“Uluslararası Çatışmalar Gündemi – Rusya’dan Filistin’e Savaş ve Diplomasi”

ABD”den Rusya”ya ek yaptırım uyarısı

BM Güvenlik Konseyi oturumunda, üyeler Ukrayna daki durumu ele aldı. Kelley, ABD nin Rusya ile Ukrayna arasında barışa giden bir yol aradığını ve bu savaşın sona ermesini istediğini aktararak, Ukrayna nın bu konuda mutabakata varmasına rağmen Rusya yı ateşkesi kabul etmeye çağırmaya devam ettiklerini söyledi. AA nın haberine göre; Rusya nın savaşı sürdürme yönünde karar alması halinde ABD nin müzakerelerden çekilmeyi düşünmek zorunda kalacağını ifade eden Kelley, Bu çatışmaya askeri bir çözüm yok. Şu anda teklif edilen anlaşma Rusya için mümkün olan en iyi sonuçtur. Başkan Putin anlaşmayı kabul etmelidir. Savaşın devam etmesinin alternatifi hiç kimsenin çıkarına olmaz. dedi. Kelley, ABD nin Rusya ile barış ve ekonomik getirileri üzerine çalışmak istediğini vurgulayarak, bunu reddetmesi halinde ise Rusya ya yönelik ek yaptırımlar hala masada olduğu uyarısı yaptı. Bu savaşı bitirmenin Rusya ve Ukrayna nın sorumluluğunda olduğunu hatırlatan Kelley, Zaman, savaşı uzatacak olanların yanında değil. Hem Rusya yı hem de Ukrayna yı barışı sürdürmek için zor ve tarihi bir karar almaya çağırıyoruz. diye konuştu. YENİ ABD YÖNETİMİ SON BİRKAÇ AYDA GÖZLERİNİ AÇTI Rusya nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia ise konseyde yaptığı konuşmada, bu ay dönem başkanı olan Yunanistan ı oturuma çok fazla Avrupa Birliği ülkesini davet etmekle eleştirdi. Nebenzia, Ukrayna nın dışında davet edilen beş heyet daha var, bunlar ya NATO ya AB üyeleri ya da müttefikleri. Her seferinde bu heyetler, en az yarım saat, konuşmalarında sıfır katkı ile bütçe açığı da dikkate alınarak Güvenlik Konseyi nin çok değerli zamanını harcıyorlar. Bu kabul edilemez. ifadelerini kullandı. Avrupalı meslektaşlarının konsey toplantısını Ukrayna krizine barışçıl bir çözümü tartışmak için değil Ukrayna yı Rus saldırganlığının kurbanı olarak göstermek için düzenlediğini savunan Nebenzia, Ukrayna daki mevcut yönetim ile destekçilerinin bu savaştan çıkar sağladığını öne sürdü. Nebenzia, Savaşı mümkün olduğunca uzatmak istiyorlar ama bu kolay değil çünkü yeni ABD yönetimi son birkaç ayda gözlerini açtı ve Zelensky rejiminin gerçek yüzünü ve Ukrayna çatışmasının temel nedenlerini gördü. dedi. Rusya nın sürekli provoke edildiğini savunan Nebenzia, devam eden barış görüşmeleri konusunda da topun Ukrayna nın sahasında olduğunu öne sürdü. AMAÇLARI, İSTANBUL TOPLANTISINI İÇİ BOŞ BİR SÜRECE DÖNÜŞTÜRMEKTİ Ukrayna nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Khrystyna Hayovyshyn da Ukrayna nın barış görüşmelerinden korkmadığını belirterek, aksine Rusya nın bu konudaki çağrıları reddettiğini savundu. Hayovyshyn, Ukrayna liderinin 16 Mayıs’ta İstanbul da yapılan müzakerelere katılmak için Türkiye ye gittiğini ancak Rusya liderinin toplantıya katılmak yerine düşük seviyede heyet gönderdiğini hatırlattı. Rus heyetinin yine 2022 de İstanbul da yapılan müzakerelere gelen aynı kişilerden oluştuğuna dikkati çeken Hayovyshyn, Bu, Rusya nın temel yaklaşımını değiştirmediğini gösteriyor. Amaçları, İstanbul toplantısını 2022 deki görüşmeleri anımsatan sahnelenmiş, içi boş bir sürece dönüştürmekti. ifadelerini kullandı. Hayovyshyn, müzakerelerin devamı ve başarısı için en az 30 gün koşulsuz ve tam bir ateşkes şartı konusunda ısrar etmeye devam edeceklerini belirterek, ancak Rusya nın savaşı sürdürmek ve daha fazla Ukrayna toprağını işgal etmek için zaman kazanmaya çalıştığını savundu. *Haberin fotoğrafı AA tarafından servis edilmiştir.

Source: Habertürk


ABD”den Rusya”ya tehdit gibi uyarı! “Hiç kimsenin çıkarına olmaz”

BM Güvenlik Konseyi oturumunda, üyeler Ukrayna”daki durumu ele aldı.Kelley, ABD”nin Rusya ile Ukrayna arasında “barışa giden bir yol aradığını” ve bu savaşın sona ermesini istediğini aktararak, Ukrayna”nın bu konuda mutabakata varmasına rağmen Rusya”yı ateşkesi kabul etmeye çağırmaya devam ettiklerini söyledi.”SAVAŞIN DEVAM ETMESİNİN ALTERNATİFİ HİÇ KİMSENİN ÇIKARINA OLMAZ”Rusya”nın savaşı sürdürme yönünde karar alması halinde ABD”nin müzakerelerden çekilmeyi düşünmek zorunda kalacağını ifade eden Kelley, “Bu çatışmaya askeri bir çözüm yok. Şu anda teklif edilen anlaşma Rusya için mümkün olan en iyi sonuçtur. Başkan Putin anlaşmayı kabul etmelidir. Savaşın devam etmesinin alternatifi hiç kimsenin çıkarına olmaz.” dedi.”RUSYA”YA YÖNELİK EK YAPTIRIMLAR HALA MASADA”Kelley, ABD”nin Rusya ile barış ve ekonomik getirileri üzerine çalışmak istediğini vurgulayarak, bunu reddetmesi halinde ise “Rusya”ya yönelik ek yaptırımlar hala masada” olduğu uyarısı yaptı.Bu savaşı bitirmenin Rusya ve Ukrayna”nın sorumluluğunda olduğunu hatırlatan Kelley, “Zaman, savaşı uzatacak olanların yanında değil. Hem Rusya”yı hem de Ukrayna”yı barışı sürdürmek için zor ve tarihi bir karar almaya çağırıyoruz.” diye konuştu.”YENİ ABD YÖNETİMİ SON BİRKAÇ AYDA GÖZLERİNİ AÇTI”Rusya”nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia ise konseyde yaptığı konuşmada, bu ay dönem başkanı olan Yunanistan”ı oturuma çok fazla Avrupa Birliği ülkesini davet etmekle eleştirdi.Nebenzia, “Ukrayna”nın dışında davet edilen beş heyet daha var, bunlar ya NATO ya AB üyeleri ya da müttefikleri. Her seferinde bu heyetler, en az yarım saat, konuşmalarında sıfır katkı ile bütçe açığı da dikkate alınarak Güvenlik Konseyi”nin çok değerli zamanını harcıyorlar. Bu kabul edilemez.” ifadelerini kullandı.Avrupalı meslektaşlarının konsey toplantısını Ukrayna krizine barışçıl bir çözümü tartışmak için değil Ukrayna”yı “Rus saldırganlığının kurbanı” olarak göstermek için düzenlediğini savunan Nebenzia, Ukrayna”daki mevcut yönetim ile destekçilerinin bu savaştan çıkar sağladığını öne sürdü.Nebenzia, “Savaşı mümkün olduğunca uzatmak istiyorlar ama bu kolay değil çünkü yeni ABD yönetimi son birkaç ayda gözlerini açtı ve Zelensky rejiminin gerçek yüzünü ve Ukrayna çatışmasının temel nedenlerini gördü.” dedi.Rusya”nın sürekli provoke edildiğini savunan Nebenzia, devam eden barış görüşmeleri konusunda da topun Ukrayna”nın sahasında olduğunu öne sürdü.Son dakika… Kremlin”den flaş müzakere açıklaması! “Adres İstanbul olsun””AMAÇLARI, İSTANBUL TOPLANTISINI İÇİ BOŞ BİR SÜRECE DÖNÜŞTÜRMEKTİ”Ukrayna”nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Khrystyna Hayovyshyn da Ukrayna”nın barış görüşmelerinden korkmadığını belirterek, aksine Rusya”nın bu konudaki çağrıları reddettiğini savundu.Hayovyshyn, Ukrayna liderinin 16 Mayıs’ta İstanbul”da yapılan müzakerelere katılmak için Türkiye”ye gittiğini ancak Rusya liderinin toplantıya katılmak yerine düşük seviyede heyet gönderdiğini hatırlattı.Rus heyetinin yine 2022″de İstanbul”da yapılan müzakerelere gelen aynı kişilerden oluştuğuna dikkati çeken Hayovyshyn, “Bu, Rusya”nın temel yaklaşımını değiştirmediğini gösteriyor. Amaçları, İstanbul toplantısını 2022″deki görüşmeleri anımsatan sahnelenmiş, içi boş bir sürece dönüştürmekti.” ifadelerini kullandı.Hayovyshyn, müzakerelerin devamı ve başarısı için en az 30 gün koşulsuz ve tam bir ateşkes şartı konusunda ısrar etmeye devam edeceklerini belirterek, ancak Rusya”nın savaşı sürdürmek ve daha fazla Ukrayna toprağını işgal etmek için zaman kazanmaya çalıştığını savundu.Trump”tan son dakika savaş tehdidi: Bizimle oynarsa farklı tepki vereceğiz

Source: Muhammet Binici


Filistin”in BM Daimi Temsilcisi, Gazze”de İsrail güdümündeki yardım dağıtımını eleştirdi

Gazze”nin “pervasızca yapılan bombardıman, yıkım ve ablukalarla zulüm altında inlemeye devam ettiğini” vurgulayan Mansur, İsrail”in ABD işbirliğinde oluşturulan Gazze İnsanı Yardım Vakfı üzerinden yardım dağıtma mekanizmasına tepki gösterdi.

Mansur, vakfın adını vermeden “Aşağılayıcı, ayrımcı, sadece gıda ve miktarla sınırlı, nüfusun zorla yerlerinden edilmesini ve toprakların hukuka aykırı olarak ele geçirilmesini amaçlayan bir yardım sistemi.” nitelemesi yaptı.

Gazze”de İsrail”in açlığı bir savaş silahı olarak kullandıktan sonra, şimdi de yardımı bir savaş silahı olarak kullandığını söyleyen Mansur, “Yardım almak için zorla sokuldukları kafeslerden dışarı fırlayan aç, çaresiz insanların görüntüleri mide bulandırıcı ve yürek parçalayıcı.” diye konuştu.

Mansur, “İsrail, Gazze”de yaşamın gerçekten sürdürülemeyeceğinden emin olmaya devam ederken, yardıma izin veriyormuş gibi görünmek istiyor.” diyerek, Gazze”ye insani yardımların BM koordinasyonunda yapılmasının önemine dikkati çekti.

Konuşması sırasında zaman zaman gözyaşlarını tutamayan Mansur, İsrail”in mart ayında ateşkesi bozmasından bu yana 1300″den fazla Filistinli çocuğun öldürüldüğü ve yaklaşık 4 bin kişinin yaralandığı bilgisini paylaşarak, “(Bombardımanlardaki) Alevler ve açlık Filistinli çocukları yiyip bitiriyor.” ifadesini kullandı.

Mansur, Güvenlik Konseyi üyelerine “Daha ne kadar insanın ölmesini bekliyorsunuz?” diye seslenerek, “Bu soykırımı sona erdirmek, bu kuşatmayı kırmak, bu yasa dışı işgali bitirmek, Filistin devletinin bağımsızlığını ve iki devletli çözümü ve barışı sağlamak için tüm devletlerin gerekeni yapmasının zamanı geldi.” dedi.

“Gazze”de ölüm ve ateş yağıyordu”

Mart ayında Gazze”deki Avrupa Hastanesinde gönüllü cerrah olarak çalışan Dr. Feroze Sidhwa da Güvenlik Konseyi”ndeki oturumda yaptığı konuşmada, “Gazze”de ölüm ve ateş yağıyordu.” diye konuştu.

Sidhwa, İsrail”in ateşkesi ihlal ettiği 18 Mart için “O gün, mesleğimin en aşırı toplu ölüm olayına tanık oldum. O sabah 221 travma hastası geldi, 90″ı geldiğinde ölmüştü, neredeyse yarısı ağır yaralı çocuklardan oluşuyordu.” ifadesini kullandı.

Gazze”de çocukların yaşadıkları üzüntüden dolayı “Neden anne babasıyla veya aile üyeleriyle ölmediğini” sorguladığının altını çizen Sidhwa, Güvenlik Konseyi üyelerine “derhal ve kalıcı bir ateşkes talep etmeleri” çağrısında bulundu.

Sidhwa, “Eğer bu Konsey sessiz kalırsa ve şimdi harekete geçmezse, bu sicil acil bakım sağlamada küresel bir başarısızlığın ve kolektif vicdanımızın çöküşünün kanıtı olarak kalacaktır.” dedi.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


Haklarından vazgeç 150 milyara ortak ol

Avrupa Birliği (AB), 150 milyar Euro’luk SAFE savunma fonunu devreye soktu. Türkiye de bu dev pastadan pay almak istiyor. Ancak fonun kapıları her ülkeye açık değil. AB adayı ülkelerin katılımı için güvenlik anlaşması şart. Tüm üyelerin de onayı gerekiyor. Bu noktada Yunanistan devreye giriyor ve Ankara’dan Ege’deki “casus belli” (savaş sebebi) kararını çekmesini istiyor.

MITÇOTAKIS’TEN MESAJ

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, “Türkiye AB’nin savunma fonlarından yararlanmak istiyorsa, 30 yıllık savaş tehdidini kaldırmalı” dedi. Miçotakis’in işaret ettiği tehdit, TBMM’nin 1995’te aldığı ve Yunanistan’ın karasularını 6 milin üzerine çıkarması halinde bunun savaş sebebi sayılacağını ilan eden karar.

Fona geniş haklarla katılabilmek için AB’yle ikili güvenlik anlaşması şart ve bu da tüm üyelerin onayını gerektiriyor. Yunanistan, bu aşamada Türkiye’ye veto uygulama tehdidini gündemde tutuyor. AB tüzüğünün 16’ncı maddesi, “güvenlik çıkarlarını tehdit eden ülkenin” dışlanmasına izin veriyor.

AB’NİN İHTIYACI VAR!

Türkiye’nin savunma sanayi alanında üretim kapasitesi üst düzeyde. Avrupa’nın üretim kapasitesi ise daha sorunlu. Türkiye’de geliştirilen Bayraktar TB2 gibi sistemler NATO standartlarında üretiliyor ve pek çok AB ülkesi tarafından da kullanılıyor. Almanya, İtalya, İspanya gibi ülkeler, Türkiye’nin SAFE fonuna katkısına sıcak bakıyor. Yunanistan’ın itirazları süreci kilitleyebilir.

YANIT BEKLEYEN SORU

Ankara, Avrupa’nın savunma mimarisinde daha etkin rol almak istiyor. Ancak bu istek Ege’deki kırmızı çizgilerle çakışıyor.

Türkiye, karasuları ve adaların silahsızlandırılması konularında geri adım atmazken; Yunanistan bu konulardaki “sessizlik” karşılığında fona erişime yeşil ışık yakabileceğini ima ediyor.

Şimdi ise kritik soru şu: Türkiye SAFE’ye katılmak için Ege’den vazgeçer mi?

Türkiye’nin ilan ettiği ‘casus belli’ kararı kalkar ve karasuları 6 milden 12 mile çıkarsa, Ege’nin yüzde 70’i Yunanistan’a geçiyor ve Ege fiilen Yunan gölüne dönüşüyor. Türk gemileri Çanakkale’den çıktıktan sonra Atina’dan izin almak zorunda kalıyor.

Vazgeçilen kırmızı çizgiler

Türkiye, son yıllarda dış politikada birçok “ilkesel” duruşunu ekonomik gerekçelerle esnetti. İşte daha önce yaşanan ‘U dönüşleri’nden bazıları:

– Darbeci Sisi’den Dostum Sisi’ye: Mısır’daki askeri darbeye sert tepki gösterildi, yıllarca diplomatik ilişki kurulmadı. Şimdi Erdoğan ile Sisi samimi pozlar veriyor.

– BAE 15 Temmuz’un ‘finansörü’ydü: FETÖ’nin darbe girişiminin arkasında olmakla suçlanan Birleşik Arap Emirlikleri’yle milyarlarca dolarlık yatırım anlaşmaları imzalandı.

– Kaşıkçı cinayeti unutuldu: Gazeteci Cemal Kaşıkçı, Suudi Arabistan’ın İstanbul’daki konsolosluk binasında vahşice öldürüldü. Türkiye bu cinayetin ‘takipçisi’ olacaktı. 2022’de dava Suudilere devredildi. Prens Selman Ankara’da kırmızı halıyla karşılandı.

– AB ile ‘Mülteci pazarlığı’: Geri Kabul Anlaşması’yla mülteciler Türkiye’de tutuldu. Karşılığında 6 milyar Euro alındı ama vize serbestisi gelmedi.

– Mavi Vatan’dan geri adım: AB ile yeniden ticari müzakere başlatmak için Doğu Akdeniz’deki sert söylem yumuşatıldı, sismik araştırmalar durduruldu.

Source: Haber Merkezi


FETÖ aks değiştirdi! 9 milyar dolarla Türkiye”ye saldıracak

Döner ve künefe zinciri deşifre olan, hapisteki mensuplarının çocuklarını yurtlara yerleştirip TSK”da tekrar güç kazanmaya çalıştığı ortaya çıkan FETÖ”nün, taktik değiştirdiği iddia edildi.Örgüt elebaşı Fethullah Gülen”in ölüm sürecinde ortaya çıkan yapı içi tartışmalar ve sonrasında Mustafa Özcan”ın kontrolü ele geçirmesi ile Türkiye”ye dönük farklı bir stratejiye geçtiği öne sürüldü.FETÖ”nün “yeniden ve hızla diriliş” olarak adlandırdığı süreç, tavandan ve özellikle siyasi partilere sızarak yönetim erkini önce etkileme sonrasında ele geçirme stratejisi şeklinde temellendirildi.”9 MİLYAR DOLARLIK FON” İDDİASIÖrgüt içerisinde uzun yıllar kalan Ümit Akdemir, FETÖ”nün Mustafa Özcan ile ciddi anlamda aks değiştirdiğini ifade ederek şunları söyledi:”Başarısız olduğu her noktayla ilgili yeni bir strateji geliştirdiler. Şu an kesin bir biçimde eğitim, yargı, ordu darbesi ya da polis, istihbarat gibi kurumlara sızma ya da ele geçirme ısrarından vazgeçtiler. Plan ve projeleri iktidar, muhalefet fark etmeksizin tüm siyasi kurumlara sızmak, etkilemek ve ele geçirmek üzerine bir yol haritası belirlediler. Bu alanda renklendirme yöntemi ile kendilerinden ancak geride hiçbir iz bırakmayan kişileri kullanacaklar. Bunu da bazen para bazen şantaj bazen de farklı grup, cemaat, ideolojik kurumlar üzerinden gerçekleştiriyorlar. Partilerin yönetici belirleyen AR-GE, medya, atama merkezi gibi birimlerini ele geçirmek öncelikli hedef. Siyasi alanın yedeğinde ise ekonomi ve ticarette güçlü olmak var. Bu alanı “menfi hizmetler” ismini verdikleri özel bir birim yönetiyor. Bunu bir savaş olarak nitelendiriyorlar ve tüm güçleri ile saldıracaklar. Önceliği ise, FETÖ ile güçlü bir biçimde uğraşan kişileri itibarsızlaştırmaya verdiler. Tutmazsa FETÖvari kumpaslarla itibarsızlaştırılacaklar. Suikast dahil bütün yolları deneyecekler. Siyasi nüfuz ve etkinliği para üzerinden sağlayacaklar. Türkiye içerisinde kalan ve dışarı çıkarılamayan birikimlerle birlikte 9 milyar dolarlık bir fon ayrıldı. Bütçe Londra”dan yönetiliyor. Devlet ve millet olarak uyanık olmak ve bu alçak girişimi bozmak zorundayız. Aksi halde 15 Temmuz”dan daha ağır bedeller ödemek zorunda kalabiliriz.””FETÖ UMUDUNU KAOSA BAĞLADI”FETÖ”yü 1980″lerin ortalarından itibaren izlediğini vurgulayan emekli Albay Ersan Ergür de örgütün ordu-asker yapılanmasında topyekun değişikliğe gittiğini söyledi. Ergür, “Deşifre olmayan subaylar ve onlarla irtibatlı sivil ağ bir süre uyku moduna geçti. Hücre yapılanmayı terk ettiler. Çok daha karmaşık ve iz bırakmayan model üzerinden varlıklarını sürdürmeye çalışıyorlar. Artık muhafazakar bir kimlik üzerinden değil doğrudan Kemalist ve ulusalcı görüntü-söylem üzerinden varlıklarını sürdürüyorlar. Askeri yapılanmada kullanılan ve deşifre olan yöntemler kesinlikle kullanmıyorlar. FETÖ, yeni dönemde sivil alanda olduğu gibi ordu içerisinde de umudunu çıkacak kaosa bağladı. Elbette o kaosun üretilmesinde de aktif rol oynuyorlar. Bunlardan en önemlisi geçtiğimiz aylarda yapılan kılıçlı yemin hadisesiydi.” diye konuştu.

Source: Erkan Talu


İtiraf ettiler: Türkiye bizim için vazgeçilmez

Türkiye”nin Avrupa için artan önemine dair Batı basınında çıkan haberlere her gün bir yenisi ekleniyor. Son olarak Almanya merkezli Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesinde geniş bir Ankara analizi yayınlandı. Haberde Ankara”nın Avrupa için neden vazgeçilmez olduğu örneklerle açıklandı. Türkiye”nin geleneksel büyük güçlere alternatif olduğunu belirten yayın organı “Tüm bu gelişmeler, Türkiye”nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan”ın görmek istediği konuma geldiğini gösteriyor” ifadelerini kullandı.Haberde ayrıca “Türkiye, Ukrayna”da olası bir barış gücüne katılmaya hazır olduğunu açıkladı.Ayrıca Avrupa Birliği”nin 150 milyar Euro”luk ortak savunma projeleri fonu olan “Avrupa İçin Güvenlik Hareketi”ne (SAFE) Türkiye”nin dahil edileceği açıklandı. İspanya, Portekiz, Polonya, Romanya ve Estonya gibi AB ülkeleri, Türk savunma sanayiinin halihazırda müşterisi durumunda. Afrika gibi birçok ülkede Türkiye, geleneksel büyük güçlere alternatif olarak memnuniyetle karşılanıyor. Bu çerçevede Ankara, dış politikasını ve ekonomik ilişkilerini çeşitlendirmeye yöneldi” ifadelerine yer verildi.PKK sorunu Erdoğan sayesinde çözüldüEnerji filomuza “Osman Gazi” dopingi!Batı”dan Türkiye”ye yoğun doğal gaz talebi

Source: Www.star.com.tr


SON DAKİKA | İçişleri Bakanlığı”ndan 6 ilde operasyon! 23 şüpheli yakalandı

Cumhuriyet Başsavcılıklarının talimatıyla; Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Başkanlığı, KOM Başkanlığı ve İnterpol-Europol Daire Başkanlığı”nın koordinasyonunda operasyon gerçekleştirildi. İstanbul, Antalya, Muğla, Aydın, İzmir ve Bursa”da İl Emniyet Müdürlüklerine bağlı KOM, Narkotik ve Asayiş Şube Müdürlükleri ile İstanbul Göçmen Kaçakçılığı ile Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğü tarafından yapılan titiz çalışmalar sonucunda, Türkiye”ye kaçan çok sayıda uluslararası suçlu gözaltına alındı. KIRMIZI BÜLTENLİLER TÜRK POLİSİNDEN KAÇAMADI Almanya, Rusya, ABD, İran, Irak, Cezayir, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Arnavutluk ve Tacikistan gibi ülkeler tarafından İnterpol aracılığıyla aranan 13 kırmızı bültenli, 9 difüzyon mesajı ile ve 1 mavi bültenle aranan toplam 23 yabancı uyruklu suçlu, Türk polisinin nefes kesen operasyonuyla yakalandı. Gözaltına alınanlar isimler arasında; C.M.O., A.L., K.Y., U.I., E.A., A.T., G.G.M., M.A., H.D., R.A., O.K.E., S.B., S.A.M.A., A.S., M.R.S., A.K., A.M., A.K., M.M.N., D.M., F.A.D., Ö.B. ve D.P. yer aldı. Bakan Yerlikaya açıkladı: Interpol tarafından aranan 23 şüpheli yakalandı | Video SUÇ DOSYALARI KABARIK Şüphelilerin işledikleri suçlar ise; “Suç Örgütüne Üye Olma, Kasten Öldürme, Cinsel Saldırı, Uyuşturucu Madde Ticareti ve Dolandırıcılık” gibi ağır suçlardan arandıkları ortaya çıktı. SUÇLULAR SINIR DIŞI EDİLDİLER Türk polisinin yaptığı istihbari analizler neticesinde yerleri tespit edilen suçlular, yakalandıktan sonra İl Göç İdaresi Müdürlüklerine teslim edilerek sınır dışı işlemleri ivedilikle başlatıldı. BAKAN YERLİKAYA NET KONUŞTU: “NEFES ALDIRMAYACAĞIZ” İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, operasyon sonrası yaptığı açıklamada kararlılık mesajı verdi: “Hangi bülten ile aranırsa aransın, halkımızın huzurunu kaçıran uluslararası organize suç örgütlerine, göçmen kaçakçılığı organizatörlerine, zehir tacirlerine nefes aldırmayacağız. Türk polisi, dünyanın aradığı suçlulara karşı daima teyakkuzda.” EMNİYETİN KÜRESEL MÜCADELE KARARLILIĞI GÖZ DOLDURDU Türk polisinin, sadece ülke içi değil, küresel güvenlik için yürüttüğü kararlı mücadele, uluslararası platformlarda da takdir topluyor. Son operasyon, Türkiye”nin uluslararası suçla mücadelede ne denli etkin olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Source: Ömer Çeti̇n