569 kişi yaralandı.İsrail”in Gazze Şeridi”ne 7 Ekim 2023″ten bu yana düzenlediği saldırılarda ise yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 52 bin 567″ye, yaralıların sayısının da 118 bin 610″a yükseldi.

Source: Www.star.com.tr


Deprem bilimci Ahmet Ercan beyin kanaması geçirdi

Türkiye”nin önde gelen deprem bilimcilerinden Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Bosna Hersek”te beyin kanaması ve inme geçirdi. 10 GÜN ÖNCE KALBİNE STENT TAKILMIŞTIErcan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Bosna-Hersek’te boyundan bele omirilik boyunca gelen sırt ağrısıyla 22/12 tansiyonlar ambulans ile Sarayova hastanesi acile kaldırıldım. 10 gün önce kalbime stent takılmıştı. 3 saat süren sağlıkçı müdahaleleri ile tansiyon 13/7,5’a düşürüldü. Beyin kanaması ile inme atlattım. Şimdi Sarayova’ya gözlem altında dinlenmekteyim. İlgi gösteren kardiyolog ile arkadaşlarıma, yakınlarıma teşekkür ederim.” ifadelerini kullandı.

Bosna-Hersek’te boyundan bele omirilik boyunca gelen sırt ağrısıyla 22/12 tansiyonlar ambulans ile Sarayova hastanesi acile kaldırıldım. 10 gün önce kalbime stent takılmıştı. 3 saat süren sağlıkçı müdahaleleri ile tansiyon 13/7,5’a düşürüldü. Beyin kanaması ile inme atlattım.… pic.twitter.com/6G3Q3JFPTQ
— Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan (@ovgunaercan) May 6, 2025

Source: Derleyen: Mustafa Balcı


Deprem uzmanı Ahmet Ercan beyin kanaması geçirdi

Prof. Dr. Ahmet Ercan sosyal medya hesabından yürekleri ağza getiren bir açıklamada bulundu. Bosna Hersek ziyaretinde sırt ağrısı ve yüksek tansiyon ile ambulans eşliğinde hastaneye kaldırılan Prof. Dr. Ahmet Ercan, beyin kanaması ve inme geçirdiğini açıkladı. “BEYİN KANAMASI VE İNME GEÇİRDİM” Sosyal medya hesabından açıklama yapan Ercan, Sarayova”da gözlem altında olduğunu ve dinlendiğini açıkladı. Ercan tarafından yapılan açıklama şu şekilde oldu:”Bosna-Hersek”te boyundan bele omirilik boyunca gelen sırt ağrısıyla 22/12 tansiyonlar ambulans ile Sarayova hastanesi acile kaldırıldım. 10 gün önce kalbime stent takılmıştı. 3 saat süren sağlıkçı müdahaleleri ile tansiyon 13/7,5″a düşürüldü. Beyin kanaması ile inme atlattım. Şimdi Sarayova”ya gözlem altında dinlenmekteyim. İlgi gösteren kardiyolog ile arkadaşlarıma, yakınlarıma teşekkür ederim.”

Source: Abdullah Karlıdağ


Uzmanlardan uyarı: Astımı hafife almayın, ihmaller hayati öneme sahip

Astım, her yaş grubunda görülebilen, ancak özellikle çocukluk çağında daha sık karşılaşılan kronik solunum yolu hastalıklarının başında geliyor. Dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen bu hastalık, hava yollarının daralması, nefes darlığı, öksürük ve göğüste sıkışma gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Modern yaşam koşulları, çevresel kirleticiler, sigara dumanı ve alerjenlere maruz kalma gibi faktörler astım sıklığını artırırken, doğru tanı ve düzenli tedavi ile hastalar sağlıklı bireyler gibi yaşamlarını sürdürebiliyor. Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu ve Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğluastımın güncel durumunu ve tedaviye dair önemli bilgiler paylaştı. ASTIMIN EN ÖNEMLİ ÖZELLİĞİ: AŞIRI DUYARLILIK Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, astım hastalığının normal bireylerden farklı olarak solunum yollarının aşırı duyarlılık göstermesiyle ortaya çıktığını belirtti. Prof. Dr. Akkoyunlu, “Normal bireylerde toz, duman gibi çevresel etkenlere karşı vücut bir savunma mekanizması geliştirir. Ancak astım hastalarında bu savunma mekanizması abartılı şekilde çalışır. Bu durum, hava yollarında daralma, öksürük ve nefes darlığı gibi belirtilerle kendini gösteren bir hastalık tablosuna yol açar. Eğer bu aşırı duyarlılık kontrol altına alınmazsa ilerleyen dönemlerde kalıcı hasarlar gelişebilir” dedi. MODERN TEDAVİ YÖNTEMLERİ Prof. Dr. Akkoyunlu, geçmiş yıllarda astım hastalığının kontrol altına alınamaması durumunda ölümle sonuçlanabilecek tabloların görüldüğünü aktararak, “Günümüzde tıp teknolojisinin ilerlemesi ve modern tedavi yaklaşımları sayesinde bu tür ağır sonuçlara neredeyse hiç rastlamıyoruz. Tanı koymak, tedaviye başlamak ve düzenli takip sağlamak hastalığın ilerlemesini önlüyor. Bu sayede astım hastaları da sağlıklı bireyler gibi günlük yaşamlarını sorunsuz bir şekilde sürdürebiliyor” diye konuştu. ORMAN VE DOĞA YÜRÜYÜŞLERİNE DİKKAT! Astım hastalarının yaşam alanlarında dikkat etmesi gereken faktörleri de sıralayan Prof. Dr. Akkoyunlu, “Hastalara genellikle orman ve doğa yürüyüşleri öneriliyor ancak bazı hastalarda çiçek tozlarına ya da bahar alerjenlerine karşı da duyarlılık gelişebiliyor. Bu nedenle her hastaya aynı tavsiyeleri vermek doğru olmaz. Kuru, nemsiz ve polen yoğunluğu düşük ortamlarda bulunmalarını tavsiye ediyoruz. Aksi halde solunum yollarında geri dönüşü olmayan tıkanıklıklar oluşabilir ve bu durum hastalığın KOAH gibi kronik bir forma dönüşmesine neden olabilir” ifadelerini kullandı. ASTIM, ÇOCUKLARDA EN SIK GÖRÜLEN KRONİK HASTALIK Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu ise astımın çocukluk çağında en sık karşılaşılan solunum yolu hastalıklarından biri olduğunu belirtti. Astım görülme sıklığının giderek arttığını söyleyen Prof. Dr. Nacaroğlu, “Bu artışın en önemli nedenleri arasında çevresel kirleticiler, kimyasal maddeler ve özellikle besin içeriklerinde meydana gelen değişiklikler yer alıyor. Genetik yatkınlık da önemli bir etken; anne ya da babasında alerjik hastalık öyküsü olan çocuklarda astım gelişme riski oldukça yüksek” şeklinde konuştu. SİGARA DUMANI ÇOCUKLARI ETKİLİYOR Sigara dumanının çocuklarda astım gelişiminde önemli bir rol oynadığına dikkat çeken Prof. Dr. Nacaroğlu, “Ev içinde sigara içilmese dahi balkon ya da mutfakta içilen sigaranın dumanı çocuğa ulaşabilir. Pasif içicilik çocuklar için büyük bir risk oluşturur. Bu nedenle alerjik hastalığı olan çocukların bulunduğu ortamlarda kesinlikle sigara içilmemelidir” dedi. İLAÇ KULLANIMI HAYATİ ÖNEME SAHİP ilaçların doğru kullanılmasının tedavide büyük önem taşıdığını ifade eden Prof. Dr. Nacaroğlu, “Astım tedavisinde kullanılan ilaçlar genellikle solunum yoluyla alınır. Ancak bu ilaçların etkili olabilmesi için doğru cihazlarla ve uygun teknikle kullanılması gerekir. Özellikle çocuklarda kullanılan maskelerin yaşa uygun olması, çocuğun ilacı alırken ağlamaması ve doğru pozisyonda durması şarttır. Aksi halde ilaç akciğere ulaşmaz, mideye gider ve etkisiz olur. Ayrıca kortizon içeren bu ilaçların hekim kontrolünde düzenli kullanımı, hastalığın ilerlemesini ve kalıcı akciğer hasarını önlemede büyük fayda sağlar” diye konuştu.

Source: Internet Haber


Uzmanlardan uyarı: Astımı hafife almayın, ihmaller hayati öneme sahip

Astım, her yaş grubunda görülebilen, ancak özellikle çocukluk çağında daha sık karşılaşılan kronik solunum yolu hastalıklarının başında geliyor. Dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen bu hastalık, hava yollarının daralması, nefes darlığı, öksürük ve göğüste sıkışma gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Modern yaşam koşulları, çevresel kirleticiler, sigara dumanı ve alerjenlere maruz kalma gibi faktörler astım sıklığını artırırken, doğru tanı ve düzenli tedavi ile hastalar sağlıklı bireyler gibi yaşamlarını sürdürebiliyor. Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu ve Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğluastımın güncel durumunu ve tedaviye dair önemli bilgiler paylaştı. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, astım hastalığının normal bireylerden farklı olarak solunum yollarının aşırı duyarlılık göstermesiyle ortaya çıktığını belirtti. Prof. Dr. Akkoyunlu, “Normal bireylerde toz, duman gibi çevresel etkenlere karşı vücut bir savunma mekanizması geliştirir. Ancak astım hastalarında bu savunma mekanizması abartılı şekilde çalışır. Bu durum, hava yollarında daralma, öksürük ve nefes darlığı gibi belirtilerle kendini gösteren bir hastalık tablosuna yol açar. Eğer bu aşırı duyarlılık kontrol altına alınmazsa ilerleyen dönemlerde kalıcı hasarlar gelişebilir” dedi. MODERN TEDAVİ YÖNTEMLERİ Prof. Dr. Akkoyunlu, geçmiş yıllarda astım hastalığının kontrol altına alınamaması durumunda ölümle sonuçlanabilecek tabloların görüldüğünü aktararak, “Günümüzde tıp teknolojisinin ilerlemesi ve modern tedavi yaklaşımları sayesinde bu tür ağır sonuçlara neredeyse hiç rastlamıyoruz. Tanı koymak, tedaviye başlamak ve düzenli takip sağlamak hastalığın ilerlemesini önlüyor. Bu sayede astım hastaları da sağlıklı bireyler gibi günlük yaşamlarını sorunsuz bir şekilde sürdürebiliyor” diye konuştu. ORMAN VE DOĞA YÜRÜYÜŞLERİNE DİKKAT! Astım hastalarının yaşam alanlarında dikkat etmesi gereken faktörleri de sıralayan Prof. Dr. Akkoyunlu, “Hastalara genellikle orman ve doğa yürüyüşleri öneriliyor ancak bazı hastalarda çiçek tozlarına ya da bahar alerjenlerine karşı da duyarlılık gelişebiliyor. Bu nedenle her hastaya aynı tavsiyeleri vermek doğru olmaz. Kuru, nemsiz ve polen yoğunluğu düşük ortamlarda bulunmalarını tavsiye ediyoruz. Aksi halde solunum yollarında geri dönüşü olmayan tıkanıklıklar oluşabilir ve bu durum hastalığın KOAH gibi kronik bir forma dönüşmesine neden olabilir” ifadelerini kullandı. ASTIM, ÇOCUKLARDA EN SIK GÖRÜLEN KRONİK HASTALIK Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu ise astımın çocukluk çağında en sık karşılaşılan solunum yolu hastalıklarından biri olduğunu belirtti. Astım görülme sıklığının giderek arttığını söyleyen Prof. Dr. Nacaroğlu, “Bu artışın en önemli nedenleri arasında çevresel kirleticiler, kimyasal maddeler ve özellikle besin içeriklerinde meydana gelen değişiklikler yer alıyor. Genetik yatkınlık da önemli bir etken; anne ya da babasında alerjik hastalık öyküsü olan çocuklarda astım gelişme riski oldukça yüksek” şeklinde konuştu. SİGARA DUMANI ÇOCUKLARI ETKİLİYOR Sigara dumanının çocuklarda astım gelişiminde önemli bir rol oynadığına dikkat çeken Prof. Dr. Nacaroğlu, “Ev içinde sigara içilmese dahi balkon ya da mutfakta içilen sigaranın dumanı çocuğa ulaşabilir. Pasif içicilik çocuklar için büyük bir risk oluşturur. Bu nedenle alerjik hastalığı olan çocukların bulunduğu ortamlarda kesinlikle sigara içilmemelidir” dedi. İLAÇ KULLANIMI HAYATİ ÖNEME SAHİP ilaçların doğru kullanılmasının tedavide büyük önem taşıdığını ifade eden Prof. Dr. Nacaroğlu, “Astım tedavisinde kullanılan ilaçlar genellikle solunum yoluyla alınır. Ancak bu ilaçların etkili olabilmesi için doğru cihazlarla ve uygun teknikle kullanılması gerekir. Özellikle çocuklarda kullanılan maskelerin yaşa uygun olması, çocuğun ilacı alırken ağlamaması ve doğru pozisyonda durması şarttır. Aksi halde ilaç akciğere ulaşmaz, mideye gider ve etkisiz olur. Ayrıca kortizon içeren bu ilaçların hekim kontrolünde düzenli kullanımı, hastalığın ilerlemesini ve kalıcı akciğer hasarını önlemede büyük fayda sağlar” diye konuştu.

Source: Internet Haber


Kayıtlar otomatik taşınıyor! Aile hekimliğinde yeni dönem resmen başladı

Türkiye genelinde bugün aile hekimlerinde yeni uygulama devreye alınacak. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Halk Sağlığı Genel Müdürü Muhammed Emin Demirkol, bu uygulamayı, “Sağlıklı Türkiye Yüzyılı” programı kapsamında, koruyucu sağlık hizmetlerinin daha etkin sunulması için hayata geçirdiklerini belirtti. Koruyan, geliştiren ve üreten bir sağlık modeliyle koruyucu sağlık hizmetlerine büyük önem verdiklerini vurgulayan Demirkol, bu kapsamda aile hekimliklerini güçlendirdiklerini söyledi. Demirkol, güçlü aile hekimliğinin güçlü bir sağlık sistemini ve sağlıklı nesilleri oluşturduğuna dikkati çekti. “VATANDAŞIMIZ HİZMETLERİ ÜCRETSİZ ALSIN İSTİYORUZ” Koruyucu sağlık hizmetlerinin 85 milyona aktif bir şekilde ulaştırılması için Türkiye genelinde yeni bir sistemi bu ay itibarıyla devreye alacaklarını bildiren Demirkol, şu bilgileri paylaştı: “Aile hekimliklerimize kayıt olan nüfusu da ailemizin bir bireyi olan aile hekimliklerimizde başvuruyu artıracak şekilde planlıyoruz. Biz istiyoruz ki her vatandaşımız mutlaka aile hekimine gitsin, koruyucu sağlık hizmetlerini ve etkin tarama hizmetlerimizi ücretsiz alsın. Bu kapsamda, belirli aksiyonlar almaya çalışıyoruz. Yeni bir uygulamayı hayata geçiriyoruz. 86 milyon vatandaşımızın içinde aile hekimine kayıtlı bulunduğu il ile ikamet adresinin bulunduğu il farklı olanları sistemden liste halinde çekmiş olduk. Örneğin, Ankara”da aile hekimine kayıtlı ancak ikamet adresi İstanbul”da olan bir vatandaşımızı düşünelim; bir yıl içerisinde aile hekiminin kayıtlı olduğu Ankara”da herhangi bir şekilde sağlık kuruluşuna başvurmamış ve ikamet adresi de İstanbul”da olduğunda aile hekimine daha kolay ulaşsın, aile hekimliğindeki hizmetleri daha etkin bir şekilde almış olsun, aile hekimimiz de o vatandaşımıza ulaşsın diye mayıs ayı itibarıyla onların aile hekimliği kaydını İstanbul”a alıyoruz. İstanbul”daki İl Sağlık Müdürlüğümüz de o vatandaşımızı yine adresine en yakın ve uygun aile hekimine kaydetmiş olacak.” 1 AY İÇERİSİNDE GERİ DÖNÜŞ HAKKI VERİLECEK Halk Sağlığı Genel Müdürü Demirkol, “Burada özellikle şunun altını çizmek istiyoruz, bu işlemden sonra 1 ay içerisinde vatandaşlarımız “https://enabiz.gov.tr/” web sitesi üzerinden e-Devlet veya e-Nabız şifresiyle giriş yaparak, önceki kayıtlı olduğu aile hekimine dönüş işlemini yapabilecek. Bunun da sistem üzerindeki açıklığını bir ay olarak belirlemiş olduk” diye konuştu. Demirkol, ekim ayında yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğiyle getirilen yeni uygulamalara işaret ederek, bu kapsamda obezite taramalarının yüzde 20″den yüzde 70″e kadar yükseldiğine dikkati çekti. AİLE HEKİMİNE 1 YIL GİTMEME KRİTERİ Bu oranların daha da artması, kişilerin düzenli olarak sağlık kontrolünde olabilmesi için mutlaka yaşadıkları yerde aile hekimliklerine kaydolmaları gerektiğinin altını çizen Demirkol, şöyle devam etti: “Böylece tarama sayılarımızı artırmayı, koruyucu sağlık hizmetlerimizi daha etkin vermeyi ve kişinin, birinci basamak tüm sağlık hizmetlerini, kanser taramaları da dahil olmak üzere, yaşadığı yerde aile hekiminden almasını istiyoruz. Kişinin aile hekimi kaydı başka bir ilde, ikamet adresi başka bir ilde olmasın istiyoruz. Burada da 1 yıl içerisinde aile hekimine gitmemiş ve o aile hekiminin bulunduğu ilde sağlık hizmeti almamış olmayı kriter olarak aldık. O vatandaşlarımızın aile hekimliği kayıtlarını, ikametlerinin bulunduğu ile taşıyoruz. Orada İl Sağlık Müdürlüğümüz de bu kişileri ikamet adreslerinin bulunduğu en yakın aile hekimine alacaklar ve vatandaşlarımız da tekrar eski aile hekimine dönmek isterlerse bir ay içerisinde eski aile hekiminin bulunduğu ile e-Nabız üzerinden girerek bu nakil işlemlerini yapmış olacaklar.” AYNI İLDEKİ FARKLI İLÇELERİ KAPSAMIYOR Demirkol, 6 Mayıs itibarıyla uygulamaya geçecek sistemin farklı illeri kapsadığını, aynı il içindeki farklı ilçeleri kapsamadığını söyledi. “Bir kişinin aile hekimi başka bir ilçede, ikamet adresi başka bir ilçede olabilir onlar için şu anda bir aksiyonumuz yok” diyen Demirkol, bunun sadece, aile hekimini bulunduğu şehir ile ikametinin bulunduğu il farklı olan ve bir yıldır aile hekiminin bulunduğu ilde sağlık kuruluşlarına başvurmayan kişileri kapsadığının altını çizdi. Sağlık Bakanlığı, vatandaşlara SMS”le bilgilendirme yapacakBu sistemi aile hekimlerinin de talep ettiğini, vatandaşların daha etkin sağlık hizmeti alabilmesi için bu çalışmayı yürüttüklerini vurgulayan Demirkol, “Çok kıymetli, çok kapsamlı birinci basamak hizmeti sunuyoruz. Kanser taramalarından, kronik hastalık taramalarına kadar çok geniş bir yelpazede sağlık hizmeti sunuyoruz. Hiçbir vatandaşımız bu hizmetten mahrum kalmasın istiyoruz” dedi. Demirkol, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu sistem içerisinde olan vatandaşlarımızın aile hekimliği kaydı, ikametinin bulunduğu ile alındığında kendilerine Sağlık Bakanlığımız tarafından bir SMS gönderilecek. Bu SMS ile kayıtlarının alındığını öğrenmiş olacaklar. Orada da bilgilendirme içerisinde başvuracakları yöntem de yazmış olacak ve bir ay içerisinde tekrar eski aile hekimine dönmek isterlerse de dönebilecekler.”

Source: Internet Haber


Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan”dan kötü haber! Sosyal medyadan duyurdu: Beyin kanaması ve inme geçirdim!

Deprem uzmanı Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile ziyaret için gittiği Bosna Hersek”te sırt ağrısı nedeni ile kaldırıldığını, hastanede beyin kanaması ve inme geçirdiğini açıkladı. Sosyal medya hesabından sağlık durumuyla ilgili son durumu paylaşan Prof. Dr. Ahmet Ercan, şu anda Sarayova”da gözlem altında olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Ercan paylaşımında şu ifadelere yer verdi; “Bosna-Hersek”te boyundan bele omirilik boyunca gelen sırt ağrısıyla 22/12 tansiyonlar ambulans ile Sarayova Hastanesi acile kaldırıldım. 10 gün önce kalbime stent takılmıştı. 3 saat süren sağlıkçı müdahaleleri ile tansiyon 13/7,5″a düşürüldü. Beyin kanaması ile inme atlattım. Şimdi Sarayova”ya gözlem altında dinlenmekteyim. İlgi gösteren kardiyolog ile arkadaşlarıma, yakınlarıma teşekkür ederim.” Bosna-Hersek”te boyundan bele omirilik boyunca gelen sırt ağrısıyla 22/12 tansiyonlar ambulans ile Sarayova hastanesi acile kaldırıldım. 10 gün önce kalbime stent takılmıştı. 3 saat süren sağlıkçı müdahaleleri ile tansiyon 13/7,5″a düşürüldü. Beyin kanaması ile inme atlattım…. pic.twitter.com/6G3Q3JFPTQ — Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan (@ovgunaercan) May 6, 2025

Source: Sabah