Yunus Akgün’e plaket
Son dakika Galatasaray haberlerinden haberdar olmak için
Google News fotomac.com.tr”ye abone olun.
Akgün”e, plaket ve üzerinde 100 yazılı formayı G.Saray Başkanı Dursun Özbek takdim etti.
DİĞER Şimdilerin ünlü komedyenini tanıdınız mı? “Ne kadar gergin bir bebekmişim” diyerek paylaştı! CANLI TAKİP | Sırrı Süreyya Önder hayatını kaybetti | İşte cenaze programı | Başkan Erdoğan”dan ve MİT”ten mesaj…
Günün Spor Manşetleri
Tüm Manşetler
Source: Fotomaç
Şampiyondan selamlama
Son dakika Galatasaray haberlerinden haberdar olmak için
Google News fotomac.com.tr”ye abone olun.
Kulüp başkanı Dursun Özbek, başantrenör Sedat İncesu”ya plaket verdi.
DİĞER Doğumda duygusal anlar! Pınar Deniz ve Kaan Yıldırım minik oğullarını ilk kez paylaştı! CANLI TAKİP | Sırrı Süreyya Önder hayatını kaybetti | İşte cenaze programı | Başkan Erdoğan”dan ve MİT”ten mesaj…
Günün Spor Manşetleri
Tüm Manşetler
Source: Fotomaç
Karaktere girmenin yolu: Yargılayıcı olmamak
Florence Pugh, Sebastian Stan, Wyatt Russell, Olga Kurylenko, Lewis Pullman, Hannah John-Kamen, David Harbour ve Julia Louis-Dreyfus’un rol aldığı süper kahraman filmi “Thunderbolts”, ölümcül bir tuzağa yakalanmalarının ardından birlikte çalışmak zorunda kalan bir grup anti-kahramanın tehlikeli görevini konu alıyor.Marvel Studios, “Thunderbolts” filmine 2021 yılında yeşil ışık yaktı. Projenin geliştirme süreci 2022’de resmiyet kazandı. 2023’teki Hollywood grevleri nedeniyle ertelenen çekimler, 2024 yılının şubat ile haziran ayları arasında, Atlanta’daki Trilith Studios, Utah ve Kuala Lumpur’da tamamlandı.180 milyon dolarlık bütçesiyle dikkat çeken filmin başrollerini paylaşan Florence Pugh, Julia Louis-Dreyfus, Sebastian Stan ve David Harbour ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.Sohbet sırasında Marvel Studios Başkanı Kevin Feige de stüdyo için sırada “Fantastik Dörtlü” olduğunu, filmin temmuz ayında vizyona girmesini planladıklarını söyledi. “Avengers” filmleri için ise resmi olarak pazartesi günü çalışmalara başlayacaklarını açıkladı.◊ Filmin çekimleri için dünyanın en yüksek ikinci binasından atladınız. Atlayışı kendi bakış açınızdan anlatabilir misiniz, nasıl başardınız?- Florence Pugh: Öncelikle şunu söylemek istiyorum; bu sahnelerin hiçbiri haftalar öncesinden tasarlanan koreografiler, dublörler ve montaj ekibi olmadan mümkün olamazdı. Bir kısmını dublör kullanmadan ben yaptım ama hepsini kendim yaptığımı iddia etmek istemiyorum. Çünkü dublörlerin de çok emeği var.O sahnelere Florence olarak bakarsam; senaryoyu okuduğumda, hatta ilk sayfayı açtığımda o sahnenin filme başlamak için çok etkileyici bir yol olduğunu düşündüm. Sayfada okuduğunuzda, sanki seslendirmeyle birlikte binadan aşağı atlarken kendi canına kıyıyormuş gibi hissediyorsunuz. Okurken filme böyle başlamanın ne kadar güçlü olduğunu düşündüğümü hatırlıyorum. Bundan çok etkilenmiştim. Birinin böyle bir binadan seslendirmeyle atlaması yürek parçalayıcı.Görüntü hoş değil, bu yüzden atladığında herkesin midesi altüst oluyor. Hepimizin çok kötü şeylerle ilişkilendirdiğimiz bir görüntü. O sahnenin bir parçası olmaktan çok keyif aldım, çünkü farklıydı.◊ Yelena karakterinin gözünden değerlendirince neler söylerdiniz?- Florence Pugh: Onun hakkında düşündüğüm şey, artık yaşamak için hiçbir nedeni olmadığıydı. Kız kardeşini kaybetti, ailesini kaybetti. Babasıyla ilişkisi yok denecek kadar azaldı. Öyle bir durumda ve ruh halinde ki kendini riske atmaktan mutlu. Erken provalarda süper kahraman kıyafeti içinde olacaktım ama “Hayır” dedim. Kendisini potansiyel olarak öldürmek üzereyken, onu korumayan bir şey giymesi gerekiyor. Bu ne kadar çaresiz olduğuna dair bir doku ekliyor. Tabii ki en yüksek binanın tepesinde rol yapmanız gerekiyor. Ve sanki korkutucu değilmiş gibi, gerçekten binadan atlamak istiyormuş gibi davranmanız gerekiyor. Yani sadece çılgın. Çok fazla farklı katman vardı…KARAKTERİ ANLAYIŞLA KARŞILAMANIZ GEREKİYOR◊ Filmdeki karakterinizi birçok kez canlandırdınız. “Seinfeld” ve “Veep” gibi dizilerde de karakterlerinize tekrar tekrar döndünüz. Bir filmi çekerken aynı karaktere defalarca dönmekle, bir televizyon dizisinde her bölümde ona yeniden hayat vermek arasında benzer bir his var mı?- Julia Louis-Dreyfus: Aslında filmin, bir televizyon dizisinde her hafta bir karakteri canlandırmaktan farklı olduğunu söyleyebilirim. Televizyonda elbette bir karakteri oynamanın ritmine girdiğinizde, karakteri daha iyi tanırsınız. Ama filmde role bir dalış oluyor. Bu film özelinde konuşursam, bu kişinin, karakterin kim olduğunu gerçekten öğreniyorsunuz. Belki de neden böyle olduğunu anlama fırsatı yakalıyorsunuz.Karakterleri oynarken anlayışla karşılamanız gerekiyor. Hikâyede, karakter iyi ya da kötü olsun, her koşulda ona yaklaşma şekliniz, yargılamadan olmalı.◊ Filmdeki kötü karakterler, kötü olduklarını düşünmüyor. Doğru şeyi yaptıklarına inanıyorlar. Eğer karakterin yaptığı şeye kesinlikle katılmıyorsanız, kafanızı toplamak daha mı zor oluyor?- Julia Louis-Dreyfus: Hayır, hiç değil. (Gülüyor) Bence oyuncu olmanın ve karakterin içine girmenin yolu, yargılayıcı olmayan bir alandan başlamalı. Karakterin davranışlarını neyin beslediğini düşünmek lazım.GEÇMİŞİNİZDEN DERS ÇIKARMALISINIZ◊ 2011’de başlayan yolculuğunuzu anlatır mısınız? Bucky karakterine ilk başladığınızda nasıldı ve zamanla neler değişti? Ya da Bucky sizi kişisel olarak nasıl etkiledi? – Sebastian Stan: Dürüst olmak gerekirse, ondan hep sanki hiç sahip olmadığım kardeşim gibi bahsettim. Yani ilginç. Sanırım ikimiz de 15 yıldır birbirimizden bir şeyler öğreniyoruz. Benim için en muhteşem şey, hayatım boyunca kazandığım ve öğrendiğim şeyleri ona getirebilmek. Onu oynamak her seferinde farklı benim için.Gerçi onunla ilgili bir aşinalık var artık. Sanki role atlayabilirmişim gibi hissediyorum. Ama bu film, çok sayıda nedenden dolayı özeldi. Karakterim her zaman ince bir çizgide seyrediyordu, kim olduğunu kaybetmeden kendini anlamaya çalışıyordu. Gerçek hayatta yaptığımız şey de böyle değil mi?Geçmişinizden ders çıkarmalısınız. İlerlemeye devam etmelisiniz ve benliğinizi korumak için çaba sarf etmelisiniz.İNANILMAZ BİR İŞ BİRLİĞİ VARDI◊ David Harbour, siz projeye dair neler söylemek istersiniz?- David Harbour: Florence’ın çok güçlü fikirlerle geldiğini, karakteri ve bu hikâyeyi güçlü bir şekilde sahiplendiğini söylemek istiyorum. Çok parlak bir aktris gerçekten. Böyle büyük bir stüdyo filminin ona bu özgürlüğü tanıması önemli. Binadan atladığında süper kahraman kostümünün yerine garip bir eşofman giymek, berbat görünmek istediğini söyledi, “Sadece bende bir sorun olduğunu göstermek istiyorum” dedi. Ve stüdyo filmi sahiplenmemize izin verdi. Sahneleri yeniden yazmaya devam ettik. İnanılmaz bir iş birliği vardı.
Source: Barbaros Tapan
Yetenek Sizsiniz, 7 yıl sonra dönüyor! Yeni jüri üyeleri büyük ses getirdi
Bir döneme damga vuran Yetenek Sizsiniz Türkiye yarışması, uzun bir aradan sonra tekrar seyirciyle buluşmaya hazırlanıyor. İlk kez 2009 yılında yayın hayatına başlayan ve son olarak 2018’de ekranlara veda eden program, yepyeni bir format ve jüri kadrosuyla geri dönüyor.Cüzdanında bu banknotu taşıyan parayı kıracak! Değeri 1 milyon TL”ye yakın…Bu kez Now TV ekranlarında izleyiciyle buluşacak olan Yetenek Sizsiniz Türkiye, O3 Medya imzasıyla hazırlanacak.Üstelik bu sezon Yetenek Sizsiniz Türkiye”de bir ilke imza atılacak: Program, hem dijital platformda hem de televizyon ekranında eş zamanlı olarak yayınlanacak. Bu yenilik, format açısından dünya çapında da bir ilk olma özelliği taşıyor.Gram altınla kapışıyor: Evinde bundan olanlar fiyatını duyunca havalara uçacakYETENEK SİZSİNİZ TÜRKİYE 2025 JÜRİ KADROSU AÇIKLANDI!Yarışmanın yeniden başlayacağı haberinin ardından en çok merak edilen konulardan biri jüri koltuğuna kimlerin oturacağıydı.Bilindiği üzere ilk açıklanan isim Eda Ece olmuştu. Ardından jüri heyeti yavaş yavaş şekillenmeye başladı. Yeni sezonda Eda Ece’ye Hande Yener, Şevval Sam ve İlker Ayrık eşlik edecek.YETENEK SİZSİNİZ TÜRKİYE 2025″İN SUNUCUSU BELLİ OLDU!Yarışmanın sunuculuğunu ise uzun süredir ekranlardan uzak kalan, enerjisiyle tanınan Alp Kırşan üstlenecek. Yeni kadrosu ve farklı yayın formatıyla Yetenek Sizsiniz Türkiye, izleyiciye nostaljiyle birlikte taze bir soluk kazandırmayı hedefliyor.
Source: Kübra Yılmaz