Oy pusulasındaki kutucuk ve “Anadolu Kalesi”

Oy pusulasındaki kutucuk ve “Anadolu Kalesi”

İşte CHP’nin ön seçim için hazırladığı oy pusulası.

CHP’nin Cumhurbaşkanı aday adayı, pazar günü örgüt denetiminde yapılacak ön seçimle belirlenecek. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ön seçime katılan tek aday adayı ama açıkçası genel merkez, sanki birden çok aday seçime katılıyormuş gibi hazırlık yaptı. Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ensar Aytekin, Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftçi, ön seçimin örnek olması için çalışıyor.

Nasıl genel seçimler öncesi seçmen listeleri askıya çıkarılıyorsa ön seçimde oy kullanacak CHP üyelerinin listesi de askıya çıkarıldı. Yarın akşama kadar itirazlar yapılacak ve son düzenlemeyle birlikte listeler kesinleşecek.

3 BİN 980 YERDE OY KULLANILACAK

CHP’nin üye sayısı 1 milyon 745 bine yükseldi. 16 Mart itibarıyla il ve ilçe başkanları ile görevli milletvekili/parti meclisi üyesi koordinatörlüğünde 3 bin 389 noktada, toplamda 5 bin 818 sandık kurulması için çalışma başlatıldı. 23 Mart’ta oy verme işlemi gerçekleştirilecek.

Bu akşama kadar isteyen üye, ikinci ikametgahında veya ön seçim günü çeşitli sebeplerden ötürü kayıtlı olduğu ilçe yerine başka bir ilçede olacaklarsa bu akşama kadar ilgili ilçe başkanlığına başvuruda bulunup oy verme kayıtlarını taşıyabilecek. Seçim takvimine göre 20 Mart’ta sandık kurulu oluşumları sonuçlandırılacak.

SEYYAR SANDIKLAR

Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftçi, üye sayısının az olduğu dağınık yerleşim yerlerine de sandığın götürüleceğini belirtti ve şunları anlattı:

“Üyelerimizin oy kullanabilmesini temin etmek için gezici sandık kurulları oluşturuldu. En ücra ilçe ve köylerde bulunan üyelerimizde oyunu kullanabilecek. Ayrıca; genel seçimlerde olduğu gibi yaşlılık veya hastalığı sebebiyle oy verme yerine gelemeyecek durumda olan üyelerimiz seyyar sandıklarda oylarını kullanabilecek. Bununla ilgili de gerekli çalışmalar yaptık.”

CHP Genel Merkezi bünyesinde kurulan Merkez Seçim Kurulu, Gül Çiftci’nin başkanlığında çalışıyor. İllerde il seçim kurulları, tüm ilçelerde ise ilçe seçim kurulları oluşturuldu ve takvimde belirtilen iş ve işlemler eksiksiz yapılmaya özen gösteriliyor.

OY PUSULASINA İŞARET

Bir aday olduğu için oy pusulasında da Ekrem İmamoğlu’nun fotoğrafı bulunacak. Fotoğrafın altında, adayın adı ve soyadı yazılı. İsmin başında da bir kutucuk var.

Eğer oyunuzun geçerli olmasını istiyorsanız, yani oyunuzu İmamoğlu’nun adaylığı için kullanacaksanız. Sözünü ettiğimiz kutucuğu kalemle işaretlemeniz gerekecek. Nasıl “Evet” mührü basılmayan seçim pusulasında oy geçerli sayılmıyorsa işaretli olmayan pusulalarda boş oy verilmiş sayılacak.

Örgüt denetiminde ilk kez Cumhurbaşkanı adayı ön seçimi yapılıyor. Cumhurbaşkanı aday adayı Ekrem İmamoğlu’na çıkacak oy oranı da şimdiden merak ediliyor.

“Anadolu Kalesi”nde neler oluyor?

Zafer Partisi (ZP) Genel Başkanı Ümit Özdağ, cezaevine konulmadan önce Genel Başkan Yardımcısı emekli Albay Dr. Fikret Bayır’la birlikte “Anadolu Kalesi- Girilmez” isimli kitap yazdı. Özdağ kitabın basılmış halini cezaevinde gördü.

Anadolu Kalesi, ülkemizdeki sığınmacı ve kaçakçıların hukuka uygun olarak nasıl ülkelerine göndereceğine ilişkin önemli bilgiler içeriyor. İki güvenlik bilimcinin yazdığı kitabın mutlaka devamı da gelecek. Özdağ cezaevinde, Bayır dışarıda mücadelelerini inançla, azimle sürdürüyor.

2004’Te “Arap Baharı”nın başlatılmasına karar verildiğinde, büyük bir göç olacağı için Avrupa Birliği ülkeleri Schengen anlaşmasıyla, Avrupa Birliği sınırlarını Schengen alanı olarak tek bir devletin toprağı gibi kabul edildi. Özellikle kontrolsüz göçe karşı sert tedbirler alınması için sınırlarını koruyacak kolordusu kurdu. Bunun adına “Avrupa Kalesi” denildi. Aynı yıl Ottowa Anlaşması uyarınca sınırlarımızda kara mayınlarını temizlettirmeye başladılar. 2011’de mayınlar temizlendi, böylece, göçü 2011’de ülkemize yönlendirdiler. Arap Baharı için düğmeye basıldı. En büyük etkisi Türkiye’ye oldu.

GEREKÇE ORTADAN KALKTI

Zafer Partisi’nin projesi ise Avrupa Kalesi’ne karşı, “Anadol Kalesi”ni oluşturup sığınmacı ve kaçakları hukuka uygun olarak göndermekti. Kitapta, Türkiye’ye hangi tuzaklar kurulduğu, geri gönderilmezlerse risklerinin neler olduğu anlatılıyor. Bunlar uluslararası, ulusal hukuka referanslarla, devletin nasıl düzenleneceği, bakanlıklara verilecek görevlere kadar her şeyi belirtiliyor.

Suriye’de yönetim değişti, ülkemiz tarafından geçici koruma altına alınan Suriyelilerin de ülkemizde kalmalarının hukuki gerekçeleri kalktı. Fikret Bayır, “Suriye ile geri dönüş müzakerelerine başlanması gerekir” diyor. Bayır, “Sınır güvenliği için en başta merkezi otoritenin olması, kara ve deniz sınırının tek elden yönetilmesi, göçü önleyecek, gelmelerini engelleyecek, kara mayınlarının tekrar döşenmesi lazım. Bunun için siyasi irade ortaya konulması gerekir” diyor.

Ümit Özdağ, mücadeleci, kararlı bir politikacıdır. Cezaevindeyken bile partisini yönetmeyi sürdürüyor, Genel Başkan Vekili Prof. Ali Şehirlioğlu ve yönetimdeki diğer arkadaşları da “Ümit Hoca’nın yokluğunu aratmamak” için çabalıyor.

Source: Saygı Öztürk