Uluslararası İlişkiler Gündemi – Kanada’dan Gazze’ye, Diplomasi ve Krizler!

Kanada, ABD”nin yeni gümrük vergisi uygulamasına karşı “hazırlıklı”

Kanada Başbakanı Trudeau, X sosyal medya hesabından bir mesaj paylaştı, Kabinesiyle bir araya geldiğini aktaran Trudeau, Meksika Devlet Başkanı Claudia Sheinbaum la da bir telefon görüşmesi gerçekleştireceğini bildirdi. habericionecikanlar#100#left# Beyaz Saray dan yapılan açıklamada, Kanada ve Meksika dan yapılan ithalata yüzde 25, Çin den yapılan ithalata ise yüzde 10 ek gümrük vergisi uygulanacağı bildirilmişti. Kanada dan ithal edilen enerji kaynaklarına ise yüzde 10 luk daha düşük bir tarife uygulanacağı kaydedilmişti. Öte yandan, bir misilleme maddesi de içeren kararnamede, söz konusu ülkelerin misilleme yapmayı seçmesi halinde tarifelerin artırılabileceği aktarılmıştı. Tarifelerin 4 Şubat ABD yerel saatiyle gece yarısından sonra yürürlüğe gireceği duyurulmuştu. *Haberin fotoğrafı Associated Press tarafından servis edilmiştir.

Source: Habertürk


İsrail basınına göre Netanyahu, Hamas”la esir takasını sürdürmek için Katar”a heyet gönderilmesi meselesini görüşecek

Kanal 12 televizyonunun haberine göre, Netanyahu, bu gece yapacağı toplantıda, Hamas”la esir takası görüşmelerini sürdürmek için Katar”a müzakere heyeti gönderilmesi meselesini ele alacak.Haberde, Netanyahu”nun, Katar”a göndermeyi planladığı heyetin başına İsrail dış istihbarat teşkilatı Mossad Direktörü David Barnea”nın yerine Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer”i atamayı düşündüğü kaydedildi.Toplantıda yeni müzakere heyetinin gelecek pazartesi sabahı erken saatlerde Doha”ya gönderilip gönderilmemesi meselesinin görüşüleceği kaydedildi.- HAMAS İLE İSRAİL ARASINDAKİ ATEŞKES VE ESİR TAKASI ANLAŞMASIHamas ile İsrail arasında varılan ateşkes ve esir takası anlaşması 19 Ocak Pazar günü TSİ 12.15″te yürürlüğe girmişti.Esir takasının ilk dört turunda, İsrail hapishanelerindeki 583 Filistinli esir ile Gazze”deki 13 İsrailli ve 5 Taylandlı esir serbest bırakıldı.Üç aşamadan oluşacak ateşkes anlaşmasına göre, 42 günlük birinci aşamada, 1900″ün üzerinde Filistinli esir ve 33 İsrailli esirin serbest bırakılması bekleniyor.İsrail, Gazze”de ateşkes ve esir takası anlaşmasının ikinci aşaması için görüşmelerin 3 Şubat”ta ABD”nin başkenti Washington”da başlayacağını açıklamıştı.

Source: Www.star.com.tr


Gazze”yi unutanları unutarak boykot et!

İnsan, anlamadığı şeyin özetidir demiştim. Eğer sadece kemik ve et sıkıştırılmış ruhsuz bir valizseniz anlamazsınız. Hamlıktan pişmeye gönlünüz yoksa kalbi ve vicdanı olan insanların da size tahammülsüzlüklerini sorgulayamazsınız. Hayatım boyunca kendi salyasıyla beslenen, kendini çalkalayıp umuma püskürten varlıkları ciddiye almadım. Kötülere harcayacak boş vaktimin olmayışının bana kazandırdığı görkemli umursamazlık ah o tatlı lodos şurada dursun ; iri bir sakinlik, duru bir zaman kattı. Allah bereket versin. Örümcek ağına fırçasıyla dalan gündelikçi mutluluğu yorgunluğumdan büyük. Aşiyan yollarından seslensem duyar mısın şarkısının paçalarını sıyırıp ağır metal derelere sıvandığımız şu günlerin kavurucu yalnızlığı hakikatin yalnızlığına eş. Cehalet sürüyle gezen bir çete olsa da hakikatin yalnızlığına diş geçiremez. Kabul edelim demiştim..Gazze”yi unutanları unutarak boykot et! Gazze”yi unutmak, mazlumu yakan ateşi kesmez, unutmak zalimin cephanesidir. İsrail kaybetti, bunu sifonistlerin demir kubbede yamulan hayallerini görerek söylüyorum. Bunu ama tarafsız olmalıydık diyen kahperengi şeytan mahsüllerine bakarak söylüyorum. Bunu Hamas”a neyine güveniyorsun diye soran, kibri gür, adamlığı seyrek muhteris akıtması şeylere bakarak söylüyorum. İsrail kaybetti, Bizlere onurlu ruhuyla adeta ” Ölmek de bir direniş, Allah Azze ve Celle, diye haykıran Yahya Sinvar kazandı. Esir takaslarını görüyorsunuz değil mi.. İsrailli şeylerin neredeyse otelden ayrılır gibi keyiften konfor kustuklarını, ağzı kulaklarında yakınlarına selama durduklarını görüyorsunuz değil mi ? Kim katil, kim cani, kim tecavüzcü.. Daha dün ateşkese rağmen viran ettikleri evlere tekrar girip çocukların oyuncaklarını asarak ” Hala köpeğiz” mesajını veren kenef ruhlardan merhamet beklemek, bombada çocuk kilidi aramak gibi bir şeydir demiştik. Evladını ” Yürü oğlum Allah”ın Arzı geniştir” diyerek teselli eden onurun bayrağı o anneyi unutmadınız değil mi ? O annelerin dönüş yolundaki vakarı Bu zaferin secdesidir. Satmadıkları topraklarına böyle dönüş hevesi Demir Kubbeyi köpeklerin yal çanağına döndürdü. İsrail kaybetti, 50 bin şehit Cennetin Gazze”sinde, şehit olmak için yaşayan ama direnişin ruhunu teslim ettirmeyen Yahyaları, Haniyyeleri, Ömerleri, Hacerleri bekliyor. Cennetin Gazze”si, Cehennemin İsrail”ini yendi.

Source: Esra Elönü


İsrail özellikle hamile kadınları öldürüyor: Bebeklerin çığlığını dünyaya duyurdu!

Modernitenin zirve yaptığı bir çağda ve insan haklarının kutsandığı bir zaman diliminde artık soykırım ya da insan onurunu ayaklar altına alan savaşlar olmaz zannediyorduk. Ta ki Gazze”de yaşanan dehşete naklen şahit olana kadar… Gazze, modern insanın şahit olduğu en büyük dehşeti yaşadı. Ancak kitaplardan okuduğumuz ve tarihi tozlu sayfalarında kaldığını zannettiğimiz vahşetin çok daha zalimcesini, dijital dünyanın baş döndürücü hızıyla izledik. Siviller hedef alındı. Çocukların üzerine ölüm yağdı. Masum insanlar ömrünün baharında hayattan koparıldı. Anne karnındaki doğmamış bebekler ya da küvezdeki bebekler bile siyonist İsrail”in sistematik saldırılarının hedefi oldu. Masumiyetin simgesi bebeklerin maruz kaldığı dehşeti, Gazzeli bir Kadın Doğum Uzmanı olan Fadya Malhis ile konuştuk. Fadya Hanım, Gazze Şeridi”ndeki Şifa Hastanesi yoğun bakımında, hayata tutunmaya çalışan yeni doğan bebeklerin, siyonist baskı neticesinde nasıl ölüme terk edildiğini tüm dünyaya duyurmasıyla ve İsrail”e karşı kitlesel bir hareketin başlatarak tanınmıştı. Gazze”den 10 kilometrelik sancılı bir yürüyüşle Batı Şeria”ya ulaşan ve oradan da Türkiye”ye gelen Doktor Fadya Hanım ile Gazze”nin bebeklerini konuştuk. Hiçbir ayrımın gözetilmediği ve orantısız gücün bütün acımasızlığıyla kullanıldığı Gazze”de, anne karnındaki bebekler bile şarapnal parçalarıyla hayattan koparıldı. Gazze”nin en büyük Kadın Doğum Hastanesi”nin, yeni doğan ünitesi sorumlusu olan ve siyonist abluka nedeniyle küvezdeki bebeklerin can çekişmesini tüm dünyaya duyuran Fadya Malhis bizimle kamuoyunun ilk defa duyacağı bilgiler paylaştı. BEBEKLERİN ÇIĞLIĞINI DÜNYAYA DUYURDU Fadya Hanım ile, şuan görev yaptığı hastanede foto muhabiri arkadaşım ile birlikte buluşuyoruz. Fadya Malhis ismini, Gazze”deki soykırımı yakından takip eden herkes bilir. Zira, Şifa Hastanesi”ndeki minicik bedenlerin siyonistler tarafından bilerek ölüme mahkum edildiğini, “Ölümü göze alarak” tüm dünyaya duyuran biriydi. Uluslararası camia, o paylaşımlar sonrası, Gazze”deki siyonist vahşete karşı ortak bir tepki vermeye başladı. Öncelikle, Gazze”den Türkiye”ye uzanan yolculuğunu anlatıyor… “Şifa Hastanesi”nde görev yapıyordum. İsrail, uluslararası hukuku hiçe sayarak, hastanelere saldırıyordu. Benim hastanemde yoğun bakımdaki çocuklar kalıyordu. Doğum hastanesiydi. Fakat ilaç yok, elektrik yok, enerji malzemeleri yok. Tıbbi her şey kısıtlı. Bir de buna rağmen yanı başımızda bombalar patlıyor, İsrail “Hastaneyi tahliye edin” diye bizleri tehdit ediyordu. Sadece benim ünitemde onlarca bakıma muhtaç bebekler vardı. Bir şey yapmalıydım. Ve kuvözlerin olduğu üniteden videolar çektim. Ve o günden sonra, vahşete duyarsız kalan ülkelerin halkları bile tepki göstermeye başladı. Tabi sonrasında tehditler de artmaya başladı. En son nokta atışı operasyonlarla, 30 yıllık birikimimiz yerle bir edildi. Bir saniye içinde ne evimiz kaldı, ne arabamız, ne muayenehanemiz. Sonrasında 10 kilometrelik bir yolu Gazze”deki diğer vatandaşlarla birlikte yürüdük ve Batı Şeria”ya ulaştık. Kaç defa kurşunların hedefi olduk. Siyonist halk tarafından saldırılara ve soygun girişimlerine maruz kaldık… Hatırlamak bile istemiyorum.” YOĞUN BAKIMDAKİ BÜTÜN ÇOCUKLAR ÖLDÜ Siyonist İsrail”in hiçbir etik kaide tanımadığını kaydeden ve el kadar bebeklerin saf bir kötülüğün kurbanı olduğunu belirten Malhis şunları söyledi: “İsrail”in bombaları neticesinde, bazen öyle dehşetli şeyler yaşıyorduk ki, unutmak istiyorum. Bombalar nedeniyle, birçok bebeğimizin parçalarını farklı yerlerden toplamak zorunda kaldık. Bebekler kasıtlı olarak hedef alınıyordu. Bebekler ve anneleri. Sistematik bir soykırımdı. Bakın bir başka hastanedeki yoğun bakım ünitesinde, hepsi ölmüş bebeklerle karşılaştık. İnsan aklının alamayacağı görüntülerdi. İsrail hastaneyi zorla tahliye ettirmişti. Biz bebekleri ailelerine ulaştıracağız demişlerdi. Fakat gittiğimizde kuvözdeki bebeklerin hepsi ölmüştü. Ve görüntüyü tarif edecek kelime bile bulamıyorum.” ANNE KARNINDA ŞARAPNEL PARÇALARININ HEDEFİ OLAN BEBEKLER Anne karnındaki bebeklerin dahi şarapnel parçaları nedeniyle öldüğünün anlatan Malhis, “Bir aile tam doğum için hastanemize geleceği sırada, İsrail”in bombalarının hedefi oluyor. Kadının eşi oracıkta ölüyor. Halk bir şekilde anneyi hastaneye ulaştırmaya çalışıyor. Fakat anne de yolda ölüyor. Lakin, anne hayatını kaybetse de, hızlı bir müdahale edildiği takdirde bebeği kurtarma şansımız var. Fakat hiçbir malzeme yok. Olanlar da çok kısıtlı. Hemen anneye sezaryen işlemi uyguladık. Bebeği kurtardık. Bebek yaşıyordu. Sevincimizi görmeliydiniz. Fakat yarım saat sonra o yavrumuzu kaybettik. Sonradan fark ettik ki, bebeğimizin iç organlarında şarapnel parçaları var. Patlamanın etkisiyle, cam parçaları küçüçük bedenin iç organlarını etkilemiş. İç kanamadan bebeğimizi kaybettik” dedi. KENDİ EVLADIMI TIBBİ MALZEME OLMADAN SEZARYEN YAPTIM Kendi öz evladına bile hiçbir tıbbi malzeme olmadan ve en ilkel şartlarda sezaryen doğum yaptırdığını söyleyen Malhis, “Hastanedeydik. Çevre hastanelerdeki doktor arkadaşlarımı aradım. Doğum için gerekli malzemeleri sordum. Hiç bir şey yok dediler. Allahıma sığındım, doğumu gerçekleştirmeliydim. Ve operasyonu başlattım. Bakın bu bir anne için çok zor. Kendi evladının doğumuna hiçbir tıbbi malzeme olmadan giriyorsunuz. Canlı canlı o operasyonu gerçekleştirdim. Çok şükür bebeği sağ salim kucağımıza aldık. Kızımın kocası ise şuan İsrail”in elinde esir. Daha evladını bir kere bile göremedi” şeklinde konuştu. BAŞKAN ERDOĞAN”A TEŞEKKÜR EDİYORUZ Gazze”de Başkan Erdoğan”a ve Türk milletine karşı derin bir sevginin olduğunu kaydeden Malhis, “Zulmün başladığı ilk günden itibaren Erdoğan uluslararası camiada en sert tepkiyi veren lider oldu. Gazze”nin dramını duyurdu. Yoğun bir diplomasi trafiği yürüttü. Gazze halkı bunu hep gördü. Türk milleti de Gazzelilere sahip çıktı. Bunları asla unutmayacağız. Türk milletine ve Başkan Erdoğan”a şükranlarımızı sunuyoruz” dedi.

Source: Harun Sekmen


Hakan Fidan Katar”a gidiyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, yoğun bir gündemle Katar”a gidiyor. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan”ın ziyareti Gazze”deki ateşkesin ardından, ara bulucu ülkelerden biri olan Katar”a yapacağı ilk ziyaret olması açsından önem taşıyor.
Türkiye de ateşkese giden yolda önemli katkı sunan ülkelerden biri olmuştu. İş birliğini kapsayan 107 anlaşma imzalandı İki ülke İsrail’in Gazze’deki saldırılarının durdurulması yönelik çabalarda gerek ikili düzeyde, gerek İslam İşbirliği Teşkilatı ve diğer çok taraflı platformlarda yakın şekilde çalıştı. Diplomatik kaynaklar, Türkiye ve Katar”ın 2015″ten bu yana gerçekleştirilen Yüksek Stratejik Komite toplantılarında hemen her alanda iş birliğini kapsayan 107 anlaşma imzalandığını belirtti.
Bu toplantıların en sonuncusu 14 Kasım”da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani başkanlıklarında Ankara’da gerçekleştirildi. Bir sonraki toplantının bu yıl Doha’da düzenlenmesi planlanıyor.

Source: Dünya Gazetesi


Kudüslü 2 esir, İsrail cezaevlerinde onlarca yıl süren esaretin ardından özgürlüğüne kavuştu

Filistinli tutukluların serbest bırakılması farklı düzenlemelere göre gerçekleştiriliyor. Batı Şeria”daki esirler Ramallah yakınlarındaki Ofer Hapishanesi”nden, Gazze”deki esirler Negev Hapishanesi”nden serbest bırakılırken, Kudüs”tekiler doğrudan Kudüs”teki Meskubiye Gözaltı Merkezi”nden evlerine tahliye ediliyor ve sıkı güvenlik önlemlerine tabi tutuluyor.Toplamda 27 yıl hüküm giyen ve yaklaşık 20 yılını İsrail cezaevlerinde geçiren gazeteci yazar Hüsam Şahin (53) ve 2002 yılında gözaltına alınan ve 37 yıl hapis cezasına çarptırılan Nizar Zeydan da (62) Hamas ile İsrail arasındaki esir takasının dördüncü turu kapsamında salıverildi.İsrail onlarca yıllık esaretin ardından özgürlüklerine kavuşan Kudüslü esirler için yakınlarının düzenlediği kutlamaları engelledi, evlerine baskın düzenledi, esirleri karşılamak için kurulan çadırları kaldırdı.İki Filistinlinin serbest bırakıldıktan sonra yayınlanan video görüntülerinde, İsrail hapishanelerinde yaşadıkları zor koşullar ve maruz kaldıkları tıbbi ihmal nedeniyle bitkin halleri dikkati çekti.Salıverilen Kudüslü Hüsam Şahin, Fetih Hareketinin öğrenci kolu olan “Fetih Gençliği”nin başkanlığını yürütüyordu. Cezaevinde çok sayıda edebi eser kaleme alan Şahin, aldığı ödüllerin yanında fikri ve edebi katkılarından dolayı Kudüs”ün kültür şahsiyeti seçilmişti.Esir takasının dördüncü turu kapsamında Gazze Şeridi”ndeki 3 sivil İsrailli esir karşılığında, İsrail hapishanelerinde tutulan 183 Filistinli esir dün serbest bırakılmıştı.

Source: Www.star.com.tr


Gazze”de ateşkesin ikinci aşaması görüşmeleri yarın başlayacak

İsrail Başbakanlık Ofisi nden yapılan açıklamada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu nun ABD Başkanı Donald Trump ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile görüştüğü bildirildi. Netanyahu ve Witkoff un Gazze de ateşkes ve esir takası anlaşmasının ikinci aşamasına ilişkin müzakerelerin, ateşkesin devreye girmesinin 16 ncı günü olan 3 Şubat Pazartesi günü Washington da başlaması konusunda mutabık kaldığı aktarıldı. Hafta başında yapılacak toplantıda, İsrail in pozisyonunun ele alınacağı kaydedildi. Witkoff un daha sonra Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve üst düzey Mısırlı temsilcilerle heyetlerin görüşmeleri ve müzakerelerin ilerletilmesi için atılacak adımları ele alacağı ifade edildi. NETANYAHU BUGÜN ABD YE UÇACAK İsrail Başbakanı Netanyahu nun, bugün ABD ye uçarak Trump ile görüşeceği, Gazze, esirler ve İran ekseninin tüm unsurlarıyla yaşanan çatışma konularını ele alacağı bildirilmişti.

Source: Habertürk


Ahmet eş-Şara Türkiye”ye geliyor: Tarih belli oldu

Suriye, 13 yıl süren iç savaşın ardından yeni bir döneme adım attı. Suriye’nin kuzeyinde etkin bir grup olan Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) lideri Ahmet eş-Şara, Esad rejiminin devrilmesiyle Suriye’de yönetimi ele geçirdi. Bu gelişme, hem Suriye içindeki denklemleri hem de bölgesel ilişkileri önemli ölçüde şekillendiriyor. Geçiş sürecinin hemen ardından, Şara”nın liderliğinde yeni bir yönetim kuruldu. Bu dönemde Şara, dış politikasına hızla yön vererek Türkiye ile diplomatik ilişkiler kurmaya başladı. Türk yetkililer, bu çerçevede Ankara’ya üst düzey ziyaretlerde bulundu. Özellikle, MİT Başkanı İbrahim Kalın ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Şam’ı ziyaret etmesi, yeni yönetimin uluslararası tanınırlığı ve bölgedeki aktörlerle olan ilişkilerinin önemini artırdı. ŞARA”NIN İLK YURT DIŞI ZİYARETLERİ: SUUDİ ARABİSTAN VE TÜRKİYE Geçiş dönemi cumhurbaşkanı olarak görevine başlayan Ahmet eş-Şara”nın ilk yurt dışı temasları için Suudi Arabistan ve Türkiye’yi planladığı ifade ediliyor. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Türkiye ziyareti için tarih belirlenmiş durumda. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın programına bağlı olarak, Şara”nın Ankara’yı ziyaretinin 4 veya 5 Şubat tarihlerinde gerçekleşmesi bekleniyor. Bu ziyaretin, hem Türkiye-Suriye ilişkileri açısından hem de Suriye’nin geleceği için kritik öneme sahip olacağı vurgulanıyor. GÜVENLİK GÜNDEMİ Ahmet eş-Şara”nın Türkiye temaslarının en önemli gündem maddelerinden biri güvenlik olacak. Türkiye’nin güney sınırındaki pek çok bölge, halen YPG (YPG) kontrolünde bulunuyor ve bu durum, Suriye”deki yönetim değişikliği sonrası gündemdeki en büyük meselelerden biri haline geldi. Geçtiğimiz hafta, YPG”nin komutanı Mazlum Kobani’nin Şara ile yaptığı görüşmeden sonra verdiği açıklamalar dikkat çekti. Kobani, “Suriye’de tek bir ordunun olması ve SDG”nin (Suriye Demokratik Güçleri) de bu ordunun bir parçası olması konusunda anlaştık. Ancak, bu mekanizmanın nasıl işleyeceği ve işleyişi konusundaki görüşmeler hala devam ediyor,” şeklinde bir açıklama yaptı.

Source: Internet Haber


ABD Savunma Bakanı Hegseth, Meksikalı mevkidaşı Trejo ile sınır güvenliğini görüştü

ABD Savunma Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Hegseth, Trejo ve Angeles ile ayrı ayrı telefonda görüştü.

Görüşmelerde ABD”nin “güvenlik çıkarları” ile iki ülkenin savunma alanında işbirliğinin yanı sıra Meksika sınırının güvenliği konusu değerlendirildi.

Hegseth, Meksika güvenlik güçlerinin, ABD”ye “tehdit teşkil eden” kartel faaliyetlerini durdurmaya çalışmasının önemli olduğunu dile getirerek, bu ülkeden ABD”ye düzensiz göçü azaltmaya yönelik adımlar atılması çağrısında bulundu.

Bakanlar, savunma alanında işbirliğini derinleştirmeye bağlılıklarını yineledi.

Trump yönetiminin göçmenlere yönelik politikaları

ABD Başkanı Donald Trump, 20 Ocak”ta ABD Kongresi”nde düzenlenen yemin töreninin ardından, ülkeye yasal yollarla göç etme imkanı tanıyan “CBP One” adlı uygulamanın kaldırıldığını duyurmuştu.

Gümrük Muhafaza Dairesine (ICE), 22 Ocak”ta kilise, hastane ve okul gibi hassas kabul edilen alanların içinde veya etrafındaki düzensiz göçmenleri tutuklama yetkisi verilmişti.

Sınırdaki düzensiz göçmen akışını sert tedbirlerle bitireceğini söyleyen Trump, ABD-Meksika sınırındaki güvenlik önlemlerini artırabilmek amacıyla yeni bir başkanlık kararnamesi imzalamış ve sınıra ilave 1500 asker gönderme kararı almıştı.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


Baas rejiminin 1982″deki katliamları kan dondurdu! Anneyi çocukları arasında seçim yapmaya zorladılar

Baas rejiminin yıkılmasının ardından, ülkede 43 yıldır adının dahi anılması yasaklanan Hama katliamının görgü tanıkları, yaşadıkları acı dolu günleri artık çekinmeden anlatmaya başladı.82 yaşındaki Muazzez Kerricha da Hama”daki kanlı katliamın mağdurlarından biri.Rejim güçlerinin 2-28 Şubat 1982″de yaptığı katliamda eşi ve 5 çocuğuyla evinin bodrumunda günlerce saklanan Kerricha, olaylarda kaybolan kardeşinden de 43 yıldır haber alamıyor.Evlere baskınlar yaparak, 15 yaş üstündeki erkek çocuklarını toplayan rejim güçleri, Hamalı anneyi 2 oğlu arasında seçim yapmak zorunda bıraktı.16 ve 22 yaşındaki Mahir ve Macid”i aynı anda kaybetmek istemeyen Kerricha, küçük oğlunu korumak için ilk göz ağrısı Macid”den vazgeçmek zorunda kaldı.Tutuklandıktan 13 yıl sonra evine dönen Macid”in mutluluğu ise babasının öldüğünü öğrenmesiyle yarım kaldı.AA ekibi, katliamın 43. yıl dönümünde, Emiriyye Mahallesi”nde katliama tanıklık eden Kerricha ve oğlu Macid ile görüştü.- “ÇOCUKLARIMI KESMELERİNDEN ÇOK KORKUYORDUM”Kerricha, 2 Şubat 1982″de Halep”ten döndükleri günün akşamında Hama”ya saldırıların başladığını belirterek, “Çocuklarımı kesmelerinden çok korkuyordum. Çünkü daha önce milleti bıçaktan geçirmişlerdi. Akşam saatlerinde saldırılar başladı. Yoğun tank saldırılarından pencereler sallanıyordu. Boduruma indik, kapının arkasına toprak ve kitaplar yığdık.” diye konuştu.Önce uçakların seslerini duyduklarını söyleyen yaşlı kadın, katliamın ikinci gününde tankların yerleşimleri bombalamaya başladığını kaydetti.Kerricha, saldırılar sırasında 5 çocuğunu günlerce bodrumda sakladığını vurgulayarak, “Çocuklarıma bir şey olacak diye kalbim korkudan eriyordu. Bir anne kendi için değil çocukları için korkar. Çocukları pencereden uzak durmaları konusunda hep uyarırdım.” ifadesini kullandı.Orduya bağlı 47. Tümen”in kent merkezine girdiğinde gençleri alıkoymaya başladığını anlatan Kerricha, “Bizim mahalleye girince gençlerimizi de aldılar. Onlara yalvardım, 2 oğlumdan sadece birini alın diye dil döktüm. Çünkü onları infaz edeceklerini hissettim. Çocuklarımdan birini verdim, yoksa ikisini de öldüreceklerdi. İkisini öldürmesinler diye birinden vazgeçtim. Bunu verdim, diğerini vermedim. Bu daha yetişkindi, diğeri küçüktü.” diye konuştu.Kerricha, “Oğlumu aldıkları an hayatımın en zor anıydı, yaşayıp yaşamayacağını bilmiyordum. (Rıfat Esed”e bağlı) Savunma Taburları evi aramak için her geldiğinde oğlum Mahir”i (ikinci oğlu) saklıyordum. Onu yorgana sarmıştım, kimse fark etmesin diye üzerine otururduk. Oğlumu bulsalardı kesin kurşuna dizerlerdi. Çünkü daha önce aynısını yaptıklarını biliyoruz, çok korkmuştuk.” ifadelerini kullandı.Yaşlı kadın, Savunma Taburları”nın baskınlarda eşini de alıkoyduğunu dile getirerek, “Eşimi aldılar, onu öldüreceklerdi. Kadınlar olarak komutana yalvardık da bıraktılar.” dedi.- “ÖMER BİN HATTAP CAMİSİ”NİN DOĞUSU CESET DOLUYDU”Saldırıların üçüncü gününde evden çıkarak kardeşinin kızını bulmaya gittiğini anlatan Kerricha, “Evden çıkmamıza izin verdiklerinde çok şeyler gördük. İnsanları öldürdüklerini gördük. Ömer Bin Hattap Camisi”nin doğusu cesetlerle doluydu.” dedi.Rıfat Esed”e bağlı “Savunma Taburları” askerlerinin mahalledeki kadınlara saldırmaya çalıştığını da dile getiren yaşlı kadın, “Komşumuz Arabi ailesinin kızına saldıracaklardı, hemen gidip onu gece burada sakladık.” ifadesini kullandı.Katliam döneminde zorlu yaşam şartlarına da değinen Kerricha, “Sadece küflenmiş ekmek vardı, onu yiyorduk. Yemek yoktu.” dedi.Şimaliyye Mahallesi”nde gördüklerini 43 yıl geçmesine rağmen halen unutmadığına dikkati çeken yaşlı kadın, şunları kaydetti:”Çok şeyler gördüm, o kadar cami yıkmışlardı ki, sokaklara girilmiyordu. Yerlerde Kuran-ı Kerim sayfaları vardı. Şimaliyye”de Dıheymiş”in oğlu Ebu Gasup Muhammed”i, Abdulmacid Warrar ve 3 çocuğunu öldürdüler. Bunlar bizim oradaki komşularımızdı. Bunları silahla taradılar. (Ordu) Sıkak bölgesinden girerek Şeyh Zeyn”e döndüler, Dıheymiş ailesinden 3 kişiyi daha öldürdüler. Warrar ailesinden ayrıca Abdulkadir, Abdullah, Feysal ve Ahmed”i öldürdüler. Bunları iyi biliyoruz, yakınlarımız ve komşularımızdı. Hep beraber yaşardık. Ailemin evine gittiğimde kimseyi bulmadım. Ailemin komşusu Milh ailesinden çok sayıda kişinin cesedini gördüm. Bunlardan sadece ikisini tanıyordum, diğerlerini tanıyamadım. Belki Gazal veya Nasır ailesinden de olabilirlerdi.”Kerricha, biraz daha aşağı indiğinde Osman el-Emin ailesinden 6 kişinin cesedini gördüğünü anlattı.- “ANNEM KARDEŞİMİ KURTARSIN DİYE KENDİMİ FEDA ETTİM”Şu an 65 yaşında olan Macid Rammal da “Ordu evimize gelmeden önce, sığındığımız bodrumun penceresinden dışarda olup biteni izliyorduk. Buradan silahsız olan sivilleri öldürdüklerini gördük. Komşumuz Hatim”in oğlunu tank atışıyla vurarak öldürdüler.” dedi.Rammal, bodurumda çok iğrenç ve zor bir hayat yaşadıklarını belirterek, “Bu korkuyu sadece yaşayanlar bilir. Konuşamıyorduk, ses edemiyorduk, sadece dua ve Kur”an-ı Kerim okuyorduk. Biz yerimizden hareket edemiyorduk, sağ olsun annem yukarıya çıkıp kalan yemeklerden aşağı getiriyordu. Bizim bu sokaktan 20 kişiyi aldılar.” diye konuştu.Ordunun mahalleye baskın yapmasının ardından evdeki kadın ve erkekleri ayırarak sıraya dizdiğini anlatan Rammal, “Erkeklerin tümünü aldılar. Sadece yaşlıları bıraktılar. Annem o sırada komutanın yanına gitti. Annem “Bunları nereye götürüyorsunuz, öldürecek misiniz?” diye sordu. Annem “Yalan söylemeyin öldüreceksiniz biliyorum. Bari birini alın.” dedi. Anneme “O zaman ikisinden birini seç.” dediler. Küçük kardeşimi almasınlar diye anneme işaret ettim. Annem de öyle yaptı.” ifadelerini kullandı.Rammal, rejim güçlerinin kendisini ailesinden kopardığı ana ilişkin şunları paylaştı:”Tam burada annem beni askerlere teslim etti. Ayrılık anındaki hislerim anlatılmaz. İdama götürüldüğümü biliyordum. Silahlı gruplardan değildik ancak onlar (rejim) ayırt etmiyordu. Sadece kimliğe bakarak öldürüyorlardı. Annemin kardeşimi tercih etmesine asla üzülmedim. Annem kardeşimi kurtarsın diye kendimi feda ettim. Bizi götürdüklerinde nerede infaz edeceklerini düşünüyordum.” diye konuştu.- “GÖZ DOKTORU HİKMET HANİ”NİN GÖZLERİNİ OYDULAR”Askeri araçla, Humus yolu üzerindeki porselen fabrikasına götürüldüklerini aktaran Rammal, şöyle devam etti:”Fabrikada durumlar çok korkunçtu. Mekan adeta bir korku filmini andırıyordu. Karanlık bir dünyaydı. Burada yaşadığımız korku ölümden beterdi. İnsanlara öldürene kadar işkenceler yapıyorlardı. Bir demir parçasıyla göz doktoru Hikmet Hani”nin gözlerini oydular, 1 saat sonra da idam ettiler.”Fabrikada 1 ay tutulduğunu belirten Rammal, “Sorguya 10 kişi girip 3 kişi çıkıyorduk. Sorguda bizi silahlı kişiler olmakla suçladılar. Suçlamaları hazırdı, herkesi bunla suçladılar. Bu suçlamaları kabul etmedim.” diye konuştu.Tutuklandıktan sonra Tedmur Hapishanesi”ne götürüldüğünü ifade eden Rammal burada 13 yıl işkence gördüğünü söyledi.1982″deki Hama KatliamıSuriye İnsan Hakları Ağının (SNHR) tahminlerine göre, Hama Katliamı”nda en az 40 bin sivil, rejim güçlerince saldırılar ve toplu infazlarla katledildi. Ölenlerin nerelere defnedildiği bilinmiyor.Rejim güçlerinin evlere baskınlar yaparak alıkoyduğu 17 binden fazla sivilden ise bir daha haber alınamadı.

Source: Www.star.com.tr


İsrail, Hamas ile varılan ateşkes anlaşmasını tekrar ihlal etti! Gazze”de bazı bölgeleri bombaladılar

7 Ekim 2023″te Gazze”de başlattığı saldırılarla 15 ay boyunca yaklaşık 17 bin 841″i çocuk, 12 bin 298″i kadın olmak üzere 47 bin 487 Filistinliyi şehit eden İsrail ordusu, 19 Ocak Pazar günü yürürlüğe giren ateşkese rağmen katliamlarını sürdürmeye devam ediyor.İSRAİL”DEN ATEŞKES İHLALİİsrail, bugün de ateşkesi tekrar ihlal ederek Gazze”de bazı bölgeleri bombaladı.Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İsrail ordusu insansız hava aracı (İHA), Raşid Caddesi”nde seyir halindeki bir aracın yakınına iki füze saldırısı düzenledi. Saldırıda herhangi bir can kaybı yaşanmadı.Saldırı, bölgede yaya veya basit ilkel araçlarla evlerine dönen Filistinliler arasında panik ve korkuya neden oldu.İsrail ordusu ayrıca; Gazze Şeridi”nin orta kesimlerinde yer alan Bureyc Mülteci Kampı doğusundaki Filistinlilerin evlerine yönelik ateş açtı. Salahaddin Caddesi ekseninde konuşlanan İsrail güçleri de güneydeki Refah kentine yoğun ateş açtı.Saldırıda ölen ya da yaralanan kimsenin olup olmadığını ilişkin henüz bilgi verilmedi.İsrail ordusu, defalarca yaptığı ihlallere rağmen ateşkes anlaşmasına tam uyduğunu iddia ediyor.11:53 İsrail, ateşkesi tekrar ihlal ederek Gazze”de bazı bölgeleri bombaladı03:12 İsrail basınına göre Netanyahu, Hamas”la esir takasını sürdürmek için Katar”a heyet gönderilmesi meselesini görüşecek01:01 Hamas, İsrail”in işgal altındaki Batı Şeria”da tansiyonu yükseltmesine karşı ulusal çabaların birleştirilmesi çağrısında bulundu00:56 İsrail”de 7 Ekim”deki “feci başarısızlığın sorumluluğunu” üstlendiğini duyurarak istifa eden Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi”nin yerine Savunma Bakanlığı Genel Müdürü Eyal Zamir getirildi00:27 İsrail, Gazze”de ateşkes ve esir takası anlaşmasının ikinci aşaması için görüşmelerin 3 Şubat”ta ABD”nin başkenti Washington”da başlayacağını açıkladı00:19 Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Gazze”deki 37 hastanın Refah Sınır Kapısı”ndan Mısır”a tıbbi tahliyesinin yapıldığını bildirdi

Source: Www.star.com.tr