“Keşif Rotası – Tarihi Kitapçılar ve Gizemli Mağaralar”

Dünyanın en eski kitapçısı nerede?

Her şehirde bir kitapçı vardır; ama her kitapçının bir tarihi yoktur. Lizbon’un kalbinde, yüzyılları aşan bir geçmişe sahip Livraria Bertrand, kitapların ölümsüzlüğünü kanıtlar gibi duruyor. Avrupa’nın kültür tarihinde önemli bir yere sahip olan bu mekân, yalnızca okurların değil, gezginlerin de uğrak noktası. PORTO’DAN DEĞİL, LİZBON’DAN DÜNYAYA AÇILAN BİR KİTAP KAPISI Kitapçılar, şehirlerin sessiz tarihçileri gibidir. Bazıları sadece kitap satmaz, aynı zamanda yüzyılları aşan bir belleği korur. Portekiz’in başkenti Lizbon’daki Livraria Bertrand da işte böyle bir yer: dünyanın en eski faaliyet gösteren kitapçısı unvanını taşıyan bu yapı, yalnızca raflarındaki kitaplarla değil, duvarlarındaki hikâyelerle de büyülüyor. KÜTÜPHANE DEĞİL, BİR YAŞAM TARZI Livraria Bertrand, 1732 yılında açıldığında Avrupa henüz Aydınlanma Çağı’nın etkileriyle yoğruluyordu. Kitapların yalnızca bilginin değil, devrimlerin de taşıyıcısı olduğu bir dönemde açılan bu kitapçı, sadece satış yapılan bir dükkân olmanın ötesindeydi. Lizbon’un Chiado semtinde bulunan bu butik kitapçı, zamanla yazarların, filozofların ve okurların buluşma noktası hâline geldi. DEPREMLERDEN SAVAŞLARA, AYAKTA KALAN BİR TARİH Portekiz, 1755’te büyük bir depremle sarsıldığında Livraria Bertrand ciddi zarar gördü. Ancak kitapların gücüne olan inanç, mekânın yeniden inşa edilmesini sağladı. İki dünya savaşı, siyasi çalkantılar, rejim değişiklikleri… Bertrand hepsini yaşadı, ama kapanmadı. Bugün hâlâ orijinal lokasyonuna çok yakın bir noktada hizmet veriyor. GUINNESS REKORLAR KİTABINA GİREN BİR MEKÂN Dünyada aralıksız en uzun süre faaliyet gösteren kitapçı olarak Guinness Rekorlar Kitabı na giren Livraria Bertrand, turistik bir çekim noktası olmasının yanı sıra, hâlâ yerel halkın günlük uğrak noktalarından biri. İçeri giren bir müşteri, tarihi koklayan rafların arasında kaybolabiliyor. Mekânın iç tasarımı da asırlık rafları, ahşap zeminleri ve loş aydınlatmasıyla nostaljik bir zaman tünelini andırıyor. GELECEĞE AÇILAN BİR GEÇMİŞ Bugün dijitalleşen dünyada bile Bertrand varlığını sürdürüyor. Modern yayıncılık dünyasına ayak uydururken tarihî dokusunu kaybetmeyen kitapçı, okumanın her dönem için vazgeçilmez olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Hem geçmişin tanığı hem geleceğin umut taşıyıcısı olan Livraria Bertrand, kitaplara ve okurlara adanmış eşsiz bir yaşam alanı olarak varlığını sürdürüyor.

Source: Habertürk


Antalya”nın gizemli mağarası görüntülendi

Antalya nın İbradı ilçesinde sarı renkli beşik şeklindeki kemerleri dolayısıyla Altınbeşik ismi verilen 3 katlı mağara, botla gezilen turkuaz renkli yer altı gölü, sarkıt, dikit ve travertenleriyle ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.Sadece 200 metrelik bölümü turizme açılması dolayısıyla gizemli mağara olarak da bilinen mağarada hava sıcaklığı genel olarak 15 ila 17 derece arasında ölçülüyor.Altınbeşik Mağarası, özellikle yaz aylarında kente gelen yerli ve yabancı turistlerin en önemli rotaları arasında yer alıyor. Mağarayı, ayda yaklaşık 10 bin yerli ve yabancı turist ziyaret ediyor.SU ALTINDAKİ BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK GÖRÜNTÜLENDİ Yıl boyu ziyarete açık olan mağarayı ziyaret edenler, botlara binerek rehber eşliğinde yer altı gölünü gezme fırsatı yakalıyor.Su derinliği bazı bölgelerinde 40 metreye ulaşan mağarada AA foto muhabiri Mahmut Serdar Alakuş ile Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi nden Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu ve ekibi dalış gerçekleştirdi.Dalışta, mağaradaki gölde yaşayan yengeç, kaplumbağa, kurbağa gibi canlılar görüntülendi. ULAŞILAMAYAN DAHA BİRÇOK KATMANI BULUNUYOR Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, mağaranın Avrupa nın en büyük yer altı gölleri arasında yer aldığını söyledi. Mağaranın su üstünde olduğu gibi su altında da görsel şölen sunduğunu ifade eden Gökoğlu, Dalışımızda biyolojik çeşitliği inceledik. Su derinliği zaman zaman 15 metreye kadar çıktı. Ön tarafı kumlu olan yer altı gölünde gammarus (genellikle balık yemi olarak kullanılan eklem bacaklı su canlısı), nehir yengeci, kurbağa, kaplumbağaları görüntüledik. Çok ilginç bir mağara. Ulaşılamayan daha birçok katmanı bulunuyor. Bu nedenle gizemli bir mağara dedi. Gökoğlu, mağaraya gelen turistlerin ayrıca Toros Dağları eteklerine kurulu düğmeli evleri yle ünlü Ormana Mahallesi ni gezebildiğini ve mağara çevresindeki kanyonlarda yürüyüş yapabildiğini dile getirdi.

Source: Habertürk