Kekemelikten bu egzersizlerle kurtulmak mümkün!
Kekemelik; kelimeler, sesler ya da hecelerin tekrarlanması, konuşma sırasında duraklama veya dengesiz konuşma hızı ile karakterize bir konuşma bozukluğudur. En sık olarak 2 ila 6 yaş arasında meydana gelen kekemelik tüm çocukların yaklaşık yüzde 5 ila 10 unu etkiler. Kekemelik görülen çocukların yüzde 25’inden fazlasında bu durum yetişkinliğe kadar devam etmez. Genellikle, çocuğun gelişimi ilerledikçe tamamen kaybolur. Kalıcı olabilecek durumlarda erken müdahale ile yetişkinlikte problemin devam etmesi önlenebilir. KEKEMELİK ÇEŞİTLERİ NELERDİR? 1. Gelişimsel kekemelik: Nörogelişimsel bir bozukluk olan gelişimsel kekemelik, beyin yapısının beklenenden daha farklı farklı gelişmesiyle meydana gelir. Bu durum genellikle çocukluk çağlarında başlar. 2. Kalıcı kekemelik: Kalıcı kekemelik, yetişkinliğe kadar devam eden uzun süreli bir kekemelik türüdür. 3. Edinilmiş kekemelik: Edinilmiş kekemelik de beyni etkileyen bir problemin yanı sıra bir yaralanma sonucu oluşabilen kekemelik çeşidi olarak karşımıza çıkar. KEKEMELİK NEDEN OLUR? 1. GENETİK FAKTÖRLER Kekemelik üzerine yapılan çalışmalar, kekemeliğin ailelerde görüldüğünü ve genetik faktörlerden etkilendiğini göstermektedir. Kekeleyen çocukların genellikle kekeleyen akrabaları vardır. Ayrıca kekemeliğin erkekleri kadınlardan daha fazla etkilediği bilinmektedir. Kekemelikten tek başına sorumlu olan bir gen tespit edilmese de, belirli genetik materyaller kekemelik oluşumunda etkili olabilir. 2. STRES Topluluk önünde konuşma problemleri yaşayan kişiler, yoğun stres altında yaşayan bireylerin konuşmasında bozukluklar meydana gelebilir ve bu durum kekemelik meydana getirebilir. 3. NÖROLOJİK FAKTÖRLER Kekemeliği belirleyen tek bir faktör olmasa da, genetik, dil gelişimi ve çevresel faktörlerin bir araya gelmesiyle kekeleyen kişilerin beyin aktivitesi etkilenebilir. Beynin dilden sorumlu bölgeleri, kekeme kişilerde farklı görünebilir ve farklı çalışabilir. Kekeleyen bazı kişilerde işitsel bilgileri işleme süreci daha yavaş ve zorlayıcı olabilir. Araştırmalar, kekemelik ortaya çıktığında, beyinde dilden sorumlu bölgenin farklı göründüğü ve farklı işlediğini göstermiştir 4. DİL YAPISINDA BOZUKLUK Zamanlama, duyusal ve motor koordinasyon gibi dil ve konuşma yapısında anormalliklerin söz konusu olması da kekemeliğe zemin hazırlayabilir. 5. ÇEVRESEL VE PSİKOLOJİK FAKTÖRLER Konuşma akışlarındaki bozukluklar nedeniyle iletişimde zorluklar yaşayan kişilerde iletişim ile ilgili olumsuz duygular gelişir. Kekemeliği saklama veya önleme çabaları, gerginliği daha da artırabilir ve bu da kişinin iletişim yeteneklerini olumsuz etkileyebilir. Duygusal faktörler, stres ve kaygı kekemeliğin nedeni olmasa da, dil gelişiminin kritik bir döneminde olan çocuklara ek bir zihinsel yük getirebilir. KEKEMELİK BELİRTİLERİ NELERDİR? – Bir kelime, kelime öbeği veya cümleyi başlatmada zorluk- Bir sözcüğü veya sözcük içindeki sesleri uzatma- Ses, hece veya kelimeyi tekrar etme- Bazı heceler veya kelimeler için kısa sessizlik veya bir kelime içinde duraklamalar- Bir sonraki kelimeye geçmede zorluk yaşanması- Bazı kelimeleri söylerken yüzün veya üst gövdenin aşırı derecede gerilmesi- Konuşma kaygısı- Etkili iletişim kurmadaki yeteneklerde sınırlılık Kekemeliğe konuşma güçlüğü ve bazı anormal mimikler eşlik edebilir: – Hızlı göz kırpma- Dudakların veya çenenin titremesi- Yüz tikleri- Baş hareketleri KEKEMELİK NASIL TEŞHİS EDİLİR? Kekemelik genellikle, ses, konuşma ve dil bozukluğu olan bireyleri test etmek ve tedavi etmek için eğitilmiş bir sağlık profesyoneli olan dil konuşma terapisti ya da çocuk psikiyatrisi uzmanı tarafından teşhis edilir. Tanı konulması sırasında; – Kekemeliğin ilk fark edildiği zaman,- Hangi koşullarda ortaya çıktığı,- Kekemelik davranışlarının bir analizi,- Çocuğun konuşma ve dil becerilerinin değerlendirilmesi ile elde edilen veriler gibi çeşitli faktörleri göz önüne alır. KEKEMELİKTEN KURTULMAK İÇİN YAPILABİLECEK YÖNTEMLER 1. YAVAŞ KONUŞMA Konuşurken yavaş bir tempoda konuşmayı denemek kekemeliği azaltmaya fayda sağlar. Derin nefesler alıp yavaşça konuşmaya çalışmak duraksamaları hafifletebilir. Hızlıca konuşmak ise kelimeleri çıkarmakta zorlanmaya ve kekelemenin şiddetinin artmasına sebep olabilir. 2. KONUŞMA PRATİĞİ YAPMA Yargılamayacak kişilerle konuşma pratiği yapmak iyi bir yöntemdir. Güvenilir bir arkadaş veya aile üyeleriyle rahat ortamda yapılan pratikler öz güven kazandırır. Kekeme kişiler bu şekilde konuşma şekillerine alışabilir. Destek gruplarına katılmak da kişinin rahatlamasına katkı sağlar. 3. SES KAYDETME Kekeme kişiler kendi sesini kaydederek konuşma becerilerini daha iyi analiz edebilir. Kişi, hangi kelimeyi veya ifadeyi söylediğinde kekelediğini öğrenebilir. Ancak ses dinlemek kaygı yaratıyorsa bu pratiğe yavaş yavaş başlanabilir. 4. MEDİTASYON Meditasyon, kişinin düşüncelerine veya belirli bir aktiviteye odaklanarak sakinleşmesini ve rahatlamasını sağlar. Bu şekilde kaygı hafifler ve kekemelikle başa çıkmak mümkün olur. Hem yetişkinler hem de çocuklar meditasyon uygulayarak kekemeliği yönetmeyi öğrenebilir. Görsel Kaynak: shutterstock/istockphoto
Source: Habertürk