9 milyon bu kapana kısılacak
İktidarın yıllardır bir türlü vazgeçmediği ve Sazlıdere Barajı kenarındaki kazılarına da Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasından hemen sonra başladığı Kanal İstanbul Projesi için uzmanlar “Tam bir yıkım” projesi diyorlar. Bu konudaki en teknik saptamaları, İBB’ye yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan Buğra Gökce’nin başkanlığını yürüttüğü İstanbul Planlama Ajansı (İPA) yapmıştı.
YA KÖPRÜLER YIKILIRSA
Kanal İstanbul gerçekleşirse, İstanbul’un Avrupa Yakası, bağlı olduğu Trakya’dan koparak, kadim İstanbul’u bir ada haline dönüştürecek. Bu ada, Kanal İstanbul üzerinde sayıları 9 olacağı söylenen köprülerle Trakya’ya bağlanacak.
Ada’nın doğusunda ise, İstanbul Boğazı üzerindeki üç köprü ve Marmaray’la kent Asya’ya bağlı kalacak. Ancak bu yapı, İstanbul’un köprülerinin herhangi bir nedenle hasar görmesi halinde, burada yaşayan 9 milyon kişinin adaya hapsolmasına yol açacak.
Bu köprülerin hasar görmesi, yıkıcı bir depremle mümkün. Ayrıca savaşlarda da köprülerin ilk hedef olacağı malum. Ancak kanal İstanbul sadece 9 milyon kişinin bir adaya hapsolması ile değil, başka olumsuz etkilere de yol açacak. Mesela sadece inşaatı için gereken şantiye süreci 14 yıl olacak. Hafriyat kamyonlarının dahil olmasıyla İstanbul’da trafik yüzde 10 daha artacak.
ÖTEKİ ZARARLARI
Gazeteci Barış Pehlivan’ın da dünkü yazısında anlattığı İstanbul Planlama Ajansı’nın diğer saptamaları özetle şöyle:
– İstanbul’un hala var olan tarım alanlarının yüzde 13.5’i yok olacak.- Kentteki 30 bin kişilik tarımsal istihdam fırsatı sona erecek.- 200 bin ton buğday üretimi bitecek.- 20 bin futbol sahası büyüklüğünde tarım arazisi yok olacak.- 394 bin ağaç kesilecek. 1.2 milyon kişinin soluduğu oksijen kaybolacak.- Marmara Denizi çürük yumurta gibi kokacak. Müsilaj kalıcı hale gelecek.- 15 endemik bitki türü yok olacak.- Kanal şantiyesi ve yeni yapılaşma hava kirliliğine sebep olacak.- Dev bir kentsel ısı adası oluşacak.- Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ihlal edilecek.- Kültürel miras alanları yok olacak.
Source: Ali Macit
Deprem işyerinde, otelde, fabrikada AVM’de her yerde
13 saniye süren depremin neden olduğu en büyük hasar için KORKU diyebiliriz. Evet, çok korktuk… Deprem gerçeği yine bir tokat gibi çarptı yüzümüze. Tartışmalar sürüyor. Bu İstanbul’da beklenen büyük deprem miydi, değil miydi henüz belli değil. Belki o kabusu çok ucuz bir şekilde atlattık, belki de siz bu satırları okurken bambaşka bir tablo ile karşılaşacağız. Tek bildiğimiz şu anda kimsenin kesin bir şey bilmediği… O zaman biz işimizi yine kış tutmalıyız, yaz çıkarsa bahtımıza. Dünkü korku sonrası İstanbullular yeniden oturdukları evleri, bulundukları semtleri sorgulamaya başladı. Kuşku duyanlar daha net açıklamalar yapılıncaya kadar ya İstanbul içinde daha güvenli olduğunu düşündükleri tanıdıklarına yöneldiler ya da imkânları varsa şehir dışına çıktılar.DEPREMİN SAATİ YOKDepremlerin bizi uykuda yakalayacağına ilişkin yaygın bir inanış var. Bu sadece bizim için geçerli değil. Dünya genelinde insanlar depreme uykuda yakalanacağını düşünüyor, tüm tedbirlerini buna göre almaya çalışıyorlar. Oysa geçmişe yönelik veriler ışığında yapılan araştırmalar depremlerin günün her saat diliminde neredeyse eşit bir dağılımla gerçekleştiğini gösteriyor.Dünkü Silivri depremi de bunu bize bir kez daha hatırlattı. Net söyleyelim. Ne zaman sallanacağımızı bilmediğimiz gibi bunun hangi saat diliminde olacağını kestirmemiz de imkânsız. Etrafımızdaki insanların çoğu depreme sadece evde yakalanacak gibi hareket etmeye devam ediyor. Oysa dün gündüz saatlerinde yaşadığımız deprem bizi bu felaketin çok rahatlıkla otoyollarda, işyerlerinde, metrolarda, pastanelerde, fabrikalarda, AVM’lerde yakalayabileceğini gösterdi.HATAY, MALATYA DERSİYıllardır kentsel dönüşümü sadece konut odaklı düşünüyoruz. Hatay’daki Malatya’daki depremin otelleri, işyerlerini, fabrikaları yerle bir ettiğini hatırlatmak isterim. Başta İstanbul olmak üzere pek çok sanayi sitesindeki dükkânların, apartman altındaki bakkal ve marketlerin, banka şubelerinin, fabrikaların en ücra semtlerdeki atölyelerin, tamircilerin, AVM’lerin, restoranların hatta kamu binalarının durumunu ne kadar konuşuyoruz. Vatandaş olarak alışveriş yaptığımız, gitmek zorunda olduğumuz işyerlerinin, çalıştığımız fabrikaların, konakladığımız otellerin depreme dayanıklılığını ne kadar biliyoruz?Bakın dün İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, Hürriyet’e yaptığı açıklamada “İstanbul’da konutların depreme hazırlığı ve güçlendirilmesi konusunda gösterilen hassasiyet, eş zamanlı ve acil olarak ticari binalar, organize sanayi bölgelerindeki fabrikalar, oteller, özel hastaneler gibi önemli ekonomik yapılar için de yürütülmeli. İstanbul’un Türkiye ekonomisinde sahip olduğu yer yadsınamaz” dedi. Başkanın sözleri iş dünyasının sürdürülebilirliği açısından çok önemli. Bunun dışında o işyerlerinde, sanayi sitelerinde, atölyelerde çalışan insanların, AVM’lerdeki restoranlardaki müşterilerin hayatı da bir o kadar önemli.GECE YA DA GÜNDÜZ FARK ETMEZTürkiye bir deprem ülkesi, İstanbul başta olmak üzere pek çok kentin ne büyüklükte nasıl bir depremle ne zaman karşılaşacağını bilmiyoruz. Depremin gece ya da gündüz bizi nerede yakalayacağını hiç ama hiç bilmiyoruz. O zaman devlet-vatandaş hepimiz bu gerçekle hareket ederek viyadük, duraklardan, istasyon, otogar, yazıhane, nalbur, bakkal, AVM, market, pastane, balık pazarı, kasap, okul, üniversite, yatakhane, yurt, cezaevi, banka şubesi, benzin istasyonu, konfeksiyon vs demeden A’dan Z’ye ele almalıyız. Kentsel dönüşüm sadece eski konutların yıkılıp daha yüksek katlı yeni konutlara dönüşmesi şeklinde algılanmamalı.Kapsamı olabildiğince genişletmemizin tam zamanı değil mi?
Source: Sefer Levent
İstanbul”daki deprem sonrası DMM”den “GPS SATURN” iddiasına yalanlama
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), “İstanbul”daki depremin, GPS SATURN gemisinin demirlediği noktada faya açtığı sondaj sonucu tetiklenmiş olabileceği” iddiasını yalanladı.DMM”den yapılan açıklamada, bazı sosyal medya hesaplarından paylaşılan, “İstanbul”da yaşanan depremin, GPS SATURN gemisinin demirlediği noktada faya açtığı sondaj sonucu tetiklenmiş olabileceği” yönündeki iddiaların doğru olmadığı belirtildi.Açıklamada, şunlar kaydedildi:”İddiayı güçlendirmek için kullanılan görüntülerin, Rönesans Endüstri Tesisleri”nin, BOTAŞ”ın Kuzey Marmara Doğalgaz Depolama Projesi”nde kullanacağı Jack-Up Sondaj Platformu”nun Aralık 2018″de İstanbul Boğazı”ndan geçişi sırasında kaydedildiği tespit edilmiştir. Öte yandan iddiaya konu GPS SATURN gemisinin, 2025 yılında depremin meydana geldiği Marmara Denizi”nde herhangi bir sondaj faaliyeti bulunmamaktadır. Halihazırda Karadeniz sularında, Bulgaristan dolaylarında demirlediği ve 340 gündür sabit konumda olduğu tespit edilmiştir. Dolayısıyla “depremin, geminin demirlediği noktada gerçekleştiği” iddiası da tamamen gerçek dışıdır. Herhangi bir geminin İstanbul”daki depremi tetiklediği yönündeki iddialar, bilimsel temelden yoksun dezenformasyon kampanyasının ürünüdür. Asılsız iddialara itibar etmeyiniz.”Bazı sosyal medya hesaplarından paylaşılan, “İstanbul”da yaşanan depremin, GPS SATURN gemisinin demirlediği noktada faya açtığı sondaj sonucu tetiklenmiş olabileceği” yönündeki iddialar doğru değildir.İddiayı güçlendirmek için kullanılan görüntülerin, Rönesans Endüstri… https://t.co/V9udSn5rEv pic.twitter.com/dbuV7wjRk9— Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (@dmmiletisim) April 23, 2025
Source: Www.star.com.tr
İstanbul”da 4.1 büyüklüğünde bir deprem daha
İstanbul”da dün öğle saatlerinde meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından onlarca artçı sarsıntı meydana geldi. İSTANBULLU GÜNE DEPREMLE UYANDI İstanbul bu sabah da güne depremle uyandı. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının internet sitesinde yer alan bilgiye göre, merkez üssü Marmara Denizi, Büyükçekmece açıkları olan 4,1 büyüklüğünde sarsıntı kaydedildi. 7 KM DERİNLİKTE OLUŞTU Saat 07.19 itibarıyla meydana gelen depremin yerin 7 kilometre derinliğinde meydana geldiği belirlendi. 6.2″LİK DEPREM SONRASI 184 ARTÇI Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), İstanbul”da 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından 184 artçı sarsıntı kaydedildiğini bildirdi. AFAD”dan yapılan açıklamada, bugün saat 12.49″da Marmara Denizi”nde Silivri açıklarında 6,2 büyüklüğünde deprem meydana geldiği depremin, Kuzey Anadolu Fay Zonu”nun Orta Marmara içinden geçen segmenti üzerinde gerçekleştiği belirtildi. Depremin, yüzeyin yaklaşık 7 kilometre derinliğinde meydana geldiği ve 13 saniye sürdüğü kaydedilen açıklamada, “Deprem dış merkezden 300 kilometre yarıçaplı bir alan içindeki illerimizde hissedilmiştir. Ana şok sonrasında şu ana kadar toplam 184 artçı sarsıntı kaydedildi. 4 ve üzeri büyüklükteki artçı sayısı 7″dir. Bu artçı sarsıntılar önümüzdeki günlerde bir süre daha devam edebilecektir.” ifadeleri kullanıldı. “6,2”LİK DEPREM YÜKSEK İVME DEĞERLERİNE SAHİP DEĞİLDİR” Açıklamada, depremin ardından gelişen artçıların dağılımının, doğuya doğru yaklaşık 10-15 kilometrelik bir hat üzerinde yoğunlaştığı aktarılarak, artçı sarsıntıların özellikle Marmara Orta Çukuru”nun kuzey kenarında ve ana fay izine yakın bölgelerde toplandığı anlatıldı. Açıklamada, farklı disiplinlerden akademisyenlerden oluşan “AFAD Deprem Bilim Kurulu” üyelerinin İstanbul”daki depremlere ilişkin değerlendirmelerine de yer verildi. Bilim Kurulu”nun değerlendirmelerinin zaman zaman kamuoyuyla paylaşılacağı belirtilen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı: “Deprem Bilim Kurulu Yerbilimleri Üyelerimiz yaptığı değerlendirmede, 6,2 büyüklüğündeki deprem yüksek ivme değerlerine sahip değildir. Deprem, Kuzey Anadolu Fayı”nın kırılma mekanizması ile uyumlu olarak sağ yanal doğrultu atımlı bir kırılma mekanizmasını işaret etmektedir. İlk analizler yaklaşık 15 kilometre uzunluğunda, 9,5 kilometre genişliğinde bir segmentin kırıldığını göstermektedir. Fay üzerindeki sağ yanal yer değiştirme 30 santimetre civarındadır. Yapı hasarlarının tespiti yerinde inceleme gerektiren teknik bir süreç olup, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız görevlileri saha tarama çalışmalarını sürdürmektedir. Şu ana kadar 112″ye gelen çağrı sayısı 10 bini aşmıştır. Bunların 296″sı yapılarla ilgili vatandaşlarımız tarafından yapılan bildirimlerdir. Vatandaşlarımızın bu tür binalara resmi teknik görevliler gelip gerekli incelemeyi yapıncaya kadar girmemeleri ve uzak durmaları önerilmektedir.” “HALKIMIZIN SAKİN OLMASI ÖNEM ARZ ETMEKTEDİR” Kurulun riskli olduğu düşünülen binalara girilmemesinin önem arz ettiğini değerlendirdiği belirtilen açıklamada, “Binası ile ilgili şüphesi olan vatandaşlarımız 112 Çağrı Merkezi”ne durumu bildirmelidir.” ifadesine yer verildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi; “Ana şoktan sonra devam eden artçı sarsıntılar nedeniyle belirli bir süre daha belli bir büyüklüğe varan depremler olması muhtemeldir. Halkımızın sakin olması, bu tür sarsıntılarda panik yapmaması, ancak tedbirli olması önem arz etmektedir. Vatandaşlarımızın resmi kurumlarımızın açıklamalarını dikkate almaları, olası artçı sarsıntılara karşı tedbirli olmaları, sosyal medya ve farklı mecralardan yayılan teyitsiz bilgilere itibar etmemelerini rica ediyoruz. İstanbul”umuza ve depremin hissedildiği illerimizde yaşayan vatandaşlarımıza bir kez daha geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Gelişmeleri kamuoyuyla paylaşmaya devam edeceğiz.”
Source: Erdem Aksoy
Son Dakika… İstanbul”da 07:19″da yine deprem oldu
İstanbul”da dün öğle saatlerinde 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından onlarca artçı sarsıntı meydana geldi.
Bu sabah ise saat 07:19″da İstanbul güne depremle uyandı.
AFAD”da yer alan verilere göre; Marmara Denizi”nin 24.5 kilometre açıklarında Büyükçekmece”de 4.1 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Depremin yerin 7 kilometre derinliğinde olduğu kaydedildi.
#DEPREMBüyüklük:4.1 (Mw)Yer:Marmara Denizi – [24.56 km] Büyükçekmece (İstanbul)Tarih:2025-04-24Saat:07:19:19 TSİEnlem:40.84111 NBoylam:28.30611 EDerinlik:7 kmDetay:https://t.co/8S3uhy2Zll@afadbaskanlik @trthaber @anadoluajansi
— AFAD Deprem (@DepremDairesi) April 24, 2025
Kandilli Rasathanesi”nde yer alan verilere göre ise; depremin büyüklüğü 4.6 olarak kaydedildi. Derinliğinin ise 16,9 kilometre olduğu kaydedildi.
#DEPREMMARMARA DENIZI https://t.co/mvrUIvlprp24.04.2025, 07:19:18 TSİBüyüklük: 4.6Derinlik: 16.9 km#Kandilli
— Kandilli Rasathanesi (@Kandilli_info) April 24, 2025
“TRAKYA KOLUNU DOĞU UCUNU ARTÇI DEPREMLERLE TAMAMLIYOR”
Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan ise deprem sonrası yaptığı paylaşımda, “Kaygılanacak bir durum yok” diyerek şunları kaydetti:
“İlginçtir, M6,2 ile Silivri önünden başlayan kırılma Kuzey Anadolu Kırığı üzerinde doğudaki Büyükçekmece’ye doğru uzanıyor. En don 07.19’da Sinanoba denizinde M4,6 oldu. Trakya kolunu doğu ucunu artçı depremlerle tamamlıyor. Ancak gittikçe gerginliği düşüyor. Beylikdüzü’ne geçmesini beklemiyorum. Ne var ki Büyükçekmece-Çatalca kırığını kesti. Kaygılanacak bir durum yok.”
İlginçtir, M6,2 ile Silivri önünden başlayan kırılma Kuzey Anadolu Kırığı üzerinde doğudaki Büyükçekmece’ye doğru uzanıyor. En don 07.19’da Sinanoba denizinde M4,6 oldu. Trakya kolunu doğu ucunu artçı depremlerle tamamlıyor. Ancak gittikçe gerginliği düşüyor. Beylikdüzü’ne… pic.twitter.com/LuEEsWGPjA
— Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan (@ovgunaercan) April 24, 2025
DEPREMLER GECE DE DEVAM ETTİ
İstanbul”da artçı depremler gece yarısı da devam etti.
Saat 03.59″da 3,3 saat 04.20″de ise 4,1 büyüklüğünde deprem meydana geldi.
Marmara”da artçı deprem sayısı ise 150″ye yaklaştı.
Saat 03.59″da 3,3 saat 04.20″de ise 4,1 büyüklüğünde iki deprem daha meydana geldi. Marmara”da artçı deprem sayısı ise 150″ye yaklaştı.
Artçılardan 8″sinin büyüklüğü 4 ve üzeri olarak ölçüldü.
Source: Burak Demirbaş
Hangisine inanalım? Deprem uzmanları anlaşamadı
İstanbul”da saat 12.49″da 6,2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. 13 saniye süren deprem büyük panik yarattı. Depremin ardından artçı sarsıntılar yaşandı.
Saat 15.13 sıralarında şiddetli bir artçı deprem daha meydana geldi. Panikle 151 kişinin yüksekten atlayıp yaralandığı açıklandı.
İşte öne çıkan uzman yorumları…
“BÜYÜK İSTANBUL DEPREMİ GELİYOR”
Jeolog Prof. Dr. Ali Mehmet Celal Şengör, İstanbul depreminin ardından yaptığı değerlendirmede “Büyük İstanbul depremi geliyor. Bu kaçınılmaz. Muhtemel 7 büyüklüğündeki bir deprem, bugünkü depremin 30 tanesine karşılık geliyor.” ifadelerini kullandı.
AHMET ERCAN: “ASIL DEPREM BU OLMAYABİLİR”
Yüksek Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Halk TV’de yaptığı açıklamada, 7,2 büyüklüğünde bir depremin meydana gelmesi için 6 milyar gigatonluk bir enerjinin birikmesi gerektiğini belirterek, bu enerjinin henüz birikmediği görüşünü savundu.
Ercan, yaşanan 6,2 büyüklüğündeki depremin büyük depremin öncüsü olabileceğini ifade ederek, “Önümüzdeki günlerde 5.2’ye varan artçılar olabilir. Bu depremler korkutucu olabilir ama yapılar için yıkıcı değildir” dedi.
NACİ GÖRÜR: ASIL DEPREM..
Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür ise, İstanbul açıklarındaki Kumburgaz Fayı’na dikkat çekerek, “Marmara’da beklenen büyük deprem bu değil. Küçük depremler bu fayda stresi artırıyor ve kırılmayı tetikliyor. Asıl deprem 7’nin üzerinde olacak” değerlendirmesinde bulundu.
ŞÜKRÜ ERSOY: “TEYAKKUZDA OLMALIYIZ”
Deprem uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy ise, depremin hasara yol açabilecek bir büyüklükte olduğunu belirterek, özellikle kırsal kesimlerde etkisinin hissedilebileceğine dikkat çekti. Ersoy, “Bu büyüklükteki bir deprem bile zarar verebilir. Daha büyüğüne karşı hazırlıklı olmakta fayda var” uyarısında bulundu.
ŞENER ÜŞÜMEZSOY: “MARMARA’DA DEPREMLER BİTTİ”
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy ise diğer uzmanlardan ayrışarak, Marmara’daki depremlerin sona erdiğini öne sürdü. Daha önce 6,0-6,5 büyüklüğünde depremler öngördüğünü hatırlatan Üşümezsoy, “Başka deprem riski yok, Marmara’da depremler bitti” dedi.
HASAN SÖZBİLİR: “UCUZ YIRTTIK”
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi DAUM Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir depremin ardından tsunami riski bulunmadığını söyledi.
Fayın tamamının değil bir kısmının kırıldığını belirten Sözbilir, “Ucuz kurtulduk. Artçıların olması kötü değil, enerjinin boşalmasını sağlar” değerlendirmesinde bulundu.
Source: Sonuç Sürmeli
Marmara”da deprem bitti mi yoksa an meselesi mi?
“6,2 lik depremi Silivri ve Büyükçekmece 5 şiddetinde hissetti, diğer ilçeler ise 4 şiddetinde hissetti. İstanbul açığından geçen 130 kilometre uzunluğundaki fay hattının tek seferde kırılma ihtimali çok yüksek. O büyük İstanbul depremi bu olduğu takdirde üreteceği büyüklük 7,2 demek. Bugün meydana gelen 6,2″lik depremden 30 tane demek. İstanbul depremine hazırlanmak için artık çok geç. 1999″dan beri havanda su dövdük hiçbir şey yapmadık” “Deprem Kuzey Anadolı Fayı üzerinde meydana geldi. Fayın tümü, büyük parça değil, sadece bir yeri yıkıldı. Tümünün kırılması daha çok 7,4-7,5 gibi kabul ediliyor. Dolayısıyla bu şekilde parçalı kırılması da aslında iyi bir şey. Ucuz kurtulduk geçmiş olsun” “İstanbul’da Marmara Denizinde, Kumburgaz fayı üzerinde çok deprem oluyor. Değişik büyüklükte. Bunlar Marmara’da beklediğimiz büyük deprem değil. Bunlar bu fayın biriktirdiği stresi artırıyor. Yani kırılmaya zorluyor. Burada asıl deprem daha büyük ve 7’nin üzerinde olacak Deprem deprem olduğu zaman konuşulmayacak kadar önemli bir konudur. Depremin olmadığı zaman konuşup önlem almak lazım. Bunu başta hükümet, sonra belediye ve halk el ele vererek kenti depreme hazırlaması lazım. Kentsel dönüşüm, bina yapmak kenti depreme hazırlamak değildir. Deprem dirençli kent apayrı şeydir. Artık gerekeni halk yapmalıdır. Yapacağı şey gözetim ve denetimdir.” “Marmara”da 1894″te stres bitmiş. 1912″de Tekirdağ ve Silivri hattı kırıldı. o çukurda stres bitti. Bugün kırılan bölge de fayın ucunda kırılmayan noktaydı. Silivri”den kuzeye doğru gelen, doğuya giden bir faydı. Benim tam beş kitapta yazdığım haritadaki “deprem olur” dediğim yerde olan deprem. Bütün Doğu Marmara”da deprem bitti. Başka bir deprem riski yok. Marmara”da bitti depremler. İstanbul”da bütün yanılgıların sebebi 17 Ağustos 1999″da kırılan fayın devamı olarak Adalar”dan Çekmece”ye kadar giden Marmara”nın kuzey kenar fayının esas alınmasından kaynaklanıyor. Bu “Kuzey Anadolu fayının devamı” denilince “Eyvah burada büyük deprem olacak” sonucuna varılıyor. Oysa iki hata var biri o fay Kuzey Anadolu”nun devamı değil iki o fay 1766 yılında kırıldı. O zaman bu fayda 250 yıllık stres birikmiş yeni bir deprem olur tezi tamamen yanlış.”
Source: Devrim Karadağ
Celal Şengör’den çarpıcı uyarı: İstanbul”da beklenen deprem bunun 30 katı
İstanbul depremi sonrası “Büyük İstanbul depremi geliyor. Bu kaçınılmaz” İşte detaylar… İstanbul bugün 6.2″lik depremle sarsıldı. Deprem çok sayıda ilde şiddetli hissedildi ve paniğe neden oldu. Marmara Denizi”nin Silivri açıklarında 12.49″da meydana gelen depremin ardından peş peşe büyüklükleri 3.5 ile 4.9 arasında değişen çok sayıda deprem oldu. Depremin ardından pek çok deprem bilimciden peş peşe açıklama geldi. “7 BÜYÜKLÜĞÜNDEKİ BİR DEPREM BUGÜNKÜ DEPREMİN 30 TANESİNE KARŞILIK GELİYOR” Fatih Altaylı”nın programına katılan Prof. Dr. Celal Şengör, “Birisi İstanbul depremi hakkında ne düşünüyorsun dese benim söylediğim basit! Geliyor. Büyük İstanbul depremi geliyor. Bu kaçınılmaz. Muhtemel 7 büyüklüğündeki bir deprem, bugünkü depremin 30 tanesine karşılık geliyor.” Bu depremin büyük depremi etkileyip etkilemeyeceği sorusuna ise Şengör şu ifadeleri kullandı; “Bu olduktan sonra bir miktar azalttı o da 7.2! Her bir yüklük arasındaki fark 30. 7 olan deprem 30 tane 6″ya karşılık geliyor. 30 katı. 8 olursa 900 katı. O şekilde artıyor.” Şengör, “130 kilometrenin tek seferde kırılma ihtimali çok yüksek.” diyerek ekledi.
Source: Internet Haber
Celal Şengör’ün sözlerine çok kızdı! Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral: ‘Bu angut nasıl bir hoca’
İstanbul’da medyana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem yıkıma neden olmadı ancak insanlarda büyük korku yarattı. Deprem sonrasında her zaman olduğu uzman isimler halka sarsıntı ile ilgili bilgi verdi ve farklı görüşler yine tartışma yarattı. Bu kez Cumhurbaşkanı başdanışmanlarından Oktay Saral’dan bilim insanı Celal Şengör’e hakaret geldi.
Celal Şengör, daha önce de birçok kez yaptığı açıklamalarda büyük İstanbul depreminin beklendiğini, bu depremin yıkıcılığının büyük olacağını ve bu nedenle de İstanbul’un terk edilmesi gerektiğini belirtmişti.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, Celal Şengör’ün bu sözlerine sosyal medya hesabından “Bu “angut”, İstanbul”u terk edin demekle ne anlatmaya çalışıyor. Bu nasıl bir akıl, bu nasıl bir hoca!” sözleriyle tepki gösterdi.
Oktay Saral’ın X hesabından yaptığı o paylaşım:
İSTANBUL’DA 6.2 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM
İstanbul’da dün Silivri açıklarında önce 3.9 ardından da 6.2 büyüklüğünde iki deprem meydana geldi. Yapılan açıklamada saat 12.49″da gerçekleşen depremin, Kuzey Anadolu Fay Zonu”nun Orta Marmara segmenti üzerinde, yaklaşık 7 km derinlikte meydana geldiği ve 13 saniye sürdüğü kaydedildi. Depremin ilk analizlerine göre, fayın 15 kilometre uzunluğunda ve 9,5 kilometre genişliğinde bir segmentin kırıldığı ve fay üzerindeki sağ yanal yer değiştirmenin 30 santim civarında olduğu açıklandı.
Bilim Kurulu’nda yapılan açıklamada “Ana şok sonrasında şu ana kadar toplam 184 artçı sarsıntı kaydedildi. 4 ve üzeri büyüklükteki artçı sayısı 7’dir. Bu artçı sarsıntılar önümüzdeki günlerde bir süre daha devam edebilecektir” ifadeleri kullanıldı.Bu içerik Taner Şahin tarafından yayına alınmıştır
Source: Taner Şahin
Erdoğan”ın Başdanışmanı, Celal Şengör”e hakaretler savurdu
23 Nisan 2025 tarihinde meydana gelen İstanbul depremlerinin en büyüğü 6,2 büyüklüğünde olurken, felaketin ardından çok sayıda jeolog ve deprem bilimci uyarılarda bulundu.
Prof. Dr. Celal Şengör, yıllardır alınan önlemlerin yetersiz olduğunu belirterek, dün meydana gelen depremler için “Beklenen büyük depremin öncüsü olabilir” ifadelerini kullandı. Şengör, uyarısında “İstanbul topun ağzında. Yıllardır alınmayan tedbirler yüzünden vakit daraldı. Artık en mantıklı adım, şehri terk etmek” şeklinde konuştu.
ERDOĞAN”IN BAŞDANIŞMANI HAKARETLE YANIT VERDİ Şengör”ün sözleri sosyal medyada tartışmalara neden olurken, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Şengör”e hakaretler savurdu. “İstanbul”u terk edin” çağrısına tepki gösteren Saral, “Bu “angut”,İstanbul”u terkedin demekle ne anlatmaya çalışıyor.Bu nasıl bir akıl,bu nasıl bir hoca!” ifadelerini kullandı.
Bu “angut”,İstanbul”u terkedin demekle ne anlatmaya çalışıyor.Bu nasıl bir akıl,bu nasıl bir hoca! pic.twitter.com/K4SAZy6MB7
— Oktay SARAL (@oktay_saral) April 23, 2025
Source: Derleyen: Mustafa Balcı
Başkan Şahin makamını Azra Ateş’e devretti
“SAYIN BAŞKANIMIZI ŞEHRİMİZE KATKILARI VE TÜM GÜZELLİKLERİ İÇİN SAYGIYLA SELAMLIYORUM”
AİLE YILI, SOKAK HAYVANLARI VE YEŞİL ALANLAR GÜNDEMİNDEYDİ
“BU BİR BAYRAK YARIŞI”
“TOPRAĞI, HAVAYI VE SUYU TEMİZ TUTMAK GEREKİYOR”
“Aile bizim için küçük bir devlet, devlet büyük bir ailedir. Bu şehir de kendi içinde çok güzel bir aile. Aile Yılı kapsamında önümüzdeki ay aile haftasında açıklayacağımız özel bir paket hazırlıyoruz. Yaşlılarımızın bakım ihtiyaçları için yeni bir rehabilitasyon merkezi açıyoruz. Ayrıca emekliler lokalini de yakında hizmete sunacağız. Her yaş grubunun mutlu olduğu bir Gaziantep hedefliyoruz. Göreve geldiğimizde kişi başına düşen yeşil alan miktarı 8,5 metrekareydi. Şu anda 12,5 metrekareye çıkardık. Bu nedenle Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası bizi “Yeşil Şehir” ilan etti. Hedefimiz 15 metrekareye ulaşmak. Ancak bu, sadece ağaç dikerek olmaz. Toprağı, havayı ve suyu temiz tutmak gerekiyor ki çocuklarımız daha sağlıklı gelişebilsin.”
GAZZE’NİN ÇOCUKLARININ HAKKINI GAZİ’NİN ÇOCUKLARI KORUYACAK
Source:
7.4’ten ders çıkarılmadı! 26 yılda tedbir almak yerine bunlar yapıldı
İstanbul ve çevresi, tarihinin en büyük depremlerinden birini 1999 yılında yaşadı, 17 Ağustos depremi, İstanbul ve çevresinde binlerce insanın hayatına mal oldu. Depremden sonra pek çok uyarı yapıldı, kentin muhtemel bir depreme hazırlanması için çok çalışma yapıldı. Peki ne gerçekleşti derseniz, bu konuda somut bir adım atıldığını söylemek zor.
Depremin olumsuz etkilerini silecek projeler yerine, olumsuz etkileri artıracak çalışmalar yapıldı. İşte birkaç örnek:
ATATÜRK HAVALİMANI”NIN PİSTLERİ KIRILDI
İstanbul Havalimanı’nın yapılması ile boşa çıkan Atatürk Havalimanı, bir deprem sırasında alternatif olabilecekken, pistleri kırıldı, üzerine hastane inşa edildi, bazı pistleri kullanılmasın diye tenis kortları dikildi, Millet Bahçesi olacaktı ama aradan geçen 6-7 yıla rağmen hala halka açılmış da değil. Kısacası deprem toplanma alanı olarak bile kullanılmıyor.
TOPLANMA ALANLARINA AVM”LER DİKİLDİ
İstanbul Planlama Ajansı’nın (İPA) raporlarına göre, İstanbul’da en az 42 bin 200 kişinin deprem sonrası barınma ihtiyacını karşılayabileceği büyüklükteki toplam alanda, 95 adet 20 bin metrekarenin üstünde AVM bulunuyor.
Uzmanların ısrarla uyardığı büyük İstanbul depreminde insanların toplanma alanlarında AVM’ler yükseliyor. İstanbul’un 5 ilçesi hariç (Adalar, Çatalca, Çekmeköy, Esenler, Şile) tüm ilçelerinde en az 1 adet AVM bulunuyor. En çok AVM’nin bulunduğu ilçeler Şişli (10 adet), Bakırköy (9 adet) ve Ataşehir ile Ümraniye (8’er adet).
ASKERİ ALANLAR PEŞ PEŞE İNŞAATA AÇILDI
İstanbul’un içinden taşınan askeri alanlar birer yeşil vaha şeklindeydi. Buralar, hem park olarak değerlendirilip, hem de olağanüstü koşullarda toplanma alanı olarak kullanılabilirdi, ancak tüm bu alanlar da, amacı dışında parsel parsel satılarak inşaata açıldı. Örneğin Beşiktaş’taki askeri alanlara, çok lüks rezidanslar dikilmesi tercih edildi.
İSTANBUL”A GÖÇ DAHA DA TEŞVİK EDİLDİ
İstanbul’da büyük bir deprem söz konusu olduğu için, kente aşırı göçün önlenmesini de uzmanlar öneriyordu. Ancak bu konuda da göç engelleneceğine teşvik edilen bir politika güdüldü. Bunun en çarpıcı örneği Finans Merkezi oldu, Ataşehir’de peş peşe gökdelenler dikilerek, önemli finans kuruluşlarının merkezleri İstanbul’a taşındı, İstanbul’a gelmek istemeyen memurlar da emekli edildi. Kentin nüfusunun daha da artması sağlandı.
DEPREM BAHANE, KURUMLARA ÇÖKÜLDÜ
İstanbul’da depreme karşı tedbirler alınmadığı konusunda, sivil toplu kuruluşları yöneticileri de sayısız açıklamada bulundu. Okullar, hastaneler ve diğer kamu yapıları bilimsel olarak incelenmedi, dolayısıyla can güvenliği için gerekli önlemler alınmadı. Bazılarının gözünü bürüyen RANT hırsı; can kaygısının önüne geçti. Pek çok kamu binası ise deprem bahanesiyle boşaltılıp, başka amaçlara yönlendirildi. Tek bir örnek vermek gerekirse, İstanbul Harbiye’deki TRT Binası bile, deprem bahanesiyle boşaltıldı ve hala kullanılmıyor. Aynı şey, büyük hastaneler için de geçerli.
Source: Ali Macit
SON DAKİKA… İstanbul beşik gibi! 6,2 ve 5,9’luk depremlerin ardından uzmanlardan kritik uyarı: Büyük depremi tetikleyecek mi?
İstanbul, dün adeta kabusu yaşadı. Saat 12.13″te yaşanan 3,9 şiddetinin ardından mega kent adeta deprem fırtınasıyla sarsıldı. Saat 12.49″da ise 6,2″lik deprem büyük korku ve paniğe yol açtı. Sadece 13 saniye süren ancak atom bombasına yakın bir gerginliğin boşaltığı belirtilen deprem sonrası vatandaşlar evlerine giremedi park ve bahçelerde sabahladı. Herkesin aklında ise “Bu deprem beklenen büyük İstanbul depremini tetikler mi?” sorusu vardı. Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Aydın Büyüksaraç, katıldığı AHaber canlı yayınında kritik açıklamalar yaptı. Prof. Dr. Aydın Büyüksaraç, depremin beklenen fay üzerinde meydana geldiğini belirterek “Bu tartışmaları 30 yıldır yaşıyoruz. Depremler periyodik ve rastgele olaylardır. Zamanında olması ya da gecikmesi gibi kavramları tartışmaya gerek yok. Deprem beklenen bir noktada ortaya çıktı. Orta Marmara diye tanımladığımız ve beklentisi olan fay üzerinde meydana gelen bir deprem. Ortaya çıkan sonu. Marmara depremlerinin karakter niteliğinde olan 5,5-6-6,5 depremlerinin tekrarı niteliğinde. İstanbul”da yaşanan 6.2 ve 5.9″luk depremler, büyük depremin habercisi mi? Uzman isimden kritik açıklamalar | Video “BURANIN KIRILMASI ZOR” Bu deprem ne bir büyük depremi tetiklemiştir ya da tetikleyecektir ne de büyük depremi öne çekecektir. Depremler rastgele olaylardır. Şu anda tekrarı ve orta büyüklükte bir depremi yaşıyoruz. 1999 depremlerinde yaşadığımız Doğu Marmara kısmı belli bir yere kadar kırılmış ve enerjisini boşaltmıştı. Batı”da beklenen büyük deprem hala gerilim birikimi orada devam ediyor. Orta kısımda bir zayıflık bölgesi var. Burada sıklıkla enerji boşalımı kolaylıkla ortaya çıkıyor. Meydana gelen depremin doğusunda bir güçlü zon söz konusu. Buranın kırılması zor. Bir sonraki aşamada doğudaki bir depremin hemen olması veya gerçekleşecek olması bir beklentidir. Bu depremin geçtiğini düşünüyorum. Marmara”daki fayların 30 yıla varan tartışmalar sonucu farklı görüşler ortaya çıktı. Orta Marmara”da kuzeydoğu güneybatı yönlü artçı sarsıntılar kendini göstermiş oluyor. Mrmara”nın doğusuna doğru devam etme olasılığı yok depremlerin” ifadelerini kullandı. BÜYÜK DEPREMİ TETİKLEYECEK Mİ? Bu depremin ardından 7 ve 7″nin üzerinde depremin olma olasılığı ile ilgili konuşan Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Aydın Büyüksaraç sözlerine şöyle devam etti: Bunu da olası görmüyorum. Çünkü dikkat edilirse 6,2″lik depremle 5,2″lik artçı sarsıntı arasında 20 km”lik mesafe var. Depremler bu araya sıkışmış vaziyette. Dün meydana gelen depremler aslında 6 Şubat depremlerindeki hemen gerçekleşen büyük depremleri anımsattı. Oluşum karakteri açısından. Büyük artçı sarsıntılar hemen gerçekleşti ve şimdi sıklığı azaldı. Bugün yine 4,1″lik deprem tekrar yaşandı. Bu deprem kısa süre sonra sönümlenecek gibi duruyor. Birkaç hafta içerisinde 3 büyüklüğündeki depremlerle sönümlenecektir. Yeni bir büyük depremi tetikleyecek konumda değil. MARMARA”DA 7 VE ÜZERİNDE BÜYÜK DEPREM OLACAK MI? Marmara”da 7 şiddetindeki deprem beklentisiyle ilgili de konuşan Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Aydın Büyüksaraç şöyle devam etti: Bugüne kadar Marmara”da 1999 depremleri ve 1912 Saros depremi dışında 7″nin üzerinde ölçülmüş deprem yok. Bu depremler tarihsel depremler. Deprem büyük bir olaydır ve panik ortamıdır. Marmara”da iddia edildiği gibi büyük bir kırık meydana gelmeyecek ve çok uzun bir kırık aynı anda kırılmayacak ve 7″den büyük bir depremi ben olası görmüyorum. “İSTANBUL”DA TEHLİKE BİTMEDİ” Deprem Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, İstanbul”da tehlikenin bitmediğini ve 6,2 depreminin Marmara”nın deprem potansiyelini ortadan kaldırmadığını belirterek “6,2”nin Marmara”nın bütün deprem potansiyelini ortadan kaldırdığını söylemek mümkün değil. Bu 140 km”lik kısmın 40 km”lik bir kısmından bahsediyoruz. Kırılmayan o yerde tehlikenin bittiğini söyleyemeyiz. Yıllardan beri konuştuğumuz 7 ve 7 üzerindeki depremi tetikleyeceğini de söylemek doğru değil. Çünkü bunu söyleyebileceğimiz bir veri yok. Bu aktivite geçtikten sonra konuşacağız bunu” ifadelerini kullandı. İSTANBUL”DA ZEMİNİ SAĞLAM İLÇELER HANGİLERİ? Deprem Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy sözlerine şöyle devam etti: Aslında İstanbul”un merkezi kesimi Anadolu”nun tamamını ve Avrupa yakasında da Haliç”in kuzey kısımlarını Alibeyköy Kağıthane Beşiktaş ve Sarıyer”e doğru olan zeminler Türkiye”nin en sağlam yerleri. Silivri”ye doğru olan kıyı kesimleri zeminsel olarak zafiyetler var. En çürük gibi kabul ettiğimiz kötü zeminlerde bile o zeminlere uygun koşullar yerine getirilmişse siz güvendesiniz.
Source: Sabah
Bayraktar AKINCI ve Bayraktar TB2″ler anında havalandı! Deprem koordinasyonunda önemli görev
Milli insansız hava araçları (İHA) Bayraktar AKINCI ve Bayraktar TB2, İstanbul”da meydana gelen depremlerin ardından havalanarak deprem koordinasyon görevi icra etti.BAYRAKTAR AKINCI VE BAYRAKTAR TB2″DEN İSTANBUL”DA MEYDANA GELEN DEPREMLER SONRASINDA KOORDİNASYONA KATKI Alınan bilgiye göre, merkez üssü Marmara Denizi Silivri açıkları olan 6,2 büyüklüğündeki sarsıntının İstanbul”un yanı sıra çevre illerden de hissedilmesi sonrasında yürütülen koordinasyon faaliyetlerine Baykar tarafından üretilen milli İHA”lar katkı sağladı.Baykar”ın uçuş testleri ve eğitimler için kullandığı bir Bayraktar AKINCI ve iki Bayraktar TB2, depremin ilk anından itibaren Çorlu ve Keşan”daki merkezlerden havalanarak deprem koordinasyon görevi için İstanbul semalarında görev yaptı.Bayraktar AKINCI, KAYI01 uçuş koduyla; Bayraktar TB2″ler ise BAYKAR01 ve T464 uçuş koduyla uçuş gerçekleştirdi. Uçuşlar havacılık uygulamalarından da takip edilebildi.Milli SİHA”lar güvenlik görevlerinin yanında deprem ve sel gibi felaketler, arama kurtarma operasyonları, düzensiz göç takibi ve orman yangınlarıyla mücadele gibi sivil görevlerde de etkin rol alıyor.2020 VE 2023″TE DE GÖREV İCRA ETMİŞLERDİ24 Ocak 2020″de meydana gelen Elazığ Sivrice merkezli 6,8 büyüklüğündeki depremde görev alan Bayraktar TB2 İHA”lar, 6 Şubat 2023″te gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli depremlerde 2 bin 417 saat 6 dakika uçarak görev icra etmişti.Bayraktar AKINCI TİHA ise 6 Şubat 2023″te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin hemen ardından da zorlu hava şartlarında uçarak arama-kurtarma, koordinasyon, güvenlik ve hasar tespit çalışmalarında görev yapmıştı. Depremin hemen ardından uçan tek hava aracı olan milli TİHA AKINCI”lardan 9″u, deprem sonrası yürütülen faaliyetlerde sürekli uçuşlar gerçekleştirerek etkin olarak görev almıştı.Bayraktar TB3 SİHA”dan büyük başarı”Devamı gelecek” diyerek duyurduBaşarılı bir şekilde gerçekleştirildi
Source: Www.star.com.tr
İstanbul”un deprem haritası! İşte en yüksek riskli ilçeler
İstanbul peş peşe depremlerle sarsıldı. 3.9 büyüklüğündeki ilk depremin Silivri açıklarında olduğu öğrenildi. Bu depremin ardından Silivri açıklarında şiddetli bir deprem daha oldu. AFAD ikinci depremin büyüklüğünü 6.2 olarak duyurdu ve riskli binalara girilmemesi uyarısında bulundu. Daha sonra en büyüğü 5.9 olan 184 artçı sarsıntı yaşandı. İSTANBUL KUZEY ANADOLU FAY HATTI”NIN ÜZERİNDE Depremler sonrası vatandaşlar da yaşadıkları bölgelerdeki risk düzeyini sorgulamaya başladı. Uzmanlar ve resmi kaynaklar ise ilçelere göre değişen deprem risk haritasını paylaştı. İstanbul, Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde yer alıyor ve bu fay hattının özellikle Kumburgaz kolu, Büyükçekmece açıklarında uzanıyor. Bu nedenle İstanbul”daki ilçelerin büyük bir kısmı 1. ve 2. derece deprem riski taşıyor. Risk, fay hatlarına yakınlık ve zemin yapısına göre değişkenlik gösteriyor. AVRUPA YAKASINDAKİ İLÇELER RİSKLİ Özellikle Avrupa yakasındaki ilçelerde yoğun risk dikkat çekiyor. Avcılar, Küçükçekmece, Bakırköy, Beylikdüzü, Zeytinburnu, Fatih, Bahçelievler ve Güngören, birinci derece riskli bölgeler arasında yer alıyor. Anadolu yakasında ise Kadıköy, Üsküdar, Ataşehir, Ümraniye, Maltepe, Kartal, Pendik, Sultanbeyli, Sancaktepe, Tuzla ve Adalar öne çıkan yüksek riskli ilçeler arasında bulunuyor. Bu ilçelerde hem zemin yapısı hem de yapı yoğunluğu açısından dikkatli olunması gerektiği vurgulanıyor. İSTANBUL”DA HANGİ İLÇELER DAHA RİSKLİ Avrupa Yakası: Avcılar, Küçükçekmece, Bakırköy, Beylikdüzü, Güngören, Zeytinburnu, Bahçelievler, FatihAnadolu Yakası: Kadıköy, Üsküdar, Ataşehir, Ümraniye, Maltepe, Kartal, Pendik, Sultanbeyli, Sancaktepe, Tuzla, Adalar İSTANBUL”UN EN SAĞLAM VE ZEMİNİ RİSKLİ BÖLGELERİ Görece Sağlam Bölgeler (iç kesimleri iyi): Şile, Çekmeköy, BeykozKadıköy, Ataşehir, Sultanbeyli, Sancaktepe (yüksek kesimler)Maltepe, Pendik, Kartal (iç kesimler) Zemini Zayıf, Riskli Bölgeler (sahil ve dolgu alanlar): Büyükçekmece, Küçükçekmece, AvcılarZeytinburnu, Esenler, Bağcılar, FatihBeylikdüzü, Bakırköy, Güngören, Esenyurt
Source: Haberler
Şener Üşümezsoy depremle ilgili en son ne dedi? Şener Üşümezsoy”un en son açıklaması ne?
İstanbul”da meydana gelen 6.2″lik deprem milyonları sokağa döktü. Yer bilimciler peşe peşe deprem ile ilgili açıklamalar yaparken bir kısım özellikle Prof. Dr. Şener Üşümezsoy”un neler söyleyeceğine odaklandı. Peki, Şener Üşümezsoy depremle ilgili en son ne dedi? Şener Üşümezsoy”un en son açıklaması ne? ŞENER ÜŞÜMEZSOY DEPREMLE İLGİLİ EN SON NE DEDİ? İstanbul’da peş peşe yaşanan depremlere ilişkin açıklama yapan Deprem Uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, “Marmara Denizi’nde faylar daha önceden kırıldığı için artık büyük bir deprem riski yok” dedi.
İstanbul Silivri açıklarında peş peşe meydana gelen depremlerin ardından Deprem Uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, değerlendirmelerde bulundu. Üşümezsoy, bugün meydana gelen depremin İstanbul’da olmadığını belirterek, “Bugün deprem İstanbul’da değil, İstanbul’a kilometrelerce uzaklıkta bulunan Silivri Çukuru’nda, Silivri fayında oldu. 2019’daki 5.7 büyüklüğündeki depremlerin meydana geldiği Silivri Fayı üzerinde bugün 6.2 büyüklüğünde bir deprem gerçekleşti. ’Bu depremler büyük bir İstanbul depremini tetikler mi?’ diye soracak olursanız, Marmara’da risk taşıyan yegâne fayın bu fay olduğunu söylemeliyim. Bu fay üzerinde 6 ile 6.5 büyüklüğünde bir deprem riskine sahiptir” dedi. “6.2’li bir deprem daha olabilir” 6.2’lik bir depremin daha olabileceğini fakat yakın bir tarihte olmayacağına değinen Üşümezsoy, “Tarihe baktığımızda, Marmara’da 1894 yılında deprem Çınarcık Çukuru’nun güneyinde, Çınarcık-Yalova hattında meydana gelmiştir. 1912’de ise Tekirdağ-Silivri Çukuru’nda bir deprem olmuştur. Bazı uzmanların iddia ettiği gibi, 1999’dan sonra ’Marmara’nın tamamı kırılacak’ söylemi tamamen bir laftır, bilinmeden konuşulan bir konudur. Burada kırılmayan fay hattı Kumburgaz’daki faydır. Bu 6.2’lik belki bir tane daha 6.2’lik deprem olabilir. Ama bu eli kulağında olan bir şey değil. Ayrıca bu fay, batıya ya da doğuya doğru uzanarak Adalar’a kadar ulaşan büyük bir deprem oluşturacak nitelikte değildir. Adalar Fayı’nda da büyük bir deprem riski bulunmamaktadır” diye konuştu. “Vatandaşlar panik yapmamalı” Üşümezsoy, vatandaşların panik yapmamasının gerektiğini ifade ederek, “Dolayısıyla şu an Marmara’da kırılmayan aktif fay yegane bu faydır. Vatandaşlar panik yapmamalı. 6.2’lik bu depremin ardından yaşanabilecek 4.5 büyüklüğüne yakın artçılar olur. Ama Çekmece ve Avcılar gibi bölgelerde heyelan kaynaklı yıkım olamadığı sorun yoktur. Bu bölgelerde risk heyelanlardır. İstanbul’da büyük bir deprem olur denilen noktada İstanbul’da deprem olmuş. 1894’te Yalova’dan başlayarak batıya doğru kırılmıştır ve 1894’te en büyük deprem olmuş. Jeologlar şişmiş bir şekilde ‘1766’dan beri deprem yok o halde eli kulağında dedikleri yere en büyük cevabı Murat Bardakçı ve Erhan Afyoncu verdi. İstanbul’da büyük deprem 1894 olmuş. Öyle olunca hani 250 yılda bir büyük deprem oluyor o halde depremin eli kulağında denilen laf tamamen çöpe atılıyor. 1912’de Tekirdağ-Silivri çukurunda Marmara adasında kırılmış, bu zaman kırılmayan yegane fay burada şu söylediğim cümle içerisinde depremler sürekli olan bir şeyler değildir. Bir fay kırılır ondan sonra sağlamlaşır yeniden kırılabilir” şeklinde konuştu. “Artık büyük bir deprem riski yok”
Büyük bir deprem riskinin olmadığın belirten Üşümezsoy, “Örneğin burada ‘Santorini’de büyük deprem oldu’ diye çıktılar “Ege batacak” denildi, ancak ben o zaman da söyledim: 1956’da Santorini’de 7.7’lik büyük bir deprem oldu, 17 Ağustos depreminde çıkan enerjinin 3 katı çıktı ama sonrasında büyük bir şey olmadı, herkes sustu. Marmara Denizi’nde faylar daha önceden kırıldığı için artık büyük bir deprem riski yok. Yalnızca bu bahsettiğim fayda Kuzey Anadolu fayı değil bölgesel bir fay. Yalnızda deprem riski taşıyan fay Silivri Çukuru’nda ki Silivri fayıdır. 6 ila 6.5 arasında deprem yapar dediğim nokta birebir çıkmıştır” ifadelerini kullandı.
Source: Dünya Gazetesi
Rize Millet Bahçesi”nin ilk etabında sona gelindi… 330 bin metrekarelik yeni nefes
Rize”de yıllardır eleştirilere neden olan sahil dolgu alanının daha verimli kullanılması adına geliştirilen Millet Bahçesi Projesi”nde ilk etabın sonuna gelindi. Vatandaşların denizle bütünleşmesi ve il merkezinin daha fazla açık yeşil alana kavuşması için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı”nın da desteği ile devam eden 330 bin metrekarelik alandaki Millet Bahçesi Projesi yürüyüş ve bisiklet yolları, spor alanları, Bilim Merkezi, Kent müzesi, İskele, su gösterisi alanları, cafe, restaurant alanları ve cami yer alıyor. Proje çalışmalarında ilk etabın yaz aylarında tamamlanacağını ve yaklaşık 2 kilometrelik bir yürüyüş bandının da yine yaz aylarında hizmete açılacağını duyuran Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin, “Millet bahçemizde şu anda Haziran – Temmuz”a kadar bizim 1. etap dediğimiz yerin büyük kısmı tamamlanır. Ondan sonra akabinde de 2. alanı yapacağız. Şu anda eski olan o sosyal tesisler tamamıyla birinci alana nakledilecek. 2 kilometrelik bir alanda sahil bandı sıfır, 15 metre genişliğinde bir kordon eşliğinde ve yeşillendirilmiş alanlar, ağaçlar, bitki türleri olacak. Hemen akabinde de sosyal tesislerimiz olacak. Burası bittikten sonra ikinci dediğimiz etapta da bir taraftan Millet Camii yapılıyor, bir taraftan bilim merkezi ile ilgili bir protokol yapmıştık. Mevcut otoparkların kısmen yer altına alınması, bunlarda ikinci etaptaki projemizde inşallah hayat bulacak” ifadelerini kullandı.
Source: Www.star.com.tr
Naci Görür depremle ilgili son açıklaması ne? Prof. Dr. Naci Görür yeni açıklama yaptı mı?
Prof. Dr. Naci Görür İstanbul”da yaşanan 6.2″lik deprem sonrası sık sık açıklamalarda bulundu. Depremler bugün de devam ederken Görür”ün son açıklamaları dikkatle takip ediliyor. Vatandaşların ısrarla yönelttiği soruların başında ise “Naci Görür”ün depremle ilgili son açıklaması ne?” geliyor. PROF. DR. NACİ GÖRÜR DEPREMLE İLGİLİ EN SON NE DEDİ? Prof. Dr. Naci Görür sosyal medya üzerinden yaptığı en son açıklamada “İstanbul’da Marmara Denizi”nde, Kumburgaz fayı üzerinde çok deprem oluyor. Değişik büyüklükte. Bunlar Marmara’da beklediğimiz büyük deprem değil. Bunlar bu fayın biriktirdiği stresi artırıyor. Yani kırılmaya zorluyor. Burada asıl deprem daha büyük ve 7’nin üzerinde olacak.Deprem olduğu zaman konuşulmayacak kadar önemli bir konudur. Depremin olmadığı zaman konuşup önlem almak lazım. Bunu başta hükümet, sonra belediye ve halk el ele vererek kenti depreme hazırlaması lazım. Kentsel dönüşüm, bina yapmak kenti depreme hazırlamak değildir. Deprem dirençli kent apayrı şeydir. Artık gerekeni halk yapmalıdır. Yapacağı şey gözetim ve denetimdir.” dedi.
Source: Dünya Gazetesi
Şener Üşümezsoy: “Depremi ABD yaptı” demek Allah”a şirk koşmaktır
İstanbul, dün saat 12.49″da merkez üssü Silivri olan 6,2 büyüklüğünde depremle sarsıldı. 13 saniye süren depremde milyonlarca kişi panikle kendini dışarı attı. Depremde yıkım veya can kaybı yaşanmadı.Deprem İstanbul”la birlikte Tekirdağ, Yalova, Bursa, Balıkesir, Kırklareli, Edirne, Çanakkale, Kocaeli, Sakarya, Düzce ve Bilecik”te de hissedildi.”DEPREMİ ABD TETİKLİYOR” İDDİASIDepremden sonra artçılar devam ederken, sosyal medyada komplo teorileri yayıldı. En çok paylaşılan teoriye göre ABD, ileri teknolojiler kullanarak depremi yapay olarak tetikledi.ÜŞÜMEZSOY: BU İDDİA, ALLAH”A ŞİRK KOŞMAKTIRBu iddialardan sonra, Jeoloji Mühendisi ve deprem uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy”un 2023″te yaptığı açıklama akıllara geldi.Üşümezsoy, depremlerin yapay olarak tetiklenmesinin bilimsel olarak mümkün olmadığını vurguladığı konuşmasında Kur’an’daki “Dağları yürüten Allah’tır” ifadesine atıfta bulunarak, “Depremi gemiyle ABD yaptı” gibi iddiaların Allah’a şirk koşmak anlamına geldiğini ve bu tür söylemlerin ideolojik bir teslimiyet olduğunu belirtti.”DEPREMİN SUNİ OLARAK YAPILMASI MÜMKÜN DEĞİL”Sosyal medyada milyonlarca kez izlenen açıklamada, Üşümezsoy”un şu ifadeleri kullandığı görüldü:”İleri teknoloji bu büyük depremler yapıyor” demek, ABD”ye teslim olmanın ideolojik bir boyutu.Depremi ABD yaptırıyor demek Allah”a şirk koşmaktır. Kur”an”da, “O Kadir-i Mutlak ki dağları yürütebilme gücüne sahiptir” der.Yani, suni olarak böyle bir şey mümkün değil.”Ünlü yer bilimci Şener Üşümezsoy”dan, Celal Şengör”e sert tepkiDepremi önceden bildi! Şener Üşümezsoy: Bu deprem o deprem
Source: İbrahim Can