Komşuda OHAL: İçme suyunda uranyum tespit edildi
Yunan Devlet Televizyonu ERT”in haberine göre, Sivil Koruma Genel Sekreteri tarafından Serres, Lefkonas ve Kristos yerleşim birimleri için alınan olağanüstü hal kararı, suda tespit edilen uranyum sorunu ile mücadelede kolaylık sağlamayı amaçlıyor.OHAL 26 HAZİRAN”A KADAR SÜRECEKSerres Belediye Başkanı Varvara Bitlianga”nın talebi üzerine alınan olağanüstü hal kararı 26 Haziran”a kadar sürecek.Bu karar ilgili belediye ve kurumlara, olağanüstü hallerde kullanılabilecek finansal araçlara ulaşım ile sorunun çözümüne yönelik süreci hızlandırarak vatandaşa destek imkanı sağlanacak.Serres”te geçen hafta yapılan denetimlerde, içme suyunda tehlikeli seviyede uranyum tespit edilmiş, beş yerleşim bölgesinde suyun içilmesi ve yemek pişirme amacıyla kullanılması yasaklanmıştı.
Source: Muhammet Binici
BM: Bu bir soykırım
Terör devleti İsrail, dünyanın gözü önünde bütün insan haklarını ve hukuku hiçe sayarak 20 aydır Gazze Şeridi”nde soykırıma devam ediyor. İsrail”in 7 Ekim 2023″ten beri Gazze Şeridi”ne düzenlediği saldırılarda ve aç bırakma politikası nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı son 24 saatte 79 artarak, 54 bin 56″ya yükseldi. Birleşmiş Milletler”in (BM) Gıda Hakkı Özel Raportörü Michael Fakhri, İsrail ablukası altındaki Gazze”de aç bırakma kampanyasının en korkunç aşamasının yaşandığını belirterek “Herkes bunun bir soykırım olduğunu, açlık olduğunu, insanlığa karşı suç olduğunu, savaş suçu olduğunu ve insan haklarının ağır ihlalleri olduğunu biliyor” dedi. “AMAÇ TAMAMEN İŞGAL VE İLHAK” Son 19 ayda tanık olduklarının İsrail”in planının açık olduğuna işaret ettiğini söyleyen Fakhri, “İsrail”in planı her zaman maksimum hasar, zarar ve ölüm oranına neden olmak oldu. Onların asıl amacı, Gazze”yi tamamen işgal ve ilhak etmek. İsrail, niyetini en başından bu yana az çok ilan etti. Durumun sürekli kötüleştiğini ve İsrail tarafından somut ve sürekli bir şiddet artışı gördük” diye konuştu. İsrail”in açlığı bir silah olarak kullanma niyetini duyurduğunu hatırlamanın önemine işaret eden Fakhri, bu niyetin 9 Ekim 2023″te duyurulduğunu hatırlattı. AİLELERİ YOK EDİP HAYALLERİ YIKTILAR gazzeli 6 yaşındaki kız çocuğu Hanin el-Vadiye, İsrai”in önceki gün Fehmi el-Cercavi Okulu”na düzenlediği saldırıda ailesini kaybetti. 36 kişinin öldüğü saldırıda aileden sadece Hanin yaralı olarak kurtulabildi. Yanmış yüzüyle hastanede tedavi gören Hanin “Ateş çok büyüktü. Battaniyenin altından çıktım ve annem ile babamı aramaya başladım ama bulamadım. Sonra annemin sesini duydum. Anne anne diye bağırarak dışarı koştum” diyerek yaşadığı dehşeti anlattı. Hanin, yapayalnız kalmış olmanın ağırlığıyla baş başa kaldı. İsrail ordusu, binlerce “yuvayı” dağıtırken, yeni “yuvaların” kurulmasına da izin vermiyor. Gazzeli Melek Muhammed Ebu el-Amreyn, İsrail”in düzenlediği saldırıda, “bir gün sonra” dünyaevine gireceği nişanlısını kaybetmenin acısını yaşıyor. “YARDIM VAKFI” MASKESİYLE GÖÇE ZORLUYOR Mart ayının başından bu yana Gazze Şeridi”ne insani yardımları engelleyen İsrail”in, “Gazze”ye İnsani Yardım Vakfı” adlı kuruluş yoluyla Filistinlileri bölgeden göçe zorlamayı planladığı belirtiliyor. Birleşmiş Milletler Yakın Doğu”daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ve Gazze”deki Filistin hükümetinin yanı sıra ABD ve İsrail basınından kaynaklar, söz konusu vakfın, Tel Aviv yönetiminin amaçları doğrultusunda çalıştığını ifade ediyor. HAMAS”TAN “KÜRESEL EYLEM” ÇAĞRISI Hamas, Gazze”ye yönelik 600 gündür devam eden soykırımın durdurulması amacıyla İsrail”e baskı için, 30 Mayıs – 1 Haziran tarihleri arasında “küresel eylem” yapılması çağrısında bulundu.
Source: Sabah
İsrail”in yardım merkezine düzenlediği saldırıda 3 Filistinli öldü, 46 kişi yaralandı
Hükümetin medya ofisinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun, Refah”taki yardım dağıtım merkezine sivillerin toplandığı sırada saldırı düzenlediği belirtildi.
Saldırıda 3 Filistinlinin öldüğü, 46 kişinin yaralandığı aktarılan açıklamada, 7 kişinin ise halen kayıp olduğu kaydedildi.
Yardım dağıtımı yapılan bölgeler ve çevresinde konuşlanmış İsrail işgal güçlerinin, yardım almaya davet edilen ve acil yiyecek ihtiyacı nedeniyle bu bölgelere giden aç sivillere gerçek mermilerle ateş açtığı ifade edilen açıklamada, İsrail”in bu suçu tekrarlayarak daha fazla kişinin “şehit olması, yaralanması ve kayıp olmasından” endişe edildiği aktarıldı.
Refah”ta yaşananların, “kuşatma ve açlıktan bitkin düşen sivillere karşı soğukkanlılıkla işlenmiş bir katliam ve savaş suçu” olarak nitelendirildiği dile getirilen açıklamada, bunun Netanyahu ve bazı bakanlarının da kabul ettiği açık bir soykırım ve zorla yerinden etme planının parçası olduğuna işaret edildi.
Açıklamada, İsrail”in yardım dağıtma planının, saha raporları, İsrail tanıklıkları ve onlarca uluslararası uzmanın belirttiği gibi başarısız olduğu kaydedilen açıklamada, binlerce aç insanın ölümcül açlığın baskısı altında buralara akın etmesiyle bu merkezlerin çökmesi üzerine trajik sahnelerin ortaya çıktığı daha sonra İsrail güçlerinin ateşle müdahalesinin vahşi katliamla sonuçlandığı bildirildi.
Yaşananların, İsrail”in sistematik bir kuşatma, aç bırakma, bombalama ve yıkım politikasıyla kasıtlı olarak yarattığı insani durumu yönetmedeki başarısızlığının kesin kanıtı olduğu vurgulanan açıklamada, bunun uluslararası hukuka göre tam teşekküllü bir soykırım suçunun devamı niteliğinde olduğunun altı çizildi.
Refah”ta açlıktan ölen sivillere yönelik katliamdan ve Gazze”deki gıda çöküşünden yasal ve insani açıdan tamamen İsrail”in sorumlu tutulduğu belirtilen açıklamada, İsrail”in yardımları bir savaş silahı ve siyasi şantaj aracı olarak kullanması, yardım malzemelerinin resmi sınır kapılarından ve tarafsız uluslararası ve BM örgütleri aracılığıyla geçişini sistematik olarak engellemesi kınandı.
BM ve BM Güvenlik Konseyi”ne sorumluluklarını üstlenerek katliamları durdurmak, sınır kapılarını kısıtlama olmaksızın derhal açmak ve insani yardım kuruluşlarının İsrail”in müdahalesi olmadan tam özgür bir şekilde faaliyet gösterebilmelerini sağlamak için acil ve etkili adımlar atmaları çağrısı yapılan açıklamada, açlık ve soykırım suçlarını belgelemek ve İsrailli yöneticileri savaş suçları ve insanlığa karşı işlediği suçlar nedeniyle uluslararası adalete teslim etmek için bağımsız uluslararası soruşturma komitelerinin gönderilmesi talep edildi.
Ofisin açıklamasında, Arap ve İslam ülkeleri ile dünyadaki özgür uluslardan derhal müdahale etmeleri ve kuşatmayı kırmak, İsrail”in kanlı savaşında yiyeceği silah olarak kullanmasını önlemek için bağımsız ve güvenli yardım yollarını harekete geçirmeleri istendi.
İsrail gözetiminde “tampon bölgeler” veya “insani koridorlar” oluşturulmasını öngören her türlü projenin tamamen reddedildiği belirtilen açıklamada, bunların “tecrit ve imhayı amaçlayan apartheid gettolarının güncellenmiş bir versiyonu olduğu, yardım veya koruma amaçlı olmadığı” dile getirildi.
İsrailli yedek subaylar, Gazze”deki soykırım savaşının derhal durdurulması çağrısı yaptı
Haaretz gazetesinin haberine göre, İsrailli yedek subaylar, Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir”e mektup gönderdi.
Mektupta, “Biz, İsrail ordusundaki subaylar, eski komutanlar ve yedek subaylar, hükümetin ve Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir”in Gazze”deki siyasi savaşı derhal sonlandırmasını ve kaçırılanların (esirlerin) gecikmeden geri dönmesi için çalışmasını talep ediyoruz.” ifadesine yer verildi.
Savaşın İsrail”in güvenliğine hizmet etmediği bu nedenle artık ahlaki bir savaş olmadığı vurgulanan mektupta, savaşın devam etmesinin İsrail halkının ezici çoğunluğunun iradesine aykırı olduğu ve esirlerin, İsrail askerlerinin, masum sivillerin öldürülmesine ve savaş suçlarının işlenmesine yol açabileceği belirtildi.
Yedek subayların mektubunda, “Bu, Gazze”yi işgal etmeye hazırlanan ve İsrail toplumu içindeki küçük bir azınlığın mesihçi vizyonunu hayata geçirmeyi amaçlayan bir savaştır.” değerlendirmesinde bulunuldu.
İsrail muhalefeti ve esir aileleri, Netanyahu”yu, hükümetin içindeki aşırı sağcı kesimin istekleri doğrultusunda hareket ederek, özellikle iktidardaki konumu başta olmak üzere kişisel siyasi çıkarlarını korumak amacıyla savaşı sürdürmekle suçluyor.
Netanyahu, aç bıraktıkları Filistinliler”e yönelik insanlık dışı görüntüleri geçiştirmeye çalıştı
Yedioth Ahronoth gazetesinin haberine göre, Netanyahu, İsrail Dışişleri Bakanlığı tarafından Batı Kudüs”te düzenlenen Uluslararası Antisemitizmle Mücadele Konferansı”nda konuştu.
Başbakan Netanyahu, konferansta, BM ve uluslararası yardım kuruluşlarının fotoğraf, video görüntüleri ve raporlarını görmezden gelerek Gazze”de açlık politikası uygulamadıklarını iddia etti.
Yardım dağıtımı sırasında yaşananları “geçici bir kontrol kaybı” olarak nitelendiren Netanyahu, aç bıraktıkları Filistinliler”e yönelik dün basına yansıyan insanlık dışı görüntüleri geçiştirmeye çalıştı.
Netanyahu, Hamas”ın yardım paketlerini çalmaya çalıştığını da iddia etti.
Muhalefetteki İsrail Evimiz (Yisrael Beiteinu) Partisi”nin lideri Avigdor Lieberman ise sosyal paylaşım platformu X”e yaptığı açıklamada, Gazze”deki insani yardım dağıtım merkezinde yaşanan kaosun, “başarısız hükümetin doğrudan sonucu” olduğunu dile getirdi.
Gazze İnsani Yardım Vakfı, dün yaptığı açıklamada, Gazze sakinlerinin yardım dağıtım noktasına ulaşmada saatlerce gecikmelerle karşılaştığını iddia ederek, bunun Hamas”ın kurduğu engeller nedeniyle yaşandığını ve ekibin düzenli ve planlı bir şekilde geri çekilerek, küçük bir grubun yardım almasına olanak sağladığını ileri sürmüştü.
Ancak Gazze”deki hükümetin medya ofisinin Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, “Vakfın açıklamalarında yer alan asılsız iddialar karşısında derin şaşkınlığımızı ifade ediyoruz.” denildi.
İddiaların, “Filistinli direniş gruplarının sözde güvenli dağıtım alanlarına erişimi engellediği suçlamasıyla ilgili” olduğu aktarılan açıklamada, “Direnişin engeller oluşturarak vatandaşların yardıma erişimini engellediği iddiası, gerçeklikle hiçbir ilgisi olmayan tamamen uydurmadır ve insani tarafsızlık iddiasında bulunan bir kurumun söyleminde tehlikeli bir sapma teşkil etmektedir.” ifadesine yer verildi.
Medya ofisinin açıklamasında, saha raporları ve bizzat İsrail medyasının da belgelediği gerçeğin yardım dağıtım sürecinde yaşanan gecikme ve çöküşün gerçek nedeninin trajik kaos olduğu vurgulandı.
Kaosun, İsrail yönetimine bağlı aynı şirketin tampon bölgeleri kötü yönetmesi ve bunun sonucunda kuşatma ve açlık baskısı altında hayatta kalma mücadelesi veren binlerce aç insanın akınına uğraması nedeniyle yaşandığı kaydedilen açıklamada, devam eden soykırımı örtbas etmekten, ahlaki ve yasal olarak Gazze İnsani Yardım Vakfı ve İsrail sorumlu tutuldu.
Eleştirilerin hedefinde
Bu yılın şubat ayında İsviçre”nin Cenevre kentinde “kar amacı gütmeyen bir sivil toplum örgütü” olarak kurulduğu söylenen “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nın arkasında ABD ve İsrail basınında yer alan haberlere göre Tel Aviv ve Washington yönetimleri bulunuyor.
Birleşmiş Milletler Yakın Doğu”daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ve Gazze”deki Filistin hükümeti bu vakfın Tel Aviv yönetiminin amaçları doğrultusunda çalıştığını ifade ediyor.
Uluslararası basında çıkan haberlere göre, bu vakıf sayesinde Gazze”ye yardımlar konusunda BM ve diğer bağımsız yardım kuruluşlarının saf dışı edilmesi amaçlanıyor.
İsviçre”nin Cenevre şehrinde kurulan vakıf, ABD tarafından “bağımsız” olarak değerlendirilmesine rağmen, kuruluşun İcra Direktörü Jake Wood, açılış töreninden bir gün önce istifa ettiğini duyurmuştu.
Wood, yardım planını hayata geçirmenin “insani ilkelerle bağdaşmadığını” ve “tarafsızlık, insanlık ve bağımsızlık gibi temel prensiplerden taviz verilemeyeceğini” ifade etmişti.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
Gazze”de insanlık dışı görüntüler! Netanyahu cevap veremedi
Yedioth Ahronoth gazetesinin haberine göre, Netanyahu, İsrail Dışişleri Bakanlığı tarafından Batı Kudüs”te düzenlenen Uluslararası Antisemitizmle Mücadele Konferansı”nda konuştu.Başbakan Netanyahu, konferansta, BM ve uluslararası yardım kuruluşlarının fotoğraf, video görüntüleri ve raporlarını görmezden gelerek Gazze”de açlık politikası uygulamadıklarını iddia etti.Yardım dağıtımı sırasında yaşananları “geçici bir kontrol kaybı” olarak nitelendiren Netanyahu, aç bıraktıkları Filistinliler”e yönelik dün basına yansıyan insanlık dışı görüntüleri geçiştirmeye çalıştı.Netanyahu, Hamas”ın yardım paketlerini çalmaya çalıştığını da iddia etti.Muhalefetteki İsrail Evimiz (Yisrael Beiteinu) Partisi”nin lideri Avigdor Lieberman ise sosyal paylaşım platformu X”e yaptığı açıklamada, Gazze”deki insani yardım dağıtım merkezinde yaşanan kaosun, “başarısız hükümetin doğrudan sonucu” olduğunu dile getirdi.Gazze İnsani Yardım Vakfı, dün yaptığı açıklamada, Gazze sakinlerinin yardım dağıtım noktasına ulaşmada saatlerce gecikmelerle karşılaştığını iddia ederek, bunun Hamas”ın kurduğu engeller nedeniyle yaşandığını ve ekibin düzenli ve planlı bir şekilde geri çekilerek, küçük bir grubun yardım almasına olanak sağladığını ileri sürmüştü.Ancak Gazze”deki hükümetin medya ofisinin Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, “Vakfın açıklamalarında yer alan asılsız iddialar karşısında derin şaşkınlığımızı ifade ediyoruz.” denildi.İddiaların, “Filistinli direniş gruplarının sözde güvenli dağıtım alanlarına erişimi engellediği suçlamasıyla ilgili” olduğu aktarılan açıklamada, “Direnişin engeller oluşturarak vatandaşların yardıma erişimini engellediği iddiası, gerçeklikle hiçbir ilgisi olmayan tamamen uydurmadır ve insani tarafsızlık iddiasında bulunan bir kurumun söyleminde tehlikeli bir sapma teşkil etmektedir.” ifadesine yer verildi.Medya ofisinin açıklamasında, saha raporları ve bizzat İsrail medyasının da belgelediği gerçeğin yardım dağıtım sürecinde yaşanan gecikme ve çöküşün gerçek nedeninin trajik kaos olduğu vurgulandı.Kaosun, İsrail yönetimine bağlı aynı şirketin tampon bölgeleri kötü yönetmesi ve bunun sonucunda kuşatma ve açlık baskısı altında hayatta kalma mücadelesi veren binlerce aç insanın akınına uğraması nedeniyle yaşandığı kaydedilen açıklamada, devam eden soykırımı örtbas etmekten, ahlaki ve yasal olarak Gazze İnsani Yardım Vakfı ve İsrail sorumlu tutuldu.İsrail yönetiminin desteklediği ve dün faaliyetlerine başladığı duyurulan Gazze Şeridi”nin güneyindeki “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nın kontrolündeki dağıtım noktasında ABD”li görevlilerin, yardım almak için alana giren binlerce Filistinliyi dağıtmak için havaya ateş açtığı bildirilmişti.Yerel basında yer alan haberde, binlerce Filistinlinin yardım almak için Gazze”nin güneyindeki Refah”ta kurulan dağıtım merkezine akın ettiği belirtilmişti.İsrail”in yardım girişlerini engellemesi nedeniyle açlıkla mücadele eden binlerce Filistinlinin engelleri aşarak topluca dağıtım noktasına girdiği ifade edilmişti.Binlerce Filistinlinin alana girmesi sonrası ABD”li çalışanların yardım dağıtım noktasında kontrolü kaybettiği aktarılmıştı.ABD”li görevlilerin bir koli yardım almak için kilometrelerce yol yürüyen Filistinlileri dağıtmak amacıyla havaya ateş açtığı kaydedilmişti.İsrail ordusu gözetiminde olan ve ABD”li özel şirketlerin yürüttüğü “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nın dün bölgede 2 noktada faaliyetlerine başladığı duyurulmuştu.- ELEŞTİRİLERİN HEDEFİNDEBu yılın şubat ayında İsviçre”nin Cenevre kentinde “kar amacı gütmeyen bir sivil toplum örgütü” olarak kurulduğu söylenen “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nın arkasında ABD ve İsrail basınında yer alan haberlere göre Tel Aviv ve Washington yönetimleri bulunuyor.Birleşmiş Milletler Yakın Doğu”daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ve Gazze”deki Filistin hükümeti bu vakfın Tel Aviv yönetiminin amaçları doğrultusunda çalıştığını ifade ediyor.Uluslararası basında çıkan haberlere göre, bu vakıf sayesinde Gazze”ye yardımlar konusunda BM ve diğer bağımsız yardım kuruluşlarının saf dışı edilmesi amaçlanıyor.İsviçre”nin Cenevre şehrinde kurulan vakıf, ABD tarafından “bağımsız” olarak değerlendirilmesine rağmen, kuruluşun İcra Direktörü Jake Wood, açılış töreninden bir gün önce istifa ettiğini duyurmuştu.Wood, yardım planını hayata geçirmenin “insani ilkelerle bağdaşmadığını” ve “tarafsızlık, insanlık ve bağımsızlık gibi temel prensiplerden taviz verilemeyeceğini” ifade etmişti.06.46 Gazze”deki hükümet, İsrail ordusunun Gazze Şeridi”nin güneyindeki Refah kentinde yer alan bir yardım dağıtım merkezine düzenlediği saldırıda 3 Filistinlinin hayatını kaybettiğini, 46 kişinin ise yaralandığını bildirdi.05.01 İsrailli 1200 yedek subay, Tel Aviv yönetiminin Gazze Şeridi”ne yönelik sürdürdüğü soykırım savaşının derhal durdurulması çağrısında bulundu.04.09 İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD ve İsrail destekli “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nın Gazze Şeridi”nde insani yardım dağıtımındaki başarısızlığını “geçici bir kontrol kaybı” olarak nitelendirerek, aç bıraktıkları Filistinlilere yönelik dün basına yansıyan insanlık dışı görüntüleri geçiştirmeye çalıştı.03.15 İsrail”in Dakar Büyükelçisi Yuval Waks, bir konferans için davet edildiği Cheikh Anta Diop Üniversitesinde (UCAD) öğrenciler tarafından yuhalandı.02.23 Gazze”deki aşiretler, Gazze Şeridi”nde İsrail-ABD yardım dağıtım mekanizmasının başarısızlığa uğramasının uluslararası insani yardım kuruluşlarının dışlanması ve yerlerine güvenlik şirketlerinin getirilmesinden kaynaklandığını bildirdi.00.48 Filistin Kızılayı, Dünya Sağlık Örgütü işbirliğiyle, Gazze Şeridi”nin kuzeyinde İsrail”in yoğun bombardımanına maruz kalan El-Avde ve Endonezya hastanelerinden 7 yaralı, 54 sağlık personeli ve refakatçinin tahliye edildiğini duyurdu.00.30 Birleşmiş Milletler (BM) Konut Hakkı Özel Raportörü Balakrishnan Rajagopal, Gazze”de insani yardımın dağıtılış şeklini “sadistçe” şeklinde nitelendirerek eleştirdi.00.15 Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, İsrail”in bombardıman ve tahliyelere devam ettiği Gazze”de bulunan yardım noktalarındaki durumun “yürek parçalayıcı olduğunu” belirtti.00.00 İsrail yönetiminin desteklediği “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nın kontrolündeki dağıtım noktasından gelen görüntüler, sosyal medya kullanıcıları tarafından Nazi toplama kamplarında çekilen sembol bir fotoğrafa benzetildi.- ATEŞKESİ BOZAN İSRAİL ORDUSU, GAZZE”YE ŞİDDETLİ SALDIRILARI YENİDEN BAŞLATTIİsrail ordusu, Gazze Şeridi”nde 19 Ocak”ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı.İsrail ordusunun saldırıları yeniden başlatmasından itibaren çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuk olmak üzere 3 bin 193 Filistinli hayatını kaybetti, 8 bin 993 kişi yaralandı.İsrail”in Gazze Şeridi”ne 7 Ekim 2023″ten bu yana düzenlediği saldırılarda ise yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 53 bin 339″a, yaralıların sayısı da 121 bin 34″e yükseldi.Ateşkesi bozan İsrail, yeni ateşkes tekliflerini reddettiği gerekçesiyle Hamas”a karşı “gittikçe artan askeri güçle” hareket edeceğini duyurdu.Hamas ise “İsrail”in verdiği sözlere uymadığını ve ateşkese arabulucu ülkelerin gözü önünde sorumluluklarını yerine getirmeyerek Gazze Şeridi”nde Filistin halkına karşı soykırımı yeniden başlattığını” açıkladı.
Source: Www.star.com.tr
Dünyanın konuştuğu görüntü! Yardım için geldiler, canlarından oldular! Fotoğraflar Nazi kamplarına benzetildi…
Gazze”deki hükümet, İsrail ordusunun Gazze Şeridi”nin güneyindeki Refah kentinde yer alan bir yardım dağıtım merkezine düzenlediği saldırıda 3 Filistinlinin hayatını kaybettiğini, 46 kişinin ise yaralandığını bildirdi.
Hükümetin medya ofisinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun, Refah”taki yardım dağıtım merkezine sivillerin toplandığı sırada saldırı düzenlediği belirtildi.
Saldırıda 3 Filistinlinin öldüğü, 46 kişinin yaralandığı aktarılan açıklamada, 7 kişinin ise halen kayıp olduğu kaydedildi.
Yardım dağıtımı yapılan bölgeler ve çevresinde konuşlanmış İsrail işgal güçlerinin, yardım almaya davet edilen ve acil yiyecek ihtiyacı nedeniyle bu bölgelere giden aç sivillere gerçek mermilerle ateş açtığı ifade edilen açıklamada, İsrail”in bu suçu tekrarlayarak daha fazla kişinin “şehit olması, yaralanması ve kayıp olmasından” endişe edildiği aktarıldı.
Refah”ta yaşananların, “kuşatma ve açlıktan bitkin düşen sivillere karşı soğukkanlılıkla işlenmiş bir katliam ve savaş suçu” olarak nitelendirildiği dile getirilen açıklamada, bunun Netanyahu ve bazı bakanlarının da kabul ettiği açık bir soykırım ve zorla yerinden etme planının parçası olduğuna işaret edildi.
Açıklamada, İsrail”in yardım dağıtma planının, saha raporları, İsrail tanıklıkları ve onlarca uluslararası uzmanın belirttiği gibi başarısız olduğu kaydedilen açıklamada, binlerce aç insanın ölümcül açlığın baskısı altında buralara akın etmesiyle bu merkezlerin çökmesi üzerine trajik sahnelerin ortaya çıktığı daha sonra İsrail güçlerinin ateşle müdahalesinin vahşi katliamla sonuçlandığı bildirildi.
Yaşananların, İsrail”in sistematik bir kuşatma, aç bırakma, bombalama ve yıkım politikasıyla kasıtlı olarak yarattığı insani durumu yönetmedeki başarısızlığının kesin kanıtı olduğu vurgulanan açıklamada, bunun uluslararası hukuka göre tam teşekküllü bir soykırım suçunun devamı niteliğinde olduğunun altı çizildi.
Refah”ta açlıktan ölen sivillere yönelik katliamdan ve Gazze”deki gıda çöküşünden yasal ve insani açıdan tamamen İsrail”in sorumlu tutulduğu belirtilen açıklamada, İsrail”in yardımları bir savaş silahı ve siyasi şantaj aracı olarak kullanması, yardım malzemelerinin resmi sınır kapılarından ve tarafsız uluslararası ve BM örgütleri aracılığıyla geçişini sistematik olarak engellemesi kınandı.
BM ve BM Güvenlik Konseyi”ne sorumluluklarını üstlenerek katliamları durdurmak, sınır kapılarını kısıtlama olmaksızın derhal açmak ve insani yardım kuruluşlarının İsrail”in müdahalesi olmadan tam özgür bir şekilde faaliyet gösterebilmelerini sağlamak için acil ve etkili adımlar atmaları çağrısı yapılan açıklamada, açlık ve soykırım suçlarını belgelemek ve İsrailli yöneticileri savaş suçları ve insanlığa karşı işlediği suçlar nedeniyle uluslararası adalete teslim etmek için bağımsız uluslararası soruşturma komitelerinin gönderilmesi talep edildi.
Ofisin açıklamasında, Arap ve İslam ülkeleri ile dünyadaki özgür uluslardan derhal müdahale etmeleri ve kuşatmayı kırmak, İsrail”in kanlı savaşında yiyeceği silah olarak kullanmasını önlemek için bağımsız ve güvenli yardım yollarını harekete geçirmeleri istendi.
İsrail gözetiminde “tampon bölgeler” veya “insani koridorlar” oluşturulmasını öngören her türlü projenin tamamen reddedildiği belirtilen açıklamada, bunların “tecrit ve imhayı amaçlayan apartheid gettolarının güncellenmiş bir versiyonu olduğu, yardım veya koruma amaçlı olmadığı” dile getirildi.
İsrail yönetiminin desteklediği ve dün faaliyetlerine başladığı duyurulan Gazze Şeridi”nin güneyindeki “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nın kontrolündeki dağıtım noktasında ABD”li görevlilerin, yardım almak için alana giren binlerce Filistinliyi dağıtmak için havaya ateş açtığı bildirilmişti.
Yerel basında yer alan haberde, binlerce Filistinlinin yardım almak için Gazze”nin güneyindeki Refah”ta kurulan dağıtım merkezine akın ettiği belirtilmişti.
İsrail”in yardım girişlerini engellemesi nedeniyle açlıkla mücadele eden binlerce Filistinlinin engelleri aşarak topluca dağıtım noktasına girdiği ifade edilmişti.
Binlerce Filistinlinin alana girmesi sonrası ABD”li çalışanların yardım dağıtım noktasında kontrolü kaybettiği aktarılmıştı.
ABD”li görevlilerin bir koli yardım almak için kilometrelerce yol yürüyen Filistinlileri dağıtmak amacıyla havaya ateş açtığı kaydedilmişti.
İsrail ordusu gözetiminde olan ve ABD”li özel şirketlerin yürüttüğü “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nın dün bölgede 2 noktada faaliyetlerine başladığı duyurulmuştu.
ELEŞTİRİLERİN HEDEFİNDE
Bu yılın şubat ayında İsviçre”nin Cenevre kentinde “kar amacı gütmeyen bir sivil toplum örgütü” olarak kurulduğu söylenen “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nın arkasında ABD ve İsrail basınında yer alan haberlere göre Tel Aviv ve Washington yönetimleri bulunuyor.
Birleşmiş Milletler Yakın Doğu”daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ve Gazze”deki Filistin hükümeti bu vakfın Tel Aviv yönetiminin amaçları doğrultusunda çalıştığını ifade ediyor.
Uluslararası basında çıkan haberlere göre, bu vakıf sayesinde Gazze”ye yardımlar konusunda BM ve diğer bağımsız yardım kuruluşlarının saf dışı edilmesi amaçlanıyor.
İsviçre”nin Cenevre şehrinde kurulan vakıf, ABD tarafından “bağımsız” olarak değerlendirilmesine rağmen, kuruluşun İcra Direktörü Jake Wood, açılış töreninden bir gün önce istifa ettiğini duyurmuştu.
Wood, yardım planını hayata geçirmenin “insani ilkelerle bağdaşmadığını” ve “tarafsızlık, insanlık ve bağımsızlık gibi temel prensiplerden taviz verilemeyeceğini” ifade etmişti. (AA)Bu içerik Taner Şahin tarafından yayına alınmıştır
Source: Taner Şahin
TPG ve Blackstone”dan Hologic”e 16 milyar dolarlık dev teklif!
Konuya yakın kaynakların aktardığı bilgilere göre, özel sermaye şirketleri TPG ve Blackstone, ABD merkezli tıbbi teknoloji firması Hologic”i satın almak amacıyla 16 milyar doları aşan bir teklif sundu.Görüşmeler tamamen bitmediSöz konusu kaynaklar, Hologic”in geçtiğimiz haftalarda borç dahil 16,3 ila 16,7 milyar dolar aralığında değer biçilen ve bağlayıcı olmayan bu teklifi reddettiğini belirtti. Ancak görüşmelerin tamamen sona ermediği, ilerleyen dönemde yeniden hareketlenme ihtimali bulunduğu ifade edildi.Teklifin ilerlemesi durumunda, bu işlem yılın en büyük kaldıraçlı satın alımlarından biri olabilecek. TPG ve Blackstone”un sunduğu teklif, Hologic”in hisse başına 70 ila 72 dolar değerlemesini içeriyor. Bu rakam, şirketin geçtiğimiz Cuma günü 54,28 dolardan kapanan hisse fiyatına kıyasla önemli bir prim anlamına geliyor.Hologic hakkındaKadın sağlığına odaklanan tıbbi cihaz üreticisi Hologic, özellikle meme mamografi sistemleriyle tanınıyor. Ancak şirket, son dönemde gümrük tarifelerindeki artışlar ve talepteki yavaşlama nedeniyle zorlu bir dönemden geçiyor. Hisse değerinde yıl başından bu yana yaklaşık yüzde 24 oranında düşüş yaşandı.
Source: Dünya Gazetesi
Dünya bu görüntüyü konuşuyor! Gazze”de çekilen fotoğraf Nazi kampına benzetildi
Gazze Şeridi”nin güneyindeki Refah”ta, Filistinlilere yardım ulaştırmak için dağıtım merkezi kuruldu. Yardımların başlamasıyla binlerce Gazzeli bölgeye akın etti.Ancak kalabalık karşısında kontrolü kaybeden silahlı ekipler önce yardım operasyonunu bir süreliğine durdurma kararı aldı. Gazze İnsani Yardım Vakfı, yaptığı açıklamada insan seli nedeniyle görevlilerin geri çekildiğini belirtti.Ancak çekilme sırasında silahların ateşlendiği duyuldu. Gazze”deki yönetim, açılan ateşte bazı sivillerin yaralandığını açıkladı.İsrail ordusu ise uyarı atışı yapıldığını ve sivillerin hedef alınmadığını öne sürdü. BAŞKA BİR YARDIM NOKTASINDA ÖLENLER OLDU Benzer bir olay Gazze Şeridi”nin kuzeyinde de yaşandı. İsrail askerleri yardımların dağıtıldığı bir mahallede ateş açtı. Saldırıda 3 Filistinli hayatını kaybederken, yaralananlar ise hastaneye kaldırıldı. İSRAİL ZAFİYETİ KABUL ETTİ İsrail Başbakanlık ofisi”nden de olaya ilişkin açıklama geldi. Yardımların başındaki İsrail silahlı güçlerinin kontrolü bir an için kaybettiği itiraf edildi. FİLİSTİN HÜKÜMETİ: YARDIM NOKTASINDA AÇILAN ATEŞTE SİVİLLER YARALANDI Gazze”deki hükümet tarafından yapılan, İsrail”in yürüttüğünü iddia ettiği insani yardım sürecinin tamamen çöktüğünü gözler önüne serdiği vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:”Sınırlı yardımlar için kurulan bu merkezler, İsrail”in sistematik bir aç bırakma ve toplumu parçalama politikasının bir parçasıdır. Yardım dağıtım süreci, kasıtlı olarak oluşturulan insani krizi kötüleştirmiştir ve soykırım suçunun bir uzantısıdır.” BM: GÖRÜNTÜLER YÜREK PARÇALAYICI Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, “Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından kurulan dağıtım noktalarından birinin etrafından gelen videoyu izliyoruz ve açıkçası bu görüntüler en hafif tabirle yürek parçalayıcı.” ifadesine yer verdi. NAZİ KAMPLARI BENZETMESİ İsrail”in desteklediği yardım vakfının kontrolündeki dağıtım noktasından gelen görüntüler tepki çekti.Çok sayıda Filistinlinin kafes şeklindeki tel örgülerle ayrılmış bölümlerde bekletildiğinin görüldüğü kareler, Nazi Almanyası”nın Auschwitz Toplama Kampı”nda 1945″te çekilen sembolik bir fotoğrafa benzetildi. ELEŞTİRİLERİN HEDEFİNDEKİ YARDIM KURULUŞU Bu yılın şubat ayında İsviçre”nin Cenevre kentinde “kâr amacı gütmeyen bir sivil toplum örgütü” olarak kurulduğu söylenen “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nın arkasında ABD ve İsrail basınında yer alan haberlere göre Tel Aviv ve Washington yönetimleri bulunuyor.Birleşmiş Milletler Yakın Doğu”daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ve Gazze”deki Filistin hükümeti bu vakfın Tel Aviv yönetiminin amaçları doğrultusunda çalıştığını ifade ediyor.Uluslararası basında çıkan haberlere göre, bu vakıf sayesinde Gazze”ye yardımlar konusunda BM ve diğer bağımsız yardım kuruluşlarının saf dışı edilmesi amaçlanıyor.İsviçre”nin Cenevre şehrinde kurulan vakıf, ABD tarafından “bağımsız” olarak değerlendirilmesine rağmen, kuruluşun İcra Direktörü Jake Wood, açılış töreninden bir gün önce istifa ettiğini duyurmuştu.Wood, yardım planını hayata geçirmenin “insani ilkelerle bağdaşmadığını” ve “tarafsızlık, insanlık ve bağımsızlık gibi temel prensiplerden taviz verilemeyeceğini” ifade etmişti. İSRAİL, YARDIM VAKFI MASKESİYLE FİLİSTİNLİLERİ GÖÇE Mİ ZORLUYOR? Mart ayının başından bu yana Gazze Şeridi”ne insani yardımları engelleyen İsrail”in, “Gazze İnsani Yardım Vakfı” adlı kuruluş yoluyla Filistinlileri bölgeden göçe zorlamayı planladığı belirtiliyor.İsrail, 2 Mart”tan bu yana Gazze”ye yönelik yardım geçişlerini kısıtlayarak, yaklaşık 2,4 milyonluk nüfusu açlığa sürüklüyor.Tel Aviv hükümetinin verilerine göre, bu tarihten itibaren yalnızca 87 yardım tırının Gazze”ye girişine izin verildi. Oysa Gazze”nin, günlük en az 500 yardım ve tıbbi malzeme tırına, ayrıca 50 tır hayat kurtarıcı yakıta ihtiyaç duyduğu belirtiliyor.
Source: Haberler
İsrail’in Gazze’deki tüp bebek merkezini vurmasıyla yüzlerce Filistinlinin anne olma umudu da yok oldu
BBC Türkçe”nin haberinden aktarıyoruz;
26 yaşındaki Filistinli kadın Noura “Sinirlerim alt üst oldu” diyor ve elinde avucunda hiçbir şey kalmadığını anlatıyor.
Yıllarca süren tüp bebek tedavisinin ardından 2023″ün Temmuz ayında hamile kalmış. Henüz savaş başlamadığı sırada aldığı bu haberle çok mutlu olmuş.
O ve kocası Muhammed, gelecekte başka çocuklarının da olmasını umarak Gazze”deki El-Basma Tüp Bebek Kliniği”nde iki embriyo daha bırakmaya karar vermiş.
Noura, “Hayallerim gerçek olacaktı. Ama İsraillilerin geldiği gün, içimde bir ses her şeyin bittiğini söyledi” diyor.
7 Ekim 2023″te başlayan ve 19 ayı geçen savaşta Noura ve Muhammed defalarca kez yer değiştirdi. Sağlıklı bir hamileliğin gerektirdiği besin, vitaminler ve bazı ilaçlar, erişilemez hale geldi.
Muhammed, “Rastgele bombaladıkları için sürekli yer değiştirmek ve uzun saatler yürümek zorundaydık” diyor.
Hamileliğinin yedinci ayında Noura”nın aşırı kanaması oldu. Hastaneye gitmek için bir araç bile bulamadılar. En sonunda bir çöp kamyonu onları hastaneye götürdü.
Ulaştıklarında, Noura karnındaki ikiz bebeklerin biri ölü doğdu. Diğeri ise doğumdan birkaç saat sonra öldü.
Muhammed hastanede prematüre bebekler için küvöz olmadığını söylüyor.
Noura, “Her şey bir dakikada yok oldu” diyor.
İkizlerini kaybettikleri gibi, dondurulmuş embriyoları da, bombardımanda yok oldu.
Binlerce embriyo yok edildi
El-Basma Tüp Bebek Kliniği”nin müdürü Dr. Baha Ghalayini, tüp bebek merkezinin Aralık 2023″ün başında vurulduğunu anlatıyor ve burada en önemli bölümün, dondurulmuş embriyoların bulunduğu iki tank olduğunu kaydediyor.
Dr. Ghalayini, embriyoloji laboratuvarında yaklaşık 4.000 embriyonun yanı sıra 1.000 sperm örneği ve döllenmemiş yumurtanın imha edildiğini söylüyor.
Birleşmiş Milletler (BM) raporları da bu verileri doğruluyor.
Değeri 10 bin doların üzerinde olan ve bu örneklerin tutulduğu sıvı nitrojen dolu iki tank imha edilmiş.
Bu tankların düzenli olarak doldurulması gerekiyordu ancak “saldırıdan iki hafta önce nitrojen miktarı düşmeye başlamıştı.”
Gazze”nin güneyine giden laboratuvar müdürü Dr. Muhammed Ajjour, El-Nuseyrat”taki nitrojen deposuna gitmeyi başarmış ve iki tank edinmiş ancak bombardımanın yoğunluğu nedeniyle kliniğe dönememiş.
12 kilometre uzaktayken, merkezin çoktan bombalandığını anlatıyor.
Dr. Ghalayini”nin anlattığına göre, bu klinikte, kendi hastalarının yanı sıra başka kliniklerden hastaların embriyoları da saklanıyormuş: “4 bin embriyodan bahsediyoruz. Bunlar sadece istatistik değil, insanların hayalleri. İnsanlar yıllarca bekleyip zorlu tedavilerden geçiyor ve buraya bağladıkları umutları yok oluyor”
100-150 kadının, çocuk sahibi olmak için tek şanslarını kaybettiğini tahmin ediyor. Birçokları için tekrar böyle bir yolu tercih etmek artık imkansız: “Bazılarının artık yaşı geçti, bazıları kanser hastası, bazılarının kronik hastalıkları var. Kimileri, sadece bir kez alabilecekleri güçlü kısırlık tedavisi ilaçları aldılar. Tekrar başlamak çok zor.”
BBC”nin sorusu üzerine İsrail ordusu, “saldırının kesin tarihi verilirse” daha net bir yanıt verebileceklerini söyledi ve “uluslararası yasalara göre hareket ettiklerini” iddia etti.
Mart ayında Birleşmiş Milletler (BM) uzmanları İsrail”i Filistinlilere giderek artan bir şekilde cinsel ve cinsiyete dayalı şiddet kullanmakla, doğumhane ve üreme sağlığı tesislerini sistematik olarak yok ederek “soykırım eylemleri” gerçekleştirmekle suçladı.
BM İnsan Hakları Konseyi tarafından talep edilerek hazırlanan raporda, Gazze”deki doğumhanelerin ve El-Basma üreme sağlığı kliniğindeki embriyoların imha edilmesinin, belirli bir gruptaki doğumları engelleme stratejisinin bir göstergesi olabileceğini söylüyor. Bu da soykırımın yasal tanımlarından biri.
İsrail, “asılsız” olarak değerlendirdiği bu iddiaları “kesinlikle reddettiğini” söylemişti. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu İnsan Hakları Konseyi”ni “antisemitist, çürümüş, teröristleri destekleyen ve konuyla alakasız bir kurum” olarak nitelendirdi.
“Her şeyin yerle bir oluşunu izledim”
Dr. Ghalayini, Gazze”deki dokuz üreme sağlığı kliniğinin tamamının imha edildiğini ya da artık çalışmadığını söylüyor.
Noura artık kendisinin ve birçok başka kadının çocuk sahibi olmasının çok zorlaştığını dile getiriyor.
Tedaviye 2020″de başlayan Sara Kudari, 2023 Ekim ayında embriyonun rahmine yerleştirilmesini bekliyormuş. Ancak bu gerçekleşememiş. “Her şeyin yerle bir oluşunu izledim” diyor.
Islam Lubbad da 2023″te savaş başlamadan kısa süre önce hamile kalmış ancak aylar sonra bebeğini kaybetmiş. “Sürekli yer değiştirdik. Bedenim yorgun düştü” diyor.
Islam”ın da El-Basma”da depolanmış embriyosu varmış ancak saldırı bunları da yok etmiş.
Source: aktifhabercom