“Çevre Bilimleri Gündemi – İklim, Enerji ve Biyoçeşitlilik”

Doğu Anadolu”da soğuk hava etkisini sürdürüyor

Gece hava sıcaklığının sıfırın altında 21 derece ölçüldüğü Erzurum”da park halindeki araçların camları buzla kaplandı.

Kentte kaldırımlar ve cami bahçelerindeki şadırvanlar buz tuttu, sis etkili oldu.

Bazı vatandaşlar, araçlarının üzerine battaniye örterek soğuktan korumaya çalıştı.

Meteoroloji Genel Müdürlüğünün verilerine göre, Türkiye”de gece en düşük sıcaklık ise eksi 28 ile Tekman ilçesinde kaydedildi.

Ardahan”da da termometreler gece sıfırın altında 19 dereceyi gösterdi.

Cadde ve sokaklarda buzlanmaların oluştuğu kentte, iş yeri ve araç camları buzla kaplandı.

Kentte ağaç ve bitkiler de kırağı tuttu.

Kars”ta ise hava sıcaklığı gece sıfırın altında 17 derece kaydedildi.

Bina çatılarında buz sarkıtlarının oluştuğu kentte, ağaçlar ve bitkiler kırağıyla kaplandı.

Sarıkamış ilçesinde de dondurucu soğukların etkisiyle iş yeri ve araçların camları buz tuttu.

Bazı vatandaşlar, araçlarını soğuktan korumak için üzerini branda ve battaniyelerle örttü.

Vatandaşlardan Abdullah Dalmaz, havaların çok soğuduğunu belirterek, “Geceleri hava sıcaklığı eksi 16-17 derecelere düşüyor. Sabahları arabalarımız zor çalışıyor.” dedi.

Sarıkamış Belediyesi ekipleri buz tutan cadde ve sokaklarda temizlik çalışmalarını sürdürüyor.

Ağrı’da ise termometreler gece eksi 17″yi gösterdi.

Soğuklar nedeniyle şehir mezarlığında bulunan su deposunda metrelerce uzunluğunda buz sarkıtları oluştu.

Ağaçların kırağı tuttuğu kentte, iş yeri ve araba camları buz tuttu, vatandaşlar araçlarını branda ve battaniyelerle örttü.

Kentteki Murat Nehri ile dereler de buzla kaplandı.

Van”ın Çaldıran ilçesinde kar yağışının ardından başlayan soğuk hava etkisini sürdürüyor.

Gece hava sıcaklığının sıfırın altında 17 dereceye kadar düştüğü ilçede, sabah saatlerinde sis etkili oldu.

Görüş mesafesinin düştüğü ilçede sürücüler kontrollü ilerledi.

Soğuk havanın etkisiyle bitkiler ve ağaçlar kırağıyla kaplandı.

Muş”ta iki günden bu yana etkili olan soğuk hava yaşamı olumsuz etkiledi.

Yeşilyurt Mahallesi”ndeki Göletli Park”ta bulunan süs havuzunun yüzeyi soğuk hava nedeniyle buzla kaplandı.

Bazı ağaçların kırağıyla kaplandığı kentte, bir ağaçta da buz sarkıtları oluştu.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


İstanbul”un kentsel büyümesinde “kıyı” detayı!

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) Mühendislik Fakültesi Geomatik Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu, radar uydu verilerini kullanarak ekibiyle geliştirdiği Küresel Yer İzleme Sistemi ile İstanbul un 2014 ten bu yana olan kentsel büyümesini inceledi. Çalışmanın detaylarını açıklayan Prof. Kutoğlu, radar uydularının her 12 günde bir dünya etrafındaki turunu tamamladıklarını belirterek, Bu uygulamayla radar uydularından toplanan 12 günlük verileri gerçek zamanlı olarak işleme kabiliyetine kavuştuk. Bu uygulamayı kullanarak, kentlerimizdeki ya da bir bölgenin arazisindeki değişimlerin bütünüyle resmini çekmek ve incelemek mümkün olabiliyor dedi. METROPOL ALANI BAŞTAN AŞAĞI YENİLENMİŞ Kullandıkları radar uydularının arşiv verisinin 2014 ten başladığını, bu nedenle de geliştirdikleri uygulama ile İstanbul un 10 yıllık kentsel büyümesini incelediklerini belirten Kutoğlu, Kırmızı işaretli bölgeler, 2014 ten sonra değiştirilmiş alanları gösteriyor. Bu alanlar park, bahçe, yeni bir bina veya var olan binanın kentsel dönüşüme sokulması olabilir. Uygulamayla her türlü değişimi görmemiz mümkün. İstanbul un metropol alanında kent neredeyse baştan aşağıya yenilenmiş gözüküyor. İstanbul un metropol kısmında bir kentsel değişim görüyoruz, 2014 ten bugüne kadar diye konuştu. YOĞUN DEĞİŞİM GÖRÜLEN BÖLGELER Yoğun değişim görülen bölgeleri anlatan Kutoğlu, Genelde yoğun yerleşim olan bölümlerinde, kıyı kesimleri hariç, geri plana doğru kentin büyümesi söz konusu. Yeni yolların yapıldığını, havaalanının yapıldığını görebiliyoruz. Yeni köprü ve barajların yanı sıra konut alanlarındaki değişimi ekranda görebiliyoruz. Genellikle kıyı alanları muhafaza edilmiş, orada çok fazla bir değişim yok. Ama geri planlarda şehir, kuzey bölgesine doğru büyümüş. 10 yılda şehir baştan aşağı adeta yeniden yaratılmış. Yaptığımız analize baktığımızda 10 yıldan bu yana İstanbul un metropol alanında yüzde 75 civarında bir değişim gözlüyoruz, kentsel değişim söz konusu dedi.

Source: Habertürk


Türkiye”de enerji verimliliğine 2017-2023 döneminde 8,47 milyar dolar yatırım yapıldı

Erdem, AA muhabirine Türkiye”deki enerji verimliliği çalışmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye”nin 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşma yolunda enerji verimliliğini önemli bir araç olarak gördüğünü belirten Erdem, “Uluslararası Enerji Ajansı enerji verimliliğini, emisyonların azaltılmasında en hızlı ve düşük maliyetli çözüm olarak gösteriyor ve enerji arzında “ilk yakıt” olarak adlandırıyor. Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı ise elektrifikasyonun uygulanmasıyla küresel emisyonların yüzde 45 oranında azaltılabileceğini belirtiyor.” diye konuştu.

Erdem, enerji verimliliğinin sadece emisyonların azaltılmasında değil, aynı zamanda arz güvenliğinin sağlanmasında ve enerji maliyetlerinin ekonomi üzerindeki yükünün hafifletilmesinde de önemli rol üstlendiğini anlattı.

Türkiye”de 2007″de yürürlüğe giren Enerji Verimliliği Kanunu ile Türkiye”nin enerji verimliliği çalışmalarında önemli bir dönüşüm sürecinin başladığını anımsatan Erdem, şöyle devam etti:

“Türkiye, bu sürecin devamlılığını sağlamak amacıyla eylem planları hazırlayarak sektör bazında hedefler belirledi. Enerji verimliliği konusunda üst seviyelere ulaşmayı amaçlayan bu çabalar, 2017-2023 dönemini kapsayan ilk Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı”yla ivme kazandı. Bu dönemde enerji verimliliğine 8,47 milyar dolar yatırım yapılarak toplamda 24,6 milyon ton eşdeğer petrol (MTEP) kümülatif enerji tasarrufu sağlandı ve bu tasarruf sayesinde 68,62 milyon ton karbon emisyonu önlendi.”

Enerji verimliliğine yatırımlar hız kesmeyecek

Erdem, Enerji Verimliliği 2030 Stratejisi ve II. Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı”nın, geçen yıl 8 Ocak”tan itibaren uygulanmaya başladığını hatırlattı.

Enerji verimliliği hedeflerine ulaşmak için 2024″te kapsamlı mevzuat düzenlemeleri gerçekleştirildiğini vurgulayan Erdem, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu doğrultuda enerji verimliliği destek programlarının etkinliği artırıldı ve kapsamı genişletildi. 2030″a kadar enerji verimliliğine 20,2 milyar dolarlık bir yatırım ortamı yaratmayı ve bu yatırımlar sayesinde 37,1 milyon ton eşdeğer petrol birincil enerji tasarrufu sağlamayı hedefleyen yeni Eylem Planı”nın aynı zamanda 100 milyon tonluk bir emisyon azaltımı sağlaması da bekleniyor. Hedeflere ulaşılması durumunda 2030″a kadar birincil enerji yoğunluğunda yüzde 15″lik bir iyileşme gerçekleşecektir.”

Erdem, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından sağlanan “Verimlilik Artırıcı Proje” teşvik programı kapsamındaki desteklerin sınırının her bir proje başına 10 kat artırılarak 1,5 milyon liradan 15 milyon liraya, enerji faturalarına sağlanan desteklerdeki sınırın ise 1 milyon liradan 10 milyon liraya yükseltildiğini aktardı.

Erdem, sözlerini şöyle tamamladı:

“1 Ocak 2025 itibarıyla yeniden değerleme oranında artan teşvikler Verimlilik Artırıcı Proje programı için 21,6 milyon liraya, enerji faturalarına sağlanan destekler 14 milyon liraya yükseltildi. Enerji verimliliği konusunda güçlü bir finansal teşvik sağlamayı amaçlayan bu yenilikçi düzenlemelerle tüm sektörlere başvuru imkanı getirildi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yaklaşık 665 adet enerji verimliliği projesini destekledi. 2025 itibarıyla artan teşvik miktarına paralel olarak teşviklerin daha fazla işletmeye ulaşarak daha çok projenin ekonomiye kazandırılması bekleniyor.”

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


Balon balığı avlayan balıkçılara destek

Tarım ve Orman Bakanlığı, 2020 yılında başlattığı istilacı balon balığına karşı avcılığı destekleme çerçevesinde 373 bin 494 balon balığının avlanmasını sağladı. Böylece 28 milyon 12 bin 50 balon balığının ekosisteme girişi engellendi. 2020 yılında başlatılan ve 2021-2024 yılları arasında da devam eden balon balığı avcılığı desteklemesiyle ilk kez aynı anda hem sucul biyoçeşitliliğin korunması hem de balıkçıların desteklenmesi sağlandı. Destekleme ile yabancı istilacı bir tür olan balon balığı üzerinde av baskısı oluşturulup stoka katılım oranı azaltılarak su ürünleri kaynaklarının korunması, sürdürülebilir/rasyonel kullanımı ve balon balığının balıkçıların av araçlarına verdiği zararın azaltılması amaçlandı. BAKAN YUMAKLI: “DESTEKLEME ORANLARI YÜZDE 400″E KADAR ARTIRILDI”Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, iklim değişikliği ve küresel ısınmaya bağlı olarak Kızıldeniz”den gelerek Akdeniz”e yerleşen balon balıklarının Ege ve Marmara”dan sonra yayılım alanlarını genişletip Karadeniz”e kadar ulaşmalarının öngörüldüğünü bildirerek, Bakanlığın balon balığı avcılığının teşviki için 2020 yılında bir pilot çalışma başlattığını hatırlattı. Yumaklı, pilot çalışmanın başarılı olması, toplum ve balıkçılar nezdinde ilgi uyandırması ve desteklemenin devamı için duyulan gereklilik üzerine Cumhurbaşkanı Kararı ile 2021, 2022, 2023 ve 2024 yıllarını kapsayan “Balon Balığı Avcılığının Desteklenme Tebliği”ni uyguladıklarına dikkati çekti. İstilacı olan bu balığın stoka katılım oranını düşürmek ve üzerindeki av baskısının devam etmesi için 2025-2026 yıllarında da balon balığı avlayan balıkçılara kuyruk adedi başına doğrudan desteklemede bulunacaklarını vurgulayan Yumaklı, “Daha büyük tehlike arz eden ve daha sık rastlanan benekli balon balığında (Lagocephalus sceleratus) destekleme fiyatı yüzde 100 artırılarak 12,5 TL”den 25 TL”ye, diğer balon balığı türlerinde de yüzde 400 artırılarak 2,5 TL”den 10 TL”ye çıkarmıştık” ifadelerini kullandı. Bakan Yumaklı, desteklemenin başladığı tarihten itibaren toplam 373 bin 494 adet balon balığının yakalandığını ifade ederek, böylece yaklaşık 28 milyon 12 bin 50 adet yeni bireyin ekosisteme girişinin engellendiğinin altını çizdi. 2024 yılında da 14 milyon 214 bin yeni bireyin ekosisteme girişinin engellendiği bilgisini veren Yumaklı, Balon Balığı Avcılığının Desteklenme Tebliği ile ayrıca balon balıklarının ilaç, deri, tekstil gibi sanayi kollarında değerlendirilerek ekonomiye kazandırılması yönünde düzenlemeler yapıldığını hatırlattı. Böylece hem sucul biyoçeşitliliğin korunmasını hem de balıkçıların desteklenmesini sağladıklarını belirten Yumaklı, “Sucul biyoçeşitliliğimizin ve su ürünleri kaynaklarımızın korunması amacıyla istilacı türlere karşı mücadelemiz kararlılıkla devam edecek” dedi.

Source: Www.star.com.tr


Muğla ve çevresindeki yağış bereketi Bafa Gölü”ne nefes aldırdı

Eşsiz doğal güzellikleri, biyolojik çeşitliliği ve çevresindeki tarihi kalıntılarıyla bilinen Bafa Gölü, uluslararası öneme sahip sulak alanlar arasında yer alıyor.

Aralarında nesli tükenme tehdidi altındakilerin de bulunduğu 261 kuş türüne üreme-kışlama ortamı sağlayan ve kuraklık nedeniyle suların yaklaşık 40 metre çekildiği gölün seviyesi yağışlarla yeniden eski haline döndü. Çekilmenin olduğu alanlar da ortadan kalkarak göldeki su seviyesi yükseldi.

Buna bağlı olarak yosun ve balçık birikintilerinden arınmaya başladığı belirtilen doğa harikası gölde doğal yaşamın da yeniden canlanmaya başladığı gözleniyor.

Kurak bölgelerin suyla dolması, Bafa Gölü ve çevresini mesken tutan göçmen kuşlara da yeniden hayat verdi.

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Su Kaynakları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, AA muhabirine, gölün yüzey alanının yaklaşık 65 kilometrekare olduğunu söyledi.

Bafa”nın en derin noktasının 21 metreyi bulduğunu belirten Özçelik, göldeki su seviyesinin giren ve çıkan akıma bağlı değiştiğini dile getirdi.

Büyük Menderes Nehri”nin getirdiği atıklar nedeniyle gölün kirlendiğine dikkati çeken Özçelik, uzun süren kuraklığın ardından gelen kış yağışlarıyla Bafa”nın yeniden nefes almaya başladığını ifade etti.

“Durumun tersine dönmemesi için gerekli önlemler alınmalı”

Ceyhun Özçelik, kirlilik nedeniyle gölün etrafındaki çeşitli noktalardan kötü kokuların yayıldığını belirterek, “Özellikle yağışların etkisini göstermeye başlamasıyla durumun yavaş yavaş tersine dönmeye başladığını söyleyebiliriz. Geçtiğimiz hafta Bafa Gölü”nün bulunduğu bölgeye 8 ila 15 santimetre yağış düştü. Bu durum göl seviyesinin ciddi oranda artmasını sağladı. Buna bağlı olarak göl içerisindeki canlılık ve göçmen kuşların buradaki çeşitliliği arttı.” diye konuştu.

Bu dönemi toparlanma ve rehabilitasyon süreci olarak değerlendirmek gerektiğine dikkati çeken Özçelik, özellikle ilkbahar ve yaz aylarında durumun tersine dönmemesi için gerekli önlemlerin alınması uyarısında bulundu.

Özçelik, Bafa Gölü”nün onlarca kuş türüne ev sahipliği yaptığını, muhteşem bir görüntü ve yapıya sahip olduğunu, bunun gelecek kuşaklara aktarılması gerektiğini kaydetti.

Bu arada milattan sonra 3. yüzyıla kadar Ege Denizi”nin bir koyu olan ancak Büyük Menderes Nehri”nin getirdiği alüvyonların birikmesiyle göle dönüşen Bafa, “Latmos” olarak bilinen 8 bin yıllık kaya resimlerinin bulunduğu Beş Parmak Dağları”nın gölgesinde ziyaretçilerine eşsiz manzara keyfi sunuyor.

Kuş cenneti göl, balıkçıların yanı sıra foto safari için bölgeye gelen amatör ve profesyonel fotoğrafçıların da uğrak yerleri arasında bulunuyor.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


Avcılara desteklerin başladığı 2020″den beri 373 bini aşkın balon balığı yakalandı

Yumaklı, yazılı açıklamasında, iklim değişikliği ve küresel ısınmaya bağlı olarak Kızıldeniz”den Akdeniz”e yerleşen balon balıklarının, Ege ve Marmara”dan sonra yayılım alanlarını genişletip Karadeniz”e ulaşmalarının beklendiğini bildirdi.

Bakanlığın balon balığı avcılığının teşviki için 2020″de pilot çalışma başlattığını anımsatan Yumaklı, bu faaliyetlerin başarılı olması, toplum ve balıkçılar nezdinde ilgi uyandırması ve desteklemenin devamı için Cumhurbaşkanı Kararı ile 2021, 2022, 2023 ve 2024 yıllarını kapsayan “Balon Balığı Avcılığının Desteklenme Tebliği”ni uyguladıklarını vurguladı.

Yumaklı, istilacı olarak bilinen bu balığın stoka katılım oranını düşürmek ve üzerindeki av baskısının devamı için 2025-2026 yıllarında da balon balığı avlayan balıkçılara, kuyruk adedi başına doğrudan desteklemede bulunacakları bilgisini paylaşarak, “Daha büyük tehlike arz eden ve daha sık rastlanan benekli balon balığında (Lagocephalus sceleratus) destekleme fiyatı yüzde 100 artırılarak 12,5 liradan 25 liraya, diğer balon balığı türlerinde de yüzde 400 artırılarak 2,5 liradan 10 liraya çıkardık.” değerlendirmesinde bulundu.

Farklı sektörlerde değerlendiriliyor

Yakalanan balon balığı miktarına ilişkin de bilgi veren Yumaklı, şunları kaydetti:

“Desteklemenin başladığı tarihten itibaren toplam 373 bin 494 balon balığı yakalandı. Avlanan balon balıkları sayesinde yaklaşık 28 milyon 12 bin 50 adet yeni bireyin ekosisteme girişi engellendi. 2024 yılında da 14 milyon 214 bin yeni bireyin ekosisteme girişi engellendi. Balon Balığı Avcılığının Desteklenme Tebliği ile ayrıca balon balıklarının ilaç, deri, tekstil gibi sanayi kollarında değerlendirilerek ekonomiye kazandırılması yönünde düzenlemeler yapıldı.”

Yumaklı, böylece hem sucul biyoçeşitliliğin korunmasını hem de balıkçıların desteklenmesini sağladıklarına dikkati çekerek, sucul biyoçeşitliliğin ve su ürünleri kaynaklarının korunması amacıyla istilacı türlere karşı mücadelenin kararlılıkla devam edeceğini bildirdi.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


Eyüpsultan”da endişelendiren görüntü

İstanbul un Eyüpsultan ilçesi Pirinççi Mahallesi ndeki Varan Gölü olarak adlandırılan gölde, son günlerde çok sayıda ölü balık kıyıya vurdu. Çevredekiler göldeki ölü balıkların kıyıya vurmasından endişeli. habericireklam#300×250#110#right# Prof. Dr. Seyyal Ak, Mikrobiyolojik analizlerinin yapılması lazım, bunun üzerine konuşulması lazım. Bu yeraltı sularından gelen bir kirlilik olabilir. Yerüstü sularından akan bir kirlilik olabilir. Fabrika atıkları olabilir. İnsanların belli atık sularını oraya boşaltması sonucunda olabilir. Birçok nedeni var. Belli ki orada bir kirlilik sözkonusu ve bu kirliliğin sonucunda da balık ölümü var. Bunun bir an evvel sonuca ulaşması gerekiyor. Asla hafife alınmaması lazım. Canlı ölüyor. Bu sular diğer sularımıza da yer altından karışabilir. İnsan sağlığını, diğer hayvanların sağlığını da tehdit edebilir. Bu ölümlerin 2 senede bir tekrar etmesi soru işareti. Neden böyle oluyor? Bunların araştırılması lazım ifadelerini kullandı. Bölge sakinlerinden Harun Çokdüşünür, Sürekli geldiğimiz bir yer. Balık ölümlerini gördük. Normalde de göl bulanıktı ama bu kadar değildi. Şu an için ağır bir koku da var. Çok değişik bir koku var yani. Belki balıkların ölmesi ile de ilgili olabilir. Daha önce hiç böyle bir ölümle karşılaşmadım dedi. Çevrede sakinlerinden Ünal Kaplan, Göle ara sıra ailecek geliyoruz. Gölde balık ölümleri çok fazla. Balık tutmaya geldik normalde. Ama burayı gördükten sonra tutmaktan da vazgeçtik. Yetkililerin bu konuda duyarlı olup ilgilenmelerini istiyoruz. Ben yeni geldim ama daha önce de böyle olmuştu diye konuştu. Eyüpsultan Pirinççi Mahallesi Muhtarı Ali Yazıcı ise Buradaki mevzu pazartesi günü yaşandı. Bu olaya yosun patlaması diyorlar. Yosun patlamasından sonra ve balıklar öldü. Balıklar hava alamıyor. Alamadıkları için yüzeye çıkıyor. Yüzeye çıktıktan sonra da boğulma tehlikesi oluyor. İki gün sürüyor bu olay. İki gün sonra normale dönüyor şeklinde konuştu. Muhtar Yazıcı, Bu yosun patlaması için Büyükşehir Belediyesi nden geldiler. Analizlerini yaptılar. Devamlı iki senede bir veya bazen üç senede bir biz bunu yaşıyoruz. Yani yosunların patlamasından dolayı gelen bir mevzudur. Bunun herhangi bir tehlikesi yok. Dışarıdan gelenler, çevreden gelip de piknik yapanlar endişe duyuyor. Bizim burada yaşayanlar bu, durumu bilenler endişe yaşamıyor çünkü devamlı yaşadığımız bir mevzu. Bundan dolayı da herhangi bir sıkıntı yok dedi.

Source: Habertürk


Kaçakçılardan kurtarıldı, özgürlüğe kanat açtı

Şehirlerarası Otobüs Terminali nde bir kişinin elindeki kutunun içinde bulunan doğan yavrusu, tedavi için Antalya Doğal Yaşam Parkı na getirildi. Parkın veteriner kliniğinde ayaklarına iple bağlanmış halkalardan kurtarılan kuş, tedavi ve karantina sürecine alındı. Doğan yavrusu, yaklaşık 13 günlük sürecin ardından Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü yetkililerinin de katılımıyla doğal yaşam parkından 5 Ocak Dünya Kuş Günü öncesinde doğaya salındı. YARALI KIZIL ŞAHİN DE YENİDEN ÖZGÜR Doğal yaşam parkının kliniğine yaralı halde bulunarak getirilen kızıl şahinin de yaklaşık bir aylık tedavisi tamamlandı. Tedavisinin ardından uçma kafesine alınan ve rehabilitasyonu burada tamamlanan kızıl şahin de doğal yaşam alanına salındı. Doğan yavrusu ve kızıl şahinin özgürlüğe kanat açtığı anlar, AA ekibince görüntülendi. Antalya Doğal Yaşam Parkı Müdürü Aygül Arsun, 5 Ocak Dünya Kuş Günü dolayısıyla kuşları özgürlüklerine kavuşturduklarını söyledi. Doğal yaşam parkında 61 kuş türünün yaşadığını ifade eden Arsun, en çok ilgiyi flamingo, deve kuşu, ara papağanları ve ispinozların çektiğini dile getirdi. YAŞAM PARKININ RENKLİ KANATLARI İLGİ GÖRÜYOR Arsun, rengarenk kanatları ve güzel sesleriyle kuşların ziyaretçilerin izlemekten en çok keyif aldığı türler olduğunu söyledi. Doğadan gelen hasta ve yaralı hayvanların bakım ve rehabilitasyon hizmetlerini de yaptıklarını anlatan Arsun, 2024 yılında 1071 hayvanı kliniğimizde tedavi ettik. Bunların 802 sini doğal ortamına bıraktık. Antalya, kuşlar için göç yolu üzerinde bir bölge olduğu için çok sayıda yaralı kuş getiriliyor. Kuşlar, ekolojimizde ve doğal habitatımızda önemli bir yere sahip. Tohumların yayılması, doğadaki leşlerin ve kemirgenlerin temizlenmesi gibi çok faydaları var diye konuştu. Doğal yaşam parkının 650 dönüm arazi üzerine kurulu olduğunu belirten Arsun, Parkımızda yapay gölümüz de var. Doğal yaşam alanlarından ak balıkçıl, gri balıkçıl, karabatak, şahin, atmaca ve doğan gibi kuşlar da sık sık misafirimiz oluyor ifadelerini kullandı. Doğa Koruma ve Milli Parklar 6. Bölge Müdürlüğü Antalya Şube Müdürü İsmail Kaya da Antalya nın göçmen kuşların kullandığı güzergahta yer aldığını, bu nedenle kuş çeşitliliğinin fazla olduğunu söyledi. Kentte kaçakçılığa karşı da mücadele ettiklerini dile getiren Kaya, Sıkı takip yapıyoruz. Kamu kuruluşlarıyla işbirliği yaparak kuş ticareti yapan kişilere ceza uyguluyoruz. Yakaladığımız kuşları da doğal yaşam parkına getirip buradaki tedavilerinin ardından doğaya salıyoruz dedi.

Source: Habertürk


İmar planlarına erişim “E-Plan Otomasyon Sistemleri” uygulamasıyla yapılabilecek

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre, Bakanlığa bağlı Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğünce hizmete sunulan “E-Plan Otomasyon Sistemleri” uygulamasıyla, tüm imar planları dijital ortamda arşivlendi.

Yeni uygulamayla internet ve mobil uygulama ile askıdaki ve yürürlükteki imar planlarına erişilebiliyor. Ayrıca bu sistem ile imar planları üzerinde yapılan son güncellemeler ve askıya çıkarılan tüm imar planları için parsel sahipleri e-Devlet üzerinden bilgilendiriliyor.

Sistemde 25 bin kurumsal kullanıcı ve 250 binin üzerinde de kayıtlı mekansal plan bulunuyor.

Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürü Ömer Alan, uygulamayla ilgili açıklamasında, Türkiye”deki tüm imar planlarıyla ilgili askı süreçlerini ve kesinleşen planlarla ilgili tüm bilgilerin hem internet hem de mobil uygulaması üzerinden görülebileceğini belirtti.

Artık plan değişikliklerinde parsel maliklerinin e-Devlet kapısı üzerinden bilgilendirildiğini ifade eden Alan, itirazların da e-Devlet kapısı üzerinden yapabildiğini açıkladı.

“E-Plan Otomasyon Sistemi”nin ileri seviye bir coğrafi bilgi sistemi uygulaması olduğunu vurgulayan Alan, “Aynı zamanda akıllı şehirler için de çok önemli bir altlık oluşturacak, buna da son derece önem veriyoruz. Bu yazılım ve buna benzer yazılımlar akıllı şehirlerin de en önemli uygulamalarından biri haline gelecek. Bilgi erişiminde şeffaflığı sağlayacak.” değerlendirmesinde bulundu.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


ASELSAN Genel Müdürü Akyol”un, “Yılın Kareleri” oylamasının “Haber” kategorisinde favorisi “Her yer Filistin” oldu

Akyol, ASELSAN Gölbaşı Yerleşkesi”nde “Yılın Kareleri” oylamasında “Özgür Suriye”, “Haber”, “Doğal Yaşam ve Çevre”, “Günlük Hayat” ile “Spor” kategorilerinde yer alan 140 fotoğrafı inceledi.

“Özgür Suriye” kategorisinde Orhan Fatih Doğan”ın “Geri dönüş” fotoğrafına oy veren Akyol, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Uzun yıllardır mücadele eden Suriye halkının kazandığı zafer sonrasında artık özgür bir ülkeye akın akın dönüşlerinin fotoğraflanması bakımından anlamlı buluyorum. Yurtlarından edilmiş insanlar artık yeni yönetimin oluşturduğu demokratik, huzurlu bir ülkede yaşayabilme umuduyla Şam”a gidiyorlar. Kilometrelerce bir araç kuyruğu var. Ben bunu hem insanların vatanına hem de komşumuzun istikrara kavuşması bakımından bu yılın önemli sahnelerinden olarak değerlendirdim. Huzura ve istikrara kavuşmuş bir komşu ülkenin olması da Türkiye”yi en çok mutlu eden konulardan biri.”

“Gazze destek yürüyüşü anlamlı”

Akyol, “Haber” kategorisinde de Ali Atmaca”nın “Her yer Filistin” fotoğrafını seçerek, şunları söyledi:

“Gazze”de yaşanan insanlık dışı olaylar hepimizi üzüyor. İsrail devletinin insanları katletmesi ve dur durak bilmeden bunu devam etmesi herkesi üzüyor. Türkiye, devletiyle milletiyle dayanışma halinde elinden gelen bütün desteği sağlıyor. Son olarak 1 Ocak sabahı yapılan ve 100 binlerin katıldığı destek yürüyüşü de son derece anlamlıydı. Umarım bu yıl Gazze”ye de Filistin”e de Suriye gibi huzur gelir ve Filistin bağımsız bir devlet olarak yoluna devam eder. Oradaki acıları dindirmek için de ülke olarak elimizden gelen gayreti gösteriyoruz.”

Aynı kategoride Mehmet Emin Mengüarslan”ın “Mavi vatan savunması” fotoğrafına da oy veren Akyol, Efes-2024 Tatbikatı”nda Türk savunma sanayisi şirketlerinin adeta şov yaptığını ifade etti.

Burada 45″ten fazla yabancı heyetin de olduğunu aktaran Akyol, “Geldiğimiz seviyenin dünyadaki oyun değiştirici ordulardan biri tarafından kullanıldığında ne kadar etkileyici ve caydırıcı bir güç olduğunu tüm dünya görmüş oldu. Biz de buna katkı verdik, 100″den fazla ürünümüz burada kullanıldı.” dedi.

ASELSAN ürünleri her yerde

Akyol, “Doğal Yaşam ve Çevre” kategorisinde Şebnem Coşkun”un “Buzun üstünde, suyun altında” fotoğrafını oyladı.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının kutuplarda başlattığı çalışmanın son derece önemli olduğunu belirten Akyol, “Bilim ve teknolojinin gelişimini de gösteren sembolik konulardan biri. Buraya göreve giden araçlarda ASELSAN”ın da ürünleri var.” diye konuştu.

“Oğlum Arda Güler hayranı”

“Spor” kategorisinde Gökhan Balcı”nın “Şükür” başlıklı fotoğrafını seçen Akyol, milli futbolcu Arda Güler”in gol sonrası sevincine ilişkin şunları kaydetti:

“Milyonlarca çocuk Arda”nın peşinde. Herhangi bir şekilde bu kadar büyük bir kitleye ulaşmak kolay değil, örnek bir kişilik. Onun bu kadar kalabalık kitleye ulaşması ve örnek olması büyük bir olay. İyi bir sporcu olmasının yanı sıra çok beyefendi ve ahlaklı birisi. Benim oğlum 9 yaşında, o da Arda Güler hayranı. Onun örnek bir şahsiyeti seviyor olması, beni de ayrıca mutlu ediyor. Ben Beşiktaşlıyım, çocuğum Galatasaraylı. Galatasaray”ın bizim semtteki spor okulunda, karda kışta bıkmadan oynuyor.”​​​​​​​

Akyol, “Günlük Hayat” kategorisinde ise tercihini Ahmet Okatalı”nın “Görkemli gece” fotoğrafından yana kullandı.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


Obruğun genişleme anı kaydedildi

Sürüsünü araziye götüren Veysel Kaplan, Akıncılar Mahallesi”ndeki merada 50 metre çapı ve 7 metre derinliği ölçülen obruğu fark ederek, durumu yetkililere bildirdi.İncelemenin ardından obruk çevresinde tedbir alındı.Kaplan, AA muhabirine, yoğun sis olmasına rağmen obruk oluşan yerde bir toz bulutu fark ettiğini söyledi.Şiddetli gürültüyle çökmenin olduğunu anlatan Kaplan, ihbarda bulunduğunu, obruğun genişleme anını cep telefonu kamerasıyla kaydettiğini dile getirdi.Yeni oluşan obruğun yanında 5 metre çapında ve 2 metre derinlikte eski bir obruğun daha olduğu görüldü.

Source: Www.star.com.tr