Bu eli kanlı terörist için iki çift laf etmeyecek misiniz?
ABD’LİLERLE YAKIN TEMAS
Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın PKK’ya silah bırakma çağrısının SDG-YPG’yi kapsayıp kapsamadığı tartışılırken, SDG’nin üst düzey yöneticilerinden “Dilbirin” kod adlı Sabah Dali’nin, 23 askerimizin şehit edildiği saldırılarda yer aldığı ortaya çıktı. Teröristin, ABD eski Genelkurmay Başkanı Mark Milley ve ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Michael Eric Kurilla’ya IŞİD hakkında brifing verdiği görüldü.
KANLI SALDIRIDA YER ALDI
PKK-YPG’li teröristlerin kontrol ettiği Suriye’nin kuzeyinde, Suriye Demokratik Güçler (SDG) elebaşı Mazlum Abdi’nin Suriye geçici Cumhurbaşkanı Ahmet El Şara ile yaptığı mutabakat sonrası gözler SDG içindeki PKK’lılara çevrildi. Bunlardan biri olan Sabah Dali’nin 2005-2013 yılları arasında Diyarbakır ve Bingöl’de 23 güvenlik görevlimizin şehit olduğu saldırılarda bizzat yer aldığı belirlendi.
İŞTE O HAİN SALDIRILAR
Terörİst Sabah Dali, halen SDG elebaşlarından Mazlum Abdi’nin yardımcılığını yapıyor. ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı’na bağlı birliklerle IŞİD operasyonlarına katılan teröristin rol üstlendiği kanlı eylemler ise şöyle:
– 19 Kasım 2008: Diyarbakır Lice Kayacık Jandarma Karakolu’na bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi. Askerlerimiz İsmail Uygun ile Fevzi Güngör şehit düştü, 7 Mehmetçik yaralandı.
– 29 Nisan 2009: Lice Abalı Köyünde zırhlı personel taşıyıcı aracın geçişi sırasında uzaktan kumandalı mayın patlatıldı. Kahraman askerlerimiz Salih Akyürek, Onur Görmez, Emrah Polat, Erdal Oral, Zeynel Direkçi, İlhami Hardal, Murat Çavdar, Mehmet Ali Karaduman ve Miktat Beder şehit edildi.
– 12 Mayıs 2012: Hainler, Diyarbakır Kulp ile Muş Şenyayla arasında yol kesti, korucubaşı ve AKP İlçe Başkanı Veysel Çelik’i kaçırdı.
– 3 Haziran 2012: Lice’de mayınlı saldırı düzenlendi. İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Ercan Kurt ile Uzman Çavuş Abdullah Açıcı şehit oldu.
– 12 Haziran 2012: Teröristler Kulp’ta yol kesti, kaymakam Kenan Erenoğlu ile 1 askeri kaçırdı.
– 22 Eylül 2012: Kulp-Muş arasındaki Darbi Yaylası’nda yol kesip 3 öğretmen kaçırıldı.
– 18 Eylül 2012: Muş-Bingöl karayolunda askeri konvoya saldırı düzenlendi. 10 Mehmetçik şehit düştü, 70 askerimiz yaralandı.
– 13 Ekim 2012: Teröristler, Muş-Kulp arasında Şenyayla’da yol kesip özel şirkete ait aracı yaktı. PKK propagandası yaptı.
TALİMATI KANDİL VERDİ
SÖZCÜ’nün güvenlik kaynaklarından edindiği bilgilere göre, Abdi’nin yardımcılığını yapan hain, yıllarca Diyarbakır kırsalında terör saldırılarına katıldı. 2013’te çözüm sürecinde kendisine bağlı grupla önce Irak’ın kuzeyine geçti. Burada iki yıl kaldı. Zap, Metina ve Gara’da faaliyette bulunduktan sonra Kandil’deki PKK elebaşlarının talimatıyla Suriye’nin kuzeyindeki SDG’ye sorumlu olarak gönderildi.
12 YILDIR ARANIYOR
YPG’nin kadın yapılanması YPJ’de de etkin rol alan terörist Sabah Dali, 22 yıldır PKK’nın dağ kadrosunda bulunuyor. Güvenlik güçlerince yakalanan teröristlerin itiraflarına göre, yaralanan örgüt üyelerinin tedavisini Dali yapıyordu. Diyarbakır Lice’de çatışmada yaralanan terörist Dali hakkında “devletin birliğini bozmak, kamu görevlisini öldürmek” gibi suçlardan 12 yıldır yakalama kararı bulunuyor.
MAZLUM ABDİ’NİN YARDIMCISI
Örgüt içinde kritik görevler üstlenen ve Kandil’den gelen emirleri doğrudan uyguladığı tespit edilen Dali, yeni örgüt üyelerine eğitim veren bir sorumluydu. 2013’te Irak’a, oradan Suriye’ye geçerek SDG içinde IŞİD’le mücadele biriminin başına getirildi. Mazlum Abdi’nin yardımcısı olarak faaliyetlerini sürdürdü. SDG’nin stratejik planlamalarında söz sahibi olduğu, saha operasyonlarını yönettiği belirlendi.
İSTİHBARAT RAPORU DA SUNDU
ABD eski Genelkurmay Başkanı Milley, 2023 Mart’ında Haseke’deki El Hol Kampı’nı ziyaret ettiğinde, Dali kampın güvenliğinden sorumlu kişi olarak ona brifing verdi. Dali’nin kampa gelen CENTCOM Komutanı Kurilla ve diğer ABD’li generallerle sık sık görüştüğü, SDG kamplarında yabancı istihbaratçılarla temas kurduğu tespit edildi. Ayrıca, uluslararası aktörlere bölge hakkında rapor sunduğu ortaya çıktı.
Source: Özgür Cebe
Son dakika: İngiltere”den şaşırtan Gazze çıkışı!
Son dakika haberi… Lammy, İngiltere Parlamentosunun Avam Kamarasında Kanada”da yapılan G7 Dışişleri Bakanları Toplantısı”na ilişkin değerlendirmelerde bulundu.”KABUL EDİLEMEZ”Gazze”ye yardımların girişinin engellenmesini “kabul edilemez” olarak nitelendiren Lammy, “İnsani yardımlar siyasi bir araç olarak kullanılmamalıdır. İsrail hükümetini bu duruşunu değiştirmeye çağırıyoruz.” dedi.Lammy, Suriye”de geçiş sürecinin kapsayıcı olması gerektiğinin de altını çizerken ülkenin sahil bölgelerinde yaşanan olaylarla ilgili sorumluların hesap vermesi çağrısını tekrarladı.Milletvekillerinin sorularını da yanıtlayan Lammy, dondurulan Rus varlıklarıyla Ukrayna”nın borçlarının ödenmesi konusunda, “İngiltere”nin verdiği 2,26 milyar sterlinlik (Yaklaşık 107,5 milyar lira) kredinin 752 milyon sterlinlik (Yaklaşık 35 milyar lira) kısmı bu varlıklarla ödendi.” açıklamasını yaptı.Lammy, İsrail”in Gazze”ye yardımların girişini engellemesiyle ilgili soruya ise “Bu, uluslararası hukukun ihlalidir. İsrail”in kendi güvenliğini sağlamak hakkıdır ama Gazze”ye son yardım 15 gün önce girdi. Yardımların eksikliği kabul edilemez.” yanıtını verdi.Toplantıda üyelerin Ukrayna”ya destek vermek için ortak bir zeminde buluşabildiğini aktaran Lammy, Rusya ile Ukrayna arasındaki ateşkes konusunun masada olduğunu dile getirdi.Ukrayna”nın bir barış yapılması konusunda ciddi ve samimi olduğunu vurgulayan Lammy, “G7 müttefiklerimiz ve biz, Ukrayna”nın kendi özgürlüğünü savunmasına verilen sarsılmaz destek konusunda hemfikiriz. Ukrayna”nın barış arayışına destekte hemfikiriz. Bunların gerçekleşmesi için yapılacaklar konusunda da hemfikiriz.” dedi.Lammy, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin”in bir karar vermesi gerektiğini belirterek, “Seçim yapması gereken Putin”dir. Sayın Putin, barış konusunda ciddi misiniz? Çatışmaları durduracak mısınız yoksa oyun oynamaya devam edip, Ukrayna”yı hırpalarken bir yandan da ateşkesten yana tavır mı alacaksınız? Sayın Putin”e uyarım şu, eğer ciddiyseniz koşulsuz ve tam bir ateşkesle bunu kanıtlayın.” diye konuştu.Putin”in ateşkesi kabul edeceği yönünde bir sinyal alamadığını da kaydeden Lammy, “G7 toplantısı, Rusya”yı ciddi şekilde müzakere yapmaya itecek enstrümanları hazırlamamız konusunda yardımcı oldu. Kremlin”i beklemeyeceğiz. Ateşkesi reddederlerse oynayacak daha çok kartımız var.” ifadelerini kullandı.Lammy, G7 toplantısında Rus enerji ve savunma sektörlerini hedef alacak yeni yaptırımları ele aldıklarını da ifade etti.Ukrayna”nın ana gündem maddesi olduğu toplantıda Gazze”deki durumun da ele alındığını anlatan Lammy, esirlerin salıverilmesi ve insani yardımların Gazze”ye girişinin önemine işaret etti.
Source: Bahadır Alemdar
O ülkeyi hedef aldı! “ABD olmasaydı Almanca konuşuyor olurlardı”
Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, bugün gerçekleştirdiği basın toplantısında bir Fransız politikacının ABD ’nin artık Özgürlük Heykeli’nin temsil ettiği değerleri benimsemediği gerekçesiyle New York’taki heykelin Fransa’ya iade etmesi gerektiğine yönelik açıklamalarına cevap verdi. “ABD OLMASAYDI ALMANCA KONUŞUYOR OLURLARDI” ABD Başkanı Donald Trump’ın Özgürlük Heykeli’ni Fransa’ya iade edip etmeyeceğine ilişkin bir soruya cevap veren Leavitt, ” Kesinlikle hayır. Ve ismi belirtilmeyen bu düşük seviyeli Fransız siyasetçiye bir tavsiyem var. ABD olmasaydı Fransızlar, halihazırda Almanca konuşuyor olurdu. Bu yüzden ülkemize karşı son derece minnettar olmalılar ” dedi. NE OLMUŞTU? Açıklamaya konu olan talep, Fransız parlamenter Raphal Glucksmann’dan gelmişti. Pazar günü yaptığı açıklamada Glucksmann, ABD’nin artık Fransa’nın Özgürlük Heykeli’ni ABD’ye hediye etmesine vesile olan değerleri temsil etmediğini öne sürerek Özgürlük Heykeli’nin ülkesine iade edilmesini istemişti. Glucksmann, ” Diktatörlerin yanında yer almayı seçen ve bilimsel özgürlüğü savunan araştırmacıları işten çıkaran Amerikalılara söyleyeceğimiz bir şey var. Özgürlük Heykeli’ni bize geri verin ” demişti. ABD’nin New York kentindeki Özgürlük Heykeli, ABD’nin bağımsızlığı ve iki ülke arasındaki ilişkileri kutlamak amacıyla 1886 yılında Fransa tarafından ABD’ye hediye edilmişti.
Source: Türkiye Gazetesi
Türk milletinin varoluş destanı! Çanakkale Deniz Zaferi”nin üzerinden 110 yıl geçti
Bugün 18 Mart… Osmanlı ordusunun 110 yıl önce dünyanın en güçlü donanmalarına geçit vermeyerek yazdığı “Çanakkale Geçilmez Destanı”nın yıldönümünde şehitler minnetle anılıyor.Çanakkale”de 18 Mart 1915″te elde edilen deniz zaferi, Türk milletinin geleceği için bir dönüm noktası oldu, Çanakkale”nin geçilemeyeceğini de kanıtladı.Birinci Dünya Savaşı sırasında İngiltere, Avrupa”da savaşın mevzi çatışmalarına dönüşmesi üzerine Çanakkale ya da Balkanlar”da yeni bir cephe açıp İstanbul”u ele geçirerek, Osmanlı Devleti”ni Almanya”dan ayırmayı ve kararsız Bulgaristan”ın ittifak devletleri yanında yer almasını önlemeyi amaçlıyordu.Osmanlı güçlerinin 3 Şubat 1915″teki Süveyş Kanalı”na taarruzu sonuç vermeyince İngiltere, Mısır”daki güçlerini boğazlara yönlendirdi.İtilaf devletleri, 12″si İngiliz, 4″ü Fransız olmak üzere 16 muharebe gemisi, 6 muhrip, 14 mayın arama tarama ve bir uçak gemisinden oluşan donanmayla 19 Şubat 1915 sabahı, “Müstahkem Mevki Methal Grubu Bataryaları”na bombardıman başlattı.Methal Grubu”nda Ertuğrul, Seddülbahir, Kumkale, Orhaniye bataryaları ile Erenköy civarında yerleştirilmiş bir kısım seyyar obüs bataryası, Merkez Grubu”nda ise Anadolu ve Rumeli bataryaları bulunuyordu.Hava şartlarının olumsuzluğu nedeniyle ikinci bombardıman 25 Şubat”ta yapıldı. 26 Şubat-17 Mart arasında ise itilaf devletleri donanması mayın arama taraması gerçekleştirdi ancak 17-18 Mart gecesi Nusret Mayın Gemisi, Erenköy Koyu”na ve boğaz geçişine mayın döşedi.TÜRKLERİN ZAFERİ İLE SONUÇLANDIMüttefik donanması, 18 Mart günü saat 11.15″te ilk atışlarla büyük bir taarruz başlattı. Saat 18.00″e kadar süren şiddetli çatışmalar sonunda, itilaf devletleri donanmasının üç muharebe gemisi “Bouvet”, “Irresistible” ve “Ocean” zırhlıları battı, iki muharebe gemisiyle bir muharebe kruvazörü hasar aldı.Çanakkale direnişinin ilk bölümü, İngiliz ve Fransız donanmalarının yenilgisi ve Türklerin zaferi ile sonuçlandı. Çanakkale geçilemedi.Yedi saat süren savaşta elde edilen bu kesin zafer, tarihe “Çanakkale Deniz Zaferi” olarak geçti.Deniz savaşının ardından başlayan kara savaşlarında İtilaf Devletleri”nin karşısına kahraman Türk ordusu, Mustafa Kemal Paşa ve kahraman komutanlar çıktı. Düşmanlarını bozguna uğratan Mehmetçik, Çanakkale”yi İtilaf Devletleri”ne kapatarak, bütün dünyaya “Çanakkale Geçilmez!” dedirtti.
Source: Www.star.com.tr
İsrail”den küstah açıklama! Savunma Bakanı Katz, saldırıların başlama sebebi olarak…
Son dakika haberi… İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, yaptığı açıklamada, Hamas”ın İsrailli esirleri serbest bırakmayı reddetmesi nedeniyle saldırıları yeniden başlattıklarını öne sürdü.Son dakika haberi… ABD”den skandal “Gazze” açıklaması: Bize danıştılar, kıyamet kopacak!Son dakika: İsrail”in şok saldırıları sonrası Hamas”tan ilk açıklama!Katz, “Hamas esirlerin tamamını serbest bırakmazsa Gazze”de cehennemin kapıları açılacak.” ifadesini kullandı.Şiddetli saldırılar düzenleyecekleri tehdidinde bulunan Katz, hedeflerine ulaşana kadar saldırıları sürdüreceklerini kaydetti.190″DAN FAZLA FİLİSTİNLİ ŞEHİT OLDUİsrail”in ateşkesi bozarak Gazze Şeridi”ne düzenlediği saldırılarda 190″dan fazla Filistinli şehit oldu.İsrail ordusunun, yerinden edilen Filistinlilerin çadırları ve sığındığı okullar ile sivillerin evleri dahil olmak üzere Gazze Şeridi”ni yoğun bir şekilde bombaladığı aktarıldı.Türkiye”den “Suriye” kararı! Teklif, Şara yönetiminden geldi…İsrail ordusu, siyasi kademenin talimatları doğrultusunda Gazze”ye geniş çaplı saldırıların yeniden başlatıldığını duyurmuştu.İsrail Başbakanlık ofisinden yapılan açıklamada, saldırıların Başbakan Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz”ın talimatlarıyla başlatıldığı ifade edilmişti.Ateşkesi bozan İsrail”in Hamas”a karşı “gittikçe artan askeri güçle” hareket edeceği aktarılmıştı.
Source: Bahadır Alemdar
Böyle duyurdular: Türkiye bağımsız yol çiziyor
Katar merkezli El Cezire yayın kuruluşu, Türk savunmasını mercek altına aldı. Kanal, NATO”nun ikinci en büyük kara ordusuna sahip olan Türkiye”nin 10 yıl önce savunma sanayii ihracatının 1.9 milyar dolardan 7.1 milyar dolara ulaştığına vurgu yaptı. Türkiye”nin 2010″lu yıllarda yerli tasarıma odaklandığı belirtilerek, “Kara, deniz ve havayoluyla yapılan ilerlemelerle Türkiye bağımsız bir yol çiziyor ve bu da uluslararası alanda giderek daha fazla kabul görüyor” denildi.”TÜRK İHA”LARINI DUYDUNUZ MU?””Türk İHA”larını duydunuz mu?” başlığıyla verilen haberde şu bilgilere yer verildi: En ünlü Türk İHA”sı, 2014″te ilk kez sahaya çıkan Bayraktar TB2″dir. 31 ülkeye ihraç edildi. Türkiye ayrıca, yapay zeka destekli Çelik Kubbe adlı hava savunma sistemi ve ilk yerli beşinci nesil savaş uçağı olan KAAN üzerinde çalışıyor. Alman Leopard ve Amerikan Abrams tanklarına rakip Altay tankı ile öne çıkıyor. Dünyanın en büyük 11″inci savunma ihracatçısı Türkiye”nin ihracatı 178 ülkeye ulaştı.”GÖKBERK” testi ses getirdi: Türkiye gerçek bir güç merkezi haline gelebilir”LGK-82″ ANKA-III”ten ateşlendi!Potansiyelimizin farkındalar: Gerçekleşirse Türkiye vazgeçilmez olacak
Source: Www.star.com.tr
Fadime Özkan yazdı: PKK ve DEM parazit yapıyor
PKK kurucusu terörist başı Öcalan”ın terör örgütüne verdiği “silah bırakın, örgütü feshedin” talimatı –bütün homurtulara, uğultulara, tevil çabalarına rağmen- önce PKK, sonra PKK”nın Suriye kolu tarafından kabul edildi, “uyacağız” dendi. Çeşitli zikzaklar olsa da bu iş böyle.Terör yapılanmasının iki kolu da bunu dünyaya böylece deklare etti. YPG-PKK Şam ile entegrasyonu içeren bir anlaşmaya imza da attı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan”ın ifade ettiği gibi sürece tuzaklanan durumların olup olmadığını zamanla göreceğiz. Türkiye”nin tutumu net, tahammülü ise sınırlı.Fakat PKK”nın aklını çelen, terör örgütüne yeni sahiplik ve koruma vaat edenler de yok değil. Fitne kol geziyor. Soykırımcı, savaş suçlusu İsrail ile kaybettikçe agresifleşen İran özellikle…Lakin ne İsrail, ne İran kendi güvenli geleceğinden emin. Her iki ülkede de korku kol geziyor. İran bir kez daha ABD”nin hedef tahtasında… Hal böyleyken kendi derdine derman olamayandan medet ummak PKK”nın son isabetsiz ve çaresiz çırpınışı…DEM VE PKK AYNI AĞIZLA KONUŞUYORPKK elebaşlarının, bazı DEM partililerin son günlerde bir kez daha “ama önce şartlar oluşturulsun, yasal düzenleme yapılsın, biz daha sonra bırakırız silahı” türünden sızlanmaları içinde bulundukları durumu hiç anlamadıklarını gösteriyor.DEM heyetinin parti gruplarına yaptığı ziyaretten sonra kamuoyuna yaptıkları açıklamalar içine düştükleri yanlışı gösteriyor. Daha dün AK Parti ve MHP ziyaretinin ardından yaptıkları açıklamada DEM Parti şartlar öne sürdü.Öcalan”ın “silah bırakın” mektubuyla İmralı”da verilen o tarihi fotoğrafta yüzü gülmeyen tek kişi olan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, “Öcalan”ın PKK ile iletişim kurması ve kongre ortamının sağlanması gerektiği” yönündeki taleplerini kamuoyuna aktardı.Aynı şatları PKK yöneticileri de aynen böyle dile getiriyor.ÖCALAN”IN GÖRDÜĞÜ, ÖRGÜTÜN GÖREMEDİĞİBir adada, kapatıldığı hücrede, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını çeken Öcalan”ın bile o şartlarda gördüğü gerçeği göremeyen bir örgüt ve parti kafası var hala. Terörist başının talimatını ve örgüt özeleştirisini savsaklamaya, güya Türkiye”yi atlatmaya çalışıyorlar.Oysa Türkiye Cumhuriyeti devleti onlara son kez “ölümsüz çıkış” fırsatı sunuyor. Sündürmeden, mızmızlanmadan, ayak sürümeden İmralı”dan gelen talimata uyması gerekiyor terör örgütünün.Yoksa kısa bir süre için bekletilmekte son bulacak onları.DEM parti içindeki çatlaklar DEM”in sivil siyasetten çok silahlı dayatmaya yakın olduğunun da ispatı. PKK ile birlikte DEM Parti de silah bırakmadan “terörsüz Türkiye” hedefine tam olarak ulaşmış olmayacağız.NEVRUZ”DA BİN YILLIK KARDEŞLİKCumhurbaşkanı Erdoğan”ın siyasi hayatı boyunca mücadele ettiği alanların başında geliyor “terörsüz Türkiye” hedefi. Türkiye siyasetini ve hassaten bu meseleyi yakından takip edenler çok iyi bilirler ki Erdoğan, Başbakanlık döneminden itibaren hem demokratik açılımlarla terörün zemin bulabileceği sorun alanlarını kurutarak hem de terör örgütüyle etkili mücadele ederek bugün ulaşılan “fesih-silah bırakma” aşamasını hazırlayan kişidir.Bu açıdan Cumhurbaşkanı Erdoğan siyasi hayatını riske atarak, sadece elini değil gövdesini taşın altına koyarak sağladı bunu.PKK”yı ve sahiplerini bu sona mecbur etti; Türkiye”yi ikna etti. O açıdan hakkı büyüktür, teslim etmek gerekir.Son etapta ise MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli”nin aldığı inisiyatif çok kıymetli. 1 Ekim”de DEM”lilere uzattığı elin, 22 Ekim”de “Öcalan PKK”yı feshetsin, gerekirse DEM grubuna hitap etsin” sözlerinin devamıdır bugün konuştuğumuz gelişmeler.Nitekim Cumhurbaşkanı dün akşam yaptığı konuşmada “Terörsüz Türkiye girişimizle Türkiye”nin 40 yılına mal olan musibetin çözümü için cesur bir adım attık” derken uzun bir sürecin, kıymetli emeklerin özetini geçiyordu.AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik”in dün duyurduğu Nevruz müjdesi bu arka planda okunmalı. Çelik”in aktardığına göre 21 Mart”ta İstanbul”da yapılacak Nevruz kutlamasına Cumhurbaşkanı Erdoğan da katılacak ve Nevruz bir “kardeşlik bayramı” olarak kutlanacak.Türklerle Kürtlerin bu coğrafyada her kritik dönemeçte birbirinden yana tercihte bulunmasının temelinde bu kardeşlik var.Kudüs fatihi Kürt Selahattin”in, Malazgirt kahramanı Türk Alparslan”ın, Osmanlı”nın savaştığı her cephede, sonra Kurtuluş Savaşında, sonra terörle mücadele yıllarında şehitliklerde yan yana yatan Türk ve Kürt civanların kardeşliği bu.Toprağı “vatan” yapan bu azimde; her aşkla, evlilikle, akrabalıkla kanlarımızı karıştıran “gönülde”, ortak geçmişte ve ortak gelecekte var bu kardeşlik.Terörsüz Türkiye hedefi gerçekleştiğinde, bin yıllık hakikatimize kan sıçratmaya çalışanlara rağmen kardeşliğimize bin yıllık bir mühür daha vurulmuş olacak.
Source: Fadime Özkan
İsrail”in katliamı sonrası Hamas”tan açıklama: Ateşkes tek taraflı olarak sonlandırıldı
İsrail”in Gazze Şeridi”ne yönelik son saldırılarına Hamas”tan tepki geldi. Hamas”tan yapılan açıklamada, İsrail”in ateşkesi tek taraflı olarak sonlandırdığı belirtilerek arabulucular ABD, Katar ve Mısır”a, ateşkesin sona ermesinden İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu”nun sorumlu tutulması çağrısında bulunuldu. İsrail yönetiminin Gazze”ye yönelik saldırganlığı sürdürme kararının rehineleri bilinmeyen bir kadere mahkum ettiği vurgulanan açıklamada, BM Güvenlik Konseyi”ne İsrail”in saldırganlığına karşı harekete geçme çağrısı yapıldı. “İSRAİLLİLER SALDIRILAR KONUSUNDA ABD”YE DANIŞTI”İsrail”in Gazze Şeridi”ni hedef alan son saldırılarına ABD hükümetinden de ilk tepkiler geldi. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Brian Hughes konuyla ilgili yaptığı açıklamada Hamas”ı suçlayarak, “Hamas ateşkesi uzatmak için rehineleri serbest bırakabilirdi. Ancak bunu reddetmeyi ve savaşı seçti” ifadelerini kullandı. Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt de ABD”nin İsrail”in saldırı planından önceden haberdar olduğunu belirterek, “İsrailliler saldırılar konusunda Trump yönetimi ve Beyaz Saray”a danıştı” dedi.
Source: Www.star.com.tr
Simpsonlar 2025″i işaret etmişti: 4″üncü ülkede de aynı olay yaşandı
Bazı bölümlerinde işlediği gelecek öngörüleriyle sık sık gündeme gelen Simpsonlar, aynı zamanda dünya dizi tarihinin en uzun soluklu işlerinden biri… Şimdiye dek birçok “kehaneti” vücut bulan ve milyonlarca insan tarafından bu öngörülerin “çözülmeye” çalışıldığı dizinin son olarak 2025 ile ilgili tahminleri ön plana çıkmıştı.
Bu öngörüler arasında 1998 yapımı “Springfield”ın Son Günü” bölümünde kasabanın bir anda elektriksiz kalıp karanlığa gömüldüğü bir senaryo işleniyor. 1998″de çekilen ve “elektrik yoksunluğu” temasının işlendiği bölümde takvimler ise 2025 yılını gösteriyor…
İLK ÜÇ AYDA DÖRT ÜLKE KARANLIĞA GÖMÜLDÜ
İnternette viral olan bölüm üzerine 2025″in “elektrik kesintileri yılı” olacağı şeklinde komplo teorileri üretilirken, üç ülke şimdiden karanlığı fazlasıyla tattı…
2025″in ilk üç ayında karanlığı ilk olarak Amerika ve Asya ülkeleri tattı… 9 Şubat”ta Sri Lanka”da bir maymunun trafoya girmesiyle koca ülke elektriksiz kaldı. 22 milyon insanın 24 saatten fazla elektriksiz kaldığı olay, sosyal medyada büyük yankı uyandırdı.26 Şubat”ta ise Şili”de elektrikler kesildi, ülke karanlığa gömüldü.
15 Mart”ta ise Küba”da elektrikler kesildi. Ulusal Elektrik Sistemi”nde çökme yaşandı ve Havana sokakları sadece jeneratörü olan yerlerin ışığına kaldı…
Son olarak karanlığı Orta Amerika ülkesi Panama yaşadı. 17 Mart”ta Panama”da bir santralde yaşanan trafo patlaması nedeniyle ülkenin büyük bir bölümü elektriksiz kaldı.
Panama Devlet Başkanı Jose Raul Mulino, “Boquete”de elektriksiz kaldım. Affedilemez bir durum. Aldığım bilgiye göre hasar çok büyük. Ulusal Kamu Hizmetleri Kurumu (ASEP) ve Enerji Sekreterliğinden derhal rapor isteyeceğim, buna göre harekete geçecekler. Bu kadar kötü hizmet yeter” ifadelerini kullandı.
Source: Derleyen: Mustafa Balcı
ABD”nin gözü Fed”in yarınki para politikası kararında! Küresel piyasalar karışık…
ABD yönetiminin tarife adımlarının küresel ekonomiyi etkilemeyi sürdürürken yarın açıklanacak ABD Merkez Bankası”nın para politikası kararı ve Fed Başkanı Jerome Powell”ın yapacağı sözle yönlendirmeler yatırımcıların odağına yerleşti.Fed”in politika faizini yarınki toplantıda sabit tutacağına kesin gözüyle bakılıyor. ABD Başkanı Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin”in bugün yapacağı belirtilen telefon görüşmesinde Rusya-Ukrayna Savaşı”nın sonlandırılmasına yönelik konuların masaya yatırılması bekleniyor. Yemen”deki artan jeopolitik riskler de yatırımcılar tarafından yakından takip ediliyor. İmalat sekötründe daralma
ABD”de perakende satışlar şubatta bir önceki aya kıyasla yüzde 0,2 artışla 722,7 milyar dolar olarak hesaplandı. Fed”in New York şubesinin açıkladığı imalat endeksi de martta eksi 20 ile piyasa beklentilerinin altına inerken, sektör faaliyetlerindeki daralmaya işaret etti. Dün Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), bu yıla ilişkin küresel ekonomik büyüme tahminini yüzde 0,1 aşağı yönlü revize ederek yüzde 3,1″e düşürürken, 2026″da küresel ekonomik büyümenin yüzde 3 olacağını tahmin etti. Örgüt hazırladığı raporda, ABD”de bu yıl yüzde 2,2 düzeyindeki büyümenin 2026″da yüzde 1,6 seviyesine yavaşlayacağı öngörüldü. Altın, dolar, petrol…
Bu gelişmelerle ABD”nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,29 seviyesinde dengelenirken, dolar endeksi yüzde 0,1 artışla 103,6 seviyesinde bulunuyor. Altının ons fiyatı yeni günde 3 bin 14,97 doları görerek rekor tazeledi. Ons altın şu sıralarda yüzde 0,4 yükselişle 3 bin 12 dolar seviyesinden işlem görüyor. Brent petrolün varil fiyatı ise jeopolitik gerilimlere paralel olarak yüzde 0,3 artışla 70,9 dolarda bulunuyor. New York Borsası”nda dün, S&P 500 endeksi yüzde 0,64, Nasdaq endeksi yüzde 0,31 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,85 yükseldi. ABD”de endeks vadeli kontratlar yeni güne ise negatif bir seyirle başladı. OECD”nin Euro Bölgesi büyüme öngörüsü: Yüzde 1 Avrupa borsalarında dün pozitif bir seyir izlenirken, OECD raporuna göre Euro Bölgesi”nde bu yıl yüzde 1 ve 2026″da yüzde 1,2 büyüme öngörüldü. OECD, Euro Bölgesi”nin en büyük ekonomisi olan Almanya için ise bu yıla ilişkin büyüme tahminini yüzde 0,7’den yüzde 0,4’e düşürürken, 2026″ya ilişkin büyüme tahminini de yüzde 1,2″den yüzde 1,1″e revize etti.
Bugün Almanya”da Federal Meclis”te yapılacak ekonomik büyümeyi canlandırmak ve askeri harcamaları artırmak için 500 milyar Euro”luk bir fon kurulmasını öngören savunma ve yatırım paketine ilişkin görüşmeler yatırımcılar tarafından yakından takip ediliyor. Dün, Almanya”da DAX 40 yüzde 0,73, Fransa”da CAC 40 endeksi yüzde 0,57, İtalya”da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,95 ve İngiltere”de FTSE 100 endeksi yüzde 0,56 değer kazandı. Avrupa”da endeks vadeli kontratlar yeni güne ise karışık bir seyirle başladı. BYD hisseleri yükselişte Asya borsalarında Çinli teknoloji şirketleri değer kazanmaya devam ederken, Çinli otomobil üreticisi BYD”nin, normal bir arabayı yakıtla doldurmak kadar hızlı şarj edilebilen bir dizi elektrikli aracı duyurmasının ardından BYD hisseleri yüzde 3,6 yükselişle işlem görüyor. Japonya”da BoJ”un politika faizini sabit tutmasına kesin gözüyle bakılıyor. Bu gelişmelerle kapanışa yakın Japonya”da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,5, Hong Kong”da Hang Seng endeksi yüzde 1,8 ve Çin”de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,1 yükselirken, Güney Kore”de Kospi endeksi yatay seyrediyor. Yurt içinde durum… Yurt içinde dün Borsa İstanbul”da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,20 değer kazanarak 10.862,14 puandan tamamladı. Dolar/TL bugün bankalararası piyasanın açılışında yatay seyirle 36,6580 seviyesinden işlem görüyor. Analistler, bugün yurt içinde kısa vadeli dış borç istatistikleri ve konut fiyat endeksi, yurt dışında ise Almanya ve Euro Bölgesi”nde Zew ekonomik güven endeksi, ABD”de sanayi üretimi ve kapasite kullanım oranı başta olmak üzere yoğun veri gündeminin takip edileceğini dile getirerek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.900 ve 11.000 puanın direnç, 10.800 ve 10.700 seviyelerinin destek konumunda olduğunu kaydetti.
Source: Dünya Gazetesi
Avrupa’nın silahlanma hamlesi Asya”da savunma hisselerine tavan yaptırdı!
Avrupa’nın güvenlik harcamalarını artırmaya yönelik adımları, Asya savunma sanayisini hareketlendirdi. Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın, ABD’nin NATO kapsamında sağladığı güvenlik desteğini çekebileceği yönündeki çıkışlarının ardından Avrupa ülkelerinin savunma harcamalarını artırması bekleniyor. Bu da Japonya ve Güney Kore merkezli savunma şirketlerinin hisselerini rekor seviyelere taşıdı. Güney Kore”nin önde gelen topçu sistemleri üreticisi Hanwha Aerospace’in hisseleri yıl başından bu yana yüzde 131 artış gösterdi. Japonya’nın en büyük savunma sanayi şirketi Mitsubishi Heavy Industries ise yüzde 28 değer kazandı.
Tokyo merkezli Macquarie analisti Wendy Pan, Almanya’daki savunma bütçesi oylamasına dikkat çekerek, “Savunma sektörüne yönelik duyarlılık çok güçlü” değerlendirmesinde bulundu. Alman parlamentosu, savunma alanında 500 milyar Euro’luk bir programı oylamaya hazırlanıyor. Güney Koreli tank üreticisi Hyundai Rotem’in hisseleri de yükseliş trendini sürdürdü. Şirket, önümüzdeki haftalarda Polonya ve Romanya ile yeni tedarik anlaşmaları yapmayı bekliyor. Bu beklentiyle birlikte Hyundai Rotem’in hisseleri bu yıl yüzde 115,3 arttı. Aynı şekilde, savaş uçağı üretimi yapan Korea Aerospace Industries’in hisseleri de 2025 yılı içinde şu ana kadar yüzde 72,3 oranında artış gösterdi.
Avrupa”nın artan savunma harcamaları ve Asya’dan tedarik olasılıkları, Japonya ve Güney Kore merkezli şirketleri ön plana çıkarırken, bölgedeki savunma sektörüne olan yatırımcı ilgisinin de yoğunlaşmasına neden oldu.
Source: Dünya Gazetesi
İran”dan ABD”ye aynı tonda yanıt! BM”ye çağrı yaptılar
İran”ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Said İravani, BM Güvenlik Konseyi”ne bir mektup iletti. İran resmi haber ajansı İravani mektupta, Trump başta olmak üzere ABD”li yetkililerin Tahran aleyhindeki “pervasız ve provokatif” açıklamalarını kesin bir dille reddettiklerini ve kınadıklarını belirtti.
Trump”ın tehditlerine ilişkin, “Herhangi bir saldırgan eylemin korkunç sonuçları olacak ve bunun tüm sorumluluğu ABD”ye ait olacaktır.” ifadelerinin kullanıldığı mektupta, “Tahran”ın Yemen”deki Husilere silah tedarik ettiğine dair suçlamaların doğru olmadığı ve Yemenlilerin karar alma ve eylemlerinde bağımsız hareket ettiği” vurgulandı. BM”ye çağrı Mektupta, ABD ve İngiltere”nin Yemen”e karşı saldırılarının bu ülkenin egemenliği ve toprak bütünlüğünün açık bir ihlali ve barış ve istikrara tehdit olarak nitelendirilirken ABD”nin saldırıları ve tehditlerine karşı Güvenlik Konseyi”ne gerekli adımları atma çağrısı yapıldı. İsrail”in Gazze”deki soykırım ve kuşatmasına tepki olarak Kızıldeniz”de İsrail”e mal taşıyan gemileri hedef alan Yemen”deki Husilere ağır saldırılar başlatan ABD”nin Başkanı Donald Trump, Husiler”in saldırılarının İran”dan kaynaklandığını ve Tahran yönetiminin bunun “korkunç sonuçlarına” katlanmak durumunda kalacağını ifade etmişti. SON DAKİKA: ABD Başkanı Trump”tan ordusuna Husiler için “vur” emriDünya
Source: Dünya Gazetesi
Abdülhak Molla da Recep Tayyip Erdoğan da haklı çıktı…
Biraz tarih bilmek iyidir. Tarihi şahsiyetlere dair bilgiler de iyidir. Olanı biteni anlayabilmek ve kavrayabilmek için, bu gün olanların dünden kaldığını görebilmek için gerilere gitmek yararlıdır…
Abdülhak Molla (1786-1854), hekimbaşı, şair ve edip kimliği ile maruftur. Süleymaniye Tıp Medresesi mezunu, müderristir (1801). Ağabeyi Mustafa Behcet Efendi’ de hekimdir ve hekimbaşıdır. Onun hekimbaşılığı sırasında saray hekimi olmuş; ama yaşı ve deneyimi nedeniyle abisi Saray’ı Cedit yerine Saray’ı Atik’de göreve başlatmıştır. Fırtınalı sayılabilecek hayatında sürgün de vardır, taltif de… Bir yıllık bir Edirne sürgünü sonrası Sarây-ı Cedîd’e hekim tayin edilmiş; çeşitli ilmî pâyeler alarak devlet kademelerinde değişik idarî görevlerde bulunmuştur. Ağabeyi Mustafa Behcet Efendi’nin vefatı üzerine, onun yerine hekimbaşı tayin edilmiş; Anadolu kazaskeri, sonra Rumeli Kazaskeri payeleri almış; Hekimbaşılık vazifelerine birkaç kez azil ve atama yoluyla gidip gelmiştir. 1853’te, Rumeli kazaskerlerinin en eskisine verilen “reîsü’l-ulemâ” unvanını almış, bir yıl sonra Bebek’teki yalısında vefat etti (19 Mayıs 1854). Sultan Abdülmecid’in iradesi ile daha sonra pek çok devlet adamı, âlim ve şairin defnedildiği Divanyolu’ndaki II. Mahmud Türbesi hazîresine ilk defnedilen kişi olmuştur. Abdülhak Molla, tabip olmasının yanısıra âlim, edip, şair, güzel konuşan, zarif ve nüktedan bir kimse idi. Bu meziyetleri sebebiyledir ki. II. Mahmud’un yakın çevresine girmiş ve musâhibleri arasında bulunmuştur. Cevdet Paşa, gezmeyi pek sevmeyen Sultan Abdülmecid’in, Abdülhak Molla’nın Bebek’teki yalısına iki defa gittiğini, böylece ona verdiği kıymeti diğer devlet ricâline göstermek istediğini söyler. Şairliği tabipliği kadar önde olmamakla birlikte gazel, kıta, beyit olarak pek çok şiiri günümüzde de bilinir, zikredilir…
Yalısındaki eczanesinin kapısına astırdığı, “Ne ararsan bulunur derde devâdan gayri” mısraı meşhurdur. Ancak bu günlerde herkesin sıklıkla söylediği bir beyti vardır ki, kendisinden dahi daha meşhurdur. Beyit bilinir de, söyleyeni pek bilinmez… “Bu mesel ile bulur cümle düvel fevz-ü felâh; Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-ü salâh./ Bütün devletler kurtuluş başarısını bu ibretlik sözde bulur; Şayet barış istiyorsan savaşa hazır ol.” Günümüze intikal eden bir Latin atasözü de vardır ki, bir nevi aynıdır: “Si vis pacem, para bellum./ Eğer barış istiyorsan, savaşa hazır ol.”
Rusya – Ukrayna arasındaki uzayan savaşın ABD’de Trump’ın ikinci dönem başkanlığı ile birlikte almış olduğu seyir, NATO’nun müttefiklerinin bir savaşa girmeleri halinde 5. Maddeyi işletip işletmeyeceği, özellikle ABD ordusunun müttefikleri olan AB ülkelerini başta Rus tehdidi olmak üzere olası bir saldırıya karşı koruyup korumayacağı artık çok büyük kuşkuları barındırıyor.
Trump açıkça kendilerine ödeme yapmayan AB ülkelerine Rusya’yı saldırtacağından bahsedebiliyor. Tüm Avrupa ülkelerinin birinci gündemi savunma ve güvenlik konuları. Bir Avrupa ordusu mümkün mü tartışmaları her zamankinden daha fazla yapılıyor… Kıtanın güvenlik stratejisinin yeniden belirlenmesi her geçen gün daha da kritik hale geliyor…
Avrupa Maliye Bakanları, Brüksel’de bir araya gelerek Avrupa savunmasının finansmanını görüşecek. Geçenlerde Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, “Rearm” adını verdiği planı tanıtmıştı. Bu plana göre, Avrupa ülkeleri savunmalarını güçlendirmek için 800 milyar avroya kadar ek harcama yapacak. Finansmanın 650 milyar avroluk kısmı, Avrupa’nın bütçe kurallarında yapılacak esneklikle sağlanacak, kalan 150 milyar avro ise Komisyon tarafından kredi olarak verilecek.
Düşünün ki, Jordan Bardella, Fransa’da ırkçı olarak bilinen bir siyasetçi. İtalyan ve Cezayir kökenli bir ailenin çocuğu. Kendisi ile ilgili yorumlarda “Zafer Partisi’nin Suriye’li bir yöneticisi olması gibi…” ifadeleri de var… Bardella, yeniden silahlanma için Avrupa önceliği talep ediyor. Bir zamanlar Avrupa’yı sert şekilde eleştirip İngiltere’nin AB’den ayrılışını ifade eden Brexit benzeri, Fransa’nın ayrılması anlamına gelen“Frexit”i savunan Rassemblement National (RN), bugün farklı bir çizgide. Partinin lideri ve Avrupa Parlamentosu milletvekili Bardella, RN’nin ulusal öncelik söylemini AB düzeyine taşıyarak, özellikle Rus tehdidine karşı Avrupa’nın yeniden silahlanmasında Avrupa önceliği çağrısı yapıyor.
Fransa’nın yeniden silahlanması o kadar kolay mı? Bu iş nasıl olacak? Uzmanları tartışıyor, maliyet hesaplıyor. Çıkan rakamlar önemli, yıllık ek 50 milyar Euro! Peki, bu para nereden bulunacak?
Emmanuel Macron’un hedefi, Fransa’nın askerî harcamalarını iki katına çıkarmak. Ancak savunma bütçesi şimdiden 50 milyar euroyu aşarken ve GSYİH’nin %2’sinden fazlasına denk gelirken, bu mali yükün nasıl karşılanacağı büyük bir soru işareti.
Almanya farklı mı? Düşünün ki, Yeşiller, savunma harcamalarına ilişkin kendi önerisini sundular. Genel seçimlerde kaybedenler arasında yer alsalar da, Yeşiller şimdi CDU ve SPD’nin tartışmalı mali paketi konusunda kilit rol oynuyor. Başlangıçta hükümetin taslağını reddedeceklerini açıklayan parti, şimdi savunma harcamalarının artırılmasına yönelik kendi önerileri ile kamuoyunun önündeler. Bu hamle ile elbette, koalisyon görüşmelerinde baskıyı artırmayı amaçlıyorlar.
Almanya’da anketler yapılıyor. Nükleer silah edinme ile ilgili toplumun nabzı tutuluyor. Nükleer silahlarla ilgili kamuoyu desteğinde değişim ayan beyan… Yeni anketlere göre, Alman kamuoyunun çoğunluğu nükleer silahlara karşı olsa da, bu silahlara yönelik destek geçen yıla oranla bile belirgin şekilde artmış durumda.
İtalyan Savunma Bakanı Guido Crosetto, Genelkurmay Başkanı’na ordunun yeniden güçlendirilmesi için bir plan hazırlama talimatı verdi. Plan, 30.000 ila 40.000 ek askerin eğitilmesini öngörüyor. Böylece İtalya, olası bir kriz anında 135.000’den fazla askeri görevlendirebilecek. Daha birkaç ay önce sadece yedek birliklerin eğitimi gündemdeyken, artık aktif görevdeki asker sayısının artırılması tartışılıyor.
Bu durum ABD’ye tüm dünyada güvenin bitmesi anlamına geliyor. Uluslararası hukuku, kurumları, kuralları yıktılar. Gazze’de insanlık dramı yaşanırken, soykırım gerçekleştirirken uyuyan, zaman zaman yangının üzerine benzin döken Avrupa, benzeri bir gaddarlığın kendilerinden çok uzak olmadığını Trump ile anladı… Nadir bulunan toprak elementleri dâhil, ülkenin malvarlığına çökmek için Ukrayna’yı Rusya’nın insafına bırakan ABD, bununla yetinmiyor… Rusya’yı gösterip AB’yi de sistematik bir şekilde haraca bağlamak istiyor… Tıpkı Ortadoğu’da Arap ülkelerine İran ve İsrail’i gösterip iradeleri dahil her şeylerine el koyduğu gibi… Ortada reel bir Rus tehdidi ve Donald Trump’ın NATO’nun kullanımı konusundaki tutum değişikliği var… Avrupa ülkelerinin hepsini savunma stratejilerini yeniden gözden geçirmeye mecbur. Artık, en hakiki gerçek, herkes başının çaresine bakacak. Barışı sağlamak ve korumak için savaşa hazır olacak…
Abdülhak Molla ne kadar haklı imiş… Ve, iyi ki Recep Tayyip Erdoğan, “Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-ü salâh” meseline uygun hareket ile; iktidarının ilk gününden itibaren “yerli ve milli” anlayışıyla savunma sanayiinde dışa bağımlılığı minimize etmiş…
Source: Zakir Av
Trump”tan Putin ile telefon görüşmesi öncesi açıklama
ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yapacağı telefon görüşmesi öncesinde, nihai barış anlaşmasındaki birçok unsur konusunda uzlaşmaya varıldığını belirtti.Trump, Truth Social hesabından, Putin ile Ukrayna”da barışın sağlanması konusunu masaya yatıracağı telefon görüşmesi öncesi açıklamalarda bulundu.Nihai barış anlaşmasının birçok unsuru hakkında mutabakata varıldığını kaydeden Trump, taraflar arasında hala çözülmesi gereken konuların da bulunduğuna işaret etti.Trump, “Putin ile yapacağım görüşmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.” ifadesini kullandı.
Source: Www.star.com.tr
Peru”da şarkıcının öldürüldü, asker sokağa döküldü: Olağanüstü hal ilan edildi
Peru Devlet Başkanı Dina Boluarte, başkent Lima’da artan şiddet olayları sonucu ünlü şarkıcının vurularak öldürülmesinden sonra olağanüstü hal ilan etti. Boluarte, askerlerin de polise destek vermesini emretti.
Hükümet tarafından yayımlanan kararnamede, olağanüstü halin 30 gün süreceği ve toplantı ve seyahat özgürlüğü gibi bazı hakların kısıtlanacağı belirtildi. Bu karar, güvenlik güçlerine mahkeme kararı olmadan gözaltı yetkisi veriyor.
ŞARKICININ ÖLÜMÜ, SON DAMLA OLDU
Ülkede son aylarda cinayetler, şiddetli gasp olayları ve park ve alışveriş merkezleri gibi alanlara yönelik saldırılarda ciddi bir artış gözlemlendi.
Peru polisinin verilerine göre 1 Ocak ile 16 Mart arasında 459 cinayet işlendi, sadece Ocak ayında 2 bine yakın gasp vakası rapor edildi.
Ancak, halkın öfkesi, Pazar günü popüler müzik grubu Armonia 10’un solisti Paul Flores’in öldürülmesiyle doruğa ulaştı. 39 yaşındaki sanatçı, bir konser sonrası Lima’da grubun otobüsüne düzenlenen silahlı saldırıda hayatını kaybetti.
Muhalefet partileri, hükümetin artan şiddete karşı etkili bir plan sunmadığını öne sürerek İçişleri Bakanı Juan José Santiváñez hakkında gensoru önergesi verdi.
Bir muhalefet parti milletvekili, “Ülkemiz, suç örgütlerinin elinde rehin alınmış gibi. İnsanlar sokağa çıkmaya korkuyor, hükümet ise yalnızca olağanüstü hal ilan ederek sorumluluktan kaçıyor” dedi. Mecliste bu hafta içinde önergenin görüşülmesi bekleniyor.
VAHŞİ BATI GİBİ
Flores’e yönelik saldırı, hafta sonu yaşanan tek şiddet olayı değildi. Cumartesi günü, başkentte bir restoranda meydana gelen patlamada en az 11 kişi yaralandı.
Boluarte hükümeti, geçen yıl Eylül ve Aralık ayları arasında da artan şiddeti kontrol altına almak amacıyla olağanüstü hal ilan etmişti. Ancak, bu tedbirin suç oranlarını azaltmada ne kadar etkili olduğu konusunda ciddi soru işaretleri bulunuyor.
Source: Haber Merkezi
İsrail ateşkesi bozdu, Gazze”yi vurdu!
İsrail in Gazze ye 471 gün boyunca düzenlediği saldırılar, 19 Ocak ta yürürlüğe giren ateşkes anlamasıyla sona ermişti. Zaman zaman ateşkesi ihlal eden İsrail, bu sabaha karşı Gazze ye geniş çaplı saldırı başlattığını duyurdu. Ateşkesin ilan edildiği günden bu yana bölgedeki en ağır saldırısını gerçekleştiren İsrail, Hamas hedeflerini vurduğunu söyleyerek Gazze Şeridi ne hava saldırısı başlattı. İsrail in ateşkesi bozarak Gazze Şeridi ne son 5 saat boyunca düzenlediği saldırılarda ölenlerin ve kaybolanların sayısı 322 yi geçti. Al Jazeera can kaybının 300 ü geçtiğini bildirirken, Gazze Sağlık Bakanlığı 254 Filistinlinin saldırılarda öldüğünü bildirdi. Hayatını kaybedenlerin çoğunun çocuk ve yaşlı olduğu ifade edildi. İsrail ordusu, saldırıların ardından Gazze de birçok mahalle için tahliye çağrısında bulundu. resim#1234696# İsrail Başbakan Binyamin Netanyahu, ateşkesi uzatmak için devam eden görüşmelerde ilerleme sağlanamaması nedeniyle saldırıları emrettiğini söyledi. Hamas ı rehinelerimizi serbest bırakmayı tekrar tekrar reddetmekle ve ABD Başkanı Donald Trump ın Ortadoğu Temsilcisi Steve Witkoff un önerilerini reddetmekle suçladı. Açıklamada İsrail in saldırılarının devam edeceği mesajı verildi, İsrail bundan sonra Hamas a karşı artan askeri güçle hareket edecek dedi. Netanyahu nun bugün güvenlik kabinesini toplayacağı öğrenildi. Yetkililer operasyonun açık uçlu olduğunu ve genişlemesinin beklendiğini söyledi. HAMAS: REHİNELERİN HAYATINI TEHLİKEYE ATTI Hamas, İsrail in geniş çaplı hava saldırılarının ateşkesi ihlal ettiği ve rehinelerin kaderini tehlikeye attığı konusunda uyardı. Üst düzey bir Hamas yetkilisi, Netanyahu nun Gazze Şeridi ne başlattığı saldırılarının rehineler için ölüm cezası anlamına geldiğini söyledi. Hamas ın Siyasi Büro Üyesi İzzet er-Rişk, yaptığı yazılı açıklamada, (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu gıda ve ilaç girişini engellemekle kalmadı Gazzeli çocukları uykularında bombalayarak öldürdü. ifadesini kullandı. İsrail in saldırılarda Gazze nin kuzeyinde Deir al-Balah, Han Yunus ve Gazze Şeridi nin orta ve güneyindeki Refah dahil olmak üzere çok sayıda yere saldırı düzenlediği bildirildi. İSRAİL İN BM BÜYÜKELÇİSİ: SALDIRILAR DEVAM EDECEK İsrail in BM Büyükelçisi, saldırıların devam edeceği mesajı vererek, 527 gündür acımasız Hamas esaretinde tutulan rehinelerimizi kurtarmak için savaşmamızı hiçbir şey engelleyemez. Rehinelerimiz Hamas tünellerinde çürürken düşmanlarımıza merhamet göstermeyeceğiz. dedi. KARA OPERASYONU OLUR MU? İsrail ordusu ayrıca, saldırıların gerektiği kadar devam edeceğini ve hava saldırılarının ötesine geçebileceğini söyledi. Bu da İsrail in kara operasyonu düzenleme ihtimalini akıllara getirdi. BEYAZ SARAY: TRUMP İSRAİL E DESTEK OLMAKTAN KORKMUYOR Beyaz Saray, İsrail in Gazze ye yönelik saldırısı hakkında ABD nin önceden bilgilendirildiğini doğruladı. Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, İsrail in saldırılar konusunda Beyaz Saray ve Trump yönetimine danıştığını söyledi. Leavitt, Kıyamet kopacak ifadesini kullanarak, Trump ın İsrail e destek olmaktan korkmadığını belirtti. HAMAS İLE İSRAİL ARASINDAKİ ATEŞKES ANLAŞMASI Hamas ile İsrail arasında varılan ateşkes ve esir takası anlaşması 19 Ocak Pazar günü TSİ 12.15 te yürürlüğe girmişti. Anlaşma kapsamında 27 Ocak Pazartesi günü, Netzarim Koridoru Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilerin güneyden kuzeye geçişine açılmış, İsrail ordusu 9 Şubat ta Netzarim Koridoru ndan çekilmişti. Gazze Şeridi ile Mısır arasındaki Refah Sınır Kapısı, İsrail ordusunun 8 ay süren işgalinin ardından 1 Şubat ta hasta ve yaralıların tahliyesi için açılmıştı. Anlaşmanın birinci aşamadaki esir takaslarında, İsrail hapishanelerindeki 1700’ün üzerinde Filistinli esir serbest bırakılırken Gazze deki 25 i sağ, 8 i ölü olmak üzere 33 İsrailli esir teslim edildi. Ayrıca Gazze deki 5 Taylandlı esir de salıverildi. Anlaşmanın 42 günlük birinci aşaması 2 Mart ta sona ererken İsrail, Gazze ye insani yardım girişini kesti.
Source: Habertürk
Yolcu uçağı denize düştü: Ülke seferber oldu ancak ulaşamıyorlar
Honduras’ın Roatan Adası’ndan havalanan bir uçak, kalkıştan birkaç dakika sonra Karayip kıyısına yakın sularda düştü. Yetkililer, kazada yedi kişinin hayatını kaybettiğini, on kişinin ise enkazdan sağ çıkarıldığını bildirdi.
Honduras havayolu şirketi Lanhsa tarafından işletilen Jetstream tipi uçakta 14 yolcu ve üç mürettebat bulunuyordu. Uçuş manifestosuna göre yolcular arasında bir ABD vatandaşı, bir Fransız vatandaşı ve iki çocuk vardı. Uçağın, Honduras anakarasındaki La Ceiba Havalimanı’na gitmesi planlanıyordu.
Roatan itfaiye şefi Franklin Borjas, polis ve itfaiye ekipleri kurtarma çalışmalarını sürdürdüğünü vurguladı. Ulusal polisin sosyal medyada paylaştığı görüntülerde, kurtarma görevlilerinin kayalık kıyıya çıkarılan kazazedeleri sedyelerle taşırken görüldü.
Kazada hayatını kaybedenler arasında ünlü Garifuna müzisyeni Aurelio Martinez Suazo da bulunuyordu. Yetkililer, kazanın nedenine ilişkin henüz net bir açıklama yapmadı.
Borjas, kurtarılan yolcuların yakındaki bir hastaneye sevk edildiğini belirtti. Kaza yerine ulaşmanın güç olduğunu vurgulayan yetkili, “Bölgeye yürüyerek ya da yüzerek erişmek mümkün değil. Enkazın bulunduğu alanda 30 metre kayalık var” dedi.
Kurtarma ekiplerinde görev yapan dalgıçların görüş mesafesinin sıfır olduğunu aktaran Borjas, arama çalışmalarının bu nedenle büyük zorluklarla sürdüğünü ifade etti.
Source: Haber Merkezi