“Immigration Insights: Rümeysa Öztürk’s Legal Battle & U.S.-China Visa Tensions”

ABD”de bakanlık kanıt sunamadı! Rümeysa Öztürk için yeni hamle

Tufts Üniversitesi doktora öğrencisi Rümesya Öztürk, Filistin”e destek verdiği gerekçesiyle, 25 Mart”ta gözaltına alınmıştı.BAKANLIK ÖZTÜRK”ÜN ALEYHİNDE KANIT SUNAMADILouisiana eyaletindeki göçmenlik mahkemesi, öğrenci vizesinin iptaline karşı Öztürk”ün başvurusunu inceleyecek.Dışişleri ve İç Güvenlik Bakanlıkları, Öztürk”ün üniversite eylemlerine katıldığı ya da Yahudi karşıtı eylemde bulunduğuna dair kanıt sunamadı.VİZE İPTALİNE KARŞI ÖZTÜRK”ÜN BAŞVURUSU İNCELENECEKABD Anayasası”nın Birinci Ek Maddesi ifade özgürlüğünü güvence altına alıyor.Bu sebeple, sadece Filistin”e destek veren bir makaleyi imzalayan Rümeysa Öztürk”ün vizesinin iptalinin yasalara aykırı olduğu görüşü hukukçularda ağırlık kazanıyor.ÖZTÜRK”ÜN GÖZALTINA ALINMASI SKANDALIMassachusetts eyaletindeki Tufts Üniversitesinde doktora yapan Türk öğrenci Rümeysa Öztürk, 25 Mart akşamı arkadaşlarıyla iftara giderken yüzleri maskeli 6 Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) görevlisi tarafından gözaltına alınmıştı.ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Öztürk”ün öğrenci vizesinin iptal edildiğini ve sınır dışı edileceğini açıklamıştı.Rubio, “Hamas destekçisi” ve (İsrail karşıtı) “deliler” olarak nitelediği 300″den fazla yabancı öğrencinin vizesinin iptal edildiğini belirtmişti.ABD”de federal yargıç, ICE görevlilerince gözaltına alınan Türk öğrenci Öztürk”ün sınır dışı edilmesine karşı durdurma kararı almıştı.Massachusetts Bölge Yargıcı Denise Casper, 4 Nisan Cuma geç saatlerde avukatların dilekçelerini incelemesinin ardından hazırladığı raporda, Louisiana”da tutulan Öztürk”ün yargılanmasının Vermont eyaletinde yapılmasının uygun olduğunu belirtmişti.Casper, kararına gerekçe olarak Öztürk”ün avukatlarının 25 Mart gecesi mahkemeye dilekçe sunduğu saatlerde Türk öğrencinin ICE görevlileri tarafından Vermont”ta tutulması ve henüz Louisiana”ya transfer edilmemiş olmasını göstermişti.

Source: Muhammet Arif Güreli


ABD-Çin savaşında tanıdık bir silah: VİZE

Avrupa Birliği (AB) ülkelerinden vize almak için randevu peşinde konsolosluk konsolosluk koşan insanımız… Katılım gösterdiği fuara kendi gidemeyen iş insanımız… Okulunu, bursunu ayarlayan ama vize alamadığı için hakkını kaybeden öğrencimiz… Uzun uğraşlar sonrasında Amerika Birleşik Devletleri’nden (ABD) vize görüşmesi için 2 yıl sonrasına alınabilen randevular vs.Açıklamalar gerekçeler ne olursa olsun biz Türklerin kafasında vizenin uzun zamandır politik bir silah olarak kullanıldığına yönelik inanış var. Peki ya dünyanın geri kalan kısmında durum nasıl. Bakın tarifelerle ilgili savaş başlayalı daha birkaç hafta olmuşken vize kılıçları çoktan çekildi bile.Önce Çin, ticaret gerginliklerini gerekçe göstererek halkını ABD’yi ziyaret etmeden önce iki kere düşünmeleri konusunda uyardı. New York Times’ta yer alan bir habere göre ABD’de Trump yönetimi bazı Çinli öğrenci ve akademisyenlerin vizelerini iptal etti. Zannetmeyin ki vize sıkıntısı nedeniyle Çinlilerin sadece ABD’ye gitmesi zorlaşacak… Bu gidişle ABD’deki Çinlilerin o ülkede kalması da zorlaşacak. Tetiği Başkanın oğlu Donald Trump Jr., geçen hafta çekti. Sosyal medya hesabından Çin’in kendi tarifeleriyle karşılık vermesine misilleme olarak tüm Çinli öğrencileri sınır dışı etmenin “harika bir fikir” olduğunu paylaştı.Çin, Amerikan gümrük vergilerine misilleme olarak kendi vergilerini, ihracat kontrollerini, Çin’de iş yapan bazı Amerikan şirketlerine yasaklarını duyurdu ve daha az Hollywood filmi ithal edeceğini duyurdu.Anlayacağınız tarife savaşı şimdiden sosyal ve ekonomik hayatı etkilemeye başladı.İŞ DÜNYASI UYARDIDün vizelerle ilgili haberleri okuduğumda aklıma İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç’in ekim ayında yaptığı açıklama geldi. Avdagiç, İTO’nun 346 firma ile milli katılımını düzenlediği SIAL Paris Gıda Fuarı’nda manidar bir açıklama yaparak Avrupa Birliği’ni Avrupa’nın ortasında şu sözlerle eleştirmişti:“Avrupalı diplomatlara diyoruz ki bizim makine talep eden iş adamımızın ülkelerinize gelmesine fırsat vermiyorsunuz. Sonra Çin makinesi alıyorlar diye Çin’den şikayet ediyorsunuz. Kendinize zarar veriyorsunuz.”Devamında da çok doğru bir soru sormuştu:“Bir kişiye 1 haftalık vize verdiğinizde de ülkenizde kalacağı varsa kalıyor. Yani vizeyi kısa vermiş olmanız, onun kalma kararını değiştiren bir şey değil. Onun teknik bir karşılığı bizim nezdimizde yok. Siz o kişiye 1 haftalık veya 10 yıllık vize verdiğiniz zaman ne değişiyor.” Benzer açıklamaların Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nden defalarca yapıldığını, iş insanlarının bu sorunu çeşitli platformlarda dile getirdiğini de hatırlatmalıyım. Turistleri bir tarafa bıraktım, sağlık ve benzeri aciliyet durumu yoksa vize sorunları en fazla öğrencileri ve ticareti vuruyor.O zaman bir temenni ile bitirelim. ABD ve AB… Biz sizinle ticaret vs bir konuda savaşta değilsek ki biz değiliz diye biliyoruz… Tam zamanı… Umarım şu vize sorunumuzu artık ciddiye alırsınız.TARİFE SAVAŞI PİRİNCİ VURDU TARİFELERLE ilgili kaosun A’dan Z’ye tüm hayatı etkileyeceği iyice belli oldu. İlk darbeyi yiyen ürünlerden birisi pirinç oldu. Dün Nasıl Bir Ekonomi gazetesinde, talebin azalmasıyla birlikte Tayland, Hindistan, Vietnam gibi pirinç üretim merkezlerinde ihracat fiyatlarının düştüğüne dikkat çeken bir haber yayınlandı. ABD dünyanın en büyük pirinç ithalatçıları arasında. Gümrük tarifelerindeki büyük belirsizlik nedeniyle ithalatçılar fren yapınca tedarikçilerdeki fiyatlarda düşmeye başlamış. Tayland ‘da kırık pirinç bir haftada 10 dolar kaybederek üç yılın en düşük seviyesine inmiş ve ton başına 390 dolara gerilemiş. Hindistan’da fiyatlar son iki yılın dibine vurmuş. Vietnam’da da benzer bir tablo oluşmuş. Özetle tarife savaşından Asya’daki üretici de ABD’deki tüketici de nasibini alıyor, alacak…GAYRİMENKULDE CARİ AÇIK RİSKİNE DİKKAT GEÇEN yıl yurtdışı gayrimenkul alımı için 2 milyar 513 milyon dolar ödeyen Türklerin, en çok konutu Yunanistan ve Dubai’den aldığı belli olmuştu. Bu yılın ilk 2 ayında ise ocak-şubat döneminde yurt dışından alınan gayrimenkulün tutarı 2024’ün aynı döneme göre yüzde 18.43 artarak 334 milyon dolara ulaşmış. Dün açıklanan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, mart ayında konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 5.1 artarak 110 bin 795 oldu. Geçen yıl temmuzda başlayan artış serisinde 9’uncu aya girilirken adet bazında ise 9 ayın en düşük rakamı görüldü. Bu konudaki ayrıntılar bugünkü haberimizde. Ben kısaca özetlersem… Dalgalar, rüzgarlar, fırtınalar gelip geçiyor.. Biz Türkler konut almaya bir şekilde devam ediyoruz. Hem dışarıdan, hem içeriden…Ancak bu noktada ‘gayrimenkulde cari açık’ riskine de dikkat etmek gerek. Çünkü dolar bazında getiri, vizesiz seyahat ya da çocukların eğitimi gibi birçok nedenle biz yurtdışından alım yaparken yabancılar artık Türkiye’den gayrimenkul almıyor. TÜİK verilerine göre toplam satış içinde yabancıya satış payı yüzde 1.4’e kadar düştü. Aylık 6-7 bin adeti aşan rakamlar bin 500 bandına geriledi. Bu alanda denge sağlanması için satışların neden düştüğü, nasıl bir önlem alınacağı da düşünülmeli…

Source: Sefer Levent


Türkiye ile görüşmeyi İsrail istedi: Nasıl bir yol izleyelim?

Türkiye ile İsrail arasında Azerbaycan”da gerçekleşen temasın İsrail”in girişimiyle hayata geçtiği bildirildi. Suriye konusunda İsrail ile iki zıt yaklaşıma sahip olduklarını belirten kaynaklar, görüşme sürecinin “normalleşme” adımı değil, “çatışmasızlık mekanizması” olduğunu vurguladı.Türkiye ile İsrail arasında Azerbaycan”da gerçekleşen temas, bölgede atılacak adımlar için yeni bir sürecin başlayabileceğine işaret. Kaynaklar, İsrail”in talebiyle başlayan görüşme sürecinin, Türkiye tarafından “normalleşme” adımı olarak değil, “çatışmasızlık mekanizması” çerçevesinde bir temas olarak değerlendirildi. Kaynaklara göre, görüşme Türkiye”nin girişimiyle değil, İsrail”in Suriye”de artan faaliyetleri kapsamında, “Nasıl bir yol izleyelim?” sorusuyla başlattığı diplomatik bir teklifin ardından gündeme geldi. Türkiye tarafı, “Bu bizim başlattığımız bir süreç değil. Zaten görüşme olacaksa, üçüncü bir ülkede olması gerekiyordu. En uygun yer de Azerbaycan”dı. Hem İsrail”le hem bizimle iyi ilişkileri var” ifadelerini kullandı.SINIRLI DİYALOGTürkiye”nin resmi tutumu net. Yeni Şafak”ın haberine göre, Kaynaklar, söz konusu temas için “Bu bir normalleşme görüşmesi değil” derken bölgede sahadaki gerçeklikler nedeniyle sınırlı da olsa diyalog kanallarının açılması gerektiğine dikkat çekiliyor. Ayrıca kaynaklar, İsrail”in bölgedeki yayılmacı ve şiddeti her geçen gün arttıran faaliyetleri devam ederken normalleşmeden bahsetmenin mümkün olmadığını belirtti.TÜRKİYE”NİN SAHADA İZİ ARTACAKTürkiye”nin önümüzdeki dönemde Suriye”deki faaliyetlerini artıracağı vurgulandı. Kaynaklar, “Böyle bir çalışma hızına gerçekten ihtiyaç vardı. Çünkü bizim de faaliyetlerimiz artacak” açıklamasında bulundu. Türkiye”nin T4 ve Palmyra gibi bölgelerde hareket kabiliyeti bulunduğu, keşif için sahaya inmek zorunda olmadığı; uydu ve istihbarat kaynaklarıyla yeterli donanıma sahip olduğu bildirildi.SURİYE KONUSUNDA İKİ FARKLI VİZYONGörüşmelerin arka planında Suriye”nin geleceği üzerine iki zıt yaklaşımın mücadele ettiği belirtiliyor. Türkiye, “toprak bütünlüğünü sağlamış, istikrarlı ve güçlü bir Suriye” hedefini desteklediğini açıklarken, İsrail”in ise “küçük küçük devletçiklere ayrılmış, istikrarsız ve zayıf Suriye”yi tercih ettiği ifade ediliyor. Kaynaklar “İsrail”in hedefi Kürtler, Dürziler, Hıristiyanlar gibi etnik ve dini grupların ayrı ayrı yönetildiği, birbirinden kopuk bölgeler. Böylece tehdit oluşturamayacak kadar parçalanmış bir yapı istiyorlar” değerlendirmesi yaparken, Türkiye”nin bunu engellemek için hem sahada hem diplomaside kararlı tutum sergileyeceği vurgulandı.ŞAM”IN ÖNCELİĞİ TANINMAKSuriye”de kurulan yeni hükümetin uluslararası düzeyde meşruiyet arayışında olduğu, ancak İsrail”e karşı koyabilecek siyasi ve askeri kapasiteden yoksun olduğu ifade edildi. “Bu hükümetin birinci önceliği tanınmak. Ama şu an İsrail”e söz söyleyecek ne gücü ne koordinasyon yeteneği var” diyen kaynaklar, bölgede Türkiye”nin daha belirleyici olacağına işaret etti.İsrail”le görüşme sonrası asılsız söylemlere noktayı koydu

Source: Www.star.com.tr