Trump’ın gurur projesinde şaibe: Amerikan malı mı değil mi?
Trump Organization’ın Trump Mobile adlı kablosuz iletişim hizmetini başlatmasıyla beraber tanıtılan amiral gemisi telefon modeli T1 Phone 8002 (altın versiyon) için en önemli vaatlerden biri cihazın Amerika’da üretileceği yönündeydi. Fakat bu iddianın gerçeği yansıtmadığına dair şüpheler gündeme geldi. Son günlerde Trump Mobile web sitesi, cihazın “ABD’de üretildiğine” dair tüm ifadeleri kaldırdı. Örneğin, ana sayfada yer alan dev “MADE IN THE USA” (ABD’de Üretildi) yazısı artık bulunmuyor.
Bunun yerine, site şimdi Amerikan üretimiyle ilgili belirsiz ve sembolik ifadeler yer alıyor. T1 modelinin yeni sloganı “Premium Performans. Gururla Amerikan.” Cihazın “Amerikan değerleri gözetilerek tasarlandığı” ve “her cihazın arkasında Amerikan ellerinin olduğu” bulunuyor. Özellikler bölümünde ilk madde “Amerikan-Gururlu Tasarım” olarak geçiyor. Ancak bu ifadeler, ürünün gerçekten ABD’de üretildiğini ya da tasarlandığını açıkça belirtmiyor.
Trump markalı altın rengindeki telefonun ve “American-proud design” dahil olmak üzere başlıca özelliklerin listelendiği ürün sayfasına ait bir ekran görüntüsü de dikkat çekiyor.
TEK ÇELİŞKİLİ İFADE BU DEĞİL
Üstelik, lansmandan beri cihazla ilgili teknik bilgilerde de değişikliğe gidildi. İlk tanıtımda 6.78 inç AMOLED ekran ile geleceği aktarılan telefonun web sitesinde artık ekran boyutu 6.25 inç olarak geçiyor. Eskiden 12 GB RAM bilgisi açıkça varken, şimdi RAM bilgisi tamamen kaldırılmış. Trump Organization bu değişikliklerle ilgili yorum yapmadı.Fakat uzmanlar, T1 modelinin tedarikçisinin değişmiş olabileceğini düşünüyor. Tüm bu karmaşa, telefonun gerçekten piyasaya çıkıp çıkmayacağına dair şüpheleri daha da artırıyor.
Trump Mobile ilk duyurulduğunda, T1 Phone 8002’nin eylül ayında sevk edileceği söylenmişti. Ama artık sitede dadece “bu yılın ilerleyen dönemlerinde” gibi belirsiz bir ifade bulunuyor.
Source: Haber Merkezi
Trabzonspor Paul Onuachu”yu resmen açıkladı
Trabzonspor, uzun süredir gündeminde olan Paul Onuachu”da mutlu sona ulaştı. Bordo mavili kulüp, resmi sosyal medya hesapları üzerinden yaptığı paylaşım ve NFC teknolojili yeni sezon formasında yer alan özel mesaj ile Nijeryalı golcünün transferini resmen açıkladı. 2023/24 sezonunda sezonu Trabzonspor”da kiralık olarak geçiren Onuachu, 25 maçta 17 gol ve 4 asist katkısı sunmuştu. 📲🔥 Şimdi, NFC teknolojili yeni sezon formamızda yeni transferimizden özel bir mesaj seni bekliyor! 📣 Telefonunu armamıza yaklaştır, mesajı ilk sen izle! pic.twitter.com/8Nov4LOOei — Trabzonspor (@Trabzonspor) June 27, 2025
Source: Fotomaç
110 neyin numarası?
Ayrıca kişi yalnızca kendi başına geldiği durumlarda değil, çevresinde gördüğü bir yangın veya tehlike karşısında da 110’u arayarak yetkilileri bilgilendirme hakkına sahipti. Bu da aslında bir yardım hattı olmanın ötesinde, toplumsal sorumluluğun bir aracına dönüşmesini sağlıyordu. Ancak bu hattın yalnızca gerçekten acil ve müdahale gerektiren olaylar için aranması gerekiyordu. Bilgi alma, şaka yapma ya da gereksiz çağrılarla meşgul edilmesi, gerçekten yardıma ihtiyacı olan kişilere ulaşılmasını geciktirebiliyordu. Bugün itibarıyla 110 numarası doğrudan hizmet vermemektedir; onun yerine tüm itfaiye ihbarları 112 Acil Çağrı Merkezi üzerinden alınmaktadır. Fakat yine de 110, Türkiye’de yıllar boyunca yangınla mücadelede halkın en çok başvurduğu numaralardan biri olarak hafızalardaki yerini korumaktadır. 110 NEYİN NUMARASI? 110, Türkiye’de itfaiye hizmetlerine ulaşmak için kullanılan acil yardım numarasıdır. Yangın başta olmak üzere, yangın riski taşıyan her türlü olayda vatandaşlar 110’u arayarak itfaiyeden destek isteyebilir. Ev, iş yeri, araç ya da orman yangınları gibi acil durumlarda zaman kaybetmeden bu numaraya ulaşmak hayati önem taşır. 110 yangınlarla sınırlı değildir. Sel baskını, mahsur kalma, hayvan kurtarma, baca tutuşmaları, çökme riski taşıyan yapılar ya da gaz sızıntısı gibi olaylarda da itfaiye ekiplerinin müdahalesine ihtiyaç duyulabilir. Bu gibi durumlarda da 110 aranarak ihbarda bulunulabilir. İtfaiye birimleri, gelen çağrıya göre olay yerine hızla intikal eder ve teknik donanımları sayesinde yalnızca yangını söndürmekle kalmaz, aynı zamanda olayın yayılmasını önleyecek önlemleri de alırlar. Türkiye’de birçok şehirde 7 gün 24 saat hizmet veren profesyonel itfaiye ekipleri bulunur. Bu ekipler sadece müdahale değil, önleyici hizmetler konusunda da görev yapar. Bina denetimleri, yangın tatbikatları, bilinçlendirme eğitimleri gibi faaliyetlerle olası tehlikelerin önüne geçmeye çalışırlar. 110 numarası doğrudan itfaiyeye bağlı çalışan bir hatti temsil etse de, artık acil çağrı sisteminin tek numaraya indirgenmesiyle birlikte 110’un yerine 112 Acil Çağrı Merkezi üzerinden hizmet verilmektedir. Yani vatandaşlar artık 110 yerine 112’yi arayarak yangın ya da benzeri olaylar için itfaiyeye ulaşabilir. Bu değişiklik, daha hızlı ve koordineli bir müdahale sağlamak amacıyla yapılmıştır. Ancak birçok kişi hâlâ 110 numarasını tanımakta ve bu numaranın geçmişteki önemini bilmektedir. 110 KİMİN NUMARASI? 110, Türkiye’de uzun yıllar boyunca doğrudan itfaiye teşkilatına ait olan acil yardım numarasıydı. Yangınla mücadelede ilk ve en hızlı müdahalenin sağlanabilmesi için vatandaşlar bu numarayı arayarak itfaiyeye ulaşabiliyordu. Gelişen teknoloji ve iletişim sistemleriyle birlikte, Türkiye’deki acil çağrılar tek numara altında birleştirildi. Bu doğrultuda 110 numarası da artık doğrudan aranmamakta, onun yerine 112 Acil Çağrı Merkezi üzerinden yangın ve benzeri olaylar için itfaiyeye ulaşılmaktadır. Yani artık itfaiye kimin numarası diye sorulduğunda, doğrudan 110 yanıtı yerine, 112 üzerinden itfaiyeye ulaşılır demek daha doğru bir yaklaşım olur. Yine de 110, Türkiye’de yıllarca itfaiyenin temsil ettiği numara olarak bilindiği ve kullanıldığı için halk arasında hâlâ bilinirliğini korumaktadır. Özellikle yaşlı bireyler ya da uzun süredir bu sistemi bilenler tarafından bu numaranın itfaiyeyle özdeşleştiği görülür. 110 NUMARASI NEDEN ARAR? 110 numarası, geçmişte Türkiye’de itfaiye hizmetlerine ulaşmak amacıyla kullanılan acil yardım hattıydı ve yangın durumlarında aranırdı. Evinizde, apartmanınızda, bir iş yerinde ya da araçta çıkan yangınlarda vatandaşların ilk aklına gelen numara 110 olurdu. Yangınla sınırlı kalmadan, baca yangını, gaz sızıntısı, asansörde mahsur kalma, sel baskını, su tahliyesi, çökme riski taşıyan yapılar ve mahsur kalan insan ya da hayvanların kurtarılması gibi olaylarda da 110 aranırdı. İtfaiye birimleri bu gibi durumlara hem müdahale eder hem de riskli alanlarda güvenlik önlemleri alarak başka tehlikelerin önüne geçmeye çalışırdı. İhbarın alınmasıyla birlikte, olayın niteliğine göre yeterli sayıda araç ve personel hızla sevk edilirdi. Ayrıca itfaiye ekipleri olay yerine ulaştığında yangını söndürmekle kalmaz, can ve mal kaybını önlemek amacıyla çevre güvenliğini sağlar, gerekiyorsa bina tahliyesi gibi işlemleri de yürütürdü. Bugün ise 110 numarası yerine artık 112 Acil Çağrı Merkezi hizmet vermektedir. Bu merkez üzerinden tüm acil durumlar gibi yangın ihbarları da alınmakta ve ilgili itfaiye ekipleri olay yerine yönlendirilmektedir. Bu değişiklik, vatandaşların hangi numarayı arayacaklarını düşünmeden yalnızca 112’yi tuşlamalarıyla gerekli yardımın ulaştırılmasını hedefler. Geçmişteki kullanım alışkanlıkları sebebiyle 110 hâlâ birçok kişi tarafından itfaiye numarası olarak bilinmeye devam etmektedir.
Source: Habertürk
112 neyin numarası?
112, herhangi bir kişinin kendisi için ya da bir başkasının yardıma ihtiyacı olduğunu düşündüğünde kullanabileceği bir numaradır. Yolda baygın yatan biri görüldüğünde, trafik kazasına şahit olunduğunda ya da bir yangın fark edildiğinde, kişi o olaya doğrudan dahil olmasa da 112’yi arayarak yetkilileri bilgilendirebilir. Bu, vatandaşlık sorumluluğu içinde değerlendirilir. Özellikle çocuklar, yaşlılar, görme ya da işitme engelli bireyler gibi özel grupların da 112’ye ulaşabilmesi için sistemde çeşitli teknik ve iletişim destekleri sunulmuştur. Örneğin işitme engelli bireyler için SMS yoluyla acil yardım isteme hizmeti gibi uygulamalar mevcuttur. Ancak herkesin arayabiliyor olması, bu hattın her amaçla kullanılabileceği anlamına gelmez. 112 yalnızca acil ve hayati önemi olan durumlar için aranmalıdır. Gereksiz aramalar sistemin verimli çalışmasını engeller ve gerçek acil durumlara ulaşmayı geciktirir. Bu nedenle her bireyin hem bu hizmetten yararlanma hakkı hem de doğru kullanma sorumluluğu vardır. 112 NEYİN NUMARASI? 112, Türkiye’de acil yardım hizmetlerine ulaşmak için kullanılan tek numaradır. Eskiden farklı acil durumlar için ayrı numaralar kullanılıyordu: itfaiye için 110, polis için 155, sağlık hizmetleri için 112, jandarma için 156 gibi. Bu karışıklığı ortadan kaldırmak, vatandaşların hangi durumda hangi numarayı arayacağını düşünmeden doğrudan yardım alabilmesini sağlamak amacıyla bu numaralar birleştirilmiş ve tek numara sistemine geçilmiştir. Artık yangın, trafik kazası, sağlık sorunu, doğal afet, şiddet olayı veya başka herhangi bir acil durumda yalnızca 112’yi aramak yeterlidir. Çağrılar, çağrı merkezinde görevli eğitimli personel tarafından karşılanır ve olayın niteliğine göre ilgili birime anında yönlendirilir. Böylece zaman kaybı yaşanmadan müdahale süreci başlatılır. Ayrıca sistem, lokasyon tespiti gibi teknik imkânlara sahiptir. Arayan kişi konum bilgisi veremese bile, sistem otomatik olarak sinyal alınan yeri belirleyebilir ve ekipler buna göre yönlendirilir. Bu özellik, özellikle bilinç kaybı, panik durumu veya çocukların yaptığı ihbarlarda oldukça hayatidir. 112 sadece acil durumlar için aranmalıdır; gereksiz aramalar hem sistemin verimliliğini azaltır hem de gerçekten ihtiyaç duyan kişilerin yardım almasını geciktirebilir. 112 KİMİN NUMARASI? 112, Türkiye genelinde tüm acil durumlar için kullanılan ortak çağrı numarasıdır. Bu numara, farklı kurumlara ait acil hatların tek bir çatı altında toplanmasıyla oluşturulmuş bir sistemin parçasıdır. Eskiden itfaiye, polis, sağlık, jandarma gibi kurumların ayrı ayrı numaraları vardı. Ancak bu durum hem kafa karışıklığına neden oluyor hem de acil durumlarda zaman kaybına yol açıyordu. 112, bu sorunları ortadan kaldırmak için hayata geçirilmiştir ve artık vatandaşlar hangi birime ihtiyaç duyduklarını bilmeseler bile yalnızca 112’yi arayarak yardım alabilirler. Çağrı merkezine ulaşan ihbarlar, olayın içeriğine göre ilgili birimlere otomatik olarak yönlendirilir. Sistem ambulans, polis, jandarma, sahil güvenlik, orman yangını ekipleri ve AFAD gibi kuruluşlarla entegre çalışır. Bu da çok yönlü ve hızlı bir müdahaleyi mümkün kılar. Teknolojik altyapısıyla birlikte çalışan 112, arayan kişinin konumunu tespit edebilecek sistemlere sahiptir. Bu, özellikle adres veremeyen, baygınlık geçiren ya da çocuklar tarafından yapılan aramalarda kritiktir. Çağrı merkezi personeli, olay yerine ekipler ulaşmadan önce vatandaşlara yönlendirme yapar ve gerekiyorsa ilk yardım bilgisi verir. Tüm bu özellikler sayesinde 112, sadece yardım isteme aracı değil, aynı zamanda olaylara müdahalenin ilk adımıdır. 112 NUMARASI NEDEN ARAR? 112 numarası, Türkiye’de herhangi bir acil durumda yardım çağrısı yapmak için aranır. Bu numaraya yapılan aramalar genellikle hayati tehlike içeren olaylarla ilgilidir. Örneğin bir trafik kazası meydana geldiğinde, yangın çıktığında, bir kişi bayıldığında ya da ciddi bir sağlık problemi yaşandığında vatandaşlar 112’yi arayarak yardım talep edebilir. Bunun dışında şiddet vakaları, intihar girişimleri, doğal afetler, zehirlenmeler, boğulmalar veya ciddi güvenlik tehditleri gibi olaylar da bu sistem üzerinden ilgili birimlere iletilir. 112’nin çağrı merkezi, gelen aramaları kısa sürede değerlendirerek olayın türüne göre ambulans, polis, jandarma, itfaiye veya AFAD gibi ilgili ekipleri yönlendirir. Böylece zaman kaybı yaşanmadan, ihtiyaç duyulan müdahale en kısa sürede gerçekleştirilmiş olur. Ayrıca çağrı merkezi personeli, panik halindeki vatandaşlara ne yapmaları gerektiği konusunda yönlendirme yaparak ilk yardım sürecine destek sağlar. Bu özellik, olay yerine ekipler ulaşana kadar geçen sürede büyük önem taşır. 112 yalnızca ciddi ve acil vakalar için aranmalıdır; gereksiz aramalar sistemin işleyişini aksatır ve gerçekten yardıma ihtiyacı olanların ulaşmasını zorlaştırır. Dolayısıyla bir kişinin 112’yi araması, kendisinin ya da başkasının can güvenliğini tehdit eden bir durumu haber verme sorumluluğunu da içerir.
Source: Habertürk