“Eğitim Politikasında Güncel Gelişmeler: Müze Sayısı ve Anadil Vurgusu”

‘Müze’ tabirini kaçı hak ediyor? Özel müze sayısı 441’e yükseldi ama…

MURAT ÖZTEKİN – Türkiye’deki arkeolojik kazıların hızlanması ve yurt dışından yapılan eser iadeleriyle birlikte koleksiyonlar genişliyor, müze sayısı artıyor. Ülkemizde 215’i Kültür ve Turizm Bakanlığına, 20’si Millî Saraylara bağlı ve 441’i özel olmak üzere toplam 676 müze bulunuyor. Bu sene Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı iki yeni müze kapılarını açtı. 2025 yılı itibarıyla Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı olarak faaliyet gösteren müzelerin sayısı 215 oldu. Bu sene Side Ören Yeri sınırları içinde yer alan Bizans Hastanesi yapısı “Side Arif Müfid Mansel Arkeoloji Müzesi” adıyla ilk defa ziyarete açıldı. Öte yandan Yeni Manisa Müzesi yakın zamanda ilk defa ziyaretçileri ile buluştu. Teşhir ve tanzim çalışmaları sebebiyle ziyarete kapalı bulunan Diyarbakır Cahit Sıtkı Tarancı Etnografya Müzesinin yanı sıra 6 Şubat depremlerinin ardından ziyarete kapatılan Kahramanmaraş Müzesi ile Malatya Atatürk Evi Müzesi yapılan çalışmaların ardından tekrar ziyarete açıldı. 6 Şubat depremlerinin ardından ziyarete kapatılan Elbistan Müzesinin de önümüzdeki günlerde tekrar ziyarete açılması planlanıyor. HAYAL KIRIKLIĞI YAŞATAN ÖZEL MÜZELER Türkiye’deki özel müzelerin sayısında da son yıllarda ciddi artış var. 2023 yılında 376 olan özel müze sayısı, geçen sene 431’e 2025 yılında ise 441’e yükseldi. Türkiye’de dünyada adından söz ettiren özel müzeler de bulunuyor. Ancak bazı özel müzeler, zayıf koleksiyonlarıyla ziyaretçilerini hayal kırıklığına uğratıyor, bazıları ise koleksiyoncuların eserlerini kayıt altına aldırmak için kurulduklarından ötürü kapılarını kapalı tutuyor. BAZILARI HİÇ ÇALIŞMIYOR Bu hususta Türkiye gazetesine değerlendirmede bulunan tanınmış müzeci ve sanat tarihçisi Dr. Nazan Ölçer, Türkiye’de devlet müzelerinin yanı sıra iyi niyetlerle açılmış birçok özel müze bulunduğunu söylüyor. Ancak Ölçer, bazı özel müzelerin eserleri kayıt altına almak için kurulduklarını ve ziyaretçi kabul etmediklerini söylüyor. Ölçer “ Türkiye’de bazı müzeler iyi niyetli çabalarla açıldılar. İnsanlar büyük zorluklarla topladıkları koleksiyonlarını insanlara göstermek istiyorlar. Bunu kolay reddedemeyiz. Ancak bazı müzeler hiç çalışmıyorlar. Kapıları da açık değil. Orayı gezmeye gelen kişinin mekânı kapalı görmesi hayal kırıklığı meydana getirebiliyor. Öte yandan özel müzeler de devlet tarafından denetleniyor. Küçük müzelerin çoğalması denetimi zorlaştırıyor. Fakat müzeciler, kaydedilmiş olmanın huzurunu yaşıyorlar” diye konuşuyor. HUKUKİ DEĞİŞİKLİĞE GİDİLEBİLİR “Müze kelimesini çok sık ve her şeye kullanıyoruz” diyen Ölçer sözlerine şöyle devam ediyor: Devlet müzelerinin sistemi, arşivi ve laboratuvarı vardır. Bunlar büyük çabalarla açılmışlardır. Müze kelimesini daha titiz kullanmamız gerekiyor. Belki bunun için hukuki değişikliğe gidilebilir. Açtıkları mekânlarda bir müzenin hak ettiği sunumu yapamayan koleksiyonculara destek vermek gerekebilir. BEŞ AYDA 10 YENİ ÖZEL MÜZE KAPILARINI AÇTI Türkiye’de sadece bu sene 10 yeni özel müze açıldı. Kapılarını açan o özel müzeler ise şöyle: Adalet Müzesi (İstanbul), Palet Türk Müziği Müzesi (İstanbul), Haydar Ercan Klasik Otomobil Müzesi (Ankara), Altınköy Çocuk Etnografya Evi Müzesi (Ankara), Altınköy Etnografya Evi Müzesi (Ankara), Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzesi (Erzurum), ESOGÜ Zooloji Müzesi (Eskişehir), Çanakkale’den Cumhuriyet’e 100. Yıl Müzesi (Kayseri), İzmit Oyuncak Müzesi (Kocaeli), Serdivan Kent Müzesi (Sakarya).

Source: Cüneyt Akçatepe


Bakan Tekin’den anadil vurgusu

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Bu ülkenin kültürel değerlerine, bu ülkenin kurucu felsefesine sahip çıkacak çocuklarımızın önce anadil konusunda eksikliklerinin olmaması gerekiyor” dedi. Anadil becerileri gelişmiş bir şekilde yetiştirilmeyen çocukların, toplumsal ve akademik hayatın hiçbir alanında başarılı olamayacaklarını vurgulayan Tekin, “Çocuklarımızın anadil okuryazarlık becerilerinin gelişmesi sadece bu kültür aktarımı için bir unsur değildir. Bu aynı zamanda çocuklarımızın akademik becerilerinin gelişmesi için de önemlidir”” diye konuştu. 200-300 KELİMEYLE KONUŞUYORLAR Önceki gün Mogan Turizm Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Oteli”nde düzenlenen “Öğrencilerin Söz Varlığının Tespiti, Geliştirilmesi ve İzlenmesi Projesi Tanıtımı””nda konuşan Bakan Tekin, “Çok trajik bir örnek ama anadili gelişmeyen öğrencilerin yabancı dil becerileri bile gelişmez. Hep şu soruyu soruyoruz: “Niye çocuklarımız OECD ortalamasının yaklaşık 2 katı kadar süre yabancı dil için zaman ayırdıkları halde yabancı dil becerileri istediğimiz düzeyde değil” eleştirisini hep yapıyoruz. Ben de diyorum ki anadilinde kendisini gündelik hayatta 200-300 kelimeyle ifade eden bir çocuğun, yabancı bir dilde kendisini 500, 600, 1000 kelimeyle ifade etmesini nasıl bekleyeceğiz? O yüzden önce anadil becerilerini geliştirmemiz gerekiyor. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli odağına da bunu yerleştirdik. Bu birbirini tamamlayan bütünsellik içerisinde çalışmalarımızı yürütmeye devam edeceğiz” dedi.

Source: Ankara