Ne ilk yarıydı öyle!
Dün akşam ilk devre Galatasaray’ın oynadığı oyun tarzı, hücumdan öte ablukayı andırıyordu. Bodrum nefes bile alamadı. Devre 5-0 bitse hiç şaşırmazdım. Hani derler ya ‘Dünyalar kaçtı’ diye, görünüm böyleydi.
Barış Alper tam bir ‘Terminatör’ gibi oynadı ilk devre. Deparları, şut girişimleri ve ikili mücadelelerdeki isteği ile savunmayı çok hırpaladı. Torreira orta alanda savaşmasının yanı sıra gol şansını kullanmak istiyordu. 45 dakikada 23 şutla oynamıştı ev sahibi. Bu çok önemli bir sayı. 10 şutu maçın bütününde bulamayan çok takım var. Sara’nın duran topları çok usta kullandığı bir kez daha ispatlandı. Kestiği topu Torreira kafa ile ağlara gönderirken, Süper Lig’de kendisinin ilk kafa golünü de atıyordu. Tempolu, çok iyi oynayan bir Galatasaray izlemiştik ilk devre.
Böyle tempolu oyunu 90 dakika oynama ihtimaliniz mümkün değil doğal olarak. Top 2. yarı yine Galatasaray’da kalıyordu ama ilk yarıdaki oyundan uzaktı ev sahibi.
Dün akşam Osimhen, gol krallığını garantileme maçını kaçırdı. Çok pozisyona girdi, uğraştı ama olmadı. Kuşkusuz Muslera kariyerinin en rahat maçlarından birini oynadı. Son 15 dakikaya girilirken Uruguaylı kaleci yere yatmamıştı. Morata pas trafiğinde yine istenilen seviyede değildi. Yıllardır izliyoruz o klasik bir santrfor. Fazla şeyler beklemek gereksiz. Yunus, kaliteli oyununu Sanchez’e hazırladığı gol pozisyonu ile taçlandırdı. Galatasaray ile Bodrum arasındaki kadro kalite farkı oyuna çok net yansıdı ama maçı farklı sonuca götüremedi.
Öyle bir maçtı ki lider, evinde sezonun en farklı galibiyetini alabilirdi. Her şeye rağmen 3 puan ve ilk yarıdaki mükemmel futbol, takıma ve taraftara büyük moral vermiştir.
Source: Ercan Taner