Hastalık ve Durumlar Gündemi – Şifalı Besinler, Kanserle Mücadele ve Yeni Virüs Tehditleri

Karaciğeri temizleyen besinler

Günümüzde karaciğer yağlanması en yaygın sağlık sorunlarından biri… Belirti vermediği için sinsice ilerleyen bu hastalık ileri evrelerinde karaciğer kanserine, siroza ve karaciğer nakline varan ciddi sonuçlar doğurabiliyor.

Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Remzi Emiroğlu, ‘‘Karaciğerin kendini yenileyebilen tek organ ama sağlıklı beslenmeyle desteklenmesi gerekir. Çünkü birçok besin içerdiği bileşikler sayesinde karaciğer enzimlerini iyileştirir, yağ birikimine karşı karaciğeri korur, iltihabı azaltmaya yardımcı olur’’ dedi ve karaciğeri temizleyen besinleri açıkladı.

Tüm vücudu hasta ediyor

Karaciğer yağlanması genellikle belirti vermez ancak metabolik sendrom ile birlikte olduğunda, buna bağlı şikayetler ortaya çıkabilir.

Bu sendrom, tansiyon yüksekliği, kan yağlarının yükselmesi, şeker metabolizmasının bozulması ve yüzde 90 oranında şişmanlıkla ilişkilidir.

Halsizlik, çabuk yorulma ve fiziksel aktivitede azalma gibi belirtiler görülebilir.

Kansere de karaciğer yetmezliğine de yol açabiliyor. Hareketsiz yaşam tarzı, hazır gıda tüketiminin artması, gıdalara eklenen antibiyotik ve hormonlar ile alkol tüketiminin artması gibi faktörlerle sağlık problemleri pik yaptı. Bunların en başında kanser ve karaciğer yağlanması geliyor.

Yakın geçmişte karaciğer nakline giden yol, erişkin hastalarda Hepatit B ve C gibi viral hastalıklardan geçerken günümüzde en sık sebep karaciğer yağlanmasıdır. Karaciğer yağlanması, iltihaplanmaya ve bu vakaların yüzde 30’unda siroza neden olarak günümüzde en sık karaciğer nakli gerektiren hastalık haline gelmiştir. Bazen siroza dönüşmeden kansere de yol açabilir. Oysa, genellikle önlenebilir bir hastalıktır.

Bir an önce önlem alınmalı

Sağlıklı bir yaşam için Ata tohumlarımızı korumak, daha temiz sulama sistemlerine sahip olmak, hayvansal ürünlerdeki ilaç ve hormonların yasaklanması ve Çin tuzu ve nişasta bazlı şekerlerin sınırlandırılması gerekir. Aksi takdirde karaciğer yağlanması ülkemizde de Amerika gibi ülkelerde olduğu gibi yüzde 50’lerin üzerine çıkabilir.

DOĞAL DETOKS

Karaciğer yağlanmasının tedavisinde ilk adım kilo vermek ve alkolü bırakmaktır. Diyetle ve bu diyette yer verilmesi gereken bazı besinlerle karaciğer yağlanmasının önüne geçilmesi ya da tedavisi mümkün… İşte tedaviye destek sağlayan o besinler:

FINDIK, YER FISTIĞI, AY ÇEKİRDEĞİ: Dozunda tüketilen fındık, yer fıstığı, badem ve özellikle ay çekirdeği hem karaciğerdeki iltihaplanmayı baskılar hem de antioksidan özellikleri ile kendinizi daha dinç ve sağlıklı hissetmenizi sağlar.

Özellikle yer fıstığı, karaciğer sağlığı açısından çok faydalı bir bileşen olan kolin içeriği yüksek bir besindir.Aynı zamanda antioksidan bileşenler, E vitamini yönünden zengin olduğu için karaciğeri kansere ve enfeksiyonlara karşı korur, normal işlevlerini destekler.

CEVİZ, AVOKADO ZEYTİNYAĞI: Ceviz, avokado ve soğuk sıkım zeytinyağı da karaciğeri temizleyen gıdalardır. Temizleyici etkileri içerdikleri amino asit ve L-arginin sayesindedir.KAHVE: Kahve karaciğer iltihabının iyileştirilmesi ve hepatitlere bağlı karaciğer hasarlarının önlenmesi üzerinde etkilidir. Vücutta yağ yakımını hızlandıran kahve, karaciğer yağlanmasını önlemeye de yardımcı olur. Bu bilimsel araştırmalarla da ispatlanmıştır. Özetle kahve, tüketiminde aşırıya kaçılmadığı takdirde (günde en fazla 2 fincan) karaciğer dostu besinler arasında sayılabilir.

SARIMSAK: Antioksidan ve antiinflamatuar etkilere sahip olması nedeniyle sarımsak karaciğer iltihabını önler. Karaciğerin hasar görmesini engeller. Çiğ tüketilmesi tavsiye edilir.

ENGİNAR-TURPGİLLER: Enginarın karaciğer dostu olduğu bilinir. Ancak lahana, karalahana, karnabahar, tere, brokoli ve Brüksel lahanası da karaciğeri temizleyen sebzeler arasında yer alır.

GREYFURT: Greyfurtta doğal olarak bulunan naringin ve naringenin adlı bileşenler karaciğer sağlığının korunması, karaciğer fonksiyonlarının geliştirilmesi gibi konularda önemli etkilere sahiptir.

Aynı zamanda antioksidan özellik taşıyan bu maddeler hücrelerin kanserleşmeye karşı korunması konusunda da etkilidir. Ayrıca elma, armut, kivi gibi meyveler de karaciğerde iltihabı ve yağlanmayı azaltır.

ZERDEÇAL-ZENCEFİL: Bu iki baharat da vücutta güçlü antioksidan ve iltihap giderici etkilere sahip olan allisin, allinin, ajoen gibi karaciğeri destekleyici maddeler açısından güçlü kaynaklardır.

Bol su için ve yürüyün

Başta böbrekler olmak üzere birçok organ için çok önemli olan bol su tüketimi karaciğer sağlığı için de faydalıdır. Gün içinde susamayı beklemeden su içilmesinde yarar vardır. Buna ek olarak alkol ve sigara kullanımından kaçınılmalı, bilinçsiz olarak ilaç ve besin takviyesi kullanılmamalı, her gün düzenli yürüyüş yapılmalı. Sağlık kontrolleri de ihmal edilmemeli.

Source: Nazan Doğaner Halici


Harvard uzmanları tek bir mucizevi meyveye işaret etti: Kanserle savaşıyor

Besin değerleri ve sağlık yaraları ile gündelik hayatta sıklıkla tükettiğimiz meyveler sağlıklı beslenmenin de anahtarıdır. Çoğu kişi tarafından bilinen “Günde bir elma doktoru uzak tutar” sözü sağlıklı beslenmenin önemini vurgularken, uzmanlar bir meyve seçtiler ki bu meyve iyileştirici özellikleri ile oldukça dikkat çekiyor.

Tıp bilimcisi ve Harvard mezunu olan Dr. William W Li, MD, resmi web sitesinde kivi meyvesinin sağlık üzerindeki olağanüstü faydalarına değindi. Dr. Li”ye göre kivi, sindirim sistemimize önemli yararlar sağlarken, mikrobiyomumuzu iyileştiriyor ve glikoz ile lipid metabolizmasında olumlu etkiler yaratıyor.

KİVİ, DNA”NIZI NASIL KORUR?

Dr. Li, kivi meyvesinin DNA onarımındaki rolüne değinirken, bu özelliğin kanser gibi hastalıklarla mücadelede yardımcı olabileceğini belirtti. Kivi, yüksek miktarda C vitamini, klorojenik asit ve kinik asit içeriyor, bu da antioksidan özellikleri ile DNA”ya zarar veren serbest radikalleri nötralize etmesini sağlıyor.

İskoçya’daki Rowett Araştırma Enstitüsü”nde yapılan bir araştırma, kivi tüketiminin DNA hasarını azaltma kapasitesini inceledi. Araştırmaya katılan gönüllülere günlük bir, iki ya da üç kivi verildi. Sonuçlar, kivi tüketiminin DNA hasarını yüzde 60 oranında azalttığını gösterdi. Üç kivi tüketenlerin ise DNA onarımında yüzde 66″lık bir artış yaşadığı belirlendi.

DNA HASARI NEDİR VE NEDEN ZARARLIDIR?

DNA hasarı, çevresel etkenler ve serbest radikaller tarafından tetiklenebilir ve bu hasar hücrelerin sağlıklı bir şekilde bölünmesini engeller zaman içerisinde de kanser gibi hastalıkların gelişmesine yol açabilir. Örneğin, aşırı UV ışınları, cilt hücrelerinde DNA hasarına neden olabilir ve bu da cilt kanserine yol açabilir. Kivi, serbest radikalleri nötralize ederek bu tür hasarları önlemeye yardımcı olabilir.

Source: Derleyen: Özge Sivas


Saatler içinde 50″den fazla insan öldü: Yeni gizemli virüsün kaynağı yine yarasa

Dünya Sağlık Örgütü”nün (DSÖ) duyurduğuna göre Kongo Demokratik Cumhuriyeti”nin kuzeybatısında 50″den fazla kişi, bilinmeyen bir hastalık nedeniyle hayatını kaybetti. Hastalığın semptomlarının ortaya çıkışıyla ölüm arasındaki sürenin son derece kısa olduğu belirtildi.

Salgının 21 Ocak”ta başladığı ve DSÖ verilerine göre şu ana kadar 419 vaka kaydedildiği belirtildi. Bunlardan 53″ünün ölümle sonuçlandığı ve hastalığın ölüm oranının yüzde 12.49 olduğu saptandı ki bu oran Covid-19″da yüzde 3.14″tü…

YARASALARDAN GEÇMİŞ OLABİLECEĞİ DÜŞÜNÜLÜYOR

Covid-19″da olduğu gibi bu hastalığın da yarasalardan insana geçtiği düşünülüyor. DSÖ”nün Afrika ofisine göre ilk vakalar Boloko kasabasında görüldü. Çocuğun yarasa eti yedikten sonra 48 saat içinde kanamalı ateş semptomlarıyla hayatını kaybettiği bildirildi.

Başlangıçta Ebola veya Marburg gibi bilinen kanamalı ateş hastalıklarından biri olduğu sanılsa da yapılan testler bu hastalıkların negatif çıktığını gösterdi. Bazı vakalarda sıtma da tespit edildi. Özellikle vahşi hayvanlardan insanlara geçen hastalıklarla ilgili endişeler artarken, vahşi hayvan tüketiminin bu tür hastalıkların yayılmasında etkili olabileceği belirtiliyor.

Source: Sonuç Sürmeli


Haftalardır yoğun bakımda olan Edip Akbayram”ın kızı: Kahroluyorum

Evinde rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan ve iç kanama geçirdiği anlaşılan müzik dünyasının usta ismi Edip Akbayram (75), Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi”nde 10 Ocak ve 13 Ocak”ta ameliyat olmuştu.

Akbayram”ın kızı Türkü Akbayram son yaptığı açıklamada “Henüz yoğun bakımdan çıkmadı. İkinci operasyon başarılı geçti. Entübe süreci devam edecek. Bir tık daha iyi. Biraz daha olumlu şu an her şey. Çok emin ellerde” ifadelerini kullanmıştı.

“SENİ GÖREMEDİĞİM İÇİN KAHROLUYORUM”

Tedavisi yoğun bakımda devam eden usta sanatçının kızından yeni paylaşım geldi.

Instagram hesabından babasıyla fotoğrafını paylaşan Türkü Akbayram, şu ifadeleri kullandı:

“Her gün oturduğumuz yerlerden geçemiyorum, seni gördüğüm halde aceleden sana sadece el sallayıp sarılmadan geçip gittiğim için, kar yağdığında beni arayıp camdan bak aşkım diyemediğin için, her gün arayıp minik aşkım bugün geliyor mu diye soramadığın için, hadi kahveye gel diye beni çağırmadığın için, dünyanın en şefkatli elleriyle saçımı okşayamadığın için ve şu sıcacık gülüşünü göremediğim için kahroluyorum.Seni çok özledim baba. Hepimiz seni bekliyoruz, hasretle bekliyoruz, umutla bekliyoruz. Bekliyorum.”

Source: Haber Merkezi