Otofaji ömrü uzatıyor
Otofajinin sözlük anlamı “kendi kendini yemek.” Durumun bilimsel açıklaması ise oldukça farklı. Otofajide hücrelerimiz kendi kendilerini değil, üretim artığı toksik atıklarını, yaşlanmış parçalarını, döküntülerini, toksinlerini yiyerek beslenmeye başlıyor. Otofaji sürecine giren hücreler içlerindeki “lizozom” isimli minik yapıların da yardımıyla “kendi atıklarını” tüketerek yaşamını sürdürmeye başlıyor.Neticede, hücre de beden de beslenme çabasının getireceği zahmetlerden, yüklerden, toksik atıklardan kurtuluyor. Daha önceki üretim atıklarını, yaşlanmış parçalarını enerji kaynağı olarak kullanıp bir tür “iç temizlik”, bir çeşit “doğal detoks” sürecine giriyor. Kısacası otofajide adeta bir “arınma”, toksinlerden kurtulup hafifleme durumu söz konusu.EK BİLGİOTOFAJİNİN MUCİDİ KİMOtofajinin faydalarını bilimsel olarak araştıran Japon biliminsanı Yoshinori Ohsumi 2016’da Nobel Tıp Ödülü’nü kazandı. Peki otofajiyi ilk keşfeden kim ya da kimler? Otofajinin geçmişi insanlık tarihi kadar eski. Oruç onu devreye sokmanın en etkili yollarından biri ve ilki. Çünkü günde 12 saati geçen, 14-16 saatlik açlık kürleri bu hedefe ulaşmak için yeterli. Eğer oruç sürelerini daha sık ve düzenli tekrarlayabilirseniz de açlıkla geçireceğiniz 14-16 saatlik periyodu yalnızca su içmekle sürdürürseniz otofajiyi tetiklemeniz mümkün olabiliyor. Muhtemelen de bu nedenle “iki öğün beslenme” metodu özellikle orta yaşlardan sonra taraftar bulmaya başladı. Özeti şudur: Eğer otofajiden faydalanmak istiyorsanız günde iki öğünle beslenmeyi deneyebilirsiniz.AKLINIZDA OLSUNEGZERSİZİ NE ZAMAN YAPMALISağlıklı biriyseniz günün her saatinde egzersiz yapabilirsiniz. Zaman seçimi size aittir. Ama yine de yatmadan 2 saat öncesi ile yemeğin hemen öncesi ve sonrasında ağır egzersiz yapmanız önerilmez. Eğer amacınız yağ kaybetmekse, egzersiz için en uygun zaman sabah saatleridir.Sabah aç karnına yapılan egzersizler metabolizmayı daha çok hızlandırır. Sabah uyandığınızda (aç karna) kanınızda şeker ve insülin değerleri ile karaciğerinizde glikojen deposu çok düşüktür. Uyanır uyanmaz bir bardak su içip küçük bir parça meyve yedikten (yarım elma, 1–2 kuru kayısı olabilir) hemen sonra, 20–30 dakika orta yoğunlukta bir egzersiz yaparsanız yağ kaybınız daha çok olacaktır.Ayrıca egzersizi ne kadar uzatırsanız, fayda o oranda artıyor. Benim önerim kilo kaybı için hızlı ve tempolu yürüyüşü seçmenizdir.Tempolu yürümek (yani dakikada 120 adımın üzerine çıkmak) aynı zamanda zindelik ve keyif de sağlar. Sabah egzersizinin etkisini artırmak istiyorsanız, egzersizden sonra yoğurt, haşlanmış yumurta beyazı, peynir gibi proteinden zengin bir kahvaltı yapmanızı da tavsiye ederim.Böyle bir kahvaltı kas kitlenizi güçlendirecek, yağ yakmanızı hızlandıracaktır.Özeti şudur: Ardıç kuşu iseniz sabah erken, baykuş iseniz geceleri bile egzersiz yapabilirsiniz, yeter ki düzenli, sürekli ve keyifli olsun…HANGİSİ ÖNEMLİBEL ÇEVRESİ Mİ KARIN ÇEVRESİ MİKilo sorununu takipte kullandığımız “beden kitle indeksi-BKİ” giderek güvenilirliğini yitirdi. Bunun en mühim nedeni BKİ’nin kas ve yağ kriterleri arasında kıyas yapmaktan bile uzak bir kavram olması.Son yıllarda “bel çevresi” ve “bel/kalça oranı” takip kriterleri olarak daha sık kullanılmaya başlandı. Bana göre bu ikili BKİ’den çok daha güvenli.Çünkü bel çevresinde biriken yağlar iç organlara yüklenen ya da onların etraflarını kuşatan kötü yağlar.Bunlar iltihabi süreçleri tetikliyor ve kilo meselesini zamanla bir damar problemi, bir bağışıklık sorunu, bir kanser tehdidi haline dönüştürüyor.Hatırlatalım: Bel çevreniz kadınsanız 90, erkekseniz 100 cm’i asla geçmesin. Bel/kalça oranınız erkekseniz 1’i, kadınsanız 0.8’in üstüne asla çıkmasın.İYİ BİLGİ 1HALSİZ VE YORGUNSANIZ… Aneminiz var mı? Demir, B12 veya folik asidiniz azalmış olabilir mi? D vitamini rezervleriniz ne durumda? Kan şekeriniz düşmüş, sizi bir “kronik hipoglisemik” yapmış mı? İnatçı bir tansiyon düşüklüğünüz var mı? Uyku sorununuz mevcut mu? Motivasyonunuz azalmış, depresif bir ruhsal moda girmiş misiniz? Kronik ve ilerleyici bir organ yetmezliğine (karaciğer, böbrek, kalp, ) yakalanma ihtimaliniz söz konusu mu? Kronik bir enfeksiyonla (tüberküloz, Malta humması, diş kökü iltihabı…) baş başa mısınız? Otoimmün bir hastalığınız (Haşimoto hastalığı, çölyak hastalığı, sedef, vitiligo, hepatit, üveit, artirit) var mı? Mitokondrileriniz hastalanıp yorgun düşmüş olabilir mi? (Mitokondriyel disfonksiyon!)İYİ BİLGİ 2VARİSİNİZ Mİ VAR Fazla kilolarınız varsa verin. Düzenli ama kısa süreli yürüyüşler yapın. Bacak kaslarınızı güçlendiren egzersizleri her gün tekrarlayın. Ayakta uzun süre hareketsiz kalmayın. Yatarken ayaklarınızın altına onları 20-25 cm yükseltecek kadar “destek yastık” koyun. Doktorunuz önermişse “varis çorabı” kullanın. Hamilelik dönemlerinde bu gibi tedbirleri daha sık ve dikkatli uygulayın.
Source: Osman Müftüoğlu
Her gün lıkır lıkır içtiğiniz o içecek kel bırakıyor
Floridalı Yoğun Bakım Uzmanı Dr.Neeane Neena Chandrasekaran, gazlı içeceklerin erkeklerde saç döktüğünü ve kelliğe neden olduğunu söyledi. Ayrıca kelliğe de neden olan bu içecekler için “içmeyin” uyarısında bulundu.
KEL KALMAK İSTEMİYORSANIZ BU İÇECEKTEN UZAK DURUN
Doktorlar da “saçlarınıza veda etmek istemiyorsanız bir içecekten uzak durun” diyor. Bu içecekler enerji ve gazlı içecekler!
Sosyal medyada hesabından bir video yayınlayan Dr. Chandrasekaran vücudun horman dengesini bozan ürünleri anlattı. Ve bun yüksek kafein içerdiğini, stres hormonu olan kortizol seviyelerini artırdığını ifade etti. Dr. Chandrasekaran “Aşırı şeker ise zayıf kan dolaşımı ve iltihaplanmaya neden olarak hem saç köklerini zayıflatabilir hem de saç dökülmesini artırabilir. Yüksek kortizol seviyeleri ve şekerin birleşimi kaygı duygularını şiddetlendirebilir ve sinir sistemini aşırı uyarabilir. Stresin artması saç dökülmesine de yol açar çünkü bu durum daha fazla iltihaplanmaya sebep olur.” dedi.
U ŞEKLİNDE KELLEŞME YAŞANIYOR
2023 yılında yapılan bir araştırmada, haftanın 7 günü tatlı içecek içen erkeklerin saç döküle ihtimali, bunları tüketmeyenlerden 3 kat fazla çıktı. Uzmanlar özellikle enerji içeceklerinden uzak durulmasını gerektiğini vurguluyor. Bu içecek, ön taraftaki saç çizgisinin geriye çekilmesine ve başın tepesindeki kel alanın giderek büyüyerek kafada belirgin bir U şekli oluşturmasına neden oluyor.
Source: Haber Merkezi
Kombi ustası açıkladı: İşte hem ısınmanızı sağlayan hem de tasarruf ettiren kombi derecesi
Soğuk havalarda ısınma ihtiyacı da artıyor birçok kişi de hem konforlu bir ortam sağlamak hem de enerji tasarrufu yapmak için kombiyi en ideal sıcaklıkta çalıştırmanın yollarını arıyor. Peki, doğru kombi ayarı nasıl yapılır?
HER ODA İÇİN FARKLI BİR ISI AYARI GEREKİYOR
Uzmanlar, konforlu ve verimli bir ısınma için evin farklı odalarına göre değişen sıcaklık ayarlarının belirlenmesi gerektiğine dikkat çekti. Oturma odaları gibi sık kullanılan alanlarda sıcaklığın 20-22°C civarında olması gerektiği aktarılırken, yatak odalarında bu değerin biraz daha düşük tutulması tavsiye ediliyor. Uzmanlar, 20°C’lik bir oda sıcaklığına ulaşabilmek için kombinin genellikle 40-60°C arasında ayarlanması gerektiğini aktardı fakat soğuk havalarda bu aralık 65-70°C’ye kadar çıkarılabilir.
TASARRUF İÇİN DOĞRU AYAR ÖNEMLİ
Öte yandan tasarruf sağlamak için uzmanlar, faturaları düşürmek için kombiyi sürekli açıp kapamak yerine belirli bir sıcaklıkta sabit tutmayı öneriyor. Ayrıca, oda termostatı kullanımı sayesinde evin ihtiyacı olan sıcaklığı daha hassas bir şekilde ayarlayarak gereksiz enerji tüketiminin önüne geçebilirsiniz.
Source: Haber Merkezi
Zıpkınla 1.8 metre boyunda akya balığı avladı
Çanakkale”de 20 yıldır profesyonel olarak sportif amaçlı dalış yapan Çetin Ege Doğan, Saroz açıklarında geçtiğimiz günlerde trofe denilen (nadiren avlanabilen türünün büyük balığı) avladı. 63 KİLOGRAM AĞIRLIĞINDA Dalış elbiseleri, gözlük, şnorkel ve zıpkınıyla tüpsüz olarak 25 metre derinliğe dalan Doğan, daldıktan bir süre sonra zıpkınıyla bir akya sürüsüyle karşılaştı. Doğan, zıpkınıyla 63 kilogram ağırlığında 1.8 metre boyunda akya balığı avladı. SU ALTI KAMERASIYLA SANİYE SANİYE KAYDETTİ Yaklaşık 1 saat süren mücadele sonrası Doğan, akyayı kıyıya çıkardı. Balığı zıpkınla avlayan Doğan, bu anları da su altı kamerasıyla saniye saniye kaydetti. “BU TARZ BİR BALIKLA İLK KEZ KARŞILAŞTIM” Çetin Doğan, daha önce de büyük balıklarla karşılaştığını avladığını belirtirken, bu tarz büyüklükteki balıkla ilk kez karşılaştığını söyledi.
Source: Haberler
Rusların doğal ilacı: Öksürüğü şıp diye kesiyor, herkes deniyor
Kış aylarında soğuk havaların etkisini göstermesiyle birlikte soğuk algınlığı sıklıkla yaşanır ancak sert kış koşullarına alışkın olan Rusların soğuk algınlığıyla başa çıkma yöntemleri popüler oldu. Rusların yüzyıllardır uyguladığı doğal tedavi yöntemleri dikkat çekti.
Rusya’da soğuk algınlığına karşı sıklıkla kullanılan yöntemlerden biri ahududu reçeli ile hazırlanan sıcak çaydır. Büyükler, hasta olan çocuklarına bol miktarda ahududu reçeli karıştırılmış sıcak çay içirerek bağışıklık sistemini güçlendirmeye çalışır ve bu çay içerdiği vitaminler sayesinde doğal bir ateş düşürücü olarak kullanılır.
SARIMSAK SUYUIYLA BURUN SPREYİ HAZIRLIYORLAR
Sarımsak, Rusya’da doğal bir antibiyotik olarak kabu8l edilirken, hasta olan kişilere sarımsak boncukları takarak virüslerin etkisini azaltabileceklerine inanılır. Öte yandan sarımsak suyu ile hazırlanan burun damlaları, burun tıkanıklığını açmak ve enfeksiyonları azaltmak için kullanılıyor.
PATATES BUHARI SOLUNUM YOLLARINI AÇAR
Rusların soğuk algınlığı tedavisinde başvurdukları etkili yöntemlerden biri de patates buharıdır. Haşlanmış patateslerin sıcak buharını bir havlu ile başlarını örtüp soluyarak solunum yollarını açmayı denerler. Bu yöntem, burun tıkanıklığını hafifletmek ve boğaz tahrişini azaltmak için oldukça etkilidir.
Source: Derleyen: Özge Sivas