Poh poh (Like)
HERKES sevilmek istiyor… Var mı istemeyen? Herkes sevilmenin yanında saygı da görmek istiyor. Ohh ne şahane… Hem sevilmek hem de saygı duyulmak… İkisi bir arada. Billahi tadından yenmez. Bunları elde etmekle elbette ki yetinmiyoruz. İnsanız neticede… Buldun da bunadın mı derler adama. İçten gelen maneviyat ile ruhani sevgi bir yana, şimdilerde artık hiç kimse kendinden başkasını göremez ve sevemez oldu ya… Varsa yoksa: bizzat, şahsen, kendisi… Nedeni belli olmasına rağmen hiçbirimiz dönüp de kendi duygularımızla dürüstçe yüzleşmiyoruz ki… Doyumsuzuz ve daha daha fazlasını bekliyoruz. Anlayacağınız kuru kuruya sevgi ile saygı yetmeyiveriyor bir anda… Bunlarla beraber bir de takdir edilmek istiyoruz. Nasıl yani, diye kalakaldınız… Türkçesi: bu sevgi ve saygının sözlü olarak dile gelmesi gerektiğini düşünüp seven ve sayanlardan bu durumun sık sık tekrarlanmasını bekliyoruz. Bu ne yüzsüzlük… Yok daha neler, dediniz biliyorum. Durun daha… Bunlar da yetmiyor çoğu zaman… Üstüne bir de ödüllendirilmek istiyoruz. Ohaaa yani ilkokuldaki gibi kurdele mi takalım diye çıkıştınız. Tepkinizi haklı bulduğumu belirtmek isterim. Bu zamanda “kim kaybetmiş ki, biz bulalım…” dediniz. Elbette bulamayacaksınız… Kuru dediğiniz gerçek sevgiyle yetinmediniz, sulandırıp lapa yaptınız… Haliyle sahtesine kaldınız, sanal olanına yani… Ne de olsa insan… Nazlanmak, poh pohlanmak istiyor… Yalandan da olsa “Like” yani beğeni almak. Sen beni poh pohla (“like”la) ben de seni…PENCEREDEN GELEN SOĞUK, MAVİYDİ…“PENCEREDEN gelen soğuk, maviydi…” cümleyi okuyunca hakikatten “Ürperdim” tüylerim diken diken oldu. Soğuğu derinden hissettim… Bedenim değil ama ruhum üşüdü cidden ve kalben. Umut besleyen çaresizliğin nefesten yansıyan son çırpınışının hırıltısı belki de… Özetle çok etkileyici bir serginin sloganı başlıkta. Çankaya Belediyesi Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde bugün başlayan ve 25 Mayıs’a kadar sürecek Ressam Cihat Aral’ın “Göç” olgusunun içine gizlenen kavramlar yumağını işlediği sergi mutlaka izlenmeli. Cahit Aral manifestosunda “Resmim izleyicinin belleğinde kalsın, insanı tedirgin etsin, düşünmeye zorlasın, aynı zamanda duygulara da yön versin isterim. Çünkü iyi resim unutulmaz” diyor. “Yazmak devrimci bir eylemse, işte size resmin en derin devrimci ruhunu sezebileceğiniz resimler…” diye yazmış sevgili dostum ve “Pencereden Gelen Soğuk, Maviydi” sergisinin küratörü, “Dilek Karaaziz Şener.”‘ZEYTİNYAĞLI DONDURMA’ YEDİNİZ Mİ HİÇ?YEMEDİYSENİZ, Kavaklıdere Şili Meydanı’ndaki Stüdyo Pizza ve çok sevgili Şef Murat Artukmaç yine harikalar yaratmışlar. “Dua Lipa’nın en sevdiği…” diye paylaştıkları fotoğrafı görünce hemen Dua Lipa’yı aramadım tabi. Stüdyo Pizza’nın en az dondurması kadar yürek ferahlatan Sahra’sını aradım. “Mutlaka tatmalısın…” derken yutkundum. Dondurmanın keyfine keyif katılmış desem yeridir. Hele ki Murat Şef’in hayranlık duyduğum yöresel ürün kullanma tutkusuyla hazırladığı lezzetlerin, sizi sizden alıp daha önce hiç gitmediğiniz bir yolculuğa çıkarmasının tadını biliyorsanız, ne demek istediğimi anlamışsınızdır. Şayet bilmiyorsanız sözünü ettiğim dondurmanın vereceği olası yolculuk hisleri için şimdiden heyecanlanabilirsiniz. Şef’in kendi mutfağında kendi reçetesiyle hazırladığı dondurmaya ilaveten Kaz dağlarından “İdalya” zeytinyağı ile trüflü su böreğine şahane duygular katan “Arbequina” zeytinyağını dondurmaya da kullanmış. Aydın’ın Atça ilçesine has yüksek aromalı kurutulmuş çilek ve fesleğen dokunuşuyla dondurma; rüya tadında gerçek olmuş.FUNDA ŞENOL VE ‘EDEBİYATÇILARIN MUTFAĞI’CERMODERN’in gelenekselleşmiş “Mutfak Kitaplığı” kapsamında “Cafe Modern”de hazırlanan “Edebiyatçıların Mutfağı” etkinliğini hatırlarsanız geçtiğimiz hafta duyurmuştum. Edebiyatla karın doyurmak isteyenlerin rağbet ettiği geceye etkinlik için İstanbul’dan gelen Adnan Özer ile birlikte katıldık. Akademisyen sevgili Funda Şenol’un şahane anlatımıyla yolu Ankara’dan geçen edebiyat ve sanat çevresinin bilinen isimlerinin kitaplara, mektuplara veya sözlü anlatımlara dayanan anıları bazen yürek burksa da duygu yoğun gecede mest olduk diyebilirim. Hepimiz Funda Şenol’un derlediği eşsiz bilgileri hayranlıkla dinledik. Mutfağın şefi sevgili Bayram Usta’nın hazırladığı mezelerin çoğunu sevdim. Özellikle kendisinin “Tabule” salatasından esinlenerek hazırladığı “Tahıllı çilekli turp salatası”na bayıldım, nefis bir uyum yakalamış. Etkinliğin de yemeklerin de tadı damağımda kalmıştı ki; Mutfak Kitaplığı’nın sevgili editörü Burcu Şenay, mayıs ayı sonunda yine Funda Şenol ve “Gazino Kültürü” etkinliği müjdesini verdi. Heyecanla bekliyoruz.
Source: Aziz Devri̇mci̇
İçinden cam çıkan paketli ekmek markası toplatıldı
ABD”nin önde gelen süpermarket zincirlerinden biri olan Giant Eagle, 7-12 Nisan tarihleri arasında üretilen ekmeklerin içerisinde cam bulundurması nedeniyle geri çağrıldı.
Geri çağırma karası ise şu ekmekler için yapıldı:
Çok Tahıllı Ekşi Mayalı Taze Pişmiş Ekmek, Yarı Çok Tahıllı Ekşi Mayalı El Yapımı Ekmek ve Çok Tahıllı Ekşi Mayalı El Yapımı Ekmek ürünlerini kapsıyor.
Yetkililer, tüketildiğinde boğazı ve sindirim sistemini kesebilme riski olduğu söylendi. Pensilvanya, Ohio, Maryland, Indiana ve Batı Virginia eyaletlerinde satışta olan ürünler için imha etmeleri uyarısı yapıldı.
Gıda ve İlaç Dairesi (FDA), geri çağırmayı Sınıf 2 kategorisinde sınıflandırdı. Bu sınıflama, ürünün geçici ya da tıbben geri döndürülebilir sağlık sorunlarına yol açabileceği ifade edildi. Ancak ciddi yaralanma riskinin düşük olduğunu da belirtildi.
Geri çağrılan ekmeklerin Maryland merkezli Upper Crust Bakery tarafından üretiliyor. Firma, 12 Nisan”da 818 kasalık bir geri çağırma başlattı. Bu kapsamda:
699 adet 18 onsluk Çok Tahıllı Ekşi Mayalı Ekmek,
89 kutu 4 onsluk Ancient Grains Hoagie Rolls,
30 kutu 20 onsluk Whole Grain Multigrain ekmek geri çağrıldı.
Tüketicilerin dikkat etmesi gereken ürün numaraları:
63909500326
22765200000
21762500000
Ayrıca şu parti numaraları ve paket kodlarına da dikkat edilmesi gerekiyor:
Ancient Grains Hoagie Rolls ve Multigrain Sourdough: Lot #90
Whole Grain Multigrain: Lot #92
Paketleme kodları: “CP45” (Ancient Grains Hoagie), “CP12” (Çok Tahıllı ve Tam Tahıllı Ekşi Mayalı Ekmekler)
Source: Haber Merkezi
Burcunuza göre hangi diyet size göre?
Koç Burcu (21 Mart – 19 Nisan)
Enerjik, atılgan ve rekabetçi Koç’lar, hızlı sonuç almak ister. Sabırsız yapıları nedeniyle uzun süren detokslar ya da kısıtlayıcı diyetler onlara göre değildir. Yüksek proteinli beslenme, enerji seviyelerini sabit tutar ve kas kütlesi oluşumuna destek sağlar. Egzersizle desteklenen dinamik diyetler tam onlara göredir. Aç kalmak yerine hareketli kalmak, Koç’un formülü olabilir.
Boğa Burcu (20 Nisan – 20 Mayıs)
Yemeğin tadına, dokusuna, sunumuna önem veren Boğa’lar, diyette keyifli olanı arar. Açlık krizleri bu burcu yoldan çıkarabilir; bu yüzden besleyici, doyurucu ve lezzetli olan Akdeniz diyeti ideal seçimdir. Zeytinyağlılar, taze sebzeler, peynir ve tam tahıllarla hazırlanan tarifler, Boğa’nın doğasına uygun beslenme sunar. Sabırla ilerler, ama istikrarlı şekilde sonuç alır.
İkizler Burcu (21 Mayıs – 20 Haziran)
Değişken ve meraklı İkizler, aynı besinleri günlerce yemeye tahammül edemez. Rutinler onları sıkar, bu yüzden çeşitlilik içeren, esnek diyetler daha uygundur. Aralıklı oruç gibi zaman bazlı sistemler, hem zihinsel hem bedensel dinamizmini destekler. Ayrıca yemek hazırlarken bilgi araştırmak, tarif değiştirmek, İkizler için eğlenceli olabilir.
Yengeç Burcu (21 Haziran – 22 Temmuz)
Evine düşkün ve duygusal Yengeç’ler, yemeği sadece beslenme değil, bir “duygu regülasyonu” aracı olarak da kullanır. Bu nedenle duygusal açlık krizlerine karşı dikkatli olunmalı. Ev yapımı hafif yemeklerle, kan şekeri dengesi kurulan diyetler onlar için ideal. Beslenmenin duygusal boyutunu fark etmek ve destekleyici alışkanlıklar geliştirmek çok önemli.
Aslan Burcu (23 Temmuz – 22 Ağustos)
Kendine özen göstermeyi seven Aslan’lar, estetik ve gösterişli sofralara düşkündür. Düşük karbonhidratlı diyetlerle formda kalabilir ama bunu lüks ve kaliteli sunumlarla birleştirmek ister. Motivasyonları dış görünümle doğrudan bağlantılıdır. Başarılarını paylaşmak, aynada fark yaratmak Aslan’ın sürdürülebilirliğini artırır. Sunum sizin için önemliyse, tabağınız bir sanat eseri gibi görünmeli.
Başak Burcu (23 Ağustos – 22 Eylül)
Detaycı, düzenli ve sağlık takıntılı Başak’lar, listelemeyi ve plan yapmayı sever. Bu yüzden sebze ağırlıklı, bilimsel temelli ve etik değerlere uygun diyetler onlar için uygundur. Vejetaryen ya da vegan beslenme, Başak’ın doğasına hitap eder. Aynı zamanda bağırsak sağlığına dikkat eder, probiyotik besinleri önemser. Diyet listelerini titizlikle takip eder ve başarıya giden yolda sabırlıdır.
Terazi Burcu (23 Eylül – 22 Ekim)
Zarif ve estetik düşkünü Terazi’ler, dengeli yaşam tarzına eğilimlidir. Ne çok aç kalmak ister ne de fazla yemek. Porsiyon kontrolü ve estetik sunumlar içeren dengeli diyetler onlar için biçilmiş kaftandır. Sosyal burç olduklarından, bir diyet arkadaşına sahip olmak başarı oranlarını artırır. Tat-koku-doku uyumu onlar için önemlidir; diyette görsel tatmin de motive edici olur.
Akrep Burcu (23 Ekim – 21 Kasım)
Tutkulu ve kararlı Akrep’ler, bir diyete baş koyduğunda sonuna kadar gider. Özdisiplinleri yüksek olduğundan, ketojenik ya da su orucu gibi katı diyetlerde başarılı olabilir. Detoks ve arınma süreçleri ruhlarına da iyi gelir. Ancak duygusal iniş çıkışlar yaşadıklarında yeme davranışları değişebilir; bunu fark etmek sürdürülebilirlik açısından önemli.
Yay Burcu (22 Kasım – 21 Aralık)
Özgürlüğüne düşkün, seyahat etmeyi seven Yay’lar, çok katı kurallardan hoşlanmaz. Bu nedenle fleksitaryen gibi esnek beslenme biçimleri onlara iyi gelir. Egzotik mutfaklara meraklı olduklarından, yemek onlar için aynı zamanda bir keşif alanıdır. Uzun süren kısıtlamalar, motivasyonlarını düşürür. Pratik tarifler, dışarıda da uygulanabilir çözümler tercih edilmelidir.
Oğlak Burcu (22 Aralık – 19 Ocak)
Disiplinli, sabırlı ve sorumluluk sahibi Oğlak’lar, diyetin uzun vadeli faydalarını önemser. Klasik, kalori bazlı planlı diyetler, bu burca çok uygundur. Programlara bağlı kalmakta sorun yaşamazlar; ancak zaman zaman dinlenmeye ve ödüllendirmeye de ihtiyaç duyarlar. Hedefe ulaşmak için yavaş ama sağlam adımlarla ilerlerler.
Kova Burcu (20 Ocak – 18 Şubat)
Farklı olanı seven, teknolojiye meraklı Kova’lar, klasik diyetlerden sıkılır. Onlar için trend beslenme biçimleri, mobil uygulamalarla desteklenen sistemler çok daha caziptir. Aralıklı oruç, çiğ beslenme ya da dönemsel veganlık gibi alışılmışın dışındaki yaklaşımlar, yaratıcılıklarını da besler.
Balık Burcu (19 Şubat – 20 Mart)
Hayal gücü güçlü, sezgisel Balık’lar, beslenmeyi bir şifa alanı gibi görür. Bitkisel içerikli, hafif ve ruhsal bütünlük sağlayan diyetler onlar için daha uygundur. Sıvı tüketimini artırmak, aromaterapik takviyelerle desteklemek, Balık’ın sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Ancak duygusal yeme tuzağına düşmemek için farkındalık çalışmaları şarttır.
Source: Haber Merkezi
2 bin rakımın üzerinde yetişiyor! Toplamak için kilometrelerce uzaktan geldiler
Erzincan”da bahar mevsimiyle birlikte hava sıcaklıklarının artmasının ardından vatandaşlar doğada kendiliğinden yetişen protein deposu mantarları topluyor. Doğada damar veya evlek diye tabir edilen bölgelerde bulunan ve mevsim itibariyle ilk olarak toplanmaya başlanan çaşır mantarı lezzeti ve yüksek protein değeriyle vatandaşları adeta kendine çekiyor. Erzincan”ın Keşiş ve Munzur Dağlarında mantar toplama sezonu başladı. Keşiş Dağına çıkan vatandaşlardan Coşkun Menek ve Kemal Arduç mantar toplamak için sabah saatlerinde yola çıkarak yaklaşık 7 saat yürüyüş gerçekleştirdiler. Doğada kendiliğinden yetişen mantarları toplayan vatandaşlar, mantara ulaştıklarında tüm yorgunluklarının gittiğini kaydettiler.
Source: Hurriyet.com.tr
Sağlıklı ve leziz sofralar: Mayıs ayı meyve ve sebzeleri nelerdir?
Mevsiminde meyve ve sebze tüketmek, hem sağlığımız hem de bütçemiz açısından büyük önem taşır. Özellikle bahar aylarında doğa canlanırken, sofralarımız da renklenir. Mayıs ayı, meyve ve sebze çeşitliliğinin arttığı, tezgahların tazelikle dolduğu bereketli bir dönemdir. İşte, Mayıs ayı meyve ve sebzeleri…Mayıs Ayı SebzeleriMayıs ayı, özellikle yeşil sebzelerin zirvede olduğu bir dönemdir. Tazeliğiyle dikkat çeken sebzeler hem sindirimi kolaylaştırır hem de bağışıklığı destekler.1. IspanakVitamin ve mineral deposu olan ıspanak, demir açısından zengindir. Çorba, börek ya da kavurma olarak tüketilebilir.2. SemizotuOmega-3 yağ asitleri içerir. Salatalarda çiğ olarak kullanılabilir veya yoğurtla harika bir meze yapılabilir.3. EnginarKaraciğeri temizleyici özelliği ile bilinir. Zeytinyağlısı sofraların vazgeçilmezidir.4. Taze BaklaLif oranı yüksek, doyurucu ve sindirim dostudur. Zeytinyağlı, yoğurtlu ya da yumurtalı olarak pişirilebilir.5. BezelyeProtein bakımından zengin bir sebzedir. Ana yemeklerde ya da garnitür olarak tüketilir.6. KuşkonmazAntioksidan kaynağı olan kuşkonmaz, haşlanarak ya da ızgarada hazırlanabilir.7. Taze Soğan & Taze SarımsakSalatalara lezzet katan bu sebzeler, bağışıklık sistemini güçlendirir.Mayıs Ayı MeyveleriYavaş yavaş yaz meyvelerinin habercisi olan Mayıs ayı, tazeliğiyle dikkat çeken çeşitli meyveleri beraberinde getirir.1. ÇilekC vitamini açısından zengindir. Tatlılarda, salatalarda ya da sade olarak tüketilebilir.2. ErikAntioksidan özelliği ile sindirimi kolaylaştırır. Mayhoş lezzetiyle hem çiğ hem de komposto olarak tüketilebilir.3. Yenidünya (Malta Eriği)Bağışıklığı güçlendirir, A vitamini bakımından zengindir.4. DutKan yapıcı özelliği ile bilinir. Beyaz ve kara dut olarak iki çeşidi de Mayıs ayında olgunlaşmaya başlar.5. KirazMayıs sonuna doğru tezgâhlarda yer almaya başlar. Ödem atıcı özelliğiyle bilinir.
Source: Haber Merkezi
İki marketin rekabeti vatandaşa yaradı! Ekmek 6 TL”ye düştü
Antalya”nın Alanya ilçesine bağlı Mahmutlar Mahallesi”nde iki market arasında yaşanan ekmek rekabeti vatandaşların yüzünü güldürdü. 210 gram ekmek fiyatı ortalama 12.5 TL”den satılırken, Mahmutlar Mahallesi”nde bir market aynı gramajdaki ekmeği 7.5 TL”ye, diğer bir zincir market ise 6 TL”ye satmaya başladı. İki market arasında yaşanan fiyat yarışı, bölge halkı tarafından memnuniyetle karşılandı. VATANDAŞ DİĞER ÜRÜNLERDE DE REKABET İSTİYOR Ekonomik sıkıntılarla mücadele eden vatandaşlar, ucuz ekmek sayesinde az da olsa rahat bir nefes aldı. Mahalle sakinleri, bu rekabetin yalnızca ekmekle sınırlı kalmamasını, temel gıda ve diğer ürünlerin de dahil edilmesini istediklerini dile getirdiler. Fırıncılar ise rekabet eden marketlere ekmek yetiştirmeye çalışıyor. “DİĞER MARKETLER DE BÖYLE OLSUN” Marketteki ekmek fiyatlarından memnun kalan Orhan Özen, “Diğer marketlerin de aynı şekilde uygulamasına daha çok seviniriz. 3-4 gündür bu fiyatlar devam ediyor” dedi.Marketten 50 adet ekmek alıp köye götüreceğini ifade eden Mehmet Ertekin ise, “”Markette ekmek 6 lira olduğundan dolayı gayet memnunuz. Bütün marketlerin böyle olmasını istiyoruz. Ekmek alamayan birçok insan var. Ben de burada ekmek aldım, köydeki akrabalara, dostlara götürüyorum”” dedi.Rekabetin sadece ekmekle sınırlı kalmamasını ve diğer ürünlerde de marketlerin rekabet içerisinde daha uygun fiyata ürünler satması gerektiğini söyleyen Yaşar Yaman, “Ekmek olumlu ama bunun genele yayılması lazım. İnsanlar 2-3 firmadan alışveriş yaptıkları için maliyetler genel olarak çok artıyor. İnsanlar bundan çok rahatsız. Ekmek ise kısmen olumlu”” dedi.Ekmek rekabeti yapan marketlerin bu fiyatları ne zamana kadar sürdüreceği ise vatandaşlar tarafından merak konusu haline geldi.
Source: Haberler