“Çevre Bilimleri Gündemi – Su Kaynakları, Pestisit Tehditleri ve Enerji Geleceği”

Baraj doluluk oranı yüzde kaç oldu?

Baraj doluluk oranı merak ediliyor. Her gün güncel olarak baraj doluluk oranı açıklanıyor. Peki 25 Aralık İSKİ baraj doluluk oranı son durum nasıl?BARAJLARDAKİ SON DURUM 25 ARALIK 2024 İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) barajlardaki son durum verisini paylaştı. 25 Aralık itibarıyla İstanbul daki barajların doluluk oranı %31,38 olarak ölçüldü. İşte İstanbul u besleyen barajlardaki doluluk oranları…Ömerli Barajı: %37,52 Darlık Barajı: %31,66 Elmalı Barajı: %76,48 Terkos Barajı: %32,87 Alibey Barajı: %17,5 Büyükçekmece Barajı: %30,94 Sazlıdere Barajı: %34,21

Source: Habertürk


Pestisit en çok onları vuruyor

Türk Böbrek Vakfı (TBV) Başkanı Timur Erk, pestisit kalıntılarının sadece sebzelerle sınırlı olmadığını, bakliyat, et, süt ve yumurta gibi çok çeşitli gıdalarda da pestisitlere rastlanabileceğine dikkat çekiyor. Erk, Halkımız bu konuda bilinçli olmalı, ne yediğini iyi bilmelidir. Aynı zamanda, yetkililerin denetimleri artırması şarttır. Pestisit kalıntıları, başta organ nakli hastaları olmak üzere birçok kişi için ciddi bir tehdit oluşturuyor. habericireklam#300×250#220#right# habericireklam#300×250#220#right# · Organik sertifikalı ürünleri tercih edin. · Sebze ve meyveleri mevsiminde tüketmeye özen gösterin. TBV Başkanı Timur Erk, Tarım politikaları gözden geçirilmeli, toplumsal bilinçlendirme çalışmaları ve denetimler arttırılmalı uyarısında bulundu. Erk, Pestisitlerin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin azaltılması için bireysel önlemler yeterli olmayabilir. Bu nedenle, pestisit kullanımını azaltmaya yönelik tarım politikalarını desteklemek ve kamuoyunda bu konuda bilinçlendirme kampanyaları düzenlemek büyük önem taşıyor. Pestisitlerde doz çok önemlidir, bunun hakkında Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hem bilinçlendirme hem denetim çalışmaları yapılmalıdır dedi.

Source: Habertürk


Suriye”de yeni dönemde öncelikli konu “enerji” olacak

Suriye”deki 61 yıllık Baas rejiminin devrilmesinin ardından ülkede 2011″den bu yana ciddi hasar gören enerji sektörünün yeniden canlandırılması önem taşıyor. Ülkede hayatın normalleşmeye başlamasıyla birlikte ilk ihtiyaç elektrik ve yakıt olarak göze çarpıyor.

ABD Enerji İdaresi verilerine göre, 2012″de yaklaşık 9 bin megavat düzeyinde bulunan elektrik kapasitesi iç savaşta büyük zarara uğradı.

Ülkede yaklaşık 13 yıl süren iç savaş boyunca 39 enerji tesisinden 15″i tamamen tahrip olurken, 10″u ise kısmen zarar gördü. Elektrik altyapısı ve iletim hatlarının yarıdan fazlası devre dışı kaldı. Elektrik sektörünün doğrudan 40 milyar dolar, dolaylı olarak ise 80 milyar dolar tutarında zarara uğradığı hesaplanıyor.

Elektrik üretimi de kaynak yetersizliği bakımından önemli bir sorun olarak öne çıkıyor. Ülkede yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı için 2021″de çıkarılan kanunla güneş ve rüzgar potansiyelinin değerlendirilmesi amaçlandı ancak 100 megavatlık kurulu güneş enerjisi kapasitesi devreye alınabildi.

Ülkenin güneş enerjisi potansiyeline yönelik kapsamlı bir çalışma bulunmasa da Suriye, bulunduğu coğrafi konum itibarıyla yüksek güneş ışınımına sahip ve ülkenin yıllık güneşli gün sayısı 300″ü buluyor.

Dünyanın önde gelen teknik sağlayıcıları platformlarından ScienceDirect”in yaptığı çalışmaya göre, Suriye”nin 80 bin megavatlık rüzgar enerjisi potansiyeli bulunuyor.

Suriye”de petrol rezervi 7 milyar varil düzeyinde

Suriye”nin ispatlanmış petrol rezervlerinin yaklaşık 7 milyar varil seviyesinde olduğu hesaplanıyor.

Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) raporuna göre, ülkenin petrol ve gaz kuşağı, keşfedilmiş sahalar ışığında Suriye”nin kuzeydoğusundan başlayarak, güneybatısına doğru devam ediyor. Petrol rezervleri ve potansiyeli açısından en çok dikkat çeken Haseke, Deyrizor vilayetleri olurken, Rakka”da da nispeten küçük olmakla birlikte keşfedilmiş petrol ve gaz sahaları bulunuyor.

Halep ve batısında ise sondaj neticesinde petrol emaresine rastlanmış kuyular bulunuyor. Suriye”nin gaz üretiminin önemli bir kısmını sağlayan Humus da en büyük gaz kaynaklarına sahip olan bölge olarak dikkati çekiyor.

Rapora göre, Haseke civarında 4″ü kondensat-gaz sahası olmak üzere toplam petrol eşdeğeri rezervi 1,3 milyar varile ulaşan 12 saha bulunuyor. Kamışlı-Malikiye arasında ise biri kondensat-gaz olmak üzere 25 sahada yaklaşık 4,5 milyar varil petrol eşdeğeri rezerv olduğu tahmin ediliyor. Deyrizor bölgesinde ise toplamda 12 sahada 1,1 milyar varil petrol eşdeğeri rezerv olduğu hesaplanıyor.

Ülkede günlük petrol üretimi ise ABD Enerji İdaresinin raporlarına göre, iç savaş öncesi dönemde 2008-2010 yıllarında ortalama 400 bin varile ulaşan günlük petrol üretimi 2015″te 25 bin varile kadar geriledi.

Suriye”de gaz ve petrol kaynakları bakımından kendine yeterli olsa da petrol kaynaklarının çoğunluğu terör örgütlerinin elindeki bölgelerde bulunuyor.

Suriye 5 yılda günlük 1 milyon varil petrol üretimine ulaşabilir

TESPAM Başkanı Oğuzhan Akyener, AA muhabirine, ülkenin petrol potansiyelinin değerlendirilmesi için sahaların yüzde 80″ini elinde bulunduran terör örgütlerinin bölgeden temizlenmesi gerektiğini söyledi.

Akyener, “Bu gerçekleştirildikten sonra, devlet kurma sürecinde petrolle alakalı mevzuatlar, lisanslama süreçleri, üretim süreçleri, bunların hepsinin planlanması gerekiyor. Bu planlamalar yapıldıktan sonra bölgede ruhsatların belli şirketlerle paylaşılarak, o şirketlerin operatörlüğünde üretime alınması gerekiyor. ” ifadelerini kullandı.

Bu süreç sonrasında ihracat rotalarının Türkiye üzerinden yürütülmesi durumunda büyük yatırımlara ihtiyaç duymadan günlük petrol üretiminin 150-200 bin varile ulaşabileceğini aktaran Akyener, şunları kaydetti:

“Yeni sahaların üretime alınmasıyla önümüzdeki 5 yıl içinde Suriye”nin 1 milyon varil günlük üretim potansiyeline erişebileceğini tahmin ediyoruz. Bunun için mevcut sahaların rehabilitasyonunu yapılması, üretime alınmayan sahaların üretime alınması, yatırım yapılması, boru hatlarının döşenmesi gibi süreçlerin arka arkaya izlenmesi gerekiyor.”

Akyener, Avrupa Birliği ve ABD”nin Esed rejimi döneminde Suriye”nin başta petrol endüstrisi olmak üzere enerji sektörünü hedef alan yaptırımlarına değinerek, şöyle devam etti:

“Suriye”deki yeni hükümetle birçok batılı devlet temas kurmaya başladı. Ambargolar zaten kalkacaktır ama ambargolar kalmasa da Türkiye her şekilde bunun satışıyla ilgili bir fırsat oluşturabilecektir. Bu fırsatın oluşturulması, Suriye”deki petrolün değerlendirilmesi noktasında en önemli husus, bu işin Türkiye ile birlikte sürdürülmesi. Petrolü nereden nereye, nasıl taşıyacaksınız? Türkiye, bölgedeki en önemli pazar aynı zamanda. Lazkiye”ye doğru uzanan bir petrol boru hattı söz konusu olabilir ama en mantıklı olan ve süreci en hızlı ilerletilebilmenin yolu bu petrolün Türkiye”ye getirilmesi, Türkiye”deki rafinelerde işlenmesi, bir kısmının ürüne dönüştürülmesi, Suriye”nin enerji açlığının ivedi şekilde giderilmesi. Suriye”de dizel ve benzin bulmak bile zor. Bunları yaptıktan sonra adım adım belki Türkiye”ye sistemin bağlanarak Ceyhan”a indirilmesi, buradan petrol naklinin değerlendirilmesi daha hızlı ve daha pratik bir opsiyon olacaktır.”

Suriye”nin petrol gelirlerine ilişkin hesaplamaları aktaran Akyener, ülkenin günlük petrol üretiminin gelecek 5 yılda 1 milyon varile çıkması durumunda yaklaşık yarısının yatırım maliyetine gideceğini, yıllık 21-22 milyar milyar dolar gelir elde edebileceğini hesapladıklarını ifade etti.

Akyener, “Bu da küresel oyuncuların iştahını kabartmayacak kadar küçük ama orada devleti yeniden inşa edecek kadar büyük bir rakamdır. Bu süreçte başından sonuna kadar her türlü ince detayı Türk firmaları Suriye”de yürütebilir, Suriye”ye katkı sağlayabilir.” değerlendirmesinde bulundu.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


Türkiye”de çevre alanında 2024 böyle geçti

AA muhabirlerinin derlediği bilgilere göre, 2024″te çevre alanındaki önemli gelişmeler şöyle:

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 11-22 Kasım”da Azerbaycan”ın başkenti Bakü’de düzenlenen BM İklim Değişikliği 29. Taraflar Konferansı (COP29) kapsamında, Türkiye”nin İklim Yol Haritası”nı açıkladı.

Buna göre, birincil enerjide yenilenebilir enerjinin payının yüzde 50″ye, nükleer enerjinin payının yüzde 30″a çıkarılması, böylelikle ulusal çapta kullanılacak enerjinin yaklaşık yüksek 80″inin karbonsuz hale getirilmesi planlanıyor.

Tarımsal sulamada teknoloji kullanımının artırılması, tarım topraklarının en az yüzde 10″unda organik tarım yapılması, atık geri kazanım oranının yüzde 70″e yükseltilmesi, Depozito Yönetim Sistemi makine ve altyapı kurulumunun 2025 sonuna kadar ülke genelinde uygulanması gibi hedefler de bu haritada yer aldı.

İklim kanunu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 28 Eylül”de yaptığı açıklamada, yeni yasama yılında iklim kanununun gündeme gelerek yeşil dönüşüm sürecinin hızlandırılacağını söyledi.

Bakan Kurum da iklim kanunu ile ilgili çalışmaları bütün paydaşlarla bitirdiklerinin altını çizerek, “2053 Net Sıfır Emisyonu hedefi doğrultusunda atılacak adımların altlığı olacak iklim kanunun da Gazi Meclis”imizde 2025 yılında yasalaşmasıyla birlikte, bu kararların adımlarını bir anayasa gibi atacağız.” dedi.

İklim kanunu, aynı zamanda 2025-2027 dönemini kapsayan Orta Vadeli Programa (OVP) girdi.

Sıfır Atık Hareketi 7 yaşında

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan”ın eşi Emine Erdoğan”ın himayelerinde 27 Eylül 2017″de başlatılan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinesinde yürütülen Sıfır Atık Hareketi, 7 yaşına girdi. Bu yılın sloganı “7 Yılda 7 Kıtada” olarak belirlendi.

Projede 7 yılda 29,3 milyon ton kağıt-karton, 7,8 milyon ton plastik, 2,9 milyon ton cam, 3,7 milyon ton metal, 16,2 milyon ton organik ve diğerleri olmak üzere toplam 59,9 milyon ton geri dönüştürülebilir atık, ekonomiye kazandırıldı.

Sıfır Atık Yönetim Sistemi”ne geçen bina sayısı 193 bine ulaştı. Devreye alınan katı atık tesislerinde ayrıştırılıp ürün veya enerjiye dönüştürülen günlük atık miktarı 9 bin ton oldu. Sıfır atık konusunda yaklaşık 22 milyon kişiye eğitim verildi.

“Sıfır Atık” projesi, Avrupa-Akdeniz ve Körfez bölgelerinin refahına katkıda bulunan projelere verilen Akdeniz Parlamenter Asamblesi (AKDENİZ-PA) Ödülü”nü aldı.

New York”taki BM Genel Merkezi”nde “30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü” etkinliği düzenlendi.

BM 78. Genel Kurul Başkanı Dennis Francis”in yanı sıra çok sayıda büyükelçi, diplomatik temsilci, sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve gazetecinin katıldığı etkinliğe, Emine Erdoğan ve BM Genel Sekreteri Antonio Guterres video mesaj gönderdi. Emine Erdoğan, 30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü”nün önemli bir fırsat teşkil ettiğini söylerken, Guterres “Gelin, bugün atığın yıkıcı çarkından kurtulmayı taahhüt edelim.” çağrısında bulundu.

Emine Erdoğan”ın başkanlığını yürüttüğü BM Sıfır Atık Yüksek Düzeyli Şahsiyetler Danışma Kurulunun üçüncü resmi toplantısı, 13 Aralık”ta İstanbul”da gerçekleştirildi.

Toplantıda, “2024 Yüksek Düzeyli Etkinliklerde Savunuculuk ve Stratejik Katılım, İleriye Bakış: 2025-2026 Çalışma Planının Geliştirilmesi” ve “2025-2026 Taslak Çalışma Planı” konuları ele alındı.

“Sıfır Atık” projesinin dünyada yaygınlaştırılması için Emine Erdoğan ve Guterres”in 2022″de ABD”nin New York kentindeki BM Genel Merkezi”nde bir araya gelerek imzaladığı “Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanı”na, 2024 boyunca gerçekleştirilen çeşitli etkinlik ve toplantılarda, Karadağ Cumhurbaşkanı Jakov Milatoviç”in eşi Milena Milatoviç, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) İcra Direktörü Achim Steiner, BM Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı (SDSN) Başkanı Prof. Dr. Jeffrey Sachs, BM-Habitat İcra Direktörü Anaclaudia Rossbach gibi isimler de imza attı.

Öte yandan, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının COP29 zirvesi kapsamında kurduğu, “Sıfır Atık” temalı Türkiye pavilyonunda Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanı yoğun ilgi gördü.

“21. Yüzyılda Türkiye”nin Çevre Seferberliği” kitabı

New York”ta düzenlenen BM 79. Genel Kuruluna özel olarak, İletişim Başkanlığınca “21. Yüzyılda Türkiye”nin Çevre Seferberliği” kitabı hazırlandı.

Takdim yazısını Cumhurbaşkanı Erdoğan”ın kaleme aldığı Türkçe ve İngilizce hazırlanan kitapta, Türkiye”nin dünyaya model oluşturan çevre projeleri kapsamlı şekilde ele alındı.

Çölleşmeyle Mücadele Ulusal Strateji ve Eylem Planı

Bakan Murat Kurum, BM Çölleşmeyle Mücadele Sözleşmesi Taraflar Konferansı (COP16) kapsamında, “Çölleşmeyle Mücadele Ulusal Strateji ve Eylem Planı”nı açıkladı.

Kurum, çölleşmeyle mücadele konusunda ayrılan kaynakların 2 katına çıkarılacağını, sürdürülebilir arazi yönetiminde yeni teknolojilerin uyumlaştırılmasında finansal kaynakların yüzde 25 artırılacağını söyledi.

– Türk üniversiteleri yeşil kampüsleriyle dünya sıralamasında zirvede

Dünya genelinde üniversitelerin sürdürülebilirlik performansının derecelendirmesini yapan Yeşil Üniversite Endeksi Platformunun 2024 verileri, Türk üniversitelerinin uluslararası düzeydeki başarılarını gözler önüne serdi.

Endekste, Türkiye”den 6 üniversite ilk 100″de, 45 üniversite ise ilk 500″de yer aldı.

– Türk bilim heyeti 8. kez Antarktika”ya gitti

Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uhdesinde, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Kutup Araştırmaları Enstitüsü koordinasyonunda 27 Ocak”ta başlayan “8. Ulusal Antarktika Bilim Seferi” 2 Mart”ta sona erdi.

Seferde 20 Türk bilim insanı ile İspanya”dan 2, Bulgaristan ve ABD”den birer araştırmacı olmak üzere 24 kişilik ekip, buzul çekilmelerinden denizdeki gelgite, atmosferik koşullardan mikroplastik ölçümlerine ve jeolojik yapılara kadar farklı alanlarda 22 ayrı bilim projesi gerçekleştirdi.

– İzmir Körfezi”nde kirlilik, koku sorunu ve balık ölümleri

İzmir Körfezi”nde 20 Ağustos”ta sahile ölü balıklar vurdu ve kötü koku sorunu baş gösterdi.

İnceleme başlatan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ekipleri, balık ölümlerinin gerçekleştiği bölgeden ve körfez açıklarından deniz suyu numuneleri aldı. İlk değerlendirmelerin ardından balık ölümlerinin, sudaki kirlilik ve buna bağlı olarak oksijen seviyesinin yetersizliğinden kaynaklandığı açıklandı.

Bakan Kurum”un talimatıyla 1 Eylül”de İzmir Körfezi Bilim Kurulu oluşturuldu.

SPK”dan rehber taslağı

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), 6 Eylül”de “Yeşil, Sürdürülebilir ve Sosyal Sermaye Piyasası Araçları Rehber Taslağı” ve “Sürdürülebilirlik Bağlantılı Sermaye Piyasası Araçları Rehber Taslağı” hazırlandığını duyurdu.

SPK”den yapılan açıklamada, iklim krizi, Kovid-19 ve Avrupa Yeşil Mutabakatı gelişmelerinin, küresel ölçekte sermaye piyasalarında sürdürülebilir finans yaklaşımı ve yeşil tahvil gibi yenilikçi finansal araçların önemini artırdığı belirtildi.

Çevre alanındaki diğer gelişmeler

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türkiye”nin, en fazla yenilenebilir enerji kurulu gücüne sahip ülkeler arasında 11. sıraya yükseldiğini açıkladı.

Tarım ve Orman Bakanlığı ekiplerince, yılın 11 ayında denizlerde 144 bin su ürünleri denetimi yapılarak 55 milyon lira idari para cezası kesildi.

2024 Yılı Yatırım Programı bilgilerine göre, tarım sektöründe 2024″te uygulanan 370 proje için 101 milyar 8 milyon liralık ödenek tahsis edilirken, en büyük pay 53,2 milyar lirayla sulama projelerinin oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye”de son 5 yıllık dönemde çevrenin korunması için 514 milyar 283 milyon 889 bin lira harcandı. Bu harcamaların yüzde 62,12″sini atık yönetimi giderleri oluştururken, bu alan için 2019-2023 döneminde yapılan harcamalar 319 milyar 492 milyon 831 bin lirayı buldu.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source: