“İş Dünyası Rüzgarı – Kadınların Gücü ve Yenilikçi Başarılar”

1 dolarlık kararla dünya devi

Morris Chang… Adını muhtemelen hiç duymadınız. Ama bugün kullandığınız telefonun, yapay zekâ yazılımlarının ve savaş uçaklarının en kritik parçasını üreten adam. O, dünyayı dönüştüren bir iş adamı. Ne Elon Musk ve Mark Zuckerberg gibi kafes dövüşü ucuzluklarına girenlerden, ne de 55’inden sonra ‘vücutçu’ olup yatlarda poz veren Jeff Bezos’lardan. Chang, çip endüstrisinin sessiz devi.

Chang, 1931’de savaşın eşiğindeki Çin’de doğdu. 18 yaşına gelmeden 6 şehir, 10 okul değiştirdi. Savaşta sığındıkları iki büyük kentte yıkım derecesinde ağır bombardımanlar gördü. Ailesiyle cephe hattından gizlice geçerek Japon işgali altındaki Şangay’dan Hong Kong’a kaçtı. Ama Hong Kong 1948’de Mao’nun Komünist Partisi’nin ilerleyişi karşısında ‘Son Kale’ durumuna düşünce çareyi ABD’ye göç etmekte buldu.

Chang önce Harvard’da, sonra MIT’de makine mühendisliği okudu. 1955’te MIT’de iki kez girdiği doktora sınavında başarılı olamayınca şansını iş hayatında denedi. Otomotive meraklıydı. İki yerden iş teklifi geldi: Biri Detroit merkezli Ford, diğeri az bilinen Sylvania elektronik şirketi. Çok ilginçtir ki, elektronik şirketi ayda 480 dolar maaş, Ford ise 479 dolar maaş teklif ediyordu. Ford’un insan kaynakları yetkilisine “Acaba 1 dolar fazla verir misiniz?” dediğinde “Bizden tek cent bile fark alamazsın” cevabını duyan Chang elektronik şirketini tercih etti.

O 1 dolar, geleceğinin yönünü değiştirdi. Sylvania’da transistör ve mikroçip yapımını öğrenerek çok daha büyük bir dünyaya adım attı. 1958’de Dallas’ta Texas Instruments’a transfer oldu. 1970’lerin sonuna kadar bu şirkette hesap makinelerinden dijital saatlere, ev bilgisayarlarından konuşan oyuncaklara kadar çip takılan her türlü eşyayı üretti.

1984’te eline, bilgisayar çipi tasarımının inceliklerini anlatan bir ders kitabı geçti: VLSI Sistemlerine Giriş. Bugün hâlâ kütüphanesinde sakladığı o kitap, sadece onun kariyerini değil, aynı zamanda küresel elektronik endüstrisinin gidişatını da değiştirecekti.

Chang’ın ders kitabından edindiği ana fikir basitti ama devrim niteliğindeydi: Bilgisayarların beyni olan mikroçiplerin bir yerde tasarlanıp başka bir yerde üretilebileceği fikri… Bugün bir iPhone ya da Tesla’ya sahipsek, bu fikir sayesindedir.

O dönemde bu, çip endüstrisinin kurallarına tamamen aykırıydı. Ancak Chang, 54 yaşında, pek çok insanın emekliliği düşünmeye başladığı bir dönemde, bu fikri hayata geçirmeye karar verdi.

Tam da o sırada Tayvan, yoğun iş gücü emeği isteyen tarım ve ağır sanayi ekonomisinden, yüksek teknoloji ekonomisine geçmeye çalışıyordu. Tayvanlı devlet adamları, yarı iletken endüstrisini geliştirmek için bir uzmana ihtiyaç duydu ve Chang’ın kapısını çaldı.

Chang, Tayvan’a taşındı ve burada Tayvan Yarı İletken Üretim Şirketi (TSMC)’yi kurdu. Şirket çip tasarlamıyordu ama Apple ve Nvidia dahil olmak üzere dünyanın en önde gelen teknoloji devleri için en karmaşık mikroçipleri üretmeye başladı.

Bugün, kısmen bir ders kitabı sayesinde var olan TSMC, iPhone’lardan yapay zekaya, arabalardan süper bilgisayarlara ve savaş uçaklarına kadar her şeyin beyni olan çipleri üretiyor. 500 milyar dolarlık bir dev haline gelen bu şirketin ürettikleri o kadar kritik ki ABD, Japonya ve Avrupa, bu fabrikaları kendi topraklarına getirmek için Chang’e yalvarıyor.

Pazartesi günü Başkan Trump, TSMC’nin ABD’de 165 milyar dolar yatırımla 5 yeni çip fabrikası kuracağını gururla ilan etti.

TSMC’nin tırnak büyüklüğündeki çipleri, bugün insan DNA’sı kadar karmaşık elektrik devrelerinden oluşuyor. Saniyede 17 trilyon hesap yapabiliyor. Ve o şirket bugün iki kez emekli olmuşken tekrar işin başına döndürülen 94 yaşındaki Morris Chang tarafından yönetiliyor. İş dünyası onun kariyerine Beethoven’ın 9’uncu Senfonisi diyor. Haksız da sayılmazlar.

Source: Güney Öztürk


Geçtiğimiz yıl tüm çalışanlarına 29 maaş ikramiye vermişti: Bu yılı da boş geçmedi

130 yıllık otomotiv firması Skoda”nın Türkiye distribütörlüğünü yapan Yüce Auto, geçtiğimiz yıl elde ettiği 44 bin adet satışla son yılların en başarılı performansını sergiledi.

Yüce Auto”nun sahibi Ahmet Yüce, 2022 yılında tüm çalışanlarına 25 maaş, geçtiğimiz yıl ise 29 maaş ikramiye dağıtarak gündem olurken, elde edilen satış başarısıyla ikramiyeleri karşılıksız bırakmayan çalışanlar için bu yıl da benzer bir uygulamaya gidildi.

Çekya”nın başkenti Prag”da dünyanın dört bir yanından gelen Skoda”nın dünya çapındaki 164 distribütörü buluşurken, organizasyonuna Yüce Auto-Škoda damga vurdu. Yılın En İyi İkinci Distribütörü seçilen Yüce Auto, Uluslararası Satışlar ve Müşteri Deneyimi Kategorileri birinciliği ile Marka ve İnovasyon Kategorisi üçüncülüğü ödüllerinin de sahibi oldu. Bu başarıyla Yüce Auto, 130 yıllık Škoda tarihinde ilk kez dört ödül birden kazanan distribütör olma ünvanını elde etti.

“ÖMRÜM BOYUNCA İKRAMİYE VERECEĞİM”

Gazeteci Emre Özpeynirci”ye açıklamalarda bulunan Ahmet Yüce, “Ömrüm yettiği, kazancım elverdiği sürece iş arkadaşlarıma ikramiye vereceğim” ifadelerini kullanırken, artık bu konuyla gündeme gelmek istemediği için kaç maaşlık ikramiye dağıtıldığını açıklamayacağını belirtti.

Tüm patronların çalışanlarını düşünmek zorunda olduğunu aktaran Yüce, şu ifadeleri kullandı:

“Skoda’nın 2024’te yaklaşık 44 bin adetlik satışla Türkiye rekorunu kırmasının ardından Ahmet Yüce’yi arayarak, geçen yılki ikramiye miktarını sordum. Yüce artık bununla gündeme gelmek istemediğini belirterek şunları söyledi: ‘Tüm patronlar çalışanlarını düşünmek zorunda. Eğer ortada bir emek varsa bunun karşılığını vermelisiniz. Çalışanını ne kadar düşünürsen, başarı şansın o kadar artar. Skoda’nın Türkiye başarısı bunun en iyi örneği. 2024″te rekor satışın dışında 4 ödül birden aldık. Ama gayet normal olan bir durumu Türkiye’de anormal gibi göstermek tuhafıma gidiyor. O yüzden açıklama yapmak istemiyorum’ Ahmet Yüce, 2024’te ikramiye verip vermediğini söylemese de, aldığım istihbarat yine aynı şekilde ikramiye verdiği yönünde. Valla helal olsun ne diyeyim… Bu arada Yüce Auto, 2024’te 130 yıllık Skoda tarihinde ilk kez dört ödül birden kazanan distribütör olma unvanını elde etti. Bu başarıda çalışanların emeği çok büyük.”

Source: Haber Merkezi


Kadın çalışanların ihracata katkısı 60,1 milyar dolara ulaştı

Bolat, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan”ın 2025″i “Aile Yılı” olarak ilan ettiğini hatırlattı.

Ailenin ve toplumun temel direğinin kadınlar olduğuna işaret eden Bolat, “Kadınlar, aile, sosyal, çalışma, ekonomik ve ticari hayattaki önemiyle toplumumuzun temel yapı taşıdır. Nitekim bu durum, 12. Kalkınma Planı”nda da güçlü şekilde yer bulmuş, kadınlarımızın ekonomik ve ticari faaliyetlere daha çok katılımının teşvik edilmesi, çalışma hayatına hakkaniyet ve adalet şiarı çerçevesinde daha çok angaje edilmesi vurgulanmıştır.” ifadelerini kullandı.

Bolat, “yatırım-üretim-istihdam-ihracat” önceliklerinde hayata geçirilen ekonomik politikalarla kapsayıcı refah artışının sağlanması için Bakanlığın yoğun çaba gösterdiğini vurgulayarak, bir yandan küresel mal ve hizmetler ihracatındaki payı artırırken, diğer taraftan üreticileri, çalışanları, çiftçileri, girişimcileri, yatırımcıları, esnafı, işçileri, emeklileri ve kadınları desteklemeye devam ettiklerini kaydetti.

Kadın çalışanların ihracattaki payı yüzde 23,6

Çalışmaların ve politikaların sonucu 2002″de 36 milyar dolar olan ihracatın 2024 itibarıyla 6,3 kat artarak 262 milyar dolara ulaştığına dikkati çeken Bolat, şöyle devam etti:

“Bu yüksek oranlı artışla küresel mal ihracatından aldığımız pay önemli artış göstererek 2024 itibarıyla yüzde 1,08″e ulaşmıştır. Kadınlarımızın yoğun çalıştığı hizmetler sektöründe ihracatımız da 2002″de 14 milyar dolardan, 2024 sonunda 115,6 milyar dolara yükselmiştir. Başarımızda kadınlarımızın önemli katkısı bulunmaktadır. İhracat yapan firmalardaki toplam çalışanların içindeki kadın çalışanların oranı üçte bire yakındır. Bu oran 2013″te yüzde 24 iken, 2024″te 5,1 puan artışla yüzde 29,1″e yükseldi. 2024″te kadın çalışanların ihracata katkısı, 2013 yılına kıyasla yaklaşık iki kat artarak 60,1 milyar dolara ulaşmış ve toplam ihracattaki payı yüzde 23,6 olmuştur. Kadınların ihracata yaptığı katkının artış hızı da her geçen gün artarak toplam ihracat artışının üzerinde gerçekleşmiştir.”

Bolat, sektörlere göre de kadın iş gücünün ihracattaki payının giderek arttığını belirterek, kadınların sırasıyla giyim, kimyevi maddeler, otomotiv endüstrisi, elektrik elektronik ve bilişim sektörlerinde önemli roller üstlendiğini ifade etti.

Kadınların orta yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerin ihracatındaki katkısının da arttığına işaret eden Bolat, “Geçen yıl yüksek ve orta yüksek teknolojili ürünlerin ihracatı 101,1 milyar dolar gerçekleşti. Söz konusu dönemde bu ihracata kadınların katkısı, 2013″e göre yüzde 147 artarak yaklaşık 20 milyar dolara ulaştı. Aynı dönemde bu alanda kadın çalışanlarımızın payı yüzde 42,1″den yüzde 46,7″ye çıktı. Bakanlık olarak yüksek katma değerli ve rekabetçi ihracat perspektifinde pazar ve ürün çeşitlendirmesine dönük politika ve stratejilerimizle ihracatı artırmak üzere çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürürken, yerelde sağlanan üretim ve istihdam artışıyla daha müreffeh bir Türkiye hedeflemekteyiz.” değerlendirmesinde bulundu.

Kadın emeğine 75,1 milyon lira hibe ödemesi

Bolat, bu hedefler doğrultusunda Bakanlık olarak sürdürülebilir ve güçlü ekonomi için kadınların ulusal ve uluslararası ekonomik arenada yoğun temsiline ve katılımına büyük önem atfettiklerini vurgulayarak, kadın girişimciliğinin teşviki amacıyla bu alandaki üretim ve işletme kooperatiflerini, kadın esnaf ve sanatkarları, elektronik ticarette ve serbest bölgelerde kadın girişimcileri kararlılıkla desteklediklerini bildirdi.

Bu çerçevede 2025 yılı şubat ayı itibarıyla kadın girişimi üretim ve işletme kooperatifi sayısının 1223″e yükseldiğini, bu kooperatiflerin toplam ortak sayısının da 14 bin 956″ya ulaştığını belirten Bolat, sözlerini şöyle tamamladı:

“Kooperatif ve üst kuruluşlarının üretim ve istihdama katkısı olacak yatırım projelerinin desteklenmesi, faaliyetlerinde etkinlik ve verimliliğin sağlanması, teknoloji ve yeni üretim tekniklerinden yararlanmalarına katkıda bulunulması ve bireysel tasarrufların uygun kooperatif girişimcilik modelleriyle ekonomiye kazandırılması amacıyla Bakanlığımızca Kooperatiflerin Desteklenmesi Programı (KOOP-DES) hayata geçirilmiştir. Program kapsamında 2024 sonuna kadar kadın emeğini değerlendirme amacına haiz 620 kooperatife, Bakanlığımızca 75,1 milyon lira hibe desteği ödemesi yapılmıştır. 2024 yılı özelinde destek dönemleri kapsamında kooperatiflere sağlanmasına karar verilen 34,2 milyon liralık hibe desteğinin 24,5 milyon lirası kadın girişimi üretim ve işletme kooperatiflerinin istifadesine yönelik olarak karara bağlanmıştır.”

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source: