Harika Avcı”dan üzücü haber! Polisler kapıyı kırarak eve girdi
Bir dönemin efsane isimlerinden olan şarkıcı ve oyuncu Harika Avcı, son dönemde maddi ve sağlık problemleriyle mücadele ediyor. Onur Akay’ın açıklamalarına göre, ünlü sanatçı uzun süredir dış dünyadan kopmuş durumda. Maddi sıkıntılar yaşayan ve yardımlardan yararlanamayan Avcı’nın, yalnızlık içinde zor bir yaşam sürdüğü ifade edildi.Kirasını ödeyemiyor, yardımlar kesildi Bir dönem assolist olarak sahnelerde fırtına gibi esen Harika Avcı’nın, ev kirasını ödemekte zorlandığı iddia edildi. Onur Akay, Avcı’nın alkol kullanımı nedeniyle kendisine sağlanan yardımların kesildiğini ve ev sahibinin uzun süre haber alamaması üzerine polisi aradığını belirtti.Kapı kırılarak açıldı, çığlıklarla bulundu Onur Akay’ın açıklamalarına göre, ev sahibinin polise başvurması sonucu Harika Avcı’nın kapısı kırılarak açıldı. Ancak sanatçı, yatak odasından çığlıklar atarak bulundu. Polisler, sanatçıyı rahatsız etmeden geri çekildi. Çevrede yaşayanlar, Harika Avcı’nın evinden çöp bile atılmadığını, çok nadir alışveriş yaptığını belirtiyor.Ağabeyinin kaybı ve vesayet davası Harika Avcı’nın hayatındaki trajediler bununla sınırlı değil. Akay, sanatçının hayattaki tek yakını olan ağabeyi Ahmet Önengil’in geçtiğimiz yıllarda vefat ettiğini açıkladı. Önengil, 2007 yılında Avcı’nın kötü niyetli kişilerin hedefi olabileceğini öne sürerek vesayet davası açmıştı.Ünlüler yardıma hazır ama iletişim kurulamıyor Onur Akay, Harika Avcı’ya yardım etmek isteyen birçok ünlü isim olduğunu belirterek sanatçıya seslendi: “Harika Hanım, yardım etmek isteyen çok sayıda ünlü sizinle iletişime geçmek istiyor. Kabul ederseniz bu zor günlerinizde size destek olmak istiyorlar.”Bir zamanlar sahnelerin ve ekranların aranan yüzü olan Harika Avcı’nın, yaşadığı bu zorlu süreç sevenlerini üzüyor. Sanatçının durumu, “Bir dönemin yıldızları neden yalnız kalıyor?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı. Avcı’nın yardımları kabul edip etmeyeceği ise merak konusu.
Source: Internet Haber
Uzmanlardan sosyal medya uyarısı: Anksiyeteyi tetikleyebilir
Sosyal medya kullanımının artmasıyla birlikte kişide ortaya çıkan sosyal anksiyete hayatı olumsuz etkiliyor. Onma Psikoloji”den Psikolog Hande Nacar Baş, sosyal anksiyete ile başa çıkma yollarını anlattı. Psikolog Baş, sosyal anksiyetenin kişinin kalabalık önünde konuşamaması, toplum içinde bir şey anlatamaması, röportaj verememesi, toplum içinde yemek yiyememesiyle bağlantılı psikolojik bir hastalık olduğunu vurgulayarak, “Küçük yaşlarda başlayabildiği gibi yetişkin dönemde de başlayabilen bu hastalığın kalıtsal sebeple mi yoksa, çevre tarafından mı oluştuğu henüz tam olarak bilinememektedir. Ama gördüğümüz kadarıyla kişilerin davranışları, bunu çocuk yaşta öğrenmesi bizler için önemli bir etken. Sosyal anksiyetesi olup olmadığını aslında kişi bilir. Çünkü toplum içinde konuşmak, toplum içinde harekete geçmek onun için oldukça zordur. Sunum yapamaz, verilen görevleri yerine getiremez. Okul çağında başlıyorsa öğretmenlerin örneğin Andımızı okumak, şiir okumak gibi verdiği görevleri almaktan kaçınır. İş hayatında da kalabalık önünde konuşmak onun için oldukça zordur. Daha ilerleyen seviyelerde toplum içinde yemek yemek, AVM”lerin yemek katında oturmak kişi için oldukça güç olmaktadır. Bu yüzden bu kişiler aslında sosyal anksiyeteye sahip olduklarını bilir fakat tedavisini nasıl yapacağını bilemezler. Bunu çoğu bir huy, bir davranış biçimi sanabilir. Halbuki bu bir hastalıktır” diye konuştu. “KÜÇÜK KÜÇÜK GÖREVLER ALMAK OLDUKÇA KIYMETLİ”Doktor tarafından tanı alınmasının önemli olduğunu belirten Baş, “Çünkü ilaç tedavisi sosyal anksiyetede önemli bir yer tutabiliyor. Fakat hekim ilaç ihtiyacı duymazsa psikoterapi de bu danışan grubu için önemli bir seçenek. Özellikle bilişsel davranışlı terapi bu konuda çokça çalışılan bir terapi yöntemi. Bunun dışında kişinin konuyla ilgili yavaş yavaş cesaretlenmesi, birazcık harekete geçme çabası, eğer yapabiliyorsa küçük küçük görevler alması bizim için oldukça kıymetli” dedi. “TOPLUM ÖNÜNDE HAREKETE GEÇMEKTE ZORLANMAYA BAŞLADIK”Psikolog Hande Nacar Baş, evlerin içinde telefonların arkasından iletişim kurmanın arttığına dikkat çekerek, “Toplum önünde harekete geçmekte bir o kadar zorlanmaya başladık. Kişiler özellikle mesajla kendini ifade etmeyi çok daha konforlu bulup, sosyal anksiyeteyi daha da büyütebiliyorlar. Gerçekten de sosyal medyanın şu an günümüzdeki yeri bizim insan içinde konuşamaz hale gelmemize de sebep oluyor. Kişide yargılanma korkusu, eleştirilme korkusu aslında bu sosyal anksiyetinin temelinde olan en önemli korkular diyebilirim. Kişi neden toplum önünde konuşamıyor? Bir şekilde olumsuz bir intiba bırakmaktan korkuyor” şeklinde konuştu. Baş, yargılanmaktan korkan çocukların gelecekte sosyal anksiyeteye davetiye çıkardığının altını çizerek, “Bu yüzden aslında ailelerin de çocukları şevklendirmesi, yargılayan bir tutumdan uzak olması, toplumun, öğretmenlerin ya da çevremizin yargılayıcı eleştiri tutumu yine bu hastalıkta önemli bir yer tutuyor” dedi.
Source: Www.star.com.tr