Fatma Nur’a ‘yatay kalp’ tamiri
Ankara’da yaşayan Fadile ve Mustafa Yolaldı çiftinin ikinci çocuğu olan Fatma Nur, kalbi, göğüs boşluğunda ‘yatay’ pozisyonda doğdu. ‘Topsy-Turvy Sendromu’ olarak bilinen ve dünyada da çok nadir görülen bu hastalığı dışında Fatma Nur’un akciğeri besleyen ana damarı ile kanın tüm vücuda dağılmasını sağlayan aort damarı arasındaki duvarda çok nadir görülen başka bir anomaliden dolayı delik vardı. Fatma Nur, henüz 30 günlükken Ankara’da bir merkezde geçirdiği ağır bir ameliyatla hayatına başladı ve damarlar arasındaki duvarda bulunan delik kapatıldı. Ancak 1 yaşına geldiğinde kalbin anormal pozisyonu nedeniyle solunum sıkıntıları başladı. Çünkü göğüs boşluğunda neredeyse 90 derece ters pozisyonda duran kalbi, akciğerleri besleyen ana damara baskı yapıyordu. KİMSE RİSK ALMAK İSTEMEDİFatma Nur’un hayatı, sonraki 4 yıl boyunca hastanelerde geçti. Sonunda sol akciğeri iflas etti. Ölümle yüz yüzeydi. Ancak Türkiye’de bu ameliyat daha önce hiç yapılamamıştı. Ailesi, tam umudu kestiği anda Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Pediatrik ve Konjenital Kalp Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Afksendiyos Kalangos’a ulaştı. Fatma Nur’un hayatı, Prof. Dr. Kalangos ve Opr. Dr. Yılmaz Zorman’ın liderliğindeki ekibin geçen mart ayında gerçekleştirdiği ameliyat sayesinde kurtuldu.NORMALDE EĞİK DURURProf. Dr. Kalangos, “Ameliyat etmeseydik ölecekti” dediği Fatma Nur için tüm riskleri göze alarak bu ameliyatı gerçekleştirmek zorunda kaldığını anlattı: “Topsy-Turvy, kötü bir sendrom. Normalde oblik (eğik) olması gereken kalp, göğüs boşluğunda tamamıyla yatay duruyor. Çocuk öyle bir durumdaydı ki tek ümit ameliyatla yeni bir damar oluşturmak, özellikle ilerleyen baskıdan sağ akciğerini kurtarmak, dolayısıyla sağ akciğeri kurtarmak demek hayatını da kurtarmaktı. Müessesenin de yardımıyla eğitim vakası olarak yatırıldı hastaneye ve güzel bir ameliyat yaptık Dr. Yılmaz’la beraber. Kalbin yatay pozisyonunu düzeltmek mümkün değildi.YAŞAYAN 2. VAKAAma biz, solunum yollarına olan baskıyı ortadan kaldırdık. Bunu da kalpten çıkan ana damarı kesip, bir taraftan uzatıp bir taraftan da sol göğüs boşluğuna geçirerek yeni bir aort kavisi oluşturarak yaptık. 11 santimlik uzun bir damar kullandık. Sol akciğeri iltihabi bir apseye dönüştüğü için tamamen çıkarmak zorunda kaldık. Bu vaka benim hiç unutmayacağım bir vaka oldu. Mucize, çünkü bir kere bu sendrom dünyada da çok çok nadir. Dünyada yayınlanmış bu tekniğe benzer yapılmış bir ameliyat sonrası yalnız bir vaka var yaşayan.”VÜCUT ISISI 20 DERECEYE DÜŞÜRÜLDÜOpr. Dr. Yılmaz Zorman: “Meslek hayatımızda bir daha belki hiçbir zaman göremeyeceğimiz, yaşamayacağımız bir vaka oldu. Sık kullanılmayan teknikler uyguladık ameliyatta. Mesela ameliyat sırasında hastanın bedenini ‘deep hipotermi’ dediğimiz yöntemle 20 dereceye kadar soğuttuk. O şartlar altında çalışarak oluşabilecek beyin hasarını da bertaraf ettik. Herkes başında bekledi günlerce. Bayramı burada, hastanede hep beraber geçirdik.”
Source: Hurriyet.com.tr