“Research & Innovation Insights – Türkiye’nin Savunma ve Uzay Gelişmeleri”

F-16’lar eşik atlıyor! Yerli yazılım devreye girdi, geri sayım başladı

YEŞİM ERASLAN ANKARA – TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM) ana yükleniciliğinde geliştirilen Elektronik Destek Podu, (EDPOD) gerçek radar sistemlerine karşı uçuşlu testleri başarı ile tamamlayarak Hava Kuvvetleri Komutanlığının envanterine girdi. Böylece F-16’ların modernizasyonunda kritik bir eşik daha atlatıldı . Türkiye’nin savunma teknolojilerinde dışa bağımlılığını azaltma hedefi doğrultusunda geliştirilen EDPOD, Hava Kuvvetleri’nin envanterinde bulunan bütün F-16 ’lara entegre edilecek. Gelişmiş bir radar sinyal algılayıcı taktik elektronik destek podu olarak görev üstlenecek olan EDPOD, düşman unsurları tespitini ve takibini gerçekleştirecek. Düşman unsurlar tarafından fırlatılan füze güdüm ve hedef aydınlatma radarlarına ait sinyalleri algılayabilen EDPOD, kendisine ve dost unsurlara yönelik tehditleri tanımlayabilecek. AYNI ANDA BİRÇOK TESPİT Tüm tehditlere karşı dost unsurları da uyarabilecek olan sistem, radarları ve füze sistemlerini de kayıt altına alabilecek. Sistemle, geniş bant operasyon gücüne sahip olacak olan F-16’lar, aynı anda birden fazla tehdidi tespit etme özelliği de kazanmış olacak. F-16’ları 4,5. nesil savaş uçağı konumuna yükseltecek olan sistemle, radarların sistemleri karıştırarak hedef atlatabilecek . Sistemle F-16’lara yönelik fırlatılan füzelerin beyinleri karıştırılabilecek. EDPOD, radarların temas bilgilerini, konum bilgilerini ve işaretlerini görev sonrası analiz için kayıt edebilme yeteneğine sahip olmasının yanı sıra, tehdit bilgilerini link üzerinden diğer silahlı kuvvetler unsurlarıyla paylaşabilecek. Sistemin 2030 yılına kadar tüm F-16’lara entegre edilmesi planlanıyor.

Source: Cüneyt Akçatepe


Güneşin en net görüntüsü çekildi! Manyetik şeritler gözüktü

ABD Ulusal Bilim Vakfı”na bağlı Güneş Gözlemevi (NSO) araştırmacıları, Hawai’de bulunan Daniel K. Inouye Güneş Teleskobu ile Güneş’in yüzeyinde yalnızca 20 kilometre genişliğinde ince parlak ve karanlık şeritler tespit etti.Bu şeritler, granül adı verilen sıcak gaz hücrelerinin kenarlarında oluşuyor. İnce, perde gibi dalgalanan manyetik alanlar sayesinde ışık Güneş yüzeyinde bir şerit deseni oluşturuyor. Parlak alanlar daha güçlü manyetik alanları, karanlık bölgeler ise zayıf alanları temsil ediyor.GÜNEŞ”İN YÜZEYİNE DAİR EN NET BAKIŞAraştırmanın başyazarı Dr. David Kuridze, “Bu çalışmayla Güneş yüzeyinin 20 kilometre gibi olağanüstü bir çözünürlükle incelenmesini başardık. Bu desenler, manyetik alanların ince yapısının izleri” dedi.Elde edilen görüntüler, teleskobun G-bandı adı verilen özel bir görünür ışık aralığını kullanan cihazıyla alındı. Bu bant, güçlü manyetik aktivite bölgelerini, örneğin güneş lekelerini ve bu tür ince yapıları öne çıkarıyor.KÜÇÜK DEĞİŞİMLER, BÜYÜK ETKİLERŞeritlerin ardında yatan manyetik dalgalanmalar, yalnızca bir buzdolabı mıknatısı kadar güçlü (yaklaşık 100 gauss). Ancak bu küçük farklar, plazmanın yoğunluğunu değiştirerek Güneş’in görünen yüzeyini birkaç kilometre aşağı ya da yukarı kaydırıyor. Bu olaya Wilson çöküntüsü deniyor ve yalnızca bu düzeyde çözünürlükle tespit edilebiliyor.Bu, Güneş’teki ince manyetik yapıların ilk kez bu kadar ayrıntılı şekilde gözlemlenebilmesini sağladı.UZAY HAVASI TAHMİNLERİNE KATKIBilim insanları, Güneş’teki bu küçük manyetik değişimlerin, zamanla güneş patlamaları, taç kütle atımları ve diğer şiddetli uzay olaylarını tetikleyebileceğini söylüyor. Bu olaylar ise Dünya’daki elektrik altyapılarını ve uyduları etkileyebiliyor.Dr. David Boboltz, “Inouye Teleskobu, Güneş araştırmalarında çığır açıyor. Uzay havasını daha iyi tahmin etmek için küçük ölçekli fiziksel süreçleri anlamak kritik” dedi.Araştırmanın detayları, The Astrophysical Journal Letters adlı hakemli bilimsel dergide yayımlandı.

Source: Özgür Bayrak


Güney Kore”den kritik füze testi

Güney Kore, geliştirilmekte olan yerli üretim uzun menzilli havadan karaya güdümlü füzenin testini başarıyla gerçekleştirdiklerini duyurdu.Yonhap”ın haberine göre, Savunma Tedarik Programı Ajansı (DAPA) yetkilileri, Hava Kuvvetleri biriminde yapılan teste ilişkin açıklama yaptı.Yetkililer, füzenin güvenliğini ve işlevlerini etkilemeden uçaktan ayrılıp ayrılmadığını doğrulamak üzere yapılan testin başarıyla sonuçlandığını ifade etti.Füzenin 2018″de başlatılan, hassas saldırılar gerçekleştirmek üzere KF-21 tipi savaş uçaklarına takılacak uzun menzilli füze geliştirme çalışmaları için dönüm noktası olduğunu belirten yetkililer, 2027 itibarıyla KF-21 ile tam entegrasyon denemelerine geçmeden önce füzenin FA-50 hafif saldırı uçaklarının kullanıldığı çeşitli testlere tabi tutulacağını kaydetti.

Source: Www.star.com.tr