Pezeşkiyan”dan ABD”ye Türkçe deyişli yanıt
İran devlet televizyonuna göre, Tahran da bir etkinlikte konuşan Pezeşkiyan, ABD ile müzakere ihtimaline değindi. ABD nin İran a karşı azami baskı politikasına işaret eden Pezeşkiyan, Biz müzakere etmeyeceğiz demedik en baştan müzakere istediğimizi söyledik ancak her şartta müzakere etmeyeceğiz. Yaptırım uygulayıp sonra füzeleriniz veya silahlarınız olmasın deyip sonra tekrar müzakerelerden bahsedemezler. dedi. TÜRKÇE DEYİŞ İLE YANIT AA nın haberine göre; Pezeşkiyan, müzakerelerin saygı çerçevesinde olması gerektiğini belirterek, şöyle konuştu: Türkçe bir şiirimiz var. Bu şekilde alıştık biz. Diyor ki; Geçme namert köprüsünden bırak alsın sel seni. Yatma tilki gölgesinde bırak yesin aslan seni. Yani onur ve özgürlük. Eğer insan tilkinin gölgesinde de uyusa sel insanı alıp götürse de namertlerin gölgesinde durulmaz. Tehditlerle bizi her şeyi yapmaya zorlayabileceklerini düşünüyorlar. Biz insanız ve saygılı bir şekilde konuşacağız ancak baskıya boyun eğmeyeceğiz. ABD ve İsrail in tehditlerinden korkmadıklarını söyleyen Pezeşkiyan, Bazıları İsrail den korkuyor çünkü Amerika onu destekliyor ancak biz korkmuyoruz ve korkmayacağız. Toplumumuza böyle olmak yakışır. Allah ın yardımıyla bütün sorunlarımızı çözeceğimize eminim fakat bu bir gecede olmayacak. ifadelerini kullandı. *Haberin fotoğrafı AA tarafından servis edilmiştir.
Source: Habertürk
Trump”ın planına yeşil ışık yaktı: Çin’den Ukrayna için diplomatik hamle
Güney Afrika’nın Johannesburg kentinde gerçekleştirilen G20 toplantısında Çin, ABD Başkanı Donald Trump”ın Ukrayna”daki savaşı sona erdirmek amacıyla Rusya ile bir anlaşma yapma teklifine destek verdi. Toplantıya katılan Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Pekin’in Ukrayna’da barış sağlanmasına yönelik tüm çabaları desteklediğini vurguladı. Çin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada Wang Yi, “Çin, ABD ve Rusya arasında varılan son mutabakat da dahil olmak üzere Ukrayna”da barışa yardımcı olan tüm çabaları desteklemektedir. Çin, krizin siyasi çözümünde yapıcı bir rol oynamaya devam etmeye hazırdır” ifadelerini kullandı.
Wang, geçtiğimiz günlerde Münih Güvenlik Konferansı’nda dile getirdiği, Rusya-Ukrayna çatışmasında tüm tarafların barış görüşmelerine katılması gerektiği yönündeki açıklamasını bu kez tekrarlamadı. Çin’in bu açıklaması, Pekin yönetiminin Trump’ın girişimine temkinli bir iyimserlikle yaklaştığını gösterdi. Pekin Yabancı Çalışmalar Üniversitesi Avrupa Birliği Çalışmaları Başkanı Cui Hongjian, Çin’in genel olarak ABD ve Rusya arasındaki ilişkilerin yumuşamasından memnun olduğunu belirtti. Hongjian, “Çin, Ukrayna krizinin siyasi çözüm sürecine girmesini olumlu buluyor ancak müzakerelerin yönü ve ABD-Rusya ilişkilerinin nasıl gelişeceği konusunda dikkatli davranacaktır” dedi.
Ayrıca, Çin’in arabuluculuk sürecine katılması durumunda, ABD’nin Rusya ile ilişkilerdeki yumuşamayı Pekin’in çıkarlarına zarar vermek için kullanma ihtimalinin azaltılabileceğini ifade etti. Öte yandan, ABD’nin Avrupa’daki müttefikleri Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy”nin yanında durmaya devam etti. G20 toplantısı sırasında Ukrayna”ya yönelik desteğin sürdürüleceği vurgulandı. Çin’in barış girişimine yönelik tutumu, Pekin’in küresel diplomasideki rolünü güçlendirme stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Source: Dünya Gazetesi
Avrupa replika çantalara savaş açtı
Özellikle Fransa, ülkesine Chanel, Hermes, Louis Vuitton gibi lüks markaların sahte çantalarıyla girenlere 300 bin euro para ya da hapis cezası uyguluyor. O yüzden gümrükler çanta kontrolleri yüzünden çok sıkılaşmış durumda. Ülke genelinde sahte çanta satışı yapanları büyük cezalar bekliyor.Gelelim ülkemize. Türkiye sahte ürün endüstrisinde küresel çapta önemli bir oyuncu haline gelmiş durumda. Şişli, Bodrum, Antalya, Kapadokya gibi birçok turistik açıdan önemli bölge, lokasyon, hatta oteller içinde sadece sahte çanta, elbise ve aksesuvar satan mağazalar mevcut. Ülke çapında tüm turistlerin gezdiği önemli noktalarda sahte mağazalardan geçilmiyor. Üstelik bunu gizli kapaklı yapma gereği bile duymadan, en lüks markaların trend olmuş çantalarını vitrine, mağazalarının önüne koyabilecek kadar rahatlar.Dünya sahteciliğe karşı büyük bir savaş açmışken ülkemizde bu kadar aleni ve resmi bir şekilde satış yapılıyor olması büyük bir repütasyon kayıbı değil de ne?Buna ne zaman dur denecek çok merak ediyorum çünkü gittiğim birçok yerde sahte ürünlere şahit olmaktan son derece rahatsızım.Gümrükte yakalanan büyük adetli sahte ürünler her ülkede olduğu gibi bizde de el konuyor ama tek yapılan bu. Göz göre göre satış yapılan mağazalarda bir sorun yok. O kadar sahte ürünün resmi yollarla ülkemize girmesi de cabası. Gayri resmi yollarla giriş yapılıp, resmi yollarla satış yapılma ihtimali ise daha da korkutucu. SOSYETİK İSMİN SAHTE ÜRÜNLERİNE EL KONULDU Birkaç gündür, ismi gizli tutulan sosyetik birinin Uzakdoğu seyahati dönüşü sahte ürünlerine el konulduğu gündemde. Bunun aslı var mı yok mu bilmiyorum ama bu ne ilk ne de son.Etiket fiyatları gerçekten el yakar durumda. Araba fiyatına denk gelen çanta fiyatları havalarda uçuşuyor. Haliyle sosyal medyada şova devam etmek isteyenler kendilerini sahte ürünlere kaptırmış durumda.Yine iş dönüyor dolaşıyor bilinçli tüketici olmaya geliyor. Cool olmak, trend yakalayıcı olmak için baştan aşağıya marka olmanıza inanın gerek yok. Manu gibi, Mehry Mu gibi, Misela gibi çok güzel markalarımız var.Sahte ürün kullanmak yerine bunları tercih etmek aslında sizi daha da işi bilen biri yapıyor. Lütfen artık sosyal medya tuzağına düşmeyin. Sonra çantayı, saat, mücevher ve son olarak kıyafet sıralaması izliyor. Siz aldıkça bu düzen bir türlü değişemiyor. Aynı etiket okuma zorunluluğu gibi, sahte ürün almamaya ve kullanmamaya davet ediyorum sizleri. Trendlerin hızına yetişmeniz mümkün değil. Lütfen şunu göz ardı etmeyin mutluluk taktığınız çantada değil. Buna baş kaldırmaya cesaret edecek duruşa sahip olmakta.
Source: Hande Can
Havaalanında garip davranan adam bir anda hayatını kaybetti
İngiltere, Manchester Havalimanı”nda 27 yaşındaki bir adam, sınır polisi tarafından “olağandışı davranışlar sergilediği” gerekçesiyle durdurulduktan çok kısa bir süre sonra hayatını kaybetti.
Yetkililerin, adamı güvenlik kontrolünden geçerken durdurduğu ve gözaltına aldığı bildirildi. Gözaltının, yasaklı madde suçuyla ilgili olduğu öne sürülse de adamın sağlık durumunun aniden kötüleştiği ve kısa süre sonra hayatını kaybettiği belirtildi.
Manchester Evening News”in haberine göre, polisten yapılan açıklama şöyle:
“19 Şubat Çarşamba günü Manchester Havalimanı”nda polisler tarafından gözaltına alınan 27 yaşındaki bir adamın ölümüne ilişkin bağımsız bir soruşturma yürütülüyor.
Soruşturma, İçişleri Bakanlığı”ndan gelen ve adamın Çarşamba günü havalimanından seyahat etmeye hazırlandığını ancak olağandışı davranışlar sergilediği gerekçesiyle durdurulduğunu belirten yönlendirme üzerine başlatıldı.
Daha sonra gözaltına alınarak bir bekleme alanına götürüldü ve burada sağlık durumu kötüleşti. Olay yerine çağrılan sağlık ekiplerinin tüm müdahalelerine rağmen hayatını kaybetti.
Adamın ölümünün ardından bağımsız bir soruşturma başlatıldı. Müfettişler, delil toplamak üzere olay yerine gönderildi.”
Source: Sonuç Sürmeli
İsrail ordusundan şok açıklama: “İade edilen cenaze, rehineye ait değil”
İsrail ordusu Cuma günü yaptığı açıklamada, Hamas tarafından 20 Şubat Perşembe günü teslim edilen cesetlerden birinin Gazze”de rehin tutulanlardan herhangi birine ait olmadığını belirtti. Hamas’ı, zaten kırılgan olan ateşkesi ihlal etmekle suçladı.
İsrailli yetkililer, teslim edilen cesetlerden ikisinin dokuz aylık Kfir Bibas ve dört yaşındaki ağabeyi Ariel’e ait olduğunu açıkladı. Üçüncü cesedin ise anneleri Şiri Bibas’a ait olduğu düşünülüyordu, ancak İsrail”in yaptığı incelemelere göre cesedin herhangi bir rehineyle eşleşmediği tespit edildi.
İsrail ordusu yetkilileri, “Bu, Hamas terör örgütünün gerçekleştirdiği son derece ağır bir ateşkes ihlalidir. Anlaşmaya göre Hamas, dört rehinenin cenazesini teslim etmekle yükümlüdür” diyerek, Şiri Bibas ve diğer tüm rehinelerin iadesini talep etti.
Rehine Oded Lifşitz’in ailesi ise yaptığı açıklamada, iade edilen cesedinin resmi olarak teşhis edildiğini belirtti. Hamas’tan ise henüz bir açıklama yapmadı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Hamas’ın dört rehinenin kalıntılarını teslim etmesi üzerine örgüte karşı misilleme yapılacağını açıkladı.
İSRAİL MİSİLLEMEYE HAZIRLANIYOR
Hamas militanları, cesetleri dört siyah tabut içinde kalabalık bir izleyici kitlesi önünde teslim etti. Tabutların teslim edildiği törene onlarca silahlı Hamas üyesi katıldı. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, bu görüntüleri sert bir dille kınadı.
Tabutlar, geçtiğimiz ay ABD’nin desteğiyle Katar ve Mısır’ın aracılığıyla varılan Gazze ateşkes anlaşması kapsamında teslim edildi. İsrail-Gazze sınırında yağmur altında toplanan İsrailliler, cenaze konvoyonu karşıladı.
Cenaze konvoyunu karşılayan İsrail Cumhurbaşkanı İzak Herzog, “Acı, keder, tarifsiz bir yıkım. Bir millet olarak yüreğimiz paramparça” dedi.
Netanyahu, cesetlerin teslim edilmesinin ardından yaptığı konuşmada Hamas’ı yok etme sözü verdi. “Bu dört tabut, Ekim 7’de yaşananların bir daha asla tekrarlanmayacağını garanti etme sorumluluğunu bize yüklüyor. Sevdiklerimizin kanı topraktan yükselen bir çığlık gibi. Bunun hesabını soracağız” dedi.
İsrail yetkilileri, savaşın başladığı günden bu yana Hamas’ın yok edileceğini ve 2023 yılının Ekim ayında kaçırılan yaklaşık 250 rehinenin evlerine döneceğini defalarca vurgulamıştı.
Hamas militanları, cesetlerin teslimi sırasında üzerinde “Savaşın Geri Dönmesi = Esirlerinizin Tabutlarla Geri Dönmesi” yazılı bir afişin yanında durdu.
SAVAŞ BİR AİLEYİ DAHA DAĞITTI
Hamas, Kasım 2023’te Bibas kardeşlerin ve annelerinin İsrail hava saldırısında öldüğünü iddia etmiş, ancak İsrail yetkilileri bu bilgiyi doğrulamamıştı.
Baba. Yarden Bibas, bu ay yapılan esir takası anlaşmasıyla hayatta olarak serbest bırakıldı. 83 yaşındaki Oded Lifşitz de Nir Oz’dan kaçırılmıştı.
Eşi Yocheved, 85 yaşında rehin alınmış ancak iki hafta sonra bir başka kadınla birlikte serbest bırakılmıştı. Lifşitz, eski bir gazeteciydi. 2019 yılında Netanyahu hükümeti karşıtı Haaretz gazetesinde yayımlanan bir yazısında Netanyahu’nun politikalarını eleştirmişti.
İsrail”in 7 Ekim 2023″ten, ateşkesin yürürlüğe girdiği 19 Ocak 2025″e kadar Gazze Şeridi”ne sürdürdüğü saldırılarda 14 binden fazlası enkaz altında kaybolanlar olmak üzere 61 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail”in altyapıyı, hastaneleri ve yerinden edilen Filistinlilerin barındığı okulları da hedef alan saldırılarında nüfusu 2,3 milyon olan Gazze”de yaklaşık 2 milyon kişi yerinden edildi.
Source: Haber Merkezi
Trump”ın Zelenskiy”e yönelik “Seçim yapmayan bir diktatör” nitelemesi Batılı liderlerin gündeminde
Trump”ın, 19 Şubat”ta Zelenskiy”e yönelik, “Seçim yapmayan bir diktatör olan Zelenskiy, elini çabuk tutsa iyi olur yoksa ülkesini kaybedecek.” şeklindeki sözlerine birçok lider yanıt verdi.
ABD Başkanı Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy”e sert eleştiriler yönelttiABD Başkanı Trump: Ukrayna”yı seviyorum ama Zelenskiy berbat bir iş çıkardıTrump”ın Zelenskiy’e “diktatör” diyerek sert şekilde eleştirmesi, bazı Avrupa ülkelerinden tepki aldıTrump, Rusya-Ukrayna savaşının başlaması ve uzamasından Zelenskiy”i sorumlu tuttuABD Başkanı”nın oğlu Trump Jr, Zelenskiy”i dans ettiği görülen “deepfake” videoyla hedef aldıPolonya, ABD politikasındaki değişikliğe karşın Batı”yı Ukrayna”ya desteğe çağırdıİtalya”dan, Trump”ın Zelenskiy”e yönelik eleştirileri için “sükunet” çağrısı
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu sözcülerinden Stefan de Keersmaecker, Zelenskiy”nin demokratik yollarla seçildiğini, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin”in yönetimindeki Rusya”nın ise demokratik bir ülke olmadığını söyledi.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, “Şu an içinde bulunduğumuz durumda hiç kimsenin “Ukrayna”nın, AB”ye veya NATO”ya girme hakkı yok.” demeye hakkı yok.” ifadesini kullandı.
Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva da Ukrayna”daki barış sürecinin yalnızca ABD Başkanı ve Rusya Devlet Başkanı”nın arasında yürütülmemesi, Ukrayna”nın da sürece dahil edilmesi gerektiğini bildirdi.
Öte yandan, Almanya Başbakanı Olaf Scholz”un 2023″teki Brezilya ziyaretini hatırlatan Lula da Silva, “Dostum Olaf Scholz’a bir Rus”u ya da herhangi birini öldürmek için silah satmayacağımı söyledim. Bu nedenle üzgünüm ancak Brezilya onlara ihtiyaç duydukları silahları satmayacak.” diye konuştu.
Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb, katıldığı etkinlikte Trump”ın sözlerini reddederek, ülkesinin Ukrayna Anayasası”nı ve “demokratik yollarla seçilmiş Devlet Başkanı Zelenskiy”i desteklediğini” belirtti.
İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, söz konusu ifadenin doğru olmadığını kaydederek, “Bu, yanlış bir tanımlama. Rusya, savaşı başlattı. Zelenskiy, demokratik yollarla seçilmiş bir liderdir. Ukrayna”da seçim yapılmasını isteyen başka bir ülke de yok.” görüşünü paylaştı.
Almanya, Trump”ın ifadesini “yanlış, tehlikeli ve absürt” buluyor
Almanya Başbakanı Scholz, ABD Başkanı”nın yorumlarını “yanlış ve tehlikeli” olarak nitelendirirken Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock da bu ifadeleri “absürt” bulduğunun altını çizdi.
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, “Bu, yalnızca onların ulusal egemenlik mücadelesi değil aynı zamanda uluslararası hukukun üstünlüğünün taraftarı olma mücadelesidir.” değerlendirmesinde bulundu.
Savunma Bakanı Richard Marles de ülkesinin Ukrayna”ya desteğini sürdüreceğini ifade ederek, sürecin “Ukrayna”nın şartlarına göre” sona ermesi gerektiğini savundu.
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, X”teki paylaşımında, “İspanya”nın Ukrayna demokrasisine ve Devlet Başkanı”na verdiği desteği yeniden teyit etmek için pazartesi günü Kiev”de olacağım.” ifadesini kullandı.
İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, Trump”ın Zelenskiy”e yönelik eleştirileri için “sükunet” çağrısında bulundu.
Yeni ABD yönetiminin sözlerinin her zaman güçlü olduğunu kaydeden Tajani, “Trump ile Zelenskiy arasındaki ilişkide çatlaklar var ancak durumun sakinleşmesi ve barışın sağlanması, bizim çıkarımıza.” dedi.
İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Zelenskiy ile telefon görüşmesinde kendisine “Ukrayna”nın demokratik yollarla seçilmiş devlet başkanı” olarak destek verdiğini belirtti.
İngiltere”deki aşırı sağcı parti lideri Nigel Farage, Trump”ın sözlerinin her zaman ciddiye alınması ancak her zaman kelimesi kelimesine doğru kabul edilmemesi gerektiğini belirtti.
Çekya Cumhurbaşkanı Petr Pavel, X üzerinden yaptığı açıklamada, “Komşu bir nükleer gücün saldırısına 3 yıldır direnen ülkede yapılacak seçimin değeri ne olabilir? Topraklarının beşte biri işgalci askerler tarafından işgal edilmiş ve tüm ülke her gün bombardıman altındayken seçimler nasıl organize edilir? Böyle bir ülkenin Devlet Başkanını diktatör olarak nitelendirmek büyük bir alaycılık.” ifadelerini kullandı.
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Waltz, Zelenskiy”i suçladı
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz ise 3 yıldır süren savaşın hiç başlamaması ve bugünlere gelmemesi gerektiğini belirterek, savaşın bu kadar uzamasında Ukrayna yönetiminin büyük rolünün bulunduğunu savundu.
ABD Başkanı Trump”ın tek amacının savaşı sona erdirmek olduğunu ifade eden Waltz, savaşın sona ermesinin tüm tarafların lehine olduğunu belirtti.
Waltz, “Başkan Trump, Zelenskiy”nin masaya gelmemesinden ve bu fırsatı değerlendirmeye yanaşmamasından dolayı büyük bir hayal kırıklığı içinde. Zelenskiy, eninde sonunda bu noktaya gelecektir ve umarım bu hızlı bir şekilde gerçekleşir.” değerlendirmesinde bulundu.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
UNFPA Türkiye Temsilcisi Khan, ABD”nin fon kesintisinin çalışmalarında yol açacağı zorlukları anlattı
Khan, ABD”nin fonları askıya almasının UNFPA”nın Türkiye, Gazze ve Ukrayna”daki faaliyetlerine etkisine ilişkin AA”ya değerlendirmelerde bulundu.
UNFPA”nın ABD fonlarının askıya alınmasının “neden olduğu sonuçlarla başa çıkmaya çalıştığını” vurgulayan Khan, “Geleneksel olarak, ABD hükümeti, uzun süredir UNFPA’nın çalışmalarının önemli bir ortağı ve destekleyicisi olmuştur. Küresel anlamda, UNFPA’nın insani yardım fonlarının neredeyse yüzde 50’sini ABD sağlıyor.” diye konuştu.
Khan, Gazze’de de UNFPA’nın desteğiyle yaklaşık 50 bin hamile kadına yönelik hizmetler sağlandığını belirterek, bunların hayatlarını kurtarmak, güvenli bir hamilelik ve doğum yapmalarını sağlamak için sunulan acil hizmetlerin şu an durduğunu dile getirdi.
Ukrayna’da da, yaklaşık 640 bin kadın, kız çocuğu ve şiddetten korunmaya ihtiyaç duyan insanın UNFPA tarafından sağlanan koruma hizmetlerinden yararlandığını söyleyen Khan, bu hizmetlerin de askıya alındığının altını çizdi.
Gazze ve Ukrayna’da etkilenen insan sayısının çokluğuna dikkati çeken Khan, bu sebeple ABD”nin UNFPA fonlarını askıya almasını “vahim olarak” nitelendirdi.
Khan, UNFPA”nın diğer bağışçıların ve ortakların bu çalışmaları desteklemeye devam etmesini takdir ettiğini söyleyerek, aynı zamanda, diğer kamu ve özel sektör ortakları, belediyeler ve merkezi hükümetlerin bu temel ihtiyaçları karşılamaya katkıda bulunmaya davet etti.
Diğer yandan Khan, UNFPA”nın Türkiye”de Suriyeli mülteciler ve depremzedeler için yürüttüğü insani yardım çalışmalarının yüzde 60″ının ABD tarafından finanse edildiğini ve bu nedenle etkinin büyük olduğunu belirtti.
Khan, UNFPA’nın çalışmalarını destekleyen Japonya, Güney Kore ve Türk firmaları gibi diğer bağışçıların sayesinde ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştıklarını vurguladı.
Askıya almayla ilgili görüşmelerin UNFPA’nın genel merkezi tarafından yönetildiğini aktaran Khan, medyanın desteğinin de bu hizmetlerin sürdürülmesi açısından büyük önem taşıdığını kaydetti.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
TikTok fenomeninin korkunç ölümü: Saatlerce kaynar suyun altında kaldı
Olay, Rusya”nın Krasnoyarsk Krai bölgesine bağlı Achinsk şehrinde meydana geldi.
Ön soruşturmalara göre, evinde sıcak banyoya giren 32 yaşındaki Victoria Lerman, şiddetli yanıkların neden olduğu acının şokuyla bayıldı. Bilinci kapandıktan sonra yüzü doğrudan musluktan akan kaynar suyun altına düştü. Aşırı sıcaklığa saatlerce maruz kalan genç kadın, korkunç bir şekilde hayatını kaybetti.
Sevgilisi, saatler sonra banyoya girdiğinde Victoria”yı banyonun içinde cansız halde bulduğunu ve hemen yetkililere haber verdiğini söyledi.
CİNAYET ŞÜPHESİ GÜNDEMDE
Yetkililer olayın kaza sonucu ölüm olarak değerlendirildiğini belirtiyor, ancak Victoria”nın yakın çevresi bu trajedinin arkasında cinayet olabileceğini düşünüyor.
Soruşturmayı yürüten yetkililer, olayın yaşandığı dairede uyuşturucu maddeye rastlandığını açıkladı.
Krasnoyarsk Krai Soruşturma Komitesi tarafından yapılan açıklamada, Victoria”nın partnerinin uyuşturucu kullandığı ve cenazeye katılmadığı belirtildi.
Polis, olayın detaylarını aydınlatmak için soruşturmayı derinleştirirken, kesin ölüm nedeninin otopsi sonucuyla netleşeceği duyuruldu.
Source: Haber Merkezi