‘Çalışmamak için kendimi zorluyorum’
Friends” dizisiyle akıllarda yer eden Jennifer Aniston kariyerine dair dikkat çekici açıklamalarda bulundu. People dergisine konuşan 56 yaşındaki oyuncu, “Biraz işkoliğim, bu yüzden seyahat etmek ve çalışmamak için kendimi zorluyorum” ifadelerini kullandı. “DİNLENMEK İSTİYORUM” Hollywood”un en çok talep gören isimlerinden biri olan Aniston, “Dinlenmek istiyorum çünkü gerçekten birkaç yıldır çok yoğun çalışıyorum” diyerek kendisine zaman ayırmaya çalıştığını söyledi. Özel hayatı ve işi arasında denge kurmakta “iyi” olmadığını belirten yıldız, mükemmel bir günün tanımını şöyle yaptı: “Programımın tamamen boş olması. Hiçbir planım olmamalı. O zaman mükemmel bir gün olurdu.
Source: Sabah
İlk kez anlattı
Aras Aydın, 2022 de kendisi gibi oyuncu olan Melis Birkan ile nikâh masasına oturmuştu. Aydın, Birkan a evlilik teklifini nasıl yaptığını ilk kez anlattı. YÜZÜK ALMAK İÇİN 10 YILLIK BİREYSEL EMEKLİLİĞİMİ BOZDURDUM O dönem, uzun süre iş yapmadığını ve maddi sıkıntı yaşadığını söyleyen Aras Aydın; Evlilik teklifi biraz enteresandı. Tabii bir yüzüğe ihtiyacım vardı ama aktif iş yapamadığım bir dönemdi. 10 senedir biriktirdiğim bireysel emekliliğim vardı. Gittim, bireysel emekliliği bozdurup Melis e evlilik teklif edeceğim yüzüğü aldım ifadelerini kullandı. Aras Aydın daha sonra Melis Birkan a evlilik teklifi etmek için bir senaryo yazdığını söyledi ve sözlerini şöyle sürdürdü: Melis e; Bana Aile Her Şeydir diye yeni bir iş geldi. Orada başrolü oynayacağım. Bana yardım etmen lâzım. Name diye bir kız var, bana da Batu geldi. Sahne berbat bir sahne. Çünkü ben yazdım. Sayfa numarası tanıştığımız ayın numarasıydı. İşte okuyor ama diyaloglar berbat. Korkunç diyaloglar yazdım ki tatlı olsun. En son ben laflarımı söylüyorum, gayet ciddi oynuyorum falan. Neydi benim lafım dedim ve sonra Dur dur hatırlatma diye ekledim ve çöktüm, evlilik teklif ettim.
Source: Habertürk
Dev mirası 5 çocuğuna paylaştıran içecek imparatoru tek bir şart koydu
Tayland’ın en zengin iş insanlarından Charoen Sirivadhanabhakdi, sıfırdan kurduğu milyarlarca dolarlık imparatorluğunu beş çocuğuna paylaştırdı ancak bir şart koydu.
AİLEYE HER SEKTÖRDEN PARA AKIYOR
Sirivadhanabhakdi ailesi, içki devi ThaiBev’in yanı sıra gayrimenkul, perakende, sigorta ve tarım gibi pek çok alanda faaliyet gösteren dev bir holdingin de sahibi.
Dev içecek şirketi sahibi 81 yaşındaki Sirivadhanabhakdi, Thai Beverage (ThaiBev) şirketindeki kontrolünü sağlayan holding firmalarındaki hisselerini çocuklarına devretti. Bu şirketler, Singapur Borsası’na yapılan resmi açıklamalara göre, ThaiBev’in yüzde 66’sını kontrol ediyor.
PARALAR KARDEŞLER ARASINDA PAYLAŞILDI AMA…
Her ne kadar hisseler artık çocukların elinde olsa da, baba Charoen Sirivadhanabhakdi halen tüm kararları alma yetkisini elinde tutuyor. Yapılan hissedarlar anlaşması sayesinde, işlerin yönetimi, yatırımlar ve grup varlıkları üzerindeki tam yetki hâlâ ona ait. Bu hamle, sembolik bir devirden çok uzun vadeli bir geçiş planının habercisi olarak yorumlanıyor.
HER ÇOCUĞA BİR “KANAT”
Charoen’in çocukları halihazırda grubun çeşitli kollarında kilit pozisyonlarda bulunuyor. En büyük oğlu Thapana Sirivadhanabhakdi, Tayland’ın en büyük içki üreticisi ThaiBev’in CEO’su. Küçük oğlu Panote ise Singapur merkezli Frasers Property’nin başında ve Bangkok’taki dev “One Bangkok” projesinin yürütücüsü. Kızları Wallapa, Thapanee ve Atinant da gayrimenkul, perakende ve yatırım şirketlerinin yönetiminde aktif roller üstleniyor.
Bu dağılım, ailenin yıllar boyunca her bir çocuğu farklı sektörlerde hazırladığını gösteriyor. Özellikle ThaiBev, Berli Jucker ve Asset World Corp gibi dev şirketlerin başında artık çocukları var.
FABRİKA İŞÇİLİĞİNDEN İMPARATORLUĞA
Charoen Sirivadhanabhakdi’nin başarı öyküsü Tayland’ın sanayi tarihine damgasını vurmuş durumda. 1961’de bir içki fabrikasında işçi olarak başladığı kariyerini, onlarca yıllık emekle dev bir içki ve gayrimenkul imparatorluğuna dönüştürdü. Eşi Khunying Wanna ile birlikte kurduğu TCC Group, bugün yiyecek-içecekten sigortaya, gayrimenkulden tarıma kadar beş ana sektörde faaliyet gösteriyor. Eşinin 2023’teki vefatının ardından ise aile içindeki liderlik planlarının hızlandığı görülüyor.
SORUMLULUK PAYLAŞILDI, KONTROL TEK ELDE
Bu yılın başlarında Charoen, Frasers Property ve Fraser and Neave gibi bazı grup şirketlerindeki başkanlık görevlerinden de istifa etti. Ancak bu adımlar, tam anlamıyla sahneden çekildiği anlamına gelmiyor. Hisseler dağıtılmış olsa da, Charoen karar alma ve stratejik yön verme konularında son sözü söylemeye devam ediyor.
Yaptığı son açıklamalarda da bu yaklaşımı net biçimde dile getiriyor:
“İşimde sürdürülebilir büyüme istiyorum; gereksiz harcamalardan ve kapasitenin ötesinde borçlanmalardan uzak durmak şartıyla.”
DEV ŞİRKET YENİ BİR YOLA GİRDİ
Charoen Sirivadhanabhakdi’nin çocuklarına bıraktığı sadece şirketler değil; aynı zamanda her biri milyarlarca dolar değerinde olan markalar, projeler ve bir kurumsal kültür. Ancak bu büyük mirasla birlikte üzerlerine büyük bir sorumluluk da düşüyor.
Baba Charoen ise işin başında kalmaya devam ederek, bu geçiş sürecini hem kontrol ediyor hem de yönlendiriyor. Tayland’ın ikinci en zengin adamı, görünen o ki hâlâ hiçbir şeyi şansa bırakmak istemiyor.
Source: Sonuç Sürmeli
Canını al, parasını alma! İşte en cimri burçlar
1. OĞLAK BURCU: TASARRUF ONUN DOĞASINDA
Disiplinli ve hedef odaklı yapısıyla bilinen Oğlak burcu, para harcamayı değil, biriktirmeyi tercih ediyor. Onlara göre bugünün lüksü, yarının güvencesinden çalmak anlamına geliyor. Harcamalarını önceden planlayan Oğlaklar, gereksiz buldukları hiçbir şeye kolay kolay para harcamıyor. Bu yönleriyle çevrelerinden sık sık “fazla mı cimrisin?” yorumlarını işitiyorlar.
BAŞAK BURCU: HESAPLAMA UZMANI
Titizlik denince akla ilk gelen burç olan Başak, finansal konularda da aynı özeni gösteriyor. İndirimleri takip ediyor, gereksiz harcamalardan kaçınıyor ve her kuruşun hesabını tutuyor. Başaklar için önemli olan, harcadığı paranın karşılığını tam anlamıyla almak. Lükse değil, faydaya odaklanıyorlar.
BOĞA BURCU: LÜKSÜ SEVER AMA PARAYI DA KOLAY HARCAMAZ
Boğa burcu konforuna düşkünlüğüyle bilinse de, söz konusu para olunca oldukça dikkatli davranabiliyor. Kaliteli olanı seçse bile, gereksiz harcamalardan kaçınmayı tercih ediyor. “Param çarçur olmasın” düşüncesiyle hareket eden Boğalar, yatırım yapmayı ve birikim sağlamayı öncelikli görüyor.
*BONUS* AKREP BURCU: PARASININ NEREYE GİTTİĞİNİ BİLMEK İSTER
Akrep burcu doğrudan “cimri” sayılmasa da, harcamaları üzerindeki kontrolüyle dikkat çekiyor. Borç vermekten hoşlanmayan, parasının nereye harcandığını adım adım takip eden Akrepler, alışverişlerinde mantık çerçevesinden sapmıyor. Onlar için duygusal değil, stratejik bir para yönetimi söz konusu.
Source: Derleyen: Nesli Leyla Şenol
Açık öğretime nasıl kayıt olunur?
Açık öğretim sistemi, üniversite eğitimine zaman ve mekân engeline takılmadan devam etmek isteyenler için önemli bir kapı aralıyor. Özellikle son yıllarda hem lisans hem de ön lisans programlarına gösterilen ilgiyle birlikte, Açık öğretime nasıl kayıt olunur? ve Kimler açık öğretime başvurabilir? gibi sorular da sıkça soruluyor. Peki, açıköğretime nasıl kayıt olunur? AÇIK ÖĞRETİME NASIL KAYIT OLUNUR? Açık öğretime kayıt olmak isteyen öğrenciler için süreç oldukça pratik ve dijitalleşmenin etkisiyle her geçen yıl daha kolay hale geliyor. Öncelikle adayların, kayıt dönemi içerisinde Anadolu Üniversitesi, Atatürk Üniversitesi veya İstanbul Üniversitesi gibi açık öğretim imkanı sunan üniversitelerin resmi web sitelerini takip etmesi gerekiyor. E-devlet üzerinden ya da üniversitenin öğrenci işleri sisteminden başvuru yapılabiliyor. Kayıt sırasında kimlik bilgileri, mezuniyet belgeleri ve varsa sınav sonuç belgeleri sisteme yükleniyor. Ardından harç ücretlerinin yatırılmasıyla birlikte kayıt işlemi tamamlanıyor. Bu süreçte dikkat edilmesi gereken en önemli unsur, her üniversitenin kayıt tarihleri ve sisteminin farklılık gösterebilmesi. AÇIK ÖĞRETİME KAYIT OLMA ŞARTLARI NELERDİR? Açık öğretim, çoğu zaman yaş, ikamet yeri ya da çalışma durumu fark etmeksizin geniş bir kesime hitap eder. Ancak yine de kayıt için bazı temel şartlar aranmaktadır. Lise mezunu olmak, açık öğretime kayıt olmanın en temel gerekliliğidir. Türkiye’de yapılan Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) girerek yeterli puanı almak, bazı lisans programları için zorunlu olabilirken, ön lisans programlarında sınavsız geçiş seçenekleri de mevcuttur. Ayrıca yurtdışında öğrenim görenlerin denklik belgesi alması gerekir. Açık öğretimde ikinci üniversite imkânı da sunulduğundan, halihazırda üniversite mezunu olan bireyler sınavsız bir şekilde ikinci bir bölüme kayıt yaptırabilirler. AÇIK ÖĞRETİMİN ÖRGÜN ÖĞRETİMDEN FARKLARI NELERDİR? Açık öğretim ile örgün öğretim arasındaki en temel fark, öğrenme modelidir. Açık öğretimde dersler fiziksel sınıflarda değil, çoğunlukla dijital platformlar üzerinden yürütülür. Öğrenciler, ders notlarını internetten indirip kendi hızlarında çalışabilirken; örgün öğretimde ise yüz yüze eğitim zorunludur ve ders takvimi daha katıdır. Ayrıca açık öğretimde devam zorunluluğu yoktur, sınavlar genellikle belirli merkezlerde yılda birkaç kez yapılır. Sosyal etkileşim ve kampüs hayatı açısından açık öğretim daha izole bir deneyim sunarken, zaman yönetimi ve bireysel disiplin gerektirir. Örgün eğitimde ise akademik danışmanlık, laboratuvar imkanları ve öğrenci kulüpleri gibi sosyal ve fiziksel avantajlar öne çıkar. AÇIK ÖĞRETİM MEZUNLARININ İŞ BULMA İMKANLARI YÜKSEK MİDİR? Açık öğretim mezunlarının iş bulma şansı, sanılanın aksine, sadece diploma türüne değil; bireyin sahip olduğu yetkinliklere, deneyime ve iş ağına da bağlıdır. Birçok kamu kurumu ve özel sektör kuruluşu, açık öğretim mezunlarına da eşit fırsatlar sunmaktadır. Özellikle kamu sektöründe KPSS ile yerleştirilen pozisyonlarda açık öğretim diploması geçerlidir. Öte yandan, açık öğretim mezunları genellikle çalışırken okuyan bireylerden oluştuğu için, mezuniyet sonrası iş deneyimiyle birleşen eğitim geçmişleri onları rekabette avantajlı kılabilir. Bu yüzden iş bulma süreçlerinde örgün öğretime oranla belirli bölümlerin öne çıktığı da söylenebilir.
Source: Habertürk