Geçmiş olsun İstanbul

Geçmiş olsun İstanbul

Allah beterinden korusun.Allah muhafaza etsin.Deprem gerçeği bize kendini bir kez daha hatırlattı.İstanbul 6.2 şiddetindeki bir depremle sarsıldı. En büyük tesellimiz can kaybının olmaması.Ama büyük korku yaşandı.Deprem konusunda halkımızın biraz daha bilinçlendiğine tanık olduk.Hemen evlerinden, işyerlerinden çıktılar.Meydanlarda, parklarda toplandılar.DEPREMİN ŞAKASI YOKGün siyaset yapma günü değil.Ama depremin şakası yok. Türkiye bir deprem ülkesi. Ülkemizin yerini değiştiremeyeceğimize göre. Binalarımızı depreme göre hazırlamalıyız.Ancak konser bütçesini, depreme hazırlık bütçesinin iki katı yaparak İstanbul’u depreme hazırlayamayız.Konserler eğlendiriyor ama depremden korumuyor.ABD ÇEKİLİYOR MU İRAN’I VURACAKLAR MISuriye ve İran’da önemli gelişmeler yaşanıyor. Suriye’de, İran’da olanlardan bize ne diyemeyiz… Çünkü gelişmelerin merkezinde Türkiye yer alıyor.ABD ile İran arasındaki müzakerelerde kritik bir eşiğe gelindi. Bu süreç savaşla da barışla da sonuçlanabilir.ABD ÇEKİLİYOR MU ABD, Suriye’den tedrici olarak çekiliyor. Pentagon önümüzdeki aylarda asker sayısının binin altına çekileceğini açıkladı. ABD’nin, Suriye’de 2 bin askeri bulunuyor.Amerika’nın üç kaygısı ön plana çıkıyordu.1-Rusya ve İran bulunurken ben de Suriye’de olmalıyım diyordu.2- DEAŞ kamp ve hapishaneleri.3- Biz çekilince müttefikimiz Kürtleri, Türkler ne yapar kaygısı?8 Aralık’tan sonra Rusya ve İran, Suriye’den çekildi. Böylece ABD’nin olmasını gerektirecek şartlardan biri ortadan kalktı.KONJONKTÜR DEĞİŞTİGeriye iki unsur kaldı. En başta ABD’nin para ve silah vererek eğitip donattığı PKK-YPG geliyor. İlk başlarda PKK-YPG’ye bir terör devleti kurdurmak istiyorlardı. Ama Türkiye, Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekâtları ile bunu parçaladı. 8 Aralık’ta Esed rejiminin yıkılmasıyla birlikte Suriye’de konjonktür değişti. 10 Mart’ta Mazlum Abdi ile Ahmed Şara arasında bir anlaşma imzalandı. Sekiz maddelik anlaşmaya göre, SDG-PKK-YPG silah bırakacak ve Suriye’ye entegre olacak.NELER ETKİLİ OLDU PKK-YPG’nin silah bırakma kararı almasında üç faktör etkili oldu.1-8 Aralık devriminden sonra Suriye’de güç dengesi Türkiye’nin lehine değişti. Bizim içimizde birileri kabul etmemekte direniyor, ama ABD Başkanı Trump bile “Suriye’nin anahtarı Türkiye’nin elinde” dedi.2-Bahçeli’nin açıklaması, Öcalan’ın çağrısı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iradesiyle Türkiye’de yeni bir süreç başladı. Mazlum Abdi silah bırakma dışında bir seçeneğinin olmadığını gördü.3-Amerikalılar, Suriye’den çekilmeyi planladıklarını Mazlum Abdi’ye anlattılar. PKK-YPG’nin anlaşmaya yanaşmasında bu tavır etkili oldu. Şam’daki imzaya Amerikan helikopterinde getirdiler.Mazlum Abdi ile Ahmed Şara arasında yapılan anlaşma ile ABD’nin, “Biz gidince Türkler bunlara ne yapar?” kaygısı ortadan kalktı.Sahada yapılan gözlemler, Amerikalıların bir süredir SDG-PKK-YPG’ye silah sevkiyatı yapmadığı ve para yardımını durdurduğu yönünde. Bu önemli bir gelişme.DEAŞ KAMPLARIŞimdi sırada DEAŞ kampları var. DEAŞ’la mücadele için Türkiye’nin öncülüğünde Suriye, Lübnan, Ürdün ve Irak’tan oluşan bir mekanizma oluşturuldu. Bölge ülkeleri hem DEAŞ’la mücadeleyi yürütecek hem de DEAŞ kamplarının kontrolü ve dağıtılması misyonunu üstlenecek.DEAŞ kampları yeni teröristleri üretmeye mahkûm. O nedenle El -Hol Kampı başta olmak üzere DEAŞ kampları dağıtılmalı.DEAŞ kamplarında 50 bin kişi var. Bunların 7-8 bini mahkûm. 19-20 bini Irak vatandaşı. Yeni sürecin ilk olumlu adımı atılmış, Irak kendi vatandaşlarını almaya başlamış. Çoğunluğunu Suriyeliler oluşturuyor. Suriye kendi vatandaşlarını almak için hazırlıklara başlamış. 4-5 bin yabancı DEAŞ’lılar var. Fransız, Belçikalı, Alman ve Suudlulardan oluşuyor. Avrupa ülkeleri kendi vatandaşlarını almaya yanaşmıyorlar. Yabancı DEAŞ’lılar şimdilik Suriye yönetiminin gözetimi altında tutulacaklar.İRAN’I VURMAK İSTİYORNetanyahu’nun, Trump’la görüşmeye mayıs- haziran ayında İran’ı vurma teklifiyle gittiğini Amerikan basını yazdı. Trump bunu doğruladı ama savaştan önce diplomasiye imkân tanımak istediğini açıkladı.ABD ile İran arasında müzakereler başladı. Üçüncü görüşme cumartesi günü yapılacak.Anlaşma sağlanamazsa mayıs-haziran ayında İran’ın vurulacağı söyleniyor. Bir tarih de eylül ayında. ABD bunu İran’a bildirmiş. İran da bunun farkında. Peki ABD mi vuracak, yoksa İsrail mi?İsrail’in vuracağı ama ABD’nin engel olmayacağı ve lojistik destek sağlayacağı söyleniyor.Trump’ın iradesi anlaşma yönünde olduğu ve İran anlaşmayı istediği sürece bu savaşın önlenebileceğine inanıyorum. Çünkü böyle bir savaş bölgemiz için felaket olur.Netanyahu şimdilik yeşil ışık alamadı ama Trump, kırmızı ışık da yakmadı.Tehlike geçmiş değil.

Source: Abdulkadir Selvi̇