Ekmeğimin kabadayısıyım

Ekmeğimin kabadayısıyım

Babası aynı dünyanın “Hüsso” lakaplı kabadayılarından Hüseyin Heybetli’ydi.İstanbul Hali, o yıllarda kabadayılar için önemli bir rekabet alanıydı.Hüsso ile Çilli lakaplı Burhan Atay arasında uzun yıllara yayılan bir kan davası vardı. 1975 yılına gelindiğinde iki grup arasındaki gerginlik bir nebze de olsa azalmıştı.16 Mart 1979/16 Mayıs 1979Ama 7 Haziran günü, Çilli Burhan’ın yeğenlerinden Arif Manav, halde Hasan Heybetli’yi yaralayınca iki grup arasındaki çatışmanın fitili yeniden ateşlendi.Hüseyin ve Hasan Heybetli, 16 Haziran’da Çilli Burhan’ın yeğeni Şekip Bayram’ı vurdu.Hasan HeybetliBu çatışmalar halde sıradan olaylara dönmüştü. Gün geçmiyordu ki Hasan Heybetli gazete sayfalarında haber olmasın.Ama birkaç olay Heybetli’yi aylarca manşetlere taşıdı.ABACI’YA AMBARGOİlki ünlü sanatçı Muazzez Abacı ile olan ilişkisiydi. Bu ilişki tüm ilginin onların üstüne çekilmesine neden oldu.Ve Abacı’nın ismi de sürekli çatışma haberlerinin arasında geçmeye başladı. Bir gün gazino çıkışında Heybetli ile Abacı’nın üstüne ateş açılıyordu. Bir başka gün Hasan Heybetli, Taksim Meydanı’nda kendisini takip edenlere kurşun atıyordu.Hatta 1978’de Abacı’nın “Bana ateş etti” iddiası nedeniyle kısa süreli tutuklandı.22 Temmuz 1979/9 Mayıs 1979Abacı yaklaşık bir yıl Heybetli’nin ambargosu nedeniyle sahnelere veda etti. Ambargonun kalktığı gün bir yıl aradan sonra Büyük Maksim Gazinosu’nda programa çıkan Abacı’yı, Heybetli kulisten takip ediyordu.Heybetli’nin manşetlerden inmediği ikinci olay ise Sarıkamış’ta yaşandı.Abacı ile birlikte Sarıkamış’ta yaşayan kız kardeşine ziyarete giden Heybetli, 14 Mart 1979 akşamı, eniştesi Yüzbaşı Mustafa Malkoç ile birlikte dışarı çıktı. Yanlarında İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Atilla Ergun da vardı.Yanlarındaki birkaç kişiyle birlikte Sartur lokantasına gittiler. İddiaya göre, bir gün önce tartıştıkları “Emin” isimli birini arıyorlardı. Lokantadakilerle gerilimin ardından dışarı çıkan Heybetli ve yanındakiler lokantaya ateş açtılar. Olayda Belediye Fen İşleri Amiri Yakut Aksu ile lokantanın sahibi Bülent Şeramet hayatını kaybetti.Bu olaydan sonra da Heybetli’nin büyük firarı başladı.O akşam Heybetli ve Abacı özel bir otomobille Sarıkamış’tan ayrıldı. Hürriyet, hemen her gün birinci sayfadan gelişmeleri duyuruyordu.17 Mart: Heybetli ile Abacı sırra kadem bastı.18 Mart: Abacı ortaya çıktı, nişanlısı kayıp.19 Mart: Abacı, “Ben bu olaylara karışmadım” dedi.20 Mart: Abacı’nın nişanlısı ortadan kayboldu.21 Mart: Abacı teselliyi kızında buluyor.Heybetli haberleri, bu noktadan sonra bir süre mola verdi. Ta ki, 6 Mayıs’a kadar.7 Mayıs tarihli Hürriyet’teki haberin başlığı “Hasan Heybetli Hollanda’da yakalandı” idi. Hollanda polisi Heybetli’nin Amsterdam’da kanal kıyısında bir evde olduğu bilgisini aldı. Ağır silahlı polisler eve baskın düzenleyerek Heybetli’yi yakaladı. Heybetli’nin yeri, nişanlısı Muazzez Abacı ile yaptığı bir telefon görüşmesi sonucu belirlenmişti.Yeni bir haber serisi de böyle başladı.20 Mart 1979/21 Mart 1979/4 Mayıs 1980SAHTE PASAPORTLA KAÇTIHürriyet’in 9 Mayıs’taki haberinde Heybetli’nin sahte pasaportla, asker üniforması giyerek Yeşilköy Havalimanı’ndan kaçtığı anlatılıyordu. Heybetli gittiği Amsterdam’da da kumarhane işletiyordu.Hürriyet muhabiri İlhan Karaçay, Heybetli ile tutuklu bulunduğu Amsterdam’daki De Schans Cezaevi’nde görüştü.16 Mayıs’ta gazeteye yansıyan bu söyleşide kendini savunuyordu Heybetli:“Ben kesinlikle cinayet işlemedim. O kargaşalıkta kimin kimi vurduğu belli değildi. Tartışma da bir siyasi konu yüzünden çıkmıştı. Yani benim için Türkiye’de hayat garantisi kalmamıştı. Can korkusu ile Amsterdam’a kaçtım.”Ve İstanbul’dan Amsterdam’a giden Emniyet Müdürü Atilla Aytek ile Emniyet Amiri Tayyar Sever, 21 Temmuz’da Heybetli’yi İstanbul’a getirdi.Heybetli uçaktan iner inmez şunları söyledi:“Etim budum ne ki ben kabadayı olayım. Ben ekmeğimin kabadayısıyım. Ben kimseyi öldürmedim. En fazla bir-iki ay hapis yatarım. Suçsuzluğum nasıl olsa anlaşılacak, adalet tecelli edecek.”Heybetli tutukluyken babası Hüseyin Heybetli, Taşlık Gazinosu çıkışında uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetti. Hasan Heybetli, babasının cenazesine katılamadı.3 Mayıs 1980 günü Heybetli, nişanlısı Abacı ile cezaevinde evlendi.Konya Akşehir Cezaevi’ndeki nikâh töreninde çiftin yakınları ve arkadaşları vardı. Abacı Akşehir’de kiraladığı dairede yaşamaya başladı.1987’de yeni infaz yasasından faydalanarak “şartlı tahliye” olan Heybetli’nin hayatındaki bu 8 yıl Hürriyet arşivlerine böyle geçti.Ama Heybetli’nin cezaevi maceraları bitmedi.

Source: Ateş Yalazan – Arşiv Balıkçısı