TUSAŞ Genel Müdürü Demiroğlu, KAAN”la ilgili birkaç ülkeyle temas halinde olduklarını söyledi
Fransa”nın başkenti Paris”in banliyölerinden Le Bourget”de başlayan 55. Paris Havacılık Fuarı, 22 Haziran”a kadar devam edecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 48 adet KAAN Türkiye”de üretilerek Endonezya”ya ihraç edilecekEndonezya”nın Ankara Büyükelçisi Purnama: KAAN, savunma sanayi işbirliğinin dönüm noktalarındanBüyükelçi Talip Küçükcan: Türkiye”nin savunma sanayisinin kabul görmesi açısından da önemli bir aşama kaydedildiKAAN”ın Endonezya”ya satışına İspanya savunma medyası geniş yer ayırdıKAAN, Endonezya Savunma Fuarı”nda sergilendiDünya basını, milli muharip uçak KAAN”ın Endonezya”ya ihracını manşetlere taşıdı
Demiroğlu, fuarda AA muhabirine yaptığı açıklamada, TUSAŞ”ın fuara birçok ürünle katıldığını ifade etti.
Çok amaçlı helikopter GÖKBEY, temel eğitim uçağı HÜRKUŞ, statik alanda jet eğitim uçağı HÜRJET ve insansız hava araçları AKSUNGUR”u burada birebir boyutlarda sergilediklerini aktaran Demiroğlu, fuarda TUSAŞ”ın farklı ürünlerine ilgi olduğunu anlattı.
Demiroğlu, “Biz kendimizi havacılığın süpermarketi olarak tanımlıyoruz Türkiye”de çünkü hem helikopter, hem insansız (hava aracı), hem uçak 5. nesil, HÜRJET, HÜRKUŞ gibi eğitim uçakları hem uydu hem de Airbus, Boeing gibi firmalara ürünler yapan birimlerimiz var. Dolayısıyla bizde her şey var diyebiliriz.” ifadelerini kullandı.
Demiroğlu, burada heyetlere genellikle ürün gamlarını tanıttıklarını ve onlara ihtiyaçlarını sorduklarını söyleyerek “Bazıları helikopterlere daha çok ilgi duyuyor, bazıları insansız araçlara, bazıları HÜRKUŞ”a, HÜRJET”e.” dedi.
Milli muharip uçak KAAN”ın daha büyük bir platform olduğunu vurgulayan Demiroğlu, KAAN”la ilgili halihazırda birkaç ülkeyle de temaslarının uzun süredir devam ettiğini belirtti.
Demiroğlu, “İnşallah ilerleyen vakitlerde de onları açıklama safhasına geliriz.” diye konuştu.
TUSAŞ, KAAN için Endonezya”yla nihai söyleşmeyi birkaç ay içinde imzalayabilir
Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto”nun, Türkiye”yi nisan ayında ziyaret ettiği sırada KAAN”la ilgilendiğini dile getirdiğini hatırlatan Demiroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Hemen arkasından Sayın Savunma Sanayi Başkanımız Haluk Görgün”le beraber mayıs ayı içinde biz orayı ziyarete gittik, Endonezya”ya. Orada hızlı bir süreç başladı ve Endonezya”daki INDO Defence”te (fuar) bir ön anlaşma imzaladık. Bu anlaşma muhtırası değil, anlaşma muhtırasının bir ötesinde. Ne olduğu, kaç tane olacağı, nasıl olacağını belirleyen bir çerçeve anlaşmasıydı.”
Demiroğlu, iki tarafın da bu ön anlaşmanın detayları konusunda yoğun bir çalışma içinde olduğunu belirterek “İnşallah yakın bir zamanda, birkaç ay içerisinde nihai sözleşmeyi de imzalarız.” dedi.
Bunun hem Türkiye”de hem dünyada ciddi bir etki oluşturduğunu vurgulayan Demiroğlu, KAAN”a bir rağbet oluştuğunu söyledi.
Demiroğlu, “(KAAN”la ilgili) Zaten görüştüğümüz ülkeler vardı. Onlar biraz daha heyecanlandılar. İnşallah biz başka ülkelerden de ciddi bir açılım bekliyoruz. Hep beraber göreceğiz.” şeklinde konuştu.
“HÜRJET”in NATO”nun eğitim uçağı olma potansiyeli yüksek”
HÜRJET konusunda İspanya dahil farklı ülkelerle çalışmaları olduğunu dile getiren Demiroğlu, şunları kaydetti:
“İspanya”nın bizim HÜRJET”imizi seçmesi hem Avrupa”da hem de dünyada ciddi bir yankı oluşturdu. Türk Hava Kuvvetleri bu uçağı eğitim amaçlı kullanacak. İkinci NATO ülkesi olarak da İspanya HÜRJET”i seçti. Ben bunun arkasının geleceğini düşünüyorum. HÜRJET”in NATO”nun eğitim uçağı olma potansiyeli, tek olmasa bile iki taneden bir tanesi olma potansiyeli çok yüksek.”
“Müttefik ülkelerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir altyapıya ve ürün gamına sahibiz”
Demiroğlu, imzalar atılıp HÜRJET”in teslimatları başladıktan sonra başka ülkelerin de bu jet eğitim uçağını satın almayı ciddi olarak düşüneceği değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa”nın özellikle son bir yıldır oluşan gelişmelerden dolayı kendi savunma sektörlerinin savunma harcamalarını çok ciddi miktarda artırdığını aktaran Demiroğlu, “Türkiye olarak biz buna çok hazırız. Hem kendi ihtiyaçlarımızı karşılıyoruz hem de dost ve müttefik ülkelerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir altyapıya ve ürün gamına sahibiz.” ifadelerini kullandı.
Avrupa”nın öncelikle savunma ürünlerini kendi pazarından tedarik etmeyi düşündüğüne işaret eden Demiroğlu, “Türkiye”de aday ülkelerden bir tanesi ve Avrupa Birliği”nin (AB) birçok yerinde olduğu için bu konuda ciddi bir avantaja sahip.” diye konuştu.
Demiroğlu, bu konuda Avrupa”daki firmalarla, Avrupalı uçak üreticisi Airbus, İtalyan devi Leonardo”nun helikopter birimiyle daha önce yaptıkları çalışmalar olduğunu belirterek, Avrupa”nın ihtiyaç duyduğu platformları karşılayacaklarına inandıklarını kaydetti.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
TUSAŞ Genel Müdürü Mehmet Demiroğlu”ndan KAAN açıklaması
Fransa”nın başkenti Paris”in banliyölerinden Le Bourget”de başlayan 55. Paris Havacılık Fuarı, 22 Haziran”a kadar devam edecek. Demiroğlu, fuarda AA muhabirine yaptığı açıklamada, TUSAŞ”ın fuara birçok ürünle katıldığını ifade etti. Çok amaçlı helikopter GÖKBEY, temel eğitim uçağı HÜRKUŞ, statik alanda jet eğitim uçağı HÜRJET ve insansız hava araçları AKSUNGUR”u burada birebir boyutlarda sergilediklerini aktaran Demiroğlu, fuarda TUSAŞ”ın farklı ürünlerine ilgi olduğunu anlattı. Demiroğlu, “Biz kendimizi havacılığın süpermarketi olarak tanımlıyoruz Türkiye”de çünkü hem helikopter, hem insansız (hava aracı), hem uçak 5. nesil, HÜRJET, HÜRKUŞ gibi eğitim uçakları hem uydu hem de Airbus, Boeing gibi firmalara ürünler yapan birimlerimiz var. Dolayısıyla bizde her şey var diyebiliriz.” ifadelerini kullandı. Demiroğlu, burada heyetlere genellikle ürün gamlarını tanıttıklarını ve onlara ihtiyaçlarını sorduklarını söyleyerek “Bazıları helikopterlere daha çok ilgi duyuyor, bazıları insansız araçlara, bazıları HÜRKUŞ”a, HÜRJET”e.” dedi. Milli muharip uçak KAAN”ın daha büyük bir platform olduğunu vurgulayan Demiroğlu, KAAN”la ilgili halihazırda birkaç ülkeyle de temaslarının uzun süredir devam ettiğini belirtti. Demiroğlu, “İnşallah ilerleyen vakitlerde de onları açıklama safhasına geliriz.” diye konuştu. – TUSAŞ, KAAN için Endonezya”yla nihai söyleşmeyi birkaç ay içinde imzalayabilir Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto”nun, Türkiye”yi nisan ayında ziyaret ettiği sırada KAAN”la ilgilendiğini dile getirdiğini hatırlatan Demiroğlu, konuşmasına şöyle devam etti: “Hemen arkasından Sayın Savunma Sanayi Başkanımız Haluk Görgün”le beraber mayıs ayı içinde biz orayı ziyarete gittik, Endonezya”ya. Orada hızlı bir süreç başladı ve Endonezya”daki INDO Defence”te (fuar) bir ön anlaşma imzaladık. Bu anlaşma muhtırası değil, anlaşma muhtırasının bir ötesinde. Ne olduğu, kaç tane olacağı, nasıl olacağını belirleyen bir çerçeve anlaşmasıydı.” Demiroğlu, iki tarafın da bu ön anlaşmanın detayları konusunda yoğun bir çalışma içinde olduğunu belirterek “İnşallah yakın bir zamanda, birkaç ay içerisinde nihai sözleşmeyi de imzalarız.” dedi. Bunun hem Türkiye”de hem dünyada ciddi bir etki oluşturduğunu vurgulayan Demiroğlu, KAAN”a bir rağbet oluştuğunu söyledi. Demiroğlu, “(KAAN”la ilgili) Zaten görüştüğümüz ülkeler vardı. Onlar biraz daha heyecanlandılar. İnşallah biz başka ülkelerden de ciddi bir açılım bekliyoruz. Hep beraber göreceğiz.” şeklinde konuştu. – “HÜRJET”in NATO”nun eğitim uçağı olma potansiyeli yüksek” HÜRJET konusunda İspanya dahil farklı ülkelerle çalışmaları olduğunu dile getiren Demiroğlu, şunları kaydetti: “İspanya”nın bizim HÜRJET”imizi seçmesi hem Avrupa”da hem de dünyada ciddi bir yankı oluşturdu. Türk Hava Kuvvetleri bu uçağı eğitim amaçlı kullanacak. İkinci NATO ülkesi olarak da İspanya HÜRJET”i seçti. Ben bunun arkasının geleceğini düşünüyorum. HÜRJET”in NATO”nun eğitim uçağı olma potansiyeli, tek olmasa bile iki taneden bir tanesi olma potansiyeli çok yüksek.” – “Müttefik ülkelerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir altyapıya ve ürün gamına sahibiz” Demiroğlu, imzalar atılıp HÜRJET”in teslimatları başladıktan sonra başka ülkelerin de bu jet eğitim uçağını satın almayı ciddi olarak düşüneceği değerlendirmesinde bulundu. Avrupa”nın özellikle son bir yıldır oluşan gelişmelerden dolayı kendi savunma sektörlerinin savunma harcamalarını çok ciddi miktarda artırdığını aktaran Demiroğlu, “Türkiye olarak biz buna çok hazırız. Hem kendi ihtiyaçlarımızı karşılıyoruz hem de dost ve müttefik ülkelerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir altyapıya ve ürün gamına sahibiz.” ifadelerini kullandı. Avrupa”nın öncelikle savunma ürünlerini kendi pazarından tedarik etmeyi düşündüğüne işaret eden Demiroğlu, “Türkiye”de aday ülkelerden bir tanesi ve Avrupa Birliği”nin (AB) birçok yerinde olduğu için bu konuda ciddi bir avantaja sahip.” diye konuştu. Demiroğlu, bu konuda Avrupa”daki firmalarla, Avrupalı uçak üreticisi Airbus, İtalyan devi Leonardo”nun helikopter birimiyle daha önce yaptıkları çalışmalar olduğunu belirterek, Avrupa”nın ihtiyaç duyduğu platformları karşılayacaklarına inandıklarını kaydetti.
Source: Internet Haber
IEA: Petrol piyasasında arz ve talep dengesi değişiyor, yapısal dönüşüm başladı
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), hükümetlerin mevcut politikaları ve piyasa eğilimlerine göre hazırladığı “Petrol 2025” orta vadeli piyasa raporunu yayımladı.Buna göre, son on yılda petrol piyasalarının seyrini ABD”nin arz artışı ve Çin”in talep büyümesi belirlerken, gelecek dönemde bu iki ülkenin küresel petrol dengesi üzerindeki etkisinin azalması bekleniyor.2030″da talep düşüşü öngörülüyorRapora göre, 2015-2024 döneminde küresel arz artışının yaklaşık yüzde 90’ı ABD’den gelirken, talep artışının yüzde 60’ı Çin kaynaklı oldu. Ancak 2030″a doğru ilerledikçe tablo değişiyor. ABD”de yatırım eğilimlerinin zayıflaması üretim artış hızını düşürürken, Çin”de elektrikli araç satışlarındaki artış, sıvılaştırılmış doğal gazla (LNG) çalışan kamyonların yaygınlaşması ve yüksek hızlı tren ağının gelişmesi talebin zirveye ulaşmasını beraberinde getiriyor.Küresel petrol talebinin 2024-2030 döneminde toplamda 2,5 milyon varil artarak günlük 105,5 milyon varilde plato yapması bekleniyor. 2025 ve 2026 yıllarında artış günlük ortalama 700 bin varil düzeyinde seyrederken, sonraki yıllarda önemli ölçüde yavaşlıyor. Mevcut politikalar ve piyasa eğilimleri doğrultusunda 2030 itibarıyla küçük bir talep düşüşü öngörülüyor.Bu yavaşlamada küresel ekonomik büyümenin potansiyelin altında kalmasının yanı sıra ulaşım ve elektrik üretiminde petrolden uzaklaşma eğilimi etkili oluyor. IEA, 2025’te elektrikli araç satışlarının 20 milyonu aşarak toplam otomobil satışlarının dörtte birine ulaşacağını ve bunun on yıl sonunda günlük 5,4 milyon varillik petrol talebini ortadan kaldıracağını belirtiyor.Elektrik üretiminde de benzer bir dönüşüm öngörülüyor. Özellikle Suudi Arabistan gibi ülkelerde petrolün yerini doğal gaz ve yenilenebilir enerji kaynaklarının alması, bu alandaki talebi önemli ölçüde azaltacak. IEA”ya göre, Suudi Arabistan bu dönüşümle 2030″a kadar ülke bazında en büyük petrol talebi düşüşünü yaşayacak.Bazı tesisler kapanabilirRapora göre, 2026 sonrası dönemde petrokimya sektörü, küresel talep artışının ana kaynağı olacak. Sektör, 2030 itibarıyla küresel petrol talebinin altıda birini oluşturacak. Petrokimya hammaddeleri ve biyoyakıtlar hariç tutulduğunda, yakıt amaçlı petrol talebinin 2027 gibi erken bir tarihte zirve yapabileceği değerlendiriliyor. Jet yakıtı tüketiminin ise büyümeye devam edeceği öngörülüyor.Petrokimyasalların çoğunlukla rafine edilmemiş ürünlerden elde edildiği dikkate alındığında, bu eğilimlerin rafinaj sektörünü de etkilemesi bekleniyor. 2027″de günlük 86,3 milyon varil ile zirve yapması öngörülen küresel rafine ürün talebi, 2024 seviyesinin yalnızca 710 bin varil üzerinde olacak. 2030″a kadar rafineri kapasitesinin talebi aşması nedeniyle bazı tesislerin kapanabileceği belirtiliyor.Küresel petrol üretim kapasitesinin ise Suudi Arabistan ve ABD öncülüğünde 2030″a kadar 5,1 milyon varil artışla günlük 114,7 milyon varile ulaşması bekleniyor. Bu da arz kapasitesinin talep artışını önemli ölçüde geride bırakacağı anlamına geliyor.”Enerji güvenliği söz konusu olduğunda rehavete yer yok”IEA Başkanı Fatih Birol rapora ilişkin değerlendirmesinde, “Geçtiğimiz on yıla baktığımızda, ABD kaya petrolü devrimi sayesinde küresel arz artışının yüzde 90″ını karşılarken, Çin tek başına talep artışının yüzde 60’ını üstlendi. Ancak bu dinamikler değişiyor. Temel göstergelere göre, önümüzdeki yıllarda petrol piyasalarının iyi bir şekilde arz edileceği görülüyor.” ifadelerini kullandı.Birol, son gelişmelerin petrol arz güvenliğine dair jeopolitik risklerin ne kadar ciddi olduğunu gösterdiğine dikkat çekerek, “Enerji güvenliği söz konusu olduğunda rehavete yer yok. IEA olarak üretici ve tüketici ülkelerle iş birliğimizi sürdürmeye kararlıyız.” değerlendirmesinde bulundu.
Source: Dünya Gazetesi