Göstergelerin gösterdiği
Ülkeler ve toplumlar için ya şanan d önemin ekonomik ve sosyal göstergeleri büyük önem ta şır. Bu veriler, bir bakıma, ülkeyi yönetmekle sorumlu olanlar ın karnesi anlamına da gelir. Siyasal ve toplumsal muhalefet de bu verilerden hareketle, yeni projeler hazırlar ve topluma yeni çözümler sunar. Göstergelerde yer alan veriler, ayn ı zamanda toplumun geniş kesimleri i çin ya şanan s ürecin önemli sorunlar ına, problemlerine işaret eder. Başta iktidar sorumluluğu taşıyanlar olmak üzere, tüm siyasetçilerin bu verilerden ve de ğerlendirmelerden olabildiğince yararlanması gerekir. ENFLASYON VE YOKSULLUK B öylesi kapsaml ı bir işleve sahip olan g üncel göstergelere bak ılınca, ne g örülüyor? Elbette en ba şta ekonomik ve sosyal veriler öne ç ıkıyor. Bunların i çinde de son dönemlerin kangren sorunu haline gelmi ş enflasyon ve yoksulluk konusundaki veriler önem kazan ıyor. T ürkiye enflasyon oran ında OECD ülkeleri aras ında liderliği kimseye bırakmıyor. Halkın geniş kesimlerini daha çok etkileyen g ıda ve kira enflasyonunda da benzer bir durum yaşanıyor. Ülkemiz g ıda fiyatlarının en çok artt ığı ülkeler aras ında başı çekiyor. Bütün bu geli şmeler de yoksulluğu alabildiğine artırıyor. Avrupa İstatistik Ofisi’nin verilerine g öre Türkiye yoksullukta Avrupa’n ın zirvesine yerleşti. Ülkemizde 17 milyona yak ın yurttaş ve 3 milyona yakın gen ç yoksulluk riski alt ında bulunuyor. GELİR ADALETSİZLİĞİ Ülkemizin bir ba şka önemli sorunu gelir adaletsizli ği. Bu sorun b üyüdükçe ve gelir makas ı a ç ıldık ça orta s ınıf giderek t ümden kayboluyor. Halk ın b üyük bölümü yoksulla şıyor. Bu s üreç, pek çok olumsuzlu ğun da tetiklenmesine yol a ç ıyor. Gelir adaletsizliği daha da artıyor. Çal ışan ve emeğiyle ge çinmek zorunda olanlar ın durumu her ge çen gün daha da zorla şıyor. Aslında bu olumsuz durum servet dağılımına da yansıyor. UBS 2025 K üresel Servet Raporu’na göre Türkiye, yerel para cinsinden serveti en çok azalan ülke oluyor. Buna kar şın ülkemizde dolar milyoneri say ısı artıyor. Bu çeli şki, gelir adaletsizliğinin en çarp ıcı g östergesi haline geliyor. E ĞİTİM VE SAĞLIK Bug ünkü siyasi iktidar ın en başarısız olduğu alanların başında eğitim konusu geliyor. Ülkemizin uluslararas ı eğitim endekslerindeki değerlendirmeleri, s ürekli irtifa kaybediyor. Gerici bir yakla şımı eğitim alanına yerleştirmek isteyen iktidar, gen çlerin e ğitimden uzaklaşmasına neden oluyor. 2025 YKS sınavlarındaki başvuru d ü ş ü ş ü bunun somut göstergesi. Gençler yüzlerini tümüyle yurtd ışına d önüyor, d ışarıya gitmenin yollarını arıyor. Ge çmi ş d önemlerde iktidar sa ğlık alanı ile övünür ve onu öne ç ıkarmaya çal ışırdı. Ama artık sağlık da eğitime benzedi. Vatandaşlar hastanelerden randevu alamamanın, hekime ve sağlığa zamanında erişememenin sıkıntısını yaşıyor. Sağlık alanıyla ilgili yakınmalar, hemen her g ün ekranlara ve sayfalara yans ıyor. EMEĞİN DURUMU Ekonomiden ve sosyal alanlarda yaşanan sıkıntılardan en çok yak ınan kesimler de tahmin edilebileceği gibi emeğiyle ge çimini sa ğlayanlar oluyor. Çal ışma hayatında sendikaların etkinliği de giderek azalıyor. Emek çiler ve emekliler sorunlar ına çözüm bulam ıyor. Emek kesimi i çin büyük önem ta şıyan asgari ücret, neredeyse ortalama ve ço ğunluk ücreti haline geldi. Bugünlerde emek kesiminin gündeminde 600 bin kamu i ş çisinin T İS g örü şmeleri var. Aileleri ile birlikte d ü ş ünüldü ğ ünde oldukça büyük bir kitleyi olu şturan kamu çal ışanları, emeklerinin ve alın terlerinin karşılığını almak istiyor. Kamu iş çisi, sendikalardan ve konfederasyonlardan daha etkin kararl ılık, eylemlilik bekliyor. MUTSUZLUĞUN RESMİ Uluslararası demokrasi ve mutluluk g östergelerinde de benzer durumlar var. Economist dergisinin olu şturduğu k üresel demokrasi endeksinde, Türkiye 167 ülke aras ında 103. sırada sayılıyor. Çevre sorunlar ında da çok s ıkıntılı ülkelerin ba şında geliyoruz. Bug ünlerde TBMM’de görü ş ülmesi beklenen zeytin alanlar ını tehdit eden yasa değişikliği, bunun en çarp ıcı g üncel göstergesi. Hemen her gün i ş, aş, hak, hukuk ve demokrasi sorunları ile boğuşmak zorunda kalan geniş toplumsal kesimler i çin herhalde en do ğru tanımlama “mutsuzluğun resmi” olur! Mutsuzluğun resminin oluşumunda temel nedenin, en başta sistem sorunu olmak üzere yönetsel sorunlar oldu ğunu d ü ş ünüyoruz. Bu sorunlar ın giderilebilmesi i çin öncelikle sistemin ve düzenin de ğişmesi gerekiyor. Bunun yolu da iktidarın değişmesinden ve dolayısıyla erken se çimden geçiyor.
Source: Mehmet Şakir Örs