CHP’li İlgezdi, aile hekimlerinin şikayetlerini anlattı: ‘Hasta gelmiyor diye maaşları kesiliyor’
CHP’li Gamze Akkuş İlgezdi, sağlıkçıların itirazlarına karşın değiştirilen Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne ilişkin konuştu. Yönetmelik yüzünden hekimlerin ücretlerinde kesintiler yaşandığını belirten İlgezdi “Aile hekimlerinden haziran ayı itibariyle ‘son altı ay başvuru yapmayan ödemeye esas hasta nüfusları’ üzerinden ciddi paralar kesiliyor. Geçen aya kadar böyle bir kesinti kalemi yokken bu ay aile hekimlerinin tamamına yakınından kesintiler yapılıyor. Bana gelen bordrolardan birinde hastaların gelmemesi nedeniyle hekimin maaşından 20 bin lira kesildiğini görüyorum. Böyle bir garabet anca AKP iktidarında olur” ifadelerini kullandı. Yeni yönetmelik sonrası bordrolarda antibiyotik, ağrı kesici ya da mide koruyucu ile ilgili kesintilerin bordroda açıkça yazıldığının altını çizen İlgezdi, “Aile hekimimizin bordrosunda ‘AB’ antibiyotik, ‘AE’ antienflamatuvar (ağrı kesici) ve ‘PPİ’ proton pompa inhibitörü (mide koruyucu) kesintileri ile ilgili bölümler var. Vatandaşın ihtiyacı olan ilacı yazdığı için hekimlerimiz bu kalemlerden teşvik alamıyor. Bu yüzden maaşları sadece bu ilaçları yazmak durumunda kaldıkları için 2-3 bin tl arası kesintiye uğruyor” dedi. ‘MEMNUNİYET ÖDEMESİ VAR’ Memnuniyet ödemesi uygulaması olduğunu da söyleyen İlgezdi “Hastaların muayene sonrası e-Nabız üzerinden yaptığı puanlamaya göre yaklaşık 3 bin liralık bir ödeme alabiliyorlar. Bu desteği almanın şartı aile hekiminin memnuniyet oranı, il ortalamasının üstünde olması. Hasta geliyor, hekimden ilaç yazmasını istiyor. Hekim ilaç yazarsa maaşından para kesiliyor. Hekim ilaç yazmazsa hasta e-Nabız üzerinden hekime kötü puan veriyor, hekimin maaşı yine eksik yatıyor” tepkisini gösterdi.
Source: Sarp Sağkal
Düşük testosteron: Erkek sağlığının gölgesi
Libidodan fazlası: Testosteron nedir?
Testosteron, erkeklerin temel cinsiyet hormonudur. Ama sadece cinsel fonksiyonları değil; kas gücü, enerji seviyesi, kemik yoğunluğu, ruh hali ve metabolizma üzerinde de doğrudan etkilidir.Vücutta en yüksek düzeylerine 20’li yaşlarda ulaşır, 30 yaşından itibaren her yıl ortalama % 1–2 oranında düşmeye başlar. Bazı erkeklerde bu düşüş hızlanır ve “hipogonadizm” denilen tıbbi tabloya dönüşür. (Kaynak: Mayo Clinic – Testosterone therapy: Potential benefits and risks)
Düşüklük ne zaman sorun sayılır?
Sabah saatlerinde yapılan kan testinde total testosteron 300 ng/dL’nin altındaysa ve kişi yorgunluk, depresyon, cinsel isteksizlik gibi belirtiler yaşıyorsa bu durum “testosteron düşüklüğü” olarak tanımlanır. Ancak total değer tek başına yeterli değildir. Serbest testosteron düzeyi, SHBG (seks hormon bağlayıcı globülin), LH ve FSH gibi hormonlarla birlikte değerlendirilmelidir.(Kaynak: Endocrine Society Guidelines, 2018)
Antibiyotikler ağrı kesiciler antidepresanlar
Testosteron üzerinde etkili olan sadece tansiyon ve kolesterol ilaçları değildir. Bazı antibiyotikler (örneğin ketokonazol), opioid ağrı kesiciler (morfin, tramadol), SSRI tipi antidepresanlar ve kortizon içeren ilaçlar da testosteron üretimini baskılayabilir. Uzun süreli kullanımda bu ilaçların hormon düzeyleri mutlaka takip edilmelidir. (Kaynak: BMJ Open – Drugs and Endocrine Disruption, 2021)
Testosteron düşüklüğü tedavi edilmeli mi?
Her düşük testosteron değeri mutlaka tedavi gerektirmez. Ancak kişi yaşam kalitesinde belirgin düşüş yaşıyorsa, doktor kontrolünde testosteron replasman tedavisi (enjeksiyon, jel, bant) gündeme gelebilir. Tedavide asıl amaç hormon değerini değil, yaşam kalitesini düzeltmektir.(Kaynak: Endocrine Society Clinical Practice Guidelines)
Sonuç: Sessiz düşüş, büyük etki
Testosteron düşüklüğü, erkek sağlığında çoğu zaman göz ardı edilir. Oysa yorgunluk, kas kaybı, ruhsal dalgalanmalar gibi belirtilerle gelen erkeklerde hormon düzeyleri mutlaka incelenmelidir.Ayrıca kullanılan ilaçların hormon dengesi üzerindeki etkisi de göz önünde tutulmalı; gerekirse doz ve ilaç seçimi yeniden planlanmalıdır.
Libido ve testosteron aynı şey değil
Cinsel istekte azalma, her zaman testosteron eksikliğiyle açıklanamaz. Stres, depresyon, uyku bozuklukları, partner sorunları ve diğer hastalıklar da libido üzerinde belirleyicidir. Testosteron düşüklüğü tanısı koyarken sadece cinsel belirti değil, genel fiziksel ve ruhsal belirtiler de göz önünde bulundurulmalıdır. (Kaynak: Harvard Men’s Health Watch, 2022)
En çok risk altındaki grup: 50 yaş üstü kronik hastalar
Tansiyon, kolesterol, şeker gibi kronik hastalıkları olan erkekler hem bu hastalıkların kendisinden hem de kullanılan ilaçlardan dolayı testosteron düzeyinde belirgin düşüş yaşayabilir. Ayrıca yaşla birlikte hem kas kütlesi azalır hem de testosteron üretimi yavaşlar. Bu durum da “erkek menopozu” olarak bilinen andropoz belirtilerini tetikler. (Kaynak: European Urology – Age-related hormonal decline in men)
Kolesterol ilaçları testosteronu düşürür mü?
Statin grubu ilaçlar (atorvastatin, rosuvastatin, simvastatin) kolesterolü düşürürken testosteron seviyesini de baskılayabilir. Çünkü testosteronun hammaddesi kolesteroldür. Ancak bu etki her hastada belirgin değildir. Atorvastatin gibi karaciğerden metabolize olan statinler, testosteron sentezini bir miktar azaltabilirken; ezetimibe gibi bağırsak emilimini engelleyen kolesterol ilaçları bu etkiyi göstermeyebilir. Yani ilacın etken maddesi ve etki yeri belirleyici faktördür. (Kaynak: Journal of Sexual Medicine, 2021; Statin Use and Hormone Levels)
Tansiyon ilaçları erkeklik hormonunu etkiler mi?
Evet, bazı tansiyon ilaçları testosteron (erkeklik hormonu) seviyesini dolaylı olarak düşürebilir. Özellikle beta blokerler (örneğin: metoprolol), hem cinsel istekte azalma hem de sertleşme sorunlarına neden olabilir. Yine sık kullanılan ACE inhibitörleri (örneğin: enalapril) ve kalsiyum kanal blokerleri (örneğin: amlodipin) de bu etkiyi gösterebilir. Bazı tansiyon ilaçları vücuttan çinko atılmasına neden olur. Çinko eksikliği de testosteron üretimini azaltır. Yani “tansiyonum için kullandığım ilaçlar bana iyi geldi ama bir süredir kendimi halsiz, isteksiz hissediyorum” diyorsanız, bu ilaçların etkisi olabilir. Bu durumda kendi kendinize ilacı bırakmak yerine, doktorunuza danışarak hormon testi yaptırmanız faydalı olur. (Kaynak: American Journal of Hypertension, 2020)
Neden herkes aynı şekilde etkilenmiyor?
Aynı tansiyon ya da kolesterol ilacını kullanan iki kişi, farklı yan etkiler yaşayabilir. Bunun nedeni vücudun ilaçları işleme biçimidir. Karaciğerde bazı özel “temizleyici” enzimler vardır. Bu enzimler, ilacı parçalayarak vücuttan atılmasını sağlar. Ama her insanda bu enzimler farklı çalışır. Kimi ilacı çok hızlı parçalar, kimi ise yavaş. Yavaş parçalanan ilaçlar vücutta daha uzun kalır ve hormon dengesini daha fazla etkileyebilir. Ayrıca bazı kişilerde SHBG denilen bir protein fazla üretildiğinde, vücuttaki aktif testosteron seviyesi düşer. Yani yalnızca toplam hormon miktarı değil, vücudun onu nasıl kullandığı da önemlidir. (Kaynak: Cleveland Clinic – Hormone binding and metabolism pathways)
– Aşırı kilo testosteronu nasıl baskılıyor?- Verilen kilolar hormonları nasıl etkiliyor?- Et yemek mi soya mı?- Hangi besinler, hangi yaşta destek olur?
Source: Haber Merkezi
İsrailli sağlık çalışanı ve askerlerden Filistinli mahkumlara kötü muamele itirafı
Channel 4, BBC”nin “tarafsızlığı zedeleyeceği” iddiasıyla yayımlamaktan vazgeçtiği, “Gazze: Saldırı Altındaki Doktorlar” belgeselini, kendi editöryel standartlarına uygun olduğunu belirterek, ekrana taşıdı.
İsrail”in Gazze”ye saldırılarında can kaybı son 24 saatte 142 artarak 57 bini aştıİsrail, Gazze”den alıkoyduğu 14 esiri aylar sonra serbest bıraktıİsrail”in Gazze”deki ablukası, çocukları yetersiz beslenme ve hastalıkların pençesine itiyorİsrail”in Gazze Şeridi”ne saldırılarında 80 Filistinli hayatını kaybettiGazze”deki Sağlık Bakanlığı: Yakıt sıkıntısının sürmesi hasta ve yaralılar için ölüm demek
BBC”nin 20 Haziran”da yayımlamaktan vazgeçtiğini duyurduğu belgeselde Gazze”de görev yaparken gözaltına alınan, yaralanan ya da işkence gören doktorların 7 Ekim 2023″ten bu yana yaşadığı zorluklara ışık tutuldu.
Daha önce 13 yaşında bir çocuğun gözünden Gazze”de yaşananların işlendiği bir belgeseli yayımladıktan sonra gelen tepkiler üzerine belgeseli dijital platformlardan kaldıran ve özür dileyen BBC”nin yayımlamayı reddettiği belgesel, İsrail”in Hamas komuta merkezinin bulunduğu iddiasıyla vurduğu Şifa Hastanesinde yaşananlarla başladı.
İsrail”in su ve elektriği kestiği, hastanelerin jeneratörlerde kullanılacak yakıt bulamadığı belirtilen belgeselde, Şifa Hastanenin güneş enerjisi sisteminin de İsrail”in hedefi olduğu kaydedildi.
Hedef olan hastanede ölenler için doktorların dahi toplu mezar kazılma çalışmasına katıldığı ifade edilen belgeselde, zorla boşaltılan hastanedekilerin taşındığı Endonezya Hastanesinin de İsrail”in hedefi olduğu anlara ilişkin görüntüler yer aldı.
İki hastanede de görev yapan doktor Adnan el-Berş ise İsrail tarafından “terör destekçisi” olduğu iddiasıyla gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybetti.
Belgesele göre, İsrail ordusu tarafından esir alınarak çıplak şekilde bir stadyumda tutulan Gazzeliler arasında el-Berş”in de olduğu düşünülüyor. Bazı mahkumlar ise el-Berş”in maruz kaldığı kötü muamele ve öldürülmesine şahit olduğunu dile getirdi.
Doktorlar işkence gördü
Çıplak olarak gözaltına alınan doktorlardan Gazzeli Halid Hamuda da yaşadıklarını belgeselde anlattı. Kemal Advan Hastanesinde cerrah olarak görev yapan Hamuda, yaşadıkları aile apartmanında İsrail”in hedefi olduklarını söyledi.
Bölgede sadece kendi binalarının vurulduğunu kaydeden Hamuda, ailesindeki diğer doktorlarla birlikte eşi ve kızının öldüğünü belirtti.
Ailesinden 12 kişinin bu saldırıda öldürüldüğünü söyleyen Hamuda, Kemal Advan Hastanesinde gözaltına alındığını ve çıplak şekilde fotoğraflarının çekildiğini ifade etti.
Fotoğraf sonrası sorguya alındığını ve dövüldüğünü vurgulayan Hamuda, 8 saat sonra İsrail”e götürüldüğünü kaydetti.
Belgeselde, mahkumların zorla sınır değiştirmesinin uluslararası hukuka göre yasak olduğu hatırlatılırken, Hamuda”nın 3 hafta sonra hiçbir suçlama olmadan serbest bırakıldığı bilgisi paylaşıldı.
Ahmed Moghrabi, İsrailli esirlerin tutulduğu iddiasıyla İsrail”in baskın düzenlediği Nasır Hastanesinde görev yapan bir doktor olarak belgeselde konuştu.
Hastanede hiç esir görmediğini ancak gelenleri tedavi ettiklerini belirten Moghrabi, İsrail baskınından sonra ailesiyle birlikte hastaneden ayrıldığını ifade etti.
Nasır hastanesinde 17 sağlık çalışanının gözaltına alındığını, kalanların ise 1 hafta sonra gözaltına alındığı vurgulanan belgeselde, Filistinli mahkumlara yönelik kötü muameleye yer verildi.
İsrailli sağlık çalışanı ve askerlerden Filistinli mahkumlara kötü muamele itirafı
Kimliği gizli tutulan Sde Teiman Hapishanesi görevlisi bir asker, belgeseldeki açıklamasında, “Çok sayıda sağlık çalışanının gözaltına alındığını biliyorum. Bize onların esirlerin hastaneye getirildiği ya da tedavi edildiğine ilişkin bilgi sahibi oldukları söylendi. Askerler kötü muamele yapmak istiyordu. Komutanlar bunu tolere ediyor ve cesaretlendiriyordu. Yapılan kötü muamele normal görülüyordu.” dedi.
Çocuk doktoru Said Abdulrahman Maarouf ve cerrah Issam Abu Ajwa da İsrailli askerin ifadelerini doğrulayan açıklamalar yaptı.
Maarouf, 45 günlük gözaltı süresi boyunca yalnızca diz üstü durmalarına izin verildiğini, ellerinin ve gözlerinin bağlı olduğunu belirtirken, Abu Ajwa ise bir askerin tuvalet fırçasıyla dişini kırdığını kaydetti.
Abu Ajwa, gözaltındayken tedavi görmesi gerektiğinde İsrailli bir doktorun kendisini dövdüğünü anlatarak, “İsrailli doktorlar Filistinli mahkumları tedavi etmiyordu. Kötü davranıyordu. Tedavi olmak istediğimde gelen doktor bana “Sen suçlusun, ölmelisin.” dedi ve tekmelemeye başladı. “Bir daha beni çağırırsan seni öldürürüm.” dedi. İkimizin de doktor olduğunu söylediğimde, “Ben doktorum, sen suçlusun.” dedi.” diye konuştu.
İsrailli doktorların Filistinli mahkumlara kötü muamelesini İsrailli bir sağlık çalışanı da doğruladı. Kimliği gizli tutulan bir sağlık çalışanı belgeselde yaptığı açıklamada, şunları söyledi:
“Çok acılı bir prosedür uygulanacaktı. Mahkum bunu istemiyordu. Prosedür kendi dilinde ona açıklanmadı. Ne olduğunu bilmiyordu. Ağrı kesici de vermediler. Çığlıklar attığını gördüm ama kimse durmadı. Ceza olarak böyle yapıldı, acı vermek isteniyordu.”
Sağlık çalışanı, nasıl davranacaklarına ilişkin talimat aldıklarını ifade ederek, “Verilen talimat kimliğimizi gizli tutmaktı. (Yöneticiler) Başka ülkelerde, yabancı medyada adlarının duyulmasını istemiyorlardı çünkü savaş suçlarından sorumlu tutulabilirlerdi. Eğer ben konuşursam vatan haini olarak görülürüm.” dedi.
Sessiz kalmanın gerçeği gizlemek anlamına da gelebileceğini söyleyen sağlık çalışanı, “Bugünlerde gizlemek gerekiyor. Gazzeliler söz konusu olduğunda isteyen istediğini yapabiliyor. İsrailliler uzun zamandır Filistinlileri insan olarak görmüyor. Bu 7 Ekim”de başlamadı. Yeni bir şey değil.” değerlendirmesini yaptı.
İsrailli kurumlar, belgeseldeki iddiaları yalanladı.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
Rize”ye giderken düşen uçağın enkazına ulaşıldı: Ölü ve yaralı var!
Eskişehir ’in Sivrihisar ilçesinden Rize-Artvin Havalimanı ’na gitmek için havalanan M20J tipi tek motorlu uçak, dün saat 18.00 sıralarında Rize- Erzurum sınırında Kaçkar Dağları ’nda kaza kırıma uğradı. Pilot Mehmet Demirci ’nin, Sivrihisar’dan Rize’ye götürmek üzere uçağına aldığı yolcu Hicran Kaya ’nın acil çağrısı sonrası ekipler, bölgede arama kurtarma çalışması başlattı. Arama çalışmalarına bir askeri helikopter katılırken, çevre illerdeki AFAD ekipleri de destek verdi. YARDIM EDİN ÖLÜYORUZ Acil çağrıda bulunduktan sonra DHA muhabirinin telefonla ulaştığı yolcu Hicran Kaya, “Uçağımız dağa çarptı. Nerede olduğumuzu bilmiyorum. Yardım edin ölüyoruz” diyerek, hayati risklerinin bulunduğunu ifade etti. UÇAK ENKAZINA ULAŞILDI Rize’nin yanı sıra Erzurum ve Bayburt’tan gece boyu sürdürülen çalışmalar kapsamında, Rize- Erzurum sınırında Kaçkar Dağları’nda araç yolu bulunmayan bölgeye yaya olarak ulaşan JAK ekipleri, saat 06.30 sıralarında uçağın enkazına ulaştı. Ekiplerin kontrollerinde dünya turuna çıkan pilot Mehmet Demirci’nin hayatını kaybettiği tespit edildi. Yolcu Hicran Kaya ise yaralı bulundu. Ekipler, Demirci’nin cansız bedeninin bulunduğu yerden alınması için çalışma başlattı. ULAŞMA ANLARI KAMERADA Kurtarma operasyonu bölgede sürerken ekiplerin uçak enkazına ulaşma anları ise JAK ekipleri kamerasına yansıdı. Bölgede oluşturulan kriz merkezindeki Rize Valisi İhsan Selim Baydaş ve İl Jandarma Komutanı Albay Ali Güngör ile görüntülü koordinasyon kuran JAK ekiplerinin kayda aldığı görüntülerde, bölgede sisli havanın hakim olduğu, uçakta kanlar içinde kurtarılmayı bekleyen Hicran Kaya’nın el salladığı, Mehmet Demirci’nin ise hareketsiz olduğu yer aldı. VALİ BAYDAŞ’TAN AÇIKLAMA Rize Valisi İhsan Selim Baydaş , enkazına ulaşılan uçakta yaralı bulunan Hicran Kaya’nın sağlık durumunun iyi olduğunu, pilotun ise hayatını kaybettiğini belirterek, şunları kaydetti: Dün akşam saatlerinde 18.00 sularında 112 ihbar hattına gelen ihbarla Eskişehir Sivrihisar’dan kalkıp Rize-Artvin Havalimanı’na inmek üzere yolculuk yapan bir sivil uçağı arama faaliyeti sürdürüyoruz. Saat 06.24 itibarıyla Jandarma Arama Kurtarma (JAK) ekibimiz ve İkizdere Arama Kurtarma (İDAK) ekibimiz uçağa ulaşmış durumdalar. Zirve hattında yani Kaçkar Dağları’nın zirvesinde bir yerde ulaştılar. Çok yoğun bir yağış var. Hatta zirve hattında kar yağışı vardı bu gece. Arkadaşlarımız 06.24 itibariyle ekibe ulaştılar, uçağa ulaştılar. Enkazın olduğu bölgedeler. Çağrı yapıp 112 hattına çağrıda bulunan, uçakta bulunan bayan yolcu sağ, arkadaşlarımız güvenliğini alıyorlar. Biz de komutanımızla görüntülü görüşürken hanımefendiyi görmüş olduk. Sağlığı yerinde görünüyor. Onunla ilgili tedbirleri aldılar. Pilotun hayati durumunu kontrol ettiler. Şu an için arkadaşlarımızın verdiği bilgi maalesef pilotun hayatını kaybettiği yönünde. Şimdi arkadaşlarımız hem yaralı yolcuyu hem de bütün oradaki ekibi ulaşılabilir bir noktaya getirmek üzere çalışacaklar. Sisli bir hava, helikopterin inebilme imkanı çok görünmüyor. Helikopterle alınabilecek noktaya kadar arkadaşlarımız taşımaya çalışacaklar. Geçmiş olsun dileklerinde bulunarak ekipleri tebrik eden Vali Baydaş, Ben tekrar geçmiş olsun diyorum. Bütün Erzurum, Bayburt ve Rize ekipleri olayın duyulduğu ilk andan itibaren sahadalar. Biz de buradayız. İnşallah gelişmelerden ayrıca bilgi vereceğiz. Ben JAK ekibini ve İDAK ekibini de tebrik ediyorum. Arkadaşlarımız bütün olumsuz hava koşullarına rağmen yürüyerek, saatlerce yürüyerek oraya ulaşmaya çalıştılar diye konuştu. PİLOT TEK BAŞINA DÜNYA TURUNA ÇIKTI Öte yandan Pilot Mehmet Demirci’nin 2008 yılından itibaren aktif uçuş yaptığı öğrenildi. Tek başına dünya turu yapmak için tek motorlu uçakla yola çıkan Demirci’nin Rize’de yolcusu Hicran Kaya’yı bırakıp, seferine devam etmeyi planladığı ifade edildi. Pilot Demirci, dünya turuna çıkmadan önce gazetecilere görüntü vererek açıklamalarda bulunmuştu.
Source: