İngiltere neden Türkiye”deki protestolara sessiz kaldı?

İngiltere neden Türkiye”deki protestolara sessiz kaldı?

İngiltere’nin Türkiye”deki protestolar karşısındaki sessizliği, CHP Genel Başkanı Özgür Özel”in sitemleriyle yeniden gündemde. Özel, İngiltere’nin suskun tavrını “terk edilmişlik” olarak tanımladı. Fakat mesele basit bir destek eksikliği değil; çok katmanlı bir stratejik hesap.

Öncelikle İngiltere, Türkiye’nin savunma sanayiindeki başarısını göz ardı edemez. Türkiye, NATO içinde Rusya ile dengeli ilişki yürütebilen tek ülke ve savunma gücüyle Avrupa’nın doğu kanadını ciddi anlamda koruyor.

Özellikle Bayraktar TB2 gibi insansız hava araçlarıyla uluslararası alanda önemli bir prestij elde eden Türkiye, bölgesel güvenlik açısından vazgeçilmez bir aktör konumunda. Londra”nın bu durumun farkında olması, Ankara’yla ilişkilerini hassas bir dengede tutmasını zorunlu kılıyor.

İngiltere, NATO müttefiki olarak Ankara’yla çatışmak yerine, ekonomik ve askeri açıdan işbirliği yapmayı tercih ediyor.

ABD-İngiltere ilişkileri ise giderek daha karmaşık bir hâl alıyor. ABD, Rusya-Ukrayna krizinde kendi çıkarları doğrultusunda Kiev’in taviz vermesine sıcak bakarken, İngiltere aksine bölgeye asker göndermeyi planlayarak daha aktif bir strateji izliyor. Bu görüş ayrılığı İngiltere’yi uluslararası arenada yalnızlaştırıyor ve Türkiye gibi kritik müttefikleriyle olan ilişkilerini daha hassas yürütmesine neden oluyor.

TEMEL FAKTÖR ABD İLE YAŞANAN ÇATIŞMA

İngiltere Başbakanı Keir Starmer”ın, Ukrayna’da gönüllüler koalisyonu oluşturarak Rusya’ya karşı daha sert ve proaktif bir duruş benimsemesi, ABD ile arasındaki diplomatik uçurumu derinleştiriyor. Bu stratejik anlaşmazlıklar, İngiltere’nin Türkiye gibi önemli bölgesel ortaklarla ilişkilerini koruma ihtiyacını artırıyor.

Ticaret savaşları da İngiltere’nin elini kolunu bağlıyor. ABD Başkanı Trump’ın yüzde 25″lik otomobil ithalat vergisi tehdidi, İngiliz ekonomisine ağır zarar verebilir. İngiltere Maliye Bakanı Rachel Reeves, ticaret savaşlarının İngiltere’nin çıkarına olmadığını açıkça dile getirdi ve bu savaşı daha da büyütmemek için dikkatli davranıyor.

Reeves, ekonomik istikrarın korunması gerektiğini, bu tür gerginliklerin İngiliz halkının günlük yaşamını doğrudan etkileyebileceğini belirtiyor. Bu noktada Türkiye ile sağlam ekonomik bağlara sahip olan İngiltere’nin, Ankara’ya yönelik olası bir siyasi gerilimi göze alamaması oldukça doğal.

Gazze krizi de İngiltere’nin sessizliğinin arkasındaki önemli faktörlerden biri. ABD’nin İsrail’i koşulsuz destekleyen politikasıyla Avrupa”nın ateşkes çağrısı arasında ciddi farklar var. İngiltere, Almanya ve Fransa ile birlikte Gazze konusunda ateşkes çağrısı yaparak, Avrupa”nın tutumunu benimsiyor.

İngiltere’nin bu süreçte Avrupa Birliği ülkeleriyle aynı çizgide hareket etmesi, ABD”den farklı bir pozisyona düşmesine neden oluyor. Bu ince denge içerisinde, Londra”nın Türkiye’deki protestolara yönelik açık bir tavır alması beklenemez.

TÜRKİYE-İNGİLTERE İLİŞKİLERİ GÜN GEÇTİKÇE DAHA İYİYE GİDİYOR

Türkiye-İngiltere ticari ilişkilerinin sağlamlığı da unutulmamalı. İngiliz Ticaret Odası Başkanı Chris Gaunt”un ifade ettiği gibi, Türkiye uluslararası yatırımcılar açısından uzun vadeli ve güvenilir bir pazar. İngiliz yatırımcılar için cazip olan bu ortam, ekonomik olarak her iki ülkenin de yararına olan sürdürülebilir ilişkilerin devam etmesi açısından kritik öneme sahip. Bu ekonomik ortaklık, İngiltere’nin Türkiye’ye karşı açık eleştiriler getirmesini sınırlayan önemli faktörlerden biri.

Son olarak, S&P Global”in ekonomik tahminlerinde de görüldüğü gibi, İngiltere’nin ekonomik büyüme hızı ciddi anlamda yavaşlamış durumda. ABD’nin ticari kısıtlamaları, Avrupa’nın zayıf ekonomik performansı ve yükselen enflasyon baskısı İngiliz hükümetini temkinli adımlar atmaya zorluyor. Böyle bir ekonomik iklimde, Türkiye gibi ekonomik ve stratejik bir ortağı rahatsız etmek, Londra açısından son derece mantıksız olacaktır.

Bartu Eken / Haber7

Source: Bartu Eken