Sağlık Bakanı Memişoğlu’nun açıklaması, ‘Adım doğru ancak yön belirsiz’ diye değerlendirildi: HPV aşısı ücretsiz oluyor
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, HPV (insan papilloma virüsü) aşısına yönelik çalışmaların sürdüğünü ve yıl sonunda aşı programını başlatacaklarını açıkladı. Memişoğlu, “13 yaşından itibaren tüm çocuklarımıza, 15 yaş üzeri tüm vatandaşlarımıza HPV aşısını yapabilir hale geleceğiz” dedi. Cumhuriyet, aşının ücretsiz olması için mücadele eden Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği ile konuştu. Dernek avukatı Hediye Gökçe Baykal, “Önemli bir adım. Kadınların yaşam hakkını önceleyen bu süreçte, hem bireysel başvurularla hem de açılan davalarla HPV aşısının bir sağlık hakkı olarak tanınması için yoğun bir çaba yürütüldü. Bu çabanın bir parçası olmak, sağlık hizmetlerine erişimin eşitliği ve anayasayla güvence altına alınmış yaşam hakkı açısından hayati bir sorumluluktu” dedi. “Ancak açıklamanın ardından gelen bazı soru işaretlerini de kamuoyuyla açıkça paylaşmak gerekiyor” diyen Baykal, “Eğer Türkiye’ye getirilecek HPV aşısı, yalnızca 2 bileşenli, sınırlı koruyuculuk sağlayan ve sağlık otoriteleri tarafından onaylanmamış bir aşı olacaksa, bu önemli bir halk sağlığı kazanımı olmaktan uzak kalacaktır. Bunca yıl beklemiş bir ülkeye eksik içerikli, sınırlı etkili bir aşının sunulması ciddi bir sorunu doğurur” dedi. DOKUZ BİLEŞENLİ OLMALI Aşının dokuz bileşenli, HPV’nin en riskli ve en yaygın türlerine karşı etkili versiyonunun tercih edilmesi gerektiğini belirten Baykal, “Kadınlar, çocuklar ve gençler için gerçek bir koruma sağlanacaksa bu kararların toplum sağlığı öncelikli bir şekilde hayata geçirilmesi gerekiyor. Adım doğru ancak yön belirsiz görünüyor” ifadelerini kullandı.
Source: Rengin Temoçin
7 ölüm, çok sayıda vaka… KKKA alarm veriyor! ABB’den kene uyarısı
Türkiye”de son 5 ayda kene ısırması sonucu bulaşan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) nedeniyle 7 kişi hayatını kaybetti. Vaka sayılarının özellikle İç Anadolu”da artış göstermesiyle birlikte Ankara Büyükşehir Belediyesi, kent sakinlerini uyardı.Belediyenin sosyal medya hesaplarından yapılan açıklamada, sıcaklıkların yükselmesiyle birlikte Ankara genelinde kene popülasyonunda ciddi artış gözlemlendiği belirtildi. Bu durumun halk sağlığını tehdit eden KKKA gibi hastalıkların yayılma riskini artırdığı ifade edildi.Açıklamada, özellikle park, bahçe ve mesire alanlarına gidecek vatandaşların dikkatli olmaları gerektiği vurgulandı. Belediye şu uyarılarda bulundu:“Hafta sonu park, bahçe, mesire alanı gibi yeşil alanlara gidecek vatandaşlarımızın dikkatli olması, açık renkli ve uzun giysiler tercih etmesi, dönüşte kene kontrolü yapması önemle tavsiye olunur.”Uzmanlar, kene ısırmasına karşı hızlı müdahalenin hayati önem taşıdığına dikkat çekerken, herhangi bir şüpheli durumda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini hatırlatıyor.
Source: Dünya Gazetesi
Talihsiz kadının korku dolu anları! Sivilce sandı ama gerçeği fark edince hastaneye koştu
Eskişehir”de eşiyle birlikte gittiği kırsalda, sırtına kene yapışan kadın, kısa süreli panik yaşasa da hastanede yapılan işlemle kene sağlıklı bir şekilde çıkarıldı. Zehirsiz olduğu öğrenilen kene sonrası, kadına aşı yapıldı. İLK ETAPTA SİVİLCE SANDI Eskişehir”de yaşayan Fevzi Oral (56) ve eşi Serpil Oral (39), Kurban Bayramı”nda kente yakın bir noktada bulunan kırsaldaki hobi bahçelerine gitti. Tatil sonrası eve döndüklerinde Serpil Oral, sırt kısmında sivilce sandığı çıkıntıyı yakından incelerken bunun bir kene olduğunu fark etti. HEMŞİRENİN MÜDAHALESİYLE KURTULDU Keneye dokunmayan ve vakit kaybetmeden Eskişehir Devlet Hastanesi”ne giden kadın, hemşirenin kısa müdahalesiyle sırtına yapışan keneden kurtuldu. İşlemin ardından aşı olan Oral, şu anda sağlıklı bir biçimde hayatına devam ediyor. “KORKTUK, ÇÜNKÜ KENELER ZEHİRLİ OLABİLİYOR” Yapışan keneyi fark ettikten sonra paniğe kapıldıklarını ve direkt hastaneye gittiklerinden bahseden Fevzi Oral, “Bahçede yerde uzanıp yatmadık ama çiçeklerimizi sularken eşime bir kene yapışmış. Bunu sonradan fark ettik. Eskişehir Şehir Hastanesi”ne gittik. Yetkililer keneyi çıkardı ve eşime aşı yaptılar. Böylece sağlığımıza kavuştuk. Eşim keneyi eline takılınca fark etti. Önce ne olduğunu anlamadık; sivilce mi, başka bir şey mi diye düşündük. Hastaneye gidince kenenin varlığını tespit ettiler ve hemen çıkardılar. Tabii ki korktuk, çünkü keneler zehirli olabiliyor. Bu yüzden endişelenerek hastaneye gittik. Kendi başımıza müdahale etmek yerine hastaneye gitmek en doğrusuydu. Oradaki uzmanlar, bu işin erbapları. Erkek hemşire keneyi çıkardı, aşı yapıldı ve sağlığımıza kavuştuk. Keneyi elle koparmamak gerekir, çünkü kenenin bazı kısımları deri içinde kalabilir. En iyisi bir sağlık kuruluşuna gidip kenenin orada çıkarılması. Bunu herkese tavsiye ediyorum” dedi.
Source: Haberler
Ölümcül kenenin celladı! Binlercesi doğaya salındı
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nden bir açıklama yapılarak kene vakalarına karşı biyolojik mücadele yöntemleri kapsamında doğaya keklik salma faaliyetlerine devam edildiği kaydedildi.
Yapılan açıklamada şu metne yer verildi:
“Ülkemizde havaların ısınmasıyla birlikte kene vakalarında artış yaşandığı görülmektedir. Bu vakalara yönelik devletimizin ilgili kurum ve kuruluşları görev ve sorumlulukları çerçevesinde çalışmalarını etkin bir şekilde sürdürmektedir. Bu kurumlardan biri olarak Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü de kene vakalarına karşı biyolojik mücadele yöntemleri kapsamında doğaya keklik salma faaliyetlerine devam etmektedir.
“12 HAFTALIĞA KADAR BÖCEKLERLE BESLENİYOR”
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, doğaya salınan keklik ve sülünlerin, doğal dengeyi koruyarak kene popülasyonunun azaltılmasına katkı sağladığı değerlendirmesi doğrultusunda, bu türlerin üretimi ve doğaya salımı çalışmalarını kararlılıkla sürdürmektedir. Söz konusu kanatlılar, özellikle kene larva ve nimflerini bulup yiyebilmesi sebebiyle kırsal ve yarı doğal alanlara salınarak, kenelerin yoğun olduğu bölgelerde doğal temizlik sağlamaktadır. Özellikle keklikler 12 haftalığa kadar böcekgillerle (kene vb.) beslenirken, 3 aylıktan sonra beslenmeleri yoğunlukla tohumlarla devam eder.
“10 YILDA 1 MİLYON KEKLİK VE SÜLÜN DOĞAYA SALINDI”
Genel Müdürlüğümüz tarafından 2014-2024 yılları arasında 745 bin 692″si keklik ve 237 bin 200″ü sülün olmak üzere toplam 982 bin 892 adet kanatlı yaban hayvanı üretilerek doğal ortamlarına salınmıştır. 2025 yılı sonuna kadar ise 36 bin 250″si keklik 9 bini sülün olmak üzere toplam 45 bin 250 adet kanatlı yaban hayvanının üretilerek doğaya salınması hedeflenmektedir. Keklik ve sülünlerin avlanmasının önüne geçilmesi maksadıyla salım yapılan alanlar Genel Müdürlüğümüz tarafından 3 yıl süreyle ava kapatılmaktadır.
YASA DIŞI AVLANMAYA PARA CEZASI
Ayrıca doğada popülasyonu desteklerken bir yandan da kene gibi zararlılarla mücadeleye katkı sağlayan kekliklerin yasa dışı avlanması durumunda idari para cezaları düzenlenmektedir. Genel Müdürlüğümüzce avlanma miktarları dışında avlanmaktan 4 bin 736 TL, avcılık belgesi olmadan avlanmaktan ise 7 bin 147 TL idari yaptırım uygulanmaktadır.
Yine yasa dışı keklik avlanması durumunda yasak avlanma ile yaban hayatında ve ekosistemde meydana gelen tahribat ve eksilme nedeniyle tazminat bedeli de uygulanmaktadır. Söz konusu tazminat bedeli Merkez Av Komisyonu kararı kapsamında günümüz itibarıyla her bir kınalı keklik için 4 bin TL ve canlı mühre olarak kullanılan keklikler için ise 15 bin TL olarak belirlenmiştir.
Genel Müdürlüğümüz gerek keklik üreterek doğaya salınması gerekse de salım yapılan alanların ava kapatılması faaliyetleriyle kene ile biyolojik mücadele kapsamında görevini sürdürmektedir.”
Source: Mesut Şahin
Sağlık Bakanlığı HPV aşısını takvimine alıyor!
Rahim ağzı kanseri dünya çapında kadınlar arasında en sık görülen dördüncü kanser. Bu kanseri önleyen aşı ise HPV aşısı. 3 doz yapılan HPV aşısı ile rahim ağzı kanserinden korunmak mümkün. Boyun Eğmeyen İlaç Emekçileri’nin başlattığı, Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği ile Kadın Dayanışma Komiteleri’nin omuz verdiği “HPV aşısı ücretsiz olmalı” mücadelesi ilk filizini verdi.
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’nun katıldığı bir yayında verdiği mülakatta aşılamaların başlama tarihine dair kesin açıklaması, aşıların ulusal aşı takvimine alınmasını kesinleştirdi. Memişoğlu, “HPV”yi tarıyoruz. HPV aşısını, 2025 sonu itibarıyla insanlarımıza ücretsiz, özellikle 13 yaşındaki çocuklarımıza ulaştıracağız” dedi.
Bu ilk söz değil
HPV aşısıyla ilgili Sağlık Bakanlığı daha önce de söz vermişti. Eski Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, önceki yıllarda HPV aşısının ücretsiz uygulanacağını söylemişti. Bu söz tutulmadığı gibi, bütçe görüşmelerinde bu kez Türkiye’nin kendi HPV aşısını üreteceği vaat edilmişti.
Source: aktifhabercom
Fadik Sevin Atasoy”un herkesten gizlediği acı gerçek… İlk kez anlattı
2024 yılında meme kanserine yakalanan ve bu süreci gizli tutan Fadik Sevin Atiksoy, bir dergiye verdiği röportajda yaşadıklarını anlattı.
Ünlü oyuncu şunları söyledi:
“Yeniden doğmuş gibiyim. Evet, bir ateş çemberinin içinden sessiz sedasız yürüdüm. Yaşamda bazı yollar ancak tek başına yürünebilir. Orada yalnızsındır… Yaşadığım süreci, sağlığımın kaybını, acımı ve yasımı yalnız geçirmeyi tercih ettim, bu konunun bir ajitasyona dönüşmemesi için büyük bir imtina gösterdim. Bu süreci atlatıp dönüştürdükten sonra konuşabiliyorum.”
“Kendimi ifade edebilmek için metanetimi toplamaya ihtiyacım vardı” diyen Atiksoy, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dönüştüm ve karşınızdayım. Yoğun bir tedavi sürecine girmem gerektiği netlik kazanınca ilk paylaştıklarım yapımcım, Turkuvaz Ailesi ve atv kanalı oldu. Tüm idari kadro ve çalışanlar mahremiyetimi büyük bir sessizlik içinde yürütebilmem için bana destek oldular.”
“YANDIM, PİŞTİM, KÜLLERİMDEN YENİDEN DOĞDUM”
“Benim iyileşip, duygusal olarak kendimi ifade edebileceğim güne kadar bildiklerini bana bile belli etmediler. Bu müşkül durumum asla bir reyting aracına dönüştürülmedi. Kelimelerle ifade edemeyeceğim kadar onlara müteşekkirim. Ama artık bugün o gündür. Yandım, piştim, küllerimden yeniden doğdum. Canlıyım, sağlıklıyım ve eskisinden çok daha güçlüyüm”
Ünlü oyuncu “”Kardeşlerim” dizisindeki rolünüz devam ederken bu haberi aldınız ama dizi çekimlerine de aksatmadan gidiyordunuz sanırım, öyle değil mi? Bu kararı almak zor olmadı mı?” sorusu üzerine de şunları söyledi:
“Üçüncü sezonun nerede ise son bölümlerine yaklaşıyorduk, herkesten ve annemden saklayarak çalışmaya devam ettim bir süre, bu sezonu atlatır, sezon tatilinde başlarım yoğun tedaviye diye düşündüm. İşimi, sette olmayı çok seviyordum. Düzenimi değiştirmek istemiyordum. Doktor ileri lokal üçüncü derece bir kanser tümör ile bunu daha fazla devam ettiremeyeceğimi ve risklerin çok büyük olduğunu söyledi.”
“Yedi aylık yoğun bir tedavi ile tümörü ameliyat ile alınacak hale getirdik sonra ameliyat, oldum. Bitti gitti. Sapasağlam çıktım bu sürecin sonunda. Neşeyi, kahkahayı, yaşam sevincini on misline katlayan bir Fadik olarak yeniden doğdum”
Source: Haber Merkezi