“Medikal Araştırmalar – Sağlıkta Yenilikler ve Uyarılar”

Yoğun bakımdaki Ferdi Zeyrek”in evinde inceleme sonuçları açıklandı

Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, evinin bahçesindeki havuzun makine dairesinde oluşan bir arızayı kontrol etmek isterken elektrik akımına kapıldı. Yoğun bakımda tedavisi devam eden Zeyrek’in evinde Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) üyelerinden oluşan bir heyet görevlendirildi. EMO Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Ulutaş, heyetin tespitlerini aktardı. “KORUMA EKİPMANLARININ GÖREVİNİ YAPMADIĞI ANLAŞILMIŞTIR”Savcılık tarafından ön soruşturma için görevlendirilen heyetin birçok sorunu tespit ettiğini kaydeden Ulutaş, sosyal medya hesabı üzerinden şunları bildirdi: “Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ferdi Zeyrek”in kısa sürede sağlığına kavuşmasını diliyoruz. Kaza ile ilgili savcılık teknik ön soruşturması için EMO üyesi deneyimli bir meslektaşımızın da dahil olduğu bir heyet görevlendirilmiş olup, detaylı rapor zaman içinde çıkacaktır. İlk bulgulara göre, elektrik tesisatında ve koruma ekipmanlarında paslanma gözlemlenmiş olup, elektrik odası tasarımında ıslak hacimler için uygun olmayan ciddi sorunlar görülmüştür. Yoğun nem sonucu motorda kaçak olduğu ve koruma ekipmanlarının görevini yapmadığı anlaşılmaktadır.” KIZINDAN İHMAL PAYLAŞIMIFerdi Zeyrek”in kızı Nehir Zeyrek, sosyal medya hesabından şunları yazdı: “Kaza ihmaldi Dün sağlıklı bir şekilde kendimi ifade edemediğim için olayları baştan anlatmak istiyorum.Babam 5 Haziran tarihinde tesisattan sorumlu adamla yanımda konuştu. Babamın bir şeylerin yolunda gitmediğiyle alakalı şüpheleri vardı.Şahıs her şeyin yolunda olduğundan söyledi.Babam üstelemedi. 6 Haziran tarihinde babam motorun çalışmadığını söyledi ve sadece motoru çalıştırmak için akşam yanında telefonu bile olmadan (telefon ışığı kullanma gereği duymadığı için) kazan dairesine indiğinde babamı bacağından elektrik çarpıyor.Bacağından çarpması önemli çünkü eğer şahsın söylediği gibi babamın eliyle yaptığı bir şey olsa babamı bacağından elektrik çarpmazdı.Biz durumu fark ettiğimiz an babamın yanına gittik ve babamı hâlâ elektrik çarpıyordu yani kaçak akım rolesi (elektrik çarpması durumunda elektriği kesen cihaz) yoktu ya da çalışmıyordu. Ayrıca şartelin atmaması için voltajı bilerek arttırıldığı konuşuluyor. Bu sadece bir iddiadır ama eğer gerçekten böyle bir şey varsa bunun adı ihmal değil insanların canını hiçe saymaktır.Babam yoğun bakımda, uyuyor.Dualarınızı esirgemeyin, sorumlular cezalarını çeksin.”

Source: Internet Haber


Lazer göz ameliyatı yaptıracaklar dikkat! Uzman isimler açıkladı: Her isteyene yapılmaz

Lazer göz ameliyatı, 1999’da gözlük ya da kontakt lens ihtiyacını ortadan kaldıran tıbbi bir mucize olarak kabul edilmişti. Ancak ortaya çıkan hasta raporları, bu yöntemin her hasta için uygun olmadığını ortaya koyuyor. Uzmanlar, bazı nadir durumlarda ölümcül sonuçlar doğurabileceği konusunda uyarıyor.Milliyet”ten Didem Seymen”in haberine göre; ABD’li ünlü kornea cerrahı Prof. Dr. Emil Chynn, Daily Mail gazetesine, binlerce hastanın yeterince taranmadan lazer göz ameliyatına yönlendirildiğine dikkat çekti. Dr. Chynn, özellikle ciddi göz kuruluğu yaşayanlar ile ruhsal rahatsızlığı bulunan kişilerin bu ameliyattan uzak durması gerektiğini vurguladı. Ayrıca ince ve düzensiz kornea yapısı, otoimmün hastalıklar, kontrol altına alınmamış diyabet, iyileşmeyi engelleyen bazı ilaçlar da lazer göz ameliyatına uygunluğu ortadan kaldırıyor.‘Başarı oranı yüzde 99’Op. Dr. Erdinç Usta: “Yapılan çalışmalarda excimer lazer ameliyatlarının başarı oranının yüzde 98-99 olduğu gösterilmiştir. Yaşa göre, bozukluğun tipine ve korneanın özelliklerine göre bazı sınırlamaları vardır, dolayısıyla her isteyene değil, uygun olan kişilere ameliyat yapılabilir. Kuru göz hastaları ameliyat edilecekse öncesinde gözyaşı salgısını düzeltici tedavi uygulanmalıdır. Ameliyat sonrası yönteme ve kişiye göre değişmekle beraber az ya da çok kuruluk belirtileri geçici olarak artar. Bunların çoğu bir ay süren gözyaşı kullanımıyla normale döner.”Prof. Dr. Levent Akçay: “Excimer lazer teknolojisi son derece güvenli ve bilimsel dayanaklara sahip bir tedavi yöntemidir. Bu yöntem; PRK, LASIK, PTK gibi farklı teknikleri içermekte olup, her hasta için kişisel göz yapısına göre özel olarak planlanmaktadır. Hastanın kornea kalınlığı, kırma kusuru derecesi (diyoptri) ve retina durumu gibi birçok detay değerlendirildikten sonra en uygun yöntem belirlenir. Bu süreç, komplikasyon riskini en aza indirmek için kritik öneme sahiptir. Doğru hasta seçimi yapıldığında ve tüm tetkikler eksiksiz uygulandığında, bu işlemlerde kalıcı sorun yaşanma olasılığı son derece düşük.”‘Kirpik kesme modası’ riskliKirpik kesme modası, sosyal medyada yayılıyor. Gençler daha estetik ya da maskülen görünmek adına kirpiklerini kesiyor. Göz hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Can Öztürker, “Kirpikler, göz yüzeyini toz, ışık, rüzgâr ve mikroorganizmalara karşı koruyan doğal bir savunma bariyeridir. Kesilmesi enfeksiyonlara davetiye çıkarır” dedi. Medikal Park Bahçelievler Hastanesi’nden Op. Dr. Seda Sert de “Kirpikler gözleri korur. Kirpikleri keserken kullanılan araçların göz yüzeyine temasıyla kalıcı görme kayıpları yaşanabilir” diye uyardı.

Source: Gazetevatan.com


Uzmanı dikkat edilmesi gerekenleri sıraladı: Bebekler ne zaman deniz ve havuza girebilir?

Tatil sezonunun başlamasıyla birlikte uzmanlar bebeklerin havuz veya denize ne zaman girebilecekleri konusunda aileleri uyardı.Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Tunç Aydın, tatil sezonunun başlamasıyla birlikte bebeklerin deniz veya havuza ne zaman ve nasıl girmeleri gerektiği konusunda önemli bilgiler paylaştı.Uz. Dr. Aydın, ebeveynlere bebeklerin 6. aydan önce deniz ve havuza girmelerini önermediklerini, 6. aydan sonra gönül rahatlığıyla denize götürebileceklerini, açık havuzlar için ise 1 yaşından sonra gitmeleri konusunda uyardı.Deniz suyu sıcaklığının 32-34 derece aralığında olmasının ve gölge bir alanda denize girmelerinin daha iyi olacağını söyleyen Aydın, deniz ve havuza girdikten sonra mutlaka çocukların ve bebeklerin mayolarının değiştirilmesi gerektiğini söyledi.Aydın, “Bebeklerin ve çocukların deniz ve havuza girdikten sonra ıslak kalmamaları sağlanmalı. Yine vücudu mümkün olan en kısa zamanda kurutulması gerekiyor. Sonrasında nemlendiriciyle vücut koruma altına alınmalı” dedi.”Bebeklerde 6 aydan küçükler direkt güneşe maruz kalmamalı”6 aydan küçük bebeklerin direkt güneşe maruz kalmamalarını dile getiren Uz. Dr. Tunç Aydın, şöyle konuştu:”6 aydan küçük bebeklerde direkt güneşte maruz kalmayı önermiyoruz. 6. aydan sonra ise mümkün ise saat 10.00 ile 16.00 aralığında güneşin dik geldiği saatlerde güneşe direkt maruz kalmamalı. 6 aydan büyük bebeklerimizde güneş kremi kullanımı başlayabilir. 6 aydan öncesinde mümkün olduğunca güneş kremi kullanımı da istemiyoruz. 6 aydan sonrasında mineral filtreli güneş kremlerini ailelerimiz gönül rahatlığıyla kullanabilir. Dikkat etmemiz gereken şeyler içerisinde katkı maddesi, koruyucu, alkol, paraben gibi maddeler içermiyor olması. Güneş koruyucu olarak 30 ve 50 faktör aralığındaki güneş kremlerini ailelerimiz gönül rahatlığıyla tercih edebilir.”

Source: Dünya Gazetesi