Cüce Deng ve koca Trump

Cüce Deng ve koca Trump

Annem “Aklıma, kimsenin benden önce söylemediği bir söz geldi deme, dünyada söylenmemiş söz yoktur” derdi. Donald Trump, bir dönem mecburen ara verdikten sonra yeniden ABD Başkanı seçilince işe fırtına gibi başladı. Aldığı kararlarla, sadece dünyayı değil esas kendi vatandaşlarını şaşkına çevirdi. Kendi kendime “bu bir devrimdir” derken karşıma “Cüce Deng’in Çin’de yaptığı kültür ihtilalini, Trump Amerika’da yapıyor” diyen bir makale çıktı. 1904-1997 yılları arasında yaşamış, 1978-1992 yılları arasında Çin’in bir numaralı yöneticisi olmuş “Cüce Deng” namıyla maruf Deng Xiaoping (okunuşu Dınğ Şiavpinğ) “Komünist Çin’i, Kapitalist yapan” kişidir. Onun “fareyi yakalayabiliyorsa, kedinin siyah veya beyaz olması önemli değildir” öz sözü tarihe geçmiştir. Bu ifade Protestanlığın “pragmatizm” ilkesinin aynısıdır. Deng’in stratejik hedefi Çin’in her bakımdan ileri gitmesiydi. Atatürk’ün tutkusu da Türkiye’yi muasır medeniyet seviyesine çıkarıp halkının refahını sağlamaktı. Trump “Amerika’yı yeniden büyük yapalım” diyor. Bunu da kafasına taktığı kepin üstüne yazdırıyor. Yeniden büyük yapalım dediğine göre Trump, Amerika’nın geri kaldığına inanıyor. Bu tespit doğrudur. Amerika özellikle Çin’e göre çok geride kalmıştır.

GERİ KALMIŞLIK KISIR DÖNGÜDÜR

Bir ülke bir defa geri kalmaya başlayınca süreç kendini besler hale gelir. Kısaca bugünkü gerilik, yarının geriliğini doğurur. Öğretmen okulunun öğretmenleri kötüyse, mezunlar da kötü öğretmen olur. Kısır döngüden çıkmak kolay değildir. Sistem ne kadar yaşlıysa, atalet momenti de o kadar büyük olur. Azıcık ittirmeyle kütle yerinden oynatılmaz. Burada sistemden kasıt kültürdür. Böylesi kısır döngülerden, evrimle değil devrimle çıkılır. O sebeple Çin’de gerçekleşen değişime, kültür devrimi denmiştir. Trump da hem ülkesi Amerika’da hem de lideri olduğu Batı blokunda “kültür devrimi” yapmaya çalışmaktadır. Elon Musk’ın çocuğu omzunda başkanın odasında dolaşması, başkan yardımcısı JD Vence’in Avrupalı liderlere “kendinizi kendiniz savunun” diye diskur geçmesi Savunma Bakanı Peter Hegseth’in “Ukrayna eski sınırlarına dönemez” diyerek savaşı Rusya lehine sonuçlandırmaya çalışması “devrimin” parçalarıdır. Filistin’de iki devletli çözüm de rafa kalkmıştır.

TRUMP’IN KÜLTÜR DEVRİMİ BİZE YARAR SAĞLAR

Trump’ın devrimci kararları ekonomimizin toparlanmasına yardımcı olacaktır. Bu gelişmelerin başında pek tabii çevremizdeki savaşların bitmesi geliyor. Sırasıyla sayalım. Suriye’de iç savaş bitti. Gazze’de ateşkes sağlandı. Lübnan’da Hizbullah’ın “devlet içinde devlet” konumu sona erdi. Yemen’in Filistin davasını desteklemek için Kızıldeniz’de ticari taşımacılığı tehlikeye sokan terörist saldırıları durdu. Çin ve Uzakdoğu navlunları düştü. Ukrayna savaşı da bir aksilik olmazsa kısa sürede bitecektir. Bu savaş da bittikten sonra, hemen olmasa da ABD ve AB’nin Rusya’ya uyguladığı mali ve ticari yaptırımlar ortadan kalkacaktır. Rusya ile Avrupa ülkelerinde dış ticaretin aksamasından doğan durgunluk bitecek, AB’de büyüme tekrar başlayacaktır. ABD’nin başlattığı “korumacı dış ticaret rejimi” sürdürülemez bir büyüklüğe ulaşan ABD dış açığını daraltacak küresel mali sistem istikrar kazanacaktır.

SON SÖZ: Her devrim, kendi karşı devrimini yaratır.

Source: Ege Cansen