Soykırım dansı
İsrailli sözde bir sanatçı konserinde sahnede arka planda Gazze soykırımını gösterirken katılımcıların insanın yüreğini burkan görüntüler eşliğinde dans etmesi dünya çapında infiale yol açtı. Siyonist zihniyetin sivil, asker, dinleyici, şarkıcı, işçi ve memur fark etmeksizin aynı olduğunu kanıtlayan rezil görüntülere dünyadan tepki yağdı. Sosyal medyadaki yorumlarda “Bunlar artık kirli siyonist zihniyet değil, bunlar soykırımcı” yorumları yapıldı. Yorumlarda İsrailli siyasetçiler, sanatçılar, gazeteciler ve sıradan halkın sık sık Gazze”de soykırım çağrıları yaptığı, çocuk ve kadınların barbarca katledilmesine destek verdiği hatırlatılarak insanlığın bu kirli zihniyeti cezalandırması için harekete geçmesi istendi. KATİLLERİ GİZLEYECEKLER Öte yandan İsrail”in 7 Ekim 2023″ten bu yana süren saldırılarında hayatını kaybeden Filistinli sayısı 46 bin 6 kişiye yükseldi. Gazze Şeridi”ndeki yaraların sayısı ise 100 bini aştı. İsrail ordusunun son 24 saatte Gazze Şeridi”nin çeşitli bölgelerinde gerçekleştirdiği “3 katliamda” 70 kişinin yaşamını yitirdiği, 104 kişinin yaralandığı belirtildi. Bu arada İsrail ordusu, uluslararası alanda yargılanmamaları önlemek için Gazze”de saldırılarında yer alan askerlerinin kimliklerini gizleme kararı aldı. Son olarak Brezilya”da Federal Mahkeme, 5 Ocak”ta Hind Receb Vakfı”nın (HRF) suç duyurusu üzerine 10 ülkede binden fazla İsrail askerine savaş suçu davası açtı. HASTANELER MEZARLIĞA DÖNÜYOR SINIR Tanımayan Doktorlar (MSF), Gazze Şeridi”nin güneyinde bulunan Nasır Hastanesi”nde yakıtın bitmesi nedeniyle yenidoğanların ve hastaların risk altında olduğu bildirildi. İsrail”in insanlık dışı saldırıları nedeniyle hastaneler bile mezarlığa dönmüş durumda. Uluslararası Kızılhaç Kızılay Dernekleri Federasyonu (IFRC), Gazze”deki ağır kış şartlarının, şiddetli yağmur ve selin binlerce kişinin koşullarını daha da kötüleştirdiğini belirterek, bölgeye acil erişim çağrısında bulundu. İŞGAL HARİTASINA TEPKİ İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), İsrail Dışişleri Bakanlığı”nın sosyal medya hesaplarından Bilad-üş Şam ülkeleri olarak tanımlanan Filistin, Ürdün, Lübnan ve Suriye topraklarını, İsrail”in “tarihi sınırları” içinde gösteren bir harita yayımlanmasını kınadı. ABD”YE GÖRE SUDAN”DA SOYKIRIM VAR GAZZE”DE YOK ABD yönetimi, Sudan”daki Hızlı Destek Kuvvetleri”nin (HDK) soykırım suçu işlediğinden emin olduklarını, ancak İsrail”in Gazze”deki saldırılarının soykırım olarak değerlendirilemeyeceğini savundu.
Source: Sabah
Şikâyetler artıyor Tiktok yasaklanıyor
Dünyaca ünlü dijital platformlardan biri olan Tiktok uygulaması, ABD”de yasaklanmanın eşiğinde. Hindistan ve Nepal”de tamamen yasak olan Tiktok, Rusya”da ağır para cezaları ödüyor. Kanada”da ise hükümet tarafından verilen mobil cihazlarında Tiktok kullanımı yasak. Romanya”da başkanlık seçimlerinin sonuçları, platformun yabancı etki yaymak için kullanıldığına dair endişeler nedeniyle iptal edildi. Arnavutluk, bir gencin internet üzerindeki tartışma sonrası birini bıçaklayarak öldürmesinin ardından TikTok”u bir yıl süreyle yasakladı. BİRÇOK ÜLKEDE YASAK Dünyaca ünlü dijital platformlardan biri olan Tiktok uygulaması, ABD”de yasaklanmanın eşiğinde. Hindistan ve Nepal”de tamamen yasak olan Tiktok, Rusya”da ağır para cezaları ödüyor. Kanada”da ise hükümet tarafından verilen mobil cihazlarında Tiktok kullanımı yasak KANADA KISITLADI Hindistan hükümeti, 2020 yılında Çin ile süregelen jeopolitik gerilimin sınır boyunca yaşanan çatışmalara dönüşmesinin ardından uygulamayı yasakladı. Tiktok, Hindistan”da uygulama mağazalarından kaldırıldı ve web sitesi engellendi. Nepal”de ise yetkililer, hükümetin “toplumsal uyumu bozucu nefret söylemi” olarak tanımladığı içerikleri sınırlamayı reddetmesi nedeniyle Tiktok”u neredeyse bir yıl süreyle çevrimdışına aldı. Rusya hükümeti ise toplumsal dengeleri bozduğu gerekçesiyle Tiktok”a ağır para cezaları verdi. Rus mahkemeleri tarafından şu ana kadar toplam 90 bin dolar ceza verildi. Tayvan, uygulamayı 2019 yılında hükümet cihazlarında yasakladı. Kanada”da Tiktok, hükümet tarafından verilen mobil cihazlarda zaten yasaklanmıştı.
Source: Sabah
“Kanada, ABD”nin 51. eyaleti olmayacak”
Kanada Başbakanı Trudeau, CNN”de katıldığı programda kendisine “eyalet valisi” şeklinde hitap eden Trump”a cevap verdi.Trump”ın, Kanada”nın ABD”nin 51. eyaleti olması gerektiği yönündeki açıklamasına, “Bu olmayacak.” diye karşılık veren Trudeau, iki ülke arasındaki asıl konunun gümrük vergileriyle ilgili düzenlemeler olduğunu savundu.Trudeau, ABD”nin Kanada ekonomisine zarar verebilecek bir güç olduğunu ancak ilave gümrük vergileriyle Kanada ürünlerinin önünün kesilmesi durumunda bundan Amerikalı tüketicilerin de zarar göreceğini söyledi.Kanada Başbakanı, şöyle konuştu:”Kanadalılar Kanadalı olmaktan büyük gurur duyuyor. Kendimizi en kolay tanımlama yollarımızdan biri de Amerikalı olmadığımızdır. ABD Başkanı”nın Kanada ekonomisine zarar vermek için yapacağı her şey aynı zamanda Amerikalı tüketicilere de zarar verecektir. Eğer birlikte çalışırsak daha iyisini yaparız, buna eminim.”ABD”nin seçilmiş başkanı Trump, önceki günkü açıklamasında, Kanada”nın ABD”nin 51. eyaleti olması gerektiği yönündeki açıklamalarını yineleyerek, “Biz onlardan daha fazlasına sahibiz ve onların hiçbir şeyine ihtiyacımız yok. Dolayısıyla neden Kanada”yı korumak için yılda 200 milyar dolar kaybediyoruz?” ifadesini kullanmıştı.
Source: Www.star.com.tr
Selahaddin E. Çakırgil yazdı: Trump, Biden”ın komik hallerine, şimdiden düşmüşe benziyor!
Trump, 4 yıl önce, örneği olmayan şekilde taraftarlarını Kongre binası Capitol”ü basmaları için tahrik ederek, 6 kişinin ölümüne de yol açan büyük karışıklıklarla vesile olduktan ve sonuçsuz kalan yargılama sürecinden sonra Beyaz Saray”a dönmeye ve yeni başkanlık dönemine hazırlanırken; geçen hafta, Florida”daki ikametgâhında, özellikle dış siyaset gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulunmuş ve Suriye”deki yaklaşık 2 bin Amerikan askerini geri çekip çekmeyeceği sorusuna, “Bunu size söylemeyeceğim, çünkü bu bir askerî stratejinin parçası.. Ancak şunu söyleyebilirim ki, bu Türkiye ile ilgili bir durum..” karşılığını verirken, “President (Başkan) Erdoğan, benim dostum ve saygı duyduğum biri. Onun da bana saygı duyduğunu düşünüyorum.” ifadesini de eklemiş sözlerine..Nice muhataplarına patavatsız hitaplarıyla bilinen Trump”ın bu sözlerine bu satırların sahibi gibi, Tayyib Bey de “Tabiî.. Tabiî..” dercesine, tebessüm etmiştir herhalde..Bu durum, medya organlarında tabiatıyla ilgi odağı oldu.. Bizde, ekranlardaki tartışmalarda da, konu çeşitli yönlerden ele alındı, alınmakta..Diplomatik irtibatlarda taraflar bazen, “Dostum/ aziz dostum” veya “Kardeşim/ değerli kardeşim” gibi ifadeler kullanırlar.Bunlar, diplomasinin gereklerindendir.. Çünkü, diplomatik görüşmelerde, herhalde, hiç kimse, muhatabına, “Baş düşmanım!.” diye hitap etmez..*Ayrıca, ekleyelim ki, Amerikan diplomasisinde son yıllarda, muhataplara, soyadlarıyla değil, ilk ismiyle ve hiç bir saygı ifadesi kullanmadan hitap edilmesi de gelenek haline geliyor.. Meselâ Trump, Tayyip Bey”e sadece “Tayyip” ve o da ona, “Donald” derse; bundan, “şeklî samimiyet gösterisi” ötesinde bir mana aramamak gerekir.*Trump”ın sözlerinin asıl önemli olan kısmı, onun, “Amerikan askerî stratejisi” ile ilgili olarak işaret ettiği bölümdür.Nitekim, şu anda da, Amerikan emperyalizmi, Suriye”de Fırat”ın doğusundaki bölümde, “(DAİŞ”e karşı savaşı devam ettirmek bahanesiyle) PKK”yla yeni düzenlemeler” arayışında..*Ama, Birleşik Amerika”nın yeni dönem yöneticileri yeni sürprizler sergileyecekler gibi..Trump, bir taraftan 1905″lerde yapılabilmesindeki özel durumu itibariyle meşhur Panama Kanalı”nın işletilmesinden rahatsız olduklarını belirterek, 80 bin km. karelik kadar olan Panama”ya, “askerî bir müdahalede bulunma ihtimali”ni de reddetmiyor.Diğer taraftan Danimarka Krallığı”nın elinde olup, ABD”den 2,5 misli daha büyük olan ve sadece 60 bin kadar nüfusun yaşadığı, buz adası Grönland”ın kendi güvenlikleri açısından, Amerika”nın elinde olması gerektiğini de söylüyor Trump.. Büyük oğlunu da Grönland”a gönderip, oradaki insanlara, “Sizlere iyi davranacağız..” şeklinde konuştuğu bildiriliyor..Trump, bununla da yetinmeyip, aslında İngiltere Krallığı”na bağlı olan ve Londra”dan vazifelendirilen bir Genel Vali tarafından idare olunan ve ABD”nin tamamından 800 bin km. kare daha büyük bir coğrafyaya sahip Kanada”nın da 51″inci eyalet olarak ABD”ye bağlanması gerektiğinden söz ederek, bunun gerçekleşmesi halinde, daha güçlü “bir millet” olarak yaşayacaklarını ileri sürüyor.İngiltere bu konuda henüz sessizliğini korumakta.. Ama, Kanada Başbakanı Justin Trudeau istifa kararı aldı.. Daha da ilginç olan, Trump”ın en güçlü destekçisi ve “dünyanın en büyük milyarder”i olarak tanıtılan Elon Musk”ın , Trudeau”ya, “Kızım” diye hitap etmesi, “Kızım, sen artık, Kanada kumandanı değilsin, ne söylediğinin önemi yok..” diye bir mesaj göndermesi, diplomasinin çığırından iyice çıktığının işareti sayılıyor..*Bu kadar değil..Trump”ın , “Meksika Körfezi” (Golf of Mexico) isimlendirmesi yerine “Amerikan Körfezi”/ “American Golf” denilmesinin kulağa daha hoş geleceğini belirtmesi de ayrı bir tahayyül.. Ama, Meksika Başkanı Mss. Claudia Sheinbaum, bu isimlendirmeye karşı kesin bir tavır takınmış ve miladi -1600″lü yıllarda bugünkü bütün Kuzey Amerika”nın, “Meksika Amerikası” olarak isimlendirildiğine dair tarihî haritaları göstermiş..*Evet, 20 Ocak günü yeni Amerikan Başkanı olarak tekrar işbaşına geçecek olan kişinin, yaşlılığından dolayı çok alay ettiği selefi Biden”ın traji-komik durumlarına daha şimdiden giriftar olduğu anlaşılıyor..*Bu arada, Trump”ın, kendi internet sitesi “Truth”ta, Columbia Üni. profesörlerinden “Jeffrey Sachs”ın, İsrail Başbakanı Netanyahu”nun Amerika”yı, Birleşik Devletleri”ni İran”la savaşa sürüklemeye çalıştığı”na açıklamalarının yer aldığı bir videodan bahsetmesi de ilginçti.”İsrael Times” gazetesi de, Trump”ın, Profesör Jeffrey Sachs”ın konuşmasının bir bölümünü paylaşırken, “Sacks”ın, Irak”a Barack Obama yönetimi zamanında yapılan askerî müdahale için, “Bu savaş nereden çıktı?” sorusunu gündeme getirdiğini; “Bu savaş aslında Netanyahu”dan geldi.” şeklindeki sözlerini aktarıyor..Bu paylaşıma göre, bu ünlü Amerikalı profesör diyor ki: “1995”ten bu yana Netanyahu, Hamas ve Hizbullah”tan kurtulmanın tek yolunun onları destekleyen hükümetleri devirmek olduğu teorisini söylüyordu. Bu hükümetler arasında o zaman için, Irak, Suriye ve İran yer alıyordu..(Sachs devamla) “Bu kişi (Netanyahu) takıntılı birisi ve hâlâ, bizi İran”la hemen savaşa girmeye zorlamaya çalışıyor. Bunu söylediğim için üzgünüm, o gerçekten bir haramzâde (p.ç)! Bizi sonsuz savaşların içine soktu ve Amerikan siyasetinde sahip olduğu güç sayesinde isteklerini yerine getirdi..” diyor.Bazı çevreler, bu açıklamanın, Trump tarafından paylaşılmasını, Türkiye”den sonra, “İran”a da bir “zeytindalı” uzatmak” manasına anlaşılabileceğini belirtmekteler..Denilebilir ki, Trump ve çevresi, ilk planda, Panama, Kanada, Grönland, Meksika gibi yakın çevrelerini tahkim edip, sonra “2. Roma İmparatorluğu”nu kurmak” hayaline yelken açmayı deneyecekler gibi.. Ya da, “Ben yakın çevremle meşgulüm..” havası verip, ilgisizmiş gibi davranarak, Müslüman coğrafyalarındaki hassas konuları “oldu-bitti”lerle halletmek ve, birilerini gafil avlamak entrikası hazırlamakta!!.”Müslüman halklar ve başlarındaki rejimler, çeşitli mülâhazalarla, bu oyuna gelirler mi, dersiniz?
Source: Selahaddin E. Çakirgi̇l
Filiz Katman yazdı: Batı ittifakı çökü…
Almanya Fransa”ya katılarak Donald Trump”ı Grönland”ın kontrolünü NATO müttefiki Danimarka”dan alma tehditlerine karşı uyardı”BBCAlmanya Başbakanı Olaf Scholz, ABD”nin Grönland”ı Danimarka”dan alma girişimine karşı Avrupa Birliği üye ülkelerini birlik olmaya çağırdı:”Sınırlar zorla değiştirilmemelidir. Bu ilke ister Doğu”da ister Batı”da olsun, her ülke için geçerlidir. Avrupa”daki ortaklarımızla yapılan görüşmelerde, ABD”nin son açıklamalarına dair bir huzursuzluk var. Açık olan şu: Birlikte durmalıyız”Trump”ın “Batı” ittifakını çöküşe götürmeye namzet açıklamaları birbiri peşi sıra gelirken tepki Atlantik”in karşı kıyısından gelmekte gecikmedi.Önce Fransa ardından Almanya okyanusun ayırdığı iki kıtanın arasını daha da açan açıklamalar yaparken fiili hamle ise olayın bizzat muhatabından geldi.Danimarka ordusuna bağlı özel kuvvetler, Grönland”da savunma tatbikatı gerçekleştirmiş.Ha tabii konuyla ilgili bugüne kadar derinlerde kalmış bilgiler de su yüzüne çıkmaya başladı.Meğerse Danimarka daha önce İniutlara sormadan ABD üssü açılmasına izin vermiş: İniut halkı bağımsız olmak istiyormuş.İnsan düşünmeden edemiyor. Acaba 47. ABD Başkanlığı onanan Donald J. Trump acaba bir “sondaj” sonrası mı bu beyanatları vermeye başladı ki o da yetmedi oğlunun adaya indiği görüntüler sosyal medyada oldukça ilgi gördü.Herkes bu işin sonu sıcak çatışmaya varır mı diye düşünürken Donald J. Trump, Danimarka”ya yüksek gümrük vergileri uygulayabileceğini söyledi.Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen de ABD”nin seçilmiş Başkanı Donald J. Trump”a, Grönland konusunda verilecek yanıtı görüşmek üzere parlamentodaki siyasi parti liderlerini olağanüstü toplantıya davet etti.Yani mesele karşılıklı hamlelerle süreceğe benziyor ama işin en can alıcı noktası Arktik”e kıyısı olup Kuzey Atlantik İttifakı NATO”ya üye olmayan İsveç ve Finlandiya”yı üye yapmak için Biden döneminde canhıraş uğraşan ABD, bu kez Trump döneminde ittifakı çatırdatmaya yönelik hamlelerini önce Kanada şimdi ise Danimarka ile atışarak ilk Trump döneminde kıvılcımını çaktığı “güven bunalımı”nı derinleştirdikçe derinleştiriyor.Demem o ki Transtlantik”i zor günler bekliyor…
Source: Filiz Katman
Dünya ve Türkiye”de son durum ne? Küresel ısınma alarm veriyor, uzmanlar uyardı: Kritik eşik aşıldı!
2024 yılı, küresel ısınma konusunda önemli bir dönüm noktası olarak tarihe geçti. Avrupa”nın Copernicus İklim Değişikliği Servisi tarafından yayımlanan verilere göre, 2024 yılı, sanayi öncesi seviyelere kıyasla 1,6 derecelik bir sıcaklık artışıyla kayıtlara geçen en sıcak yıl oldu. Bu durum, 2015 Paris İklim Anlaşması”nda belirlenen 1,5 derece sınırının ilk kez aşılması anlamına geliyor.
Küresel durum ve uzman görüşleri
Copernicus direktörü Carlo Buontempo, bu sıcaklık artışının iklim değişikliğinin hızlanmasına dair önemli bir işaret olduğunu belirterek, “Gördüğümüz ısınmayı açıklamak için metaforlarım tükeniyor” dedi.
2024″te dünya genelinde gözlenen seller, sıcak hava dalgaları ve diğer iklim felaketlerinin, karbondioksit ve metan artışından kaynaklanan iklim değişikliğiyle açıkça bağlantılı olduğu ifade edildi.
Reading Üniversitesi”nden iklim araştırmacısı Patrick McGuire, “1,5 dereceye ulaşmak, yıkıcı bir zincirleme reaksiyonda ilk domino taşının düşmesini izlemek gibi. Daha sıcak bir dünya daha şiddetli fırtınalara, daha uzun kuraklıklara ve daha ölümcül sıcak hava dalgalarına yol açacak” diyerek uyardı.
Türkiye’de durum
Türkiye”de 2024 Aralık ayı sıcaklıkları, 1991-2020 normallerine kıyasla 1,3 derece artışla 6,1 derece olarak ölçüldü. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün raporuna göre, Aralık ayının en düşük sıcaklığı -26,8 derece ile Erzurum’da, en yüksek sıcaklık ise 26 derece ile İnebolu’da kaydedildi.
Türkiye”nin batı ve güney bölgelerinde sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi dikkat çekerken, diğer bölgelerde normallere yakın değerlere ulaşıldı. Özellikle Edirne, Tekirdağ, Bursa, İzmir ve Muğla gibi illerde sıcaklık artışları belirgin bir şekilde hissedildi.
Küresel ve yerel sonuçlar
2024″te gözlemlenen sıcaklık artışları, küresel ölçekte daha fazla ekstrem hava olayına yol açarken, Türkiye”de de sıcaklık değerlerinin mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi iklim değişikliğinin etkilerini daha net bir şekilde hissettiriyor.
Source: Dünya Gazetesi
AB siyasetçisinden Musk”a: Deli gibi yalan söylüyor
ABD Seçilmiş Başkanı Donald Trump ın en büyük destekçilerinden olan Elon Musk ın Avrupa siyasetine olan müdahaleleri gündemde yer almaya devam ediyor. Elon Musk ın özellikle İngiltere ve Almanya siyasetiyle ilgili yorumları ve X adını verdiği Twitter uygulamasına sahip olması nedeniyle kamuoyu yaratma konusundaki geniş imkanları; Avrupa siyasetindeki dengeyi etkileyen unsurlar olarak olarak öne çıkıyor. ABD li milyarder sosyal medya platformunda yaptığı açıklamada, AB önce benim Başkan Donald Trump ile online bir sohbet yapmamı engellemeye çalıştı. Şimdi de insanların Almanya nın bir sonraki şansölyesi olabilecek Alice Weidel ile konuşmasını engellemek istiyorlar. Bu adamlar demokrasiden gerçekten nefret ediyor. ifadelerini kullandı. Eylül ayında Avrupa Komisyonu üyeliğinden ayrılan ancak AB nin önde gelen siyasetçilerinden olmaya devam eden Thierry Breton ise, Musk ın deli gibi yalan söylediğini ifade etti: Şimdi Bayan Weidel e bir mektup gönderdiğim için Musk AB nin insanların sohbet etmesini engellemek istediğini söylüyor. Burada bilgiyi çarpıtıyor. Deli gibi yalan söylüyor. Kimse Trump la görüşmesini engellemeye çalışmadı, kimse de Almanya temasını engellemeye çalışmıyor. Avrupa da ifade özgürlüğü her şeyden önemlidir, tüm üye ülkelerde genel demokrasi için, mahkemeler için son derece önemlidir, dokunulmaz bir şeydir. Musk ın AfD ye desteği Musk ın önümüzdeki ay Almanya da yapılacak seçimler öncesinde Nazi sempatizanı aşırı sağcı AfD nin lideri Alex Wiedel i desteklediğini duyurmuş ve onu Almanya nın kurtuluşunun anahtarı olarak gördüğünü söylemişti. Haziran ayındaki Avrupa Parlamentosu seçimlerinde AfD yüzde 20 yi aşarak Almanya nın en çok oy alan ikinci partisi konumuna çıkmıştı. Almanya Federal Seçimleri için yapılan anketlerde de oy oranını kormuş gözüküyor. Musk ve Wiedel arasındaki röportajda öne çıkanlar Elon Musk ın Alice Weidel ile sohbetindeki 5 başlık öne çıktı. Bunlar şöyle: Almanya nükleer enerjiden aşamalı olarak vazgeçen tek ülke. Almanya tüm OECD ülkeleri arasında en yüksek vergilere sahip ülke. Gençler daha iyi bir eğitim sistemi için AfD ye oy veriyor. Hitler bir komünistti. Bill Gates koronavirüs pandemisi sırasında kendi mRNA aşısını satmaya çalıştı Musk kısa bir süre önce Breton la da sinir bozucu diye dalga geçmişti. Bu tartışma, Musk ın son haftalarda başlattığı ve Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer ile Almanya Başbakanı Olaf Scholz a yönelik saldırıları da içeren ve Avrupa da öfke uyandıran serinin sonuncusu. Breton, liderleri yanlış bilgi ve nefretin yayılması konusunda seslerini yükseltmeye çağırdı. Özellikle bugünlerde liderliğe ihtiyacımız var. Avrupa ancak güçlü bir liderliğe sahip olursak işe yarar dedi. X, Breton tarafından şekillendirilen DSA kapsamında Avrupa Komisyonu tarafından soruşturma altında. Musk, Avrupa siyasetini hedef alıyor Elon Musk, son dönemde Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer ve iktidardaki İşçi Partisi başta olmak üzere birçok konuda Birleşik Krallık ı, aynı zamanda Almanya Şansölyesi Olaf Scholz u ve Almanya merkez solunu hedef alan paylaşımlar yapmıştı. Musk, sahibi olduğu X teki hesabında yaptığı ankette, ABD nin İngiliz halkını zalim hükümetten kurtarıp kurtarmaması gerektiği sorusunu yöneltmişti. Elon Musk ayrıca, İngiltere nin özgürleştirilmesi gerektiği şeklinde paylaşımlarda bulunmuştu. Başbakan Starmer, bu paylaşımlara ilişkin gazetecilerin kendisine yönelttiği sorulara verdiği yanıtta, isim vermeden Musk ı işaret ederek yalan ve yanlış bilgi yaydığını söylemişti. İngiltere Parlamentosundaki Liberal Demokratlar partisinin lideri Ed Davey de Musk ın ülkesi hakkında hiçbir şey bilmediği halde demokrasisine müdahale ettiğini belirterek, ABD nin Londra Büyükelçisi Jane Hartley nin Dışişleri Bakanlığına çağrılmasını istemişti. Alman Hükümet Sözcü Yardımcısı Christiane Hoffmann, Elon Musk ın açıklamalarıyla ülkede yapılacak genel seçimleri etkilemeye çalıştığını belirtti. Başbakan Olaf Scholz ise Musk ın açıklamaları karşısında sakin kalınması gerektiğini vurgulayarak, İfade özgürlüğümüz var ve bu multi milyarderler için de geçerli. İfade özgürlüğü, doğru olmayan ve iyi siyasi tavsiyeler içermeyen şeyler söylemeye izin verildiği anlamına da gelir. değerlendirmesinde bulundu. Almanya Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanı Robert Habeck de Musk a tepki göstererek, Bay Musk, demokrasimizden elinizi çekin. çağrısında bulundu. Musk ın Avrupa da aşırı sağcı partilere destek veren paylaşımları tepki çekmiş ve Avrupalı liderler, milyarderi seçimlere ve ülkelerin iç işlerine müdahale etmekle suçlamıştı. Avrupalı siyasetçiler, Avrupa Parlamentosu milletvekilleri ve uzmanlar, Musk ın sosyal medyada aşırı sağı öven paylaşımlarına karşı AB ye harekete geçme çağrısında bulunmuştu.
Source: Habertürk
Eski İskoçya Bölgesel Başbakanı Yusuf, Musk ve aşırı sağ ile mücadele edilmesi gerektiğini belirtti
Yusuf, X”ten yaptığı paylaşımda, son dönemde İngiltere Başbakanı Keir Starmer başta olmak üzere birçok konuda İngiltere”yi hedef alan açıklamalarda bulunan Musk”a tepki gösterdi.
Aşırı sağcı lider Weidel ile Musk”ın X”teki canlı yayını Alman medyasında eleştirildiAlman aşırı sağcı lider Weidel, Musk”la X canlı yayınında İslam karşıtı söylemlerde bulunduBelçika Başbakanı De Croo, AB Komisyonunun Musk”a karşı harekete geçmesini istediEski AB Komisyonu üyesi Breton”a göre, X”in Avrupa”da yasaklanması hukuki olarak mümkünAvrupalı uzmana göre, Elon Musk”ın eylemleri aşırı sağı “normalleştirmeyi” amaçlıyor
Eski İskoç lider, Tesla ve X”in sahibi Musk”ın durdurulması gerektiğini vurgulayarak, “Bu sadece bir tweet ya da bireyle ilgili değil. Bu küresel olarak gördüğümüz bir modelle ilgili. Devasa platformlara sahip güçlü bireyler zararlı söylemleri güçlendiriyor. Ön yargıları normalleştiriyorlar ve dezenformasyon yayarak bölünme yaratıyorlar.” ifadesini kullandı.
İngiltere”de Temmuz 2024″te yaşanan aşırı sağcı şiddet eylemlerini körüklemekle itham ettiği Elon Musk”ın “dünyanın en tehlikeli adamlardan biri” olduğu yönünde uyarılarda bulunduğunu hatırlatan Yusuf, şu değerlendirmede bulundu:
“O zamandan bu yana yaptığı her şey sadece bu görüşü pekiştirdi. Sahip olduğu milyarları Beyaz Saray”a girmek için kullanmakla kalmadı, şimdi de İngiltere”nin demokratik yollarla seçilmiş Başbakanı”nı devirmeye çalışarak demokrasiyi yıkmaya çalışıyor. Peki Musk”ı motive eden nedir? Endişe verici şekilde, dünyanın en zengin adamı için itici güç, Müslüman karşıtı nefretin yönlendirdiği aşırı sağ görüşler gibi görünüyor. Musk”ı ve aşırı sağı görmezden gelmek seçenek değil. Onlarla mücadele etmeli ve bölücü retorikle yüzleşmeliyiz.”
Elon Musk ile Avrupa arasındaki kavga büyüyor
ABD”nin 47. başkanı seçilen Donald Trump”ın yeni yönetiminde de yer alacak Musk”a yönelik tepkiler, aşırı sağcı AfD partisini öven ve bazı Avrupalı siyasetçileri de hedef alan paylaşımlarıyla başlamıştı.
Musk”ın Avrupa”da aşırı sağcı partilere destek veren paylaşımları tepki çekmiş ve Avrupalı liderler, milyarderi “seçimlere ve ülkelerin iç işlerine müdahale etmekle” suçlamıştı.
Avrupalı siyasetçiler, Avrupa Parlamentosu milletvekilleri ve uzmanlar, Musk”ın sosyal medyada aşırı sağı öven paylaşımlarına karşı AB”ye harekete geçme çağrısında bulunmuştu.
Musk, X hesabında sıklıkla İngiltere”yi hedef alan paylaşımlar yapıyor
Elon Musk, son dönemde İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve iktidardaki İşçi Partisi başta olmak üzere birçok konuda İngiltere”yi hedef alan paylaşımlar yapmıştı.
Musk, sahibi olduğu X”teki hesabında yaptığı ankette, “ABD”nin İngiliz halkını “zalim hükümetten” kurtarıp kurtarmaması” gerektiği sorusunu yöneltmişti. Elon Musk ayrıca, “İngiltere”nin özgürleştirilmesi gerektiği” şeklinde paylaşımlarda bulunmuştu.
Başbakan Starmer, bu paylaşımlara ilişkin gazetecilerin kendisine yönelttiği sorulara verdiği yanıtta, isim vermeden Musk”ı işaret ederek “yalan ve yanlış bilgi yaydığını” söylemişti.
İngiltere Parlamentosundaki Liberal Demokratlar partisinin lideri Ed Davey de Musk”ın ülkesi hakkında hiçbir şey bilmediği halde demokrasisine müdahale ettiğini belirterek, ABD”nin Londra Büyükelçisi Jane Hartley”nin Dışişleri Bakanlığına çağrılmasını istemişti.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
Yılmaz: Türk basını, hakikatin sesi olmak için zorlukların tam ortasına adım atmıştır
Yılmaz, sosyal medya hesabından 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla video mesaj yayımladı.Toplumun tarafsız, hızlı ve doğru bilgilendirilmesini sağlayan basın mensuplarının 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü”nü kutlayan Yılmaz, gazeteciliğin, sadece bir meslek değil aynı zamanda hakikatin peşinde yorulmadan koşmanın ve toplumsal vicdana ses olmanın onurlu bir mücadelesi olduğunu söyledi.Yılmaz, basın mensuplarının gece gündüz demeden haberleri topluma ulaştırdığını dile getirerek, gazetecilerin omuzlarında sadece bir kamera değil doğru ve hızlı haber ulaştırmanın sorumluluğunu da taşıdıklarını vurguladı.Gazetecilerin bazen bir zafer anını, bazen bir açılışı, bazen de çatışma ya da kriz anlarını belgeleyerek herkesin sesi olduklarına işaret eden Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:”Toplumsal olayları olduğu gibi yansıtarak demokratik süreçlere önemli katkılar sağlıyorsunuz. Bu katkılar, hızla değişen dünya düzeninde ve iletişim teknolojilerinin sunduğu yeni imkanlarla birlikte bu vazifeniz daha kritik hale gelmiştir. İletişim teknolojilerindeki köklü değişim, bilgi üretim ve erişim olanaklarını arttırmıştır. Doğru bilgiyi yanlıştan ayırt etmenin iyice zorlaştığı günümüzde evrensel meslek ahlakı, demokratik değerler ve hukuk çerçevesinde mesleğini icra eden gazetecilerin kıymeti katbekat artmıştır.Bilgi kirliliği ve dezenformasyon saldırılarına karşı, Türkiye İletişim Modeli”nin temelinde yatan doğruluk ve tarafsızlık ilkeleri, basın mensuplarımızın emekleriyle daha da güçlenmektedir. Ulusal ve yerel basın, hakikatin savunucusu olarak toplumun doğru ve tarafsız bilgilendirilmesinde birbirini tamamlayan iki temel sütundur.”- “TÜRK BASINI, HAKİKATİN SESİ OLMAK İÇİN ZORLUKLARIN TAM ORTASINA ADIM ATMIŞTIR”Ulusal basın, toplumu geniş çapta bilgilendirerek ülke gündemini şekillendirirken yerel basının, bölgesel dinamikleri yansıtarak o coğrafyanın hafızası olduğunu dile getiren Yılmaz, yerel basının fedakar mensuplarının kendi bölgelerinde halkın sesi, aynı zamanda yerel kalkınmanın, kültürel zenginliğin ve dayanışmanın da mimarları olduğunu vurguladı.Cevdet Yılmaz, şunları kaydetti:”Türk basınının son yıllarda uluslararası alanda ortaya koyduğu başarılar, hepimiz için büyük bir gurur kaynağıdır. Çatışma bölgelerinde ve kriz anlarında sergilediğiniz cesaret ve kararlılık, yalnızca ülkemizin değil tüm dünyanın takdirini kazanmıştır. Gazze”den Suriye”ye, Karabağ”dan Ukrayna”ya kadar pek çok farklı coğrafyada Türk basını, hakikatin sesi olmak için zorlukların tam ortasına adım atmıştır. Yaptığınız haberler, görünmeyen gerçekleri gün yüzüne çıkarırken mazlumların sesi olmuş ve vicdanlara dokunmuştur. Sahadaki varlığınız, yeri geldiğinde hayatınızı riske atarak yaptığınız haberler, dünyaya ulaşması gereken gerçekleri ulaştırmış ve pek çok insanın göz ardı ettiği trajedilere ışık tutmuştur.”Türk basınının fikri takip noktasında ilkeli tutumunun, birer mesleki başarı olmanın ötesinde, insanlık için bir vicdan görevi olarak da tarihe geçtiğini belirten Yılmaz, bu süreçte sadece haber üretmekle sınırlı kalmayıp uluslararası medyada da etkin şekilde yer alınmasının, Türkiye”nin iletişim gücünü ve hakikat mücadelesindeki kararlılığını gözler önüne serdiğini vurguladı.Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, basının aktardığı hikayelerin, yalnızca sayfaları dolduran haberler değil toplumsal hafızaya kazınan, insanların kalplerinde yankı bulan birer hakikat çağrısı olduğunu dile getirerek, “Bu vesileyle, çatışma bölgelerinde görev yaparken yaşamlarını kaybeden basın mensuplarını rahmetle anıyor, halen sahada hakikat uğruna mücadele veren tüm gazetecilere şükranlarımı sunuyorum. 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü”nüzü kutluyor, sizlere sağlık, mutluluk ve başarı dolu bir yıl diliyorum.” ifadelerini kullandı.
Source: Www.star.com.tr
AB”ye aşırı sağı destekleyen Elon Musk”a karşı harekete geçmesi için baskı artıyor
ABD”nin 47. başkanı seçilen Donald Trump”ın yeni yönetiminde de yer alacak Musk”a yönelik tepkiler, aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisini öven ve bazı Avrupalı siyasetçileri hedef alan paylaşımlarıyla başladı.
Eski İskoçya Bölgesel Başbakanı Yusuf, Musk ve aşırı sağ ile mücadele edilmesi gerektiğini belirttiAşırı sağcı lider Weidel ile Musk”ın X”teki canlı yayını Alman medyasında eleştirildiAlman aşırı sağcı lider Weidel, Musk”la X canlı yayınında İslam karşıtı söylemlerde bulunduBelçika Başbakanı De Croo, AB Komisyonunun Musk”a karşı harekete geçmesini istediEski AB Komisyonu üyesi Breton”a göre, X”in Avrupa”da yasaklanması hukuki olarak mümkünAvrupalı uzmana göre, Elon Musk”ın eylemleri aşırı sağı “normalleştirmeyi” amaçlıyorAlman uzmana göre Elon Musk şubattaki seçimleri manipüle etmeye çalışıyorİngiliz Bakan Phillips: Elon Musk kendi işine baksın, Mars”a gitme çalışmalarına devam etsinX”in sahibi Elon Musk ile Avrupa arasında aşırı sağa destekle başlayan kavga büyüyorİngiliz milletvekilinden Elon Musk”a tepki: Siyaset, dünyadaki zenginlerin oyuncağı olamazNorveç Başbakanı, Musk”ın diğer ülkelerin siyasi meselelerine karışmasını endişe verici buluyorİngiltere Başbakanı Starmer, Elon Musk”ı “yalan ve yanlış bilgi yaymakla” suçladı
Sosyal medya hesabından AfD”ye ilişkin “Almanya”yı sadece AfD kurtarabilir.” ifadesini paylaşan Musk, daha sonra bu görüşünü genişletti.
Musk, Welt am Sonntag gazetesinde misafir köşe yazarı olarak kaleme aldığı makalede aşırı sağcı partiye desteğini yineleyerek “Almanya için son umut kıvılcımı.” değerlendirmesinde bulundu.
İngiltere”de aşırı sağcı grupların başında gelen ve hapis cezasına çarptırılan İngiliz Savunma Ligi”nin eski lideri Tommy Robinson”ın serbest bırakılması için çağrıda bulunan Musk, aşırı sağcı liderin “siyasi mahkum” olduğunu ileri sürdü.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun Teknolojik Egemenlik, Güvenlik ve Demokrasiden Sorumlu üyesi Henna Virkkunen”e konuya ilişkin mektup yollayan Alman AP Milletvekili Damian Boeselager, Musk”ın platformun kodunda bir “çarpan” kullanmış olabileceği ve bunun da “kendi erişimi için algoritmanın tarafsızlığını zedelediği” anlamına geleceğine ilişkin endişelerini iletti.
Mektubunda X”in algoritmik kullanımının Dijital Hizmetler Yasası (DSA) kapsamındaki şeffaflık gerekliliklerini karşılayıp karşılamadığını soran Boeselager, Musk”ın eylemlerinin DSA”ya uygun olup olmadığının incelenmesini istedi.
“Başka bir ülkeden bir hükümet yetkilisinin seçimlerinizi etkilemeye çalışması, diplomatik açıdan sorunludur”
Boeselager, AA muhabirine yaptığı yazılı açıklamada, AB Komisyonunun Musk”a karşı harekete geçmemesini, “Kurallar çiğnendiğinde bir hakeme ihtiyaç duyulur.” ifadesiyle eleştirdi.
Siyasi ve ekonomik gücün kesişimi konusundaki endişelerine değinen Boeselager, bu durumun demokratik süreçler ile özgürlüklere yönelik tehditlere yol açabileceğine işaret etti.
Boeselager, “Başka bir ülkeden (gelecekteki) bir hükümet yetkilisinin seçimlerinizi etkilemeye çalışması, diplomatik açıdan sorunludur ancak muhtemelen yasa dışı değildir.” değerlendirmesinde bulundu.
Asıl endişesinin Musk”ın platform üzerindeki kontrolünün ifade özgürlüğünü bastırmak için kullanılıp kullanılmadığı olduğunu kaydeden Boeselager, milyarderin platformun algoritmalarından yararlanarak “kendi sesini başkalarının aleyhine yükseltip yükseltmediğine” ilişkin endişelerini dile getirdi.
Bu durumun ifade özgürlüğü ve adil tartışma ilkelerini zedeleyebileceğini kaydeden Boeselager, “Siyasi ve ekonomik gücün tek bir adamın elinde toplanması, her liberal zihni ürpertmelidir.” görüşünü paylaştı.
Milletvekilleri ve liderlerin baskısı büyüyor
Avrupalı liderler, AP milletvekilleri ve uzmanlar başta olmak üzere, AB Komisyonuna Musk”ın sahibi olduğu X”e yönelik harekete geçmesi çağrıları her geçen gün artıyor.
Musk”ın aşırı sağa açık desteği, Brüksel”deki AB Komisyonunda düzenlenen günlük basın toplantılarında geniş yer bulurken gazeteciler, sık sık AB”nin neden somut bir adım atmadığını veya açıklama yapmaktan kaçındığını irdeliyor.
AB Komisyonunun Çinli sosyal paylaşım platformu TikTok”a karşı harekete geçmekte daha hızlı davrandığını hatırlatan gazeteciler, X”e yönelik tutum farklılığının kaynağını sorguluyor.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Belçika Başbakanı Alexander De Croo”nun da aralarında bulunduğu Avrupalı liderler, Musk”ın eylemlerini sert bir dille eleştirirken Belçikalı lider, AB Komisyonundan “müdahelede bulunmasını” istedi.
AP milletvekilleriyse AB Komisyonuna “adım atma” çağrısı yaparken sosyalist ve liberal parti grupları, 20-23 Ocak”ta Strazburg”da düzenlenecek genel kurulda “yalan haber ve nefret söylemi” konulu oturum gerçekleştirilmesini talep ediyor.
AP”deki liberal Renew Europe (Avrupa’yı Yenile) Grubu, yaptığı yazılı açıklamada, Musk’ın X aracılığıyla Avrupa siyasetine artan müdahalesini şiddetle kınayarak bu tür eylemlerin Avrupa”daki “demokratik süreç ve siyasi söylemin bütünlüğü üzerindeki etkisinden derin endişe duyulduğunu” bildirdi.
Renew Europe”un lideri Fransız Milletvekili Valerie Hayer, “Avrupa, Bay Musk”ın aşırı sağcı ideolojileri destekleyerek AB üye ülkelerinin demokratik işlerine müdahale etmek için X”i kullanma ısrarı karşısında saf veya kör olamaz.” diyerek son gelişmelere tepki gösterdi.
Musk”ın X”te yaptığı son paylaşımlar ve bunların AB”nin içerik denetleme yasası olan Dijital Hizmetler Yasası”nı (DSA) ihlal edip etmediği konusunda acil bir oturum talep ettiklerini duyuran Hayer, “Avrupa yasalarını uygulama ve demokrasilerimizi dış müdahalelere karşı savunma sorumluluğumuz var.” şeklinde konuştu.
AP”nin ikinci büyük siyasi grubu Sosyalistler ve Demokratların (S&D) Başkanı Iratxe Garcia Perez de benzer çağrıda bulunarak, “Avrupa demokrasinin savunulması gerektiğini” ifade etti.
AB Komisyonu temkinli yaklaşıyor
AB Komisyonu, konuya ilişkin siyasi yanıt vermemeyi “tartışmayı alevlendirmemek için tercih ettiklerini” savunuyor.
AB Komisyonu sözcülerinden Thomas Regnier, Brüksel”de düzenlenen günlük basın toplantısında, Aralık 2023″te X”in DSA kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle açılan soruşturmanın sürdüğünü anımsattı ve 9 Ocak”ta X”te Musk ile AfD”nin başbakan adayı Alice Weidel arasında yapılacak canlı yayının da takip edileceğini belirtti.
Canlı yayının içeriğinde DSA kurallarının ihlali söz olduğunda bunun da süregelen soruşturmaya dahil edileceğine dikkati çeken Regnier, Birliğin dijital kurallarının “herhangi birinin canlı yayın yapmasını ve görüşlerini açıklamasını” kısıtlayamayacağını da vurguladı.
Şimdiye kadar Musk ya da X”e karşı somut bir adım atmayan AB Komisyonu, endişelere cevaben DSA”yı uygulama konusundaki kararlılığını yineliyor ve AB yasalarının olası ihlallerini araştıracağını ve uyumu sağlamak için uygun önlemlerin alınacağı konusunda güvence veriyor.
AB Komisyonunun Demokrasi, Adalet ve Hukukun Üstünlüğünden sorumlu üyesi Michael McGrath, İrlanda kamu yayıncısı RTE”ye verdiği röportajda Musk ile Weidel arasındaki canlı yayının AB yasalarını ihlal etmesi halinde Komisyonun “harekete geçmek için yetkiye sahip olduğunu” belirtti.
Bazı uzmanlar, AB Komisyonunun Musk”a karşı “temkinli yaklaşımının”, milyarder iş insanının günler içinde yeni ABD yönetiminin bir parçası olacağı gerçeğinden kaynaklandığı yorumunu yapıyor.
Uzmanlar, AB Komisyonunun Trump”ın liderliğindeki ABD yönetimiyle iyi ilişkiler kurmak istediğini ve bu sebeple Musk”ı “karşılarına almaktan” kaçındığını savunuyor.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
#CANLI Dışişleri Bakanı Fidan: Suriye”de hikayemiz yeni başlıyor
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İstanbul”da aralarında TürkMedya Dijital Genel Yayın Yönetmeni Serkan Fıçıcı”nın da yer aldığı Medya Temsilcileriyle Buluşma Programı”nda açıklamalarda bulunuyor.Bakan Fidan”ın açıklamalarından satır başları şöyle; * Dış politika hedeflerimize ilerliyoruz. Suriye”de hikayemiz yeni başlıyor. Suriye politikamızla hakkı, adaleti, insanlığı savunduk.* Suriye konusunda hikayemiz yeni başlıyor, Suriye halkı bu aşamada ülkenin yeniden imarı başta olmak üzere çeşitli büyük sınamalarla karşı karşıya.* Türkiye”nin dış politikasında ana eksen barış, iş birliği, dayanışma ve refahtır. Türkiye”nin hiçbir ülkenin toprağında gözü olmadığı gibi herhangi bir gizli gündemi bulunmamaktadır.* Önümüzdeki dönemde de temennimiz Suriye”nin toprak bütünlüğü ve birliğinin muhafazası temelinde geçiş sürecinin kapsayıcı bir anlayışla tamamlanmasıdır.* (PKK/YPG) Türkiye, bekasına yönelik tüm tehditleri kaynağında yok etme gücüne, kapasitesine ve her şeyden önemlisi, kararlılığına sahiptir.* Terörün dini ve milliyeti yoktur. Terör örgütleri için Avrupa, Amerika veya Türkiye”nin bir farkının olmadığını hep birlikte görmek zorundayız.* (Suriye”de) Bölücü örgüt ve Suriye”deki uzantıları için artık yolun sonu görünmekte. * Suriye”deki yeni düzende artık hiç kimsenin amalı fakatlı ifadeler kullanma lüksü yoktur.* Yunanistan”la mevcut fikir ayrılıklarımızı iyi işleyen ikili diyalog mekanizmalarımız çerçevesinde ele almaya devam ediyoruz, iyi komşuluk ruhuyla hareket etmemiz iki ülkenin de bölgenin de menfaatine olmaktadır.* Uluslararası Adalet Divanı”nın aldığı,İsrail”i işgali sona erdirmeye çağıran istişari karar ve Uluslararası Ceza Mahkemesi”nin çıkardığı “yakalama kararı” adaletin tecellisi ve soykırım sorumlularının cezalandırılması için önemli bir adımdır.* Filistin”de akan kan durmadıkça bölge barış ve huzura kavuşamayacaktır bu neden Gazze”de kalıcı ateşkes sağlanması için bütün çabalarımızı devam ettiriyoruz.* Rusya-Ukrayna savaşı bağlamında her zaman yangını söndürmenin, acıları dindirmenin gayreti içerisinde olduk.* Önümüzdeki dönemde başta yakın çevremiz olmak üzere uluslararası düzlemde sorun çözücü ve ara bulucu rolümüzü öne çıkaran başka girişimlere, barış platformlarına ve süreçlerine öncülük ettiğimizi göreceksiniz.* Müttefikler arasında Savunma Sanayi ticaretindeki kısıtlamaların kaldırılmasında mutabık kalınması da ülkemizin yoğun çabaları neticesinde olmuştur.
Source: Www.star.com.tr
BM”den “Suriye”ye yönelik ekonomik yaptırımlar askıya alınmalı” çıkışı
Pinheiro, Suriye”de Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından yaşananlara ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.Suriyeli 7 milyon mültecinin durumunu yakından takip ettiklerini bildiren Pinheiro, “Türkiye”de bu konuda çok cömert davranıldı, her zaman mültecilerin Türkiye”de nasıl karşılandığını övdük. Aynı zamanda Ürdün ve Lübnan”da da. Her zaman mültecilerin sadece ülkeye döndükleri için hapse girmeyeceği garantileriyle güvenli bir geri dönüşün önemli olduğunu söyledik. Mültecilerin ülkeye gelebilmesinin çok önemli olduğunu düşünüyorum.” dedi.Pinheiro, Suriyeli mültecilerin ülkelerine döndüğünde barınma gibi büyük bir problemle karşılaşacağını kaydederek, bu insanların evlerinin geçen 13 yılda yağmalandığını, yıkıldığını veya yasadışı el koymalarla karşılaştıklarını hatırlattı.Suriye”deki yeni geçiş yönetiminin barınma sorunuyla yüzleşmesi gerektiğini belirten Pinheiro, ülke içinde yerinden edilmiş milyonlarca Suriyelinin de başka bir sorun teşkil ettiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti:”İnsanların daha sonra mülklerine geri dönmeleri gerekecek. Sonra hükümetin bir iade sorunuyla karşı karşıya kalacağına inanmalıyız. Çünkü insanlar evleri yoksa nasıl geri dönecekler? Bence en büyük sorun bu. Temel olarak en çok takdir ettiğim konu; Suriye sınırlarının açılması oldu. Suriye”ye her seyahat ettiğinizde bu kadar çok kontrol noktasından sonra bunun yaşanması inanılmaz bir değişim. Hükümet, Suriye halkının dönüşünü sıcak karşıladığını ilan etti. Eğer ben bir Suriyeli olsaydım, hemen geri dönerdim. Neden böyle bir ülkeye geri dönmeyeyim? Onların geri dönme hakları var. Binlercesinin bu dönüşü yapmaya başlamasından mutluyum.”Özellikle Lübnan”daki Suriyeli mültecilerin ülkelerine dönmeye başladığına işaret eden Pinheiro, bu insanların İsrail”in uçaklarla saldırılarından çok etkilendiğini kaydetti.- “İSRAİL”İN SURİYE”YE YÖNELİK SALDIRILARI DURMALI”İsrail”in Suriye”ye yönelik saldırılarının devam ettiğini kaydeden Pinheiro, “İsrail”in Golan Tepeleri ile ilgili (1974″te İsrail ile Suriye arasında imzalanan Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması) 50 yıllık anlaşmayı bozmaya karar vermesi, Suriye topraklarının ele geçirilmesidir. İsrail”in saldırıları durmalı çünkü uluslararası hukukta silaha karşı çıktığınız için önleyici saldırılar yapmanız gerektiğine dair bir şey yok. Lütfen şu anda Suriye”ye yönelik tüm saldırıları durdurun.” ifadelerini kullandı. Suriye”ye yönelik ekonomik yaptırımların devam ettiğini hatırlatan Pinheiro, şunları kaydetti:”(Suriye”ye yönelik) Ekonomik yaptırımların askıya alınması çok önemli. Çünkü bazı BM üyesi ülkeler tarafından tanımlanmış bu ekonomik yaptırımlar, hükümetin veya seçkinlerin egemen sınıfına değil, sıradan insanlara ve Suriye halkına zarar veriyor. Suriye”deki ekonomik durum ve sosyal durum korkunç, çok kötü bir durumda. Geçiş hükümeti, yaptırımların askıya alınmasının önemini her muhatabına iletiyor. Çünkü bu ülkenin yeniden inşasına katkı sağlamıyor. Elbette ülkenin yeniden yapılanması için uluslararası işbirliğinin olması gerekecek.”Uluslararası toplumun geçen yıl BM tarafından Suriye için başlatılan insani yardım kampanyasının sadece yüzde 23″ünü finanse ettiğini kaydeden Pinheiro, insani yardımlar için daha fazla kaynağa ihtiyaç olduğunu vurguladı.Pinheiro, uluslararası topluma, Suriye”deki süreci anlayışla takip etme çağrısında bulundu.
Source: Www.star.com.tr
Gazze katliamında ölü sayısı resmi rakamlardan çok daha fazla
Gazze”de 7 Ekim”den bu yana süren katliamda ölü sayısının resmi açıklamalara göre yüzde 40 daha fazla olduğu ortaya çıktı. İngiltere merkezli akademik dergisinde yayımlanan araştırmaya göre İsrail”in saldırılarında hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı 64 binden fazla. RESMİ RAKAMLARA GÖRE ÖLÜ SAYISI 43 BİN Gazze Sağlık Bakanlığı”nın istatistiklerine göre İsrail”in 16 ay önce başlattığı katliam saldırılarında bugüne kadar yaklaşık 17 bin 210″u çocuk, 11 bin 742″si kadın olmak üzere 46 binden fazla Filistinli öldü, 109 bin 378 kişi yaralandı. KAYIPLAR, ENKAZ ALTINDA KALANLAR… İsrail”in ağır bombardımanı nedeniyle yerle bir olan Gazze Şeridi”nde resmi istatistiklerin yanı sıra enkaz altında kalan binlerce ölünün olduğu tahmin ediliyor. ÖLÜ SAYISI YÜZDE 40″DAN DAHA FAZLA İngiltere merkezli tıp dergisi The Lancet tarafından yayımlanan bir araştırmaya göre, savaşın ilk dokuz ayında Gazze”de ölenlerin sayısı Filistin Sağlık Bakanlığı”nın verdiği rakamlardan yaklaşık yüzde 40 daha fazla.London School of Hygiene and Tropical Medicine, Yale Üniversitesi ve diğer kurumlardaki akademisyenler tarafından gerçekleştirilen yeniden hesaplamaya göre Gazze”de hayatını kaybedenlerin sayısı 64 bin 260 olduğu tespit edildi. Bu rakam, Gazze Sağlık Bakanlığı”nın resmi rakamlarından yaklaşık yüzde 41 daha fazla. Ölenlerin yüzde 59,1″ini kadınlar, çocuklar ve 65 yaş üstü kişiler oluşturuyor.Gazze Sağlık Bakanlığı, savaşın ilk dokuz ayında 37 bin 877 Filistinlinin hayatını kaybettiğini açıklamıştı.
Source: Burak Sancar