“Ev ve Bahçe Güncellemeleri – Hızla Hasat ve Akıllı Temizlik İpuçları”

Topraksız, gübresiz 21 günde hasat veriyor: Türkiye”nin her köşesinden sipariş alıyorlar

Kesme çiçek sektörünün en büyük üretim merkezi olan Antalya”da yılda toprak olmadan 200 bin tane lale üretiliyor. Merkezde sadece lale değil taze gül, karanfil, şakayık, gala, kazablanka, antoryum, lilyum, gerbera, frezya gibi çeşitli çiçekler de yapılıyor.

10 yıl önce Serik ilçesinin Belek bölgesinde, modern tarım teknolojileriyle üretilen fide firması şimdilerde siparişlere yetişemiyor. 10 yıl üretim kapasitesini 400 bine çıkaran tesis, özel günlerde adet sayısını yükseltiyor. Bu çiçeklerin tek bir özelliği var, topraksız su kullanılmadan üretilmesi. Antalya”da üretimi yapılan çiçekler, İstanbul, İzmir, Ankara gibi büyükşehirler de gönderiliyor.

GÜBRESİZ, TOPRAKSIZ YETİŞTİRİLİYOR

Hiçbir kimyasal maddenin kullanılmadığı üretimde laleler gübresiz, topraksız su içerisinde büyütülüyor. Ziraat Mühendisi Anıl Yolcular, 1 dönüm yerde 400 bin adet çiçek ektiklerini belirterek, büyük bir alana daha ihtiyaçları olduğunu söyledi. Müşterilerin genelde sarı ve beyaz lale tercih ettiğini ifade eden Yolcular bunun nedeninse Mazhar Alanson”un şarkısından dolayı olduğunu belirtti. Yolcular, 8 renk lale ürettiklerini söyleyerek “Fiyat olarak bizden çıkışı 25-30 TL, marketlerde tanesi 100 TL civarında” diye konuştu.

SUDA YETİŞEN LALELER ÇOCUKLAR İÇİN RİSK YARATMIYOR

Gübresiz, topraksız suda yetiştirilen lalelerin evlerde rahatlıkla kullanılabileceğine dikkat çeken Yolcular, çocuklar için de bir risk oluşturmadığını aktardı.

21 GÜNDE HASAT VERİYOR

Hollanda”daki modeli hayata geçirdiklerini de belirten Yolcular, su kaplarına lale soğanlarını bırakıp soğuk su depolarında 4 ila 8 hafta boyunca 7-8 derecede beklettiklerini söyledi. Bu işlem sonrasında ise seraya çıkarılan laleler 21 ila 25 gün sonra hasat ediliyor.

Source: Haber Merkezi


İşte bu yüzden çamaşır makinenizin kısa programını kullanmamalısınız

Çamaşır makinesindeki kısa program hız ve kolaylık arayanlar için en cazip seçeneklerden biridir. 15 ila 30 dakika içinde temiz giysilere sahip olmak, zaman açısından büyük bir avantaj sunuyor gibi görünse de bu fonksiyonun uzun vadede çeşitli dezavantajları bulunuyor.

Öncelikle, kısa programın verimliliği genellikle sınırlıdır ve bu programlar az kirli çamaşırlar için tasarlanmıştır. Bu programlarda yıkama süresinin kısaltılması nedeniyle su ve deterjanın etkili bir şekilde giysilere nüfuz etmesine yeterli zamanı tanımaz. Sonuç olarak, derin lekeler veya inatçı kirler, çamaşır döngüsü tamamlandığında hala giysilerde kalabilir. Aynı zamanda yıkama süresi kısaldığı için deterjanın tamamen durulanmaması da olası seçeneklerden biridir. Bu kalıntılar, zamanla cilt hassasiyeti olan bireylerde alerjilere veya tahrişlere neden olabilir.

GİYSİLERİN ÖMRÜNÜ KISALTIR

Giysilerin ömrü açısından da kısa programlar problem yaratırken, Kısa yıkama döngüsü, kumaşları daha yoğun bir şekilde temizlemeye çalışırken, aslında liflerin hızla aşınmasına neden olabilir. Bu, çamaşırların daha çabuk yıpranmasına ve kalitesinin düşmesine neden olur. Çevresel etkiler açısından da kısa programlar verimsizdir çünkü bu tür programlar genellikle daha az zaman almasına rağmen makinenin suyu ısıtma ve yıkama sürecindeki elektrik tüketimi genellikle değişmez. Hatta makinenin hızla işlem yapabilmesi için daha fazla çalışması gerekir, bu da toplamda daha fazla elektrik ve su tüketimi anlamına gelir. Yapılan araştırmalar, standart uzun programların uzun vadede daha verimli ve çevre dostu olduğunu gösteriyor.

Source: Derleyen: Özge Sivas