“Eğitim Politikasında Güncel Gelişmeler – Protokoller ve Eleştiriler”

Kim Kime Dum Duma – 26 Haziran 2025

eGazete Giriş

Okuma Listem

Resmi İlanlar

Cumhuriyet”in Egesi

Kültür Sanat

Cumhuriyet Pazar

Sürdürülebilirlik

Cumhuriyet Kitap

Bilim ve Teknoloji

Hava Durumu

Namaz Vakitleri

Kim Kime Dum Duma – 26 Haziran 2025

Cumhuriyete Özel

Kim Kime Dum Duma – 26 Haziran 2025

26.06.2025 04:00:00

Güncellenme: 26.06.2025 04:00:00

İlgili Konular:

En Çok Okunanlar

100 bin TL’nin aylık getirisi ne kadar?
Mevduat faiz oranları yatırımcıların odağında kalmaya devam ediyor. Merkez Bankası’nın faiz kararı sonrası vadeli hesap getirileri yeniden gündeme geldi. Peki 100 bin TL’nin 32 günlük getirisi ne kadar? Hangi banka en yüksek faizi veriyor? Vadeli hesapta hangi oranlar öne çıkıyor? Faiz oranları düşecek mi? İşte tüm ayrıntılar…

Ersan Şen ve Cem Küçük canlı yayında birbirine girdi!
Prof. Dr. Ersan Şen ile yandaş gazeteci Cem Küçük arasında canlı yayında tartışma yaşandı. İBB soruşturmaları üzerinden başlayan tartışma gazeteci Fatih Altaylı”nın tutuklanmasına kadar geldi. Şen”in “Ne yapacaksın herkesi içeri mi atacaksın?” demesi üzerine Küçük, “Ne yapabilirsiniz ya, bir gücünüz mü var?” demesi tansiyonu iyice yükseltti.

Skandalda yeni perde: Kitapçığı paylaşan “dönerci” çıktı!
Gazetemizin LGS sınavı sorularının, sınav devam ederken bir WhatsApp grubundan paylaşıldığı haberini yalanlamak isteyen MEB, dün yaptığı açıklamada kendi yönergesine uymadığını itiraf etti. Gündem olan gelişme sonrası, skandalda yeni perde ortaya çıktı. Buna göre; WhatsApp grubunda soruları paylaşan kişi “dönerci” çıktı. İşte ayrıntılar…

İddianame ağır ceza mahkemesine gönderildi
Son Dakika Haberi… CHP”nin 38. Olağan Kurultayı”na ilişkin hazırlanan ve Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianame, görevsizlik kararına yönelik itirazların değerlendirilmesi için nöbetçi Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi”ne gönderildi.

Source: Behiç Ak


CHP”li Kış”tan vakıf protokolüne tepki: ‘Çevre faaliyetlerinin vakıf eliyle yürütülmesi, kamu yetkilerini zayıflatmıyor mu?’

CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın onursal başkanlığını yürüttüğü Sıfır Atık Vakfı ile YÖK arasında üniversitelerde kulüp kurulmasına ilişkin imzalanan protokolü Meclis’e taşıdı. Kış; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ile Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yanıtlaması istemiyle Meclis’e iki farklı soru önergesi sunarken; “Çevre ve iklim odaklı faaliyetlerin Cumhurbaşkanı ailesine yakınlığı bilinen vakıflar eliyle yürütülmesi, kamu kurumlarının asli yetkilerini zayıflatmıyor mu?” sorusunu yöneltti. Vakıfların yaygın ve örgün eğitimdeki kuşatması sürerken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın onursal başkanlığını yürüttüğü Sıfır Atık Vakfı ile YÖK arasında üniversitelerde kulüp kurulmasına ilişkin imzalanan protokolle de kuşatmanın lisans eğitiminde de sürdürüldüğü ortaya çıktı. CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, söz konusu protokole ilişkin TBMM Başkanlığı’na Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ve Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yanıtlaması istemiyle verdiği iki ayrı soru önergesiyle; kuşatmayı Meclis gündemine taşıdı. VAKIF ORTAOKUL VE LİSELERE DE EL ATAMAYA HAZIRLANIYOR Kış, soru önergelerinde söz konusu vakfın ortaöğretim ve lise düzeyindeki okullarda da etkinlik yürütmeye hazırlandığı yönünde iddialar bulunduğunu kaydetti. Çevre ve iklim politikalarının, siyasi bağlantıları tartışma konusu olan vakıflar yerine, bilimsel esaslara ve şeffaf kamu mekanizmalarına dayalı olarak yürütülmesi gerektiğini belirten Kış; eğitim politikalarının ise tarafsız, bilimsel ve kamuya hesap verebilir biçimde yürütülmesinin anayasal bir zorunluluk olduğunu anımsattı. Kış önergelerinde; “Son dönemde çevre politikalarının, iktidara yakın vakıflar üzerinden şekillendirilmesi kamu vicdanında ciddi soru işaretleri yaratmaktadır” ve “Eğitim alanının, siyasi yakınlığı bilinen vakıflar eliyle şekillendirilmesi ciddi kaygılara yol açmaktadır” ifadelerini kullandı. ‘NEDEN BAKANLIK DEĞİL, VAKIF TERCİH EDİLDİ’ Kış, Bakan Kurum’a; “Sıfır Atık Vakfı’nın finansal kaynakları nelerdir? Üniversitelerin çevre çalışmaları için neden bakanlığınız değil, bir vakıf tercih edildi? Çevre ve iklim odaklı faaliyetlerin Cumhurbaşkanı ailesine yakınlığı bilinen vakıflar eliyle yürütülmesi, kamu kurumlarının asli yetkilerini zayıflatmıyor mu? Bakanlığınız, bugüne kadar Sıfır Atık Vakfı’na hangi projeler kapsamında destek sağladı? Çevre alanında faaliyet yürüten bağımsız sivil toplum kuruluşları ve akademik platformlar aynı imkan ve protokollerden yararlanabilmekte mi?” sorularını yöneltti. ‘EĞİTİMDE VAKIF MÜDAHALESİNE KARŞI ÖNLEM ALINIYOR MU?’ Kış, Bakan Tekin’e ise yanıtlaması için şu soruları sordu: “Ortaöğretim ve lise düzeyinde benzer protokoller planlanmakta mı? Devlet okullarında sıfır atık kulüplerinin veya benzeri yapıların kurulması için alternatif sivil toplum kuruluşlarına da imkan tanınmakta mı? Eğitim sisteminin, vakıfların müdahalesinden bağımsız kalması için Bakanlığınız nasıl bir önlem alacak? Çevre bilinci ve iklim değişikliği farkındalığı için neden bağımsız bilimsel kuruluşlar ve eğitimcilerle değil, siyasi aidiyetleri bulunan vakıflarla protokol yapılmakta?”

Source: Aytunç Ürkmez


İlber Ortaylı: Ayasofya çökebilir

Bizans ve Osmanlı döneminde büyük felaketlerde zarar gördüğü için çeşitli restorasyonlar gören Ayasofya’ya ilişkin kritik açıklamalar yapıldı. En ciddi uyarı ise Türkiye’nin yakından tanıdığı Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı’dan geldi.

BU GİDİŞLE ÇÖKECEK

Tarihi yapıda yıkılma tehlikesi olduğunu söyleyen İlber Ortaylı, iddiasına şöyle açıklık getirdi:“Ayasofya’ya hiç kimse girmemeli. 1500 yıllık bu tarihi yapı bu gidişle çökecek. Neden mi? Altı boş, dehlizler var ve ciddi bir restorasyon gerekiyor. Bu haliyle sadece uzmanlar girebilir, muayyen günlerde din adamları girebilir ya da önemli kişilerle namaz kılınır. Bina ciddi bir hasar alırsa hatta taban çökerse ülkemiz ciddi bir mesuliyet altında kalabilir. Ayasofya’yı senede 2 milyon kişi ziyaret ediyor. 16’ncı asırdan yani Mimar Sinan’dan bugüne statik olarak ciddi bir restorasyon yapılmadı. Mimar Sinan destekleri koyarak güçlendirdi zamanında o kadar. Müslümanı da Hristiyanı da kimse kullanmamalı bu yapıyı.”

‘EKOL CAMİLERE GİDİN’

Ortaylı, “Namaz mı kılmak istiyorsun o zaman Sultanahmet Camii’nde ya da Süleymaniye Camii’nde kıl namazını. Mimar Sinan’ın ekol camileri dururken neden Ayasofya? Geç Roma devrinden 1500 yıllık çok hassas bir bina burası. Önceden yapılan restorasyonların temeli doğru ayarda değildir, üstüne titrenecek bir yer burası” açıklamasında bulundu.

Kubbenin en kapsamlı restorasyonu sürüyor

Ayasofya için oluşturulan Bilim Kurulu ana kubbede güçlendirme ihtiyacı olduğunu belirledi. Uygulama süreci nisan ayında başladı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 1486 yıllık Ayasofya’nın ana kubbesinin tarihin en geniş ve kapsamlı restorasyon sürecine alındığını duyurmuştu. Çalışmalarda kurşun kaplamalar sökülerek onarılacak veya yenilenecek.

Zemin çok kötü sütunlar yamuk

“Kelle koltukta giriyoruz” diyen bir rehber şu ifadeleri kullandı:

“Ayasofya’nın sağ tarafında yer alan sütunların hepsi yamuk durur. En üst katına çıktığınızda ise binanın restorasyona ihtiyacı olduğunu açıkça görürsünüz. Zemin paramparça durumda. En son 6.5 büyüklüğünde olan depremde oradaydım ve hızlıca kapıları kapattılar kimseyi almadılar çünkü herkes binanın ciddi bir onarımdan geçmesi gerektiğini biliyor.”

Rehber ayrıca, “Müze girişlerinin çok pahalı olması da turistleri etkilemeye başladı. Gelen yabancılar bundan rahatsız” ifadesini kullandı.

Source: Haber Merkezi