“Gadget Güncellemeleri: Apple ve Samsung’dan Katlanabilir Telefon İşbirliği”

Apple”ın ilk katlanabilir ekranlı telefonuna yönelik yeni bilgi

Apple”ın çok uzun bir süredir katlanabilir ekranlı bir iPhone üzerinde çalıştığı söyleniyor. Farklı kaynaklardan teyit edilen bu bilgiler bu yeni iPhone”un yakında karşımıza çıkacağını doğruluyor. Hatta ünlü Apple analisti Ming-Chi Kuo”ya göre ilk üretim süreci bu yılın sonunda başlıyor. KATLANABİLİR EKRANLI iPHONE 2026 YILINDA TANITILABİLİR Katlanabilir ekranlı telefonlarıyla öne çıkan Samsung, teknik tarafta ekran üretiminde de bu üstünlüğünü koruyor. İşte tam da bu noktada Apple da katlanabilir ekranlı iPhone”un ekranı için Samsung ile çalışıyor. Seri üretimine bu yıl başlanacak telefonun 2026 yılında tanıtılması bekleniyor. İki şirketin katlanabilir ekranlı telefonlarda büyük bir sorun olarak bahsedilen katlanma izini çözme odaklı çözümlerinin olduğu ve bunun da katlanabilir iPhone”da kullanılacağı belirtiliyor. Kuo”nun yeni raporunda yer alan bilgilere göre Samsung”un ekran tarafı söz konusu cihazlar için 8 milyon adet üretim kapasitesine sahip hattı kurmuş.

Source: Haber Merkezi


“İran-İsrail çatışması Kalkınma Yolu”nu erteletebilir”

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu gelecek hafta İstanbul da düzenlenecek Küresel Ulaştırma Koridorları Forumu öncesinde gündeme dair açıklamalarda bulundu. Bakan Uraloğlu basın mensuplarıyla gerçekleşen buluşmada ilk olarak Türkiye nin ulaştırma alanında yaptığı yatırımlara ilişkin verileri paylaştı. 2002 yılından bu yana 293.5 milyar dolarlık bir yatırım yapıldığını belirterek Karayolları, demiryolları, havayolu, denizcilik ve haberleşme noktasında bunun üretime katkısının yaklaşık bir trilyon dolar olduğunu hesaplıyoruz ifadelerini kullandı. BÖLÜNMÜŞ YOL UZUNLUĞU YAKLAŞIK 5 KATINA ÇIKTI Bu süreçte karayollarında 6 bin 101 kilometre olan bölünmüş yol uzunluğunu 29 bin 742 kilometreye yükselttiklerini belirten Bakan Uraloğlu Bu da mevcut yol ağımızın yaklaşık yüzde 42 sini oluşturuyor. Ancak trafik hareketinin yaklaşık yüzde 80-85 ini sadece bu bölünmüş yollar üzerinden seyrettirebildiğimizi söylemek isterim. Otoyolu 1700 km den 3800 km lere, bitümlü sıcak karışım kaplamayı 8500 den 32000 km lere, viyadük uzunluğunu 311 km den 799 a Tünel uzunluğunu da 50 km den 790 a çıkardık dedi. 10 bin 900 kilometre olan demiryolu ağını yaklaşık 14 bin kilometreye çıkardıkları bilgisini veren Uraloğlu şöyle devam etti: Bir taraftan da mevcut elektrikli ve sinyalli hat uzunluklarımızı yüzde 60, 70 hatta yüzde 80 lere kadar çıkarmış olduk. Dolayısıyla bu hem çevreci hem de kapasiteyi artıran bir durum. Ülkemizi Avrupa da 6. dünyada 8. yüksek hızlı tren işletmecesi ülke yaptık ve 2251 km Yüksek hızlı demir yolu inşa ettik. Kent içi raylı sistemlerde de yine bakanlığımız yaklaşık on dört ilde toplam 1.014 kilometre bir raylı sistem inşaatını gerçekleştirdi. HAVALİMANI SAYISI 26 DAN 58 E YÜKSELDİ Bakan Uraloğlu 2002’de 26 aktif havalimanı olduğunu hatırlatarak bu rakamın bugün 58 e ulaştığını 2 havalimanının ise yapımının devam ettiğini belirtti. Uraloğlu nun paylaştığı verilere göre 2022 yılında denizcilik sektöründe liman tesisi sayısı 2022 de 152 iken bugün 217 oldu. 37 olan tersane sayısı ise 85 e ulaştı. FİBERDE HEDEF 800 BİN KİLOMETRE İletişim alanındaki güncel rakamları da açıklayan Uraloğlu 96.5 milyon bir geniş bant aboneye ve 605 bin kilometre fiber ağ uzunluğuna ulaşıldığını söyledi. Fiberde ilk etapta hedefin Bunu ilk etapta 800 bin kilometreye ulaşmak olduğunu ifade etti. 45 GÜN YERİNE 13 GÜN Bakan Uraloğlu bu verileri paylaşmasının ardından Türkiye nin jeopolitik önemi ve son dönemde giderek daha sık konuşulan uluslararası ulaşım ve lojistik ağlarla ilgili bilgilendirme ve değerlendirmelerde bulundu. Bugün Süveyş kanalından giden bir yükün yaklaşık kırk beş günde; Ümit Burnu nu dolaştığını söyleyen Uraloğlu Kalkınma Yolu’nu bitirdiğimizde oradan giderse 25 günde bu yolculuk, yük taşıma süresi tekamül etmiş olacak. Orta Koridor’u, etkin bir şekilde kullandığımız durumda da 18 günde… Bunu ilerleyen zamanda 13 günlere kadar düşürmüş olacağız dedi. Orta Koridor hakkındaki detayları paylaşan Uraloğlu bunun Hazar geçişli, Gürcistan limanlarından Karadeniz e inebilen, Türkiye den de demir yoluyla kesintisiz Avrupa ya giden bir hat olduğunu söyledi. ORTA KORİDORDAN 114 MİLYAR DOLARLIK ETKİ Kuzey Koridor un Rusya nın savaş halinde olmasına rağmen hala etkin bir şekilde kullanıldığına dikkat çeken Ulaştırma Bakanı Batı, yüklerin İran üzerinden çok taşınmasını istemiyor. Onun için biz bu Hazar geçişli Orta Koridoru çok daha güçlendirme gayreti içerisindeyiz. Burada orta koridorun ülkemizdeki durumu nedir? Yaklaşık 2 bin 262 kilometre. Bunun belli bölümlerini bitirdik. Geri kalan bölümünde de çalışmaya devam ediyoruz ama Marmaray geçişli demiryolu güzergahını halihazırda işletebiliyoruz diye konuştu. Orta Koridor için toplamda yaklaşık 50 milyar dolarlık bir yatırım yapılmış olacağını belirten Bakan Uraloğlu, bu koridorun üretime etkisinin 114 milyar dolar olacağını ve yıllık da yaklaşık 144 bin kişiye istihdam imkanını sağlayacağını öngördüklerini belirtti. Çin den Avrupa ya yüklerin şimdilik 18 ama ilerleyen zamanda 13 güne kadar düşen bir süre içerisinde taşınacak olmasının bu koridorun önemli etkenlerinden bir tanesi olduğunu vurguladı. TEK BİR HATTA BAĞLI KALMAMAMIZ GEREKİR Bakan Uraloğlu Kalkınma Yolu Koridoru’nun ise Irak ın Basra Körfezi ndeki Fav Limanı ndan başlayıp 1200 km ile Ovaköy e, Türkiye de de Kapıkule ye kadar giden ve üç denize de bağlantısı olacak olan bir koridor olduğunu belirtti. Orta Koridor, Kalkınma Yolu Koridoru gibi alternatiflerin çeşitlendirilmesi gerektiğini belirten Uraloğlu şöyle devam etti: Bakın bugün İsrail in İran a saldırması sonucunda Hürmüz Boğazı nın kapatılması konuşuluyor. Dolayısıyla Hürmüz Boğazı kapatıldığı zaman Fav limanı gelecekteki beklenen kapasitenin işlevin altına düşebilecektir. O zaman bizim elimizde Orta Koridorun güçlü olarak durması lazım. Deniz yollarının güçlü olarak durması lazım. Yani tek bir hatta bağlı kalmamamız gerekir. Bakan Uraloğlu nun verdiği bilgilere göre Kalkınma Yolu kapsamında 2100 kilometre demiryoluve aynı güzergahta bir karayolu ağı olacak. Bu kapsamdaki da bittiğinde yaklaşık 24 milyar dolarlık bir yatırım yapılmış olacak. Projenin yıllık 50 milyar dolarlık ekonomik etk ve ortalama 63 bin kişilik istihdam yaratacak. Hızlı tren ağlarının birçok ile bu vesileyle bağlanacağının altını çizen Uraloğlu Altı milyon yeni vatandaşımıza bu vesileyle ulaşmış olacağız ve ülkemizde bunlar sadece bir transit koridor değil aynı zamanda lojistik üsler anlamında da üretim merkezlerinin gelişmesini destekleyecektir dedi. KUZEY MARMARA HIZLI TREN HATTININ İHALESİ BU YIL YAPILACAK Şu anda Marmaray dan günde maksimum dört yük treninin geçmesine imkan verilebildiğini söyleyen Uraloğlu Niye? Çünkü yılın yaklaşık 20 saatine yakın bölümü, 18-20 saat 300 tren seferi ile 700 bin insanımızı, vatandaşımızı taşıyoruz. Bunun haricinde kalan 4-6 saatlik bölümünde hem günlük bakımı yapıyoruz hem de sadece 4 tane yük trenini geçirebiliyoruz. Şimdi Gebze den başlayıp Sabiha Gökçen Havalimanı, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, İstanbul Havalimanı, Çatalca ya yani Halkalı-Kapıkule ye bağlanacak olan hızlı tren hattımıza bağlantı sağlamış olacağız. 120 km uzunluğunda Dünya Bankası nın koordinasyonunda İslam Yatırım Bankası ve diğer bankaların kredi görüşmeleri tamamlanmak üzere inşallah bu sene ihalesini yaparak yapımına seneye başlayalım diye düşünüyoruz. Burasını açtığımız an artık bu koridorda bir kapasite problemi kalmamış olacak. Yaklaşık bir 5 milyar dolarlık da bir yatırımdan bahsediyoruz açıklamasında bulundu. ANKARA-İZMİR HIZLI TRENİ NE ZAMAN TAMAMLANACAK? Bakan Uraloğlu bunların yanında devam eden demiryolu hattı çalışmalarıyla ilgili son gelişmeleri aktardı: Ankara nın Ege ye bağlantısı İzmir e hızlı tren hattımız da yaklaşık 505 kilometre, çalışmalar devam ediyor. Afyon a kadar 2026 yılında, devamını da 2027 ve 2028 yıllarında bitirelim diye çalışmalarımıza devam ediyoruz Başka projemiz, Ankara İstanbul arasından hızlı trenden ayrılıp Osmaneli nden Bursa dan Bandırma ya kadar giden hattımız. Yaklaşık 200 kilometre civarında. Bunu da bu sene sonu itibariyle Bursa ya kadar gayret ediyoruz. Biraz iddialı olmakla beraber. Geri kalanını da 2028’e kadar bitirmiş olacağız. Bir başka projemiz Kalkınma Yolu Koridoru’nun da önemli bir parçasını oluşturan Mersin, Adana, Osmaniye, Gaziantep hattımız. Yaklaşık 312 kilometre uzunluğunda, bunu da inşallah 2026 sonu 2027 gibi bitirmiş olacağız. Bazı bölümlerinin dört hat olduğunu da özellikle belirtmek isterim. SUYU BIRAKTIĞINIZDA EN DOĞRU MECRADAN AKAR Bakan Uraloğlu yaptığı sunumun ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı. İsrail-İran gerilimi Kalkınma Yolu’nu etkileyip etkileyemeyeceğinin sorulması üzerine Tek bir koridora bağlı kalmamızın doğru olmadığını söyledim. Bu Orta Koridor için de böyle, Kalkınma Yolu Koridoru için de böyle. Tabii bu şekildeki çatışmalar bu projelerle ilgili bazı soru işaretlerini beraberinde getiriyorlar. Ama bunun ilanihaye devam etmesini de öngörmüyoruz. Zaten böyle bir sıkıntıyı dünyanın sürdürebilme şansı yok. Dolayısıyla bu projede bu tür çatışmalar ya da gerginlikler belki başlamasını belki biraz erteletebilir. Belki oraya sağlanacak finansmanla ilgili biraz daha yoğunlaşmayı gerektirebilir. Ama bu şöyledir; hani siz suyu bıraktığınızda o en doğru mecradan akar ya bu Kalkınma Yolu Koridoru da böyle bir mecra. Bugün ya da istediğimiz zaman diliminde olmasa bile mutlaka hayata geçireceğiz cevabını verdi. TÜRKİYE SADECE BİR GEÇİŞ KORİDORU OLMAYACAK Bakan Uraloğlu na ayrıca Orta Koridor un Avrupa Birliği ne Çin ürünlerinin çok daha ucuza ve hızlı gitmesi anlamına gelmesi dolayısıyla Türkiye nin ihracatı açısından bir dezavantaj doğurup doğurmayacağı soruldu. Uraloğlu bu soruya şu şekilde cevap verdi: Bakın bugün bulunduğumuz İstanbul dan İzmir e dört yüz yirmi altı kilometrelik bir otoyol yaptık. Ve üç buçuk saatte gidebiliyoruz. Yapılmadan önce sekiz buçuk saatti. Bugün yapmasaydık on üç saatler olmuş olacaktı. İstanbul İzmir seyahati. Soruyla ilgisine geleyim. Bu güzergahı yaptıktan sonra on iki tane organize sanayi bölgesi bu güzergaha yakın yerlerde teşkil edildi. Dolayısıyla Türkiye sadece bir geçiş koridoru olmayacak, sadece bir navlun ücretleriyle yetinmeyecek, lojistik ve üretim anlamında da ciddi avantajlar sağlayacaktır diye söyleyebilirim.

Source: Habertürk