Ege için ‘acil durum’ uyarısı: Şiddetli kuraklık
Sonbahar ve kış mevsimlerini kurak geçiren Ege Bölgesi’nde, şubat ayındaki yağış miktarı geçen yıla göre yüzde 29, uzun yıllar şubat ayı yağış ortalamasına göre yüzde 73 azaldı. Beklenen yağışların olmaması barajlardaki doluluk oranlarını da istenilen seviyeye çıkarmazken yaz aylarında kuraklık riski arttı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün standart yağış indeksinde yer alan kuraklık haritası analizlerine göre 12 aylık değerlendirmede, İzmir ve Manisa “orta kurak”, Aydın, Denizli ve Uşak ise “şiddetli kurak” olarak tanımlandı. Bölgeye can veren nehirlerin de kuraklık ve sanayi atıklarıyla yok olmaya yüz tutması üreticiyi düşündürüyor. Aydın’da barajların doluluk oranı geçen yıla göre yüzde 25 düşmesi sonrası valilik tarım arazilerinin yalnızca yüzde 50’sine su verebileceğini bildirerek çiftçilere kuru tarım çağrısı yaptı.İZSU’DAN YENİ KAYNAK ARAYIŞIYeterli mevsim yağışı alamayan İzmir’de de içme suyunu sağlayan barajlardaki su seviyesi korkutan rakamlara geriledi. Doluluk oranları, şehrin normal şartlarda içme suyunun yaklaşık yarısının karşılandığı Tahtalı’da bir yılda yüzde 32’den yüzde 15’e gerilerken Balçova’da yüzde 76’dan yüzde 38’e, Güzelhisar’da yüzde 88’den yüzde 67’e, Alaçatı Kutlu Aktaş’ta yüzde 44’ten yüzde 16’ya, Ürkmez’de yüzde 43’ten yüzde 26’ya kadar düştü. Barajlardaki düşüş sonrası kentin su sorunu yaşamaması için İZSU, Manisa’nın Sarıkız ve Göksu bölgesinde 11 yeni su kuyusu açarak kente su sağlayacak çalışmalara başladı. MUĞLA’YI BEKLEYEN TEHLİKE Muğla’da da durum farklı değil. En sıcak şubat aylarından birini yaşayan kentteki maden ve termik santrallara da su veren Mumcular Barajı’nda doluluk yüzde 16 dolayında. Geyik Barajı’nda ise doluluk yüzde 40 civarındayken Akgedik Barajı’ndaki su seviyesi de yüzde 75. Kuraklığı en şiddetli hisseden Muğla’da tarımsal üretimde ciddi kayıplar olabileceği bildirildi. Turizm merkezi konumundaki kentte yaz aylarında nüfusun artmasıyla su kesintilerinin olabileceği aktarıldı.TARIM DA TEHDİT ALTINDA Türkiye’nin tarımsal üretiminde önemli bir yere sahip bölgede kuraklık üreticiyi endişelendiriyor. Zeytin, üzüm, pamuk ve incir gibi ürünlerin yoğun olarak yetiştirildiği bölgede girdi maliyetlerinden dolayı zor durumda olan Salihli’de çiftçilik yapan yurttaş, “Sulama için yeraltı sularına bağımlıyız ama bu kaynaklar da tükeniyor. Beklediğimiz yağışlar gelmedi, bu gidişle verimimiz daha da düşecek” diyerek kaygılarını dile getirdi.YAZA DOĞRU KURAKLIK ŞİDDETLENECEKİzmir Bakırçay Üniversitesi Coğrafya Bölümü Başkanı Prof. Dr. Şermin Tağıl da AA’ya yaptığı açıklamada, “Sıcaklıkların mevsim normallerinin 2-4 derece üzerinde seyredeceğini gösteriyor. Yüksek sıcaklıklar ve yetersiz yağış bir araya geldiğinde, kuraklığın etkisi ilkbahar aylarında daha da şiddetlenecek. Orta vadede hava tahminlerinde mevsim normallerinin üzerindeki sıcaklıklar ve yetersiz yağışlar nedeniyle topraktaki su noksanlığının ilkbahar aylarında da süreceği öngörülüyor. Yağış getiren sistemlerin yaz aylarıyla birlikte kuzeye kayması nedeniyle 2025 yılının ilk yarısına kuraklığın damgasını vuracağını söyleyebiliriz. Toprakta su kaybının hızlanması ve buharlaşmanın artmasıyla birlikte tarımsal üretimde ciddi sorunlar yaşanabilir” dedi.
Source: Yusuf Körükmez
Gezegen için sıfır atık yaşam
Hakemli değerlendirmedengeçirilmiş, uluslararası sıfır atıktanımı şu şekilde: “Ürünlerin,ambalajların ve malzemelerinyanmadan ve toprağa, suya veyahavaya tehdit oluşturacak şekildedeşarj edilmeden sorumlu birşekilde üretilmesi, tüketilmesi,yeniden kullanılması ve gerikazanılması yoluyla çevre veyainsan sağlığının tüm kaynaklarınkorunması.”Evler, küçük işletmeler vekamu hizmeti sağlayıcıları heryıl ambalaj ve elektroniktenplastiklere ve gıdaya kadar 2.1milyar ila 2.3 milyar ton arasındabelediye katı atığı üretiyor. Ancakküresel atık yönetim hizmetleri bumiktarla başa çıkmak için yetersizdonanıma sahip, 2.7 milyar insankatı atık toplama hizmetineerişemiyor ve belediye katıatıklarının yalnızca yüzde 61-62’sikontrollü tesislerde yapılıyor.SIFIR ATIK GÜNÜİnsan ve gezegen sağlığınıtehdit eden atık konusu ile ilgiligüzel haber ise her yıl 30 Mart’taUluslararası Sıfır Atık Günükutlanıyor. Bu yılın teması ise“moda ve tekstilde sıfır atık”.Moda ve tekstil sektöründekiatık etkisini azaltmak vesürdürülebilirlik ile döngüselliğiteşvik etmek için acilen hareketegeçme ihtiyacına odaklanmakonularında farkındalıkyaratılması amaçlanmaktadır.Birleşmiş Milletler GenelKurulu, 14 Aralık 2022’de77. oturumunda 30 Mart’ıher yıl kutlanacakUluslararası Sıfır AtıkGünü olarak ilanetme kararı aldı.Birleşmiş Milletler Çevre Programı(UNEP) ve Birleşmiş Milletlerİnsan Yerleşimleri Programı (UNHabitat) birlikte UluslararasıSıfır Atık Günü’nün kutlanmasınıkolaylaştırıyor. Bu kampanyakapsamında üye devletler,Birleşmiş Milletler sistemindekiörgütler, sivil toplum, özelsektör, akademi, kadınlar,gençler ve diğer paydaşlar,ulusal, alt ulusal, bölgesel veyerel sıfır atık girişimleri vesürdürülebilir kalkınmayakatkıları konusunda farkındalığıartırmayı amaçlayan faaliyetlerekatılmaya davet edilmektedir. Sıfıratık girişimlerini teşvik etmek,Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi11 ve Sürdürülebilir KalkınmaHedefi 12 dahil olmak üzereSürdürülebilir Kalkınma için2030 Gündemindeki tüm hedef veamaçların ilerlemesine yardımcıolabilir. Bu hedefler, gıda kaybı veisrafı, doğal kaynak çıkarımı veelektronik atık dahil olmak üzereher türlü israfı ele almaktadır.5R İLE SIFIR ATIK OLMAKSıfır atığın 5R’si (refuse, reduce,reuse, recycle, rot) olarak bilinenadımlar sırasıyla:- İhtiyacın olmayanıreddet: Bu, istenmeyen öğelerinevinize girmesini engeller veönemsiz postave plastik pipetler gibi şeylerinyanı sıra size sunulan tümpromosyon ürünleri için geçerlidir.- Kullandıklarını azalt:Bu, genel olarak daha az atıkdemektir. – Yapabildiğin her şeyiyeniden kullan: Bir şeyinömrünü onararak,devrederek veyatamir ederekuzatabilirmisiniz? İkinciel alabilirveya satabilirmisiniz?Yenidenkullanımaynızamanda tekkullanımlıkürünlerin,atılmakyerine kolaycayıkanabilen yenidenkullanılabilir ürünlerledeğiştirilmesi anlamına da gelir. – Reddedemediğin veyaazaltamadığın şeylerigeri dönüştür: Geri dönüşümyoluyla kaynakları atık akışındankurtarmak bir seçenektir. Ancakbazı öğelerin süresiz olarakgeri dönüştürülmeyeceğini ve(genellikle kısa) ömürlerininsonunda çöplükte sona ereceğiniunutmayın. Bunlar, sıfır israfçınınkaçınmaya çalıştığı öğelerdir. – Geriye kalanlarıçürüt: Yiyecekartıklarını, kâğıtparçalarını ve tahtaveya bambu dişfırçalarınıkompostlamak,besinlerive lifleritoprağageridöndürür.GİYSİLER ATIK OLMASINTekstil üretimi ve tüketimindekihızlı büyüme Küresel Güney’de ciddiçevresel, ekonomik ve sosyal etkilereneden oluyor. Giysi üretimi 2000yılından 2015 yılına iki katınaçıktı, toplam 92 milyon tontekstil atığı üretildi. Bumiktar her saniye bir çöpkamyonu dolusu giysininyakılması veya çöpsahalarına gönderilmesianlamına geliyor.Tüketiciler ikinci el,onarım ve geri dönüşümgibi uygulamalarıbenimseyerek giysiatığının çevreselzararını önemli ölçüdeazaltabilirler. Hızlımodadan uzaklaşıp dayanıklı,yüksek kaliteli giysilere yanisürdürülebilir, yerel ve etik markalarayatırım yapmak yalnızca kaynaklarıkorumakla kalmaz, insan ve gezegensağlığına da fayda sağlar.
Source: Ayça Ceylan
Türkiye’den ve dünyadan çevre gündemi
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK)açıkladığı verilere göre, ülkemizin toplam seragazı emisyonu bir önceki yıla kıyaslayüzde 6.9 artarak 598.9 milyon tonkarbondioksit (CO2) eşdeğerine ulaştı.Toplam sera gazı emisyonlarında2023 yılında CO2 eşd. olarak en büyükpayı yüzde 73.8 ile enerji kaynaklıemisyonlar alırken bunu sırasıyla yüzde 12.0 ile tarım,yüzde 11.8 ile endüstriyel işlemler ve ürün kullanımı veyüzde 2.3 ile atık sektörü takip etti.- Birleşmiş Milletler tarafındanyayımlanan Küresel Atık Yönetimi Görünümü2024 raporunda belediye katı atık üretiminin2023’te 2.1 milyar tondan 2050’ye kadar 3.8milyar tona çıkması öngörülüyor. 2020’de atıkyönetiminin küresel doğrudanmaliyeti tahmini 252 milyar ABDdolarıydı. Kötü atık bertarafuygulamalarından kaynaklanankirlilik, kötü sağlık ve iklimdeğişikliğinin gizli maliyetleri hesabakatıldığında maliyet 361 milyar ABD dolarınaçıkıyor. Atık yönetimi konusunda acil bir eylemdebulunulmazsa 2050’ye kadar bu küresel yıllıkmaliyet neredeyse iki katına çıkarak şaşırtıcı birşekilde 640.3 milyar ABD dolarına ulaşabilir.- IUCN Kırmızı Listesi yeni eklenen 482 mantartürüyle birlikte listede mantarların sayısı1300’e çıktı ve bunların en az 411’i yokolma tehlikesiyle karşı karşıya. IUCNGenel Müdürü Dr. Grethel Aguilarmantarların dünyadaki yaşamınbilinmeyen kahramanları olduğunu ve sağlıklıekosistemlerin temelini oluşturmalarına rağmen uzunzamandır göz ardı edildiklerini ifade etti. – Dünya Bankası tarafından yayımlananYaşanabilir Bir Gezegen İçin Temiz HavayaErişimin Hızlandırılması raporundafosil yakıt kullanımının azaltılması,hava kirliliğini önlemenin en kritikyollarından biri olarak öne çıkıyor.Eğer bu yaklaşım uygulanabilirse, 35µg/m³’ün üzerinde hava kirliliğine maruz kalankişi sayısı 2020’deki 2.3 milyardan 2040’ta 0.9milyara düşerek yüzde 60 oranında azalabilir. – NASA ve Colorado Üniversitesi,Boulder’daki Ulusal Kar ve Buz Veri Merkezi’ne(NSIDC) göre, Arktik’teki kış deniz buzu örtüsü, 22Mart 2025’te yıllık zirvesinde şimdiyekadarki en düşük seviyesine ulaştı.5.53 milyon mil kare (14.33 milyonkilometre kare) olan maksimumkapsam, 2017’deki 5.56 milyon milkare (14.41 milyon kilometre kare) önceki düşükseviyenin altına düştü. – EcoWatc H’IN haberine göre İngiltere’dehükümete ait yeni bir enerji şirketi olan GreatBritish Energy, ülkedeki yüzlerce okul vehastane alanına 180 milyon sterlin (yaklaşık232 milyon dolar) değerinde güneşpaneli kuracak. Yaklaşık 200okula güneş panelleri kurulmasıiçin 80 milyon sterlin (103 milyondolar) harcanacak, Ulusal SağlıkHizmeti’nin (NHS) yaklaşık 200tesisinde çatı güneş enerjisi için ise 100 milyonsterlin (129 milyon dolar) harcanacak.
Source: Ayça Ceylan
İklim sözlüğü: Sürdürülebilir orman yönetimi
Birleşmiş Milletler, sürdürülebilirorman yönetimini şöyle tanımlar:“Şimdiki ve gelecek nesillerin yararınaher türlü ormanın ekonomik, sosyalve çevresel değerlerini korumayı vegeliştirmeyi amaçlayan dinamik vegelişen bir kavram.”Sürdürülebilir orman yönetimindeyedi başlık önceliklendirilmiştir:- Orman kaynaklarının kapsamı- Biyoçeşitlilik – Orman sağlığı – Orman kaynaklarının üretken işlevleri – Orman kaynaklarının koruyucuişlevleri – Sosyoekonomik işlevler – Hukuki, politik ve kurumsal çerçeve.Ormanlar sürdürülebilir bir şekildeyönetildiğinde geçim kaynaklarınıdestekleyerek, temiz hava ve susağlayarak, biyolojik çeşitliliğikoruyarak ve iklim değişikliğiylemücadeleye yardımcı olarak insanlarave gezegene yaşamsal katkılar da sunar.Küresel Orman KaynaklarıDeğerlendirmesi 2020 verilerinegöre ormanlar dünya üzerindeki karaparçalarının yaklaşık üçte birini (4.6milyar hektar) kaplıyor. Başka birdeyişle gezegenimizde kişi başınayaklaşık 0.52 hektar orman düşüyor.Bu oran 100 metre uzunluğunda 52metre genişliğinde, neredeyse birfutbol sahasının dörtte üçü kadarormanı alanı demek. Tabii artanyapılaşma, hammadde gereksinimi vebirçok nedenden dolayı ormanlar hemülkemizde hem dünyada tehdit alanda.Her yıl 10 milyon hektar (Portekizbüyüklüğünde) orman yok oluyor.
Source: Ayça Ceylan
Kırıkkale”de “koku” faciası! Acı bilanço
Olay, Ankara-Kırıkkale karayolunun 16″ncı kilometresindeki menfezde meydana geldi. Yahşihan ilçesine bağlı Hacıbalı köyünde hayvancılıkla uğraşan 2 çocuk babası Sakin Ulusoy (49), her gün olduğu gibi 100 küçükbaş hayvanını otlattıktan sonra menfezden geçirdiği sırada yoğun bir kokuyla karşılaştı. Dere yatağından akan atık suyun yaydığı keskin koku hayvanları etkiledi. Zehirlendiği iddia edilen hayvanlardan 23″ü olay yerinde telef olurken, 76″sı köylülerin ve itfaiye ekiplerinin zamanında müdahalesiyle kurtarıldı. Telef oldu sanılan bir hayvan da ekiplerin müdahalesiyle menfezden çıkarıldı.AFAD, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü ekipleri, Kırıkkale Valisi Mehmet Makas”ın talimatıyla bölgede inceleme başlattı. Uzman ekipler, menfezden akan sudan numune alırken, telef olan hayvanlar üzerinde de inceleme başlattı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürü Uğur Atar, olay yerinde bulunan vatandaşlara yaptığı açıklamada, hayvanların ölüm nedeninin yapılacak laboratuvar analizlerinin ardından netlik kazanacağını bildirdi.”ACAYİP BİR KOKU VARDI”Dereden yayılan kokudan dolayı hayvanlarının telef olduğunu ifade eden yetiştirici Sakin Ulusoy, “Hayvanların arkasından geliyordum, acayip bir koku vardı. Hayvanlar etkilendi. Hayvanları ben çıkartayım dedim ama baktım, zehirleneceğim. Mecburen bıraktık, muhtarı aradım. Komutanlar geldi, Allah razı olsun, onlar da yardımcı oldu. Daha sonra itfaiye ekipleri geldi, gaz maskesiyle içeri girdiler. Normalde girilmiyor. Sayın Valimiz de sağ olsun, bütün ekipleri gönderdi. Yardımcı oldu. Allah işini gücünü rast getirsin” şeklinde konuştu.”HAYVANLARI KURTARMAK İSTEDİM AMA MÜDAHALE EDEMEDİK”Hacıbalı köyü muhtarı İbrahim Sağkol, olayın akşam saatlerinde meydana geldiğini belirterek, “Bugün akşam saatlerinde köylümüz Sakin Ulusoy beni aradı. “Muhtarım yetiş, hayvanlarım telef oluyor” dedi. Olay yerine geldiğimizde menfezin altında hayvanların içeri girdiğini ve ağır bir koku olduğunu fark ettik. Kendisi de biraz içeride durmuş, yarı baygın durumdaydı. Ben de hayvanları kurtarmak için müdahale etmek istedim ama giremedik. Daha sonra jandarma ekiplerine haber verdik. Allah razı olsun, onlar müdahale etti. İtfaiye ekipleri ise içeride kalan hayvanları dışarı çıkardı. Özellikle Sayın Valimize çok teşekkür etmek istiyorum. Gecenin bu saatinde tüm ekipleri yönlendirdi, sağ olsun” dedi.Köy sakinlerinden çiftçi Dursun Doğan ise, “Telefon ettiğimizde jandarma ekiplerimiz geldi gerekeni yaptı. İtfaiye geldi maskeyle bir kısmını kurtardı. Herkes geldi, yoksa biz giremiyorduk kokudan. Çoban bayılıyordu, neredeyse ambulansı arıyorduk, temiz havaya çıkınca geri ayıldı” ifadesini kullandı.
Source: Özgürbayrak
Adana”da deprem
Ülkemizde meydana gelen büyük küçük tüm depremler Kandilli Rasathanesi ve AFAD tarafından kayıt altına alınmaya devam ediyor. Yaşanan depremlerin büyüklüğü, merkez üssü, derinliği, enlem, boylam bilgileri bu siteler aracılığıyla öğreniliyor. AFAD ve Kandilli verileri Deprem mi oldu, en son deprem nerede ve ne zaman oldu, kaç büyüklüğünde? sorularına yanıt veriyor. Son verilere göre, Adana deprem ile sallandı. İşte 4 Nisan 2025 Kandilli Rasathanesi ve AFAD son depremler listesi…ADANA DA DEPREM Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesinde yer alan verilere göre, saat 07.50 de Adana nın Aladağ ilçesi merkezli bir deprem meydana geldi. 3.0 büyüklüğündeki deprem, yerin 7 kilometre derinliğinde kaydedildi.DEPREM Mİ OLDU, NEREDE, KAÇ BÜYÜKLÜĞÜNDE? Kandilli Rasathanesi ve AFAD tarafından son depremler anlık olarak paylaşılıyor. Son depremler listesi küçük ve büyük ölçüde gerçekleşen tüm depremleri barındırıyor ve bu liste aracılığıyla depremin büyüklüğü ve derinliği gibi bilgiler öğrenilebiliyor.AFAD SON DEPREMLER İÇİN TIKLAYINIZKANDİLLİ SON DEPREMLER İÇİN TIKLAYINIZ
Source: Habertürk
Etna Yanardağı kül ve lav püskürttü
İtalya nın güneyindeki aktif yanardağlardan Etna nın kül ve lav püskürttüğü bildirildi.Yaklaşık 3 bin 300 metre yüksekliğindeki Etna nın aktif kraterlerinden olan güneydoğu kraterinde 2 Nisan akşamı başlayan volkanik hareketlilik dün akşam saatlerine kadar sürdü. İtalyan basınında çıkan ve İtalya Ulusal Jeofizik ve Volkanoloji Enstitüsünün (INGV) Katanya şubesine dayandırılan bilgilerde de volkanın güçlü şekilde kül ve lav püskürttüğü, kül bulutunun doğu yönünde dağıldığı belirtildi. INGV Katanya şubesinin yanardağdaki volkanik faaliyetlerin yoğunluğu sebebiyle sabah saatlerinde bir ara bölgedeki hava trafiği için uçaklara özel kırmızı kodlu bir uyarı yayınladığı, bununla beraber Katanya daki Fontanarossa Havalimanı nın uçuşlara kapatılmadığı bilgisi paylaşıldı. Etna da dün akşam saatlerinde başlayan kül püskürtme faaliyetinin, öğleden sonra azaldığı ve uçaklar için yapılan uyarının da kademeli olarak düşürüldüğü bildirildi. Kıta Avrupası nın en yüksek aktif yanardağı olma özelliği taşıyan Sicilya Adası ndaki Etna Yanardağı nda 2024 ün yaz aylarından sonra en son şubatta şiddetli kül ve lav püskürtme ile lav akışı gibi volkanik faaliyetler kaydedilmişti.
Source: Habertürk