42. madde için uyardık
Galatasaray Başkan Yardımcısı Niyazi Yelkencioğlu, Jose Mourinho”ya tepki gösterdi. Yelkencioğlu, “Allah kimseyi, kendi milletine ağzına geleni söyleyen birini savunmak zorunda bırakmasın. Acun Bey, “Siz Türkler” diye başlayıp her türlü aşağılamayı kabul edebiliyor ve sonunda da çirkin, ırkçı bir söylemle konunun başka bir boyuta taşınmasını normal görüyorsa, kendi mizacıdır. TFF”yi doğru sevk şeklinin 42. madde olması gerektiği konusunda uyardık” diye vurguladı. Buruk”a 1 maç ceza PFDK kararları dün akşam açıklandı. Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Fenerbahçe derbisi sonrası açıklamaları nedeniyle 1 maç ceza aldı. Buruk, Galatasaray”ın Kasımpaşa ile ligde oynayacağı maçta cezalı olacak. Öte yandan sarı-kırmızılı kulübün başkanı Dursun Özbek”e de açıklamaları nedeniyle 34 gün hak mahrumiyeti ve 3 milyon TL para cezası verildi. Kendi algıları Niyazi Yelkencioğlu, “Sarı kartlar, istatistikler üzerinden, gerçekle ilgisi olmayan kendi algılarını oluşturmaya çalışıyorlar. Gerçekler ortaya çıkınca mahcup dahi olmuyorlar. Bıraksınlar manipülasyonları. Son 13 haftada hep birlikte sahaya odaklanıp ligden keyif alalım” diye vurguladı. Icardi ısınıyor Sağ diz ön çapraz bağ kopması sakatlığı nedeniyle 7 Kasım 2024″teki Tottenham maçından beri oynayamayan Mauro İcardi, Kemerburgaz”da salonda çalıştı. İcardi”nin paylaşımı taraftarları heyecanlandırdı.
Source: Fotomaç
Irak”ın Salahaddin vilayetinde resmi yazışmalarda Türkçe de kullanılacak
Salahaddin İl Meclisi Üyesi Atıf en-Neccar, konuya ilişkin AA muhabirine, Irak Anayasası”nın 4. maddesi gereğince, Türkmenlerin yoğunlukla yaşadığı bölgelerde Türkçenin resmi dil olarak kabul edildiğini ve resmi yazışmalarda kullanılma hakkına sahip olduğunu belirtti. Neccar, bu anayasal maddeye dayanarak artık Salahaddin vilayetinde, kent merkezi, ilçeler, kasabalar ve köylerdeki tüm resmi yazışmalarda Türkçenin kullanılabileceğini ifade etti. Ancak bu hakkın yasada yer almasına rağmen bugüne kadar uygulanmadığına dikkati çeken Neccar, sadece resmi yazışmalarda değil devlet kurumlarının tabelalarında da Arapçanın yanında Türkçenin yer alacağını söyledi. Salahaddin vilayetinde Türkmenlerin, Araplardan sonra ikinci büyük etnik grup olduğunu vurgulayan Neccar, bu adımın Türkmenlerin ülke genelinde tüm haklarının korunması adına atıldığını kaydetti. Yasanın uygulanması Türkmenleri sevindirdi Salahaddin vilayetine bağlı Tuzhurmatu ilçesinde yaşayan Ahmet Abbas ise Türkçenin resmi yazışmalarda kullanılacak olmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi. Uzun zamandır bu yasanın uygulanmasını beklediklerini ancak bir türlü yürürlüğe girmediğini belirten Abbas, artık Salahaddin”deki resmi kurumlarda Türkçeyi görmenin gerçekleşen bir hayal olduğunu söyledi. Özellikle devrik Baas Partisi döneminde Türkçe konuşmanın bile yasak olduğunu hatırlatan Abbas, resmi yazışmalarda ve kurum tabelalarında Türkçeye yer verilmesini, kentteki Türkmen varlığının ve ağırlığının bir kanıtı olarak değerlendirdi. Abbas, bu anayasal hakkın yalnızca Salahaddin”de değil Irak”ta Türkmenlerin yoğunlukla yaşadığı tüm bölgelerde uygulanmasını istedi. Türkeş Muhammet Tuzlu ise Baas rejiminin devrilmesinin ardından Türkmenlerin yoğun olduğu bölgelerde Türkçe eğitim veren okulların açıldığını hatırlatarak, resmi yazışmalarda Türkçenin kullanılmasını anayasal bir hak olduğunu, söz konusu gelişmeyi olumlu bulduğunu ifade etti. Yaklaşık 16 yıl önce bu konunun Salahaddin İl Meclisi gündemine getirildiğini belirten Tuzlu, ancak dönemin koşulları nedeniyle yasanın uygulanamadığını ifade etti. Kararla Salahaddin vilayetinde Türkmenlerin anadillerini resmi alanda kullanma hakkı hayata geçirilmiş oldu.
Source: Internet Haber
Yılmaz Özdil’den çarpıcı tespit: “Birinci çinko, ikinci çinko tamam, sıra tombalada”
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin geçen ekim ayında başlattığı ‘yeni süreç’te, dün terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın çağrısı İstanbul’da kamuoyu ile paylaşıldı.
Beştepe’nin Aksakallısı Yıldırım, pazarlığın ipucunu bir gün önce verdi. APO şovuna her kesimden büyük tepki yağdı.
ABB Başkanı Mansur Yavaş, trafik ışığının kırmızısına Ay-Yıldızı, bilboardlara Türk Bayrağı yansıttı. Zafer Parti”si, parti bayrağını yarıya indirdi.
İYİ Parti de, “Şehitlerimizi saygıyla anıyoruz” pankartı astı.
En çarpıcı tespit gazeteci-yazar Yılmaz Özdil’den geldi.
Özdil, “Irak Kürdistan’ı birinci çinko. Suriye ikinci çinko. Türk milletinin gözünün içine baka baka tombalayı izlettiler” dedi. Sosyal medyada da şehitlerimizi minnetle anan mesajlar paylaşıldı.
İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk: Kadere bak. Neredeeeen nereye. Utanın utanın. Allahtan korkmaz, Milletten utanmazlar… Türkiye’yi Türk’süzleştirmeyeceğiz, Türk vatanını böldürtmeyeceğiz, Cumhuriyeti yıktırmayacağız.
CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül: Vatan sana canım feda. Türk Kürt kardeştir. Kalleş olan Amerikadır.
CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat: Umarım bundan sonra hiçbir anne ağlamaz. Ölüm bile sustuysa Barış’ı konuşma zamanı. görüşmeyi İmralı diyerek kamufle edemeyiz. Biz teröriste terörist deriz, sayın ya da beyefendi bizim lugatımızda yok.
ÖZDİL’DEN ‘TOMBALA’
Milli Merkez Sözcüsü Ufuk Söylemez: Türk Milleti için kara bir gün yaşıyoruz.
Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu: Bu süreç TBMM zemininde bütün siyasi partilerin ve toplumsal kesimlerin çoğulcu katkısıyla yürütülmelidir.
Zafer Partisi Genel Başkan Vekili Ali Şehirlioğlu: Eli kanlı bebek katili terörist ile yapılan
Gazeteci-yazar Yılmaz Özdil: Irak Kürdistan’ı birinci çinko, Suriye Kürdistan’ı ikinci çinko, Türk milletinin gözünün içine baka baka tombala’nın canlı yayınını izlettiler.
Source: Haber Merkezi
Türkan Güneş, Gülşen Ay
Medya ve sosyal medya da bunu kullanmayı seviyor, çünkü söz konusu Gülşen Bubikoğlu olunca çok tıklanıp, çok okunuyor. Gülşen Bubikoğlu’nu zaman zaman Türkan Şoray’la kıyaslayanlar da var, o zaman iki tarafın fan’ları birbirine giriyor.Ben Gülşen Bubikoğlu’nun en çok “Gırgıriye” serisindeki halini severim. Kenar mahallenin güzel dilberi, hayatta kurnaz ama aşta saf, yamuk yamuk gülüp ne kadar erkek varsa kendine âşık eden hallerini…Hele o kalın kalın kollarını havaya kaldırıp oynaması… Film gereği sahnede şarkı söylerken öyle cilvelidir ki gazinoyu kapatmışsınız da sadece size özel konser veriyor hissi yaratır insanda. Öyle bir göz teması var kamerayla.Türk sinemasının sultanı elbette Türkan Şoray. Bunda bizzat Gülşen Bubikoğlu’nun da hemfikir olduğunu düşünüyorum. Ama Güneş başka, Ay başka. İkisinin de ayrı ayrı güzelliği var. Yeşilçam’ın Güneş’i Türkan’sa, Ay’ı da Gülşen işte. Tamamen farklılar. Bubikoğlu ille de kıyaslanacaksa dönem ve kontenjan itibarıyla Aydan Şener’le kıyaslanmalı.İspanyol ekmeğini kim yiyecek?Yanarım yanarım, Volkswagen Arena’daki Kibariye&Buika konserine gidemediğime yanarım. Şimdi telafi mahiyetinde konserin videolarını izliyorum. “Sevdam Ağlıyor”u birlikte o kadar güzel söylediler ki açıp bir dinlemeniz lazım. Biri İspanyol, diğeri Türk; Akdeniz’in batı ve doğu ucundan bu iki yanık ses muhteşem bir sinerji yakalamışlar. Yıllar önce Öykü&Berk Gürman kardeşler yapmıştı benzer bir şey. Türk ve İspanyol nağmelerini karıştırarak “Evlerinin Önü Boyalı Direk”i söylemişlerdi. Oradan yürüyebilirlerdi, yani alışıldık Türk türkülerini İspanyol ezgileriyle karıştırmaktan. Ama olmadı. Önce iki kardeş birbirine düştü, sonra bu yoldan sapıp kendini normal pop mecrasına attı Öykü Gürman. Umudum bitmiş değil, Kibariye ve Buika da ispatladı ki burada hâlâ yenecek çok ekmek var. Bakalım kim akıl edecek…Vatandaş Gülşen…Gülşen makyajsız, gündelik eşofmanlı haliyle markette alışveriş yaparken görüntülendi. Gülşen’e benzetemeyen mi ararsınız, annesi sanan mı, “60 yaşında gibi” diyen mi… Çünkü insanlar sahnedeki seksi pozlarına o kadar alışmış ki doğal halini yadırgıyor. Peki ne bekliyordunuz arkadaşlar? Veli toplantısına, oy kullanmaya, spora, cenazeye, markete falan da mı o kıyafetlerle katılmasını? Ne güzel işte, kadın sahne dışı zamanlarda son derece kendi halinde. Makyaj falan da yapmayıp cildini dinlendiriyor.Sadece o sahne kıyafetleri içinde son derece taş görünen Gülşen, gündelik kıyafetlerle aşırı zayıf duruyor. Herkesin konuştuğu o seksi karelerin bedeli de bu galiba.Bitmeyen mimik polemiğiDevlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, “Az Önce Konuştum” programında Altın Portakal töreninde Nihal Yalçın’a karşı sergilediği tavrı savundu. Biliyorsunuz, Yalçın’a ödülünü vermek için sahneye gelen Karadağlı, sanatçının konuşması uzayınca sıkıldığını belli eden mimikler yapmıştı: “Diyelim ki gerginim, sana ne? Yüzümdeki mimiklerin hesabını mı vereceğim? Sadece konuşmasındaki bazı şeylere katılmadığım için bunu mimiklerimle belki belli etmiş olabilirim…”İyi, güzel; insan gergin olabilir tabii ama orası psikolog koltuğu değil. Milyonlarca insanın izlediği bir tören. Böyle bir gerginlik varsa mazeret bildirirsiniz, ödülü sizin yerinize başkası verir, olur biter. Aynı şeyin kendisine yapıldığını düşünelim. Tamer Karadağlı Altın Portakal almış, ödül konuşması sırasında aynı mimikleri arkasındaki Nihal Yalçın yapıyor. Ülkenin en büyük sinema ödül töreninde… Üstelik de oyunculuğunu çok beğendiğini söylediği bir hanım oyuncuya karşı.Söz konusu Wanda’ysa gerisi teferruatGS’li Icardi’nin boşandığı Wanda Nara, erkekler tarafından da çok sevilmiyor ama Türk kadınlarının neredeyse yüzde 100’ü Wanda karşıtı. ‘Yılın kadını’ ödülü almak için İstanbul’a gelince, önce “Jüriyi ve kriterlerini merak ediyoruz” diyen Gülben Ergen tırnaklarını çıkardı, ardından 40 yıllık hasmı Seren Serengil, Gülben’in safında yer tuttu. Öyle bir “ortak düşman” ki, söz konusu Wanda’ysa gerisi teferruat durumları oluştu.
Source: Savaş Özbey
Abdullah Öcalan”ın çağrısını vatandaşlar sevinçle karşıladı: Artık silah istemiyoruz, kimse ölmesin!
Vatandaşlar, İmralı”dan gelen açıklamanın tarihi bir dönüm noktası olduğunu ifade etti. Açıklamayı sevinçle karşılayan vatandaşlar çağrıyı SABAH”a değerlendirdi. “BARIŞ İÇİN AĞLIYORUM” Diyarbakır”da Şeyh Sait Meydanı”nda toplanan vatandaşlardan Abdullah Üzmez, “Barışa katkıdır. Etkili bir açıklama olduğuna inanıyorum” derken, Hacı Zengin ise “Çok değerli buluyoruz, inşallah çatışmalar biter, barış gelir” dedi. Mehmet Yaman da, “İyi bir açıklama oldu. Umutlarım arttı. Barışın geleceğine inanıyoruz. Artık silah istemiyoruz” diye konuştu. Açıklamanın ardından gözyaşlarını tutamayan Ramazan Turgay ise “Barış için ağlıyorum. Sevinç gözyaşı döküyorum. Bundan daha güzel bir gün olur mu? Artık kimse ölmesin” dedi. İŞTE ÖCALAN”IN BİLDİRİSİNDEKİ MESAJLARI Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı PKK; tarihin en yoğun şiddet yüzyılı olan 20. asrı, iki dünya savaşı, reel-sosyalizm ve dünya genelinde yaşanan soğuk savaş ortamları, Kürt realitesinin inkarı, başta ifade olmak üzere özgürlükler konusunda yasaklardan kaynaklı oluşan zeminde doğmuştur. Teori, program, strateji ve taktik olarak yüzyılın reel-sosyalist sistem gerçeğinin ağır etkisinde kalmıştır. 1990″larda reel-sosyalizmin iç nedenlerle çöküşü ve ülkede kimlik inkarının çözülüşü, ifade özgürlüğünde sağlanan gelişmeler, PKK”nın anlam yoksunluğuna ve aşırı tekrara yol açmıştır. Dolayısıyla ömrünü benzerleri gibi tamamlamış ve feshini gerekli kılmıştır. Kürt-Türk ilişkileri; 1000 yılı aşan tarihler boyunca Türkler ve Kürtler, varlıklarını sürdürmek ve hegemonik güçlere karşı ayakta kalmak için gönüllülük yönü ağır basan, hep bir ittifak içinde kalmayı zorunlu görmüşlerdir. Kapitalist modernitenin son 200 yılı, bu ittifakı parçalamayı esas gaye edinmiştir. Etkilenen güçler, sınıf temelleriyle birlikte buna hizmeti esas bellemişlerdir. Cumhuriyetin tek tipçi yorumlarıyla birlikte bu süreç hızlanmıştır. Günümüzde çok kırılgan hâl alan tarihsel ilişkiyi, kardeşlik ruhu içinde inançları da göz ardı etmeden yeniden düzenlemek esas görevdir. Demokratik toplum ihtiyacı kaçınılmazdır. Cumhuriyet tarihinin en uzun ve kapsamlı isyan ve şiddet hareketi olan PKK”nın; güç ve taban bulması, demokratik siyaset kanallarının kapalı olmasından kaynaklanmıştır. Aşırı milliyetçi savruluşunun zorunlu sonucu olan; ayrı ulus-devlet, federasyon, idari özerklik ve kültüralist çözümler, tarihsel toplum sosyolojisine cevap olamamaktadır. Kimliklere saygı, kendilerini özgürce ifade edip, demokratik anlamda örgütlenmeleri, her kesimin kendilerine esas aldıkları sosyo-ekonomik ve siyasal yapılanmaları ancak demokratik toplum ve siyasal alanın mevcudiyetiyle mümkündür. Cumhuriyetin ikinci yüzyılı ancak demokrasiyle taçlandırıldığında kalıcı ve kardeşçe bir sürekliliğe sahip olabilecektir. Sistem arayışları ve gerçekleştirmeler için demokrasi dışı bir yol yoktur. Olamaz. Demokratik uzlaşma temel yöntemdir. “SİLAH BIRAKMA ÇAĞRISINDA BULUNUYORUM” Barış ve demokratik toplum döneminin dili de gerçekliğe uygun geliştirilmek durumundadır. Sayın Devlet Bahçeli”nin yaptığı çağrı, Sayın Cumhurbaşkanın ortaya koyduğu iradeyle diğer siyasi partilerin malum çağrıya dönük olumlu yaklaşımlarıyla oluşan bu iklimde silah bırakma çağrısında bulunuyor ve bu çağrının tarihi sorumluluğunu üstleniyorum. “PKK KENDİNİ FESHETMELİDİR” Varlığı zorla sona erdirilmemiş her çağdaş cemiyet ve partinin gönüllü olarak yapacağı gibi devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın; tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir. Ortak yaşama inanan ve çağrıma kulak veren tüm kesimlere selamlarımı iletirim.
Source: Hüseyin Kaçar
Irak”ta yıllardır beklenen karar çıktı: Tarihi “Türkçe” adımı
Irak”ta, Kerkük”ün ardından Salahaddin vilayetinde de devlet kurumlarında yapılan tüm resmi yazışmalarda Arapçanın yanı sıra Türkçenin de kullanılacağı duyuruldu.
Salahaddin İl Meclisi Üyesi Atıf en-Neccar, konuya ilişkin, Irak Anayasası”nın 4. maddesi gereğince, Türkmenlerin yoğunlukla yaşadığı bölgelerde Türkçenin resmi dil olarak kabul edildiğini ve resmi yazışmalarda kullanılma hakkına sahip olduğunu belirtti.
Neccar, bu anayasal maddeye dayanarak artık Salahaddin vilayetinde, kent merkezi, ilçeler, kasabalar ve köylerdeki tüm resmi yazışmalarda Türkçenin kullanılabileceğini ifade etti.
Ancak bu hakkın yasada yer almasına rağmen bugüne kadar uygulanmadığına dikkati çeken Neccar, sadece resmi yazışmalarda değil devlet kurumlarının tabelalarında da Arapçanın yanında Türkçenin yer alacağını söyledi.
Salahaddin vilayetinde Türkmenlerin, Araplardan sonra ikinci büyük etnik grup olduğunu vurgulayan Neccar, bu adımın Türkmenlerin ülke genelinde tüm haklarının korunması adına atıldığını kaydetti.
Yasanın uygulanması Türkmenleri sevindirdi
Salahaddin vilayetine bağlı Tuzhurmatu ilçesinde yaşayan Ahmet Abbas ise Türkçenin resmi yazışmalarda kullanılacak olmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Uzun zamandır bu yasanın uygulanmasını beklediklerini ancak bir türlü yürürlüğe girmediğini belirten Abbas, artık Salahaddin”deki resmi kurumlarda Türkçeyi görmenin gerçekleşen bir hayal olduğunu söyledi.
Özellikle devrik Baas Partisi döneminde Türkçe konuşmanın bile yasak olduğunu hatırlatan Abbas, resmi yazışmalarda ve kurum tabelalarında Türkçeye yer verilmesini, kentteki Türkmen varlığının ve ağırlığının bir kanıtı olarak değerlendirdi.
Abbas, bu anayasal hakkın yalnızca Salahaddin”de değil Irak”ta Türkmenlerin yoğunlukla yaşadığı tüm bölgelerde uygulanmasını istedi.
Türkeş Muhammet Tuzlu ise Baas rejiminin devrilmesinin ardından Türkmenlerin yoğun olduğu bölgelerde Türkçe eğitim veren okulların açıldığını hatırlatarak, resmi yazışmalarda Türkçenin kullanılmasını anayasal bir hak olduğunu, söz konusu gelişmeyi olumlu bulduğunu ifade etti.
Yaklaşık 16 yıl önce bu konunun Salahaddin İl Meclisi gündemine getirildiğini belirten Tuzlu, ancak dönemin koşulları nedeniyle yasanın uygulanamadığını ifade etti.
Kararla Salahaddin vilayetinde Türkmenlerin anadillerini resmi alanda kullanma hakkı hayata geçirilmiş oldu.
Source:
‘Bahçeli öldü’ paylaşımı yapan il başkanına gözaltı şoku!
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli geçtiğimiz haftalarda geçirdiği kalp ameliyatı ardından dinlenme sürecinde. Sağlık durumunun iyi olduğu açıklanan Devlet Bahçeli hakkında sosyal medyada yer alan bazı haberler siyaset gündemine de girdi.
BHAÇELİ İÇİN TAZİYE PAYLAŞIMI YAPTI
Gelecek Partisi Trabzon İl Başkanı Hasan Kamil Velioğlu, Devlet Bahçeli’nin vefat ettiği yönünde skandal bir paylaşıma imza attı. Velioğlu paylaşımın ardından büyük tepki çekti.
GÖREVDEN EL ÇEKTİRİLDİ, GÖZALTINA ALINDI
Skandal paylaşım nedeniyle Trabzon Başsavcılığı harekete geçti. Gözaltına alınan Hasan Kâmil Velioğlu, bugün adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı.
26. Dönem Konya Milletvekili ve Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ömer Ünal da konu hakkında açıklama yaptı.Ömer Ünal, “MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin sağlık durumu ile ilgili gerçek dışı bir bilgiyi sosyal medya hesabından paylaşmasından dolayı Trabzon İl Başkanımız Hasan Kamil Velioğlu görevden el çektirilmiştir” ifadelerini kullandı.
Source: Haber Merkezi
Sevgilisine regl ağrısı yaşatmak istedi: Genç adamın bağırsakları alındı
Çin”in Henan eyaletinde yaşayan bir kadın, doğum ve regl sancılarını hissettirmek için erkek arkadaşının midesine üç saat boyunca elektrik verdi. Ancak kadının bu deneyi, pek de beklediği gibi sonuçlanmadı…
AİLE TAVSİYESİ FELAKETE YOL AÇTI
Kadın, ailesinin tavsiyesi üzerine sevgilisini evlilik öncesinde doğum sancısı simülasyonuna götürmeye karar verdi. Erkek arkadaşı da bunu kabul edince çift, regl ve doğum sancısını taklit eden kas uyarıcı elektrotların bağlandığı bir merkeze gitti.
Kadın, sosyal medyada yaptığı paylaşımda ilk 90 dakika boyunca cihazın gücünü kademeli olarak artırdığını belirtti. Erkek arkadaşı 8. seviyede bağırmaya ve kıvranmaya başladı ancak kadın şiddeti daha da artırarak 12. seviyeye kadar çıkardı. Bu noktada adam şiddetli nefes alıyor, ter içinde kalıyor, küfrediyor ve ağlıyordu. Tam 90 dakika boyunca 12. seviyede kalan adam, simülasyon sona erdiğinde yere yığıldı ve karnı “tahta gibi sert” hale geldi.
ACİLEN AMELİYATA ALINDI
Adam eve döndüğünde şiddetli kusmaya başladı ve gece boyunca dayanılmaz karın ağrıları çekti. Bir hafta içinde durumu daha da kötüleşti ve hastaneye kaldırıldı. Doktorlar, bağırsaklarının bir kısmının kangren olduğunu tespit etti ve acil ameliyatla bir bölümünü almak zorunda kaldılar.
DÜĞÜN İPTAL, AİLEDEN SERT TEPKİ
Genç adamın annesi, oğlunun bu kadar ağır bir “işkenceye” maruz kalmasına öfkelenerek düğünü iptal etti. Öfkeli anne, gelin adayının hastaneye gelmesini yasakladı ve onu dava etmekle tehdit etti. Kadın ise başına gelenleri sosyal medyada paylaşarak destek aramaya çalıştı ancak destek yerine kullanıcıların sert tepkisiyle karşılaştı…
Source: Sonuç Sürmeli
Kasap kadın 22 yıllık eşine kabusu yaşattı! İstediği tazminat dudak uçuklattı: Dikkat çeken cinci hoca detayı!
Şaşkına çeviren olay İstanbul”da yaşandı. Öyle ki A.K. ile K.K. 22 yıl önce evlendi ve çift 3 evladını kucağına aldı. Ancak iddiaya göre psikolojik sorunları olan ve aynı zamanda kasaplık yapan K.K. isimli kadın, uzun süredir psikiyatri tedavisi gördü psikiyatri ilaçları kullandı. Psikiyatri ilaçlarını kullanmamak için direnen K.K.”nin, bu ilaçları kestiği için dengesi bozuldu ve saldırgan bir tutum sergilemeye başladı. A.K.”nin iddiasına göre de çocuklarına kötü davranmaya başladı. “CİNCİ HOCAYA GİDEREK BÜYÜK MİKTARDA PARALAR HARCIYOR” Hatta iddiaya göre K.K., tedavi olmak için Fatih”teki “cinci hoca” denilen kişilere gitti ve yüklü miktarda paralar ödemeye başladı. Hürriyet”in haberine göre eşinin durumuna daha fazla dayanamayan ve kızıyla birlikte canına kast edildiğini söyleyen A.K. ise soluğu mahkemede aldı. 22 yıllık eşine boşanma davası açan A.K.”nın mahkemeye sunduğu dilekçede “K.K., tedavi olmak için bu kişiye gitmiş ve büyük miktarda paralar harcamıştır. Her seferinde müvekkili de cinci hocaya götürmek isteyen K.K., olumsuz yanıt alınca daha da saldırgan bir hale gelmiştir. Çocuklara da kötü örnek olan K.K., onları sağlıksız bir şekilde yetiştirmek istemiştir. Çiftin 4″üncü sınıfa giden kızları, bir öğretmeninden şiddet gördüğü için okulu bırakmak zorunda kalmıştır. Anne K.K. de kızına baskılar yaparak zorla yatılı kursa göndermiştir. Kaygıya meyilli olarak yetişen küçük kız, yatılı kursta da devamlı kavgalar çıkarmıştır. Karate eğitimi alan küçük kız, arkadaşlarına ağır şiddet uyguladığı için çevresi tarafından dışlanmıştır” ifadeleri kullanıldı. 24 MİLYON TL TAZMİNAT AYDA 50 BİN LİRA NAFAKA! Eşi ile kızının saldırısına uğradığını da belirten baba A.K.”nın dilekçesinde şu ifadeler de yer aldı: K.K., eşi A.K.”ye başka kadınlarla birlikteliği varmış gibi davranıyor. Bunu duyan küçük kız, bu kez spor yaptığı dambıl ile babasına vurarak düşmesine neden olmuştur. K.K. ile kızı, müvekkilin üzerine çıkarak boğmaya çalışmıştır. Anne ile kızının elinden zor kurtulan müvekkil, geceyi kasap dükkânında geçirmiştir. Müvekkil, bu olayın ertesi günü de kasaplık yapan karısı tarafından işten çıkarılmıştır. Müvekkil ve çocuklarına korunma kararı verilmesini talep ediyoruz. Tarafların boşanmalarına ve çocukların velayetinin müvekkil babaya verilmesini istiyoruz. K.K., kasap dükkânından iyi gelir elde etmektedir. Kendisinden 24 milyon lira tazminat ile çocuklar ve müvekkil için aylık 50 bin lira nafaka talep ediyoruz.
Source: Sabah