“Lezzet Durağı: Osmaniye Bamya Hasadı ve Tatil Keyfi”

“Sahiller pahalı” diyenlere duyurulur

Hafta sonu Muğla-Akyaka’da Volvo’nun yeni elektrikli modeli EX30’un lansman etkinliği vardı. Elektrikli araçların sessizliğine atıfla ses ve sessizlikle ilgili atölyeler yapıldı. Bunlardan en ilginci davetlilerin sabahın 06.30’unda katıldığı ses terapisi egzersiziydi. Katılımcılar Akyaka’nın bakir sazlıklarının arasında kanoyla dolaştıktan sonra ses terapisti Kaan Hantal’ın kanosuna bağlanarak özel aletlerle yapılan canlı müzik eşliğinde ıssızlığın tadını çıkardı.Bu terapinin bedene iyi gelmesi için bol bol su içilmesi gerekiyormuş. “Kendimi kaybettim, nerede olduğumu unuttum” diyen de var, müzikten daha çok şifalanabilmek için müzisyenin kanosuna ayak kısmından değil, baş kısmından bağlanan da. Kuşların bile bir ara müziğe eşlik ettiğini iddia eden çıktı. Ben böyle şeylere tınnnn! Yeterince su tüketmiyorum, ondan galiba. Konu, elektrikli araba olunca her grupta benzer şeyler tartışılıyordu.İçimizden biri “Elektrikli aracım olsa, gittiğim otelin şarj istasyonu olması direkt tercih sebebi” dedi. Çok doğru: Sen gece uyurken araban da otoparkta şarj oluyor… Ben de başka otele gitmezdim.Hızlı turizm girişimcilerine duyurulur.Hakkaniyetli bir alan paylaşımıAkyaka aynı zamanda Türkiye’nin kitesurf merkezi. Volvo’nun da burada bir kite okulu ve lounge’u bulunuyor.Gökte narin uçurtmalar gibi süzülmelerine rağmen, kite aslında sert bir spor. Öğrenmesi de zor. “15 dakika çalışayım da sonra zevkine varayım” türünden bir iş değil. Öyle hızlı iniş-çıkışlar, manevralar, yükselip inmeler var ki kite yapılan sahilde yüzme olmaz, yüzen insanların olduğu yerde de kite yapılmaz. Akyaka’nın bu sörf plajı ise kite için mükemmel rüzgâr ve kuma sahip ama yüzmek için çok cazibeli bir yer değil. Hatta bulanık. Böylece kum-güneş-deniz tatilcileri kite’çılara, kite’çılar da onlara bulaşmadan mutlu mesut geçinip gidiyorlar.Muhteşem bir coğrafyaAraç kullanma zevkini tavan yaptıran bir coğrafyası var Akyaka ve civarının. Dalyan, Göcek gibi cennetler birbirine çok yakın. Anadolu’nun her yanı kururken, burada hemen her köşeden bir azmak fışkırıyor ve denize ulaşmadan önce birleşip üzerinde teknelerin dolaşabileceği minik akarsular oluşturuyorlar. Hepsi buz gibi, geçtikleri yerlerde doğal klima görevi görüyorlar. Bitki örtüsü de ayrı bir zengin. Civarda yüzlerce dev okaliptüs ağacı görüyorsunuz mesela.“Bu kadar okaliptus varsa Akyaka’da koala yetiştirsek” diye düşünmeden edemiyor insan. Hayat zaten yavaş akıyor, hiçbir zorluk çekmez hayvancıklar.Kefal-ekmek 175 liraAkyaka’ya kadar gelmişken komşu Dalyan beldesine uğramadan olmazdı, etkinliğe bir gece de kendim ekledim Dalyan için. Dünyanın sayılı kumsallarından İztuzu var burada. Hani şu caretta caretta’ların yavruladığı plaj. Güncel fiyat bilgilerini aktarıyorum: Dalyan merkezde havuzlu, tertemiz otelde (Smyrna) tek kişilik konaklama 2 bin 500 lira. Kahvaltı dahil.Merkez’den İztuzu’na dolmuş tekneler kişi başı 175 lira. Nehir kenarındaki belediye çay bahçesinde kefal-ekmek 175, karışık gözleme 180, cheesecake 165 lira. Başka yer yokmuş gibi Bodrum’a, Çeşme’ye dadanıp sonra da fiyatlara isyan edenler! Keyifli tatil sadece parayla olmaz.

Source: Savaş Özbey


Türkiye”nin üretim deposu! Ve ilk hasat başladı! “En iyisi Osmaniye”de”

Osmaniye Cevdetiye beldesinde bamya hasadı nedeniyle gerçekleştirilen hasat programına, Osmaniye Valisi Erdinç Yılmaz, Tarım ve Orman İl Müdürü Erdem Kolabaş katıldı.BİRÇOK İLE GÖNDERİLİYORTürkiye”de bamya üretimi yapılan şehirlerde ilk sırada yer Osmaniye”den, yemeklik olarak Türkiye”nin birçok iline gönderiliyor.”EN KALİTELİ BAMYA OSMANİYE”DE”Hasat programının ardından konuşan Osmaniye Valisi Erdinç Yılmaz yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:Alıntı MetniBamyanın kilo fiyatı pazarda 300 ile 400 TL arasında değişen fiyatlarla satılıyor. Öte yandan bamyanın kurusu tazesinden daha değerli.Pazarda bamyanın kurusunun kilosunu 3 bin 500 TL”den satan 42 yıllık esnaf Metin Kantarcı şöyle konuştu:Alıntı Metni İLGİLİ HABER Ekmek parası için il il geziyorlar! Son durak Eskişehir oldu GECELERİ KUYUMCU AÇIK DEĞİLDİR. AMA BAMYACI AÇIKTIRPeşin paraya satılan bamyanın altın gibi hemen paraya çevrilebildiği gibi alıcının üreticinin kapısına kadar geldiğine değinen Kantarcı, Geceleri bile satıldığı olur. Kuyumcu açık değildir. Ama bamyacı açıktır. Çiçek bamyası gram altınla yarışıyordu. Herhalde çeyrek altını yakalayacak diye konuştu.MİNİK BAMYALAR İĞNE YARDIMIYLA TEK TEK İPE DİZİLİYORYaz boyunca sabah erken saatlerde üreticiler tarafından çiçeğiyle birlikte toplanan minik bamyalar daha sonra iğne yardımıyla tek tek ipe dizilerek kurumaya bırakılıyor. Bamyaların dizilme işlemleri geç saatlere kadar sürüyor. Tören, düğün ve mevlit gibi programlarda baş yemek olarak nitelendirilip özellikle Konya ve Kayseri”de önemli miktarda tüketilen bamyanın hasadı çok meşakkatli geçiyor.HASADI ÇOK ZAHMETLİBamyanın hasadının çok zahmetli olduğunu anlatan Emre Can Kantarcı da şunları söyledi:Bamyanın fiyatının yükselmesi ve talep görmesinin nedeni toplamasının çok zahmetli olması. Ekmesi, toplaması, dizmesi ve kurutması gibi ürünün tezgaha gelene kadarki aşamaları çok zahmetli olduğu için fiyatının daha da değerleneceğini düşünüyorum

Source: Gazetevatan.com