6 yıl önce 6 yıl sonra
Manzara şöyleydi: Etrafı jiletli tellerle kapalı, kapısına kilit vurulmuş, çöplerin atıldığı, molozların olduğu, duvardan atlayıp girenlerin ateş yakarak duvarlarına zarar verdiği 2 bin yıllık tarihi miras.*Manzarayı görünce Murat Ilıkan, “Roma Tiyatrosu’nu görmek için dünyanın her yerinden turistlerin, tarihçilerin, arkeologların gelmesi gerekirken, biz içeri girilmesin diye etrafını jiletli tellerle çevirmiş, kapısına da kilit vurmuşuz” demişti.*Kendisiyle 6 yıl sonra birlikte tekrar Antik Roma Tiyatrosu’na gittik. O eski manzaradan artık eser yoktu. ABB’nin restorasyon çalışmalarını yürüten firma yetkilileriyle beraber alanı gezdik, yapılanları gördük.*20192025Restorasyon, Meclis kararıyla ABD Büyükelçileri Kültürel Mirası Koruma Fonu (AFCP) fonlanmıştı. Tiyatro kısmı, uluslararası pek çok antik tiyatro rekonstrüksiyonu örnek alınarak hazırlanmış. Burası bin 500 kişiye yakın seyirci kapasitesiyle açık hava sahnesi olarak da kullanılabilecekmiş.*Tiyatronun hemen yanında Arkeopark’ta da Anadolu Medeniyetleri Müzesi kontrolünde yürütülen bir bilimsel kazı çalışması da var.*Antik Roma Tiyatrosu, çocukların arkeolojik kazı çalışmalarını deneyimleyebilecekleri oyun alanları, ortaya çıkan buluntuların izlenebileceği açık hava sergileme alanları ve seyir terasları ile adeta bir açık hava müzesi olarak kente çok şey katacak.*Buranın her tarafı tarih. Tıpkı Ulus gibi. Proje de zaten Ulus Tarihi Kent Merkezi’nin bir parçası.*Karşıda Ulus Kültür Merkezi ve Kapalı Çarşı Dolmuş Durakları projesi yürütülüyor. Bentderesi bölgesindeki Keçiören ve Mamak dolmuşlarının tamamı merkezdeki kapalı alana geçecek. Durakların yeri yeşil alan olacak. Merkezdeki otopark da bölgeyi rahatlatacak. Kültür sanat alanları ve Görme Engelliler Müzesi de canlılık getirecek.*Tiyatronun diğer bir baktığı taraf olan Hıdırlıktepe Rekreasyon Alanı’nda da çalışma var. Şimdilerde yükselen, yükselirken kentin birçok noktasından görülen ve bilmeyenlerin merak ettiği 100. Yıl Şükran Anıtı ile diğer donatı alanları da eskinin kötü imajını silecek gibi.*Hepsi tamamlandığında başka bir manzaranın ortaya çıkacağı, şehrin en kıymetli yerinde farklı bir hava eseceği kesin.*Ankara’nın kıymetli mirası Antik Roma Tiyatrosu’nu 2019’da gündeme getirerek harekete geçilmesini sağlayan Murat Ilıkan’a, talimat vererek çalışmaların başlatılmasını sağlayan ABB Başkanı Mansur Yavaş’a, Ankara Kent Konseyi (AKK) Başkanı Halil İbrahim Yılmaz”a, bölge için uğraş veren ABB Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanlığı Proje Koordinatörü Bekir Ödemiş’e ve emeği geçenlere, Ankara ve kent sakinleri adına teşekkürler…BİR PLAĞA BİR ARSA HEDİYE EDİLEN YILLAR“ANTİKA dedektifi” olarak bilinen Hamza Demirkapu, sosyal medyada geçenlerde 1974’teki bir plak kampanyasını paylaştı.*Plak firması Bedia Akartürk plağı için şöyle bir kampanya düzenlemiş: “Bu plağı alan herkese Ankara’nın mesire yerinde kurasız 200 metrekare tapulu arsa veriyoruz.” Plağın sahibi yıllar sonra kampanya sayesinde o arsa karşılığında daire sahibi olmuş. Videoyu izleyince evi Oran’daki yüksek katlı sitelerden birine benzettim.*Bedia Akartürk, o kampanyanın detayını da şöyle anlatmış: “Elmaların Yongası plağı o kadar satmıştı ki firma böyle bir kampanya yapmıştı dinleyicilere teşekkür mahiyetinde. Vesile olmak, bunları şimdi duymak çok güzel… Oturanlar sağlık ve mutlulukla otursunlar inşallah.”*Gerçekten de büyük kısmet. Bu kampanyayı görenlerin; “Şöyle bir talih nasip et Allah’ım” diye dua ettiğini duyar gibiyim.ANKARA’NIN MUTSUZLUĞUMUTLU Şehir Endeksi raporunun 2025 sonuçlarına göre başkent Ankara, 200 şehrin bulunduğu “Dünyanın en mutlu şehirleri” listesinde 198’inci sırada yer aldı.*Açtım baktım endekse, kriterler ne diye? Şehirleri, yönetişim, sivil katılım, ekonomi, sağlık, çevre ve ulaşım gibi alanlardaki performanslarıyla değerlendirmişler.*Türkiye’den başka hangi şehirler var diye bir daha baktım. Ankara’nın 198’inci olduğu listede İstanbul 127’nci, İzmir 143’üncü olmuş.*Bunu görünce “Mega kent İstanbul bizden nasıl daha mutlu olabilir” sorusunu da sordum.*Listede 1’inci Danimarka’nın başkenti Kopenhag. 200’üncü Hırvatistan’ın Pula şehri. Bizim bir altımızda, 199’da kim var derseniz Amerika’dan Houston. Neyse ki Teksas eyaletindeki Houston bizden daha aşağıda ve daha mutsuz. Böyle teselli edelim birbirimizi.HEM SEVİNDİK HEM ÜZÜLDÜKEN son 2020-2021 sezonunda Süper Lig’de yer alan Gençlerbirliği, yeniden hak ettiği Süper Lig’e döndü. Bu sonuç Ankara’ya büyük sevinç yaşattı. İlhan Cavcav’ın mirasını taşıyan bu takıma da bu yakışırdı…*Ankaragücü, Amed Sportif Faaliyetleri 2-0 mağlup etmesine rağmen 2. Lig’e düştü. Ankaragücü, Süper Lig’de 3 büyüklerden sonra en fazla yer alan kulüp. Tarihinde ikinci kez 2. Lig’e düşmesi üzdü. Ama olsun Yonca Lodi’nin şarkısında dediği gibi; Düştüysek kalkarız daha ölmedik ya…
Source: Murat Yılmaz
2025 yaz modası trendleri neler?
Moda dünyası 2025 yazına renk, doku ve nostalji dolu bir bakışla merhaba diyor. Yazın öne çıkan trendleri, zamansız parçaları modernleştirirken aynı zamanda yenilikçi formlarla sokak stiline yön veriyor. Şeffaf kumaşlar, fıstık yeşili tonları ve el işçiliği detaylar bu sezonun yıldızları arasında. İşte gardırobunuza yön verecek sezonun öne çıkan trendleri… BOHEM TARZ GERİ DÖNÜYOR: ÖZGÜRLÜĞÜN ROMANTİK HALİ 2025 yazının en dikkat çeken temalarından biri, bohem stilin güçlü dönüşü. Özellikle dantel, şifon ve püskül detayları; romantik bir hava yaratırken aynı zamanda özgür ruhları temsil ediyor. Festival kombinlerinde sıkça rastlayacağımız bu parçalar, hem salaş hem de feminen bir görünüm sunuyor. Uzun, uçuş uçuş elbiseler ve etnik desenli aksesuarlar da boho ruhunu tamamlıyor. RENKLERİN DANSI: FISTIK YEŞİLİ VE PUDRA PEMBE ZİRVEDE Bu yaz pastel tonlar sahneden inmiyor ama fıstık yeşili ve pudra pembenin yükselişi göz ardı edilemez. Hem canlı hem de yumuşak bir etki yaratan bu renkler, özellikle yazlık elbiselerde, blazer ceketlerde ve ayakkabılarda öne çıkıyor. Tek renk kombinler ya da kontrast tonlarla birlikte kullanıldığında modaya ayak uyduran zarif bir stil ortaya çıkıyor. DENİZ ESİNTİSİYLE GELEN STİL: NAUTICAL TEMASI Marin stili bu sezon da yaz modasının demirbaşları arasında. Breton çizgileri, deniz kabuğu takılar ve lacivert-beyaz kombinasyonları; yazlık tatil bölgelerinde ve şehir stilinde karşımıza çıkıyor. Bu stilin cazibesi, sade ama etkileyici oluşunda yatıyor. Özellikle gömlek elbiseler ve çizgili crop üstler dikkat çekici parçalar arasında yer alıyor. EL YAPIMI DETAYLAR: KROŞE VE NAKIŞ GERİ DÖNDÜ 2025 yazının bir diğer dikkat çeken trendi ise el işçiliği. Kroşe üstler, boncuklu çantalar, nakışlı bluzlar; hem nostaljik bir hava taşıyor hem de el emeğini öne çıkarıyor. Sürdürülebilir moda anlayışını destekleyen bu parçalar, özellikle genç jenerasyonun ilgisini çekiyor. Ayrıca yaz festivallerinde, plaj partilerinde bu tarz detaylara sıkça rastlanacak. DEV AKSESUARLARLA İFADE GÜCÜ 2025 yazı, aksesuarların büyüklüğüyle yarıştığı bir sezon olacak. Mega güneş şapkaları, kalın bileklikler, iri kolyeler ve dev halka küpeler öne çıkıyor. Minimal kombinlere hareket katmak isteyenler için bu trend oldukça cezbedici. Ayrıca büyük çantalar da işlevselliğiyle beraber stil katkısı sağlıyor.
Source: Habertürk
Binlerce genç “Aşıklar Sokağı’nda “eş avına” çıktı
Çanakkale”nin Bayramiç ilçesi Muratlar köyünde her yıl düzenlenen hayır yemeği kapsamında bir araya gelen gençler, “Aşıklar Sokağı” adı verilen 1,5 kilometrelik yolda yürüyerek eş adaylarını aradı.
Bayramiç”e 25 kilometre mesafedeki Aşıklar Sokağı”nda her yıl mayıs ayının ikinci haftası pazar günü düzenlenen hayır yemeği gerçekleştirildi.
Köy hayrı için hazırlanan 90 kazan keşkek katılımcılara, okunan mevlidin ardından ikram edildi. Çevre il ve köylerden binlerce kişi yemeğe katılırken, çok sayıda genç kız ve erkek ise hayır yerinden başlayıp ormana uzanan 1,5 kilometrelik yolda kendilerine en uygun eş adayını bulmak için gün boyu tur attı.
Bu yıl da Aşıklar Sokağı”nda birçok genç birbiriyle tanışıp, belki de evliliğe uzanacak olan arkadaşlığın temellerini attı.
Etkinliğe Bayramiç’ten katılan Gözde Aslan (22) ve Tongurlu köyünden katılan Mürsel Dinç (24) nişanlı olduklarını belirtip, Aşıklar Sokağı’na ilk defa geldiklerini ve Aşıklar Sokağı tabelasının önünde hatıra fotoğrafı çektirdiklerini belirtti.
Ayrıca Aşıklar Sokağı, önceki yıllarda burada tanışıp daha sonra evlenen çiftlere, çocuklarına ve torunlarına da ev sahipliği yaptı. Evli çiftler, önceki yıllarda tanıştıkları sokağa gelerek anılarını tazeledi.
Source:
Hayat kurtaran hamle: Sahneye defibrilatör ile çıkacak!
Olayı Bakırköy Dr. Sadi Konuk Hastanesi’nde öğrendim, ardından Cenk Eren’i arayarak detayları bizzat dinledim. Kendisinin de kalp hastalığı açısından risk grubunda olduğunu söyleyen Eren, birçok sahne aldığı mekânda tam teşekküllü ambulans ya da acil müdahale ekipmanı olmadığını fark ettiğini anlattı. Bu eksiklik üzerine harekete geçen sanatçı, Bakırköy Dr. Sadi Konuk Hastanesi’nin değerli hocası Prof. Ali Aycan Kaval’dan ekibiyle birlikte ilk yardım eğitimi aldı, otomatik defibrilatör (AED) cihazı edindi ve doktorunun yönlendirmesiyle acil durum ilaçlarını da yanında taşımaya başladı. Yurtdışında bu cihazların otobüs duraklarında bile bulunduğunu belirten Eren, Türkiye’de her mekânda olması gerektiğini vurguladı. “Bu sadece sanatçılar için değil, seyirciler için de hayat kurtarır,” dedi.Volkan Konak’a kalp krizi sırasında üç profesörün müdahale ettiğini, ancak cihaz olmadığı için sonuç alınamadığını öğrendiğini de paylaşan Cenk Eren, “Eğer defibrilatör olsaydı, belki hâlâ yaşıyor olabilirdi” diye konuştu. Cenk Eren’in bu bilinçli adımı, sanat dünyasında örnek teşkil edecek nitelikte bence… Ani kalp durmaları karşı elektroşokla müdahaleDefibrilatör, fibrilasyona giren bir kalbin normal ritmini kısa zaman içinde geri kazanabilmesi için kalbe kısa sureli bir şekilde yüksek değerde akım veren bir cihazdır. Diğer ismi ise, kalp elektroşok aletidir.Londra’da görkemli açılışTürk mücevher markası Kısmet by Milka, Londra’nın prestijli New Bond Street caddesindeki ilk “flagship” mağazasının açılışını, dünyaca ünlü model Georgia May Jagger’ın katılımı ve Milka Karaağaçlı İnce’nin ev sahipliğinde özel bir davette kutladı. Autoban Mimarlık imzalı mağazada iki piercing stüdyosu da yer alıyor. 8 Mayıs’taki açılışa Jagger’ın yanı sıra Dichen Lachman, Therica Wilson-Read ve Kit Clarke gibi uluslararası üne sahip model ve oyuncular da katıldı. Milka Karaağaçlı İnce’yi ise Türkiye’den Suzan Toplusoy, Özlem Avcıoğlu, Cem Bölükbaşı ve Eda-Tayfun Kazazoğlu gibi dostları yalnız bırakmadı.Milka Karaağaçlı İnce – Özlem Avcıoğlu – Suzan ToplusoyAnlamlı kitap tanıtımıCemiyetin ünlü ismi Rosella Karabacak, aile tariflerinden ilhamla kaleme aldığı yeni kitabı ‘Beyaz Kiraz Reçeli’nin lansmanını Anneler Günü öncesinde dostlarıyla birlikte gerçekleştirdi.Annesinin anısını yaşatmak amacıyla hazırladığı kitap, hem geleneksel tatları hem de duygusal bir mirası gelecek nesillere aktarıyor. Davetlilerden yoğun ilgi gören lansmanda Rosella Karabacak çok sayıda kitabını imzaladı.Anneler Günü’ne özel iş birliğiSephora Türkiye, Anneler Günü’ne özel Begüm Khan ile zarafet ve güzelliği buluşturan bir çanta aksesuvarı tasarladı. Doğadan ilham alan yusufçuk ikonu ile hazırlanan bu özel parça, 6 Mayıs’ta Zorlu Center’daki Sephora Mimoza Bahçesinde düzenlenen davetle tanıtıldı. Aslı Cüreklibatır, Maya Portakal Bitargil, Nora Kalpakçıoğlu gibi isimlerin katıldığı etkinlikte, Sephora’nın renkli dünyası ve Begüm Khan’ın masalsı tasarımı buluştu.Sinem Saraçer Turanlı – Begüm Kıroğlu – Pınar Tunaveli
Source: Mehmet Üstündağ
Van Gölü”ne gittiler
Bitlis te Beş Minare Film Festivali gerçekleşti. Festivale Wilma Elles ve Tuğba Özay da gitti. Ünlü isimler, festival kapsamında Adilcevaz ilçesini ziyaret ederek Van Gölü ne de gitti. Eşi Melik Şah Çelik Bitlisli olan Wilma Elles; Bitlis in ilçelerinin güzelliklerini de göstermek istedik dedi. Wilma Elles ve Tuğba Özay a Dr. Ender Saraç da eşlik etti.
Source: Habertürk
309″uncu kütüphanesini tarihi Kayı Obası”nda kurdu
63 yaşındaki Aktürk, kamu kurumundaki görevinden sonra 2006 yılında İl Milli Eğitim Müdürlüğüne geçerek kütüphaneci olarak çalışmaya başladı. Emekli olmasına rağmen mesleğine olan bağlılığıyla dikkat çeken Aktürk, 2008 yılından bu yana Türkiye genelinde kütüphanesi olmayan okulları tespit ederek hayırseverlerden topladığı kitaplarla 308 okul kütüphanesinin kurulmasına öncülük etti. Aktürk, son olarak Kayı Obası”na kazandırdığı 309″uncu kütüphane ile çalışmalarına devam ediyor.Kütüphanenin açılış törenine Kütahya İl Milli Eğitim Müdürü Mustafa Yılmaz, Domaniç Belediye Başkanı Engin Uysal, Türk Dünyası Kültür Sanat Platformu Başkanı Abdurrahman Yıldız ve Kayı Obası işletmecisi Mevlüt Karakaya katıldı.Törende konuşan İl Milli Eğitim Müdürü Mustafa Yılmaz, Zeki Aktürk”e teşekkür ederek şunları söyledi:Kütahyamızın kendisini kitaplara adamış olan Zeki ağabeyimizle beraber bugün 309″uncu kütüphanesini açmış. Allah emeklerini boşa çıkartmasın inşallah. Kitaplar ve kütüphane, eğitimin olmazsa olmaz unsurlarından. Okuma kültürü sadece okullarda değil, hayatın her alanında yer almalı. Gençlerimize bu alışkanlığı kazandırmalıyız. Uzun süredir kullandığımız bir cümle var: ‘Tüm dünya bizim okumamızı bekliyor.” 309″dan sonra nice yüzlerce kütüphane bekliyoruz Zeki ağabeyimizden.Yılmaz, Aktürk”e kitap ve eğitime verdiği katkılardan dolayı teşekkür ederek, kedisine desteklerinin süreceğini ifade etti.
Source: Gazetevatan.com
Doğaya farkındalık için atıklardan giysi yaptılar
Şehitkamil İlçesinde bulunan Kılıçarslan Ortaokulu”nda Teknoloji ve Tasarım Dersi Öğretmeni Nurcan Dokumacıgil Dana”nın öncülüğünde, öğrencilerin çok değişik ve dikkat çeken tasarımları, velilerin ve okul yöneticilerinin de beğenisini kazandı. Nurcan Dokumacıgil Dana, öğrencilerin geri dönüşüme dikkat çekmek amacıyla atık malzemelerden neler yapılabileceğini büyük bir özgüvenle sunduklarını söyledi. Öğrencilerin defile için dört ay çalıştıklarını belirten Nurcan Dokumacıgil Dana, “Hayal gücü ile çizilen tasarımlar, emek ve dönüştürülebilir malzemelerle 30 kostüme dönüştü. Öğrencilerimizin başarısını alkışlıyoruz” dedi.
Source: Mehmet Boncuk
Bir ilk gerçekleşti
Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) Başkanı Recep Ergül, geçtiğimiz hafta Habertürk e verdiği röportajda, düğün salonlarından telif almak için çalışmalar yaptıklarını dile getirmişti. habericionecikanlar#180#left# MESAM tarafından, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu nda yer alan halka açık alanlarda yapılan müzik yayınları hakkında telif hakkı ödenmesiyle ilgili madde uyarınca, düğün salonlarından telif hakkı ücreti toplanmaya başladı. Bu kapsamda MESAM Başkanı Recep Ergül, Avcılar daki düğün salonunun işletmecisi Halis Aslan ile telif anlaşması imzaladı. Düğün salonları; yılda bir düğün olsa da 365 düğün olsa da yıllık telif ücreti olarak yılda 6.500 TL ödeyecek. Düğün salonunda; gelinle damadın imza töreninden sonra bir imza töreni de Recep Ergül ile Halis Aslan arasında gerçekleştirildi. MESAM Başkanı Recep Ergül, yaptığı açıklamada; Kamuoyunda şöyle bir yanlış algı var. Bu olay gelin ve damatlara ek bir yük getirecek mi? Asla bir yük getirmez. Konunun muhatapları gelin, damatlar ve aileleri değil. Bunun muhatapları düğün salonu sahipleri dedi KONUNUN MUHATAPLARI GELİN, DAMAT VE AİLELER DEĞİL Yapılan uygulamayla ilgili açıklama yapan MESAM Başkanı Recep Ergül; Düğün salonlarıyla ilgili operasyonu bizzat kendim yürütüyorum, sahada herhangi bir aksaklıkla karşılaşmayalım diye. Şimdi bizim bugün buraya gelişimizin sebebi, bu düğün salonunda müzik çalınıyor mu, çalınmıyor mu? Bunun tespitini yapmak. Çalındığını tespit ettik ve onlara bir ceza falan kesmeyeceğiz. Sadece çaldıkları müziklerin telifini talep ediyoruz. Bu telif bir düğün başına 65 liraya tekabül ediyor, yıllık 6 bin 500 lira. Biz yılda ortalama 100 düğün üzerinden hesap yapıyoruz. Metrekare hesabına girmiyoruz. Yani metrekare hesabına girersek, canlı müzik çalınıyor. Bu daha yüksek tutacağı için düğün salonlarının da mağdur olmaması için, salon sahiplerinin rahat ödeme yapabilmesi için yıllık 6 bin 500 lira talep ediyoruz. Şimdi, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu MESAM’a bu yetkiyi veriyor. Diyor ki, Sizin üyeleriniz olan söz yazarı, besteci, aranjörlerin haklarını gidin, toplayın diyor. Ama bugüne kadar her ne kadar 74 yıldır uygulamada olsa da bu yasa pek uygulanamamıştı. Çünkü sırayla önce dijital radyo ve televizyonlar derken, düğün salonlarına ancak sıra geldi. Bugün burada bulunmamızın sebebi bu. Biraz sonra gelin ve damada da takımızı takacağız. Kamuoyunda şöyle bir yanlış algı var. Bu olay gelin ve damatlara ek bir yük getirecek mi? Asla bir yük getirmez. Konunun muhatapları gelin, damatlar ve aileleri değil. Bunun muhatapları düğün salonu sahipleri. Bu 6 bin 500 lira yıllık telif bedelini de onlar ödeyecek. Gelin ve damat ödemeyecek dedi.
Source: Habertürk
Sami Yusuf 9 yıl aradan sonra Türkiye”ye geliyor! İstanbul konserinin detayları netleşti
Yaptığı İslami müzikler ile tanınan, 83 kişilik dev orkestrası ile dünyanın dört bir yanından büyük bir dinleyici kitlesine sahip olan Sami Yusuf 9 yıl aranın ardından ilk kez Türkiye”ye geliyor. Aslen İran Azerisi olan ancak çocukluğundan beri yaşamını İngiltere”de sürdüren 44 yaşındaki sanatçı, 2016″da İstanbul ziyaretinden sonra bu kez Ağustos 2025″te, İstanbul”da sevenlerinin karşısına çıkacak. Sami Yusuf”un İstanbul”da vereceği konserin detayları da belli oldu. Senelerden beri beklenen, çevre ülkelerden de katılımcı olacağı öngörülen konser, 23 Ağustos saat 21.00″da Festival Park Yenikapı”da gerçekleşecek. Ayrıca ünlü sanatçı, yeni çıkardığı albümü “Ecstasy: İki Deniz Arasında”nın de tanıtımını bu konserde yapacak. Biletler ise 12 Mayıs günü saat 12.00 itibariyle bubilet’te satışa sunulacak.
Source: Rabia Şekerci Güler