“Discover Karaman: A Timeless Journey Through Turkey’s Rich Heritage”

Karaman gezi rehberi: Binlerce yıllık geçmişe bir yolculuk!

Türkiye’nin önemli merkezlerinden Karaman, binlerce yıllık geçmişi, doğal güzellikleri ve gelenekleriyle yılın dört mevsiminde gezginlerin uğrak noktaları arasında yer alıyor.

İç Anadolu ve Akdeniz Bölgeleri arasında stratejik bir geçiş noktası olan şehir, tarihi derinliği, doğal güzellikleri, kültürel zenginlikleri ve mutfağıyla keşfedilmeyi bekliyor.

Karaman’ın tarihi durakları

Binbir Kilise

Orta Çağ’da Likaonya bölgesinde bulunan ve içerisinde yaklaşık 50 Bizans kilise kalıntısı yer alan bölgede, Erken Hristiyanlık Dönemi’ne ait birçok yapı yer alıyor. Bizans döneminde bölgenin önemli dini merkezi haline gelen Binbir Kilise, geç antik dönemde Avrupa’dan Kudüs’e giden Hristiyan hacıların uğradığı bir yer olarak biliniyor.

Manazan Mağaraları

Karaman’ın Taşkale kasabasında bulunan ve tarihten izler taşıyan Manazan Mağaraları, ilginç jeolojik yapısıyla ziyaretçilerin dikkatini çekiyor. Yüksek bir kaya kütlesinin tamamen insan eli ile oyulmasıyla oluşturulan mağaralar, yaklaşık 1400 yıl önce inşa edilmiş beş katlı bir apartmanı andırıyor.

Aktekke Camisi

Mader-i Mevlana olarak da bilinen Aktekke Camisi, Karaman’ın tarihi ve ruhani kimliğini yansıtan önemli bir yapı. Şehir merkezinde yer alan cami içerisinde Mevlana Celaleddin Rumi’nin annesi Mümine Hatun’un yanı sıra birçok akrabasının da kabri bulunuyor.

Taşkale Tahıl Ambarları

Karaman’a bağlı Taşkale beldesinde yer alan ve yüzyıllardır geleneksel tahıl depolama yöntemini sürdüren Taşkale Tahıl Ambarları, bölgenin kültürel ve tarihi zenginliğini yansıtan bir çekim merkezi olarak öne çıkıyor.

Tartan Konağı

Karaman kent merkezinde yer alan ve Osmanlı dönemi sivil mimarisinin seçkin örneklerinden biri kabul edilen Tartan Konağı, geleneksel konak kültürünü yansıtıyor. Dış cephesindeki ahşap ve taş işçiliğinin uyumuyla dikkat çeken konak, içerisindeki yüksek tavanlar, işlemeli kapılar ve el yapımı ahşap oymalarla dönemin estetik anlayışını yansıtıyor.

Source: Nergis Demir


Alvaro Morata İspanyol basınına konuştu: “Mourinho”ya büyük saygım var ama…”

Galatasarayın İspanyol golcüsü Alvaro Morata, Cadena Serde yayınlanan El Larguero programına açıklamalarda bulundu.Moratanın sözleri şu şekilde:Atletico Madrid, sekiz forvetle anlaşmak istiyorsa, kulübün önceliğinin ben olmadığımı düşünüyorum. Zor zamanlardan geçtiğinizde, size hata yaptığınızı söyleyen yakınlarınız olsa bile her şeyi net göremezsiniz. Yaz aylarında her şeyi daha iyi düşünmeliydim. Bunu şimdi söylemenin bir faydası yok ama Atleticodan ayrılıp ayrılmama konusunda daha fazla düşünmeliydim. Hayatınızın belirli seviyelerinde iyi olmadığınızda, yanlış kararlar veriyorsunuz. Avrupa Şampiyonasında aklımda olması beni rahatsız etti. AC Milan teknik direktörü, o zamanlar Fonsecaydı, beni her gün arıyordu ve o zamanlar sevildiğimi hissetmeye ihtiyacım vardı. Şimdi geriye dönüp baktığımda Cholo da bana değer veriyor ve beni seviyordu.SIMEONE BENİ ÇOK ŞAŞIRTTIEğer biri bana hata yaptığımı söyleseydi? İlk söyleyen babamdı. Juanma Lopez de bana söyledi, görünüşe göre onlar menajer ve sadece iş yapmak istiyorlar ama…. O zamanlar Simeonenin de bana değer verdiğini ve beni istediğini göremiyordum.Simeoneyle hiç konuşmadık ama geçen yıl çok kötü bir dönem geçirdiğimde onun çok daha hassas bir yönünü keşfettiğim doğru. Bir insan olarak beni çok şaşırttı çünkü kişisel bir konuda bana nasıl yardımcı oldu. Artık futboldan, taktiklerden ya da az mı çok mu oynamam gerektiğinden bahsetmiyorum. Kötü bir durumdayken bir insan olarak beni çok şaşırttı.ATLETICO MADRID TARAFTARIYIMAtleticoda bulunduğum süre için onlara teşekkür etmek, Atletico forması için her zaman her şeyimi vermeye çalıştığımı ve keşke daha fazla yardım edebilseydim ve o formayla şampiyonluklar kazanabilseydim demek istiyorum. Bana her taraftan saldırsalar bile her zaman Atletico Madridi savunmaya çalıştım ama ben Atletico Madrid taraftarıyım ve onların olabildiğince iyi olmasını istiyorum”“AC Milanda Fonseca ile bir proje başlattık, beni transfer için çağıran da oydu. Mutluyduk, çok iyi maçlar oynuyorduk. Interi yendik, Şampiyonlar Liginde Real Madridi yendik… ve birden işler karışmaya başladı. Bir sorun gibi görünmeye başladığımda, ayrılmayı tercih ediyorum.GALATASARAYDA KALIRSAM SORUN OLMAZTürkiyenin en büyük kulübünde bir aile deneyimi yaşama şansım vardı ve Galatasaraya gitmeye karar verdim. Kesin bir transfer değil, önümüzdeki Ocak ayına kadar sözleşmem var, orada kalmam gerekirse de benim için sorun olmaz. Mutluyum, iyi adapte oldum, ama benim Milan ile sözleşmem var.Türkiye ve Galatasaray çok etkileyici, çok kültürlü, size çok şey sunuyor, ayrıca takımla birlikte Antalyaya da çok gidiyoruz, uzun deplasman yolculuğu olduğunda 3-4 günlüğüne plaja gidiyoruz ve gerçek şu ki inanılmaz.UMARIM FENERBAHÇEYİ YENERİZTürkçe öğreniyorum, biraz ders alıyorum ve iletişim kurabiliyorum biraz. Dahil olmak istiyorum. Sonuçta başka bir kültür. İnsanlara çok saygı duyuyorum. Türkiyede insanlar çok asil ve çok saygılı. Bir restorana gittiğinizde bazen eğer başka bir takımı tutuyorlarsa yemek vermiyorlar, şaka yollu tabii ki. Bunu şaka yollu söylüyorlar size.Gerçek şu ki; Galatasaraylılar takıma farklı bir duyguyla bakıyorlar. Bu etkileyici bir şey ve bunu bambaşka bir seviyede yaşıyorlar. Şu anda Galatasarayda 25. şampiyonluğu kazanma şansımız var. Bu da formaya bir yıldız daha eklemek anlamına geliyor ve onlar için bu en önemli şey. Döndüğümüzde kupada Fenerbahçe maçı var ve umarım onları yeneriz ve iki gol atabilirim.MOURINHOYA BÜYÜK SAYGIM VAR-Galatasarayda daha uzun kalmak ister misin? Alvaro Morata: Evet, onların da bunu istemesi lazım. Galatasarayda çok mutluyum. Bana çok iyi davranıyor, çok şefkatli davranıyor ve ben de çok mutluyum.Gerçek şu ki Mourinhoya çok büyük bir saygım ve sevgim var çünkü bana ilk defa oynama fırsatı vermişti. Ama belki de konuşmak için Türkiyeden ayrılmamızı beklememiz gerekecek. Ayrıca sana söyleyeyim, sana son derbinin sonunun videosunu izleteceğim. Aşırı bir rekabet söz konusu.GALATASARAY – FENERBAHÇE REKABETİGalatasaray – Fenerbahçe arasındaki rekabet, Madrid-Atletico ve Madrid-Barça rekabetinden çok daha ateşli ve çok daha büyük. Böylesini hiç görmedim. Maçı yönetmek için yabancı hakem geldi. Stadyumda 30 bin üzerinde polis vardı. İnanılmazdı.

Source: Haber Merkezi


Maldivler nerede?

Gerek balayı çiftlerinin gözde adresi olması, gerekse su sporları ve lüks tatil konseptiyle dünya turizminin seçkin duraklarından biri haline gelmesi sayesinde Maldivler, son birkaç on yıldır uluslararası arenada adından sıkça söz ettirmektedir. Oysa bu takımadalar, yüzyıllar boyunca denizcilerin ve tüccarların uğrak noktası olmuş, farklı kültürlerin izlerini barındırmıştır. Maldivler nerede sorusu, turizm ve denizcilik konusundaki konumunu açıklayabilmek için kilit bir sorudur. Bu ülkenin Hint Okyanusu içindeki konumu, tarih boyunca ticaret ve kültürel etkileşimlerde kritik bir pay almasına yol açmıştır. Maldivler hangi kıtada yer almaktadır diye merak edenler, güney Asya denince akla gelen coğrafyanın ötesinde, ayrı bir özgünlüğe sahip bu yapıyı yakından tanımalıdır. MALDİVLER NEREDE VE HANGİ KITADA YER ALIR? Maldivler, Asya kıtasının güneyinde, Hint Okyanusu içinde yer alan bir ada devletidir. Toplamda 1200’ü aşkın mercan adasından oluşan bu ülke, deniz seviyesinden sadece birkaç metre yukarıda bulunan topraklarıyla dünyadaki en alçak ülkelerden biri olarak kabul edilir. En yakın büyük kara parçalarına bakıldığında, Hindistan ve Sri Lanka’nın Maldivler’e coğrafi açıdan en yakın ülkeler olduğu görülür. Bu takımadalar, dikey olarak sıralanmış çok sayıda atolü ve adacığı kapsar. Her atol, iç deniz yaşamının ve mercan resiflerinin oluşturduğu doğal bir çevreye sahiptir. Turizm, bu resiflerin sunduğu dalış ve su sporları potansiyeline büyük ölçüde dayanır. Ayrıca mercan yapısı nedeniyle ülkede tatlı su kaynakları sınırlı olduğundan, yağmur suları ve arıtma yöntemleriyle içme suyu elde edilir. MALDİVLER BAŞKENTİ VE BAYRAĞININ ANLAMI Maldivler’in başkenti Male’dir. Ülkenin en gelişmiş ve en kalabalık şehri olan Male, aynı zamanda ülkenin yönetim, ticaret ve ulaşım merkezi konumundadır. Dar bir alan üzerine kurulu olan şehir, yoğun nüfuslu yapısıyla dikkat çeker. Oteller, hükümet binaları ve iş merkezleri Male’de toplanmıştır. Maldivler bayrağı ise kırmızı, yeşil ve beyaz renklerin birleşiminden oluşur. Merkezde yeşil bir dikdörtgen ve ortasında beyaz hilal vardır, bayrağın kenarları ise kırmızı bir şerit şeklindedir. Renkler ve semboller şu anlamları taşır: Kırmızı renk, ülkenin bağımsızlığı ve bu uğurda akıtılan kanı simgeler. Yeşil renk, adaların İslam kültürünü ve doğal çevrenin önemini yansıtır. Beyaz hilal, İslam inancının temelini ve Maldivler halkının ortak dini kimliğini vurgular. Bayrak, 20. yüzyılın ilk yarısında revize edilerek bugünkü halini almıştır. MALDİVLER NÜFUSU VE EKONOMİSİ Maldivler’in nüfusu yaklaşık 550 bin civarındadır. Bu nüfusun büyük çoğunluğu Male ve çevresindeki adalarda yoğunlaşmıştır. Ülkede çeşitli etnik kökenlerden insanlar yaşasa da, yaygın dil Dhivehi olup, İslam devleti olarak yönetilen Maldivler’de halkın tamamına yakını Müslümandır. Ülke ekonomisi büyük ölçüde turizm ve balıkçılığa dayalıdır. Turizm, ülkenin en büyük gelir kaynağını oluşturur. Yüksek fiyatlı ve lüks tatil konseptine sahip tatil köyleri, dünyanın pek çok yerinden turist çekmeyi başarmaktadır. Balıkçılık ise adaların etrafında bulunan zengin deniz yaşamından yararlanarak ülke ekonomisine destek sağlar. Maldivler’de endüstriyel faaliyetler sınırlı olup, ithalat büyük oranda dışarıdan sağlanır. Ülkenin resmi para birimi Rufiyaa’dır. MALDİVLER TÜRKİYE SAAT FARKI VE ÖNEMLİ ŞEHİRLERİ Maldivler ile Türkiye arasında genellikle 2 ila 3 saatlik bir zaman farkı bulunur. Bu fark, yaz saati uygulamaları ve mevsimsel değişiklikler nedeniyle değişiklik gösterebilir. Çoğu dönem için Maldivler, Türkiye’den birkaç saat ileridedir. Maldivler’de şehir kavramı, temel olarak “ada” yönetim birimleri şeklinde örgütlenmiştir. Yine de bazı bölgeler daha fazla yerleşim ve ekonomik faaliyet barındırır: Male: Başkent ve ülkenin idari merkezi, aynı zamanda en yoğun yerleşime sahip adadır. Hulhumale: Male’nin hemen yakınında, sonradan oluşturulan ve konut projelerine ev sahipliği yapan bir ada. Addu City: Güneydeki en kalabalık yerleşim alanlarından biri, turizm ve balıkçılık faaliyeti öne çıkar. Fuvahmulah: Coğrafi olarak tek bir ada atolden oluşan ilginç bir bölge, farklı bitki örtüsüyle dikkat çekicidir. Gaafu Dhaalu ve Gaafu Alifu atolleri: Ülkenin güney ucunda, nispeten daha az turistik ama doğal yaşamın zengin olduğu bölgeler. Maldivler, Asya kıtasının güneyinde, Hint Okyanusu’nun ortasında konumlanmış mercan adalarıyla ünlü bir devlettir. Başkenti Male, dar bir alanda yoğunlaşmış nüfusuyla ülkenin yönetim ve ticaret merkezi olarak öne çıkar. Kırmızı-yeşil-beyaz renklerden oluşan bayrağı, ülkenin İslam kimliğini, doğal çevresinin önemini ve bağımsızlığını simgeler. Nüfusu yaklaşık 550 bin olan bu adalar devleti, turizm ve balıkçılıkla ayakta duran bir ekonomik yapıya sahiptir. Resmi para birimi Rufiyaa olan Maldivler, dış ticaretinde ise büyük oranda yabancı para birimlerini kullanır.

Source: Habertürk


Rusya nerede, hangi kıtada yer alır?

Dünyanın en geniş yüz ölçümüne sahip ülkesi olan Rusya, coğrafi konumu nedeniyle hem Asya hem de Avrupa kıtasında yer almaktadır. Siyasi ve ekonomik gücü ile uluslararası sahnede önemli bir yere sahip olan ülke, tarih boyunca büyük medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Rusya nerede sorusu, geniş sınırları ve farklı iklim bölgeleri nedeniyle karmaşık bir yanıt gerektirmektedir. Avrupa ve Asya kıtaları arasında köprü görevi gören bu ülke, doğudan batıya binlerce kilometreye yayılan geniş bir coğrafyada yer almaktadır. Peki, Rusya’nın başkenti neresi, bayrağının anlamı nedir ve nüfusu kaçtır? RUSYA NEREDE VE HANGİ KITADA YER ALIR? Rusya, Avrasya olarak adlandırılan ve hem Avrupa hem de Asya kıtalarını kapsayan geniş bir bölgede yer almaktadır. Ülkenin batı kısmı Avrupa’da, doğu kısmı ise Asya’da bulunmaktadır. Yüz ölçümü açısından dünyanın en büyük ülkesi olan Rusya, 11 farklı zaman dilimine yayılmış bir toprak parçasına sahiptir. Bu kadar büyük bir alana yayılması nedeniyle Rusya, iklimsel ve coğrafi çeşitlilik açısından oldukça zengindir. Ülkenin batısında ılıman iklim hakimken, doğusunda aşırı sert karasal iklim gözlemlenir. Rusya nın komşu ülkeleri şunlardır: Batısında: Norveç, Finlandiya, Estonya, Letonya, Litvanya, Belarus, Ukrayna, Polonya Güneyinde: Kazakistan, Çin, Moğolistan, Kuzey Kore, Gürcistan, Azerbaycan Doğusunda: Japonya ile deniz sınırı Rusya’nın büyük bir kısmı ormanlarla kaplı olup, Sibirya bölgesinde geniş tundra alanları yer almaktadır. Ülkede tarım için en verimli topraklar ise batı kesiminde bulunmaktadır. RUSYA BAŞKENTİ VE BAYRAĞININ ANLAMI Rusya’nın başkenti Moskova’dır. Moskova, ülkenin siyasi, ekonomik ve kültürel merkezi olmasının yanı sıra Avrupa’nın en büyük şehirlerinden biridir. Kremlin Sarayı, Kızıl Meydan ve tarihi yapılarıyla dikkat çeken Moskova, aynı zamanda dünya çapında önemli finans ve ticaret merkezlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Rusya bayrağı üç renkten oluşmaktadır: Beyaz renk, saflık ve barışı temsil eder. Mavi renk, sadakat ve doğruluğu simgeler. Kırmızı renk, cesareti ve Rus halkının bağımsızlık mücadelesini simgelemektedir. Rusya bayrağı, tarih boyunca çeşitli değişikliklere uğramış olsa da, günümüzdeki haliyle 1991 yılında Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından resmi olarak kabul edilmiştir. RUSYA NÜFUSU VE EKONOMİK YAPISI Rusya’nın nüfusu yaklaşık 146 milyon kişidir ve bu nüfusun büyük bir kısmı ülkenin batısında, Avrupa kıtasındaki bölgelerde yaşamaktadır. Ülkenin doğu kesimi ise geniş bozkırları, tundraları ve dağlık arazileri nedeniyle daha seyrek nüfusludur. Rusya, doğal kaynaklar açısından oldukça zengin bir ülkedir. Ülke, dünyanın en büyük petrol ve doğalgaz rezervlerine sahiptir. Aynı zamanda kömür, elmas ve değerli madenler bakımından da küresel piyasalarda önemli bir konumdadır. Rusya’nın ekonomisi büyük ölçüde bu doğal kaynakların ihracatına dayanmaktadır. Ayrıca sanayi ve tarım sektörleri de Rus ekonomisinde önemli bir yer tutmaktadır. Rusya nın resmi para birimi Rus Rublesi (RUB)’dir. RUSYA TÜRKİYE SAAT FARKI VE ÖNEMLİ ŞEHİRLERİ Rusya, dünyanın en geniş yüz ölçümüne sahip ülkesi olduğu için 11 farklı saat dilimini kapsayan bir ülke konumundadır. Ancak, Türkiye ile saat farkı genellikle 1 ile 3 saat arasında değişmektedir. Örneğin, Moskova saati Türkiye saatinden 1 saat ileridedir. Rusya’nın doğusuna doğru gidildikçe bu fark artmaktadır. Rusya’nın en önemli şehirleri şunlardır: Moskova: Başkent ve en büyük şehir. Kültürel ve ekonomik merkez. Saint Petersburg: Tarihi dokusu ve sanat galerileriyle ünlü bir şehir. Novosibirsk: Rusya nın en büyük üçüncü şehri ve önemli bir bilim merkezi. Yekaterinburg: Ural Dağları bölgesinde sanayi ve teknoloji merkezi. Kazan: Tataristan’ın başkenti ve çok kültürlü yapısıyla öne çıkan bir şehir. Vladivostok: Pasifik kıyısındaki önemli bir liman şehri. Soçi: Karadeniz kıyısında yer alan ve turizm açısından önemli bir şehir. Samara: Volga Nehri kıyısında yer alan sanayi ve ticaret merkezi. Bu şehirler, Rusya’nın farklı bölgelerinde ekonomik ve kültürel açıdan büyük öneme sahiptir. Rusya, dünyanın en geniş topraklarına sahip ve hem Avrupa hem de Asya kıtalarında yer alan bir ülkedir. Moskova, ülkenin başkenti ve en büyük şehridir. Rusya bayrağı, ülkenin bağımsızlığını ve halkının karakteristik özelliklerini simgeleyen renklerden oluşmaktadır. Rusya’nın nüfusu yaklaşık 146 milyon olup, büyük kısmı Avrupa kıtasında yaşamaktadır. Ülkenin resmi para birimi Rus Rublesi’dir. Türkiye ile arasındaki saat farkı, bölgelere göre değişiklik gösterse de, genellikle 1 ila 3 saat arasındadır.

Source: Habertürk