AKP ses verdi!

AKP ses verdi!

Sevgili okurlarım, geçtiğimiz pazar günü Türkiye’de hayat adeta durmuştu!.. Bu işin şakası yok, AKP’nin büyük kongresi yapılacaktı!

Recep Tayyip konuşacak, birilerine rozet takacak ve işin sonunda da partinin önceden belli olan yeni kadroları seçilecekti.

Beyefendi kürsüye çıktı ve konuşmasını yaptı.

Söylemesi ayıptır, bendeniz de neler söyleyeceğini biraz merakla bekliyordum.

Kafamda bir soru vardı…

Bu kez konuşmasını acaba önündeki elektronik aygıttan okumadan (irticalen) yapar mıydı?

Saray danışmanları tarafından önceden hazırlanan yazılı metni yine okuyordu!

Salona memleketin dört bir yanından getirilen partili delegeler coşkuluydu.

Kendi kendime soruyordum, acaba yeni bir şeyler söyler mi diye…

Hiçbir şey söylemedi!

Kendisini dinlemeye gelen kalabalık da acaba aynı şeyi düşünüyor muydu?

Hayır, onların derdi sadece Recep Tayyip’i dinlemek ve sonrasında bir kez daha robot gibi oy vermekti.

Peki, yeniden oluşacak yönetim kademelerine acaba kimler seçilecekti?

Öyle ya, koskoca iktidar partisi bu!

Öylesine değerli ve saygın insanlar seçilirdi ki, herkes ‘Valla helal olsun, bunlar AKP’nin işine yarar’ derdi.

Ama olmadı.

Tercihler yine bazı eskiler üzerinde yoğunlaştı.

Tek fark, Ahmet’ler gitti yerine Mehmet’ler geldi!

Buna ek olarak bir de rozet töreni düzenlenmişti…

Başka partilerden transfer edilen bazılarına AKP rozetleri takıldı.

Onlardan bazılarını isim olarak tanıyordum ama özelikle ikisinin özel yaşantısını iyi biliyordum!

Hele biri vardı ki günün 24 saatinde Recep Tayyip ve partisi hakkında söylediği olumsuz ve en ağır sözler kulağıma gelirdi.

O arkadaşın CHP’ye geçeceğini tahmin ederdim.

Meğer Recep Tayyip kendisini kongreden hemen önce yanına çağırıp uyarıda bulunmuş…

“Sen bize gel, önümüzdeki seçimde seni yine milletvekili yapalım !..”

Ve o arkadaş da birkaç gün içerisinde etkilenip AKP’ye gitmeye karar vermiş!

Koskoca iktidar partisi ve onun başındaki şahıs nelerle uğraşıyor!

Bunlar, bu gibiler gelse ne olur gelmese ne olur.

Şimdi belki soracaksınız!

“Bu olanları yazıyorsun ama niçin isim vermiyorsun?”

Haklısınız ama bir de beni dinleyin…

İsim versem hemen davalar açarlar ve ben yazdıklarımı kanıtlayamam.

Ceza ve tazminat davaları birbirini izler ve herkese yaptıkları gibi beni de uğraştırırlar…

Zira diğer gazeteciler gibi benim de bu saatten sonra adliye koridorlarında turlayacak zamanım yok.

Bu baskı, korkutma ve sindirme ortamında zor durumda kalırım.

Sevgili okurlarım, bu kongre konusunda bir şey daha dikkatinizi mutlaka çekmiş olmalıdır.

Seçilen herkes oybirliği ile seçildi…

Recep Tayyip dahil!

İtiraz yok, başka seçenekler yok.

O salonda kongre için Türkiye’nin dört bir yanından Ankara’ya getirtilmiş olan binlerce delege var.

Yani şu tabloya bir bakın, tamamı oybirliği ile seçiliyor!

Bu nasıl iştir?

Memleketin durumu belli…

Memleket neresinden bakarsanız bakın yangın yerine dönmüş. İnsanlarımız kan ağlıyor.

Hak, hukuk, adalet gibi kavramlar yerlerde sürünüyor.

O kongrede acaba farklı bir seçenek için oy kullanacak bir adet babayiğit bile yok muymuş?

Yakın geçmişte bile AKP ve liderine en ağır laflarla saldırmış olan o kimseleri içlerine acaba nasıl sindirecekler?

Dahası var!

İçlerinden birine bile kürsüye çıkıp konuşma hakkı verilmedi.

İktidar partisinin bir büyük kongresi daha böylece geldi geçti.

Oldu bitti maşallah!..

Hayırlara vesile olsun, amin!

Source: Emin Çölaşan