Aile ve İlişkiler – Ekrem’in Hikayesi ve Duygusal Bağlar

Ekrem’i orada bırakmak yüreğimi yakıyor

DİLEK İMAMOĞLU, EŞİNE SİLİVRİ’DE AİLECE YAPTIKLARI ZİYARETİ ANLATTI

“Bakışları bile içimizi umut ve güçle dolduruyor” diye anlatıyor eşini Dilek İmamoğlu. Çıktığı gün ilk yapacağı yemeğin de eşinin sevdiği zeytinyağlı enginar olduğunu söylüyor

Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan İstanbul’un seçilmiş belediye başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ailesi kendisini ziyarete gittiğinde bir fotoğraf paylaştı. O fotoğrafın hikayesini, o gün orada ne konuştuklarını eşi Dilek İmamoğlu anlattı. İmamoğlu’yla Ekrem Bey’in cezaevinden çıktığı akşam yapacağı hazırlığı da konuştuk.

Dilek İmamoğlu

– Dilek Hanım, Türkiye zor günlerden geçiyor. Bir yandan eşiniz Ekrem İmamoğlu ve yol arkadaşları cezaevinde tutulurken, diğer yandan CHP lideri Özgür Özel’e cenazede yapılan saldırıyla irkiliyoruz. Kutuplaşmanın korkulan sonuçları tam olarak bu olmalı. Siz tüm bunları nasıl izliyorsunuz?

Ülkemizin yaşadığı bu zor dönemi, milletimizle birlikte derin bir endişe ve üzüntüyle izliyorum. Yaşananlar, demokrasimizin ve adalet mekanizmalarımızın ne kadar kırılganlaştırıldığını gözler önüne seriyor. Ekrem’in, yol arkadaşlarının ve anayasal haklarını kullanan gençlerin hukuksuzca cezaevinde tutulması; haksızlığa ve şiddete alan açan, halkı ayrıştıran söylemlerle yapılan siyasetin adalet mekanizmalarıyla nasıl iç içe geçtiğinin acı bir kanıtı. CHP Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’e yönelik bu çirkin saldırı da aynı siyasetin sonucu olarak gerçekleştirildi ve toplumun güvenine, huzuruna, demokrasi ve adalete duyduğu inancına vurulmak istenen ağır bir darbe oldu. Ancak biz, dayanışmayı büyüterek, her geçen gün daha güçlü bir sesle adalet talep etmekten asla vazgeçmeyeceğiz. Saldırının tüm yönleri eksiksiz aydınlatılmalı, toplum vicdanında en ufak bir soru işareti kalmamalı.

– Ekrem Bey cezaevine gireli 1.5 ay oldu. Gün geçtikçe duygularınızda değişiklik oluyor mu, örneğin korkuyor musunuz?

Haksızlık ve hukuksuzluklar karşısında ilk anlarda yoğun olarak yaşadığım şaşkınlık ve üzüntü, yerini hızlıca kararlılığa ve mücadele azmine bıraktı. Korku yerine umutla ve inançla hareket ediyorum. Çünkü bu süreçte korkuyla birlikte sessiz kalmak, haksızlıklara boyun eğmek anlamına gelir. Ekrem’in moralinin ve inancının yüksek olması, milletimizle birlikte bana da güç veriyor. Adaletin er ya da geç tecelli edeceğine olan inancım tam.

Yalnızlaşmamızı vazgeçmemizi istiyorlar

– Sizin de birçok dernek, vakıf, kadınlar, kız çocukları için çok değerli çalışmalarınız vardı. Onlar sekteye uğradı mı?

Eşimin, sevdiğim insanın haksız ve hukuksuz cezaevinde tutulması tabii ki beni derinden sarstı. Hayatımda büyük değişiklikler yarattı. Ancak haftalardır adaletsizliklerin karşısında, ülkemizin adil, demokratik ve eşit geleceği için meydanlara çıkan milyonların içinde en görünür gruplardan biri de kadınlar ve gençler. Çünkü biz kadınlar, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ve şiddetin normalleştirilmesinin karşısında yıllardır hak, hukuk ve eşit yarınlar için mücadele ediyoruz. Güvensiz ve endişeli hissederken dayanışma gösteriyoruz. Biz kadınlara sorulmadan, bizim hakkımızda verilen kararların karşısında birlik oluyoruz ve ses çıkarıyoruz. Gençler de geleceğe umutsuz bakıyor. Eğitim ve barınma sorunları her gün daha da derinleşiyor. Gençler de bugün, bu umutsuzluğa “artık yeter” demek için bir araya geliyor. Yıllarca emek vererek aldıkları diplomaları bir gün haksızca ellerinden alınmasın diye seslerini yükseltiyor. Bu nedenle bir sivil toplum gönüllüsü olarak, sosyal sorumluluk bilinciyle, özellikle kadınlar ve gençlerle dayanışma içinde olmanın önemini biliyorum. Bir avuç insan bizim umutsuzluğa ve karanlığa sürüklenerek yalnızlaşmamızı ve vazgeçmemizi istiyor. Ama biz daha büyük dayanışmayla, umut ve inançla bir araya gelmeye devam ediyoruz. Sosyal sorumluluk alanı da bir araya gelmenin en güçlü mecralarından biri. Ben de elimden gelen tüm desteği vermeye devam edeceğim.

İMAMOĞLU GÖRÜŞLERDE ÇOCUKLARIYLA İLGİLİ HER AYRINTIYI SORUYOR

Çıktığı gün ailemizi bir masada toplayacağım

– Bir fotoğrafınız paylaşıldı. Ailece ziyaretinizden… O ziyaretler nasıl geçiyor, ne konuşuyorsunuz, nasıl ayrılıyorsunuz?

Ziyaretlerimizde yoğun duygular yaşıyoruz. Hem çocuklarımızı ve ailemizi hem de çok doğal olarak ülkemizin içinden geçtiği durumu konuşuyoruz. Ekrem özellikle çocuklarımızın hayatlarındaki, eğitimlerindeki tüm gelişmeleri öğrenmek ve her ayrıntıyı bilmek istiyor. Ziyaretlerimiz hepimiz için moral kaynağı oluyor. Her ayrılışımızda Ekrem’i orada bırakmak elbette yüreğimi yakıyor. Ama sadece bakışları bile içimizi umut ve güçle dolduruyor ve bu cezaevi sürecinin en kısa zamanda sona ereceğine olan inancımızı tazeleyerek evimize dönüyoruz.

Ailesiyle görüşten bu fotoğraf paylaşılmıştı.

– Akşam evdesiniz, eşiniz yok. Buna alışmak çok zor oldu mu, daha doğrusu alışabildiniz mi?

Hiç kimse sevdiği kişinin evdeki yokluğuna alışamaz. Ekrem’in yokluğuna da ne ben ne çocuklarım alışır. Onunla yeniden bir araya geleceğimizi biliyoruz ve bu düşünceyle yaşamımıza devam ediyoruz. Çocuklarımızla birlikte, birbirimize destek olarak bu süreci atlatmaya çalışıyoruz.

– Yaptığı paylaşımlar, kendisini ziyaret edenler… Hep aynı şeyi söylüyor bize. Güçlüyüm, bunu aşacağım. Bu bazen ayakta kalmak için sığınılan bir durumdur, bazen de kişilik. Ekrem Bey için hangisi?

Onun kişiliği bu; zorluklar karşısında asla pes etmez. Milletimiz, yıllardır İBB yönetiminde karşılarına çıkarılan engellerle ve kendisine yönelik asılsız davalara, iftiralara karşı mücadele ederken Ekrem’in dirayetini gördü; tanıdı, inandı. Bugün milyonlarca insan tam da bu yüzden, geri adım atmadan onunla birlikte haftalardır mücadele diyor. Ekrem de bu süreçte dimdik durarak hem bize hem de milletimize moral veriyor.

– Diyelim, yarın çıktı. Evde nasıl bir hazırlık yaparsınız? Örneğin hangi yemeği pişirirsiniz?

En sevdiği ve benim de en güzel yaptığım yemeklerden biri olan zeytinyağlı enginar yemeğini yaparım. Ama asıl hazırlığım uzun bir masa etrafında ailemizi toplamak, Ekrem’in çocuklarımızla birlikte güldüğünü görmek için olur.

– Bir mesajınız varsa, alabilirim…

Adalet, demokrasi ve hukuku savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Yolumuz uzun, ama heyecanımız ve umudumuz yüksek. Şunu çok iyi biliyoruz; haklı olan milyonların önünde hiçbir güç duramaz. Millet olarak bu karanlık günleri dayanışmayla geride bırakacağız. Çocukların ve gençlerin umutlu yarınları, ülkemizin eşit ve özgür geleceği için adaletin ve demokrasinin yanında duracağız.

Source: İpek Özbey