“Finans Taktikleri – Daire Parası, Maaş Zammı ve Psikolojik Etkiler”

Daire parasına diploma!

Yıllık öğrenim ücretine tek kuruş zam yapmasa da Amerikan Robert Kolej diplomasının bedeli 12.4 milyon TL’ye kadar çıktı.

4 ÖĞRENCİDEN 1″İNE BURS

LGS şampiyonlarının gözdesi Amerikan Robert Kolej’de, Türkiye”nin 55 şehrinden 1049 öğrenci var. Öğrencilerin, yüzde 26’sı yani her 4’ünden 1’i burslu okuyor. Yatılı öğrencilerde burs oranı yüzde 60’a çıkıyor. Öğrenim, yemek ve konaklama ücretleri, öğrencinin sınıfı ve taksit sayısına göre değişiyor. Robert Kolej’de 5 yıl ücretli eğitimin bedeli, İstanbul”da orta halli bir semtte daire parasına denk geliyor.

YILLIK 2.3 MİLYON LİRA

2025-2026 eğitim yılı 1 yıllık peşin öğrenim ücreti hazırlık sınıfında 1 milyon 729 bin TL. Yemek ve barınma ücreti de eklenince yıllık ücret peşin; 2 milyon 360 bin TL’ye çıkıyor. Veliler, ödemeyi 10 taksitle yaparsa yıllık ücret 2 milyon 484 bin TL, aylık ödeme 248 bin TL oluyor. Kitap, kıyafet gibi diğer ihtiyaçlarla birlikte ücretler katlanıyor.

Source: Haber Merkezi


Ruh halimizi şekillendiren görünmeyen güç

Bir kokunun sizi geçmişe götürmesi tesadüf değil, nörolojik bir gerçektir. Koku alma duyumuz, limbik sistemle, yani beynin duygu merkezleriyle doğrudan bağlantılıdır. Bu yüzden bir parfüm, bir çiçek ya da bir yemek kokusu geçmiş anılarınızı, ruh halinizi ve hatta davranış biçiminizi etkileyebilir. KOKULARIN İNSAN PSİKOLOJİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ KOKULARIN HAFIZA İLE BAĞI Kokular, yalnızca burnumuza hoş gelen ya da rahatsız eden uyaranlar değildir. Onlar aynı zamanda anılarımızın bekçileridir. Koku alma duyusu, insan hafızasıyla diğer tüm duyulara kıyasla çok daha güçlü bir bağa sahiptir. Örneğin, çocukluğunuzda sıkça ziyaret ettiğiniz babaannenizin evinde burnunuza dolan yasemin kokusu, bugün herhangi bir yerde karşılaştığınızda size o günleri ve duyguları yeniden yaşatabilir. Belki farkında bile olmadan içinizi bir sevinç kaplar. Bu tesadüf değildir; beyninizin en derinlerinde kokularla kodlanmış anılarınız tekrar canlanıyordur. KOKU VE DUYGULAR ARASINDAKİ GÜÇLÜ BAĞ Koku duyumuz yalnızca geçmişi hatırlatmakla kalmaz, aynı zamanda duygularımıza da doğrudan hitap eder. Kokuların ruh hali üzerindeki etkisi bilimsel olarak kanıtlanmıştır ve bu bilgi özellikle parfüm endüstrisinin gelişiminde önemli bir rol oynamıştır. Parfümler sadece güzel kokmak için değil; arzu, huzur, enerji, mutluluk gibi duyguları harekete geçirmek için özel olarak formüle edilir. Bu yüzden bir koku, kişisel bakımın ötesine geçerek adeta bir ruh hali düzenleyicisi haline gelir. KOKU ALMA DUYUSU NASIL ÇALIŞIR? Koku ve duygu arasındaki ilişki romantik bir betimlemeden ibaret değildir. Beynimizin duygularla bağlantılı olan limbik sistemi, doğrudan koku alma reseptörleriyle ilişkilidir. Burnumuza ulaşan bir koku, önce limbik sistemi etkiler ve ancak sonrasında beynin mantık ve tanıma merkezlerine ulaşır. Bu yüzden bir kokuyu tanımlamadan önce onun bizde bıraktığı duygusal izlenimi yaşarız. Örneğin, vanilya kokusunu duyduğunuzda, zihniniz belki de bir çocukluk anınızı, bir tatlıyı ya da mutlu bir anınızı size hatırlatır. Koku, beyninizde bir duyguyu çoktan tetiklemiştir bile. KOKULARIN RUH HALİMİZE ETKİSİ Araştırmalar, hoş kokuların insanın ruh halini olumlu yönde etkilediğini göstermektedir. Ancak bunu bilimsel veriler olmadan da hissedebiliriz. Yeni doğmuş bir bebeğin kokusu, çoğu insan için tarifsiz bir huzur kaynağıdır. Yağmurdan sonra toprağın kokusu ise içimizi serinlik ve tazelikle doldurur. Hatta bilim insanları, yalnızca bir kokunun adını duymanın bile olumlu bir psikolojik etki yaratabildiğini söylüyor. Kokular, renkler gibi duygularla bağ kurar: – Gül, karanfil → Kırmızı: Tutku, enerji, özgüven – Mandalina, greyfurt → Turuncu: Yaşam sevinci, sosyallik – Limon, muz → Sarı: Neşe, ilham, arkadaşlık – Çimen, yaprak → Yeşil: Uyum, yenilenme, sükûnet – Göl, deniz → Mavi: Huzur, sadakat, odaklanma – Lavanta, menekşe → Mor: Asalet, gizem, romantizm – Amber, tütsü → Siyah: Güç, otorite, ciddiyet – Yasemin → Beyaz: Saflık, umut, temizlik – Odun, kereste → Kahverengi: Sadakat, doğallık, güvenilirlik Bu bağlantılar, ortam düzenlemelerinde ve mekan tasarımında da kullanılabilir. Örneğin bir çalışma alanında gül veya karanfil kokusu konsantrasyonu artırabilirken, bir eğlence mekânında mandalina ya da ananas kokuları neşeyi tetikleyebilir. KOKUNUN ALGILARIMIZ ÜZERİNDEKİ GÜCÜ Bir insanın fiziksel görünümünden bağımsız olarak bizi cezbetmesi, çoğu zaman sahip olduğu koku ile ilgilidir. Burnumuzun beğendiği bir koku, zihnimizde o kişiyi daha çekici ve güven verici hale getirebilir. Güzellik yalnızca göze değil, çoğu zaman buruna da hitap eder. Koku yalnızca insanlara yönelik algımızı değil, ürün algımızı da etkiler. Örneğin bir şampuanın kokusu değiştirildiğinde, kullanıcıların aynı ürün için daha iyi köpürüyor, daha iyi temizliyor gibi yorumlar yapması sıkça gözlemlenmiştir. Oysa üründe değişen tek şey parfüm bileşenidir. Bu durum, kokunun algılarımızı ne kadar yönlendirdiğini açıkça ortaya koyar. KOKU TERCİHLERİ NASIL OLUŞUR? Koku beğenisi büyük oranda kişisel geçmişle şekillenir. Bebek, yağmur sonrası toprak, deniz ya da çilek gibi kokular çoğu insan için evrensel olarak hoş olsa da, bazı kokular kişisel deneyimlere bağlı olarak olumlu ya da olumsuz çağrışımlar yaratabilir. Örneğin, stresli bir sınav anında yanınızda oturan kişinin kullandığı gül esanslı parfüm, o kokuyu ileride olumsuz bir şekilde hatırlamanıza neden olabilir. Bu da gösteriyor ki kokularla kurduğumuz bağ, geçmişte yaşadığımız duygularla iç içedir. KOKU KAYBI VE PSİKOLOJİK ETKİLERİ Koku alma duyusunun kaybı, sanıldığından çok daha derin psikolojik etkiler yaratabilir. Koku alma yetisinin azalması ya da kaybolması, sadece yaşam kalitesini düşürmekle kalmaz, aynı zamanda bazı nörolojik hastalıkların da habercisi olabilir. Parkinson ve Alzheimer hastalıklarında koku alma duyusunun erken evrede kaybolması, bu rahatsızlıkların başlangıç belirtilerinden biri olarak kabul edilmektedir. Bu durum, kokuların psikolojimizle ne kadar güçlü bir bağ kurduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Görsel Kaynak: istockphoto/shutterstock

Source: Habertürk


Memurların gözü temmuz zammında: Öğretmen, polis, doktor ne kadar maaş alacak?

Memur ve memur emeklileri, toplu sözleşme gereği Temmuz ayında yüzde 5’lik bir zam alacak. Buna enflasyon farkı da eklenecek. Ocak, Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs aylarındaki toplam enflasyon oranı yüzde 15,01 olarak gerçekleşti.

Bu veriler ışığında memur maaşlarının Temmuz”da yaklaşık yüzde 14 oranında artması bekleniyor.

MAAŞLAR KIDEME, DERECEYE VE GÖREVE GÖRE DEĞİŞİYOR

Memurların aldığı maaş, görevdeki yılı, unvanı, derecesi, öğrenim düzeyi ve çalıştığı bölge gibi kriterlere göre farklılık gösteriyor.

Örneğin 1/4 derecesindeki bir öğretmen şu an 52 bin 906 TL maaş alırken, 8/1 derecedeki bir polis memurunun maaşı 58 bin 910 TL düzeyinde. Bu maaşlar Temmuz zammıyla birlikte artacak.

MESLEK MESLEK TAHMİNİ ZAMLI MEMUR MAAŞLARI

Beş aylık enflasyon verisine göre yüzde 14’lük artış dikkate alındığında, bazı unvanlar için tahmini zamlı maaşlar şu şekilde olacak:

Avukat (1/4 derece): Ocak ayında 63.609 TL maaş alıyordu. Yüzde 14’lük artışla maaşı 72.514 TL’ye çıkacak.

Profesör (1/4 derece): 96.346 TL olan maaş, 13.488 TL zamla 109.834 TL’ye ulaşacak.

Hemşire (5/1 derece): 53.437 TL olan maaş, 7.481 TL artışla 60.918 TL’ye yükselecek.

Mühendis (1/4 derece): 67.633 TL maaş alan mühendis, zamla birlikte 77.136 TL’ye ulaşacak.

Öğretmen (1/4 derece): Mevcut maaşı 52.906 TL olan öğretmenin maaşı, 60.313 TL’ye yükselecek.

Üniversite Mezunu Memur (9/1 derece): 45.527 TL olan maaş, 51.901 TL seviyesine çıkacak.

ZAM ORANLARI NE ZAMAN NETLEŞECEK?

Temmuz maaş zammının kesin oranı, haziran enflasyonunun açıklanmasıyla belli olacak. Bu nedenle gözler 2025 Temmuz ayının başında açıklanacak TÜİK verilerine çevrilmiş durumda.

MAAŞ HESAPLAMALARINDA NELERE DİKKAT EDİLMELİ?

Maaş hesaplamaları yapılırken sadece zam oranı değil, memurun derecesi, kıdem yılı, görev yeri, medeni durumu ve çocuk sayısı gibi birçok etken de dikkate alınmalı.

Ortalama bir hesaplama yapmak isteyen memurlar, mevcut maaşlarının yüzde 14’ünü ekleyerek yaklaşık zamlı maaşlarını tahmini olarak görebilir.

Source: Derleyen: Merve Kapan


En sevdiğiniz mevsim karakterinizi ele veriyor

KIŞI SEVENLER: KONTROLLÜ, DİSİPLİNLİ VE DERİN DÜŞÜNCELİ

Kar manzarasıyla huzur bulan, battaniye altında kitap okumayı seven biri misiniz? Kış insanları;

* Düzen ve yapıdan hoşlanan

* Güçlü iç disipline sahip

* Sakin ama sağlam adımlar atan bireylerdir

Soğukkanlılıkları bazen mesafe olarak algılansa da, sadakat ve güven arayan ilişkilerde oldukça sağlam bir partner olurlar.

İLKBAHARI SEVENLER: YENİLİKÇİ, UMUTLU, NAZİK

Çiçeklerin açtığı, doğanın uyandığı o taze günleri mi seviyorsunuz? İlkbahar insanları;

* Hayata umutla bakan, pozitif ruhlu kişilerdir

* Değişime açık ve gelişime heveslidir

* Nazik, kibar ve uyumlu bir doğaları vardır

Bazen fazla hayalperest olabilirler ama bu onların en ilham verici yönüdür.

YAZI SEVENLER: ENERJİK, SOSYAL VE İYİMSER

Güneşin sıcaklığına, deniz kenarında geçirilen saatlere ve uzun günlere bayılıyorsanız, büyük ihtimalle dışa dönük birisiniz. Yaz insanları;

* Sosyal çevrelerini geniş tutmayı sever

* Macera ve spontane programlardan keyif alır

* İyimserlikleriyle etrafındakilere ilham verir

Ancak dikkat! Bu enerji bazen sabırsızlık ve detaylara odaklanmakta zorluk olarak da kendini gösterebilir.

SONBAHARI SEVENLER: DUYGUSAL, DERİN VE YALNIZLIĞI SEVEN

Sarı, turuncu ve kızıl tonlar arasında yürümeyi seviyor; hafif serinlikte kahve içmeyi romantik buluyorsanız siz bir sonbahar insanısınız. Bu kişiler;

* Duygusal derinliği olan, empati yetisi güçlü bireylerdir

* Estetik duyguları gelişmiştir; sanatla ilgilenme oranları yüksektir

* Genellikle kendi iç dünyalarında yolculuk yapmayı severler

Ancak bu yoğun duygusallık, zaman zaman melankoliye de dönüşebilir.

Source: Derleyen: Nesli Leyla Şenol