Altın fiyatları ne kadar oldu? İşte son fiyatlar…
ABD”nin gümrük tarifeleri konusunda Çin açısından tarife oranlarının düşebileceğini belirtmesi ve bunun yanında Trump”ın Powell”ı görevden almayacağını açıklaması altında tansiyonu düşürdü. Altın fiyatları 24 Nisan Perşembe yani bugün ABD”nin gümrük tarifeleri konusunda Çin açısından tarife oranlarının düşebileceğini belirtmesi ve bunun yanında Trump”ın Powell”ı görevden almayacağını açıklamasının ardından altın fiyatlarında tansiyon düşüşe geçti. Haftanın ilk günüyle birlikte yaşanan rekor yükseliş sonrası “Bugün çeyrek ve gram altın fiyatları ne kadar, kaç TL?” sorusunun cevabı merak edilip araştırılıyor. Hemen belirtelim ki gram altın 4 bin 120 lira ve çeyrek altın 6 bin 900 lira seviyesinde seyrediyor. ONS ALTIN FİYATLARIOns altın güne 3308 dolardan başladı. Gün içinde en düşük 3289 dolar, en yüksek de 3367 dolar seviyesi görüldü. Şu sıralar 3327 dolardan işlem geçiyor.GRAM ALTIN FİYATLARI NE KADAR, KAÇ TL?Gram altın güne 4099 liradan başladı. Gün içinde en düşük 4051 lira, en yüksek de 4148 lira seviyesi görüldü. Şu sıralar 4096 liradan alıcı buluyor.Kapalıçarşı”da gram altın 4157 liradan alınırken 4217 liradan satılıyor.ÇEYREK ALTIN FİYATLARI NE KADAR, KAÇ TL?6.799,006.877,00BUGÜN YARIM ALTIN FİYATLARI NE KADAR, KAÇ TL”YDİ?12.958,0013.072,00TAM ALTIN FİYATLARI NE KADAR, KAÇ TL OLMUŞTU?25.299,8525.800,24CUMHURİYET ALTINI NE KADAR, KAÇ TL?25.837,0026.045,00REŞAT ALTIN NE KADAR, KAÇ TL?20.568,4720.817,95
Source: Ekrem Öztürk
TCMB Başkan Yardımcısı Hatice Karahan: Sıkı parasal duruşa odaklanacağız
Karahan, Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) tarafından Washington’da düzenlenen Küresel Görünüm Forumu”nda “Değişen Küresel Likidite Koşulları Karşısında Merkez Bankacılarının İkilemleri” başlıklı oturumda konuştu.
Türkiye”nin son iki yıldır önemli bir dezenflasyon sürecinden geçtiğini belirten Karahan, bu yolculuğun hem iç dinamiklerin hem de dalgalı küresel ortamın eşliğinde şekillendiğini söyledi.
Karahan, “Bu süreçte dezenflasyonun temel bileşenleri; talepteki ılımlı seyir, Türk lirasının reel değerlenmesi ve enflasyon beklentilerindeki iyileşme oldu” dedi.
“Önemli ilerlemeler sağlandı”
Programa başladıklarında iç ve dış talep arasında özellikle tüketim tarafından kaynaklı belirgin bir dengesizlik olduğuna işaret eden Karahan, para politikasını kademeli ve belirgin bir şekilde sıkılaştırdıklarını ve atılan kararlı adımlarla önemli ilerlemeler sağlandığını aktardı.
Karahan, iç talebin ılımlı hale geldiğini belirterek, cari açığın GSYH”nın yüzde 6″sından yüzde 1″inin altına düştüğünü kaydetti.
Hatice Karahan, “Bu süreçte adımlarımız piyasada güveni yeniden tesis etti ve Türk lirası varlıklarına olan ilgiyi artırdı. Bu da Türk lirasının değer kazanmasına yol açtı ki bu dezenflasyon süreci için kritik bir gelişmeydi” diye konuştu.
Fiyat baskılarında yavaşlama sinyali
Programa olan güven ve elde edilen sonuçların enflasyon beklentilerinin hem piyasa profesyonelleri hem de hane halkı ve firmalar düzeyinde iyileşmesini sağladığını aktaran Karahan, enflasyon verilerine bakıldığında Mayıs 2024″teki yüzde 75 seviyesinden Mart 2025″te yüzde 38,1″e kadar düştüğünü kaydetti.
Karahan, “Yıllık enflasyon son 10 aydır art arda düşüyor ve enflasyonun ana göstergeleri de fiyat baskılarında belirgin bir yavaşlamaya işaret ediyor” dedi.
“Enflasyon özellikle hizmet kalemlerinde yapışkan”
Bu başarılara rağmen hala bazı zorluklar olduğuna da işaret eden Karahan, “Enflasyonu tek haneli seviyelere düşürmek önceliğimiz. Enflasyonun özellikle hizmet kalemlerinde yapışkan olduğu görülüyor ve bunun nedeni zamana bağlı fiyatlandırma ile geriye dönük endekslemedir. Ancak manşet enflasyon düştükçe bu alanda da daha çok iyileşme görmeyi bekliyoruz” diye konuştu.
Karahan, hane halkı ve firmaların beklentilerinde de bir iyileşme olsa da hala hedefin üzerinde olduğunu belirterek, bu alanda daha fazla düzelme görülmesi gerektiğini vurguladı.
“Küresel finansal koşullardaki oynaklığı dikkatle izliyoruz”
Sorulan bir soru üzerine, küresel belirsizliklerin potansiyel etkilerinin de baskı oluşturduğunu kaydeden Karahan, “Dezenflasyon sürecinde temel iyileşme alanlarından biri, yerleşik ekonomik aktörlerden gelen güven artışıyla birlikte Türk lirasının reel olarak değer kazanması oldu. Uluslararası sermaye akımları da elbette bu sürece katkı sağladı. Elbette küresel finansal koşullardaki oynaklığı dikkatle ve sürekli izliyoruz” dedi.
Karahan, “Parasal duruşumuzdaki sıkılık, küresel ekonomideki dalgalı zamanlarda da temel risk yönetimi aracımız olmayı sürdürecek.” dedi.
“Türkiye, dış şoklara karşı daha iyi konumlanmış durumda”
Hizmet fiyatlarındaki yapışkanlığın özellikle kira ve zamana bağlı fiyatlanan diğer kalemlerde görüldüğünü belirten Karahan, bu kalemlerde bir miktar atalet gördüklerini bunun da parasal sıkılaşmanın dezenflasyonist etkisini kısmen sınırladığını ifade etti.
Karahan, geriye dönük endeksleme sorununda yavaş da olsa iyileşmenin süreceğini belirterek, hedeflerinin üzerinde olan enflasyon beklentilerinin kendileri için büyük önem taşıdığını vurguladı.
TCMB olarak attıkları adımlarla ve ileriye dönük yönlendirmelerle hane halkı ve işletmelerin kendi tahminlerine yakınsamalarının önemli olduğunu aktaran Karahan, bu yüzden iyi bir iletişim kurmaya ve etkili adımlar atmaya önem verdiklerini kaydetti.
Karahan, maliye politikası tarafında da dezenflasyon sürecine daha fazla destek görmeyi beklediklerini, orta vadeli programda öngörülen bütçe hedeflerinin bu anlamda pozitif olduğunu ifade etti.
Dış gelişmelerin de etkisine değinen Karahan, “Değişen dış ortam, para politikası çerçevesi açısından ülkeler için yeni zorluklar doğuruyor” dedi.
Karahan, bu durumun sadece Türkiye için değil tüm gelişmekte olan ekonomiler için geçerli olduğunu belirterek, öte yandan gelişmekte olan ekonomilerin bugün geçmişe göre dalgalanmalara karşı daha donanımlı olduğunu ifade etti.
“Sıkı parasal duruşa odaklanacağız”
Hatice Karahan, “Özellikle Türkiye, bugün dış şoklara karşı daha iyi konumlanmış durumda. Cari açık oldukça düşük ve dış borç çevirme oranı belirgin şekilde iyileşti” dedi.
Sermaye akımlarındaki değişimlerin gelişmekte olan ekonomiler için önemli olduğunu vurgulayan Karahan, dezenflasyon sürecinde kendileri için döviz kuru kanalının önemini sürdürdüğünü kaydetti.
Karahan, “Bu bağlamda bu dönemde sıkı parasal duruşa odaklanacağız” dedi.
“Küresel politikaların, Türkiye”ye sınırlı etkileri olacaktır”
Tarifelere ilişkin bir soruyu da yanıtlayan Karahan, ABD”nin Türkiye”ye yönelik açıkladığı tarifelerin diğer ülkelere göre en düşük seviyede olduğunu belirterek, yaptıkları analizlerin ABD pazarında Türkiye”nin payını artırma potansiyeli olduğunu gösterdiğini ifade etti.
Karahan, tarifeler nedeniyle küresel talep ve ticarette, özellikle de Avrupa”da bir zayıflama görülmesi halinde ise bunun Türkiye”nin ABD pazarında elde edebileceği potansiyel kazançları dengeleyeceğini aktardı.
İthalat tarafında ise emtia fiyatlarında özellikle petrol fiyatlarında yaşanan düşüşün Türkiye için olumlu olduğunu belirten Karahan, bu tür gelişmelerin Türkiye”nin ithalat faturasını azaltabileceğini kaydetti.
Karahan, “Belirsizliğin böylesi yüksek olduğu bir ortamda potansiyel etkileri tam olarak tahmin etmek zor. Bununla birlikte, son dönemde uygulanan küresel ticaret politikalarının etkileri, Türkiye”nin cari dengesi açısından nispeten sınırlı olacaktır. Ancak sermaye akımları önemli bir konu; bu, tüm gelişmekte olan ekonomiler için risk oluşturuyor. Bu nedenle dikkatle izliyoruz” dedi.
Source: Dünya Gazetesi
TCMB Başkan Yardımcısı Hatice Karahan, para politikasında sıkı duruşa odaklanacaklarına işaret etti
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkan Yardımcısı Hatice Karahan, Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) tarafından Washington’da düzenlenen Küresel Görünüm Forumu”nda “Değişen Küresel Likidite Koşulları Karşısında Merkez Bankacılarının İkilemleri” başlıklı oturumda konuştu.
Türkiye”nin son iki yıldır önemli bir dezenflasyon sürecinden geçtiğini belirten Karahan, bu yolculuğun hem iç dinamiklerin hem de dalgalı küresel ortamın eşliğinde şekillendiğini söyledi.
Karahan, “Bu süreçte dezenflasyonun temel bileşenleri; talepteki ılımlı seyir, Türk lirasının reel değerlenmesi ve enflasyon beklentilerindeki iyileşme oldu.” dedi.
Programa başladıklarında iç ve dış talep arasında özellikle tüketim tarafından kaynaklı belirgin bir dengesizlik olduğuna işaret eden Karahan, para politikasını kademeli ve belirgin bir şekilde sıkılaştırdıklarını ve atılan kararlı adımlarla önemli ilerlemeler sağlandığını aktardı.
Karahan, iç talebin ılımlı hale geldiğini belirterek, cari açığın GSYH”nın yüzde 6″sından yüzde 1″inin altına düştüğünü kaydetti.
Hatice Karahan, “Bu süreçte adımlarımız piyasada güveni yeniden tesis etti ve Türk lirası varlıklarına olan ilgiyi artırdı. Bu da Türk lirasının değer kazanmasına yol açtı ki bu dezenflasyon süreci için kritik bir gelişmeydi.” diye konuştu.
“Enflasyonun ana eğilim göstergeleri fiyat baskılarında yavaşlamaya işaret ediyor”
Programa olan güven ve elde edilen sonuçların enflasyon beklentilerinin hem piyasa profesyonelleri hem de hane halkı ve firmalar düzeyinde iyileşmesini sağladığını aktaran Karahan, enflasyon verilerine bakıldığında Mayıs 2024″teki yüzde 75 seviyesinden Mart 2025″te yüzde 38,1″e kadar düştüğünü kaydetti.
Karahan, “Yıllık enflasyon son 10 aydır art arda düşüyor ve enflasyonun ana göstergeleri de fiyat baskılarında belirgin bir yavaşlamaya işaret ediyor.” dedi.
Bu başarılara rağmen hala bazı zorluklar olduğuna da işaret eden Karahan, “Enflasyonu tek haneli seviyelere düşürmek önceliğimiz. Enflasyonun özellikle hizmet kalemlerinde yapışkan olduğu görülüyor ve bunun nedeni zamana bağlı fiyatlandırma ile geriye dönük endekslemedir. Ancak manşet enflasyon düştükçe bu alanda da daha çok iyileşme görmeyi bekliyoruz.” diye konuştu.
Karahan, hane halkı ve firmaların beklentilerinde de bir iyileşme olsa da hala hedefin üzerinde olduğunu belirterek, bu alanda daha fazla düzelme görülmesi gerektiğini vurguladı.
Sorulan bir soru üzerine, küresel belirsizliklerin potansiyel etkilerinin de baskı oluşturduğunu kaydeden Karahan, “Dezenflasyon sürecinde temel iyileşme alanlarından biri, yerleşik ekonomik aktörlerden gelen güven artışıyla birlikte Türk lirasının reel olarak değer kazanması oldu. Uluslararası sermaye akımları da elbette bu sürece katkı sağladı. Elbette küresel finansal koşullardaki oynaklığı dikkatle ve sürekli izliyoruz.” dedi.
Karahan, “Parasal duruşumuzdaki sıkılık, küresel ekonomideki dalgalı zamanlarda da temel risk yönetimi aracımız olmayı sürdürecek.” dedi.
“Türkiye, bugün dış şoklara karşı daha iyi konumlanmış durumda”
Hizmet fiyatlarındaki yapışkanlığın özellikle kira ve zamana bağlı fiyatlanan diğer kalemlerde görüldüğünü belirten Karahan, bu kalemlerde bir miktar atalet gördüklerini bunun da parasal sıkılaşmanın dezenflasyonist etkisini kısmen sınırladığını ifade etti.
Karahan, geriye dönük endeksleme sorununda yavaş da olsa iyileşmenin süreceğini belirterek, hedeflerinin üzerinde olan enflasyon beklentilerinin kendileri için büyük önem taşıdığını vurguladı.
TCMB olarak attıkları adımlarla ve ileriye dönük yönlendirmelerle hane halkı ve işletmelerin kendi tahminlerine yakınsamalarının önemli olduğunu aktaran Karahan, bu yüzden iyi bir iletişim kurmaya ve etkili adımlar atmaya önem verdiklerini kaydetti.
Karahan, maliye politikası tarafında da dezenflasyon sürecine daha fazla destek görmeyi beklediklerini, orta vadeli programda öngörülen bütçe hedeflerinin bu anlamda pozitif olduğunu ifade etti.
Dış gelişmelerin de etkisine değinen Karahan, “Değişen dış ortam, para politikası çerçevesi açısından ülkeler için yeni zorluklar doğuruyor.” dedi.
Karahan, bu durumun sadece Türkiye için değil tüm gelişmekte olan ekonomiler için geçerli olduğunu belirterek, öte yandan gelişmekte olan ekonomilerin bugün geçmişe göre dalgalanmalara karşı daha donanımlı olduğunu ifade etti.
Hatice Karahan, “Özellikle Türkiye, bugün dış şoklara karşı daha iyi konumlanmış durumda. Cari açık oldukça düşük ve dış borç çevirme oranı belirgin şekilde iyileşti.” dedi.
Sermaye akımlarındaki değişimlerin gelişmekte olan ekonomiler için önemli olduğunu vurgulayan Karahan, dezenflasyon sürecinde kendileri için döviz kuru kanalının önemini sürdürdüğünü kaydetti.
Karahan, “Bu bağlamda bu dönemde sıkı parasal duruşa odaklanacağız” dedi.
“Son dönemde gündeme gelen küresel politikaların, Türkiye için nispeten sınırlı etkileri olacaktır”
Tarifelere ilişkin bir soruyu da yanıtlayan Karahan, ABD”nin Türkiye”ye yönelik açıkladığı tarifelerin diğer ülkelere göre en düşük seviyede olduğunu belirterek, yaptıkları analizlerin ABD pazarında Türkiye”nin payını artırma potansiyeli olduğunu gösterdiğini ifade etti.
Karahan, tarifeler nedeniyle küresel talep ve ticarette, özellikle de Avrupa”da bir zayıflama görülmesi halinde ise bunun Türkiye”nin ABD pazarında elde edebileceği potansiyel kazançları dengeleyeceğini aktardı.
İthalat tarafında ise emtia fiyatlarında özellikle petrol fiyatlarında yaşanan düşüşün Türkiye için olumlu olduğunu belirten Karahan, bu tür gelişmelerin Türkiye”nin ithalat faturasını azaltabileceğini kaydetti.
Karahan, “Belirsizliğin böylesi yüksek olduğu bir ortamda potansiyel etkileri tam olarak tahmin etmek zor. Bununla birlikte, son dönemde uygulanan küresel ticaret politikalarının etkileri, Türkiye”nin cari dengesi açısından nispeten sınırlı olacaktır. Ancak sermaye akımları önemli bir konu; bu, tüm gelişmekte olan ekonomiler için risk oluşturuyor. Bu nedenle dikkatle izliyoruz.” dedi.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
Altında ters köşe! Rekor düşüşken hızlı dönüş
Altın fiyatları, önceki gün yaşanan düşüşün ardından yeni günde yükselişe geçti. Spot altının ons fiyatı, yüzde 1,5 artarak 3 bin 335,39 dolara yükselirken, ABD altın vadeli işlemleri de 3 bin 344 dolar seviyesinde işlem görüyor.Salı günü 3 bin 500,05 dolar ile tüm zamanların en yüksek seviyesini gören altın, çarşamba günü 3 bin 300 doların altına inerek son bir haftanın en düşük seviyesini test etmişti.GRAM ALTIN FİYATI YATAY SEYREDİYORTürkiye’de ise altının gram fiyatı, küresel piyasalardaki dalgalanmalara rağmen hafif negatif bir seyir izliyor. Gram altın, yeni günde yüzde 0,06 oranında değer kaybederek 4 bin 95 lira seviyesinden işlem görüyor.ANALİST YORUMU: TEKNİK DALGALANMALARA DİKKATCapital.com analistlerinden Kyle Rodda, altın fiyatlarında yaşanan oynaklığın teknik faktörler ve jeopolitik gelişmelerin etkisiyle oluştuğunu belirtti. Rodda, “Güçlü temel göstergeler, yaşanan geri çekilmeleri yatırımcılar için alım fırsatına dönüştürüyor” değerlendirmesinde bulundu.ABD-ÇİN HATTINDA TARİFELER GÜNDEMDEABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Çin ile yürütülen ticaret görüşmelerinde uygulanan yüksek tarifelerin sürdürülemez olduğunu belirtti. Bessent, görüşmelerin ilerlemesi için tarifelerin azaltılması gerektiğini ifade ederken, eski Başkan Donald Trump’ın Çin’e yönelik tarifeleri tek taraflı kaldırmayacağına dikkat çekildi.IMF’DEN KÜRESEL BÜYÜME UYARISIUluslararası Para Fonu (IMF), küresel ticaretteki korumacı adımların büyüme üzerinde baskı oluşturduğunu belirterek, tarifelerin ülkelerin borç yüklerini artıracağı uyarısında bulundu. Buna karşın ABD Hazine Bakanı Bessent, Trump yönetiminin politikalarının uygulanması halinde ülke ekonomisinin IMF’nin yüzde 1,8’lik büyüme tahmininin üzerine çıkacağını söyledi.DOLAR GERİLERKEN ALTIN GÜÇLENİYORDolar endeksinin yüzde 0,3 oranında gerilemesi, altını dolar dışındaki para birimleriyle satın alan yatırımcılar için daha cazip hale getirirken, bu durum altına olan talebi destekledi.DİĞER DEĞERLİ METALLERDE SON DURUMGümüş fiyatı yüzde 0,6 düşüşle 33,33 dolara, platin yüzde 0,4 azalışla 968,60 dolara, paladyum ise yüzde 0,8 düşerek 936,63 dolara geriledi.
Source: Özgür Gündüz
Borsa güne yükselişle başladı
Dün yurt içinde, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla işlemler gerçekleşmezken, salı günü satış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul”da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,10 değer kaybederek 9.312,13 puandan tamamladı.
Açılışta BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 41,48 puan ve yüzde 0,45 artışla 9.353,61 puana çıktı.
Bankacılık endeksi yüzde 0,34, holding endeksi yüzde 0,22 değer kazandı. Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran yüzde 3,89 ile taş toprak, en fazla kaybettiren ise yüzde 0,68 ile iletişim oldu.
Küresel piyasalarda, tarifelerin ekonomi üzerindeki etkilerine yönelik belirsizlikler ve ABD Başkanı Donald Trump”ın sık değişen söylemlerinin etkisiyle karışık bir seyir izleniyor.
Öte yandan, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, G20, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası Bahar toplantıları kapsamında gittiği ABD”deki temaslarını sürdürürken, Washington”da ABD Hazine Bakanı Bessent ile bir görüşme gerçekleştirdi.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan”ın da katıldığı görüşmenin, yapıcı bir havada gerçekleştiğine işaret edildi.
Analistler, bugün yurt içinde kapasite kullanım oranı ve reel kesim güven endeksi, yurt dışında ise Almanya”da Ifo iş dünyası güven endeksi, ABD”de dayanıklı mal siparişleri, haftalık işsizlik maaşı başvuruları ve mevcut konut satışlarının takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.300 ve 9.200 puanın destek, 9.400 ve 9.500 seviyelerinin direnç konumunda olduğunu kaydetti.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source: