“Immigration Insights – U.S. Policies and Middle East Developments”

Hainlerin kongre planı

Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın PKK’ya kendini feshetme ve silah bırakma çağrısı sonrasında gözler terör örgütünün toplayacağı kongrenin takvimine çevrilmişti. 27 Şubat’ta yapılan çağrının üzerinden neredeyse 2 ay geçmesine rağmen terör örgütü kongresini toplayamadı. Terör örgütünün elebaşları sık sık, yasal düzenleme olmadan kongreyi toplamayacaklarını, silah bırakmayacaklarını vurguladı.

KONGRE 3 GÜN SÜRECEK

Ancak DEM Partinin İmralı heyeti ile hükümet arasındaki yoğun trafiğin ardından kongrenin tarihi ve yeri de netlik kazandı. Kongre 27 Nisan Pazar günü toplanacak. Lokasyon ise Kuzey Irak’ın Erbil bölgesindeki Köysancak kasabasına bağlı Binar bölgesi. 600 sözde yöneticinin katılacağı kongreye Suriye, Avrupa ve Türkiye’den de katılım sağlanacak. Binar’ın kırsal bölgesi Kandil dağını kapsıyor ve bölge terör örgütünün kontrolü altında.

İkinci bir alternatif olarak da, IKYB lideri Bafıl Talabani’nin kontrolündeki Süleymaniye kentine bağlı Seyid Sadık, Pencewin, Şarezor kasabaları arasında kalan yerleşim bölgesinde de toplanabileceği ifade edildi. Terörist kadroların faaliyetlerini sonlandıracağı olağanüstü kongresinin 3 gün devam edeceği öğrenildi.

Kongreye sözde PKK Meclis üyeleri, silahlı kolu HPG’nin sözde askeri konsey ve komuta konseyi üyeleri ile KCK Başkanlık Konseyi üyelerinin de içinde yer alacağı 600 delegenin katılacağı bildirildi.

SONUÇ APO’YA İLETİLECEK

Geçtiğimiz günlerde İmralı’ya giden Pervin Buldan ve Öcalan’ın avukatı Faik Erol’un da kongrenin yeri ve tarihi ile katılım yapacaklarla ilgili ayrıntılı bilgi alışverişinde bulundular.

Sonuç bildirgesi teröristbaşına iletilecek. Ardından umut hakkı başta olmak üzere tutuklularla ilgili yasal düzenlemeler için adımlar atılacağı ileri sürüldü.

Azılı teröristler farklı ülkelere!

Silah bırakanlarla ilgili de yasal düzenlemeyle TCK’nın 314/2 maddesini düzenleyen silahlı terör örgütü üyeliği tanımı daha da esnetilecek. Ancak “Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak” suçunu düzenleyen TCK’nın 302/1 maddesine dokunulmayacağı öğrenildi.

Şehit ailelerinin hassasiyetleri de gözetilerek geçmiş yıllarda karakol baskınları, mayınlı ve bombalı saldırılar başta olmak üzere silahlı saldırılara katılan terör örgütü mensuplarının farklı ülkelerde yerleşik yaşama geçirilmeleri için çalışma yürütüldüğü bildirildi.

60 bin PKK’lıya af hazırlığı

Cumhur İttifakı’nın iki büyük ortağı AKP ile MHP, infaz rejimiyle ilgili değişiklik çalışmalarını sürdürürken, sabah saatlerinde Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile görüşen DEM Parti heyeti de yargı alanında çeşitli konu başlıklarında düzenleme talep ettiği bilgisi paylaşıldı.

AKP ile MHP’nin yürüttüğü çalışmaların olgunlaşma aşamasında olduğu iddia edildi. Düzenlemenin hayata geçmesi durumunda ise yaklaşık 60 bin kadar tutuklu cezaevinden tahliye edilecek. 10.Yargı Paketi’nin önümüzdeki günlerde Meclis gündemine gelmesi bekleniyor.

Source: Özgür Cebe


Trump çok yakında Ortadoğu’da

Ancak Trump’ın ilk yurtdışı seyahati Papa Françesko’nun cumartesi günkü cenaze töreni için Vatikan’a olacak. Trump’ın Ortadoğu gezisinin ise Mayıs ayında gerçekleşeceği bildirildi. Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, Başkan’ın 13-16 Mayıs tarihlerinde Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) olacağını açıkladı. Leavitt daha önceki bir brifingde Başkan Trump’ın Türkiye’ye gelme olasılığıyla ilgili soruya geziye başka ülkelerin de eklenebileceğini söylemişti, ancak son açıklamada bu yönde bir ifade yer almadı.TRUMP NİYE GELİYORABD Başkanı Trump, ilk dönemin başlangıcı olan 2017’de de ilk yurtdışı gezisini Suudi Arabistan’a yapmıştı. Oradan İsrail’e geçmiş, Batı Şeria’da Filistin lideri Mahmud Abbas ile görüşmüş, İtalya ve Vatikan’a gitmiş, Belçika’da ABD-Avrupa Birliği zirvesi ve İtalya’da G-7 zirvesi sonrasında ABD’ye geri dönmüştü.Yeni dönemde geziyi kısa kesen Trump’ın önceliği zengin Körfez ülkelerine verdiği görülüyor.KATAR DA LİSTEDETRUMP, bu defa programa İsrail-Hamas pazarlığında önemli bir arabulucu olarak gördüğü Katar’ı da ekliyor. Katar aynı zamanda ABD’nin Körfez’deki en büyük askeri üssüne ev sahipliği yapıyor.Hafta içi Katar Başbakanı Abdulrahman el Sani Washington’da aralarında ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun da bulunduğu ABD’li yetkililerle görüştü. İki ülke birbirini ‘stratejik ortak’ kabul ediyor. Görüşmede ise Gazze, Lübnan, Suriye meseleleri ve ortak güvenlik ekonomik işbirliğinin ele alındığı açıklandı.BAE’DEN DEVASA TAAHHÜTKATAR Başbakanından önce BAE Ulusal Güvenlik Danışmanı Şeyh Tahnun bin Zayed mart ayı sonunda Washington’daydı. BAE’li yetkili Trump tarafından da kabul edildi. Toplantılar sonrası BAE, ABD’ye 10 yıllık bir sürede tam 1.4 trilyon dolarlık bir yatırım çerçevesi taahhüt etti. BAE, ABD ekonomisinde yapay zekâ, yarı iletkenler, enerji ve imalat sanayisinde yatırımları arttırma vaadinde bulundu. Bunlar ABD ekonomisini canlandırmak için dünyayı ek gümrük vergileriyle hizaya getirmeye çalışan ABD yönetiminin memnuniyetle karşıladığı adımlar oldu.BAE ayrıca, Trump’ın ilk döneminde İsrail ile İbrahim Anlaşmaları’nı imzalayan bir ülke olması açısından da takdir görmüş bir ortak. Dolayısıyla BAE’nin listede yer alması şaşırtıcı olmasa gerek.İSRAİL LİSTEDE YOKOCAK ayında iktidara geldiğinden bu yana İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu iki kez Trump’ı ziyarete gitmişti. Ancak resmi programda Trump’ın bir iadeiziyareti gözükmüyor. Tabi bu geziye eklenmeyecek anlamına gelmiyor.Göreve geldiğinde Filistinlilerin Gazze’den çıkarılıp bölgenin rivieraya çevrilmesini gündeme getiren, Netanyahu’ya Hamas ile mücadelede her türlü desteği verdiğini söyleyen Trump, bir yandan da İran ile askeri nükleer programın sonlandırılması için pazarlıklar yürütüyor. Üçüncü görüşmenin yarın yine Umman’ın başkenti Maskat’ta yapılması bekleniyor.ABD İRAN’A NE ÖNERİYORİSRAİL, İran’ın nükleer altyapısına saldırı düzenlenmesi için kampanya yürütürken zengin Arap ülkeleri İran’a yönelik bir saldırının diğer bölge ülkelerine de zarar vereceği görüşünde. Bu bağlamda ABD Dışişleri Bakanı Rubio’nun İran’ın sivil amaçlı nükleer tesisleri için zenginleştirilmiş uranyumu ithal edebileceğini, ama nükleer zenginleştirme programından vazgeçmesi gerektiğini söylemesi dikkat çekiciydi.‘BAŞKAN SAVAŞ İSTEMİYOR’Honestly isimli podcast’te konuşan Rubio, “Ortadoğu’da şu aşamada herhangi bir askeri eylem İran’a ya da başka birine karşı gerçekte daha geniş bir sorunu tetikler” diyerek İran’ın artan askeri kabiliyetini Ukrayna’da kullanılan dronlarda gördüklerini belirtti. Rubio’nun da söylediği gibi Trump yönetimi belli ki şu aşamada Ortadoğu’da yeni bir savaş istemiyor. Başından bu yana Trump, Ortadoğu’daki bitmeyen savaşların ABD kaynaklarını tükettiği ve asıl hasım olan Çin’den rol çaldığı görüşünde.Çin ile Rusya yakınlaşmasını Ukrayna’da barış sağlayarak kırmak isteyen Trump yönetimi dikkatini Pekin ile nüfuz savaşına vermek istiyor. Bu nedenle de ABD yönetimi, Ortadoğu’da İsrail’in de dahil olacağı, ekonomik ve ticari ilişkilerle desteklenen bir siyasi yapı oluşturmadan yana.Suriye’de Kürtlerin Şam ile çözüm arayışına teşvik edilmesi, asker sayısını azaltma kararı, İran ile anlaşma çabaları bu çerçevede okunabilecek gelişmeler. Trump’ın hesabı tutar mı zaman gösterecek.

Source: Nilgün Tekfidan Gümüş


Trump yönetimi, Filistinli aktivist Halil”in hakkında bir karar bulunmamasına rağmen gözaltına alındığını kabul etti

ABD İç Güvenlik Bakanlığından (DHS) bir avukat, Filistin”e destek gösterilerine öncülük ettiği gerekçesiyle gözaltına alınan Halil”in avukatlarına karşı savunma amacıyla mahkemeye yeni bir dosya teslim etti.

Dosyada 8 Mart”ta yetkililerin, “Halil”in varlığının veya aktivitelerinin, ABD için ciddi dış politika sonuçlarına yol açabileceği” gerekçesiyle ülkeden gönderilebileceğini bildirdiği aktarıldı.

Ardından yetkililerin kendilerini tanıtarak Halil ve eşi Nur Abdalla”ya yaklaştığı ifade edilen dosyada, çiftin oturma izinleri olduğuna ilişkin belgeleri gösterdiği kaydedildi.

Dosyada, daha sonra yetkililerin kimlik tespiti sırasında Halil”e “işbirliği yapmasını” söylediği ancak Halil”in bunu reddederek, olay yerinden ayrılacağını belirttiği ileri sürüldü.

Bunun üzerine yetkililerin, Halil”in “ülkeden kaçma riski olduğuna inandığını ve gözaltına alınmasının gerekli olduğunu” söylediği, bu nedenle Filistinli aktivistin “gözaltı kararı” olmadan gözaltına alındığı ifade edildi.

Daha sonra Halil”in önce ICE”nin New York”taki bir ofisine götürülerek, gözaltı kararının burada kendisine tebliğ edildiği bilgisi dosyada yer aldı.

Halil”in avukatlarından açıklama

Amerikan Sivil Özgürlükler Birliğinden (ACLU) yapılan açıklamada, Halil”in “işbirliği yapmayı reddettiği ve kaçmayı planladığına” ilişkin iddiaların yanlış olduğu, olay anındaki videoların ve tutanakların bu ifadelerle çeliştiği belirtildi.

Halil”i temsil eden avukat Marc Van Der Hout da ABD”li yetkililerin, olay anında Halil”e hakkında gözaltı kararı olduğunu söylediğini ancak bu kararın aslında bulunmadığını hükümetin sunduğu dosyadan yeni öğrendiklerini aktardı.

Van Der Hout, hükümetin bu açıklaması nedeniyle şaşkınlığa uğradıklarını belirterek, “Bu DHS”in, yasalar uyarınca bu işlemlerin sonlandırılmasını gerektiren korkunç bir davranışı ve göçmenlik mahkemesinin bu yönde karar alacağını umuyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Halil”i temsil eden avukatlardan Amy Greer da yaptığı açıklamada, “Bugün Mahmud”a neden gözaltı kararını hiç göstermediklerini öğrendik çünkü bu karar yoktu.” ifadesini kullandı.

Greer, Trump yönetiminin, “Halil”in kanunsuz gözaltına alınmasını meşrulaştırmaya çalıştığını” vurguladı.

ABD”de Filistin”e destek veren öğrencilerin gözaltına alınması

ABD”de Columbia Üniversitesi protestolarına öncülük eden aynı üniversitenin yüksek lisans öğrencisi Filistinli aktivist Mahmud Halil, 8 Mart”ta eşiyle evine giderken bina girişinde gözaltına alınmıştı.

Avukatı Amy Greer, Halil”in “yeşil kartlı daimi ikametgah sahibi” olarak ABD”de bulunmasına ve eşinin Amerikalı olmasına rağmen Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi yetkililerince tutuklandığını ve yeşil kartının iptal edildiğini belirtmişti.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, sosyal medya platformu X”teki hesabından yaptığı paylaşımda, “Amerika”daki Hamas destekçilerinin vizelerini veya yeşil kartlarını iptal edeceğiz, böylece sınır dışı edilebilecekler.” ifadesini kullanmıştı.

Benzer gerekçelerle Tuft Üniversitesinde doktora yapan Türk öğrenci Rümeysa Öztürk de gözaltına alınmıştı.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source: