Ergün Yıldırım yazdı: Gün olur asra bedel
Tarihte zaferler beraberinde yenilgileri de getirir. Çünkü belli bir taraf kazanırken öte taraf kaybeder. Bundan dolayı her tarihi olay, beraberinde tarihi yenilgileri de getirir. Bu yenilgiye uğrayan bilinçler gerçeği kabullenmez. Ona direnirler. Bundan dolayı “tarihi yanılgı” üreterek bunun içine yerleşirler. Orada hala doğru oldukları inancını sürdürerek rollerini ve güçlerini korumaya çalışırlar. Bu da büyük bir yanılgı içinde yaşamak anlamına gelir. Farkına varmadan yanılgı onlara yenilgiyi aşma yolu gibi görünür. Bu illüzyon içinde yaşamada ısrar ederler. Bu da bu kesimlerin ve bu rollerinde ısrar edenleri ciddi patolojik tutumlara sürükler. Gerçeğe çarparlar. Kafalarını kırarlar, ellerini kollarını kanatırlar, bilinç yanılgıları içinde gerçek karşısında sürrealist kesilirler. Bol bol komplo teorileri ile tatmin olarak terapi yaşarlar.Bu anlattığım durum bugün Türkiye”de yaşanıyor. 12 Mayıs”ta, “asra bedel gün” yaşadık. 47 yıl silahlı terör faaliyetlerini sürdüren örgüt kendisini feshetti. Ülkemizde, bölgemizde ve Avrupa”da bize karşı savaşan yapı dağıldı, kendisine son verdi. Türkiye, büyük bir zafere ulaştı. Etnik derinleşme, iç çatışma, terörle gelen güvenlik siyasetinin baskısı ve ekonomik giderlerden kurtulma yolu açıldı.PKK, birleşik Kürdistan amacını bıraktığını ve “Tam Bağımsız Türkiye” idealine artık inandığını söyledi. Türkiye, artık en büyük iç meselelerinden birisini çözmeyi başardı. Bu büyük zafer, bazılarına yenilgiyi yaşatıyor.Yenilgiyi kimler yaşadı?Zaferle gelen yeni gerçeklikte yenilgiyi çeşitli ideolojiler ve kesimler yaşadı. Tarihi yenilgiyi bölücüler, Kürtçülük siyasal akımı, Türklük üzerinden ırkçılık yapanlar, ırkçı ulusalcılar, sol devrimciler yaşadı. Tarihi yenilgiyi “beyaz Türkler”, batıcı elitler ve ne olursa olsun iktidara karşıt olanlar yaşadı. Tarihsel yenilgi, bu çevrelerin ve ideolojilerin işlevsiz hale gelmesi demektir. Artık terör üzerinden, PKK üzerinden, Kürtçülük üzerinden rol kapma imkanlarını kaybettiler. Varlıklarını terör ve PKK karşıtlığına borçlu olanlarla terörü temsil ederek sürdürenler hezimete uğradılar.Mutlak devletçilik, homojen kültür, tekçi toplum anlayışları ve sert ideolojiyi savunanlar, yeni tarihi hamle karşısında önemini kaybediyor. Soğuk savaş argümanları ve devrimci siyasetler devlet katındaki itibarı bitiyor. Argümanlarını canlı tutmak için artık terör yok, bölücülük yapan yok. Büyük boşluk!Bu kesimler tarihi yenilgiyi aşmak için tarihi yanılgıya yöneliyorlar. Bilinç çarpılması yaşıyorlar. Bu bilinç çarpılması onlara gerçeği ve yeni hamleyi olmamış gibi gösteriyor. “Sahada kazandık, masada kaybettik” diyorlar. “Kürtler davasından vazgeçti” diyorlar. “Devlet terörle pazarlık yapmaz” diyorlar. “Kürt yok” diyorlar. “Faşist devletle anlaştınız” diyorlar. Aşırı partiler, kimi aydınlar, bazı medya çevreleri bu tutum içindeler.Halbuki tarihi yeniliği algılamayıp yanılgı üreterek rollerini sürdürme çabasında ısrar edenler, trajik sonuçlara gebe kalmışlardır. Tarih de bize bunu gösterir. Nice Çar generali Bolşevik Devrimi ile gelen yeni gerçekliği görmezden geldiği için soluğu İstanbul”da almış ve sefalet içinde yaşamak zorunda kalmıştır.Türkiye Yüzyılı”nın “asra bedel gün”ünü ıskalayan ve buna direnenler kızgınlık ve öfkeyle soluyup duruyorlar. Rol ve ideolojilerini kaybetmenin derin acılarıyla kıvranarak hezeyanlar içine giriyorlar. Kimi kez tehdit, karalama ve öç davranışları içine giriyorlar. Kalp ve aklın tutulma halini yaşıyorlar.Terörsüz Türkiye, milletin mutluluğu ve bekası için tarihi bir adımdır, zaferdir. Bir grubun, bir iktidarın, bir ideolojin değil, bütün milletin hayrınadır. Tarih, topraklarımızda yeniden zaferle ve barışla bizi selamlıyor. Yenilenler ya en kısa zamanda kendilerine çeki düzen verecekler ya da tarih onları çöp sepetine atmasını bilir.C. Aytmatov”un ifadesiyle, Türkiye asra bedel günlerden geçiyor.
Source: Ergün Yildirim